1 Kezban 1 Mahmut Adana Yollarinda

Anadolu Ajans&#; ve &#;HA taraf&#;ndan yay&#;nlanan yurt haberleri seafoodplus.info editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajanslar&#;n yay&#;nlad&#;&#;&#; &#;ekliyle mynet sayfalar&#;nda yer almaktad&#;r. Yaz&#;m hatas&#;, hatal&#; bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatab&#;, haberi servis eden ajanslard&#;r. Haberle ilgili &#;ikayetleriniz için bize ula&#;abilirsiniz

FRAGMANI İZLE

İzlemek İstiyorum

Eleştiri yaz!

Yerli komedinin, yerli korku filmleri ile birlikte gişeye hükmetmeye devam ettiği günümüzde, sinemaseverler olarak en azından bu tür için birden fazla seçeneğe kavuşuyoruz. Her hafta birden fazla Türk komedi ya da korkusu ile karşılaşırken, bunlardan -ne yazıktır ki- oldukça azı gerçekten görevini layıkıyla yerine getiriyor. Özellikle de kısa sürede çekilip, hızla vizyona sokulan yapımlar, gişede de isteğine tam olarak erişemiyor. Bu haftanın vizyona giren bir başka Türk komedisi 1 Kezban 1 Mahmut: Adana Yollarında filmi de, bunlardan bir tanesi. Daha önce bir tür interaktif internet serisi olarak hayata geçirilen, görülen ilgi üzerine sinema dünyasında şansını deneyen proje, hiç de fena olmayan bir ekiple yoluna çıkmış. Daha önceden tecrübe edinen oyuncu grubu ile kendini bir bakıma kanıtlayan çalışma, toplamına baktığımızda ise izleyicisini yolda bırakıyor. Bilindik diyebileceğimiz hik

Öneriler

İzleyici eleştirisi: sevdiler

En iyi ve en faydalı yorumlar

Emeğinize sağlık. Dizide güldüğümün 2 katı kadar güldüm diyebilirim. 1 film daha çeksinler yine giderim.
Kesinlikle çok güzel bir kurgu olmuş, filmin 2. yarısı bir ayrı harika.
Dizinin ve filmin devamını istiyorummm

kesinlikle mükemmel. yeni oyuncular ve sinemaya yep yeni bir bakış açısı ile harika olmuş tebrikler.

bu güzel insanların dizilerini izlediyseniz filmine de mutlaka gideceksiniz izlemeyenlere tavsiye ederim tamamen doğal gerçek hayattan komedi :)

Filme gittim bugün hiç sıkılmadan izledim bazı yerlerde koptum ama son 20 dksı bence efsaneydi kurgusal açıdan bence verilen emeğe değmiş gidin ve izleyin :)

Detaylar

1 Kezban 1 Mahmut: Adana Yollarında filmi bir internet dizisinden sinemaya uyarlandı. Dizi Türkiye'nin ilk interaktif dizisi olma özelliğini taşıyor.

Tüm Sinema Haberleri

En Popüler Fragmanlar

Culpa mía Altyazılı Fragman

Hızlı ve Öfkeli 10 Teaser

Spider-Man: Across The Spider-Verse (Part One) Dublajlı İlk Görüntüler

Haile: Bir Aile Kâbusu Fragman

Vizyondaki En İyi Filmler

• 1 kezban 1 mahmut adlı internet dizisinin sinema filmi.
  
  kısacık bi teaser bile güldürdü. çok izlenecek bu film. 32 13 dediydi dersiniz. keh keh keh
  
  seafoodplus.info?v=h3-ykwlz76e
  
  edit: bu da fragmanı: seafoodplus.info?v=7glocmqzp4m

• dizisini izlemeyenler için ilgi çekici olmayan bir fragman yapmışlar. ama izlenir mi? evet.
  
  bu arada : şapşal kııız

• en sevdiğim karakter de varmış, eğlenceli olabilir.
  kezban neerda!

• senaryosunu yazıp yönetmenliğini yaptığım film. seafoodplus.info
  
  açıkçası internet dizisi olarak başladığımızda işin buralara geleceğini hiç tahmin etmiyordum. "birkaç bölüm çekeriz, yıllar sonra bakıp medeni cesaretimizi hatırlar, biraz da kendimizle alay edip güleriz" diye düşünürken iş bir anda çığırından çıktı ve "geyik" olsun diye yaptığımız şey 20 bölümü olan bir diziye dönüştü. üstelik milyonlarca kez tıklanmış, türkiye'de daha önce hiç olmadığı kadar ilgi görmüş bir dizi
  
  bu elbette gurur verici bir durum. bir yandan da insanı strese sokuyor. öncelikle popülariteyi kontrol etmek gerçekten de zormuş bunu öğrendim. "böyle bir fırsat hayatta kaç kez yakalanır ki?" diye düşünüp stres oluyorsunuz bir de. bunun üzerine gitmeniz gerektiğini düşünüyorsunuz. en azından ben öyle düşündüm. malum bu ülkede internet ortamında, bu işleri yapmak maddi açıdan pek mantıklı değil. belki amerika'da bu tıklanma sayılarına ulaşmış olsaydık şimdiye çoktan zengin olmuştuk. fakat burada durum öyle değil. biz de -zengin olmak için olmasa da- en azından bu emeğin karşılığını alabilmek için sinema filmi çekelim dedik. alır mıyız almaz mıyız bilinmez. 27 mayıs'ta vizyona girdiğimizde bunu göreceğiz. fakat asıl söyleyeceğim şey; bu süreçte başımıza gelen sayısız olumsuzluğa, sayısız yenilgiye rağmen bu filmi çekmeyi başardık. evet çok klişe ama: insan yenildiğinde değil pes ettiğinde kaybediyormuş. umarım pes etmeyiz ve umarım benim gibi bu işlere gönül vermiş sayısız genç pes etmek zorunda kalarak ziyan olmaz.
  
  ekşi sözlük yazarlarına da destekleri için ayrıca teşekkür ederim. yayınlanmaya başladığından beri dizinin başlığını takip ediyorum. beklemediğim şeylerden birisi de bu dizinin ekşi sözlük ahalisi tarafından da beğenileceğiydi :)
  
  sevgi ve saygılarımla,
  cenk çelik

• gardaaaaass dizi`yi izlemedim, merakla bekledigim film.
  
  yolunuz ve bahtiniz acik olsun.

• her ne kadar gereksiz de olsa, ilk interaktif diziyi yaptılar bu adamlar.
  
  tebrik ederim.
  
  çıktığı zaman gideceğim filmdir. destek olmak gerek.

• bir ekşi sözlük yazarı yazıp yönetmemiş olsa muhtemelen bu ne lan, bu film mi şimdi? bu filmin olayı ne? kolpaçinodan bile daha kötü, hiç komiğe benzemiyo, fragmanı bile güldürmeyen filmin kendisi kim bilir insanların hayatından kaç saat çalacak, ben size film yapmayın demiyorum klişeye girmeden biraz daha fazla emekle ve sadece kendi arkadaş çevrenizde güleceğiniz şeyler değil de herkesin güleceği şeyler yapın diyorum gibisinden bir çok olumsuz olumsuzun bile beteri yorum yapabilirdim.
  
  ama madem bir ekşi sözlük yazarı yazıp yönetmiş desteklemek düşer.

• senaryosu olduğu iddia edilen film. film 90 dakika desek, ortalama a4 kağıdı zayi olmuş. uçak neyim yapsanız daha çok eğlenirdiniz.
  
  bu film vesilesiyle de öğrenmiş olduk ki recep ivedik'in kütük adanaymış. yalnız biraz kilo vermiş. kaşa faça da olmamış recepcim.
  
  he film "ona gülen buna da güler" diye yapıldıysa kendi içinde tutarlı bak. ama a4'ler zayi olmasaydı bari.

• yıllardır televizyon yapımlarında " adanalılık " olgusunu saçmasapan yansıtan dizi ve filmleri izledikçe kendimi taşla ezesim gelir. hoş zaten haber bültenleri medyatik değer taşımayan safsata konulardan kaçıp " nasıl olsa adana var " mantığıyla bu şehri bir film seti gibi yansıttığı için oluşan bir önyargı var, bir de şehir hakkında kulaktan dolma şeylerle mizahtan yoksun işler çekip adananın sempatikliğinden ekmek yemeye çalışanları görünce iyice delleniyorum.
  
  zaten bu şehrin başına ne geldiyse; bir, göç yoluyla şehre gelen arizona kertenkelelerinden bir de adanayı film seti gibi gösterip, adliye önünde kamp kurarak haber repertuarını adana ile şirirenlerden gelmiştir. gıran girsin hepinize deli soykaları sizin yüzünüzden adanalıyık diyince " adana merkez " diye cevap verenlere laf anlatacağız diye malamat olduk. şehirde o kadar kültürel etkinlik, festival, kent kültürünün alabildiğince yaşandığı " kebap şalgam festivali, portakal çiçeği karnavalı " aktiviteleri olur haber değeri taşımaz, kafasını kuma gömerler, ne vakit adanalılıkla alakası olmayan bir cononun cinayet, gasp haberi olur, pat " adana'da ne baküyün davasından 3 kişi öldü " diye koyarlar manşete. işte medya olarak bu kadar sığ ve amaçsız bir ülkede yaşıyoruz.
  
  adana kafasıyla çekilen yapımlara gelince. yılmaz güney'in adanalıların o asi ve korku tanımaz hallerini yansıttığı filmleriyle bezeli yeşil çam yapımlarından sonra son yıllarda adanalılığı işleyen film ve karekterler yok denecek kadar az. avrupa yakasındaki dilber hala karerkteri mesela. kavgacı ve şirret bir karıyı yansıtıyordu. adana kadını pamuk gibidir oysa. bir anda karşıdaki kişinin davranışına göre kabuk değiştirir, canını yakan bir hoşşiğe kısa süreli gerimler yaşatır. her bünya kaldıramaz tabi, orası ayrı. diğer yandan atv'de yayınlanan " adanalı " dizinden ve adanalı karekterini doğu şivesiyle yansıtan oktay karnarca'dan bahsetmek istemiyorum bile. zaten adanalıyım, üstümde gereksiz agresiflik bulutu var, zırh falan çekmiyim şimdi şu sütunlardan. neyse, bahsini ettiğim durumun en son halkası adana işi filmiydi. oyuncu kadrosunu ve fragmanını izleyince gişede çakılacaklarını tahmin etmiştim zaten. istediğin kadar bütçen olsun, popüler oyuncularla göz boya. istersen şehrin tüm sokaklarını film afişlerine donat, eğer bir şehir konseptli film çekiyorsan, o memleketin ruhunu yansıtamadığını fark ederse izleyici, elenirsin. hele ki adana gibi mikro milliyetçiliğin had safhada olduğu bir şehirde böyle bir şeye kalkışmak felaketin olur, ağlarsın. nitekim o da gişe hezeyanı yaşayıp " tutmayanlar " familyasının son halkası olan adanasız ve güldürüsüz işlerden biri olarak yuhalanıp gitti.
  
  toparlıyorum. ben bu filmi diziyken keşfedip izleyenlerden biriyim. henüz popüler değilken kimse bilmiyor diye gerine gerine izliyorduk. mizahları ve dünya görüşlerini o kadar beğeniyordu ki, televizyonlarda dönen mesnetsiz dizilere denk gelince " şu dizi dilivizyonda yayınlansa bir çok yapımcı işsiz kalır " diyorduk. kaldı ki, filmin o kadar kemikleşmiş bir izleyici fanı var ki, film keşfedilip gerekli ilgiyi görsün diye alnına kezban-mahmut yazıp sokaklarda dolaşacak insanlar tanıyorum. çünkü samimiyetlerine, mizahlarına, türlü koşulsuzluklara rağmen azimle sevdikleri işin peşinden gitmelerine yakından şahit olup, kendilerininmiş gibi sahipleniyorlar filmi.
  
  neyse, bu yapım diziyken keşfedip beğenmiştik. sonra ileri ki bölümlerde bir adanalı karekter girdi diziye, önce şaşırıp korktuk tabi. ulan dedik şehre bir darbe de burdan mı gelecek diye. öyle ters köşe etti ki bu karekter bizi, yıllardır o içimizde ukte kalan " adanalı " karekter olgusuna ilaç gibi geldi. şivesiyle, gözüpekliğiyle, tez canlılığı ve saykodelik havasıyla bir adanalının tüm özelliklerini yansıtıyordu. neyse 20 bölümden sonra film olacağını duyduk. araştırıp yazan ve yönetenin adanalı olduğunu öğrenince daha da bir sahiplendim, tüylerim şaha kalktı. ben de zaten 3 senedir adana mizahı yapan bir sayfanın hiperstar adminiyim, şehri ve insanları olduğundan başka gösteren yapım ve haberlere uyuzum, sırf bunun için kendisine mesaj atıp teşekkür ettim. öyle ki finalde 01 alınca sevinçten dellenen bir adamım, ne kadar adanalıyı sevdiğimi tartışmayalım isterseniz. eğer bir gram adanasız ve güldürüsüz bir iş olduğunu hissetseydim marangozdan bir koma yaptırıp, bu kadar dolmuşken ağızlarına yüzlerine girişirdim. ama bu işten o kadar eminim ki, film keşfedilip gerekli ilgiyi görsün diye üçüncü kattan aşşağı kendimi bıçaklarım.
  
  sözün özü, beklenildiği gibi, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan özgüveni yüksek, ego kavanozu bazı ekşiciler doluşup, temelsiz yorumlar yapmış. aferin, hoşuma gidiyor, böyle şeyler olmasaydı zaten tutmaz bu film derdim. mesela biri, son dönemlerde adana fenomen diye, kaymağını yemek için çekilmiş işlerden biri demiş. oysa ben daha derin, içi dolu bir bakış açısı beklerdim koskoca ekşici piçlerden. öyle ki bu çok ucuz bir eleştrici mavrası. adamlar 2 sene önce filmi yazmaya başladıklarında ne biz sosyal medyada adana mizahı yapıyorduk, ne adana merkez şarkısı vardı, ne de insanlar " niye mi verdi 5 milyonu " diye dolaşıyordu ortalıklarda. adananın son dönemlerde çok konuşuluyor olması tamamen onlara denk gelmiş, dezavantaj mı diyim, doğru zamansızlık mı diyim, tesadüfi bir durum. ki öyle olsa, adana'nın kaymağını yiyecek " adana merkez " gibi konulara eğilir, oradan prim yapmaya çalışırlardı.
  
  lütfen eleştirmeden önce yuğtuptaki dizilerinden bir kaç bölüm izleyin. ne bileyim izlenme oranlarına, izleyici kitlesine, filmin ruhuyla popülerleşmiş replik ve mizah unsurlarına bir göz atıp öyle gelip burda nurullah ataççılık oynayın. ha bir de adanacity'de " ne kadar adanalısınız " testi yaptık, onu da bir zahmet doldurup, gerçek adanalılık nasıl olur, adana dili ve edebiyatı ne şekildedir özümseyip öğrenin. adanalının en gerzek karekteri bile recep ivedik gibi basiretsiz bir karekteri yansıtmaz. izleyicinin yanılgıya düştüğü bir konu da bu, fragmandaki tüm karekterler adanalıyı yansıtmıyor. olay örgüsü istanbulda başlayıp, adanalı karekter olan serkanın peşi sıra adana'ya gelmeriyle başlayıp, yaşanan ekşın dolu olaylarla devam ediyor.
  
  "aminiüm " küfürüyle özdeşleşen serkan karekterinin ne kadar adanalıyı yansıttığını tarışmayacağım sizle. adanalılar sadece sert ve kapı gibi adamlardan ibaret değil. adanalıların bir de, saf-kurnaz, tez canlı, yaylak yaylak konuşup gereksiz özgüveniyle komik düşecek hareketler yapan, iyi niyetli ama tek kurnaz benmişim edasıyla bir çuval inciri bok eden versiyonları da var, kaldı ki bunlarla her gün sosyal medyada karşılaşmak kaçınılmaz.
  
  diyeceğim o ki, yüzde yüz bir adanalı olarak benim puanım dohuz kürve. 27 mayıs'ta eminim hak ettiği değeri alıp, gelen eleştrilere zumzuk gibi cevabı verecektir. bir şırdan eksik yiyin, filme gidin, çünkü film size bir tencere şırdandan fazlasını vaadediyor.

• fragmanını izlerken 4 kez kahkaha attım. net. çirkinleştim falan bi siki beğenmeyen ekşici grubun beğenmesini beklemiyordum zaten. asıl dizinin hayranı ekşiciler nerde onlar yok. gelsenize aminüym burda şenlik var.

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.