gergerlioğlu türkan saylan / İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri: Halkın iradesine saygı - Net Haber Ajansı

Gergerlioğlu Türkan Saylan

gergerlioğlu türkan saylan

Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

"ÖNEMSİZ(!)" BİR YARGI OLAYI

 

Sevgili okurlarım, her Pazar günü bu sütunda genel hukuk ihlallerine, haksızlık ve hukuksuzluklara değinmeye çalışıyorum.

Biliyorum, öyle büyük bir baskı ve hukuksuzluk altındayız ki, benim bu eleştirilerim "okyanusta bir damla" ve iktidarın da umurunda bile değil.

Bugün "çok sıradan" bir vatandaşın "çok sıradan" bir şikayetine ve mektubuna yer vermek istiyorum.

Çünkü Gergerlioğlu gibi, Türkân Saylan'a yapılan haksızlık ve hukuksuzluk sırasında onun için aşağıdakileri yazabilmiş bir insanı dahî, yapılan haksızlık ve hukuksuzluk göz önünde olduğu için, herkesin savunduğu bir ortamda, "sıradan vatandaşların" çektikleri artık kimsenin derdi değil gibi!

O sırada şöyle yazıyordu Gergerlioğlu:

"Ergenekon soruşturması kapsamında evi aranan Türkan Saylan hakkında medyada epeyi bir kıyamet koparıldı. ÇYDD Genel Başkanı Türkan Saylan dine karşı alerjik aydın zihniyetinin bir prototipidir."

İşte o zaman "Yapmayın, desteklemeyin bu haksızlık ve hukuksuzlukları ve bunları yapanları; bunları yapanlar aynı şeyleri size de yapacaklar ve o zaman sizi de yine ben savunacağım" demiştim.

Gergerlioğlu'na yapılan haksızlık ve hukuksuzluğa da "Hukuk Devleti" adına karşı çıkıyorum; 18 Dakika programında söylediklerime ek olarak bu sütunda da geçen hafta iki eleştiri yazısı daha yazdım.

Ne yazık ki konunun önemini belirtmek için eleştirilerimiz, benimkiler de dahil, hep bilinen, ünlü isimler üzerinden oluyor.

Oysa bir yanda kızlarına tecavüz eden baba beraat ediyor, öte yanda oğlunu boğarak öldüren baba 1,5 yıl sonra serbest bırakılıyor. "Sıradan insanların" sorunları ele alınmıyor.

O nedenle bugün "sıradan" bir vatandaşın mektubuna yer vermek istiyorum.

* * *

"Ben 70 yaşındayım. Ülkemizdeki adalet denilen guguk sisteminin mağdurlarındanım.

Babam, tüm iş (ve işçi) dünyasının doğruluğu, dürüstlüğü, hakyemezliği ile tanıdığı A. Y., 9 Şubat Kurban Bayramı arife günü gece saat 10'da televizyon izlerken evine giren uyuşturucu bağımlısı biri tarafından bıçaklanarak öldürüldü…

…İkisi de annemin polise ihbarda bulunması sonucu anında daha sokakta iken yakalandılar.

Ve guguk bundan sonra başladı…

…Sonuçta hüküm giydiler ancak meşhur hafifletici sebepler de göze alındığı için biz karşı çıktık ve karar Yargıtay'a taşındı.

Ve işte Yargıtay kararı beklenirken yılında çıkan ve Hizbullah çetesi liderlerinin ve diğer azılı katillerin de yararlandığı '5 yıldan fazla tutuklu kalınamaz' kararının sabahında salıverildiler ve ikisi de gaiplere karıştı.

O gün bugündür duruşmalar trajikomik bir şekilde devam ediyor ve her bir duruşma 'yakalanmaları bekleniyor' denerek sonlanıyor…"

* * *

Sevgili okurum, bu özel durumunu anlattıktan sonra, ülkenin genel sorunlarına değiniyor, hem halkın hem muhalefet partilerinin eylemsizliğinden yakınıyor ve bazı eylem önerilerinde bulunduktan sonra mektubunu şu feryatlarla bitiriyor:

İstanbul Kanalına Hayır!!

İstanbul Sözleşmesi'nin Bir Kişinin İmzası İle Feshedilmeye Kalkışılmasına Hayır!!

Uluslararası Sözleşmelerden Bir Kişinin İmzası İle Çıkılmaya Kalkışılmasına Hayır!!

Hukuk Katliamlarına Hayır!!

Cezayı Hafifletici Denen Sudan Sebeplere Hayır!!

Güzelim Tarım Arazilerimizi Maden Alanları İle Katleden, Su Kaynaklarını Kirleten Uygulamalara Hayır!!

Laik Demokrasimize Ve Atatürk'e Karşı Yapılan İmalara Ve Söylemlere Hayır!!!

"Dahili Ve Harici Bedhahlara" Hayır!!

* * *

Sevgili okurlarım, yolsuzluk, haksızlık, hukuksuzluk, ekonomik iflas, geçim derdi, yağma, COVID'la mücadelede yetersizlik ve kendilerine ayrı, halka ayrı uygulamalardaki çifte standart, halkı bıktırdı usandırdı…

Herkes seçimi bekliyor!

HABERLER

HAKSÖZ HABER

Sol-Kemalistler açısından ÇYDD üzerinden gerçekleştirmeye çalıştığı modernleştirme çabasıyla Türkan Saylan çok önemli bir prototip.  Saylan, Cumhuriyet ve kurucu rejimin inşa etmeye çalıştığı insan tipinin mücessem halidir.

Toplumun topluma rağmen Batılılaştırılması gerektiği önkabulünden hareketle Türkan Saylan bir tek Türkiye için değil dünya için de militarist modernleşme öğretisinin önde gelen isimleri arasındadır. Düşünme biçimi gereği baskıcı, dayatmacı ve müstağni bir mantığa sahip olan Saylan, Türkiye’ye “hepimizin hekim ablası” palavralarıyla pazarlanmaya çalışılıyor!

Kafa Dergisi’nin Ocak sayısı bu yaklaşımın tezahürlerini sunuyor. "Ben sadece yüreği insan sevgisiyle dolu bir hekimim" başlığıyla Türkan Saylan’ı kapağına taşıyan Kafa Dergisi sol-Kemalistlerin bakış açısını da özetliyor.

Türkan Saylan’ı hayırla yad edecek halimiz yok. İsteyen bunu da yapabilir ama kimse bu topluma yalan söyleyemez. Saylan bildiğiniz İslam ve Müslüman düşmanıydı. Anadolu’daki gariban muhafazakar dindar aile çocuklarını laik-seküler fikirlerle ifsad etmek için kampanyalar düzenleyen aynı zamanda meşru hükümete yapılacak olan darbeyi sivil toplum maskesiyle örgütlemeye çalışan bir cuntacıydı!

Türkan Saylan, 27 Nisan e-muhtırasını açıkça destekledi. “Başörtülülere neden burs vermiyorsunuz?” sorusuna “casus ya da militan olabilirler” diyen ve “başörtüsü taktıkları için kolayca koca buluyorlar” şeklinde tahfif ve tahkir eden bir hekimdi! Bu tahfif ve tahkirci bakış açısını toplumun tümü için de dile getirmekte beis görmeyen Saylan, "Biz asılız, dolayısıyla bizim istemediğimiz bir şeyin bu ülkede olması mümkün değil" şeklindeki üstenci bakış açısını yansıtan beyanatlarını da unutmamak gerekir.

Cumhuriyet mitinglerine başörtülerin de destek verdiğini iddia ederken “benim temizlikçim de bile geliyor” sözleriyle başörtülü=temizlikçi streotipini kullanan Türkan Saylan “Atatürk’ün Çankaya’sında Milli Görüş sembolü bir türbanlıyı onaylamamız olanaksız” sözlerinin de sahibiydi. Detaylar için ve senelerinde Ayşe Arman’ın Saylan ile gerçekleştirdiği röportajlara bakılabilir…

Netice olarak oldukça sığ bir bakış açısıyla dünyayı gerici ve ilerici olarak ikiye ayıran yüzeysel bir insandan bahsediyoruz. Ordunun “sivil toplum gibi hareket ettiğine” inanan ve bu komediye herkesi inandırmaya çalışan bir zavallıyı “yüreği insan sevgisiyle dolu bir hekim” şeklinde yutturmaya çalışmak ahlaksızlıktır! Saylan işlediği cürümlerin hesabını vereceği yere gitti! Geride kalanlar Saylan’ı değil kendi hesaplarını düşünsünler!

Etiketler :türkan saylan, kafa dergisi

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir