sünnet geceliği / İsme Özel Pijama Ve Pike Takımları | Emir Sünnet Kıyafetleri

Sünnet Geceliği

sünnet geceliği

HÜZÜNLÜ BİR SÜNNET HATIRASI

Yavuz Bülent Bakiler beyefendi anlatıyor; (Arif Nihat Asya merhum ile) Müşterek dostumuz şair Şemsi Belli'nin oğullarının sünnet düğününü konuşuyorduk. Yorgun ve mahzun görünüyordu. Bana "En son rûbaim işte bu!" diyerek Şemsi Belli'nin çocukları için yazdıklarını okudu. Sesinde de bir hüzün vardı ki rûbainin havasına hiç uymuyordu:

"Kalamış'ın bu en güzel yerinde

Üç Belli'nin sünnet düğünlerinde

Sorarsanız: 'Arif ne diye yoktu?'

Derim ki dördüncü olmaktan korktu"

"Muhterem hocam, dedim. Canınızı sıkan bir şey mi oldu?

-Bütün sünnet düğünleri, hatta sünnet davetiyeleri, beni hüzünlendirir. Kendi sünnetimi hatırlarım. Yetimliğim ve öksüzlüğüm gelip yakama yapışır. Bir de bunların üstüne, o çocukluk günlerimde, yaşamış olduğum yoksulluklar biner. İster istemez "merhaba hüzün!" derim. Benden sonra yazman kaydıyla söylüyorum işte:

Benim sünnetim zamanında yapılmadı. Çünkü hem savaş yıllarıydı hem de elde avuçta bir şey yoktu. Hatırlıyorum; Bolu Sultanisi'nin son sınıfındaydım. Bugünün ifadesiyle ortaokulu bitirmek üzereydim. Tatil için halamlara gitmiştim halamın kocası, Bağlarbaşı'nda ucuz tarafından bir ev tutmuştu. Kışın, bağ evinde oturulur mu? Yokluğun gözü kör olsun, oturuyorlardı işte! Eniştem sütünden, yağından, yoğurdundan, istifade etmek için bulmuş buluşturmuş koyun satın almıştı. Tatil aylarında, o koyunları, Karacaahmet mezarlığı çevresinde otlatmak benim vazifemdi. Ben her sabah içinde ekmek peynirden başka bir şey olmayan azık torbamı sırtıma bağlar, koyunları önüme katardım. Artık o tarla senin, bu yamaç benim. Akşam ezanı okunmaya başlayınca eve dönerdim. Bir gün eniştem beni bir tarafa çekti:

Arif, dedi. Moda'da bir hayır kurumu varmış. Kimsesiz çocukları, Allah rızası için parasız sünnet ettiriyormuş. Bu cuma günü seninle oraya gideceğiz. Hazır ol emi?

Cuma sabahını artık iple çekmeye başladım. Çünkü ben de sünnet olmaya çok hevesleniyordum. Malûm: Sünnet olmak demek gençliğe veya erkekliğe ilk adımı atmak demektir.

Eskiden hafta tatilleri cuma günüydü. Cumaları biz tatil ederdik, pazarları da hristiyanlar. Neyse, bir cuma günü, eniştemle, Bağlarbaşı'ndan yürüye yürüye Moda'ya gittik. Salonu bulmak zor olmadı. Eniştem, ilgililere dedi ki:

-İşte size sünnet olacak bir delikanlı getirdim. Adı Mehmet Arif.

-Peki bu Mehmet Arif'in yatağı yorganı var mı? Sünnette giyeceği entarisi var mı?

-Vallahi yok!

-Peki ne yapacağız şimdi? Bu çocuğu nereye yatıracağız? Ona ne giydireceğiz?

Eniştem; "Bilmem ki!" diye boynunu büktü. Ağlamaklı olduğu el'an gözümün önündedir. Sünnet düğününü düzenleyenler, baş başa verip kendi aralarında konuşmaya başladılar. İçlerinden biri salondan çıkıp gitti. Bize de oturup biraz beklememizi söylediler. Öyle yaptık.

O giden adam bir süre sonra çıkıp geldi. Koltuğunun altında gazete kağıdına sarılı bir sünnet geceliği vardı. Üstümdeki elbiseleri çıkarıp enişteme verdim. Bir başkasının üzerinden çıkarılıp getirilen sünnet entarisini giyip sünnet odasına gittim. Tanımadığım bir adam kirvem oldu. Beni o odadan çıkarıp salona getirdiler. Peki şimdi nerede yatacağım? Sünnet bedava ama her çocuğun yatak getirme mecburiyeti varmış. Benim yatağım da yok.

Nihayet beni getirip bir başka çocuğun karyolasına uzattılar. Salonda her çocuk bir karyolada yatıyor. Salonda her karyolanın başında bir iki kişi var: Anneleri babaları veya yakın akrabaları.

Salonda yalnız bir karyola var ki içinde iki kimsesiz çocuk yatıyor. Ve salonda yalnız bir karyola var ki başında kimseleri yok. Ben sünnet olduktan bir süre sonra eniştem çıkıp gidince, orada, belki yüz kişinin ortasında yapayalnız kaldım.

Sünnet salonu baştan başa çelenklerle doluydu. Ömrümde o kadar çok çiçeği ilk defa görüyordum. Yanında uzandığım çocuğa sordum

-Senin annen baban yok mu?

-Yok. Garda çalışan bir amcam var. Ya senin?

-Benim de annem babam yok. Eniştem var, subay!

Biz böyle konuşurken, salona iyi giyimli kuşamlı adamlar geldiler. Bu yeni gelenler, sünnet olan çocukların karyolalarına gidiyor, onların hallerini hatırlarını soruyor, saçlarını okşuyorlardı. Kucaklarında getirdikleri hediyeleri birer ikişer dağıtıyorlardı. O adamlardan biri, bana da bir büyük çikolata verdi. Sünnet düğünümde aldığım ilk ve son hediye işte o çikolata paketidir. Sonra eğlence programı başladı. Herkesin görebileceği bir yere bir perde kurup orada Karagöz-Hacivat oynattılar. Sonra türkü söyleyenler, el çırparak oynayanlar ortaya çıktılar. Eğlence, gecenin geç saatlerine kadar sürdü. Derken salon yavaş yavaş tenhalaşmaya başladı. Bir fayton getirenler çocuklarını bindirip bindirip götürdüler. Yanımdaki çocuğun amcası da gelip yeğenini aldı. Salonda tek başıma bir ben kaldım. Allah'ım bu eniştem nerede acaba? Derken derken eniştem çıkageldi. Fakat eniştemin fayton tutacak parası yoktu. Peki ne olacak şimdi? Moda'dan Bağlarbaşı'na kadar yürümek lazım. Aradaki mesafe en az beş kilometre kadar. Eniştemin koluna girdim. Bir elimle de geceliğimin önünü tutup ileri doğru çekiyorum. Yavaş yavaş yürümeye başladık. Eniştem iki de bir soruyordu.

-Acıyor mu Arif? Oturalım mı biraz?

-Acımıyor enişte! Ama yoruldum ben. Biraz otursak iyi olur!

Bir bahçe duvarına veya bir taş üzerine oturup dinleniyordum. Esasında canım çok acıyordu. Ama ben, eniştem üzülmesin diye "Bir şeyim yok! Canım acımıyor" diyordum.

Moda'dan otura kalka, dura dinlene Bağlarbaşı'ndaki bağ evimize geldiğimizde horozlar ötmeye başlamışlardı. Ne günlerdi o günler Allah'ım! Şimdi ben ne zaman bir sünnet düğününe gitsem veya sokaklarda, cicili bicili elbiseler içinde sünnete hazırlanan çocuklar görsem aklıma hep benim o hazin sünnet günüm gelir.

Kendimi çiçeklerle süslü büyük salonda, anasız babasız bir sünnetli çocuğun karyolasında yapayalnız hissederek mahzunlaşırım. Bugünkü hüznüm de elli yıl kadar önce Moda'daki o sünnet günümdendir Yavuz Bülent!

KAYNAK

Yavuz Bülent Bakiler, Arif Nihat Asya İhtişamı adlı eserinden..

Sünnet Kıyafeti

Tekstil sektöründeki dinamiği yüksek alanlardan biri erkek çocuk giyimidir. Sünnet kıyafeti de hem özel bir günde giyilmesi hem de pek çok farklı tasarımının olmasıyla önemli bir seçimdir. Renk çeşitliliği açısından pek çok seçenek sunan elbiseler arasında yer alan sünnet kıyafeti modelleri de çocukların özel günlerinde zevklerine ve hayal dünyalarına hitap eden tasarımlar ile sunulur. Birbirinden farklı seçeneklerde bulunan giysiler tasarlanırken çocukların bu özel günlerindeki rahatlığı da göz önünde bulundurur. Tamamen özgün tasarımlara sahip olan sünnet kıyafeti takım elbise çeşitleri çocuklar tarafından ilgiyle karşılanır. Bu ürünlerin tümü farklı konseptlerde ve şekilde tasarlandıkları için geniş bir ürün yelpazesi oluşur. Kreatif çizgileri olan ve gösterişli bir şekilde üretilen elbiseler, her yaştan çocuğa uygun modellere sahip olarak piyasada yer alır. 2 yaş, 4 yaş, 7 yaş, 10 yaş sünnet kıyafeti dahil her yaştan çocuğa uygun olan modellerde tüm detaylar özenerek hazırlanır. Çocuklara özel olarak hazırlanan ürünlerde kullanılan malzemeler, ciltlerine zarar vermeyecek, sağlıklı malzemeler olur. Zararlı kimyasallar içermeyen, doğa dostu ve doğada çözünebilen formlarda üretilen giyim ürünleri, ekolojik dengenin korunmasına da yardımcı olur. Bebek sünnet kıyafeti model ve fiyat uygunluğuyla mevcut sektörde yer alır. Özel ve mutlu günde çocuklarınızın içinde mutlu hissedeceği giysileri seçmeniz oldukça kolaydır. Beden olarak pantolon, gömlek ve ayakkabıların ölçülerine dikkat etmek bu ürünleri kullanırken çocukların konforlu hissetmelerini sağlar. Pantolonların ve gömleklerin beden numaralarının çocukların ölçülerine tam uyum sağlaması şık bir görüntünün elde edilmesini sağlar. Çocuğun üzerine bol gelen modeller, görüntü olarak hoş bir etki bırakmayabilir. İsme özel sünnet kıyafeti çeşitleri de çocuklarınızın kendilerini özel hissetmesini sağlar. Model seçimi hangi yönde olursa olsun öncelik daima çocukların giydiklerinde rahat ettikleri çeşitlerden yana seçim yapılması gerekir. Büyük pelerinlerin hareket alanını kısıtlıyor olması çocuklarda hoşnutsuz bir etki yarattığı için yaş olarak küçük ve fazla hareketli çocuklarda pelerin boyları kısa tutulmalıdır. Sünnet kıyafeti fiyatlarını Trendyol’dan inceleyerek zevkinize uygun seçimleri yapabilirsiniz.

Kumaş Kalitesi ile Öne Çıkan Sünnet Kıyafetleri

Kumaş Kalitesi ile Öne Çıkan Sünnet Kıyafetleri

Sünnet çocuğu kıyafeti model olarak her sene modaya göre değişiklik gösteriyor olsa da pelerin ve şehzade tasarımları her zaman geçerliliğini korur. Bunun yanı sıra bu özel gün için elbise alınırken dikkat edilmesi gereken bazı faktörler de göz önünde bulundurulur. Öncelikle yaş ve bedene göre seçilen parçalar, bebeklerden başlayarak 10 yaşına gelen çocuklara göre üretilir. 9 aylık olan bebeklerin giyimlerinde çok fazla takım tasarımlara yoğunlaşma zorunluluğu yoktur. Bu nedenle yaş almamış olan bebekler için seçilen giysilerin rahat edecekleri ve hafif ürünler arasından tercih edilmesi doğru olur. Sünnet kıyafeti 5 yaş, 6 yaş, 11 yaş, 13 yaş için uygun seçeneklere ulaşılması da mümkündür. 2 veya 1 yaşa uygun çeşitlerde de çok detaylı işlemlerin olmasına gerek duyulmaz. Ancak 3 yaştan sonrası için anılar net olarak hatırlanacağı için bu noktada özen göstermek, çocukların keyifli olmasına ve bu özel günü olduğundan da anlamlı hatırlamalarına yardımcı olur. Kostümlerin her bir parçası ve detayı, çocukların rahat hareket etmesi açısından önem taşır. Bu nedenle pantolon, gömlek ve ayakkabının beden tam olarak uyumlu olması gerekir. Denizci sünnet kıyafeti modern görünümü ile ebeveynler tarafından tercih edilen tasarımlardan biridir. Parçaların bedeni kadar kalitesine de dikkat edilmelidir. Bu açıdan garanti seçimlerde bulunmak için ürünleri takım halde değil de tek tek almak da ideal bir hamle olabilir. Benzer ürünleri alarak yeni bir takım oluştururken çocukların zevklerine yönelik seçim yapmak da mümkün olur. Çocuklar için üretilen giysilerde son zamanlarda öne çıkan bir diğer model de padişah görünümlü kıyafetleridir. Çocuklar için de olsa her geçen gün gelişme kaydeden moda, özel günler için kullanılan bu ürünler üzerinde de etkilerini gösterir. Renk seçenekleri ve aksesuar çeşitliliğiyle ön plana çıkan kostümler, erkek çocuklarının özel gününü anlamlı hale getirir. Modern tasarımların revaçta olduğu günlerde pelerinli olan modeller de popülaritesini korur. Düzenlenen düğünde, önemli yere sahip olan giyecekler, çocukların göz önünde olmasına da yol açar. Tuğralı sünnet kıyafeti klasik seçimlerden hoşlanan aileler için uygun bir seçim olur. Her bütçeye uyumlu olan giysiler, tamamen çocukların beğenisine ve zevkine hitap edecek türden olur. Organizasyonun gerçekleşeceği mekanı ayarlamak, ikramlıkları seçmek ve davetiyeleri dağıtmak sonrasında geriye erkek çocuğu için giyim seçimi yapmak kalır. Seçimi tek seferde hızlıca halletmek yerine tercih öncesi yeterli araştırmalar yapmak gerekir. Anne ve babalar tarafından seçilen elbiseler, çocuklar tarafından da beğenilmelidir. Sonuçta bu organizasyon onlar için yapılır ve onların beğeneceği bir takım seçmek de önem taşır. Modern tasarımlardan padişah kostümlerine, şehzade kostümlerinden pelerinli alternatiflere kadar çeşitli seçeneklerin yer aldığı skalada, doğru kararı vermek gerekir. Bu nedenle karar verilen model eğer takım olarak bütçeyi aşıyorsa, alternatif bir yol olarak parçaları tek olarak alıp, kişisel seçimlere göre bir takım oluşturulması da oldukça avantajlı bir yol olabilir. Dilediğiniz modeldeki sünnet kıyafeti satın almak için Trendyol’daki seçeneklere göz gezdirebilirsiniz.

Her Yaşa Uygun Sünnet Kıyafeti

Her Yaşa Uygun Sünnet Kıyafeti

İnsanlar özel günlerde şık giyinmek ister. Düğünler de hem çocuk hem de ebeveynler için oldukça önemli günler arasında yer alır. Bugüne özel hazırlanan elbiseler arasında seçim yaparken kalite, model ve fiyat gibi faktörler göz önünde bulundurulur. Sünnet annesi kıyafeti de en az çocuğun giysi seçimi kadar önem taşır. Hem ebeveynlerin hem de her yaştan çocuğun bu özel kutlama gününde tercih edebileceği pek çok seçenek vardır. Bu sayede ürün çeşitliliği arasında kişilerin bütçesine uygun tasarımlar kalite standartlarına uygun olarak satın alınabilir. İsimli sünnet kıyafetinin parçaları içerisinde yelek, pantolon, ayakkabı, şapka, asa, papyon ve tüylü pelerin gibi ürünler yer alır. Sektörde ilk olarak kutlamalarda kullanılan bu model, üzerinden zaman geçse de her zaman tercih edilebilirliğini korur. Pelerin tarzı, küçüklerin ilgisini çektiği kadar ailelerin de dikkatini çeken bir model olur. Bunun yanı sıra şehzade sünnet kıyafeti takımı içerisinde de pabuç, gömlek, şalvar ve kuşak bulunur. Bazı modeller içerisinde yelek, kılış ya da hançer, şapka gibi ek parçalar da yer alır. Kılıçlı sünnet kıyafeti çeşitleri çocukların ilgisini çeker ve oğlunuzun stili sayesinde özgün bir görünüme imza atmanızı sağlar. Bu seçimlerin belirli bir kısmı aileler tarafından seçkin bir şekilde sunulur. Son dönemde popülerliğini artırmış olan takım, modaya uygun görünümünü de yüksek noktada tutar. Osmanlı temalı bir elbise takımı tercih ediliyorsa, bunun takım olarak bir bütün halinde alınması şık bir görüntü elde edilmesine olanak tanır. Takımlar içerisinde gömlek, ayakkabı, pantolon ve yelek gibi ayrı ayrı satılan parçalar olur. Ancak beyaz ve krem renklerinin yaygın olarak kullanılması sayesinde ayrı olarak alınsa da bu iki renk sayesinde bir uyum oluşturulabilir. Ayrı parçaları birleştiren aileler çocuklarının giysileri üzerinde yeni ve özgün bir tasarım da oluşturabilir. Giyeceklerin yanı sıra tüm organizasyon içerisinde ek olarak bulunması gereken ve ortamı tamamen hazır hale getirecek ekipmanların da tamamlanması gerekir. Sünnet kıyafeti 11 yaştan yenidoğan bebeklere kadar uygun bedenlerde sunulur. Yenidoğan sünnet kıyafeti seçimlerinin konforlu kumaşlar arasından yapılması önemlidir. Sünnet kıyafeti yorumlarını Trendyol’dan inceleyerek ihtiyacınıza uygun tasarıma karar verebilirsiniz.

Sünnet Kıyafeti Modelleri ve Çeşitleri

Sünnet Kıyafeti Modelleri ve Çeşitleri

Sünnet düğünü, başlı başına erkek çocuklarının hayatlarının dönüm noktası olarak sayılabilecek günlerden ve anlardan biri olur. Bu nedenle bu düğünün öncelikle sağlık açısından sonrasında da kutlama amacıyla eksiksiz bir şekilde gerçekleştirilmesi hedeflenir. Birbirinden farklı tasarımlara sahip ve model çeşitliliği fazla olan sünnet giysisi modelleri küçüklerin unutulmaz bir gün geçirmelerine destek olur. Bu modeller arasından kostüm stilinde olanlar klasik ve popülerlik açısından ön planda yer alır. Tüm parçaları ve aksesuarlarıyla beraber giyimler istenilen ve satışı gerçekleştirilen her yerden temin edilir. Beyaz sünnet kıyafeti, üzerine yelek, yine beyaz ya da krem renkli bir pantolon, rugan ayakkabı ve pullarıyla tüyleri bulunan bir asa, tacı veya pelerini de takım içerisinde yer alan parçalar olur. Sünnet kıyafeti ayakkabısı tasarımları da giyim ürünlerinin modeli kadar önemlidir. Bunlara ek olarak papyon ya da kravat da tamamlayıcı aksesuar olarak kullanılır. Bu giysilerin tamamı takım olarak ya da ayrı ayrı satılır. Sünnet kıyafeti şapkası da pek çok değişik model ve tarzda sunulur. Dilerseniz padişah tarzı dilerseniz de modern kesimdeki seçeneklere göz gezdirebilirsiniz. Kostümlerin yanı sıra takım elbise çeşitleri de sıklıkla tercih edilen ürünler arasında bulunur. Şehzade, padişah, kaftan ve Osmanlı temalarının ağırlıkta olduğu tasarımlar yerini alır. Modern sünnet kıyafeti de geniş bir kitleye ulaşır. Son yılların modası sebebiyle modern tasarımlara yönlenmeler yoğun olarak devam etse de Osmanlı sünnet kıyafeti modelleri her dönem sevilen ve seçilen ürünler arasında yer alır. Sünnet kıyafeti kullananlar seçimlerini genellikle geleneksel tarzdan yana yapar. Hem modern hem klasik hem de geleneksel tarzdaki ürünleri Trendyol’dan satın alabilirsiniz.

Her Döneme Uygun Sünnet Kıyafeti Modelleri

Her Döneme Uygun Sünnet Kıyafeti Modelleri

Düğünler çocuklar kadar aileler için de önemli bir organizasyondur. Bu organizasyonlarda her şeyin özel ve sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesine dikkat edilir. Her yıl oldukça fazla tercih edilen ürünlerin başında gelen pelerinli tasarım, çocuklar tarafından beğeni toplar. Görsel olarak beğenilen bu modeller, küçükler için unutulmaz bir günün parçası olurlar. Özel günlerde çocuğunun mutlu olmasını isteyen kişilere farklı tasarımlarda sünnet kıyafeti tavsiye edilir. Hem eski hem de yeni tarzdan tasarımların yer aldığı ürün yelpazesinde, klasik pelerinli takımlar ve modern tarz pelerinli takımlar mevcuttur. Padişah sünnet kıyafeti 5 yaşa uygun modellerinin de bulunması mümkündür. Renk açısından çok çeşidi sunulan ürünler, her ortama uyum sağlayabilir. Bu sayede de modern bir görünüm elde edilirken ortama da uygun bir model seçilmiş olur. Bu modellerin kullanımı kolaylık sağlar ve her vücut şekline uygunluk gösterir. Buna ek olarak küçük ve yürüyemeyen küçükler için uygun olan 6 aylık sünnet kıyafeti çeşitleri de rahatlıkla kullanılır. Bebekliği atlatan küçükler için de kullanışlı olan elbiselerde pelerinler istendiği zaman çıkarılıp tekrar takılabilir. Bu sayede de pratik bir kullanım elde edilmiş olur. Kaftan sünnet kıyafeti tercih etmek isteyen kişiler tamamen benzer modeldeki şehzade tasarımlarından yana seçim yapabilir. Bu kostümler de belirli zamanlarda düzenlenen kampanyalarla bütçeye uygun, avantajlı fiyat aralıklarında sunulur. Küçükler için önemli olan özel gün kıyafetleri ve çeşitli modellerinin yanı sıra çocukların anneleri ve ablaları için de bu konseptlere uygun modeller bulunur. Tüm ailenin bu özel günde şık olması, bu güne unutulmaz bir katkı sağlar. Tüm aileye uygun seçimleri Trendyol’daki alternatifler arasından bulabilirsiniz.

Hem Çocuklara Hem de Yetişkinlere Sünnet Düğünü Kıyafetleri

Hem Çocuklara Hem de Yetişkinlere Sünnet Düğünü Kıyafetleri

Anne ve babalar için önemli olan bu organizasyonlarda, erkek çocukları için de unutulmayacak bir gün için adımlar atılır. Mekan seçiminden ikramlara kadar detaylı bir şekilde ayarlanan günde, küçüklerin pelerinli sünnet kıyafeti giymesi onları mutlu eder. Özel günlerin başrolü olan küçükler, bu özel organizasyonun ana kahramanı olsalar da, aslında bütün günün ev sahipleri aileler olur. Bu sebeple çocukların giyimlerinin olduğu kadar ailelerin, annelerin ve ablaların da elbiselerinde şıklık ön plandadır. Anneler için abiyeler arasında bulunan modeller, gün boyu rahatlığı da kullananlara sunar. Pek çok marka tarafından üretilen ve tasarlanan çeşitler, hem kişisel zevklere ve beğeniye hem de bütçeye hitap eder. Küçüklerin önemli günlerinden biri olan bu düğünlerde tamamen şık bir şekilde yer alan abla ve anneler, giydikleri abiyelerle ve uzun elbiselerle organizasyonlara katılırlar. Özel gün çocuklarının ablaları için de elbise modelleri, özel tasarımları ve modern detaylarıyla bu özel günde şık bir görüntü elde edilmesine yardımcı olur. Tüm modeller ve tasarımlar içerisinde titiz bir şekilde tercih yapmak önemlidir. Kararsız bir şekilde hareket edilmemesi gerekir. Kişiler kendilerine uygun olan model ve renkteki çeşitli ürünler arasından beğenileri doğrultusunda seçim yapabilir. Yılın trendleri arasına giren kıyafetlerin şifon ya da tül kumaştan yapılmış olanları gece boyu konforlu bir kullanım sağlar. Bu kombinleri makyaj ve aksesuarlar ile tamamlayınca da dikkat çekici bir şıklık oluşturulur. Sade olan kıyafetlerden yana tercihini kullananlar da hemen her yıl moda olan parçalarla kombin oluşturabilir. Tüm bu giyecekler ve fiyatları ürün özelliklerine ve tasarıma göre farklılık gösterir. Hem yetişkinlerin hem de çocukların zevklerine uygun modeller, avantajlı fiyatlandırmalarla herkesin ulaşabileceği aralıklarda konumlanır. Sünnet kıyafeti indirim ve çeşitli modellerini Trendyol üzerinden inceleyebilirsiniz.

Sünnet Kıyafeti Modelleri, Özellikleri ve Fiyatları

Sünnet Kıyafeti Modelleri, Özellikleri ve Fiyatları

Sünnet düğünlerinde giyilecek tüm parçalar ve aksesuarlar, düğün takımlarının içinde yer alır. Pantolon, gömlek, ayakkabı, asa, şapka, terlik ve pijama gibi ihtiyaç olan tüm parçalar, erkek çocuklarının bu özel günlerinde şık bir görüntüye ulaşmasını sağlar. Aynı zamanda sünnet mevlüt kıyafeti smokin modelleriyle de stil sahibi bir kombin oluşturulması mümkündür. yaş arasındaki tüm erkek çocukların bu özel günde ihtiyaçlarını karşılayabilecek, farklı renk, tasarım ve desene sahip elbiseler bulunur. Giyimlerin tamamı, tekli ve takım olarak kişilerin beğenilerine sunulur. Genelde yelek, gömlek ve pantolon takımları üzerine pelerin, küçükler tarafından tercih edilir. Düğün sırası kadar düğün sonrasında da küçüklerin konforlu bir şekilde hissetmeleri ön planda tutulur. Beyaz, mavi, lacivert, yeşil sünnet kıyafeti çeşitleri arasından hem kendi hem de oğlunuzun zevkine uygun seçeneklere ulaşırsınız. Tören sonrasında pijama ve terlikler, takım halde alınan ürünler arasında yer alır. Bu alternatif ürünler de küçüklerin yaşına ve bedenine uygun olarak sunulur. Organizasyonda ağırlıklı olarak kullanılan renkler belliyse, giyilen ürünlerin renklerinin de buna uyumlu tonlarda seçilmesi ideal olur. Genelde krem ve beyaz renklerin ön planda olduğu kostümler, siyah ya da bordo gibi renklerde de yer alır ve seçilebilir. Üzerinde işleme olan yelekler de tüm takımların şıklık oranını arttırır. Şapka ve asa gibi aksesuarların üzerindeki teller ve işlemeler de özel el işçiliği ile tasarlanır. Tamamen konforlu ve hafif olan, küçükleri rahatsız etmeyecek formlarda hazırlanan takımların içerisinde yer alan pijamalar da yumuşak dokulu kumaşlardan tasarlanır ve konforu üst düzeye çıkarmayı amaçlar. Hemen her bütçeye uygun modelin bulunduğu çeşitler, küçüklerin bu özel gününde onlara psikolojik bir destek sağlar. Tüm model ve renkteki farklı tasarımlı sünnet kıyafeti kampanyalarına Trendyol üzerinden göz atabilir, inceleyebilir ve dilediğiniz ürünü satın alabilirsiniz.

Nerede O Eski Sünnet Düğünleri

Başlığa bakıp da muhteşem bir sünnet düğünü sonrasında halk tabiri ile “adam”, ya da “delikanlılığa” adım attığım sanılmasın. Sünnet olduğumda dört yaşında idim. Köyde, alelade bir sünnet. Herhangi bir eğlence yapıldığını da hatırlamıyorum. Zihnimde kalan tek şey iki katlı olan baba ocağının üst katında benim için bir yer döşeği hazırlandığı. Bir de sonradan henüz on yaşında iken aramızdan yitip giden sevgili kuzenim Ayşe’ye ait olan bir eteği, günlerce giymek durumunda oluşum kalakalmış yâdımda.

gezgindergi-kelimeler-seyahat-nerde-eski-sunnet-dugunleri (2)
Yazı: Önder Kaya

Lakin kolleksiyonerlik bu ya, tematik bazı şeyler toplarken ister istemez elime sünnet törenleri ile de ilgili pek çok görsel geçiverdi. Bunları bir yazıda değerlendiririm düşüncesiyle bir köşede tuttum, kısmet şimdiye imiş.  Sünnet, bilindiği gibi iki anlamda kullanılan bir kelime. Hem Hz. Muhammed’in fillerini hayata geçirme ve tatbik etme, hem de erkekler için cinsel organlarının ucundaki deri parçasının alınması ameliyesini ifade eden bir kavram. Toplumumuzda yaygın olarak kabul gören kanı, sünnet inancının ilk olarak Yahudi toplumu ile başladığı ve sonradan Müslümanlar tarafından da benimsendiği şeklindedir. Uygulamanın köklerine inmek zor. Ancak sünnetin genel itibariyle Araplar ve Yahudilerin de mensubu olduğu Sami kökenli topluluklar tarafından benimsenen bir eylem olduğu biliniyor. Yine zannedilenin aksine özellikle Afrika kıtasındaki bazı Hıristiyan kiliselerinde de (mesela Kıpti kilisesi) bu uygulama, zorunlu tutulmamakla birlikte kabul görüyor.

Sünnetle ilgili bilinen en eski kayıtlar Mısır coğrafyasına ait. MÖ. ’lerde Mısırlı rahipler, ergenliğe geçiş ritüelinin bir sembolü olarak din adamı ve soylu sınıfa mensup erkekleri sünnet ediyorlardı. Yunanlı tarihçi Heredot’ da bu uygulamayı Mısır, Etiyopya, Fenike ve Suriye coğrafyasında var olan bir uygulama olarak takdim eder. Ancak hemen belirtelim ki Yunanlılar, vücudun kusursuz formlarını bozduğu gerekçesi ile sünnete karşı çıkmışlardır. Bazı araştırmacılar Yahudi toplumunun sünnet uygulamasını Mısır’dan esinlenerek almış olabileceğini belirtirler. Ancak Tevrat’ta bu durum Hz. İbrahim ile Tanrı Yehova arasındaki anlaşmanın işareti olarak verilir. Hz İbrahim, Rab’den gelen emir doğrultusunda 90 yaşını geçmiş olduğu halde hem kendisi sünnet olmuş, hem de evinin diğer bütün erkeklerinin sünnet olmasını istemiştir.

Yahudi inancında sünnet, başlangıçta ergenliğe geçiş ritüelinin bir göstergesi olarak yapılmakta idi. Mesela peygamber Yeşu, orduya katılan tüm Yahudi erkeklerin sünnet edilmelerini şart koşuyordu. Sünnet; domuz eti yememe ve Şabat yasağı gibi uygulamalarla birlikte Yahudi toplumunu diğer toplumlardan ayıran unsurlar arasında önemli bir yer tutar. Zamanla Yahudi toplumunda bebeğin doğumunun sekizinci gününde sünnet edilmesi bir gelenek halini alacaktır. Nitekim Hz. İsa ve Hz. Muhammed’in de yedi, sekiz günlükken sünnet edildiklerine dair rivayetler vardır.

Zaman içinde Yahudilerdeki sünnet uygulamasının bazı dönemlerde baskı altında tutulduğu biliniyor. Mesela Helenistik dönemde Suriye merkezli Seleukos krallığında sünnet uygulaması bir dönem yasaklanmıştı.

gezgindergi-kelimeler-seyahat-nerde-eski-sunnet-dugunleri (3)
Bununla beraber yukarıda da belirttiğim üzere bazı istisnaları olsa da, Hıristiyan inancında sünnet geleneği görülmez. Gelgelelim MÖ. 50 yılında toplanan Kudüs’teki havariler konsilinde sünnet uygulaması da gündeme getirilmiştir. Burada varılan karara göre Hz. İsa’nın yolunu benimseyecek olan paganların, sünnet olmasının zaruri olmadığının altı çizilmiştir. Bu uygulamada belki de havarilerin, diğer Yahudilere benzemek istememeleri önemli bir etken olmuştur. Kesin olan bir şey var ki sünnet uygulaması, bu ritüele alışık olmayan toplulukları ciddi anlamda korkutuyordu. Hıristiyanlık zaman içinde “sünnet” kavramı yerine “vaftiz” kavramını ikame edecektir.

Sünnet İslam inancında da benimsenmiştir. Sünnet uygulamasına Cahiliye devri Araplarında da tesadüf olunmaktaydı. Hz. Muhammed, bir inanışa göre doğuştan sünnetli, bir rivayete göre de yedi günlük iken sünnet edilmişti. Hz. Muhammed’in İslam’a girmek isteyen kimseye yaşı kaç olursa olsun sünnet olmayı emrettiği biliniyor. Ancak bir sağlık gerekçesi ile bu eylemden vazgeçildiği konusunda örnekler var. Ancak sünnet, İslam olmanın alamet-i farikalarından biri olarak kabul görür. Bazı kaynaklarda sünnetsiz Müslümanların Kâbe’yi tavaf edemeyeceği, kestikleri hayvanın yenmeyeceği rivayet olunur. Ehl-i Sünnet inancındaki dört mezhepten ikisi olan Hanefi ve Malikilerde bu eylem sünnet, Hanbeli ve Şafiler’de ise vacib hükmündedir.

Türkler arasında İslamiyet yayılırken gök tanrı inancına mensup insanları en çok düşündüren konu sünnet olmuştur. Hz. Ömer kendisine bu konuda danışıldığında sünnetin mecburi olmadığını söylemiştir. Sünnet mevzusu Emevi halifesi Ömer b. Abdülaziz zamanında yeniden gündeme gelmiştir. Bazı devlet erkanı, insanların samimi olarak değil de vergilerden kaçmak için İslamiyet’e geçtiklerini, bu durumun sonlandırılması için de İslam’a geçenlerin sünnet olmasının zorunlu hale getirilmesini önermişlerdir.
Adaleti ile tanınan Ömer b. Abdülaziz’in bu konudaki cevabı çok nettir: “Allah beni İslam’a davetle vazifelendirdi, sünnetçi olarak değil!”. Ancak ilerleyen yıllarda söz konusu gerekçeden dolayı sünnet zorunu kılınacaktır. İlginçtir ki bazı kaynaklarda Basmil Türkleri liderliğindeki bazı boyların, İslam’a geçmeye hazır oldukları halde, sünnet dayatması sebebiyle Çin sınırına doğru çekildikleri zikrolunur.

İhtişamlı Şehzade Sünnetleri

Yeri gelmişken hemen belirtelim ki sünnet sırasında bir eğlence tertibi, Asr-ı Saadetten beri uygulana gelen bir yöntem olmuştur. Osmanlılar zamanında da bilhassa şehzadelerin bu tarz törenlerinin ne denli debdebeli olduğu kaynaklarda sıklıkla zikrolunur. Hatta şehzadelerin genel itibariyle sancaklara çıkmadan önce sünnet edildikleri ve bundan kısa bir süre sonra da görev alacakları sancaklara çıkarıldıkları bilinir. Böylece şehzade hem cinsel, hem de siyasi açıdan “muktedir” bir statü kazanıyordu.

Pek çok şehzadenin sünnet düğünü dönemin kaynaklarına yansımıştır. Kaydı elimizde bulunan şehzade sünnet törenlerinin hemen tamamı İstanbul’dadır. İstanbul’daki törenlerin daha ziyade Sultanahmet’teki At meydanı ve Ok meydanında tertip edildiği biliniyor.

gezgindergi-kelimeler-seyahat-nerde-eski-sunnet-dugunleri (4)Eldeki ilk kayıtlardan biri Fatih devrine aittir ve törenin adresi Edirne’de “Ada Çayırı” denilen mekandır. Fatih burada henüz yedi yaşında olan büyük oğlu Bayezid ile altı yaşında bulunan ikinci oğlu Mustafa’yı sünnet ettirmiştir. Fatih’in tören sırasında haleflerinden farklı olarak açık bir şekilde ulemayı ön plana çıkardığını görürüz. Sultan, sağına müftü yani şeyhülislam Fahrettin Acemî’yi, soluna ise Molla Ali Tusî’yi oturtmuştu. Sonrasında güzel sesli hâfızlardan Kur’an dinlenmiş ve dini konuların yanında aklî mevzular da tartışılmıştı. Her ilim adamının önüne sinilerle yiyecek ve tatlı getirilmiş, ziyafet sonrasında ulemanın bu yemeklerin bir kısmını evlerine taşımalarına yardım edilmişti. Üç gün sürdüğü tahmin edilen şölenin birinci ve ikinci gününde ilmiye sınıfının ön planda tutulduğunu görürüz.

Sünnet sırasında şehzadeler, sadrazam tarafından tutulmuşlardır. Sünnet, sarayın cerrah başısı tarafından yapılmıştı. Sünnette kesilen deri parçası şehzadelerin annelerine gösterilmiş ve bunun karşılığında değerli hediyeler alınmıştı. Sünnet töreni sırasında eski Türk töresinin bir uzantısı olarak ziyafette kullanılan kaşık, çatal, çanak vb. şeylerin katılımcılar tarafından yağma edildiğini görürüz.

“Sûr-ı Hümayun” da denilen sünnet törenlerinin belki de en muhteşemleri, Kanuni Sultan Süleyman’ın çocukları için hazırlattığı törenlerdir. Bunlardan ilki tarihlidir ve padişahın yaş sırası ile en büyük üç oğlu sünnet edilmiştir. Bunlar; 12 yaşındaki Mustafa, 9 yaşındaki Mehmet ve 7 yaşındaki Selim’dir. Tam dokuz yıl sonra ise sultanın diğer iki oğlu olan Bayezid ve Cihangir sünnet edilmişlerdir.

Törene hem vezirlerin ve devlet erkânının hem de yabancı ülke temsilcilerinin katıldığı biliniyor. Mesela Venedik elçisi şöleni, At meydanına bakan yeni inşa olunmuş bir binadan takip etmişti. Şehzadelerin sünnet merasimleri bugünkü Sultanahmet Meydanı’nda eski Bizans’ın hipodrom alanında icra olunmuştu. Tören alanına evvela Ayas ve Kâsım Paşalar girmiş, sonrasında ise büyük bir debdebe ile sadrazam Pargalı İbrahim Paşa gelmiştir. Bir müddet sonra tören alanına gelen Kanuni, Ayas ve Kâsım Paşalar tarafından karşılanarak meydanın ortasına getirilmiş ve burada sadrazam İbrahim Paşa ile birlikte kendileri için hazırlanan ve dört basamakla çıkılan bir alana geçmişlerdir. İbrahim Paşa, töreni padişah ile beraber izlemiştir ki, tüm bu yaşananlar Paşa’nın, Kanuni nezdinde ulaştığı yüksek mertebeyi gözler önüne serer niteliktedir.

Tören sırasında cirit oyunları oynanmış, havai fişek gösterileri tertip edilmiş, yeniçeriler temsili olarak bir kaleye saldırarak fethetmişlerdir. İp cambazları akıl almaz hünerler sergilerken, kimileri demirden çubukları bükmüş, kimileri tahtadan yapılan sütunları başının üzerinde dengede tutmuş, kimi omzunda dokuz kişi birden taşımış ve kimisi de karnı üzerinde iri taşları kırdırmıştır. Şenlikler toplam üç hafta sürmüştür.

İstanbul&#;da Sünnet Adetleri

Biraz da halk nezdindeki sünnet törenlerinden bahsedelim. Yaşım her ne kadar çok eskilere uzanmasa da, İstanbul’daki törenlerde yer alan bazı uygulamalar belleğime kazınmış. Bunların başında Eyüp sultan ziyaretleri gelir. Çok eski zamanlarda Eyüp’te türbe ziyareti yapılır ve bunun sonrasında çocuk hem türbedara okutulur, hem de tespihten geçirilirdi. Bugün dahi Eyüp sultana gidenler nerede ise günün her saati türbenin avlusunda ya da bahçesinde sünnet çocuklarına tesadüf edebilirler. Ben de ortaokula giderken Eyüp’te oturuyordum. Okuldan boş kalan vakitlerimde meydanda su satıyordum. Bu sebepten sıklıkla sünnet çocuklarına tesadüf ettiğimi, bunların bir kısmının ebeveyninin yanıma gelerek, “tüm suyu kaç paraya sebil olarak dağıtırsın” deyip benimle pazarlık ettiklerini bilirim. Varılan anlaşma sonrasında sattığım suyun parası toplu olarak ödenir ve gelen geçene “sebil” niyetine dağıtılırdı. İstanbul denilince her geleneğin olduğu gibi sünnetin de bir takım usul ve yordamının olduğunu görüyoruz.

Evvela eski İstanbul’da sünnet için 5, 7, 9, 11 yaşlarından biri tercih edilirdi. Bazı kişiler çocuğun aklının ermediği bir yaşı tercih etse de, genellikle çocuğun bilincinin açık olduğu bir devre de sünnet olması daha makbul kabul edilirdi. Tekli rakamların özellikle uğur getirdiğine inanılırdı. Bu sebepten dolayı eğer çevre ailelerden çocuklar da sünnet edilecekse yani bir toplu sünnet söz konusu ise, çocuk sayısının yine tekli bir rakama denk gelmesi mühimdi.

gezgindergi-kelimeler-seyahat-nerde-eski-sunnet-dugunleri (5)

Sünnet söz konusu olunca, küçük delikanlının ikna edilmesi için bazı yöntemler devreye sokulurdu. Bunların en başında bilhassa Eyüp sultan ziyareti sırasında meşhur Eyüp oyuncakçılarından oyuncak alınması gelirdi. Yine sünnet çocuğunun küçük bir midilliye bindirilerek gezdirilmesi de adettendi.

Sünnet olacak çocuğun bir hafta öncesinde akraba ve komşuları gezmesi, onların da duruma göre hediye, şeker, bisküvi, çikolata ya da para nevinden şeyler vermesi de bir başka adetti. Ayrıca sünnet töreni sırasında da çocuğun en çok istediği oyuncak, alet ya da enstrüman kendisine hediye olarak alınırdı. Davetliler de karınca kararınca hediyeler getirir, bunları yastık altlarına koyarlardı. Sünnet odası da ayrıca düzenlenir, ailenin gelir düzeyine göre çeşitli süslemeler yapılırdı. Genellikle süs olarak krapon kağıtları, balonlar, rengarenk kumaşlar, kurdelalar ve duvar halıları kullanılırdı.

Sünnet çocuğunun olmazsa olmazı ise başındaki sünnet şapkası ve göğsündeki maşallah kurdelası idi. Bunun dışında sünnet olacak çocuğa beyaz çorap, siyah rugan terlik, mendil, iç çamaşırı ve gömlek alınması da adettendi. Sünnet için en uğurlu zamanın Perşembe günü öğleden önce olduğu varsayılır ve törenler genellikle bu vakte denk getirilirdi. Ancak sünnet merasiminin Cuma ya da Cumartesi gününe denk getirildiği de vakidir. Cuma gününe denk gelir ise çocuk Cuma namazından sonra eve getirilir ve sonrasında merasime geçilirdi.

Bir de yok olan ya da yok olmaya yüz tutan adetler var. Bunlardan bir tanesi, sünnet çocuğunun bir gün önceden hamama götürülerek güzelce yıkanması ve sonrasında sağ eline kına yakılmasıydı. Sonraki yıllarda ise hamamın yerini, evde boy abdesti aldırma ve sağ elin serçe parmağına kına yakma adeti alacaktır.

Bir diğer gelenek ise çocuğun doğduğu andan itibaren saçının orta kısmından bir tutamı uzatmak, uzayan bu kısmı örmek ve örülü kısmı da sünnet günü kesmek şeklindeydi. Bu gelenek artık tamamen ortadan kalkmış durumdadır. Öte yandan halk arasında bazı batıl inanışların da var olduğunu hemen belirtelim. Mesela sünnet derisi kurutularak misk ile karıştırılır ve cüzzam illetine karşı tedavi maksadıyla hastalara yedirilirdi. Yine sünnet derisinin kötü niyetli kişilerin eline geçmemesine dikkat edilirdi. Aksi halde tıpkı tırnak, düşen dişler ve bebeklerin göbek deliği gibi sünnet derisinin de büyü malzemesi olarak kullanılması durumunda, sahibine kötülük getireceğine inanılırdı.

Haliyle sünnet düğünleri, ailelerin mali durumlarına göre değişiklik gösteriyordu. Gariban aileler için bu tören ciddi bir külfet demekti. O zaman da mahallenin önde gelen eşrafı devreye girer ve “meydan düğünleri” adı verilen toplu sünnet törenleri yapılırdı. Sonradan bu uygulama daha ziyade oy kaygısı ile hareket eden siyasiler tarafından benimsenecektir. Osmanlılar zamanında da devlet erkânının sıklıkla bu tarz törenler tertiplediği biliniyor. Mesela Sadrazam Koca Ragıb Paşa, ’de tam sekiz yüz çocuğu bu şekilde sünnet ettirmişti. Yine bazı varlıklı ailelerin hem sevap kazanmak hem de çocuklarına yarenlik etmesi için konu komşu ya da akrabalardan sünnet çağına gelmiş çocuklarını, kendi çocukları ile birlikte sünnet ettirdikleri sıklıkla görülürdü.

Zenginlerin sünnet merasimleri ise çok daha gösterişlidir. Evvela sünnete davet olunacak ailelere son derece süslü davetiyeler hazırlanırdı. Mevsim yaz ise sünnet düğünleri köşkün bahçesinde icra olunurdu. Bazen de evin içinde özel olarak düzenlenen sünnet odasında bu gelenek icra edilirdi. Çocuğun acısını dindirmek için eve çengiler, hokkabazlar, saz heyeti, curcunabazlar ve karagözcüler davet olunurdu. Bunlar evde kendilerine ayrılan kısımda giysilerini değişirler ve törende sanatlarını icra ederlerdi. Sünnet düğününde en büyük performansı ise hokkabaz sergilemek durumunda idi. Sünnet sonrasında çocuğun acısını en az seviyede tutmak için sürekli konuşur, el şakalarına maruz kalır, gerekirse enseye tokat yer, hasılı çocuğu güldürmek için ne gerekiyorsa yapardı.

Çocuk sünnet odasına alınmadan önce teskin edilmeye çalışılır, sünnet denilen şeyin aslında bir kurdela bağlamak olduğu belirtilir ve çocuğun korkusu en alt düzeyde tutulmaya çalışılırdı. Ancak delikanlı, önceden mahalledeki ya da hanedeki ağabeylerinden durum hakkında bilgi aldığı için, bu teşebbüsler pek de işe yaramazdı. Sünnet geceliği giydirilen delikanlı sünnet odasına girdiğinde, sünnetçi de edavatını saklı tutmaya özen gösterir, en azından üzerlerine bir bez parçası atardı. Sonrasında sünnet çocuğunun bir koluna babası, diğerine de amca ya da dayısı girer ve merasimin icrası sırasında hokkabaz “oldu da bitti maşallah” diyerek çocuğun haykırıp ağlamasına meydan vermemeye çalışırdı. Sünnet sonrası çocuk, önceden hazırlanmış sünnet yatağına yatırılırdı. Nazar değmemesi için de çocuğun başı hizasına gelen tarafa Kur’an-ı Kerim kesesi asılır, yedi delikli mavi boncuk, bir baş sarımsak ve bir miktar çörek otu yatağın münasip bir yerine konulurdu.

Sünnet sonrasında çocuğa hediyeler takdim olunurdu ki, bunlar daha ziyade saat, yazı takımı, para cüzdanı, dürbün, dolmakalem, boya takımı, kol düğmesi ve oyuncak tarzı şeyler olurdu. Eğer hediye kabilinden para verilecek ise, bunlar da edeben bir zarfın içine konulur ve çocuğun yastığının hemen yanı başında ters çevrilmiş olarak duran sünnet şapkasının içine bırakılırdı. Ailenin durumuna göre bundan sonra yemek verilir ya da en azından kahve ve sigara ikram olunurdu. Böylelikle delikanlımız halk tabiriyle “erkekliğe adım atmış” olurdu. Hatta bunun bir göstergesi olarak da bazı sünnet düğünlerinde büyükler tarafından yakılan bir sigara, sünnet olan çocuğa içirilirdi. Ailesine daha nice mürüvvetlerini görmeleri dilenirdi.

Şimdilerde sayfalarca süren ve yazmakla bitmeyecek gibi görünen bu adetlerin çoğu unutuldu. Artık sünnet, herhangi bir özel hastanede ya da klinikte gerçekleştirilen küçük bir operasyon mesabesinde. Bazı aileler özel olarak salon tutup çocuklarına görece mükellef bir tören yapsalar da, bu daha ziyade canlı müzik eşliğinde büyüklerin eğlenmesinden öteye gitmiyor. Öyle görünüyor ki sünnet ile ilgili adetler de moderniteden nasibini almaya ve unutulup gitmeye mahkûm.

Bu yazı yılının Temmuz ayında yayınlanan Gezgin Dergisi’nin sayısından alınmıştır.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası