milas halısı desenleri / Milas Halısı – Milas Ticaret ve Sanayi Odası (MİTSO)

Milas Halısı Desenleri

milas halısı desenleri

Mi̇las Halısı 

Dokumacılık tarihi nerede ise insanlık tarihi kadar eskidir. Önceleri giyinmek örtünmek amacıyla yapılan dokumalar zamanla gelişmiş çeşitlenmiştir. Coğrafya ve dokumacılık paralel gelişmektedir. Hayvancılığın yapıldığı yerde  “kıl, yün dokumalar”, pamuk yetiştirilen bölgelerde pamuklu  “bez dokumalar” ve ipekçilik yapılabilen bölgelerde “ipekçilik”  gelişmiştir. Başlangıçta ihtiyaç için üretilen dokumalar zamanla estetik nitelikler kazanmış ve modanın önemli bir alanını oluşturmuştur. Günümüzde gerek giyim sektöründe gerekse dekorasyonda dokuma önemli bir yer almaktadır. Ülkemiz tarihi geçmişi ve coğrafi konumu itibariyle genel olarak el sanatlarının özellikle de dokumaların çeşitlilik gösterdiği bir kültüre sahiptir.

Pazırık kurganında profesör Rudendo tarafından yürütülen kazı çalışmasıyla () gün yüzüne çıkmış eserlerinden elde edilen sonuçlar Türklerin ürettiği ilk dokuma örneklerinin varlığını göstermiştir. “Pazırık Halısı cm . boyunda, cm eninde ve 2 mm. kalınlığındadır ve 10 cm karesinde düğüm vardır. Kurgandan çıkan tüm eserler Leningrad Hermitaj Müzesinde sergilenmektedir. Pazırık Halısı Dünya dokuma literatürüne Türk düğümü olarak geçmiştir. Geçmişten günümüze gelindiğinde tam tarihlendirme yapılamamakla birlikte halıcılığın ve 17 yüzyıllar arasında Anadolu’da yoğun olarak görülmekte  ve bu dönemde Milas Halısı öne çıkmaktadır.
Milas halıları Yörük yaşam tarzına uygun olarak başlangıçta seccade boyu olarak üretilmiştir. Yörük yaşantısında pratiklik önemlidir. Çabuk toparlanılması kolay taşınabilirliği açısından küçük ebatlı dokumalar yapılmakta iken zamanla tüccarlardan gelen taleplere göre de boyutlarda çeşitlilik göstermiştir yy İngilizlerin Şark Halıyı açmaları Milas’ta dokunan halının Avrupa Barok tarzını yansıtmasına, kültürel geçişe ve motif çeşitliliğine yol açmıştır. Milas halılarında bitkisel bezemelerin artması ve göbek konulması  bu döneme denk gelmektedir. Milas halısı yüne yün olarak çift düğüm tekniğiyle dokunmaktadır. Yüzyıllardır kök boyalarla renklendirilen  Milas Halısı “çift düğüm” , “yün” ve “kök boya” geleneğini koruyarak “ıstar” diye adlandırılan tezgahlarda dokumalarına devam etmektedirler. Milas’ın  ve Muğla’nın pek çok köyünde tespit edebildiğimiz dokumacılık günümüzde Bodrum Karaova, Karacahisar, Ören, Türkevleri, Çökertme, Bozalan, Kayaönü, Gürceğiz, Bayır, Mumcular, Çitlik  köylerinde bir iki üretici tarafından sürdürülmeye çalışılmaktadır. Yüzyılların kültürünü yansıtan Milas halısında hâkim renk kırmızı ve sarının tüm tonlarıdır. Bir renk ahengi olan Milas Halısında bilinen 26 renk kullanılmaktadır. Bu renkler doğada var olan bitkilerin çeşitli aşamalardan geçirilen sularında ipler renklendirilir ve buna  “kökboyası” denir. Badem dalı ve hayat ağacından “fıstık yeşili” palamut yaprağından ve pürenden sarı ve tonları,  enginar yaprağı ve naneden yeşil, palamut ve cevizden kahve tonları elde edilmektedir. Doğayla iç içe yaşam sürdüren köylülerimiz hemen her bitkiden yararlanarak çeşitli renkler elde etmesini bilmiştir. Kültürel zenginliğimizin bir ürünü olan dokumalarımız sözsüz iletişim aracı olarak duygu ve düşünce dünyamıza aracılık etmişlerdir. Dokuma yapan kadın sevincini, acısını aktarmıştır dokuduğu halıya. Çeşit çeşit yanışlar(motif)  oluşmuştur böylece. Milas Halısının simge motifleri, eşme, cıngıllı Cafer, tütün yaprağı, badılcan  (patlıcan) yaprağı, aynalı papuç, ala boncuk, eğmeli göllü, akıllı gemici suyu, çıplak delme, su yolu, Lâdik lalesi, uslu Cafer, basalak eğme, tavukayağı, yamuk testere, yılan muska ve olmazsa olmaz motif   hayat ağacıdır. Milas halısında renk ve motif çeşitliliği göze çarpmaktadır. En dış çizgisel motiflerden içeriye doğru  sıraladığımızda “küçük su, çentik, inek sidiği, mihrap, göbek ve eğme olarak adlandırdığımız bölümler yer alır. Milas halıları da Milas, Karaova Ada Milas Piçi,Yılanlı Milas, Bozalan Ladik, Karacahisar göbeklisi,Şişeli, Kabuksuz, Caferli Halı olarak adlandırılmaktadır.   

,png       ,png
                (Bozalan Milas Halısı)
       
             

SARIYILDIZ Muğla Milas Halısı TYC

SARIYILDIZ Muğla Milas Halısı

Satıcı :

Koleksiyona Ekle

  • Özellik:Düz Saçak
  • Üretim Şekli:El Dokuması
  • Materyal:Yün
  • Tema / Stil:Klasik
  • Renk:Kırmızı
  • Şekil:Dikdörtgen

  • Bu ürün tarafından gönderilecektir.
  • Milas Halısı Ölçü : x cm m2 Malzeme : Yün dokuma Boyası : Kök Boya Menşei : Türkiye Açıklamalar

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürün Değerlendirmeleri

Henüz Yorum Yazılmamış.

Ürün Bilgileri

SARIYILDIZ Muğla Milas Halısı

  • Milas Halısı Ölçü : x cm m2 Malzeme : Yün dokuma Boyası : Kök Boya Menşei : Türkiye Açıklamalar

Ürün Özellikleri

  • ÖzellikDüz Saçak
  • Üretim ŞekliEl Dokuması
  • MateryalYün
  • Tema / StilKlasik
  • RenkKırmızı
  • ŞekilDikdörtgen
  • Tema/DesenGeometrik

Milas halıları: tarihe atılan ilmekler
Türkiye’nin zengin halı ve kilim dokumacılığı kültüründe Milas halısı, mütevazılığı ve farklılığıyla kendine has bir duruşa sahip. 

Yazı Chris Drum Berkaya

Milas’ın dokumacılık öyküsünün peşine düştüğümüzde yolumuz, ilçenin halıları ile nadir bulunan kilimlerini dokumuş ya da hâlâ dokuyan az sayıdaki kadın ile halı tüccarlarıyla buluşturuyor bizi. Tabii, bir de tescilli ‘Milas’ markasını gururla taşıyan ve geniş çeşitteki dokumacılık örneklerine yer veren yepyeni Milas Halısı Müzesi’yle.

Müzede bir gün

Uzunyuva Arkeopark arazisindeki yüzyıl başlarından kalma tarihi bir Milas evinde kurulmuş, küçük ve yepyeni bir müze olan Milas Halısı Müzesi, Türk ve Milas halıları hakkında bilgi edinmeye başlamak için en iyi yer. Milas Halısı, desenleri ve renklerindeki çeşitlilikle dünya çapında üne sahip. Müze de ziyaretçilerine, Türk halısını dünyadaki diğer örneklerden ayıran ve sanat literatürüne ‘Türk düğümü’ olarak geçen ilmek tekniğiyle dokunmuş Milas halı ve kilimlerinden örnekler sunuyor. ‘Gordes düğümü’ olarak da bilinen bu teknik, yün çözgülere çift düğüm atılarak yapılıyor ve bu hâliyle tek düğümlü İran halılarından ayrılıyor. Kökeni Orta Asya ve Sibirya’ya dayanan bu düğüm tekniği, göçebe Türkmen obaları tarafından Anadolu’ya getirilmiş. Bu yörüklerden bazıları, zanaat ve becerilerini Milas çevresi ile Gökova körfezi civarında yerleştikleri köylerde de sürdürmüş. Bugün Bozalan, Karacahisar, Bayır, Mazı, Çömlekçi, Sazköy, Etrim, Pınarlıbelen, Kayaönü, Alatepe ile Gökbel gibi köyler ve kendilerine özgü yer dokumaları, halı dünyasında birer marka hâlini almış durumda. Yerel bitki ve köklerden elde edilen doğal boyaların göz okşayan renkleri, Milas halılarının en belirgin özelliklerinden. Müzenin çocuk bölümünde ise, isimsiz kadın dokumacıların elinden çıkma sembolik motiflerin en güzel örneklerini görmek mümkün. Bu motiflerin kimileri halıcılıkta yaygın olarak kullanılırken; yılan, ada, kuzgun ayağı, kurt izi, eli belinde, testere dişi ve yaşam ağacı gibi ilginç isimleri olan kimileri de yöreye özgü gizemler barındırıyor. Milas halısının en tipik özelliği, desenlerle dolu geniş bordürleri ile ortadaki dar uzun ‘göbek’ kısmı. Her köyün kendine has tarzını yansıtan orijinal antika örnekleri ile İngilizce ve Türkçe olarak hazırlanmış tanıtım videosuyla Milas Halısı Müzesi, kültür meraklılarının kaçırmaması gereken yerlerden biri. 

Milas’ın son halı taciri

Hasan Ölmez, halılarıyla dünyaca meşhur bir beldenin son halı taciri olmasındaki ironinin farkında. Babasından kalan ve şimdilerde yüzyıla özgü parıltılı vitrinlerin arasına sıkışmış ufak dükkânı, eskiden ilçe merkezinde sayısız örneği bulunan geleneksel halıcıların sonuncusu. Hasan Bey, gençliğini Türkiye’yi güreş müsabakalarında temsil ederek geçirdikten sonra Milas’a yerleşmiş. O dönemden kalma zafer fotoğrafları da, dükkânda kancalara asılmış ya da kat kat dürülerek istiflenmiş halıların arasındaki boşlukları süslüyor. Onca halı yığınının arasından içeri girmek biraz zor olsa da bir defa kapıdan girince, modern ile geleneksel halılar arasındaki nitelik ve renk farklarına dikkat çekerek, halı satın almanın püf noktalarını paylaşan Hasan Beyin uzmanlığına kendinizi kaptırmanız işten değil. Dükkânda farklı yörelere ait, rengârenk ve desen desen halı bulmanız mümkün olduğundan, güzelim Milas halısı seçkisini aman gözden kaçırmayın deriz. 

Sazköy’de köklerine tutunanlar

Osman Koca’nın kendi web sitesinde, özellikle Milas halıları ve gelenekleri hakkında son derece detaylı bilgilere erişmek mümkün; ünlü ressam Osman Hamdi Bey’e ait tarihli ve Milas halısının net şekilde görülebildiği “İki Genç Kızın Türbe Ziyareti” adlı tablosu da dâhil. Buradaki örnekte seccade olarak kullanılan ve orta panelinde Kâbe’yi hizalamaya yardım eden mihrap deseniyle yüzyıla özgü bir Milas namaz halısı görülür. Osman Beyin kişisel donanımı, Mumcular dışında bulunan Karaova vadisindeki Sazköy’deki evinin yanındaki iki galeride sergilediği kapsamlı Anadolu halı ve kilim koleksiyonu kadar zengin. Peki, neden Sazköy? Ailesi yıllardır burada çiftçilikle uğraşan Osman Bey, ev ve çiftlik işleri arasında halı dokuyan kadınlar içinde büyümüş. Büyük olasılıkla Türkmen kökenli ve hayvanlarıyla birlikte Anadolu boyunca batıya doğru göç ederek, sonunda muhteşem bir doğaya sahip, sulak Karaova’ya yerleşen ilk yörüklerden olan ailesinin kültürünü yaşatmak amacıyla bu işe giriştiğini belirtiyor. Osman Beye göre Sazköy’ün adı, bölgeye yerleşen yörüklerin akarsu kenarındaki sazlardan kendilerine yaptığı ve içini de yanlarında getirdikleri halı ve kilimlerle döşedikleri evlerden geliyor. Eşi Emine Hanım bir dokumacı değil, ama onun da kendi elleriyle hazırlayıp ziyaretçilere ikram ettiği lezzetler, yörenin mutfak kültürü hakkında ipuçları barındırıyor.

Mumcular’ın kaybolmaya yüz tutan geleneği

Son dönemde hızlı bir şekilde, tozlu bir tarım köyünden Bodrum’un talep gören banliyölerinden birine dönüşen Mumcular’ın ana caddesinde sekiz halıcı bulunuyor. Bu dükkânlardan biri, heybetli cüssesiyle içeriyi dolduran Niyazi Beye ait. Geleneksel deve güreşi veya yağlı güreş müsabakalarında omzuna doladığı parlak turuncu yemenisini diğer zamanlarda dükkânının duvarında sergileyen, Ege kültürüyle yoğrulmuş erkeklerden biri Niyazi Bey. Bodrum’un turizm merkezine evrildiği ilk yıllarda, liman girişindeki ünlü Çengel halı mağazasını iki erkek kardeşiyle birlikte işlettikten sonra kendi köyleri olan Mumcular’a dönmüşler. Değerli antika halı ve kilimlerdeki kök boyası ya da düğüm detaylarını şıp diye fark eden kartal gibi gözlere sahip olmasıyla bilinen Niyazi Beyin dükkânında, yıllık bir kırmızı Fethiye halısından eşsiz renk ve motiflere sahip, 50 yaşındaki Milas kilimlerine dek yok yok. Yörede tam zamanlı halı dokuyan kadın kalmadığından, köy evlerinde dokunmuş, geleneksel halı ve kilimler bulmanın git gide zorlaştığından dem vuruyor, üzülerek. “Herkes maaşlı ve sigortalı işlerin peşinde; bu da halı dokumacılığı için zaman ayrılamamasına neden oluyor,” diye belirtiyor.  

Plaj ve otellerden kaçıp köye sığınanlar

Bodrum’un plaj ve otellere teslim olmuş tatil anlayışına alternatif arayanların çoğunun  rotayı Etrim’e kırmasında Başol ailesinin payı büyük. Halıcılığı annesinden öğrenen Ümmühan Hanım, altı yaşından beri halı dokuyor. Eşi Mehmet Beyle birlikte açtıkları kahvaltıcı vesilesiyle turizm sektörüne tatlı bir geçiş yapmış; gelen ziyaretçilere yöre evlerini, köy kahvesini ve camiyi gezdirirken de insanların, özellikle halı ve kilimlere ilgi gösterdiklerini fark etmişler. Kökenleri, vadiye yıl önce yerleşen yörüklere dayanan Başol çifti, doğma büyüme Etrimli. Başta, satmak için civar köylerden halı ve kilimler toplamışlar; ancak Mehmet Beyin deneyimi arttıkça, Anadolu’nun pek çok köşesinden farklı türlerde örnekler bulup getirmeye başlamışlar. Şu anda, ziyaretçilerin Ümmühan Hanımın nefis yemeklerini tadarak bir yandan da halı ve kilimleri incelemesine olanak veren, ferah mekânlarında hizmet veriyorlar. Kızları Belgin, bahçeyi popüler bir açık hava restoranına dönüştürmüş; oğulları Engin ise halı ticaretini yürütüyor.  

Engin’in, Karaova vadisinin tarımını ve kültürel geçmişini canlandırmaya yönelik planları var. “Etrim’de, yörük yaşamını ve tarım geleneklerini sergileyecek bir müzenin hayalini kuruyorum,” diye anlatıyor. “Elimizi çabuk tutmazsak eskilerin tüm bilgi ve hatırasını yitireceğiz.” Bodrum’daki maaşlı işlerde çalışmayı tercih eden yeni nesil, halıcılık gibi geleneksel zanaatler ve yoğun emek isteyen çiftçilikten uzaklaşmış durumda. “Milas’ın antika halılarına bayılıyorum ve nadir de olsa  bulunca hemen koleksiyonuma katıyorum. Yeni evlerinde iyi bakılacaklarından emin olursam elden çıkardığım da oluyor; ama istemeye istemeye!” Engin, sayısız Türk halısı, kilimi, geleneksel kilim heybesi ve nakış işinden oluşan, devasa bir koleksiyona sahip. Bunların kabaca yüzde 40’ı, ziyaretçilerin renk çeşitliliği ve kökeni dolayısıyla tercih ettiği Milas tarzı örneklerden meydana geliyor. “Ziyaretçilerin, halılarımızın kökeni olan köy yaşamı deneyimini bizzat görmesini istiyorum. Önce köyün etrafında yürürüz, daha sonra koyun yününün taranışını, eğirilmesini, doğal kök boyalarıyla boyanışını, dokuma işinin kendisini ve Türk usulü çift düğümle desen ve motiflerin nasıl yapıldığını gösteririm.” Gerçi yün ve dokuma işlemlerinin, günümüzde koyunculuğun aktif olarak sürdüğü Isparta ile güneydoğu illerine kaydığını ve artık Bodrum vadilerinde pek sürdürülmediğini üzülerek o da doğruluyor. “Yine de sahip olduğumuz bilgi ve yöntemleri korumalıyız,” diye ekliyor. 

Denize nazır bir halıcı

Bodrum marina civarında gezinenlerin yolu Neyzen Tevfik Caddesi’nin tek halıcısı olan Sayın Burku’ya illa ki düşer. Vitrininden caddeye çekici bir edayla taşan o güzelim halı ve kilimler, dükkânın içini tıklım tıkış dolduran hazine hakkında ipucu verir. “Ah, arkada sergileyemediğim daha çok örnek var,” diyor Sayın Bey; çok derken&#; gerçekten çok! Otuz yıllık meslek yaşamı boyunca, İstanbul Halı Müzesi’nden Anadolu’nun köylerine pek çok yerdeki halıları inceleyen Burku’nun şu anda, dokumacının geleneksel desenli halı ve kilimler dokuduğu 39 atölyesi var. Siparişle hazırladığı halıların, müşterinin tam olarak istediği şekilde dokunmasını sağlayan tasarım örnekleriyle dolup taşan klasörü açarken, kendi ürünleri olan halının bir Kuveyt sarayının devasa antresine serilmiş hâlinin fotoğrafını bize gururla gösteriyor. Bu küçücük alanda bile, tepeleme şekilde istiflenmiş halıların arasından herkesin zevkine uygun bir ya da yirmi antika halıyı bulup çıkarabiliyor. “İşimi seviyorum. Halıları çok iyi tanıyorum,” diyor. “İyi bir halı iyi bir halıdır. İlla Milas halısı olmasına gerek yok.”

Aile boyu halıcılık

Ercan Açıkel, söylentilere göre Niğde’den kalkıp Ankara üzerinden, sırtında bir halı ile Bodrum’a gelen bir babanın, yedi çocuğundan en büyüğü. 70’lerin başında, Bodrum’da tek halıcı varmış; Şakir Açıkel ise ikincisi olmuş. Neredeyse 50 yıl sonra Ercan, Mustafa ve İbrahim Açıkel kardeşlerin her biri Bodrum merkezde kendi dükkânlarını açmış durumda. Titizlikle düzenlenledikleri mekânlarında, müşterilerinin ve düzenli misafirlerinin yanı sıra Türkiye’nin pek çok yöresine özgü halı ve kilimlerden edinmek için dönüp dönüp gelen uluslararası yıldızlar, oyuncular ve müzisyenlere de hizmet veriyorlar. En gençleri olan İbrahim Bey, en güzel Milas halısı seçkisinin, McDonald’s karşısındaki kendi dükkânında bulunduğunu söylüyor. Dükkânın içi, elinizde bir bardak tavşan kanı çayla, ziyaretçilerine sembolleri, motifleri ve renkleri anlatan İbrahim Beye kulak verebileceğiniz sakin bir atmosfere sahip. Üst üste serilmiş halıların capcanlı renkleri, içeri girenlere Anadolu tarihinden bir parçayı alıp evlerine götürmekten başka çare bırakmayacak kadar cazip. 

Milas Halısı

Milas’ın geleneksel Türk el sanatları : Milas halıcılığı ve dokumacılığı

Yazan : Olcay Akdeniz

Milas halıları :

Milas, Türk el halıcılığında özgün bir yere sahiptir. Bilinen en eski örneği, Orta Asya’da M.Ö. 5. yüzyıla dek uzayan Türk halıcılığı, Türklerle birlikte Anadolu’ya gelmiş ve bir halk el sanatı olarak günümüze dek yaşatılmıştır. Türk halıcılığının, Milas yöresine yüzyılın sonlarında başlayan Türk akınlarıyla birlikte gelmiş olması gerekir. yüzyılın sonlarında bölgenin tümüyle Türklerin eline geçmesiyle birlikte geleneksel Türk el sanatı olan halıcılık bu bölgede gelişmeye başlamıştır. A -T. Akarca, Milas adlı kitaplarında Menteşe Beyliği döneminde Balat limanından ihraç edilen buğday, safran, susam, balmumu, palamut, zibebe, meyan kökü, yılan balığı, deri, köle ve cariyenin yanı sıra halının da ihraç edildiğini yazmışlardır (funduszeue.info, Milas,  Sayfa : 72)  Türklerin Milas yöresine ilk geldiklerinde dokudukları halıların renk, desen ve boyut özellikleri hakkında bir bilgiye sahip olmasak da Milas halılarının 16 yüzyılda karakteristik özelliğini kazanmaya başladığını söylemek mümkündür. Milas halıcılığı yüzyıl sonlarından itibaren gelişmeye başlamıştır.

milas halisi

ve yüzyıllarda Milas halıları daha çok seccade boyutunda dokunuyordu. Üzerinde namaz kılındığı için “seccade” olarak adlandırılan bu halılar gerek mihrap biçimleri gerekse halıları süsleyen motifleri ile giderek yöreye özgü özellikler kazanmıştır.

yüzyılda Transilvanya kiliselerinde pek çok örneği bulunan Milas halıları, başlangıçta Gördes halıları ile benzerlikler gösterirken yüzyılda Milas halılarının mihrapları daralmaya başlamış, buna karşın suları genişlemiştir. Bu dönemde desenlerde Bergama halılarının etkileri kendini göstermeye başlamıştır. Daha sonraları dokunan Milas halılarında Mucur örnekleri ile yakınlıklar göze çarpar.

Seccadelerin en eskileri, Gördes seccadelerine oranla daha kısa fakat daha enli olan mihraplı küçük seccadelerdir. Bunları, su ve eğme örneklerinde Gördes halılarının etkisi görülen, mihrapları kahverengiye çalan kırmızı renkte olan halılar izler. Milas seccadelerinin belirgin bir özelliği, suşeritlerinde kullanılan parlak sarı renktir. Milas halıların dokunduğu yün iplikler ise, koyun yapağısının kirmanlarla eğrilmesiyle elde edilir. Yün ipler dolaklar halinde kökboya ve doğal boyalarla renklendirilir.

Önceleri, ailenin ihtiyacı ve genç kızların çeyizleri için dokunan Milas halıları zamanla bir ihraç ürünü haline gelmiştir. Milas halılarının pazara yönelik yaygın üretimi ilk kez yılında olmuştur. O yıllarda bir şirket Uşak’tan bir halı ipi boyacı ustası ile Harlambo adında bir desinatör ve 45 halı tezgahı getirerek Milas halılarının seri üretimine başlamıştır. O günden sonra Milas halılarında Avrupa menşeli boyalar rağbet görmüş, zeminde sırf kırmızı kullanılması, örneklerin bitkilerden alınması ve göbekli oluşu bura seccadelerinin başlıca özellikleri olmuştur. O yıllarda Milas’tan yılda 1 ile 2 halı ihraç ediliyordu.  Milas halıcılığında asıl büyük sıçrama yılında, 2. Meşrutiyet döneminde olmuştur. Milas Kaymakamı Haydar Bey bu dönemde Milas’ta bir halı imalathanesi açmıştır. Bundan ayrı bir ikinci halı imalathanesinde ise 50 – 60 kız ve kadın halı dokuyordu. O dönemde halı ipleri Milas’ta eğriliyor, İzmir’de boyanıyordu ve halılar Milas ve köylerinde dokunuyordu. Ancak bu dönemde pazara yönelik ticari amaçlı halı dokuması yaygınlaşınca Milas halılarında da yozlaşmalar görülmüştür.

Cumhuriyet döneminde de Milas’ta halıcılık canlı bir sektör olmaya devam etmiştir.

Önceleri Türkiye piyasasında pek bilinmeyen Milas halıları, Milas’ta yaşayan Yahudi tüccarlar tarafından yüzyılda ve özellikle de yüzyılın başlarında Avrupa ülkelerine ve ABD’ne ihraç edilmiştir. Günümüzde de Milas halıları yurtiçinden daha çok yurtdışından alıcı bulmaktadır.

Milas halıcılığında Karacahisar ve Bozalan köyleri ile Bodrum’un Karaova yöresi köyleri öne çıkarlar. Karacahisar halıları göbeklidir ve bitki motifleriyle bezelidir. Bozalan halılarında ise göbek yerine mihrap vardır ve stilize edilmiş çiçek motifleri kullanılır. Bu yörede ayrıca mihrapsız halılar da dokunur. Karacahisar köylüleri, aynı büyüklükte olmalarına rağmen kendi dokuduklarına “seccade”, Gereme’de dokunanlara “halı” diye adlandırırlar.

Milas halıları; Bozalan, ada Milas, gemici suyu veya gem suyu, çıngıllı Cafer, göllü, Ladik, kabuksuz, Karacahisar göbeklisi gibi temel desen adlarıyla anılırlar. Bunlar arasında en tanınmış desen ada Milas desenidir. Prof. Bekir Deniz bu desenin yüzyılda Osmanlıların Balkanlardan ve Ege adalarından çekilmek zorunda kalmaları sonucunda Ege adalarından gelerek Milas yöresine yerleşen göçmenlerce oluşturulduğunu ileri sürer.

Karacahisar köyünde dokunan göbekli halıların zemininde önceleri genellikle koyu kırmızı bazen de lacivert kullanılmıştır. Fakat sonraları, koyunun beyaz yapağısının boyanmadan kullanılmasıyla beyaz göbekli halılar dokunmaya başlanmıştır. Yine çoğunlukla koyunun siyah ve kahverengi, yapağısından elde edilmiş olan boyanmamış yünün hakim renk olarak görüldüğü bu halılarda az miktarda hardal sarısı, kırmızı, gri, mavi  renkler de kullanılır. Bu halılar günümüzde Karacahisar köyünün özdeşleşen bir desen olarak çeyrek halı boyutunda dokunmaktadır.

Milas halılarında, halıya adını veren desenlerin yanı sıra halılara işlenen yöreye özgü pek çok motif vardır. Bunlardan bazıları ala boncuk, köpek izi, tavuk ayağı, eli belinde, karanfil, bakla çiçeği, patlıcan, tütün yaprağı, gemici suyu, çıngıllı cafer, yengeç, yılan, hayat ağacı, testere, anahtar, göl, kandil gibi adlarla bilinir.

Bir Milas halısında desenler dıştan içe “çentik, doğru, küçük su, büyük su, mihrap, göbek ve eğme diye sıralanır.  Çentik, biri ters diğeri düz şekilde birbirine bitişik üçgen dizisinden oluşur. Çentik dizisinin her iki yanında “doğru” denilen ince ve beyaz çizgi vardır. Yaklaşık 10 cm. eninde, genellikle beyaz zemin üzerine bitki ve çiçek motiflerinden oluşan bordüre “küçük su” adı verilir. Küçük sudan sonra yine bir sıra çentik deseni vardır. Ardından oldukça geniş olan bordüre “büyük su” adı verilir. Büyük suyun üzerinde stilize edilmiş çiçek ve bitki motifleri, tavuk veya kazayağı, anahtarlı denilen desenler işlenir. Bunlardan sonra gelen mihraplar genellikle tek yönlüdür. Çift yönlü örnekleri de görülür. Mihrapların ortasını göbek kısmı oluşturur. Göbeklerde yine stilize edilmiş çiçek motifleri vardır.

Milas halıları genellikle üç boyutta dokunur. En yaygın olarak dokunan boyut olan seccadelerin ortalama en – boy uzunlukları x cm kadardır. Taban halısı denilen halıların boyutları ise seccadelerin boyutlarının bir katıdır ve yaklaşık x cm kadardır. Seccade ile taban halısı arasında bir de yarım taban denilen bir ara boyutta halı dokunur. Çeyrek halı olarak adlandırılan halıların boyutları ise seccadelerin yarısı kadardır ve yaklaşık 90 x cm dolaylarındadır.

Milas halılarında en çok göze çarpan ve ana renk olarak kullanılan kırmızı ve kırmızının çeşitli tonlarıyla sarı ve sarının tonlarıdır. Hakim renk olarak görülen ve genelde göbeğin, mihrabın ve suların zeminini oluşturan bu renklerin üzerinde veya aralarında siyah, kurşuni, mavi, yeşil, kahverengi, deve tüyü, beyaz renklerde motifler dokunur. Siyah renk genellikle suların ve desenlerin konturu olarak kullanılır.

Milas halılarında kullanılan renklerden kırmızı kök boyalardan elde edilir. Sarı menengeç yaprağından, yeşil hayıt yaprağından, koyu yeşil hayıt yaprağı ve göktaşı karışımından, kahverengi ceviz kabuğundan, açık kahverengi ceviz kabuğunun ikinci suyundan, siyah renk ipin uzun süre bir çeşit çamur içinde bekletilmesinden elde edilir.

Milas halıları “Türk düğümü” olarak bilinen çift düğümlü, yüzde yün halılardır. Atkı, çözgü ve ilme ipleri yündür. Milas halılarının Türk Standartları Enstitüsü tarafından belirlenen kalite standardı santimetrekarede 26 x 40 düğümdür.

Günümüzde Milas halıları, Milas’ın güneyindeki köyleriyle Bodrum’un doğusundaki köylerde dokunmaktadır. Bu köyler:  Milas’ın Karacahisar, Ören, Türkevleri, Çökertme, Bozalan, Kayaönü, Gürceğiz, Akçakaya, Bayır, Pinar, Dereköy, İkizköy, Kısırlar, Balcılar, Hasanlar ile Bodrum’un Karaova yöresi köylerinden Mumcular beldesi ve Etrim, Çiftlik, Çömlekçi, Mazı köyleridir. Bu köylerden Milas ilçe merkezine göç etmiş aileler arasında da halı dokuma geleneği sürdürülmektedir.

Kilim ve battaniye dokumacılığı

Milas köylerinde,  kış günlerinde kadınları alanda çalışırken yağmurdan koruyan veya çeşitli nedenlerle şehre gittiklerinde omuzlarından ayırmadıkları “ehram” veya “alaca” denilen yün battaniyeler de dokunurdu. Gereme yöresi köylerinde vişne, yeşil, siyah, sarı, mor renklere boyanmış yün iplerle ince kilim şeklinde dokunmuş olan bu battaniyelere “Gereme battaniyesi” de denilirdi. Son yıllarda bu battaniyelerin dokunması oldukça azalmıştır

Eskiden Milas’ta keçi kılından kıl kilimler veya çadır bezleri dokumacılığı da yaygındı. Bazı köylüler ve Milas’taki mutaflar keçi kılından çadırlar, çuvallar, yaygılar, heybeler, yağhane torbaları, gebreler, kolanlar, deve çulları, da dokurlardı. Şehirde keçeciler tarafından kepenekler, eyer keçeleri, havut ve semer keçeleri yapılırdı. Artık bunlarla uğraşan birkaç kişi kalmıştır.

Milas’ta eski kumaşlardan ince şeritler halinde kesilen bezlerle de yolluk şeklinde kilimler dokunurdu. Bunlar genellikle evlerde yolluk olarak veya yaz aylarında bağlara, tütün tarlalarına göçüldüğünde oralardaki alan evlerinde, çardaklarda yer yaygısı olarak kullanılırdı. “Çaput kilimi” denilen bu tür kilim dokumacılığı genelde evlerde kadınlar tarafından yapılırdı. Milas’ta bugün çaput kilimi dokuyan pek kalmamıştır.

Yakın zamana kadar Milas’ın bazı köylerinde hayıt, sakızlık ve kamıştan tütün ve zeytin ziraatında kullanılan muhtelif biçimlerde sepetler ve küfeler örülür, yazın bataklıklardan biçilen sazlardan hasır yapılırdı. Bu işlerle uğraşanlar da hemen hemen hiç kalmamıştır.

İpek böcekçiliği ve kumaş dokumacılığı            

Şehir ve köy evlerinde özel ve yerel gereksinmeler için ipek böceği beslenerek meydana gelen kozalardan elde edilen ipeklerle sadakor, bürümcük, göğül ve yüzüne atma veya üstüne atma denen kumaşlar dokunur. Bu çeşitli kumaşlardan işlemeli sedir ve sofra örtüleri, yorgan çarşafları, gömlekler, iç çamaşırları ve “çemperi” denen başörtüleri yapılır. Kozalardan ipek çekimi çarklarda veya kumun üzerine serpmekle olur. Dut ağaçlarına Milas’ta her yerde seyrek olarak rastlanır. Yılda ortalama olarak kutu tohumdan altı, yedin bin kilo yaş koza elde edilmektedir.

Dağ köyleri çeşitli renkli iplikleri kullanarak kadın şalvarlarının ön veya yan kısımlarına dikilmek için “yaneş” denilen nakışlar yaparlar. Bunlar pamuk ipliğinden dokunmuş bezler üzerine işlenir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası