barok mimari nedir / Barok mimari - Vikipedi

Barok Mimari Nedir

barok mimari nedir

Barok Dönemi, &#;lü yıllar ile &#;lili yıllar arasında, dünya genelinde sanat akımının en nadide örneklerinin verildiği yıllar arasında gösterilmektedir. Müzikten, mimari tasarıma varıncaya kadar birçok alanda özgün ve özel eserlere imza atılmıştır. Yazımız içeriğinde barok mimari stili hakkında bilgiler edinebilirsiniz.

Barok Mimari Nedir?

Yüzyılda İtalya&#;da ortaya çıkmış olan Barok Mimarisinin öncüsü Gian Lorenzo Bernini&#;dir. Rönesans mimarisi etkisinde gelişmiş olan barok mimari stili, farklı aydınlatmalar, ihtişam, gösteriş, dekorasyon ve birçok farklı teatral gösteriye sahne olmuştur.

İtalya&#;da ortaya çıkışı ardından, Roma&#;nın istilacı politikası vasıtasıyla birçok Avrupa ülkesinde etkili olmuş olan stili, devasa eğimli kolonlar, ince dekoratif süslemeler ile betimlemek doğru bir yöntem olacaktır. Barok Mimari, döneminde yaşanan protestan reformu sonrasında Katolik Kiliselerin daha çok mürit çekme ve kiliseleri daha çok ilgi çeken yerler haline getirilmesi üzerine gelişmiştir.

Barok mimari örnekleri

Barok mimari stili ile inşa edilmiş olan herhangi bir Katolik kilisesi önünden geçildiğinde, devasa kolonlar, kubbe benzeri çatılar, duygusal davranışları etkileyecek dekoratif işlemeler, parlak yüzeyler ve ihtişamlı iç mekan tasarımları ile dikkat çekmektedir.

Tarihin akışıyla birlikte tahmin edildiği üzere, Barok Mimarisi bir &#;kilise mimari stili&#; olmaktan çıkarak Avrupalı ülkelerin krallarının saraylarını, nüfuslu kişilerin evlerini ve önemli devlet binalarını inşa etmekte sıkça kullanılmıştır. İçeriğin devamında, dönemin mimari özellikleri, en çok kullanılan yapı bileşenleri ve dönemde inşa edilmiş barok mimarisi yapılarını görüntüleyebilirsiniz.

Barok Mimarisi Özellikleri

Barok Dönemi Mimarisi karakteristik özelliklerini özetleyen kelimeler, ihtişam, zenginlik, dinamizm, parlak renkler ve birçok sanat dalının iç içe geçmesi cümleleri olacaktır. Birçok farklı tasarım dilinin bir arada işlendiği Barok Stilini, diğer mimari akımlardan ayırmak tecrübeli gözlerin işidir.

barok dönemi karakteristik özellikleri

Dönemin mimari özelliklerini incelemeye başlamadan önce, öne çıkan özelliklerini bir araya getirelim. Barok Mimarisi öne çıkan özellikleri şunlardır;

  • Yapının merkezine yerleştirilmiş devasa kubbeler kullanılmıştır.
  • Özel süslemeler, dekoratif çalışmalar ve lüks göstergesi olan işlemelerin sıklıkla kullanılması.
  • Alçı ve mermer kullanılarak yapılmış kontrastı yüksek, çeşitli renkler kullanılmış heykeller yapılmıştır.
  • Tavanların boyalı ve işlemeli olması, tonozlu tavanlar kullanılması.
  • Eğimli, kavisli kolon ve kirişler kullanılması.
  • Fransız Barok Mimarisine özgü olarak çift taraflı eğime sahip çatılar altında yapılmış çatı katları.

Barok dönemi mimarları, Rönesans mimarisinin klasik işlemelerini, motiflerini yapmış oldukları tasarımlarda sıkça kullanmışlardır. İnşa ettikleri yapılarda karışık, mimari kat planları ve dinamik tasarımlar dikkat çekici özellikler arasında görülmektedir.

Barok Mimari Yapıları

Barok Dönemi Mimari tarzı, Roma&#;da ortaya çıkışıyla birlikte Katedral ve Kiliselerin tasarımı ve inşası için kullanılmaya başlanması ardından saraylar, önemli devlet binaları ve nüfuslu halkın yaşam alanlarının tasarımında da kullanılmaya başlanmıştır.

Dünyada ikonik barok mimarisi yapıları şu şekildedir;

  • Santa Susanna Roma, İtalya –
  • Saints Peter and Paul Church Kraków, Polonya –
  • Château de Versailles Versailles, Fransa –
  • Trevi Fountain Roma, İtalya
  • Blenheim Palace Oxfordshire, İngiltere
  • Residence Würzburg, Almanya
  • Wallenstein Palace Prague, Çek Cumhuriyeti –
barok mimarisi yapıları

Yüzyıl mimari akımlar arasında bulundan Barok Stili mimari yapıların planlarını incelediğimizde, kat yüksekliklerinin oldukça fazla olduğu, karmaşık ve kalabalık olarak sınıflandırılabilecek kat planları kullanıldığı gözlemlenmektedir. Barok tarzının öne çıkan diğer bir özelliği ise, gösterişe düşkünlük sonucu ortaya çıkmış olan özel ve detaylı dekoratif işlemeler, detaylardır.

Türkiye&#;de mimari stil ile inşa edilmiş bir çok yapı bulunmaktadır. Osmanlı mimarisi, &#;lu yıllar arasında Avrupa&#;ya yaptığı seferler sonucunda Avrupa&#;da hakim olan barok tarzından esinlenerek, Osmanlı Barok Mimari stili ve Rokoko stili üzerine birçok eser inşa etmiştir. Türkiye&#;de barok dönemi esintileriyle inşa edilmiş ilk yapı Nuruosmaniye Camii&#;dir.

türkiyede barok mimarisi

Türkiye&#;de Barok Mimarisi Örnekleri ise şu şekildedir;

  • Nuruosmaniye Camiii, İstanbul,
  • Dönertaş, İzmir,
  • Dolmabahçe Sarayı, İstanbul,
  • Malta Köşkü, İstanbul
  • Aziziye Camii, Konya,
Barok Dönemi  Özet

Barok üslubunun etkileri, İtalya&#;nın Roma şehrinde &#;lü yılların başında ortaya çıkmış ve 17, yüzyıllar boyunca Avrupa&#;da etkisini göstermiş olan bir sanatsal akımdır.

Barok stili, dans, resim, heykel, mimari tasarım, müzik ve daha birçok alanda etkisini göstermiş olup birbirinden ünlü sanatçıların ortaya çıktığı bir dönem olarak da bilinmektedir. Barok döneminin en ünlü ressamları, Rembrandt, Caravaggio ve Rubens gibi isimler iken, dönemin en ünlü müzisyenleri Vivaldi, Bach ve Handel gibi önemli isimler olmuştur.

Mimarlık tarihinde önemli izler bırakmış, dönemin Avrupa mimarisini kasıp kavurmuş olan, Barok Dönemi Mimarisinin en önemli mimarları ise şu şekildedir;

  • Gian Lorenzo Bernini
  • Carlo Fontana
  • Carol Moderna
  • Pietro La Cortano
  • Francesco Borromini
  • Johann Bernhard Fischer Von Erlach
  • Nicolas Hawksmoor

Mimarlık tarihinin en önemli mimari akımları arasında gösterilen barok dönemini incelediğimiz yazımızı görüntülediğiniz için teşekkür ederiz. İlgili kategorilerden mimari ile alakalı diğer paylaşımlarımızı görüntüleyebilirsiniz.

Yazıyı Değerlendir

[Toplam: 22 Ortalama: ]

CANVASTAR®

Paylaş

Barok Sanatı

Barok

yüzyılın ortalarından yüzyılın ortalarına kadar Avrupa sanatına hakim olan ve katolik ülkelerde, mimarlık, heykelcilik, resim ve süsleme sanatları alanlarında, Rönesans dönemi klasisizmine bir tepki olarak ortaya çıkan bir üsluptur.

Kelimenin kökü olan “barrueco” İspanyolcada “işlenmemiş iri inci” anlamına gelir. Düzenli ve kurallara bağlı Rönesans sanatının yerini tutan tarz sanat dünyasına büyük bir serbestlik, heyecan ve taşkınlık dolu çizgiler getirmiştir. Barok üslubunun yüzyılda aldığı daha kaba ve sert tarza “rokoko” denir.

Cizvitlerin öncülüğünü yaptığı bu yeni sanat akımı değişik dönemlerde Avrupa&#;nın çeşitli bölgelerinde ve Latin Amerika&#;da bütün ve yy&#;lar boyunca, çeşitli ölçülerde ilgi uyandırdı. Barok üslubun gerçek yaratıcıları Papalık kurumunun siparişleri ile desteklediği Francesco Borromini ( &#; ), Pietro Berettini da Cortona ( &#; ), Maderno, özellikle deLorenzo Bernini ( – ) gibi büyük mimarlardır.

Barok Mimarlığı

Kısa sürede doruk noktasına ulaşan bu üslup, İtalya&#;nın her yanına yayılmış, yarım yüzyıllık süre içinde () söz konusu bu sanatçılar, Roma&#;yı görkemli anıtlarla süslemişlerdir. Anıtların fanteziye kaçan yapıları ve akıldışı süslemeleri, klasisizmin ağırbaşlılık ve kuruluğuna karşı, düş gücünün şiddetli bir tepkisi sayılabilir.

Germen barokunun kaynağı olarak kabul edilen Borromini&#;nin yapıtları, en abartmalı olan örneklerdir. Bazı girintileri ve çıkıntıları olan dalgalı yüzeylerin, eğri çizgilerin, iç yüksekliğe denk düşmeyen düzlüklerin üst üste kullanılması bu yapıtların temel özellikleridir (Carlino kilisesi bunun en kusursuz örneğidir).

Yumuşak ve mistik gotik tarzı tamamen reddediliyordu. Düz hatların yerini yuvarlak hatlar aldı, eğri ve ters hatlar tezat teşkil edecek şekilde kullanılıyordu. Süslerin bolluğu ve çeşitli girinti çıkıntılar, sarayların, daha başka büyük yapıların cephelerine verilen önem bu tarzın başlıca özelliğini teşkil eder. Binalarda duvar tezyinatı azaltılmış, bunun yerine heykellere yer verilmiştir.

Roma&#;da, Grassi tarafından Domenichino&#;nun planlarına dayanılarak yapılan S. İgnazio kilisesi, Santa Maria in Pace, San Carlo al Corso, S. Vincenze ve S. Anastasio kiliselerinin Martino Longhi tarafından yapılan cepheleri, Venedik&#;teki Santa Maria della Salute (Longhena&#;ın yapıtı) kilisesi ya da Torino&#;daki Carignano sarayı, yüzyıl sonra Orta Avrupa&#;da da yapılmaya başlanan bu garip ve karmaşık planlı yapıların ilk örnekleridir. Mimarlık alanında temel, kurallara bağlı kalan Bernini&#;yse yapıtlarında çarpıcı bir etki uyandırmaya çalışmış, San Pietro bazilikasını tamamlayarak bu alandaki bütün yeteneğini ortaya koymuştur.

Bernini&#;nin iç düzenlemede çok renklilik ve gösteriş öğelerini işin içine katması, baldaken bölümünün tiyatroya özgü bir nitelik taşıması, renkli mermerden yapılmış mozaikler, görkemli bir biçimde düzenlenmiş alandaki sıra sıra sütunlar ve büyük boyutlu heykeller, bütün bunları gerçekleştirmiş olan sanatçının sahneleme yeteneğini ve barok anlayışın, dinsel töreni din dışı bir gösteri olarak benimseme eğilimini yansıtır.

Süsleme heykelciliği, mimarlık yapıtlarına eklenmiş abartmalı bezeklerden oluşur ve öğeleri arasındaki şaşırtıcı dengesizlikle, çarpıcı bir görünüş sunar. Bu tür yapılarda, sözgelimi heykel yerleştirilebilmesi için alınlık yerine kırık alınlık kullanılmaya başlanmış, yapıların cephelerine dalgalı bir görünüm verilmiş, ayrıca hiçbir şey taşımayan ayaklar ya da sütunlarla daha da belirginleştirilmişlerdir.

Öte yandan, ateş çanakları, trabzanlar, yaprak ya da çiçekten oluşan bezek kuşakları, hareket halinde gerçekleştirilmiş portreler, kalkanların temeline ya da çatıların tepesine ağır ve hantal bir görünüm kazandırmıştır.

Heykelcilik ve Resimde Barok

Süsleme resimleri alanında, barok üslupta yapıt vermiş ilk sanatçı Pietro da Cortona&#;dır. Resimlerinde göz aldatımlarına, ışık oyunlarına, vb. yer vermiş, resimlerin uzamını kornişlerdeki yalancı mermerler ve çoğunlukla yaldızlı olan mimari yapı kopyalarıyla doldurmuştur. Yapıtlarında eğik çizgilerden oluşan görüntülere rastlamak alışılmış bir olgudur. Işık, gökyüzü ve hareket halindeki bulutlara da önemli görevler yüklenmiştir. Bütün bunlar kolay yok olmayacak bir modanın belirgin özellikleridir.

Heykel sanatı Bernini&#;nin doğrultusunda, ince bir beğeni anlayışını hiçe sayarak, aşırı ölçüde anlatımcılığa (dışavurumculuk) yönelmiştir. Biçimler, hareket ve tumturaklı bir anlatım içinde apansızın belirginleşirler. Bu yeni heykelcilik anlayışında sanatçılar, işlenmesi olanaksız olan konuları araştırmışlardır.

Barok sanat &#;hareketin estetiği&#; diye tanımlandığında, özellikle Bernini&#;nin örnek konuları işlediği heykel sanatı akla gelir. Daphne&#;nin başkalaşımı; Azize Teresa&#;nın vecdi. İkinci derece sanatlardaysa, daha çok süsleme aşırılığına, yalancı parlaklığa, içi oyulup dışı yontularak işlenmiş, dengeden yoksun ve bakışımsız biçimlere yer verilmiştir. Barok üsluptan doğan rokay ve rokoko üslupları, yy&#;da barok üslubun yerini almıştır.

Bu iki sanatta da Rönesansın normal ve güzel insanının yerini etli kadınlar, dolgun kızlar ve gençler, kahraman tavırlı insanlar, titrek, buruşuk derili ihtiyarlar almıştır. İnsanların iç dünyasını ve ruh hallerini aksettirmek ön planda gelir. Kahramanlar daima sevimli ve zariftir. Çirkine pek az yer verilir.

Heykel alanında insanın bütün ruh hallerini büyük bir sadakatla verebilmiştir. Elbise kıvrımlarının vücut hareketine uyduğu görülür. Heykel topluluklarının dramatik bir ifadesi vardır. Barok heykelciliğini İtalya&#;da Bernini, Alessandro Algardi, İspanya&#;da Gregorio Hernandez ; Fransa&#;da Pierre Puget, Almanya&#;da Andreas Schlütter temsil eder. Barok tarzı resimde büyük ışık ve gölge tezatları hakimdir. Konusunu mitolojiden, Kitab-ı Mukaddes&#;ten almış eserler büyük bir yer tutar. Barok resminin başlıca temsilcileri İtalya&#;da Annibale Caracci, Fransa&#;da Nicolas Poussin, Hollanda&#;da Rembrandt, Rubens, aslen flaman olup İngiltere&#;de çalışan Anthony van Dyck&#;tır. Büyük ölçüde olmamakla beraber Avrupa edebiyatı ve musikisinde de Barok üslubunun etkileri görülmüştür.

Barok Sanatın Yayılması

İspanya

İspanya&#;da Mimar Churriguerra, barokun yöresel biçiminin oluşmasını sağlamıştır. Bu, Rönesans dönemindeki plateresco üslubuyla çok iyi uyuşan, özellikle de süsleme sanatlarına yansıyan bir üsluptur. Mimarlık alanında geleneksel bir ağırbaşlılık varlığını hep sürdürmüştür. Medina del Campo&#;daki saray; Santiago de Compostela&#;run cephesinin onarımı; vb. Heykelcilik, özellikle kiliselerdeki mihrabın dayandığı oyma arkalıkları yapma sanatının yenilenmesinde kendini gösteren barokçuluktan etkilenmiştir. İspanya&#;da uzun süre varlığını koruyan barok sanat (insan gövdesi biçiminde sütunlar ve bir heykelin çevresini saran, bitkilerden esinlenilerek yapılmış süsler, geleneksel tablonun yerini alır) doruk noktasına Narciso Tome&#;nin Toledo katedraline yaptığı &#;trascoro&#;yla (koro yeri arkası) ulaşmıştır.

Portekiz

Yeni üslup, Rönesans dönemindeki Manuel üslubunun yerini almış, özellikle &#;teki depremden sonra yeniden kurulan Lizbon kentinde, büyük ölçüde yaygınlaşmıştır.

Sömürgelerde Barok Sanat

Latin Amerika&#;ya cizvit misyonerlerin götürdükleri barok sanat, eşsiz bir lirizm ve coşkulu bir anlatım kazanmıştır. Bu çekiciliği yerel geleneklerle karşılıklı etkileşimden kaynaklanır. Kiliselerdeki süslü mihrap arkalıkları, çok yakınlardaki tropik orman bitkilerinin dallı budaklı görünümüyle uyum içindedir. Buna karşılık mimarlık yapıtlarına sakin, mantığa uygun, hatta ağırbaşlı bir hava egemendir. Brezilya&#;da, yontma süslemeler, Portekiz geleneğine uygun olarak, kapı ve pence pervazlarında görülür. İkinci derecede önemli öbür sanatlarda ve heykelcilik alanında da (tahtadan, çok renkli heykeller ya da taş heykeller) bir uyum göze çarpar. Latin Amerika&#;da &#;melez&#; diye adlandırılan bu sanat (en büyük ustası Aleijadinho&#;dur), yy&#;a kadar sürmüştür.

Germen Ülkelerinde

Güney Almanya&#;ya İtalyanlar tarafından götürülen barok üslup, Bernini&#;den çok Borromini ve Longhena gibi sanatçıların etkisinde kalınarak gerçekleştirilmiştir. Almanya&#;ya yy&#;ın sonunda giren barok sanat, ancak yy&#;da gelişmiştir. Almanya&#;da ve Avusturya&#;da birçok ünlü sanatçı yetişti. Almanya&#;nın her yanına yayılan barok mimarlık türü, bakışımsızlığa dayanır. Planlar oldukça karmaşıktır (oval, altıgen, karma, çıkmalı, dişli); yapılardaki ayaklar eğri biçimde düzenlenmiştir. Eğrilere hem yatay, hem de düşey doğrultularda rastlanır. Tapınak gibi kutsal yerler, ışıl ışıl aydınlatılmış konser salonlarına benzetilmiş görkemli merdivenler, galeri ve balkonlarla süslenmiştir.

Bavyera ve Franken&#;de çalışan Balthasar Neumann, Viyana&#;da çalışan Fischer von Erlach, ayrıca Hildebrandt Germen ülkelerinde barok üslubunun başlıca temsilcileridir. Sivil mimarlık yapılarına örnek olarak Würzburg hükümdarlık konutu gösterilir. Dientzenhofer, Hildebrandt, Neumann ve Fransız Robert de Cotte ile Boffrand&#;ın ortaklaşa çalışmalarıyla gerçekleştirilen bu yapı Versailles üslubu ile Germen ülkelerindeki barok anlayışın bütün anlatımları birleştirilerek, bu üslupta seçmeciliğin kusursuz bir örneği verilmiştir.

Ayrıca Poppelmann&#;ın çalışmalarından da söz etmek gerekir. Sanatçı Dresden&#;de Zwinger&#;in yapımını gerçekleştirmiş, ayrıca Fransız rokay üslubunun yayılmasına Germen rokoko üslubunun doğmasına katkıda bulunmuştur. Barok üslup bağlamında Alman heykelciliği, genel olarak özerkliğini yitirerek mimarlık yapıtlarının bir parçası haline gelmiştir. Bu alanda özellikle Georg Petel (Çarmıha Gerilme adlı yapıtı, barok anlatımcı heykel sanatının başyapıtı sayılır), Bernini&#;yle boy ölçüşebilecek güçte olan Andreas Schlüter, Dresden&#;de rokoko üslubunun öncüsü olan Balthazar Permoser, Viyana çeşmelerinin yapımında uzmanlaşan Georg Raphael Donner sayılabilir. Ayrıca yalancı mermerden yapılma süslemeler de aynı dönemde, birçok heykelcinin ilgisini çekmiştir: Zimmermann; Egid Quirin Asam (Bavyera&#; da); Paul Egell (Mannheim sarayında); Joseph Anton Feuchtmayer; Ignaz Günther; vb.

Güney Flandre

Katolikliğin yaygın olduğu bu bölgede, özellikle Brugge, Anvers ve Louvain&#;de yeni estetik anlayış benimsenmiş ve Rubens gibi barok resmin en büyük sanatçılarından biri yetişmiştir. Buna karşılık, barok sanat Kuzey Flandre&#;da ve İngiltere&#;de gelişmemiştir.

Fransa

Bu konuda Fransa&#;da çok özel bir durum görülmüştür. yy. ortalarında, barok üsluba yöneliş ağır bastı. Süsleme sanatlarında, müzik, bale, bayramlar için hazırlanan süslemelerde hep barok üsluptan esinlenilmiştir. Ama heykel sanatı, Fransız sanatının en büyük eğilimi olan ölçülülük nedeniyle, barok üsluba tam anlamıyla yaklaşamamıştır (Puget ve Coysevox&#;un yapıtlarında barok sanatın bazı etkileri görülür). Bununla birlikte, Louis XIV üslubu, barok sanatın görkemliliğini, aşırı süslemelere düşkünlüğünü almış, ama &#;tuhaflık&#; sınırını aşamamıştır. Louvre müzesinin genişletilme tasarısı için Paris&#;e çağrılan Bernini ile getirdiği planlar, kralın ve çevresinin tepkisiyle karşılaşmış ve Fransa&#;ya özgü klasik anlayışın bilincine varılmış, bunun üstüne Bernini İtalya&#;ya dönmüş, Fransız mimarı Claude Perrault da Louvre&#; un sütunlarını yapmakla görevlendirilmiştir.

yy&#;da barok anlayış, elli yıllık bir süre için yeni bir anlatımla yeniden ortaya çıkmıştır. Regence döneminde ve Louis XV&#;in krallığı sırasında süsleme sanatlarında görülen rokay üslubu. Aynı dönemde, söz konusu yeni anlatım, Bavyera ve Schwaben&#;deki mimarlık yapılarında rokoko üslubunun doğmasına da yol açmıştır.

Türk Mimarlığında Barok

Avrupa ile olan temaslarımızın artması sonucunda memleketimizde de bu tarzın etkileri daha çok ve yy&#;lar arasında görüldü. Bu etki yüzyılın başlarına kadar sürdü. Memleketimizdeki Barok tarzı mimarlık tamamen Batı&#;dakine benzemez. Yüzyıla yakın bir zaman içinde Türkiye&#;nin mimarlık sanatına hakim olan tarz, sanatkarlarımızın kendi anlayışlarını da katmalarıyla, Batı&#;dakinden daha farklı bir gelişim göstermiştir.

İstanbul&#;da bu tarzdaki mimarlık eserlerinin en önemlileri şunlardır: Nuruosmaniye camisi, Laleli camisi, Ortaköy camisi, Dolmabahçe Sarayı ve camisi, Selimiye Camisi ve Kışlası, Tophane&#;de Nusretiye Camisi.


AKIMA MENSUP RESSAMLARIN LİSTESİ ( BİYOGRAFİLERİ VE ESERLERİ)


Barok Sanatı Eserleri Video


kaynağı değiştir]

Michelangelo'nun geç dönem Romen yapıları, özellikle de St. Peter's Bazilikası, Barok mimarisinin dikkate değer öncülerinden sayılabilir. Öğrencisi Giacomo della Porta Roma'da bu eser üzerinde çalışmaya devam etmiş, özellikle de erken dönem Barok'un en önemli kilise dış cephesi örneklerinden sayılan Carlo Maderno'nun Santa Susanna ()'sına yol açan Cizvit kilisesi Il Gesu'ya imza atmıştır.

Barok mimarisinin karakteristik özellikleri şöyle sıralanabilir:

Kaynakça[değiştir

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir