Bitlis Cevizdalı Köyü Katliamı

PKK/KADEK TERÖRÜ

Tüm insanlığa karşı bir tehdit oluşturan, terör dalgası içinde yer alan örgütlerin başında kuşkusuz PKK geliyor. PKK teröründen çok çekti Türkiye.

27 Kasım tarihinde, Diyarbakır’da (Partiya Karkeren Kürdistan-Kürdistan İşçi Partisi) adı altında, kurulan gizli bir örgüt, kısaca PKK harfleriyle açıklandı. Günümüze kadar “PKK” bir terör örgütü simgesi olarak kabul edildi ve yayıldı. 

İnsan haysiyetini ve yaşama hakkını hiçe sayarak; öğretmenleri, güvenlik mensuplarını, din adamlarını, masum insanları öldüren, okulları, iş makinelerini, şantiyeleri, santralleri, camileri, hizmet binalarını yakıp tahrip ederek ekonomik, siyasi, eğitim-öğretim, din ve vicdan özgürlüğü alanlarını hedef alan terör örgütü PKK’yı katliamlarıyla size hatırlatmak istiyoruz.

PKK ilk kez günü sivillere yönelik baskın düzenledi. Hakkari/Şemdinli ve Siirt/Eruh’ta 2 kişiyi öldürdü. Sayıca en büyük katliamı, günü Bitlis/Cevizdalı’nda 40 kişiyi öldürerek yaptı. Siirt/Şirvan, Daltepe ve Kalanak’ta öldürdüğü 37 kişi, tarihini rastlar. günü Erzincan/Kemaliye-Başbağlar’da PKK tarafından öldürülenlerin sayısı 32’dir. günü Mardin/ Ömercik-Pınarcık’da teröre kurban gidenler 30 kişidir. günü Hakkari/Yüksekova-İkiyaka’da 28 masum insan PKK kurşunlarıyla can verdi.

PKK terörü, yılında 2, yılında 6, yılında , yılında 31, ’da 28, ’da 55, ’de 29, ’de , ’te , ’te , ’te ve yılında 40 sivil öldürdü. ’ten yılına kadar geçen 12 yılda PKK terörüne kurban giden sivil sayısı ’dir.

Katliamlarda hayatlarını kaybedenler bebekler, çocuklar, genç kız ve erkekler, analar, babalar, oğullar, yaşlı neneler ve dedeler. Bunların hiçbiri devlete, topluma veya topluluğa düşmanlıkları olmayanlardı. Hiçbir ideolojinin, inancın bağnazlıklarıyla temasları ve ilişkileri olmamıştı. Yaşamları açık ve sade idi. İstekleri, vatan dedikleri Anadolu toprakları üzerinde mutlu ve huzur içinde en doğal hakları olan hayatlarını sürdürmek ve devam ettirmekti. İşte, katliamlarla bu masum insanların yaşama hakları ellerinden alındı. Nesillerini devam ettirme hürriyetlerine silahla son verildi. Bir çoğunun “Ocakları bir daha tütmeyecek şekilde söndürüldü”. Anadolu bunların tertemiz kanlarıyla ıslandı. 

Bu dramı sahneye koyan “Yıkıcı-Bölücü Terör Örgütü” PKK, Türkiye Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü, milli birliğini, kurulu düzenini, güvenliğini, gelişmesini hedef alıyor. Yüz yıllardır Anadolu toprakları üzerindeki çıkarlarının, amaçlarının ve jeopolitik beklentilerinin gerçekleştirilmesi için oluşturdukları “Türk düşmanlığı kültürü” ile bu ülke vatandaşlarının birbirleriyle çatışmalarını özendiriyor ve destekliyor. Anadolu’da akan kanın, onları beklentilerine biraz daha yaklaştırdığını sanıyorlar. Ancak bu yöntemler, insanlık tarihinin çok ender tanık olduğu bir “vahşet”i başlatıyor. Ve PKK, terörü vahşete dönüştürüyor.

İnsan hakları uğruna savaştığı aldatmacası ile hareket eden ama terörün en büyük insan hakları ihlali olduğunu unutan, uyuşturucu ticaretini, kara para aklamayı, haraç toplamayı kendisine gelir kaynağı yapan PKK ve onun gibi terör örgütlerinin, tüm dünya devletleri tarafından her fırsatta kınanması gerektiği inancındayız.

Terör bir insanlık suçudur. Dini, mezhebi, ırkı, milliyeti yoktur. Zengin-fakir, çoluk-çocuk ayrımı yapmaz. Terör, demokraside doğar, orada yaşar. Demokrasinin tüm nimetlerinden yararlanır. Toplumla birlikte var olur. Hedefi onu yok etmektir.