gastrin nereden salınır / Gastrin - Vikipedi

Gastrin Nereden Salınır

gastrin nereden salınır

kaynağı değiştir]

Pankreas  bezi  midenin altında bulunan bir organımızdır.  Erişkinlerde  boyu  15-20 cm, ağırlığı ise 70-100 gram arasındadır. Pankreas, hem  bağırsaklara  karbonhidrat, protein ve yağların sindirimi için gerekli enzim salgıları yapar (ekzokrin  fonksiyon)  hem de hormon salgısı (endokrin  fonksiyon)  yapar.  Pankreas bezinin gıdaların sindirimiyle ilgili salgıladığı  enzimler  proteinazlar,tripsin, kimotripsin, elastaz, karboksipeptidaz, lipaz ve  amilaz gibi enzimlerdir.  Bu enzimler pankreasın Wirsung ve Santorini isimli   kanallarıyla duodenuma (onikibarsarsak) dökülür.




Şekil: pankreas bezi ve kanalları (smart.servier.com’dan alınmıştır.)


Pankreasın  bezinin hormonları ise bez içine dağılmış özel hücre grupları (Langerhans adacıkları) vasıtasıyla gerçekleştirilir. Bu adacıklar tüm pankreas bezinin % 5’ni oluşturur.  Burada üretilen hormonlar (insülin, glukagon, vs.) dolaşıma katılır ve hedef dokulara ulaşarak etkilerini gösterirler.

Langerhans adacıkları erişkin pankreasında 0.5-1 milyon arasında değişen sayıdadır. Bu adacıkların toplam ağırlığı 1-2 gram kadar olup, pankreasın total ağırlığının %1-1.5’unu oluşturur. Langerhans adacıklarında başlıca 4 hücre tipi vardır:

•A (alfa) hücreleri: Glukagon
•B (beta) hücreleri: insülin, amilin
•D (delta) hücreleri: somatostatin
•F veya Gama (PP) hücreleri: Pankreatik polipeptit
•Epslion hücreleri: Ghrelin

Alfa hücreleri adacık hücrelerinin %15-20’sini oluşturur. Glukagon, proglukagon, glukagon-like peptid 1 ve 2 salgılar. Glukagon  karaciğerdeki glikojeni yıkarak glukoz oluşturur ve kan şekerini yükseltir. 

Beta hücreleri adacıklarda en fazla bulunan hücre tipidir (%65-80) ve bunlar  insülin, C-peptid, proinsülin, amilin ve GABA  isimli hormonları salgılar. İnsülin hücrelerin glukoz alımını artırarak  kan şekerini düşürür. Amilin mide boşalmasını geciktir ve kan şekerin aşırı tavan yapmasını önler.

Delta hücreleri (%3-10) ise somatostatin  hormonu salgılar. Somatostatin pankreastan salgılanan tüm hormonların salınımını önler. 

F veya Gama  hücreleri (%3-5) ise  pankreatik polipeptid  isimli bir hormon salgılar. Pankreatik polipeptit pankreasın hem ekzokrin (enzim salgılaması) ve hem endokrin (hormon) salgılamasını düzenler.

Epsilon hücreleri ise % 1’den azını oluşturur ve Ghrelin hormonu salgılar. Ghrelin açlık yaratır. Acıkmayı tetikler. 

Pankreas Adacık Hücre Hormonları Arasındaki Etkileşlm

İnsülin hormonu beta hücrelerini uyarır-aktive ederken alfa hücreleri  bloke eder. Glukagon ise alfa hücreleri aktive ederken beta ve delta hücreleri de aktive eder. Somatopstatin ise alfa ve beta hücreleri bloke eder. 

Pankreastan salgılanan hormonlar birlikte çalışarak kan  şekerinin düzenlenmesine, iştah, metabolizma ve vücut ağırlığına etki ederler. Buradaki etkiye parakrin etki denir. Yani yanıbaşındaki hücrelere etki etmek demektir. 


 


Şekil. Panklreas adacıkları

İnsülin Hormonu:

İnsülin hormonu pankreas beta hücrelerinden salgılanan, 51 aminoasidli, polipeptid yapılı bir hormondur. Birbirine disülfid (-S-S-) bağıyla bağlı, A (21 aa) ve B (30 aa) olarak adlandırılan 2 zincirden meydana gelmiştir. 

İnsülin hormonu  proinsülin denen bir hormonun parçalanmasından oluşur. Bu olay sırasında  proinsülinden insülin ve C peptid oluşur.  preproinsülin →→  proinsülin →→  insülin + C-peptid. 

Proinsülin 86 aminoasidli tek zincirden oluşur. Bu zincirin prohormon konvertaz  isimli bir enzim tarafından  parçalanması sonucu insülin  ve C-peptid meydana gelir. Proinsülinin az bir kısmı (%3-5) parçalanmadan  kan dolaşıma karışabilir. Proinsülin karaciğer tarafından tutulmaz, yarı ömrü uzundur (3-4 saat). Biyolojik aktivitesi insülinin %7-8’i kadardır. Proinsülinden oluşan C-peptid ise insülinle eşit oranda dolaşıma salgılanır, yarı ömrü insülinden 3-4 kat uzundur. Biyolojik etkisinin olmadığı sanılmaktadır.

Başta glukoz olmak üzere, çeşitli uyaranlarla B hücrelerinden salgılanan insülinin plazmadaki yarı ömrü 3-5 dakikadır. Karaciğer ve böbrekte insülinaz enzimlerince yıkılır. Plazmada ölçülen insülin aktivitesinden şunlar sorumludur:

•İnsülin
•Proinsülin
•IGF-1 ve 2

Normal erişkinlerde pankreas B hücrelerinden günde ortalama 40-50 ünite insülin salgılanır (1 ünite insülin 2 kg ağırlığındaki tavşana uygulandığında kan şekerini 120 mg/dl’den 45 mg’a düşüren insülin miktarıdır). Açlıkta plazma insülin düzeyi ortalama 10 U/ml (0.4 ng/ml = 61 pmol/L) dolayındadır. Yemeklerden sonra nadiren 100 U/ml’ye çıkabilir.

Gıda alımına başladıktan 8-10 dakika sonra kanda insülin düzeyi artmaya başlar, salgılanma 30-45 dakikada en yüksek düzeylere ulaşır, sonra azalmaya başlayarak, 90-120. dakikalarda normale döner. Yani, insülin salgılanması iki fazlı bir seyir gösterir. Yemekten hemen sonra oluşan ilk faz, daha önceden  yapılmış ve depo haldeki insülin salgılanmasından ileri gelir. İkinci fazda ise yeni  yapılan insülin salgılanır.

Gıda alımı olmadan da  belli bir düzeyde insülin salgısı devam etmektedir. Bu durumda plazma glukoz düzeyi 80-100 mg/dL arasındadır. Gıda alımını takiben insülin salgısı artmaya başlar. İnsülin salgısının en güçlü uyaranı glukozdur. Glisemi (kan şekeri) yüksekliği devam etmesine rağmen B hücrelerinden insülin salgısı azalmaya başlar. 24 saatten fazla devam eden  kan şekeri yüksekliğinde B hücreleri glukoza karşı duyarsızlaşır ama diğer uyaranlara tepkisi devam eder. İnsülin salgısında glukozdan başka etkenlerin de rolü vardır:

İnsülin  hormonunun salgılanmasını artıranlar

Kan şekeri (glukoz)
fruktoz
Uzun zincirli Yağ asitleri
Mannoz
L-glutamin, L-Lösin  ve L-arginin gibi amino asitler
Bağırsaktan salınan GLP, GIP, sekretin ve gastrin hormonları
Parasempatik sistem,  Vagal (sinir)  uyarılar, asetilkolin
Bazı ilaçlar (sulfonilüre)
Arginin vozopressin  hormonu (ADH)
Oksitosin
Çinko
Büyüme hormonu
Prolaktin
Urolitin-A
Yenen gıdanın türü: rafine şeker insülini hızlı artırır
Bitkisel protein az, hayvansal protein çok artırır
Yağ asiti bağlayan protein-4
   
İnsülin Salgısını azaltanlar: 

Kortizol
Sempatik sistem ve adrenalin
Somatostatin hormonu 
Leptin isimli hormon
Bazı İlaçlar (diazoksit, fenitoin, vinblastin, kolşisin)
Pankreatik polipeptid
Kısa zincirli yağ asitleri

Gebelikte büyüme hormonu ve prolaktin adacık hücrelerinde hiperplazi  yani büyüme yapar. Prolaktin salgılanmasını önleyen bromokriptin o nedenle Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılmıştır . Ancak esas etkisi insülin üzerinden çok dopaminerjik etkisinden kaynaklanır. Ağızdan alınan glukoz damardan verilen glukozdan daha çok insülin salgılatır. Bunun nedeni bağursaklardan salgılanan GLP_1 in insülin salgısını iyice artırmasıdır. 

GLP-1 insülin salgısını artırırken mide boşalmasını geciktirir, hipotalamusta arkuat nukleusa etki ederek iştahı azaltır

İnsülinin Dokularda Etkisi

İnsülin bir açlık hormonu olup iştahı artırır. İnsülin ayrıca yağ depolanmasını sağlayan bir hormondur. Glisemik indeksi yüksek gıdalar yenince aşırı insülin salgılanır. İnsülin yüksekse kilo vermek zorlaşır. 

Pankreas Beta-hücresinden dolaşıma salgılanan insülinin  esas  hedef dokuları karaciğer, kas ve yağ dokusudur. İnsülin bu dokularda bulunan özel insülin reseptörlerine bağlanarak etkisini gösterir. 

İnsülin esas rolü kandaki glukozun karaciğer ve kaslarda glukojene dönüşmesini sağlamaktır. İnsülin glukoneogenezi önler ve  yağ dokusunda yağ depolanmasını artırır. Lipoliz denen yağ yıkımını önler. 

İnsülin Karaciğerde glikojen  denen depo şekerinin  yapımını  ve depolanmasını artırır,  ve yine glikojen yıkımını azaltır. Karaciğerde protein ve trigliserid  denen yağ  yapımını  artırır, VLDL’yi artırır. Aminoasit ve yağ asitlerinden şeker yapılmasını (Glukoneogenezi)  önler. .Keton cisimlerinin yapımını azaltır.

Kas dokusunda aminoasitlerin hücre içine alınmasını ve  yapımını artırır. Glikojen sentezini, K alımını ve keton kullanımını artırır.

Yağ dokusunda lipoprotein lipaz  isimli bir enzimi uyarır ve yağ hücreleri içine glukoz alımını artırır. Yağ hücresi içinde bulunan lipazı (hormona duyarlı lipaz)  önler. Yağ dokusunda trigliserid  (yağ) depolanmasını artırır.

İnsülin ayrıca hücre büyümesini artırır, böbreklerden  sodyum ve su tutulumunu artırır. İnsülin temel olarak toklukta etkin olan  bir hormondur. Enerji depolanmasını sağlar.

İnsülin glukagon sekresyonunu  pankreastan somatostatin salgılatarak önler. 

İnsülinin Beyine Etkisi

İnsülin ve IGF-1 beyinde  hippokampus ve amigdalaya etki ederek  sistemik glukoz düzenlemesinde etkili olur. 

Bağırsaktan Salgılanan İnkretin Hormonlar ve İnsülin 

Bağırsaktan salgılanan  glukagon like peptid-1 (GLP-1) ve  gastrik inhibitöry polipeptid (GIP)  ler i beta hücrelerinden insülin salgısını artırlar. Bu yüzden ağızdan alınan glukoz damardan alınana göre daha fazla insülin salgılatır ve buna artırıcı etki-incretin effect denir. Yemek sonrası salınan insülinin % 50-60ı bu hormonlar nedeniyle olur. GLP-1 ayrıca iştahı azaltır, beta hücrelerinin çoğalmasını sağlar, gıda ile oluşan bağırsak hareketini artırır, mide   boşalma hareketini artırır. Bu peptid hormonlar dipeptil peptidaz 4  (DPP4) isimli proteaz enzimiyle çabukça parçalanır.  O nedenle plazma yarı ömürleri çok kısadır. Obez ve tip 2 diyabetli hastalarda insülin sekresyonu bozuktur. Bu kişilede glukoz alımına GLP-1 cevabı  azalmıştır. Diyabet ortaya çıkmadan önce bu bozukluk ortaya çıkar. Bu nedenle inkeratin temelli tedavi geliştirilmiş ve GLP-1 reseptör agonistleri ve  dipeptil peptidaz 4 enzim inhibitörleri geliştrilmiştir. 

Bağırsak Mikrobiyatası ve  GLP-1

Bağırsaklarda sindirilmeyen, sindirme dayanıklı karbonhirdatlar (oligofruktoz)  glukoz bozukluğuna faydalı olmaktadır. Bu kişilerde GLP-1 düzeyleri yüksek bulunmuştur. Bağırsakta sülfat azaltan bakteriler GLP-1 salgısını artırır. Lactobacillus reuteri SD5865   probiyotiğinin 4  hafta süreyle hastalarda GLP-1 cevabının % 76 arttığı saptanmıştır. Bu kişilerde insülin ve C peptid salgısı da artmıştır.  

Amilin:

Pankreas Beta hücrelerinde üretilen, 37 aminoasitli bir hormondur.  Beta hücresi uyarıldığında insülinle birlikte salgılanır.  Uzun süren  tip 2 diyabetiklerde Langerhans adacıklarında birikimi artar. Amilin glukagon salınımını , mide boşalmasını geciktir  ve beyinde tokluk hissi uyandırır. Beta hücresinde amiloid polipeptid  (Amilin) oligomer halinde çöker ve  amilin depoları oluşursa bunlar beta hücresini tahrip eder. Tip2 diyabet gelişmesinde beta hücrelerinde amiloid depolanmasının önemli yeri  vardır. 

Glukagon Hormonu:


Pankreas Alfa hücrelerinden salgılanan bir hormondur. Glukagonun  esas etkisi karaciğerdedir ve etkisi esas itibarıyla insülin etkilerinin tersinedir. Karaciğerde depo şekeri (glikojen) yıkımını artırdığı gibi aminoasit ve yağ asitlerinden  şeker oluşmasını (glukoneogenezi)  ve keton cisimleri yapımını artırır.  Glukagon kan  şeker  düzeyini yükseltir. Karaciğerde glukojen bir polisakkarit şeker deposudur ve glukandır. Karaciğerde glukojen yıkılıp bitince (glukojenoliz)   yağ dokularındaki yağ yıkımı sonucu oluşan yağ asitleri ve proteinlerden ortaya çıkan amino asitler den glikojen yapması için karaciğer ve böbreği uyarır.  Glukagon ayrıca karaciğerde  glikolitik ara ürünlerin  glukoneogeneze katılmasını  sağlar; yani lipoliz yaparak yağlardan glukoz oluşumunu artırır. Demek ki açlık süresince araciğede glukojen deposu bitince yağ yıkımı başlamaktadır.  Aralıklı açlık bu yüzden kilo vermede fayda sağlar. 

Bazı şartlar altında  (uzun süreli açlık veya uzun süren hipoglisemi) glukagon karaciğerden  keton cisimciklerinin yapımını artırır. Ketonlar beyinde glukoz yerine enerji için kullanılır. 

Başlangıçta proglukagon şeklinde üretilir; bunun parçalanmasıyla glukagon, glisentinle-ilgili peptid (GRP) ve glukagon-benzeri peptid (GLP 1,2) oluşur. GLP 1 ve 2 yemeklerden sonra artar. Gıda alımına bağlı insülin salgısını artıran en önemli enterik faktör (inkretin) GLP-1 (7-37)’dir. GLP-1(7-37) karışık bir yemek sonrası duodenum L-hücrelerinden salgılanır. İnsülin salgısı üzerindeki etkisi glukagondan daha fazladır.

Sağlıklı kimselerde açlıkta plazma glukagon düzeyi 75 pg/ml (25 pmol/L) kadardır. Bunun aslında %30-40’ı pankreatik glukagon olup, geri kalanı proglukagon, glisentin, GLP-1-2’den kaynaklanır. Glukagonun plazma yarı ömrü 3-6 dakikadır, karaciğer ve böbrek tarafından yıkılır.

Glukagon ayrıca kalp atım sayısını artırır ve kalbin daha çok kan pompalamasını sağlar. 

Glukagon salgısı  kan şekerince  önlenirse de  bunun mekanizması tam bilinmiyor.

Glukagon salgısını  önleyenler: 

İnsülin, 
Somatostatin 
GABA 
Çinko
Amilin

Glukagon Salgısını Artıranlar: 
Bazı aminoasitler,
katekolaminler,
CCK,
gastrin, 
GIP.
glukokortikoidler 

Somatostatin:


Somatostatin vücutta birçok dokuda  yapılır, bunlar arasında pankreas D hücreleri de vardır.   Pankreas B hücrelerinden insülin salgılatan her uyarı D hücrelerinden somatostatin salgılatır. Normalde plazma düzeyi 80 pg/ml’den azdır. Somatostatin mide boşalmasını geciktirir, mide asit yapımını ve gastrin salgısını önler. Pankreasın enzim salgısını azaltır,  organlara  giden kan akımını azaltır.

Pankreatid  Polipeptid (PP)

Pankreas F (PP) hücrelerinden  gıda alımı sonrası salgılanan  bir hormondur. Mide boşalmasını geciktir; pankreas ekzokrin salgısını azaltır, safra kesesi hareketini azaltır, kolesistokininin salınımını artırarak  v e hipotalamustaki Y4 reseptörlere bağlanarak gıda alımını azaltır. Ghrelin salınımını önler. Enerji harcanmasını artırarak zayıflamaya etkisi olur. İnsülin salınımını azaltır. Kronik pankreattitli hastalarda kanda seviyesi düşer.  Karaciğerde glukoz regülasyonuna etkisi vardır. Karaciğerde insüline hassasiyeti artırır ve karaciğerden glukoz üretimi azalır. Pankreas kanserinde ve panklreasın endokrin tümörlerinde  PP seviyesi artar. 

Pankreas Bezinin Hastalıkları

Pankreas  duktal hücrelerden  kaynaklanan pankreas kanseri  ve pankreasın iltihaplanması olan pankreatit  hastalığı pankreas bezinin ekzokrin kısmıonın hastalıklarıdır.

Endokrin adacık hücrelerinden ise  diyabet ve nadir görülen nöroendokrin tümörler kaynaklanır. Diyabet hastalarının ç.oğu tip 2 diyabetlidir ve  bunlarda karaciğer, kas ve yağ dokusunda insülin direnci vardır. Tip 2 diyabetli hastalarda da beta hücrelerinde azalma görülür. Tip 1 diyabet ise diyabetli hastaların % 5-10’nu oluşturur. Tip 1 diyabet otoimmüm bir hastalıktır ve bunda beta hücreleri tahrip olduğundan insülin yetmezliği şiddetli olur. Bu nedenle insülin ile tedavi edilmek zorundadır. Her iki diyabet tipinde de kanda glukagon hormonu artar ve şekeri daha da yükseltir. 

Pankreas Bezi  Adacık Hücreleri Kendini Yenileyebilir mi?
Hayvan  çalışmalarıonda gebelik, obezite ve insülin direnci durumunda pankreas beta hücre kitlesinin büyüdüğü saptanmıştır. Bunun önceden mevcut pre-beta hücrelerinin büyümesiyle olduğu saptanmıştır. Ancak bu durum genç hayvanlarda olmakta yaşlı hayvanlarda olmadığı görülmüştür. İnsanlarda ise böyle bir yenilenme olmamaktadır. B u nedenle human embriyonik stem (kök) hücrtelerinden beta hücre çalışmaları yapılmıştır. Beta hücre proliferasyonu, beta hücre  tekrar programlama çalışmaları hala devam etmektedir. 

Pankreasta  Amiloid Birikimi Tip 2 Diyabeti Tetikler

islet amiloid polipeptid (IAPP-amilin)’in yani amilin hormonunun beta hücresinde veya ekstasellüler aralıkta çökmesiyle Tip 2 diyabetin gelişimin hızlandığı gösterilmiştir. Bu amiloid birikimi reaktif oksijen parçaları üreterek, mitokondriyumu bozarak ve apoptozis (hücre olümü) mekanizmalarıyla beta hücre fonksiyonunu bozmaktadır. Bu durum ilginçtir ki Alzheimer  da görülmektedir.   methionine-ruthenium kompleksinin bu çökmeyi önlediği iddia edilmiştir. 

Pankreasta Çinkonun Rolü

Çinko transporter 8 genindeki  değişikliklerin tip 2 diyabete eğilim yarattığı gösterilmiştir. Çinko insülinin sentezi, kristalleşmesi, depolanması,  salgılanması ve sinyalizasyonunda önemli rolü olan bir mineraldir.  Çinkonun insülin salgısını artırdığı, kan şekerini düşürdüğü ve insülin salgılatan ve bağırsaklardan salgılanan incretin hormonların salgısını artırdığı saptanmıştır. Çinko yetmezliği obezitede ve diyabette çok sık görülür. Bu nedenle çinko eksikliğinin tamamlanması büyük önem taşır. Rastgeled çinko alımı ve fazlalığı da kan şeker ayarını bozar. 

Çinkonun Beyaz Yağ Dokusunun Kahverengi ve BEİJE Yağlara Dönüşmesindeki ROLÜ


Yağ dokusu enerji dengesinde önemli bir paya sahiptir. Beyaz ve kahverengi yağ dokularaı farklı etkilere sahiptir. Beyaz yağ  dokusu enerji fazlalığını yağ olarak depolarken kahverengi yağ dokusu enerji harcanması sağlar. Kahverengi yağ dokusu  ısı oluşturarak enerji harcar ve vücudu hipotermi ( vücut  derecesinin çok düşmesi) den böylece korur. Kahvrengi yağ hücresinde çok sayıda mitokondium vardır  ve  bunlar  glukoz ve yağı  ATP değil ısı oluşturmak üzere yakar. Bu etkiyi UCP-1 sayesinde yapar. Yağ yakıcı özellikte 2 yağ hücresi saptanmıştır. Bunlardan biri klasik kahverengi yağ hücresi diğeri beige yağ hücresidir. Beige yağ hücreleri beyaz yağ hücrelerinden özellikle kasık bölgesinde  egzersiz, kronik olarak soğuğa maruz kalma ve bariyatrik c errahi sonrası oluşur.  Beige yağ hücresi arttıkça insülin direnci  ve kan şekeri düzelir.  Çinkonun beyaz yağ dokusundan beige yağ dokusu dönüşümde rol aldığı gösterilmiştir. 

PAKNREAS YAĞLANMASI VE DİYABET

Çoğunlukla gözden kaçan durum pankreas yağlanmasıdır. Pankreas yağlanması  insülin direnci ve diyabeti tetikleyen önemli bir nedendir. Pankreas yağlanması kaybolursa insülin direnci düzelir ve diyabet hastalığı ortadan kalkabilir. 

Bağırsaktan Salgılanan   Serotonin (5-Hidroksitriptamin)  ve Karaciğer Yağlanması

Triptofan aminbo asitinden  serotonin (5-hidroksitriptamin)  oluşumu beyinde tripotofan hidroksilaz 2 enzimi ile olurken bağırsaklarda  triptofan hidroksilaz 1 enzimi yardımı ile oluşur. 5-HT kan b eyin bariyerini geçemediği için  beyindeki ve bağırsaktaki 5HT sistemleri  fonksiyon olarak farklıdır. Beyin dışında oluşan serotoninin çoğu bağırsaktaki enterokromaffin hücrelerinden  salgılanır. Bu salgı kana karışarak  çoğu kanda trombosit hücrelerince  alınır ve geri kalanı serbest olarak diğer dokulara ulaşır. Yağ dokusu, pankreas beta hücreleri , kemik ve karaciğerde etki eder.  Periferde oluşan bu serotoninin inhibe edilmesi  karaciğer yağlanmasını dolaylı yoldan  önlemektedir. Serotonin inhibe edilmesi kahverengi yağ dokusunu aktive ederek  yağ yakımını artırmaktadır. Ayrıca karaciğerde serotonin reseptör 2A nın sinyalizasyonu azalmaktadır. 

Gastrin

Gastrin hormonu, mide suyunun salgılanmasını uyaran ve mideden salgılanan peptithormonuna denir. Gastrin hormonu çeşitli moleküler oluşumlar şeklinde dolaşımda ve dokularda mevcut bulunmaktadır. Gastrin salınmasında fizyolojik uyarı olarak beslenme düşünülmektedir. Protein sindirim ürünü olarak bilinen aminoasitler ve peptitler ile uyarıcı etki oluşturur. Dolaşıma gastrin salınması antral şişme, vagal ve kolinerjik uyarı ve p adrenerjik uyarı ile olmaktadır.[1]

Gastrin salgısını inhibe eden en önemli etken mide asiditesidir. pH 1'e düşünce gastrin yapımı %100 inhibe olmaktadır. Bununla birlikte duodenumdayağların mevcudiyeti gastrini inhibe eden hormonların salgılanmasına sebep olmaktadır. Gastrin salınmasının inhibisyonunda somatostatin hormonunun da rolü bulunmaktadır.[1]

Somatostatin ile birlikte gastrin salınmasının inhibitasyonunda lokal olarak salınmış somatostatinin parakrin etkisinin aracı olduğu düşünülmektedir. Genellikle içerisinde somatostatin bulunan hücreler gastrin hücreleri ile yakın ilişkide olur ve sıklıkla somatostatin hücrelerinden gastrin hücrelere uzanan sitoplazmik uzantılar olduğu gösterilmiştir.[1]

Sindirim kanalı hormonudur. Polipeptit yapısında bir hormondur. Midenin pilor kısmından pilorik mukoza tarafından salgılanır. Midenin gergin hâle gelmesi gastrin salgılanmasına sebep olur. Bu hormon direkt kana geçip fundus hücrelerine karışır. Orada aktif bir şekilde HCl salgılanmasına sebep olur. Gastrin molekülünün aktif kısmı Triptofan-Metiyonin-Fenilalalin-Asparagin içeren tetrapeptid yapısına sahiptir ve hormonun kendisi bir heptapeptiddir.[2]

Formülü (Formülde HSO3 sadece Try'a bağlanmaktadır. Gly'a bağlı olan Try ve Trp'dir.):

Gastrik asit, herhangi bir gıdayı sindirirken, aşağıdaki kimyasal tepkime meydana gelmektedir.

HCl + NaHCO3 → NaCl + H2CO3

Bu asit ortamda; principal hücrelerden gastrin hormonu salınmasını tetikler. Gastrin hormonu ise H2 reseptörlerinin duyarlılığını artırarak gastrik asit sekresyonunu uyarır. Yine bu asit pH'da pepsinojenin pepsine dönüşmesi ile birlikte özellikle protein sindirimini başlatılır.

Kaynakça[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası