iftarı en erken açan ilimiz 2022 / Orucu en erken açan şehirler hangileri? Türkiye'de ilk iftarı hangi şehir açıyor 2022?

Iftarı En Erken Açan Ilimiz 2022

iftarı en erken açan ilimiz 2022

İslam coğrafyasında bolluk, bereket; rahmet ve mağfiret ayı olarak tanımlanan mübarek Ramazan ayı, 2 Nisan Cumartesi günü itibariyle başlıyor. Ülkemizde ve dünya genelinde yaşayan Müslümanlar, 1 Mayıs Pazar (Arife) gününe kadar oruç vazifesini yerine getirecek. Ülkemizde de Ramazan coşkusu başladı. Bazı şehirler erken iftar edecekken bazı şehirler daha geç iftar edecek. Kuzey paralellerinin derecelerinden ötürü bazı şehirlerde de daha uzun süre oruçlu kalınacak. Peki, Ramazan ayı boyunca en uzun ve en kısa oruç hangi illerde tutulacak?

Hoş geldin Ramazan Ayı mesajları 2022: Ramazan Ayı kısa resimli dualar ve Hadisler! WhatsApp ve Telegram…Hoş geldin Ramazan Ayı mesajları 2022: Ramazan Ayı kısa resimli dualar ve Hadisler! WhatsApp ve Telegram…

Türkiye’de En Uzun ve En Kısa Oruç Hangi Şehirlerde Tutuluyor?

Ortadoğu, Asya, Avrupa ve deniz yolu ile Afrika’nın tam ortasında yer alan ülkemizde, en uzun oruç en kuzeyimizde yer alan Sinop ilinde, en kısa oruçta en güneyimizde yer alan Hatay ilinde tutulacak. Sinop ili, 42 derece paralel enleminde; Hatay da 36 derece paralel enleminde yer alıyor.

En fazla ve en az oruç tutan şehirler

Aradaki 6 derecelik fark, diğer bir ifadeyle 666 kilometreye denk gelmektedir. Sinop ilinde bu yıl 14 saat 27 dakika oruç tutulacakken Hatay’da 14 saat 12 dakika boyunca niyet edilecek. Bunun haricinde, meridyenlerden doğan zaman farkı da bulunuyor.

En Erken ve En Geç İftar Hangi İllerde Açılacak?

Ülkemiz, 26-45 doğu meridyenlerinde yer alıyor. Başka bir tanımla, Türkiye Kuzey Yarımküre’de ve Greenwich Meridyeni’nin doğusunda bulunuyor. En doğumuzdaki şehrimiz Iğdır ile en batımızdaki Çanakkale vilayeti arasında 76 dakikalık zaman farkı bulunuyor. Yani, doğudan doğan güneş ilk olarak Iğdır’ı; son olarak Çanakkale’yi aydınlatıyor.

En erken iftar yapan il

Bu sebeple, erken iftar Iğdır’da; en geç iftar da Çanakkale şehrinde açılacak. Iğdır’da ilk Ramazan ayı iftarı 18.35’de, Çanakkale’de de ilk iftar 19.46’da yapılacak. Fakat paralel hesabına dönecek olursak; sahur ve iftar saatlerindeki fark göz önünde bulundurulduğunda Iğdır’da 14 saat 21 dakika, Çanakkale’de 14 saat 12 dakika boyunca oruç tutulacak.

Türkiye Enlem ve Boylam Haritası

21 Haziran Yaz Gündönümü’ne kadar ülkemizin tüm şehirlerinde gündüz süresi uzayacak. Sahur süresi de kısalacak. Diğer bir ifadeyle, topyekûn tüm illerde oruç tutma süresi artacak. Yani, 18.35’de ilk iftarını açan Iğdır; 19.04’te son iftarını yapacak. Yani, ilk gün 14 saat 21 dakika oruç tutulan Iğdır’da son oruç günü 15 saat 51 dakika boyunca niyetli kalınacak.

En geç iftar yapılan şehir

İlk gün 14 saat 12 dakika oruç tutulan Çanakkale’de de son oruç günü 15 saat 45 dakika sürecek. En kuzeyimizdeki şehrimiz Sinop’ta ilk gün 14 saat 27 dakika oruç tutulacağını aktarmıştık. Son oruç günü bu şehirde 15 saat 56 dakika niyetli kalınacak. En kısa süreyle oruç tutulan Hatay ilinde ilk gün 14 saat 12 dakika, son gün 15 saat 19 dakika sürecek.

En az süreyle oruç tutan şehir Hatay

  • EN UZUN ORUÇ TUTULAN İL: Sinop

  • EN KISA ORUÇ TUTULAN İL: Hatay

  • EN ERKEN İFTAR AÇAN İL: Iğdır

  • EN GEÇ İFTAR AÇAN İL: Çanakkale

Ticaret Bakanlığı açıkladı! 6 ay 6 bin kilometre kısıtlaması süresi uzatıldı

Haberin Devamı

2- Ticari faaliyet olduğu değerlendirilen tüm bireysel satışlar "6 ay-6 bin kilometre❞ kısıtlama düzenlemesi kapsamında, Bakanlığımızca düzenli olarak denetlenecek, mevzuata aykırılık halinde bu satıcılar hakkında idari para cezası uygulanacaktır. Ayrıca, anılan satışlara ilişkin kayıtlar ile denetim sonuçları kayıt dışı kazancın vergilendirilmesini sağlamak üzere Hazine ve Maliye Bakanlığı ile düzenli olarak paylaşılacaktır.

3- İnternet ortamında verilen ikinci el motorlu kara taşıtı ilanlarındaki fahiş fiyatların ortadan kaldırılmasına yönelik tedbirler alınacaktır.

4- Ticaret Bakanlığımızca bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da motorlu kara taşıtı satışlarında yetkili bayi, oto galeri ve bireysel satıcılar düzleminde fahiş fiyat oluşumuna yol açan uygulamalar ile 6 ay 6 bin kilometre kısıtlamasına ilişkin yoğun denetimlerimize devam edilecektir.

Bu kapsamda bugüne kadar, pazarlama ve satış kısıtlamasına aykırı işlem tesis eden işletmelere toplam 35 Milyon 110 Bin 527 TL idari para cezası uygulanmıştır.

Ayrıca, stokçuluk uygulamaları kapsamında, 2021 ve 2022 yıllarında 15 yetkili bayiye toplam 8 Milyon 292 Bin 360 TL, geçtiğimiz Mayıs ayında tüketicilerin sıfır kilometre taşıtlara erişimini zorlaştırıcı uygulamalarda bulunduğu tespit edilen 4 yetkili bayiye toplam 17 Milyon 834 Bin 400 TL idari para cezası uygulanmış; Haziran ayı içinde ise müşterilerden taşıtın liste fiyatının üzerinde fiyat talep ettiği veya müşterileri aksesuar almaya zorladığı tespit edilen 10 yetkili bayiye toplam 49 Milyon 44 Bin 600 TL idari para cezası uygulanmasına karar verilmiştir. İlave olarak, idari para cezası uygulanan 4 yetkili bayinin ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti yetki belgeleri iptal edilmiştir. Böylelikle, stokçuluk faaliyetlerine karşı gerçekleştirilen denetimler sonucunda Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından bugüne kadar toplam 75 Milyon 171 Bin 360 TL idari para cezası uygulanması kararı alınmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Orucu ilk hangi şehir açar? İşte orucu en erken açan ve ilk iftar yapan iller...

Müslümanlar için büyük öneme sahip üç aylardan sağlık ve şükür ayı ramazanın ilk orucu için 1 Nisan'ı 2 Nisan'a bağlayan gece sahura kalkılacak ve 2 Nisan'da ilk iftar yapılacak.

İlk orucu hangi şehirler açacak?

Türkiye'de ramazan ayının ilk gününde oruç en erken 18.35'te Iğdır ve Hakkari'de, en son ise 19.46'da Çanakkale ve Edirne'de açılacak. En uzun oruç 15 saat 56 dakikayla Sinop'ta tutulacak.

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan alınan bilgiye göre, ramazan ayının ilk günü olan 2 Nisan'da en erken imsak saat 04.14'te Iğdır'da, son imsak ise 05.25'te İzmir'de gerçekleşecek.

Yine ilk gün ilk iftar saat 18.35'te Iğdır ve Hakkari'de, son iftar ise saat 19.46'da Çanakkale ve Edirne'de yapılacak.

En uzun oruç Kırklareli ve Sinop'ta

Ayrıca Kırklareli ve Sinop'ta yaşayanlar, 14 saat 27 dakika oruçlu kalarak en uzun orucu tutacak, Hatay'da yaşayanlar ise 14 saat 12 dakika ile en kısa orucu tutacak.

Ramazan ayının son günü olan 1 Mayıs'ta ise; en erken imsak saat 03.21'de yine Iğdır'da, son imsak da 04.35'te İzmir ve Muğla'da gerçekleşecek.

Son gün ilk iftar 19.01'de Hakkari'de, son iftar 20.18'de Edirne'de yapılacak.

Ramazan ayının son gününde Sinop'ta yaşayanlar 15 saat 56 dakika oruçlu kalarak en uzun orucu tutacak, Hatay'da yaşayanlar ise 15 saat 22 dakika ile en kısa orucu tutacak.

Kadir Gecesi 27 Mayıs'ta idrak edilecek

Oruç, teravih namazı, fitre, mukabele okunması ve Kur'an-ı Kerim'in hatmedilmesi gibi ibadetlerin ifa edildiği ve ihtiyaç sahiplerinin her zamankinden daha fazla gözetildiği bu ayda, Kur'an-ı Kerim'de "Bin aydan daha hayırlı" olduğu bildirilen Kadir Gecesi 27 Mayıs'ta idrak edilecek.

Diyanet bu yılki fitre miktarını 40 lira olarak belirledi

Din İşleri Yüksek Kurulu, bu yıl ramazanın başlangıcından gelecek yıl ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için fitre miktarını 40 lira olarak belirledi.

Okullarda ÇEDES projesi: Değerler eğitimini neden öğretmenler değil, din görevlileri veriyor?

camide namaz kılan çocuklar

Kaynak, diyanet.gov.tr

Haber bilgisi
  • Yazan, Fundanur Öztürk
  • Unvan, BBC Türkçe
  • Bildirdiği yer Ankara

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesi kapsamında “manevi danışman” olarak görevlendirilen imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur'an kursu hocaları, MEB okullarındaki öğrencilere "değerler eğitimi" veriyor.

ÇEDES kapsamında toplamda kaç okula manevi danışman atandığı henüz net değil, fakat İzmir’deki her üç okuldan birine “manevi danışman” atandığı belirtiliyor.

“İzmir’de imam giren okul sayısı günden güne artmaktadır” diyen Eğitim-İş, ÇEDES kapsamında İzmir’deki 842 okula imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve kuran kursu öğreticisi gönderileceğini kaydetti.

Hafta sonu 17 şehirde Eğitim-Sen’in düzenlediği ÇEDES protestoları gerçekleşti, Eğitim-İş ise 15 Haziran için çağrı yaptı. Veliler ve eğitimcilerin katıldığı eylemlerin hafta boyu sürmesi bekleniyor.

Projenin detayları ne?

ÇEDES protokolüne göre projenin amacı, öğrencileri “bilime sevdalı, kültüre meraklı ve duyarlı; millî, ahlaki, insanî, manevi ve kültürel değerlere göre” yetiştirmek.

Proje, din görevlilerinin öğrencilere “Değerler Eğitimi” vermesinin önünü açıyor.

Bu kapsamda okul içinde ve dışında öğrencilerle çeşitli faaliyetler yürütülmesini hedefleyen proje hem MEB’e hem Diyanet’e hem de Gençlik ve Spor Bakanlığı’na belli sorumluluklar yüklüyor.

Örneğin okullarda, değerler eğitimi verilmek üzere “değerler kulübü” kurulması ve katılımcı öğrencilerin “temsilci öğretmenler” tarafından belirlenmesi öngörülüyor.

Projenin merkezleri arasında Diyanet gençlik merkezleri, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı gençlik merkezleri ve MEB’e bağlı resmî okullar yer alıyor.

Ayrıca proje kapsamındaki etkinlikler, “İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin onay vermesi” halinde protokol taraflarınca sağlanan okul dışı mekanlarda da gerçekleştirilebiliyor.

Protokolde “ÇEDES Uygulama Mekânları” diye tarif edilen bu mekanların hangi mekanlar olacağı yönünde ise herhangi bir tarif ya da kısıt bulunmuyor.

Diyanet Gençlik Merkezleri’nde yürütülecek faaliyetlerde görev alacak personeller ve gönüllü öğrenciler, il ve ilçe müftülüklerince belirleniyor.

Buna göre müftülükler, Diyanet Gençlik Merkezleri’nde yürütülecek “değerler” temalı etkinliklere en az iki kız, iki erkek olmak üzere gönüllü lise ve üniversite öğrencileri seçecek.

Gazeteci Mustafa Mert Bildircin, “Protokolün 9’uncu maddesi, cemaat örgütlenmelerinde karşımıza çıkan, 'Abi ve abla modelini' anımsatıyor. Maddeye göre, gönüllü öğrenciler, 'Proje uygulama mekanlarında' öğrencilere rol modellik yapabilecek. Yine bu mekanların nereler olduğu da belirtilmiyor” diyor.

Ayrıca, Diyanet’in belirlediği görevlilerin veliler ile ayda bir kez bir araya gelmesi amaçlanıyor.

Din görevlileri çocuklara eğitim vermek için yetkin mi?

2021 yılında imzalanan ÇEDES protokolünde yalnızca ortaokullar ve imam hatip okulları proje kapsamındayken, 2023 yılında imzalanan ek protokolde proje, erken yaştaki ilkokul öğrencileri dahil tüm öğrencileri kapsayacak şekilde genişletildi.

19 Nisan’da Karaman Ermenek’teki Hurşit Akpınar İlkokulu öğrencileri, ÇEDES projesi kapsamında camiye götürüldü, etkinlik Ermenek Müftülüğü'nün resmî web sitesinde şöyle paylaşıldı:

“Değerler Kulübü Velileri İftar Buluşması’nda camide iftar öncesi toplanan öğrenciler, cami oyunları ve bilgi yarışması ile doyasıya keyifli vakit geçirdi. Akşam namazının kılınmasının ardından öğrenci ve aileleriyle birlikte cami avlusunda iftar yapıldı. İftar sonrasında camide oyunlarına devam eden öğrencilerin programı Teravih namazı ile son buldu.”

Etkinliği ilkokuldaki Değerler Kulübü ve ÇEDES Temsilcisi öğretmenin organize ettiği, ilçe müftüsü ve vaizin de etkinliğe katıldığı kaydedildi.

ÇEDES’e yapılan itirazların başında, pedagojik formasyonu bulunmayan din görevlilerinin çocuklara yetkinlikleri dışında “değerler eğitimi” vermesi geliyor.

Çocuklar ve gençler üzerinde yapılan çeşitli araştırmalar, erken yaşta verilen dini eğitimin çocukların hayal güçlerini baskıladığını; bağımsız ve eleştirel düşünebilme becerilerini engelleyici nitelikte olduğunu ortaya koyuyor.

Ayrıca 7 yaş altındaki çocuklara verilecek eğitimin soyut kavramlar üzerinden değil, somut uygulamalar ve interaktif yöntemlerle işlenmesi gerektiği belirtiliyor. Din görevlilerinin ise bunu sağlayabilecek bir pedagojik formasyonu bulunmuyor.

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, din görevlilerinin okullarda ya da okul dışı etkinliklerde değerler eğitimi vermesinin son derece tehlikeli olduğunu söylüyor:

“Pedagojik eğitimi olmayan, çocuklara nasıl yaklaşacağını bilmeyen kişiler güya değerler eğitimi veriyor. Uygulamada görüyoruz ki finali cami ile bitiyor, muhakkak dini içerikli ahlaki söylemler geliştiriliyor.

“Cennet, cehennem, günah, sevap… Bunlar pedagojik eğitim almamış kişiler tarafından işlenebilecek konular değil. Kaldı ki değerler bir bütündür ve bu eğitimi pedagojik eğitim almış öğretmenler verir.”

'Öğretmenler camiye gidip matematik anlatıyor mu?'

2021-2022 eğitim öğretim yılında; resmî okullarda 975 bin 698, özel okullarda 163 bin 975 öğretmen görev yaptı. Yaklaşık 1 milyon öğretmen de halen atanmayı bekliyor.

Değerler eğitimi konusunda neden pedagojik formasyonlu öğretmen kaynağı yerine alternatif yolların tercih edildiği sorusu ise pek çok veli ve eğitimcinin aklını kurcalıyor.

Her okulda bir rehber öğretmen bulunduğunu hatırlatan Özbay, mevcut öğretmenlerin zaten değerler eğitimi verdiğini, ek ihtiyaç varsa bile bunun atanmayı bekleyen öğretmenlerle karşılanması gerektiğini söylüyor:

“Dışarıda atanmayı bekleyen öğretmenler varken neden imamı kullanıyorsun? Biz öğretmenler camiye gidip matematik anlatıyor muyuz? İmamın yeri camidir, okullar da öğretmenlerin iş yeridir.

“Herkes kendi işini yapsın. MEB eğitim görevini sürekli ya derneklere ve vakıflara ya da Diyanet’e devrediyor.”

Proje gönüllülük esasına dayanıyor

BBC Türkçe’nin sendikalardan edindiği bilgiye göre, bu projenin okullarda ne kadar yaygınlaştığı henüz net değil.

Özbay, ÇEDES projesi İzmir’le gündeme gelse de her yerde il/ilçe müdürlükleri tarafından okullara yazı gittiğini söylüyor.

Bu resmî yazının ardından okul müdürleri projeden sorumlu öğretmenleri belirliyor, öğrenci ve velilere yönelik tanıtım ve bilgilendirme çalışmaları yapıyor.

Protokolde, öğrencilerin ÇEDES kapsamındaki tüm çalışmalara “gönüllülük esasına göre” katılım sağlayacağı belirtiliyor.

“Gönüllülük esasına dayandığı söylense de kamu otoritesinin bir dayatmasıdır” diyen Özbay, velisinden rıza belgesi alınmayan hiçbir öğrencinin ÇEDES etkinliklerine götürülemeyeceğini belirtiyor:

“Hiç kimse sizin rızanız olmadan çocuğunuzu bir imama, bir müftüye emanet edemez, dersten alamaz. Aksi halde suç işlemiş olur. Bütün velileri çocuklarımıza ve eğitime sahip çıkmaya davet ediyorum.”

Eğitim Bir Sen: 'Son derece normal'

BBC Türkçe’ye konuşan Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcısı Talat Yavuz ise ÇEDES kapsamındaki faaliyetlerin gönüllülük esasına dayandığını ve “özgürlükler kapsamında” değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor.

Çocuklar için Kur-an kursları ve yaz etkinliklerinin bir ihtiyaç olduğunu ve ailelerin bunu talep ettiğini söyleyen Yavuz, “Bu etkinliklerin okullarda ve Diyanet personeli tarafından yapılmasının son derece normal olduğunu düşünüyorum” diyor:

“Konusuna göre müzelerde, camilerde, bilim merkezinde ya da fuarda etkinlikler yapılabilir. Eğitim verecek kişilerin niteliği ya da eğitimin yapılacağı yer, konuya ve amaca uygun planlanabilir. Burada tedirgin olacak herhangi bir durum yok. Özgürlükler kapsamında değerlendirmek lazım.

“Proje kapsamında özellikle yaz tatillerinde okullarda yapılmak istenen etkinliklerin yerinde olduğunu düşünüyorum. Bir ailenin çocuğuna din eğitimi aldırmak istediğinde rahatça aldırabilmesi gerektiğini düşünüyorum - ki bu en temel insan haklarındandır.”

Peki, öteden beri isteyen ailelerin çocuklarını yaz tatillerinde gönderdiği Kur-an kursları bu ihtiyacı karşılamıyor muydu?

Yavuz, teknoloji çağıyla birlikte okullardaki değerler eğitimi ihtiyacının arttığını söyleyerek, “Bugünkü çocuklarımız içinde olduğu problemleri düşündüğünüzde, bunun bir ihtiyaç olduğunu görüyoruz” diyor:

“Teknolojinin bu kadar yaygın olduğu dönemde, Batı toplumlarındaki okullarda yaşananların Türkiye’de de olma riski var. Milli, manevi değerleri çocuklarımızla buluşturmamız gerekiyor. Orta okul öğrencilerimizde bile intihar vakalarına rastlıyoruz.”

Kaynak, Öğrenci Veli Derneği

'Cemaatlerin çocuklarla bir araya gelmesini istemiyoruz'

Türkiye’nin çeşitli kentlerinde ÇEDES’e karşı sokağa çıkan veliler, çocuklarının değerler eğitimini öğretmenlerden almasını talep ediyor.

Veli-Der Genel Başkanı Ömer Yılmaz, laiklik ilkesine aykırı bu uygulamayı kabul etmediklerini dile getiriyor ve “Yasaların uygulanmasını talep ediyoruz” diyor.

Geçmişte MEB ve bazı vakıflar arasında imzalanan benzer protokollerin yargı kararıyla iptal edildiğini söyleyen Yılmaz’a göre, ÇEDES projesinde belirtilen “sosyal aktiviteler” dini eğitimlerin kılıfı niteliği taşıyor:

“Pedagojiden uzak insanların çocukların dünyasında büyük hayal kırıklıkları yaratacağını düşünüyoruz. Biliyoruz ki bu okul dışı etkinlikleri genellikle cemaat mensupları yürütecek. Bu tür yapıların okullarda çocuklarla bir araya gelmesini istemiyoruz.

“İmamları okullara devşirerek, öğretmenlere haksızlık yapılmasını kabul etmiyoruz. Biz çocuklarımızı okullarda öğretmenlere emanet ediyoruz. Tüm gerekli eğitimleri öğretmenlerden alabileceklerine inanıyoruz.”

Kaynak, Öğrenci Veli Derneği

ÇEDES yargıya taşındı

Eğitim-Sen ve Eğitim-İş, ÇEDES protokolünün iptali ve yürütmenin durdurulması istemli dava açtı.

Eğitim-İş, ÇEDES’in hem bir kanunla belirlenen bir uygulama olmaması, hem de laik ve bilimsel eğitimle tezat olması bakımından Anayasa’nın 42. Maddesine aykırı olduğunu savunuyor.

Yine Anayasa’nın 128. Maddesi gereği, bir alandaki kamu hizmetinin o alandaki kamu idaresi ve memurlarınca görülebileceğinin altı çiziliyor.

Eğitim-İş, “Anayasaya göre eğitim işi, ÇEDES’te yapıldığı üzere o işin uzmanı olan öğretmenlerden alınıp imamlara verilemez” diyor.

BBC Türkçe’yekonuşan BirGün Muhabiri Mustafa Mert Bildircin, “Din görevlilerinin okullarda görevlendirilmesinin önünü açan ÇEDES, belki de bugüne kadar MEB’in imzaladığı tüm iş birliği anlaşmalarının çatısı, ‘öğrencilerin Diyanet’e teslimi’ niteliğini taşıyor” diyor:

“Eğitimin devlet eliyle yürütülmesi gerektiğine ve üçüncü kişilere devredilemeyeceğine vurgu yapan yargı kararlarını görmezden gelen MEB, yıllardır çok sayıda dini vakıf ve dernekle masaya oturuyor, iş birliği anlaşmaları imzalıyor.”

“Yargının emsal kararlar itibarıyla ‘Eğitimin üçüncü kişi ve kurumlara devredilemeyeceği’ vurgusuyla protokolü iptal etmesi sürpriz olmayacaktır.”

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ise ÇEDES ile ilgili sorularımıza haber yayımlanana dek yanıt vermedi.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası