Zamparanın Ölümü Indir

 
Teoman - Zamparanın Ölümü

Sanatçı

: Teoman

Albüm

: Gönülçelen ()

Şarkı

: Zamparanın Ölümü

Boyut

: MB

İndirme

: Toplam İndirme

Tarihinde eklendi, Toplam İndirme

Sanatçı'nın En Çok İndirilen Mp3leri

Kullanıcı Yorumları (Teoman - Zamparanın Ölümü )

Zamparanın Ölümü Şarkı Sözü

Pardon sizi birine benzettim geçmiş yıllardan
Yemin ederim azcık içtim, bu halim doğuştan
Şampiyonum sanırken diskalifiye olduğumdan
İşte sevgili bayan, tüm gevezeliğim bundan
Bir kız tanırdım eskiden, "hayat berbat" derdi
Loş kalbinde hayal kırıklıkları biriktirirdi
Her filmden, kitaptan bir rol seçerdi
Beğensin diye gelirse ölüm, makyajsız gezmezdi
Tanırsınız benim gibilerini boş sokaklardan
Çizgilere basmadan yürümeye çalışan insanlardan
Ama dün akşam dedim ki kendi kendime
Düşünme!
Kim anlamış ki sen anlayasın böyle?
Bir şey söyledi ki bence de doğru, bir bar filozofu
"Çok kadın hiç kadındır oğlum, yalnızlıktır sonu"
Kadehte yansımama baktı, ayaklı bir kanıttım
Kadın dergileri testlerinde her soruya yanıttım
Öyle güzelsiniz ki, galiba korkmaya başlamalı
Sizin kadar güzel olmak hemen yasaklanmalı
Durun, tahmin edeyim, balıksınız değil mi?
Çok yalnızım, n'olur size gidelim mi?

Zamparanın Ölümü Anahtar Kelimeler

Teoman Zamparanın Ölümü Mp3 İndir Dinle , Teoman Zamparanın Ölümü Şarkı Sözleri , Teoman Albümleri , Teoman Zamparanın Ölümü Cep Telefonuna Mp3 İndir,Zamparanın Ölümü bedava mp3 indir ,Zamparanın Ölümü cepten ücretsiz indir

Sanatçı'nın Son Eklenen Mp3leri

Şuan Dinlenen Mp3'ler

Teoman - Pişmanlık izlenme - 9 yıl önceBir fahişe sabaha karşı Çok seksiymişim, öyle diyor Gülüyoruz yalanına Karşılıklı ve anlayışlı Dalgakıranlardaki banklarda Çıkardı ayakkabılarını Bak, dedi, köprü ışıkları Siliyorlar yıldızları Kazıyınca yaldızlarını Altlarındaki demir paslı Ateşe vermeli onları ama Her yerde yangın çıkışları Sordum, niye sattın diye yoksulluğunu? Dedi, elimdeki sadece oydu Niye sattın vücudunu? Daha mı kötü, dedi, satmaktan ruhumu? Herkes, dedi, merak içinde Ölümden sonra hayat var mı diye Boşuna düşünürler Sanki hayat varmış gibi ölümden önce Sevdim seni ama bir şekilde Hüzün var diye belki gözlerinde Eğer sever gibi sarılırsan da Bu vücut sana bedava Aslında derdim; çok gençsin daha 20'yim, dedi, ama ruhum yaşında Kayalar kesti ayaklarımı Yine de bir şey hissetmek güzel hala Bu dalgakıranda Tek başıma bu vücutla fırlatıldım bu dünyaya Aşk da basit, pişmanlık da, hayat hoyrat bu zamanda Şahin kuşa, kuzgun leşe, ben değil bu dünya fahişe Korkum; çığlık atan adam gibi Tablodaki, şakağımda ellerim Hep kaçarken, tek kişilik dünyayı Ben artık nasıl severim? Anladım, senin kalbin birinde Geceyle gündüz, o hep seninle Sarıldı, ağladı saatlerce O yine işe gitmeden önce Aslında derdim; çok gençsin daha 20'yim, dedi, ama ruhum yaşında Kayalar kesti ayaklarımı Yine de bir şey hissetmek güzel hala Bu dalgakıranda Tek başıma bu vücutla fırlatıldım bu dünyaya Aşk da basit, pişmanlık da, hayat hoyrat bu zamanda Şahin kuşa, kuzgun leşe, ben değil bu dünya fahişe

Teoman - Zamparanın Ölümü Sözleri

Pardon sizi birine benzettim geçmiş yıllardan
Yemin ederim azcık içtim, bu halim doğuştan
Şampiyonum sanırken diskalifiye olduğumdan
İşte sevgili bayan, tüm gevezeliğim bundan
Bir kız tanırdım eskiden,"hayat berbat" derdi
Loş kalbinde hayal kırıklıkları biriktirirdi
Her filmden, kitaptan bir rol seçerdi
Beğensin diye gelirse ölüm, makyajsız gezmezdi
Tanırsınız benim gibilerini boş sokaklardan
Çizgilere basmadan yürümeye çalışan insanlardan
Ama dün akşam dedim ki kendi kendime
Düşünme!
Kim anlamış ki sen anlayasın böyle?
Bir şey söyledi ki bence de doğru, bir bar filozofu
"Çok kadın hiç kadındır oğlum, yalnızlıktır sonu"
Kadehte yansımama baktı, ayaklı bir kanıttım
Kadın dergileri testlerinde her soruya yanıttım
Öyle güzelsiniz ki, galiba korkmaya başlamalı
Sizin kadar güzel olmak hemen yasaklanmalı
Durun, tahmin edeyim, balıksınız değil mi?
Çok yalnızım, n'olur size gidelim mi?

Medya : Mete için yaz&#x;lm&#x;ş değil de nedir bu parça ?

Pardon sizi birine benzettim geçmiş y&#x;llardan
Yemin ederim azc&#x;k içtim bu halim doğuştan
Şampiyonum san&#x;rken diskalifiye olduğumdan
&#x;şte sevgili bayan tüm gevezeliğim bundan!

Düşünme düşünme
Kim anlam&#x;ş ki sen anlayas&#x;n böyle
Düşünme düşünme
Kim anlam&#x;ş ki sen anlayas&#x;n böyle

"Ben seni asla sevmeyeceğim Mete."

Cümle zihninde yank&#x;lan&#x;rken Mete o evden nas&#x;l ç&#x;kt&#x;ğ&#x;n&#x; da kendi evine nas&#x;l girdiğini de o geceyi nas&#x;l gün ettiğini de bilmiyordu.

Tabaklar ve bardaklar kadar k&#x;r&#x;k,parçalanm&#x;ş bir gururla Dağhan'&#x;n evinden ç&#x;ksa da sadece tabak ve bardaklar&#x; değil ayn&#x; zamanda o evi ve çat&#x;s&#x;n&#x; da baş&#x;na y&#x;kmak istiyordu dağ heybetli oğlan&#x;n.

Reddedilmiş olman&#x;n dayan&#x;lmaz ağr&#x;s&#x;ndan da ziyade bir zamanlar kendisine &#x;ş&#x;l &#x;ş&#x;l iri iri bakan o kahvelerin yüzüne bakmaya tenezzül etmeyişi can yak&#x;yordu. Omzunda uyumak ve kokusunu solumak için can&#x;n&#x; bile verecek denli umutkar ve hayalperest olan adam&#x;n ,tenine dokunmuyor ve tensel davetini her defas&#x;nda reddediyor oluşuyla ac&#x;yordu funduszeue.infoi ,b&#x;rakt&#x;ğ&#x; çocuk olmad&#x;ğ&#x;n&#x; her defas&#x;nda sözleriyle,edas&#x;yla ve duruşuyla kan&#x;tlar gibiydi. Ama bir zamanlar iki dudağ&#x;n&#x;n aras&#x;ndan ç&#x;kan sözü ferman sayan bu oğlan&#x;n şimdi Keşanl&#x; yokmuş gibi dümdüz duvarlara bak&#x;yordu ya.

Mete bitip gittiğini sezinliyordu içine çektiği her nefeste.

Ve kaçsa kaçamazd&#x;,görünmez duvarlarla sar&#x;l&#x;yd&#x; dört bir yan&#x;. Evde iki çocuk varken ne duvar yumruklayacak ne de kendini alkole verip kendi kusmuğunda s&#x;zarak inleyecek imkan&#x; vard&#x; zira. Bir küfür savurup ,yutkundu.

Ne yap&#x;p ne edip eski düzenini sürdürebileceği ve geçmişi aratmayan konforu yeniden inşa edebileceği bir sağl&#x;kl&#x; yaşam alan&#x; elde etmeliydi kendine. Belki de baştan yaratmas&#x; gerekecekti lakin bir şekilde halledecekti. Saplant&#x; derecesinde zihninde dolanan Dağhan onu illet bir hastal&#x;ğ&#x;n pençesine düşürse de cevap vermeyecekti belli ki tedaviye. Geçmişin çak&#x;ll&#x; tozlu yollar&#x; yeni ve pürüzsüz asfalt&#x; delip geçercesine zikrediyordu Dağhan'&#x;n beyninde.

Ve bu saatten sonra sütten ç&#x;km&#x;ş ak kaş&#x;k olsa da Mete, yine tiksinen gözler ve imal&#x; alayl&#x; sözlerle iğneleyecekti Dağhan onu.

Yapabileceği en iyi şeyi yapt&#x; Mete ,her zampara gibi.Düşünmeden savurdu ad&#x;mlar&#x;n&#x; bilmediği şehrin sonbahar rüzgarlar&#x; esen sokaklar&#x;nda. Kaygan,&#x;slak yağmur sulu mazgallara basarak umursamazca savruldu elinde sigara ,omzunda bir ceketle. Savruk ad&#x;mlarla gülerek ilerledi hazla.

Her ad&#x;m&#x;nda okuldan ç&#x;kan,k&#x;sa eteklerini bellerine kadar k&#x;v&#x;rm&#x;ş genç k&#x;zlar&#x;n bak&#x;şlar&#x;n&#x; hissediyordu üzerinde. Muhtemelen evlerinin olduğu mahalleye yaklaş&#x;rken ince bellerinden s&#x;y&#x;r&#x;p uzatacaklar&#x; ve enfes bacaklar&#x; kaplayan siyah çoraplar&#x; saklayacaklard&#x; itinayla. Ta ki yar&#x;n sabah tekrar okul yoluna gelene dek ! Kikirdeyen genç k&#x;zlar&#x;n kendini işaret eden ellerine aldanmadan sigaradan bir nefes daha çekti ve koyu kumral saçlar&#x;n&#x; savurup çapk&#x;n,umursamaz lacivertlerini gezdirdi üzerlerinde.

Güzellerdi ama eğlencesizlerdi. Ve uzun vadede kay&#x;p demeklerdi zira eğer ki babalar&#x; kodaman bir dolu cüzdan değilse,masraf demeklerdi.

Bu nedenle rotay&#x; kendine ait arabalarda olan ya da kafelerde gezinen kad&#x;nlara çevirdi Mete savruk ad&#x;mlarla umursamazca mekanlardan geçerken.

Beş.

Dört.

Üç.

&#x;ki.

Ve bir.

Bingo. Beş saniye sonra arkas&#x;na döndüğünde hafifçe,yine tüm gözler üzerindeydi.

Dağhan oturup geçmişin h&#x;rs&#x;n&#x; solumaya devam edebilirdi. Mete an&#x; yakamalaya yeminliydi ve hayat mottosu "Carpe Diem" iken ne kadar geçmişe savruk olmas&#x;n&#x; bekleyebilirdi ki bir insan

Mete rastgele bir bara ad&#x;mlarken, taburelere oturup bir kadeh viski söyledi. Barmen k&#x;z&#x;n yorgun gözleri lacivertlerine bak&#x;nca ayd&#x;nlan&#x;rken hoş bir gülüşle yan&#x;tlad&#x; k&#x;z&#x;. Kibar bir teşekkür ve lacivertlerini çekmeden al&#x;nan derin ve dipten bir yudum

Gözleri,canl&#x; müzik yap&#x;lan sahneye değince gözleri kahve rengi bir çift gözle buluştu. Lacivert ve kahvenin buluşmas&#x; Mete'nin dudaklar&#x;n&#x;n k&#x;vr&#x;lmas&#x;na neden olurken ikinci kadehi istediği barmen k&#x;za yeniden bir gülüş sundu Mete. Muhtemelen göğüsleri, 75 bedendi. Fakat tişört alt&#x;ndan dolgulu görünsün diye 85 beden destekli push up kullan&#x;yordu.

Olsundu Başka bir zamanda tek lokmal&#x;k olarak hoş ve k&#x;vaml&#x; olabilirdi. Ama şimdi değil.

Sahnede çalanlara bak&#x;nd&#x; uzunca. Dağ&#x;n&#x;k siyah saçlar&#x; aln&#x;na dökülen, üzerinde salaş bir vintage Slipknot grup tişörtü olan- tişörtün kollar&#x; kesilmiş,bir atlet gibi duran- solist gence s&#x;r&#x;tt&#x;. Dağ&#x;n&#x;k siyah saçlar&#x;, bayg&#x;n bakan kahveleri, pürüzsüz beyaz ten üzerine tek kolunu kaplayan tribal dövmenin bilekten başlay&#x;p omuzlara uzan&#x;ş&#x;na bak&#x;nd&#x; gülerek.&#x;stanbul'un incisi dedikleri tam olarak bu olsa gerekti zira y&#x;rt&#x;k kot pantolonundaki darl&#x;k nedendir bilinmez,iştah kabart&#x;c&#x;yd&#x;.

Gözlerinin önünde mezar&#x; gibi aç&#x;lan bir gamze vard&#x; sürekli beliren. Iş&#x;l &#x;ş&#x;l kahveler,kal&#x;n kal&#x;n k&#x;vr&#x;larak aln&#x;na inen kumral-sar&#x; lüle lüle bukleler. Gülünce çenesinde,dudak yan&#x;nda ve yanağ&#x;nda belirginleşen iri iri çukur gamzeler

Dağhan,zihninin her yan&#x;nda f&#x;s&#x;ld&#x;yordu önceki hayatlar&#x;ndan kalma s&#x;cak sesiyle. "Sen benim süperkahraman&#x;ms&#x;n."

Sonra taş gibi bakan soluk kahveleri,yok olan gamzeleriyle yineliyordu bugünden gelen sesle. "Ben seni asla sevmeyeceğim Mete"

Kaşlar&#x;n&#x; çat&#x;p bir kadeh viski daha istediğini belli edercesine sertçe b&#x;rakt&#x; masaya. &#x;çkisi tazelenirken kendine bak&#x;narak Zampara şark&#x;s&#x;n&#x; söyleyen savruk adama bak&#x;p göz k&#x;rpt&#x; Mete.

Bir dakika.

&#x;ki dakika..

Ve evet daha üçüncü dakika bitmeden aceleyle ikinci nakarat dahi okunmadan şark&#x;y&#x; bitirip,yan&#x;nda bitmesi bir olmuştu hoş görünümlü gencin gitar&#x; bir kenara b&#x;rak&#x;p. "San&#x;r&#x;m yenisin."dedi oğlan tebessümle.

"Burada m&#x; ,şehirde mi ?"dedi Mete lacivertlerini dikip ,yan bir gülüşle.

"Ya farkl&#x; bir şehre gidilirYa da şehre yeni bir yabanc&#x; gelir."diye dem vurdu oğlan önüne konulan soğuk biradan bir yudum al&#x;p tebessüm ederken.

Ya da şehirden biri,maziyi tek kişinin omzuna yük edip sonsuza dek kaybolup giderek kendine yeni hikayeler yazar

Yutkundu Mete.

"Ben,Mete."dedi Mete oğlan&#x; süzüp.

"Ben de Ogün."diye m&#x;r&#x;ldand&#x; oğlan.

"Şehirde yeniyim.."diye itiraf etti Mete dudaklar&#x;n&#x; yalay&#x;p oğlan&#x;n ç&#x;plak omzuna bak&#x;n&#x;rken. "Ve genelde şehirlerde eskimeden giderim. Tak&#x;lmak ister misin ?"

Bir gülüş sundu oğlan kaşlar&#x;n&#x; havaya kald&#x;r&#x;p. "Fazla h&#x;zl&#x; değil misin ?"diye m&#x;r&#x;ldand&#x;.

"H&#x;zl&#x; yaşa. Genç öl."diye yineledi Mete şuh bir kahkaha ile. "Cesedin genç kals&#x;n."

"Fazla iddial&#x;s&#x;n."diye m&#x;r&#x;ldand&#x; oğlan hayranl&#x;ğ&#x;n&#x; gizleyemeden.

"Sen de fazla"diye eğildi Mete göz k&#x;rp&#x;p. "Göz al&#x;c&#x;s&#x;n"

"Lavaboya gel."diye f&#x;s&#x;ldad&#x; oğlan yutkunup.

Keyifle s&#x;r&#x;tt&#x; Mete.

Piyasa onu bekliyordu ve öldüğü güne kadar da bu lacivertleri ve kusurun zerresi bulunmayan heykel yüzüyle piyasas&#x; olacakt&#x;.