katolik ortodoks bölünmesi tarihi / Ortodoks, Katolik, Protestan - Bursa Protestan Kilisesi

Katolik Ortodoks Bölünmesi Tarihi

katolik ortodoks bölünmesi tarihi

Hristiyan dünyasında yıl sonra tarihi buluşma

fransis-kirill

AMERİKA BÜLTENİ (12 Şubat )
Follow @amerikabulteni

Hristiyanlık dünyası, yaklaşık yıldır süren Katolik &#; Ortodoks bölünmesinde bir ilke sahne oldu. Teolojik farklılaşmadan kaynaklanan ve ‘Büyük Bölünme’ olarak adlandırılan yılındaki bölünmeden beri ilk kez bir Papa ile bir Rus Ortodoks Patriği bir araya geldi. Papa Fransis, 5 gün sürecek Meksika gezisi öncesinde birkaç saatliğine Küba&#;nn başkenti Havana’ya uğradı ve Havana havaalında hazırlanan bir odada, Rus Ortodoks Patriği Kirill ile buluştu. İkilinin birbirine sarılarak ve üçer kez öpüşerek başladıkları tarihi zirve yaklaşık 3 saat sürdü.

Tarihi buluşma için, iki kilise arasındaki ayrışmanın daha sert olduğu Avrupa’da bir nokta yerine Küba’nın başkenti Havana’nın seçilmesi anlamlıydı. Küba, nüfusunun büyük bölümünün Katolik olmasının yanı sıra tarihteki ilk Latino Papa olan Papa Fransis’in de geçmişten beri aşina olduğu bir ülke. Bunun yanı sıra, Küba, yarım yüzyıldır süren ABD ve Batı Avrupa karşıtı, Rusya müttefiki politikaları nedeniyle Rus Patrik’in de kendini evinde hissettiği bir yer.

İki dini liderin buluşmasından sonra imzalanan ortak deklarasyon ise daha çok, bugün iki kilisenin tamamen aynı noktada buluşabildiği tek konu olan Suriye ve Irak’ın kadim Hristiyan topluluklarının IŞİD tarafından yurtlarından çıkarılması hakkındaydı.

Ancak buluşma hem Katolik dünyasında hem de Ortodoks dünyasında bazı tartışmalara da neden oldu. Batı dünyasında yükselen eleştiriler, Papa Fransis’in, Rus Patriğin kendisini Ortodoks Dünyasının lideri yapma çabalarına alet olduğu yönündeydi.

Vatikan kaynakları, buluşmanın, Katolik alemi ve Ortodokslar arasındaki teolojik farklılıkları aşma konusunda yeni bir diyaloga kapı aralayacağını umduklarını belirtiyor. Ancak Ortodoks dünyasının gözlemcileri, Rus Patriğin, zirveden beklentisinin bundan çok, Ortodoks dünyasında ve Batıdaki ağırığını artırma olduğu yorumu yapıyor.

Aynı zamanda Rus lider Putin’in dini danışmanı da olan Patrik Kirill, önümüzdeki yaz Yunanistan’da bir araya gelerek yüzyıllar sonra ilk kez bir ‘pan-Ortodoks’ zirvesi gerçekleştirecek 14 bağımsız Ortodoks grubun en kalabalığının lideri.

Kirill’in Ortodoks dünyasının liderliğinde kendisine en büyük engel ise Ortodoks aleminin tarihsel lideri olagelmiş İstanbul Ekümenik Patrikliği.

Amerikan Fordham Üniversitesi Ortodoks Hristiyan kürsüsü başkanı da olan Yunanistan kökenli Ortodoks George Demacopoulos, zirveyi, ‘’Bu hayır amaçlı değil. Hristiyan aleminin birliği için ortaya çıkmış bir şey değil. Tamamıyla Kirill’in kendisini bütün Ortodoks aleminin lideri gibi sunma çabasının bir ürünü’’ şeklinde eleştiriyor.

Papa 6’ncı Paul’dan beri Papalar ve İstanbul Ortodoks Patriği buluşuyor. ‘Eşitler arasında birinci’ olarak nitelendirilen İstanbul Patrikliği, milyonluk Ortodoks dünyasının geneli adına konuşma yetkisine sahip tek patriklik makamı. Ancak Ortodoks dünyasının en kalabalık cemaatine sahip ve en güçlü kilisesi olan Rus Ortodoks Kilisesi, Roma ile ilişkilerden hep kaçındı.

İki kilise arasındaki teolojik farklılığa, son dönemde Rus Ortodoks Kilisesinin, Vatikan’ı, eski Sovyet coğrafyasında Ortodoksları Katolikleştirme faaliyetleri ile suçlaması gerilimi eklenmişti. Bu konudaki en son gerilim konusu ise, ibadetlerini Ortodoks geleneğine göre yapmasına rağmen Papa’ya bağlı kalan Ukrayna Rum Katolik Kilisesi. Kilise Ukrayna’daki en büyük ikinci kilise konumunda. Rus Ortodoks Kilisesi, Batı Ukrayna’yı da kendisinin tarihsel coğrafyası olarak görüyor ve Papalığın burda etki kurmasına tepki gösteriyor.

Havana, &#;birliğin başkenti&#;

Papa, eğer bu birlik görüntüsü sürerse, Havana&#;nın &#;birliğin başkenti&#; olarak anılacağını söyledi. Küba, iki büyük Hristiyan kilisesinin aynı sıra bugünlerde Kolombiya&#;da hükümet ve solcu gerillalar arasındaki çözüm ve barış görüşmelerine de arabuluculuk yapıyor. İki dine lideri havaalanında karşılayıp ağırlayan ev sahibi Raul Castro, Papa Fransis&#;i yeniden uçağına uğurladıktan sonra, &#;şimdi geriye Kolombiya kaldı&#; şeklinde konuştu.

Papa Fransis, görüşmeden sonra, en kalabalık Katolik ülkelerden biri olan Meksika’da 5 gün sürecek gezisine de başladı. Papa, Meksika’da bir yandan ülkenin güneyindeki Chipas eyaletine giderek burada bir Kızılderili Ayinine katılacak. Papa’nın duraklarında biri de Meksika’nın bir suç cenneti haline gelen kuzey şehri Ciudad Juarez olacak. Papa burada Meksika &#; ABD sınırına giderek, sınırı kaçak geçmeye çalışırken ölen Meksikalılar için de dua edecek.
Follow @amerikabulteni

Bugün 40&#;tan fazla farklı Hristiyan mezhebi vardır, ancak Bölünmesi ya da Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması (Skizma) Kilise tarihindeki en uzun ve en kanlı anlaşmazlık olmuştur. Hıristiyanlık tarihindeki ilk büyük bölünme[1] 16 Temmuz &#;te Konstantinopolis Patriği Michael Cerularius’un Papa IX. Leo tarafından aforoz edilmesi sonrasında Roma Katolik ve Doğu Ortodoks adlarında iki büyük mezhebin ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır. O zamana dek 50 milyonluk tüm Hıristiyan alemi tek bir vücut altında bulunuyor ancak Doğu&#;daki kiliseler Batıdakilerden farklı kültürel ve teolojik bir gelişim sergiliyorlardı. Zamanla iki hizip arasındaki gerilim artmış, sonunda Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması gerçekleşmiştir.  Çatışmanın merkezinde Roma’daki papanın evrensel yargı ve otorite iddiası bulunmakta olup, Doğu Kilisesi yılları arasında Roma&#;nın ilk piskoposu olan ve Papalığın kurucusu kabul edilen Aziz Petrus&#;un halefi ve İsa&#;nın halefi olarak görülen papayı ‘souverain pontife’ unvanıyla onurlandırmayı kabul etmişse de dini meselelerin bir piskopos konseyi tarafından kararlaştırılması gerektiğine, dolayısıyla tek bir kişiye tartışmasız bir hâkimiyet verilemeyeceği iddiasını savunmuştur. İki kilise düşünsel olarak ayrılsa da &#;te Dördüncü Haçlı Seferi&#;nde Haçlı ordusu Konstantinopolis&#;i ele geçirinceye kadar birbirleri ile dostça iletişim kurmuştur.

Öncesi

3. yüzyılda, Roma İmparatorluğu çok büyümüştü ve yönetilmesi zorlaşıyordu, bu yüzden İmparator Diocletian imparatorluğu doğu ve batıda iki büyük bölgeye ayırmaya karar vermişti. İmparator Konstantin () ise tebaasına &#;de Milano Fermanı ile din hürriyeti vermesi üzerine Hristiyan 3 asırdır uğradığı zulümlerden kurtulmuştur. Hristiyanlığın resmen devlet dini olmasından sonra Latince konuşulduğu için İncilleri Latin Vulgate  diliyle yazan Batı Roma İmparatorluğu ve Yunanca konuşulduğu için Eski Ahit&#;in Yunanca Septuaginta[2] çevirisini kullanan Bizans İmparatorluğu olarak da bilinen Doğu Roma İmparatorluğu‘nda teori ve pratikte küçük farklılıklar göstermeye başlamıştır.

Sezaropapizm

Sezaropapizm, Roma imparatorlarının pagan dönemdeki eski alışkanlıklarını devam ettirerek dine ve kilise yönetimine sürekli müdahale etmesine verilen isim Doğu Batı bölünmesinin de hazırlayıcı sebeplerinden birisidir. Konstantin, Milano Fermanı&#;nı yayınladıktan sonra kendisini Hristiyanların halimi ve hamisi olarak görmüş dahası devlet merkezini doğuya yani Konstantinopolis&#;e taşıdığında öncesinde pagan olan Roma İmparatorluğu&#;nu Hristiyan devlet haline dönüştürmüştür. Sözün özü imparator dini halka istediği şekliyle dayatmış halk da buna zorunlu olarak uymuştur.  Konstantin bu dönemde hem sivil hem dini lider olduğu için kilise işlerine karışmaktan geri kalmamış, İznik konsili onun talebi üzerine toplanmış bu tavrı din adamları tarafından da doğal karşılanmıştır. İlk 7 konsilin tamamı din adamları tarafından değil imparatorlarca düzenlenmiştir. Sözgelimi I. Theodos Ariusçuluğa düşman olurken özellikle Justinianus kiliseyi kendi otoritesine almak için büyük gayret sarf etmiştir. Tek, devlet, tek kanun, tek kilise görüşüne inanan imparatorun görüşüne göre Roma imparatoru hem Caesar hem de Papa olmalıydı. I. Justinianus döneminde Roma (Batı Avrupa), Konstantinopolis (Trakya ve Anadolu), İskenderiye (Mısır ve Libya), Antakya (Antakya ve Doğusu) ve Kudüs (Kudüs ve çevresi) merkezli beş patriklik (Pentarchi) ve otorite sahibi oldukları bölgeler sistemleştirilmiştir.

Benzer şekilde III. Leon, inanç konusu gibi görünmesine rağmen ’da İstanbul’da toplanan bir konsilde ikonlara tapınmayı putperestlik alameti olarak görüp yasaklarken tam tersine Roma’da yılında toplanan bir konsil ikonlara karşı olanları aforoz etmiştir. Leon’un dine sert müdahalesinin bir sebebi de bu dönemde manastır hayatı ve keşişliğin sosyal hayatı bozacak derecede büyük rağbet görmesi, gençlerin bile çalışmak yerine manastır hayatını tercih etmesiydi. Leon ile aynı derecede olmasa da oğlu Konstantin’de halktan topladığı yardımlarla büyük bir güç olan kilisenin kudretini kırmak, imparatorun otoritesine tehdit oluşturmasını önlemek için ikonları bahane ederek manastırlara bile el koymuştur. İkon karşıtlığı konusunda ’de İstanbul’a dek ilerleyen Müslümanların, Hristiyanları ikonalar yüzünden putperestlikle suçlamasıdır ki Leon’un bu adet ile mücadele etmezse tebaasının İslam’a geçmesinden korktuğu ya da İslam ile arasını bu şekilde düzelteceği gibi tezlerde bazı yazarlarca ileri sürülmüştür.

Leon ve sonrasında oğlunun ikon karşıtlığı Papa tarafından şiddetle kınanmıştır. İmparator, papanın kendisine gönderdiği mektubunu umursamadığı gibi görüşünü paylaşmayan Konstantinopolis patriği Germain’i görevden alarak yerine III. Gregoir’i atamış, halkı büyük oranda Yunanlı olan Calabriya ve Sicilya piskoposluklarının gelirlerine el koymuş, Illyiria ve Selanik’teki papalık naipliklerini de İstanbul’a bağlamıştır. Görüleceği gibi ’den çok öncesinde Batı kilisesi ile Bizans imparatorlarının güdümündeki Doğu kilisesi arasındaki nüfuz mücadelesi iki kilisenin ayrılmalarında büyük rol oynamıştır. İkon karşıtlığı İmparatoriçe İrene döneminde sona ermişse de Bizans’ın Batı hâkimiyetine darbe vurmuştur. ’de Papa’nın elçisinin Frenk kralı Pepin’e taç giydirmesi, yılı Noel’inde ise Papa’nın Charlemagne’ye taç giydirerek ‘Kutsal Roma İmparatoru’ ilan etmesi, Doğu Kilisesince affedilmez bir ihanet olarak görülmüştür.

Erken Dönem Bölünmeleri

Germen ve Frank kabileleri Batı Avrupa&#;yı ele geçirmiş, &#;da Odoacer İtalya&#;yı fethettiğinde Batı Roma İmparatorluğu tarihe karışmıştır. Yönetimsel olarak bölünen imparatorlukta bu dönemden itibaren kiliseler de bağlantıyı kesmeye başlamış, Roma, İskenderiye, Antakya, İstanbul ve Kudüs’de 5 ayrı patrikhane ortaya çıkarken, diğer patrikler üzerinde otoriteye sahip olmayan Roma patrikliği ‘eşitler arasında ilk’ kabul edilme onuruna sahip olmuştur. Bu 5 patrikhane arasında zaman zaman görüş farklılıkları yaşanmış olup, ’teki Büyük Bölünme’ye dek 3 önemli olayı anmak gerekir:

Aryanizm (Ariusçuluk)

arasında Doğu Kilisesi&#;nde pek çok kişi tarafından kabul edilen İsa&#;nın Tanrı ile aynı maddeye sahip olduğunu veya Tanrı&#;ya eşit olduğunu inkâr eden ve bu nedenle kutsal olmadığını iddia eden bir inanç olan Aryanizm[3]  üzerinden yaşanmıştır. İmparator Konstantin&#;in isteği üzerine &#;de İznik (Nicea)&#;de toplanan ilk konsil hızla gelişen Arius ve taraftarlarını sindirmek amacıyla toplanmıştır. İskenderiyeli Arius (öl. ), İmpratorun da teşrif ettiği bu toplantıda düşüncelerini ortaya koymuş, isaa’nın Tanrı’nın oğlu değil sadece insan olduğunu iddia ettiğinde kendisine karşı çıkan Ankaralı Markellos ile İskenderiyeli Athanasius () görüşleri benimsenmiş, Arius ve taraftarları afaroz edilmiştir. Bununla birlikte tartışma son bulmayınca ’de Konstantinopolis’te ikinci bir konsil toplanmış, Rühu&#;l-Kudüs&#;ün, Baba ve Oğul ile aynı cevherden olduğu kabul edilmiş, benzer şekilde &#;de toplanan Efes Konsili&#;nde ‘İsa&#;nın, Tanrı değil, ilahi vasıflar taşıyan bir insan olduğu’ görüşünü savunan Nestorius (öl. ), afaroz edilmiştir. Aryanizm Batı Kilisesi tarafından şiddetle reddedilmiştir. Bu konsilde ‘Konstantinopolis’in Yeni Roma olmasına atfen’ protokol yönünden Roma piskoposundan sonra birinci sırada yer alması gerektiği fikrinin kabul edilmiştir.

Monofizitler

İkinci önemli ayrışma &#;de yaşanan Acacius Bölünmesi olup, Konstantinople Patriği Kayserili Acacius’un enkarne Mesih&#;in doğası, özellikle de İsa Mesih&#;in bir kutsal-insan doğası mı yoksa iki farklı doğası mı (tanrısal ve insan) olduğu üzerine bir tartışma ile ilgiliydi. Kadıköy’de (Khalkedon) ’de toplanan dördüncü konsilde İsa&#;da tek tabiat gören Monofizitler hedef alınmıştır. Yine bu konsilde İstanbul konsilinde alınan ve Konstantinopolis patriğinin Roma’dan sonra mevkiinin onaylanması dahası Pontus, Asya ve Trakya papazlarını tayin hakkı tanınmıştır. Roma’dan gelen delegeler bu karara itiraz etmişlerse hatta piskopostan ancak ’ü kararı imzalamışsa da imparator baskısı ile karar çıkmıştır.

Photia

9. Yüzyılda ortaya çıkan Photia bölünmesi ise din adamlarının bekârlığı, oruç, kutsal yağ kullanımı ve geçit alayları gibi çeşitli alanlarındaki görüş farklılıklarından kaynaklanmaktaydı. yılında İstanbul&#;da toplanan konsil Ruhu&#;l-Kudüs, Baba ve Oğul&#;dan neş&#;et ettiği, Hıristiyanlık akideisiyle ilgili hüküm mercii, Roma Kilisesidir ve Roma&#;nın aldığı kararlar bütün Hıristiyanlar için geçerlidir kararlarını almıştır. Bu konsilde Patrik Photius aforoz edilmişse de Photius &#;da İstanbul&#;da yeni bir konsil toplamış ve bu konsilde Rühu&#;l-Kudüs’ün, sadece Baba&#;dan doğduğunu kabul etmiştir. Konsilinde Latin Batı Konsili, Konsiline ise Yunan Doğu Konsili denilmiştir. Böylece bölünme fiiliyata geçmiş olup, iki kilise, öbürünü geçersiz saymış ve kâfirlikle itham ederek kendi konsilinin geçerli olduğunu ileri sürmüştür.

Latin ve Yunan Kiliseleri

Teolojik açıdan ayrı yollar izleyen Doğu ve Batı arasındaki bu tür ayrılıklar Hıristiyanlığın iki ayrı kolda ayrılmasına ve sorunların büyüyerek ilişkilerin bozulmasına sebep olmuştur. Latin düşüncesi Roma hukuku ve skolastik teolojiden etkilenirken, daha mistik ve spekülatif Yunan düşüncesi felsefeye dayanmış, ayrıca uygulama farklılıkları da çatışma noktası olmuştur. Sözgelimi Latinler din adamlarının bekâreti konusunda ısrar ederken Doğu kiliseleri rahiplerinin evlenmesine izin vermiş, cemaat törenlerinde Latinler mayasız ekmek, Yunanlılar ise aşai rabbani ayininde mayalı ekmek kullanmıştır. İskenderiye, Antakya ve Kudüs’te ’den sonra Monofizitlik[4] hâkim olmuş, ’de Antakya Patrikliği bir yıl sonrasında ise Kudüs Patrikliği Müslümanların hakimiyetine girmiş, böylece Antakya, Kudüs ve İskenderiye patrikleri zayıflarken dolayısıyla beş patriklik anlayışı önemini kaybederken, Roma ve Konstantinopolis iki güç merkezi olarak öne çıkmıştır.

Bunların dışında Ortodoks geleneğinin temelini teşekkül ettiren gerçek sebep ikinci Roma olarak görülen Konstantinopolis&#;in, doğu Hıristiyanlarının kafasında Petrus ve Pavlus&#;un Roma&#;sının yerine geçmiş olmasıdır. ’den sonra Bizans patrikliği Roma&#;daki papaya karşı ikinci derecede hiyerarşiye sahip olarak kabul edilmişse de &#;den itibaren patrik, ‘Konstantinopolis Yeni Roma Bapiskoposu ve Dünya Patriği’ unvanını taşımıştır. Günümüzde Doğu Kilisesi&#;nin en büyük patriği, İstanbul Fener Patrikhanesinin ruhani lideri olup sadece Yunanlılar değil Balkan ülkelerinin çoğu, Ruslar, Mısırlı Hıristiyanlar, Gürcüler, Suriye, Filistin ve Ermenistan&#;daki Hıristiyanlar da Ortodoks’tur.

Diğer Tartışmalar

İkonoklazm Tartışması

yüzyıllarda ibadette dini resimlerin kullanımı konusunda da şiddetli tartışmalar yaşanmış tartışmalar ortaya çıkmış, Bizans İmparatoru III. Leo, dini imgelere tapınmanın sapkın ve putperest olduğunu açıklamıştır. Doğu piskoposlarının çoğu imparatorun ile iş birliği yapmışsa da Batı Kilisesi dini sembollerin kullanımını desteklemek için sağlam durmuştur.

Filioque Tartışması

Filioque, Doğu ve Batı Hıristiyanlığı arasında büyük tartışmalara konu olan Latince bir terim olup, Hristiyan doktrininde Tanrı&#;nın Baba, Oğul ve Kutsal Ruh&#;tan oluşan üçlü doğası olan Teslis veya Üçleme (Trinity) doktrininde Kutsal Ruh&#;un yalnızca Baba Tanrı&#;dan mı, yoksa Baba ve Oğul&#;dan mı ilerlediği üzerine bir ayrılma gerçekleşmiştir.  Filioque “ve oğlu” anlamına gelen Latince bir terim olup, Kutsal Ruh&#;un hem Baba&#;dan hem de Oğul&#;dan geldiğini göstermek için Batı Kilisesi tarafından inançlara eklenirken, Doğu Kilisesi bu kelimeyi dışarda bırakmak için büyük çaba sarf etmiştir. Doğu’nun patrikleri Batı&#;nın Doğu Kilisesi&#;ne danışmadan Hıristiyanlığın temel inancını değiştirme hakkının olmadığını yüksek sesle savunmuş, iki taraf da filioque konusunda tartışmayı reddetmiş ve önce birbirlerini suçlamaya başlamış ardından iki kilise de diğer kiliselerin ayinlerinin kullanımını yasaklamıştır.

Doğu kilisesine Konstantinopolis Patriği Michael Cerularius (), Roma kilisesine Papa IX. Leo’nun () önderlik ettiği dönemde Bizans İmparatorluğu&#;nun bir parçası olan Güney İtalya&#;da sorunlar ortaya çıktığında Norman savaşçıları bölgeyi fethetmiş ve Yunan piskoposlarının yerini Latin piskoposlarıyla değiştirmiştir. Patrik Cerularius, Normanların Güney İtalya&#;nın kiliselerinde Yunan ayinlerini yasakladığını öğrendiğinde, Konstantinopolis&#;te ayin yapılan Latin kiliselerini kapatarak misilleme yapmıştır. Papa Leo, baş danışmanı Kardinal Humbert&#;i bu sorunu çözmek için çeşitli talimatlarla Konstantinopolis&#;e gönderdiğinde uzun süredir birikerek devam eden anlaşmazlık patlak vermiştir. Humbert, Cerularius&#;un eylemlerini ağır ifadelerle sert bir şekilde kınarken, Cerularius da papanın taleplerini görmezden gelmiştir. Bunun üzerine Humbert, 15 Temmuz günü Ayasofya’ya giderek patriğin önceden hazırlanmış aforoz belgesini bırakmış ertesi gün de papa, Konstantinopolis Patriğinin sapkın olduğunu açıklayarak, resmen aforoz etmiştir. Böylece Doğu-Batı Kiliselerinin ayrılması resmen kesinleşmiştir.

 Sonrası

yüzyılda Bizans imparatoru I. Manuel, Antakya Maria bir Katolik kadınla evlenmiş, &#;de öldüğünde, Maria naip olarak tahtı devraldığında Konstantinopolis&#;te yaşayan Venedikli Katolik tüccarları kayırmaya başlamıştır. 2 yıl sonra öfkeli kalabalık tarafından devrildiğinde 60 bin Latin sakininin tamamı katledilmiş, köle olarak satıldı veya kaçmaya zorlanmıştır. &#;te ise Katolik Norman şövalyeleri Yunanistan&#;ı istila edip Selanik şehrini ele geçirdiklerinde Bizanslıların sırası gelmiş, kentte yaşayan 7 bin kadar sivil Yunanlı öldürülmüştür. En kötüsü &#;te, 4. Haçlı Seferi sırasında yaşanmıştır. Haçlılar Konstantinopolis&#;i acımasızca yağmalayıp, Bizans İmparatoru’nu gözlerini oyarak öldürmüş, rahibelere tecavüz etmiş, ikonaları tahrip edip, Konstantinopolis’in kutsal hazinelerini İtalya’ya kaçırıp üstüne bir de Ayasofya&#;daki büyük Bizans Kilisesi&#;ni Latin katedrali olarak kullandığında ipler iyice kopmuştur. Bölünme kalıcı hale geldikten çok sonra &#;te Lyon İkinci Konsey&#;de uzlaşma girişimi yapılmış ancak anlaşma Doğu piskoposları tarafından kesin olarak reddedilmiştir.

Yüzyılda Doğu’daki Patrikliklerin tümü Osmanlı hakimiyetine girmişse de Türkler Hristiyanların iç işlerine karışmamış, her türlü vergiden muaf tutulan İstanbul Patriği Osmanlı coğrafyasında yaşayan tüm Hristiyanların temsilcisi sayılmıştır. Yüzyıla kadar Doğu-Batı arasındaki farklılıkların düzeltilmesine dair bir gelişme sağlanamamışsa da ancak &#;te Roma&#;daki İkinci Vatikan Konseyi ve Konstantinopolis&#;te özel bir törenle Katolik-Ortodoks Ortak Bildirgesi kabul edilmiştir. Deklarasyon ile Papa, Doğu kiliselerindeki törenlerin geçerliliğini kabul etti, karşılıklı aforozlar kaldırıldı ve iki kilise arasında uzlaşma arzusu dile getirilmiştir. yılında İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi patriği ve İstanbul Başpiskoposu I. Bartholomeos dinler arası barış için dua gününe katılmak üzere Vatikan&#;ı ilk kez ziyaret etmiş, yılında ise diğer Doğu Ortodoks Kilisesi liderleriyle birlikte Papa II. John Paul&#;ün cenazesine katılmıştır.

Son önemli gelişme olarak ise yılında ise Papa Francis ve Patrik Bartholomeos, kiliseleri arasında birlik arama taahhüdünü teyit eden bir Ortak Deklarasyon imzalamışlardır. Bununla birlikte Katolik papaz ve kardinaller arasında da Ortodoksluğa yaklaşmak için geleneklerden taviz verilmesine karşı çıkanlar da bulunmaktayken Ortodoks kilisesi daha ılımlı bir yaklaşım içerisindedir. İleride Kiliselerin birleşmesi kararı çıkarsa Papa’nın rolünün de yeniden tanımlanması, Katoliklerin de ikinci evlilik, boşanma, cemaatin yönetimi gibi konuları yeniden düşünmeleri gerekecektir. Ortodoksluk günümüzde, inanç ve kilise yapılanması konusunda görüş birliği içindeki 15 bağımsız Patrikhane’den oluşmaktaysa da Rus Ortodoks Kilisesi, Yunan Ortodoks Kilisesi ve Türk Ortodoks Kilisesi ile Bartholomeos’un Fener-Rum Patrikhanesi arasında milli yaklaşımlar nedeniyle kısmen ayrılıklar bulunmaktadır.

Katolik ve Ortodoks Hristiyanlık Arasındaki Farklar

Katolik Kilise teşkilatı papa otoritesine dayanırken, Ortodoks Kilisesi özellikle ruhani meclis ile idare edilir.

Katolikler, &#;de Papanın, inanç ile ilgili konularda yanılmazlığını ilan etmişlerse de Ortcdokslar, sadece ekumenik konsilin inanç He ilgili kararlarında Ruhu&#;I-Kudüs&#;ün yanılmazlık bahşettiğine inanırlar.

Katoliklere göre Kutsal Ruh, hem Baba ve hem de Oğul&#;dan çıkarken, Ortodokslar onun, yalnız Baba&#;dan çıktığına inanırlar.

Katolikler &#;de papalık kararıyla Meryem&#;in de İsa gibi günahsız doğduğuna inanırken, Ortodokslar da bu konuda bir görüş birliği yoktur.

Papa&#;nın &#;deki kararıyla Meryem&#;in Göğe Yükselmesi’ne Katolikler inanırken, Ortodokslar bu inanca katılmakla birlikte bir dogma olarak görmezler.

Katolikler, Araf&#;a inanırlar. Ortodokslar için, yalnız cennet ve cehennem vardır.

Yukarıdakiler dışında dini ayinler ve cemaat duası bakımından da iki mezhep arasında farklılıklar bulunmaktadır.

Takdis için Katolikler mayasız, Ortodokslar mayalı ekmek kullanırlar.

Katolik çocuk, Komünyon&#;da yalnız birini alabilirken, Ortodoks hem ekmek hem de şarabı alabilir.

Katoliklerde vaftiz edilecek kimsenin üzerine su dökülür; Ortodokslarda o kimse tamamen suya daldırılarak bu işlem yapılır.

Katolik papazları bekâr kalmaya mecburken, Ortodokslarda papazlar evlenebilmekte yalnız keşişler ve ruhani liderler bekâr kalırlardı.

Katolik Kilisesi boşanmaya izin vermemekte, Ortodoks Kilisesi ise vermektedir.

Batıda ruhban sınıfı sakal bırakmamakta, Doğuda ise bırakmaktadır.

Katolikler İsa’nın doğuşunu 25 Aralık’ta Ortodokslar ise 6 Ocak’ta kutlamaktadır

Kaynakça

Vasiliev, Aleksandr. Bizans İmparatorluğu Tarihi. Çev. Arif Müfid Mansel. Ankara,

Büyük Dinler ve Mezhepler Ansiklopedisi. Akşam Matbaası. İstanbul,

Dinler Tarihi Ansiklopedisi. Gelişim Yayınları, 3 cilt. İstanbul

Dvornik, Francis. Konsiller Tarihi. İznik&#;ten Vatikan&#;a.Çev. Mehmet Aydın. TTK Basımevi. Ankara,

Eroğlu, Ahmet Hikmet. Doğu Batı Kiliselerinin Ayrılış Sebepleri. Dini Araştıralar, Eylül-Aralık c. 2, s.5 ss

Lemerle, Paul. Historie de Byzance. PUF, Paris,

Mending the Great Schism: The Pope Takes a Second Step. Christianity Today, 24(1),

Pocket Dictionary of Church History: Over Terms Clearly and Concisely Defined

Şahin, Süreyya. Doğu-Batı Kiliseleri, Ayrılmaları ve Sebepleri. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 4. İstanbul,

The Oxford Dictionary of the Christian Church,

Notlar

[1] Yunanca skizma (σχίσμα) &#;bölünme&#; kelimesi batı dillerince de ödünçlenmiş Latince schisma, Fransızca scisme ve İngilizce&#;ye schism olarak geçmiştir. Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması İngilizce ‘En Büyük Bölünme’ anlamında Great Schism veya Doğu-Batı Bölünmesi Anlamında East-West Schism olarak anılmaktadır.

[2] Septuaginta, Tanah&#;ın elde mevcut olan en eski Antik Yunanca çevirisi. 70 anlamına geldiği için LXX şeklinde kısaltılır. Dil analizleri, Tevrat kısmının MÖ 3. yüzyılda, geri kalan kısmın MÖ 2. yüzyılda çevrildiğini göstermektedir.

[3] Aryanizm veya Ariusçuluk, 4. yüzyılda İskenderiye&#;de yaşamış olan Arius&#;un geliştirdiği kuramsal öğretidir. Aryanizmin en tartışmalı tarafı Hristiyanlıktaki baba-oğul ilişkisiyle ilgilidir. Kısaca İsa&#;nın tanrısallığının inkârıdır.

[4] İnanç farklılığından dolayı diğer Hıristiyanlarca dışlanan ve baskı altında tutulan Monofizitler, Müslümanları kurtarıcı olarak görmüştür.

Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlık Arasındaki Farklar Nelerdir?

Ülkemizde en çok merak edilen konulardan birisi 3 temel Hristiyan mezhep olan Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlık arasında ne fark olduğudur. Bu makalemizde bunlara değineceğiz. Öncesinde tabi ortak olduğu noktalardan bahsetmekte fayda var.

Katolikleri, Ortodoksları ve Protestanları bu mezheplerin birer parçası yapan özelliklerden daha önemlisi bu mezheplere mensup her bir bireyi Hristiyan yapan özelliklerin olmasıdır. Bu üç mezhep de temelde ilk günah (orijinal günah) kavramına, Üçlü Birlik (Baba – Oğul – Kutsal Ruh) kavramına, İsa Mesih’in Tanrı’nın beden almış hali olduğuna, günahlarımız için dünyaya gelip, çarmıhta ölüp, üç gün sonra dirilip, göğe yükseldiğine ve gelecekte yargılamak için tekrar geleceğine inanırlar. Kısacası Kutsal Kitap ve İznik İnanç Bildirgesi bu üç büyük mezhebin birleştiği iki temel kaynaktır ve Hristiyan olmak için yeterlidir. İznik İnanç Bildirgesi’ne bu linkten ulaşabilirsiniz.

Katolik ve Ortodoks Kiliselerin Bölünmesi:
Kiliseler arasındaki bölünmeye başlamadan önce Roma ve Kilise tarihinden bahsetmemiz gerekiyor. Bilindiği gibi Hristiyanlık MS 1. yy’da Roma İmparatorluğu’nun sınırları içerisinde doğup büyümüştür. MS 3. yy’ın sonuna yaklaştığımızda İngiltere’den başlayıp Batı ve Doğu Avrupa’yı bütün Akdeniz kıyılarını (Avrupa, Afrika ve Orta Doğu), Anadolu’yu kapsayan çok geniş bir toprak üzerinde egemenlik sürüyordu. Bu da yönetimi zorlaştırıyordu. İmparator Diocletian bu yönetimi kolaylaştırmak için MS. yılında Roma İmparatoruğu’nu önce Batı ve Doğu olarak iki temel yönetim bölgesine sonra da her bir temel yönetim bölgesi’ni ikiye bölerek Tetrarki yani dörtlü yönetim sistemine geçmiştir. Bugünkü Yunanistan toprakları ve doğusu yani Doğu Roma Yunanca konuşan bir kültürden oluşuyordu. Yunanistan’ın batısında kalan topraklar daha çok Latince konuşan bir kültürden oluşuyordu. Bu iki büyük bölge arasında dil ve kültürden dolayı doğal bir farklılık zaten mevcuttu.

Kilise tarihinin ilk yılında Roma İmparatorluğu’nda yasak olan Hristiyanlık MS. yılında Konstantin’in imparator olmasıyla son buldu. Hristiyanlık artık yasak bir inanıştan çıkıp yasal hale gelmişti. Sonrasında Konstantin Roma İmparatorluğu’nun başkentini Roma’dan Konstantinopolis yani İstanbul’a taşır. Hristiyanlığın büyümesiyle beraber dünyada en büyük Hristiyanlık merkezleri Mısır’da İskenderiye, Anadolu’daki Antakya, Roma ve Konstantinopolis yani İstanbul’da bulunuyordu ve bu dört ana merkez tamamıyla eşitti. Başlarında Baş Episkoposlar bulunuyordu ve Papa olarak adlandırılan Roma Baş Episkoposu da bu eşit episkoposlar arasındaydı.

MS. yılında Batı Roma barbar akınlarıyla tamamıyla yıkılmıştı. O dönemki Batı Roma topraklarına yerleşen farklı barbar grupları Hristiyanlığı ve Latin kültürünü benimsemişlerdi. Bu arada Doğu Roma İmparatorluğu İstanbul’un liderliğinde bir bütün olarak kalabilmişti. 8. yy’da İslam’ın ve İslam Devleti’nin Arabistan’dan başlayıp Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Anadolu’nun bir bölümünü fethetmesiyle Doğu Roma İmparatorlu topraklarında bulunan iki büyük Hristiyanlık merkezi, İskenderiye ve Antakya İslam Devleti tarafından ele geçirildikten sonra Hristiyanlık’ta sadece Roma ve İstanbul merkez olarak kalmıştı. Bu da ileride iki merkez arasında yetki konusunda çekişmelere sebep olacaktı.

MS. yılında Doğu Roma İmparatoru 3. Leo, ikon ve resimleri yasaklatmıştı. Bu döneme İkonoklazma dönemi denir. Bu durum Roma ve İstanbul arasında ilk büyük probleme neden olmuştu. Roma Episkoposu yani Papa bu yasağa karşı çıkmıştı ve büyük tartışmalar başlamıştı. Bu da Roma Kilisesi’nin İstanbul Kilisesi’nden uzaklaşmaya başlamasına neden olmuştur.

MS. yılında o dönem Doğu Roma İmparatorluğu sınırlarında bulunan Roma kuzeyden gelen barbarlar tarafından istila edilme tehlikesi oluştu. Doğu Roma İmparatorluğu’ndan yardım istemekten kaçınan Papa bugünkü Fransa ve Almanya’da oluşmuş olan Frankia krallığından yardım istedi ve Frankia kralı yardımlarıyla Roma’yı Papa’nın önderliğinde özgür bir ülke yaptı. Bu şekilde Roma Kilisesi Doğu Roma İmparatorluğu’ndan özgür kalmıştı. Bu durum batı ve doğu kiliselerinin birbirinden biraz daha uzaklaşmasına neden olmuştu. O dönem Frankia kralı olan Şarlman ve Papa yakın ilişkiler içerisindeydi. MS. yılında Papa Şarlman’ı Doğu Roma İmparatorluğu’na rağmen Roma İmparatoru olarak kutsadı ve bu durum Şarlman’a kendi imparatoruluğunu büyütmesi ve koruması için ruhsal bir yetki verirken Papalık da siyasi koruma elde etmişti. Bu durum yasal olarak Roma İmparatoru olan Doğu Roma İmparatoru’nu kızdırmıştı ve batı ve doğu kilisesi için onarılamayacak zararlar vermişti. Siyasi olarak doğu ve batı ne kadar ayrı olsa da teorik olarak tek bir kilise vardı. MS. yılında Doğu Roma İmparatoru İstanbul Patriği’ni seçtiğinde Papa buna karşı gelmişti. Bu atamanın kendisi tarafından yapılması gerektiği konusunda ısrar etmişti. Sonrasında doğu ve batı kiliseleri arasında küçük teolojik farklılıklar oluşmaya başladı.

yılında Papa İtalya topraklarında bulunan Doğu Roma İmparatorluğu topraklarındaki kiliselerin Batı Kilisesi’nin ibadet anlayışını benimsemeleri konusunda zorlamıştı. Bu durum İstanbul Patriği’ni kızdırdı ve Patrik İstanbul’da bulunan Batı kiliselerini kapattırdı. yılında sonra Papa İstanbul Patriği’ni ve Doğu Kilisesi’ni aforoz ettiğini duyurdu. Bunun karşılığında İstanbul Patriği de Papa’yı Batı Kilisesi’ni aforoz ettiğini duyurdu. Bu şekilde Batı ve Doğu Kilisesi tamamen ayrılmıştı.

Batı kilisesi kendine Katolik ismini verdi. Katolik kelimesinin anlamı “evrensel”dir. Doğu kilisesi kendisini Ortodoks olarak adlandırdı. Ortodoks kelimesi “doğru” anlamına gelir.

Protestanlık:
’ten sonra Vatikan Avrupa’da hem siyasi, hem askeri anlamda bir çok krallıktan daha güçlü hale gelmişti. Bu güç Vatikan’ı ruhsal bir otoritenin yanında siyasi bir otoriteye çevirmişti. Tüm Avrupa’da toplanan vergilerle halk fakirleşirken kilise zenginleşmeye başlamıştı. Bu dönemde kilise doktrinlerinde de değişimler görünmeye başlamıştı. ’lü yıllarda İngiltere’de bir rahip olan John Wycliff, Vatikan’ın bazı doktrinlerine karşı çıkmaya başlamıştı. En önemlisi sadece Latince yazılan ve Latince okunabilen Kutsal Kitap’ı İngilizceye çevirmek istemişti ve bu o dönemde kilise tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştı. Wycliff’in bu düşünceleri büyük toplulukları harekete geçirmeye yetmemişti ama yaklaşık yüz yıl sonrasında başka bir rahip bunu başaracaktı.

yılında Martin Luther adında Alman bir rahip özellikle Katolik inancı olan Araf ve Endüljans (günahların temizlenmesi için gerekli olan tövbe ve uygulamaları) kavramlarına karşı 95 maddelik bir tezi Wittenberg Katedralinin kapısına yapıştırmıştı. Martin Luther’in iddiası şuydu: “Kurtuluş sadece İsa Mesih’e imanla gelir” İyi işlerle kurtuluşun olamayacağını ve Araf (öldükten sonra cennete girmeden önce günahların cezasının ödendiğine inanılan yer) diye bir kavramın olmadığını iddia etti. Bu Vatikan’ı hiç hoşnut etmedi ve Luther aforoz edildi. Luther’in takipçileri ise bu konuda ısrarcı olarak bu düşüncelerini yaydı. Kısa sürede özellikle Batı ve Kuzey Avrupa’yı kapsayan isyanlar ortaya çıktı ve bugün bizim bildiğimiz Reformasyon hareketi başlamış oldu. Martin Luther sadece kurtuluş ile ilgili öğretişlere karşı çıkarken kısa bir süre sonra başka teologlar farklı Katolik öğretişlere karşı çıkmaya başladılar ve bizim bugün bildiğimiz Protestan mezhebi ortaya çıktı.

Katolik – Ortodoks – Protestan Teolojik Farklar:
Bu üç büyük mezhep Hristiyan olarak aynı temel inançlara sahipler ancak bazı detaylarda farklılık gösterirler. Aşağıda hangi konularda farklı inanışlara sahip olduklarını görebilirsiniz:

Elçisel Ardıllık:
Elçisel Ardıllık inanışı İsa Mesih’ten elçilerine, elçilerinden episkoposlara ve onlardan da rahiplere bir yetki aktarımı anlamına gelir. Bu inanışa göre yetki bu sırayla geldiği için kilisedeki atamalar ancak episkoposlar tarafından yapılır. Dolayısıyla sakramentler (vaftiz, ekmek – şarap ayini, evlilik vs.) ve öğretiş ancak bu atanmış kişiler tarafından uygulanır. Katolik ve Ortodoks kiliseleri bu kavrama inanırken, Protestan kiliseler genel olarak buna inanmazlar. Ancak Protestan kiliseleri arasında da bu sisteme göre yönetilen kiliseler vardır. Katolik kiliselerinde rahipler evlenemezken, Ortodoks kiliselerinde rahipler evlenebilir. Protestan kiliselerinde böyle bir kural yoktur.

Papa:
Katolik Kilisesi Papa’nın dünyadaki tüm kiliselerin önderi olduğuna inanırlar ve özellikle Papa’nın yanılmazlığı ilkesini önemserler. Ortodoks ve Protestan kiliseleri buna kesinlikle inanmazlar.

Vaftiz:
Katolik Kilisesi çocukları vaftiz eder ve belirli bir yaştan sonra inanç ikrarı ile kilisenin tamamen bir üyesi olurlar. Ortodoks Kilisesi de çocukları vaftiz eder ancak bu vaftizle birlikte çocuklar kilisenin beklemeden bir üyesi olurlar. Protestan kiliselerinin genelinde çocuk vaftizi yoktur; ancak bu uygulamaya inanan Protestan kiliseleri de vardır.

Araf ve Endüljanslar:
Katolik Kilisesi Araf (geçici mekan) ve endüljans (günahların eylemle temizlenmesi) kavramlarına inanırlar. Araf kişilerin Cennet’e gitmeden önce günahlarının bedelini ödeyip temizledikleri geçici mekanın adıdır. Ortodoks ve Protestan kiliseleri bu kavramlara inanmazlar.

Meryem:
İsa Mesih’in annesi Bakire Meryem Katolik ve Ortodoks kiliselerinde günahsız, sonsuz bakire (İsa Mesih’ten başka çocuğu olmadığına olan inanış) ve İsa Mesih tarafından göğe alındığına inanırlar. Protestan kiliseleri Meryem’i seçilmiş, önemli bir karakter olarak görmekle beraber günahsız, sonsuz bakire ve göğe alınmasına inanmazlar.

Kutsal Kitap:
Katolik ve Ortodox kiliseleri Kutsal Kitap ve kilise geleneklerini eşit bir şekilde ilahi bilgi ve yetki kaynağı olarak görürler. Protestan kiliselerinin geneli sadece bu yetkinin sadece Kutsal Kitap’ta olduğuna inanırlar.

Sanat:
Katolik Kilisesi binalarında resim, heykel, fresko gibi sanat eserleri kullanırken, Ortodoks Kilisesi sadece resim ve mozaik kullanırlar. İki kilise geleneğinde bu sanat eserleri İsa Mesih, azizler, Kutsal Kitap sahneleri resmedildiği için bu sanat eserleri kutsal kabul edilir. Protestan kiliselerinde böyle bir inanış yoktur.

Rab&#;bin Sofrası Töreni:
Rab&#;bin Sofrası töreni, Evkaristya ya da Komünyon olarak adlandırılır. İsa Mesih’in çarmıha gerilmeden önce öğrencileriyle yemiş olduğu son akşam yemeği ve burada İsa Mesih’in sözlerinden dolayı ibadetlerde önemli bir yere sahiptir. Ortodoks ve Katolik kiliseleri bu törende ekmek ve şarabın gerçek dönüşümüne ve İsa Mesih’in bu tören süresince masadaki gerçek varlığına inanırlar. Protestan kiliselerinin genelinde bu tören sadece simgeseldir.

Kaynak: funduszeue.info

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası