depremler en çok nerelerde görülür / Deprem kuşakları - Vikipedi

Depremler En Çok Nerelerde Görülür

depremler en çok nerelerde görülür

Zemin sıvılaşması nedir, nerelerde görülür, önlenebilir mi? Uzmanlar büyük yıkımda sıvılaşmaya dikkat çekti

Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve 10 ili etkileyen yıkıcı depremlerde sıvılaşma olayının yoğun olarak görülmesi bilim adamlarının dikkatini bu konuya çekmiştir. Peki, zeminde sıvılaşma nedir? Sıvılaşma olayı nerelerde görülür? Alüvyal zeminde sıvılaşmayı önlemek mümkün müdür?

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Uzun, alüvyal zeminlerde oluşan depremlerde zemin sıvılaşması görülebileceğini söyleyerek, “Sıvılaşmayı önlemek mümkün değildir. Uygun alanlarda yapılar yapılması gerekir” dedi.

Depremlerde, alüvyal zeminlerin riskli olduğu ve bunların üzerine yapılacak binalarda bu koşulların mutlaka gözetilmesi gerektiğini belirten OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Uzun, “Özellikle zemin şartlarının büyük etkisi var. Ana kaya üzerine inşa edilen yapılar depremden daha az etkilenecektir. Uygun alanlarda bina yapmak lazım” diye konuştu.

Doğal afetlerin oluşumunda o yerin coğrafi özelliklerinin büyük etkisi olduğunu belirten Prof. Dr. Uzun, alüvyal zeminlerde ise sıvılaşma beklendiğini ve bu alanların da Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde daha çok yer aldığını söyledi. Uzun, “İbn-i Haldun’un da dediği gibi coğrafya kaderdir. Kuzey Anadolu fay hattı, fay oluğu içerisindeki bütün ovalar, tektonik ve çukur alanlar bundan etkilenir. Geçmişte yaşadığımız depremlerde Adapazarı, Düzce, İzmit buralarda da zemin sıvılaşması görülmüştür” dedi.

KIRILMA ARTARSA DEPREMİN BÜYÜKLÜĞÜ DE ARTAR

Sıvılaşmayı önlemenin mümkün olmadığını, bu bölgelere bina yapılması gerekiyorsa zemin şartları gözetilerek, depreme dayanıklı ve güvenilir yapılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Uzun, depremin yıkıcı etkisinin zemindeki kırılmanın büyüklüğü ile ilişkili olduğunu da belirtti. Alüvyal zeminde, taban suyu yüksek olan alanlarda deprem sonrası sıvılaşma olabileceğini kaydeden Uzun, “Kırılan kompartımanın büyüklüğü önemlidir yani bir masayı iteklerken harcayacağınız enerji ile bir kitabı sürüklerken harcayacağınız enerji aynı değildir. Dolayısıyla kırılan kompartıman küçükse depremin büyüklüğü az olacaktır. Kırılan kompartıman büyükse yani büyük bir arazi, büyük bir fay ortaya çıkmışsa o zaman daha fazla enerji harcanmış olacak. Yani depremin büyüklüğü fazla olacak. Maalesef zemin şartlarına uygun binalar yapamadık. Ne kadar söylenirse söylesin, mekanla insan arasındaki ve mekanla bina arasındaki ilişkiyi iyi kurmak lazım. Deprem bizim ülkemizin kaderidir. Güvenli bina yaparsanız, ‘Yaşam üçgeni yapayım’ diye düşünemezsiniz" diye konuştu.

Zemin sıvılaşması nedir, nerelerde görülür, önlenebilir mi? Uzmanlar büyük yıkımda sıvılaşmaya dikkat çekti - 1

ZEMİN SIVILAŞMA NEDİR?

Zemin sıvılaşması sallantı sonrası suya doymuş tanecikli materyallerin sıkılığını kaybetmesi ve katı halden sıvı hale geçmesi şeklinde görülebilir. Bu durumda binalar ve köprüler çökebilir ya da bulunduğu noktaya batabilir.

Katı zemin davranışını kaybeden malzeme, su ile birlikte toprak zemin içerisinde bulduğu çatlak ve fisürlerden yüzeye doğruhareket eder. Yüzeyde sıvılaşmanın gözlenmesi de, tek veya ard arda sıralanmış kum konileri, çatlaklar boyunca kum birikmeleri ve kum fışkırması şeklindedir.

Zemin sıvılaşması nedir, nerelerde görülür, önlenebilir mi? Uzmanlar büyük yıkımda sıvılaşmaya dikkat çekti - 2

ZEMİN SIVILAŞMASININ OLASI SONUÇLARI

Zeminin sıvılaşması sonucu yapı zemine batabilir veya hafif yapılarda yukarı doğru hareket gözlenebilir. Sıvılaşan zeminde, küçük kayma gerilmeleri büyük şekil değiştirmelere sebep olur veyapılarda zemin göçmesi hasarları meydana gelir. Bir zeminin sıvılaşması esas olarak; zeminin gevşekliğine, daneler arasındaki bağa, kil miktarına ve boşluk suyunun drenajının engellenmesine bağlıdır.

Zemin sıvılaşması nedir, nerelerde görülür, önlenebilir mi? Uzmanlar büyük yıkımda sıvılaşmaya dikkat çekti - 3

SIVILAŞMA NERELERDE GÖRÜLÜR?

Özellikle, kil bulunmayan kum ve siltler ve bazen çakıllar sıvılaşma potansiyeline sahiptirler. Deprem sırasında oluşan deprem dalgaları suya doymuş daneli tabakalardan geçerken dane yerleşim düzenini
değiştirir ve bu durum gevşek olarak bulunan danelerin göçerek yerleşmesine ve sıkışmasına sebep olur.

TÜRKİYE HABERLERİ

Dünya tarihinin en büyük 10 depremi

Türkiye'de mart ayının ilk haftası, deprem bilincinin oluşturulması ve olası felaketlere karşı hazırlıklı olunması amacıyla çeşitli etkinliklerle "Deprem Haftası" olarak anılıyor.

Tektonik, volkanik ve çöküntü olarak üçe ayrılan depremler, yer kabuğunda fay adı verilen kırıklarda meydana gelen hareketler sebebiyle oluşuyor.

Dünyada son yüzyılda yaşanan yıkıcı depremlerde yüz binlerce kişi hayatını kaybetti veya evsiz kaldı.

ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezinde yer alan bilgilere göre, dünya tarihinin en şiddetli 10 depremi Güney Amerika ve Asya-Pasifik ülkelerinde yaşandı.

Dünyanın en şiddetli depremi 9,5 büyüklüğünde

Dünya tarihindeki en şiddetli deprem, Şili'de 22 Mayıs 1960'ta meydana geldi.

Yaklaşık 1000 kilometrelik bir alanda hissedilen 9,5 büyüklüğündeki deprem sonucunda 1655 kişi hayatını kaybetti, 3 bin kişi yaralandı, 2 milyon kişi evsiz kaldı.

Ülkede 550 milyon dolarlık hasara neden olan deprem sonucu oluşan tsunami, 10 bin kilometrelik alana yayılarak Hawaii, Japonya ve Filipinler'e kadar ulaştı. Dev dalgalar sonucu Hawaii'de 61, Japonya'da 138, Filipinler'de de 32 kişi yaşamını yitirdi.

En şiddetli ikinci deprem olarak kayıtlara geçen Alaska depremi 28 Mart 1964'te meydana geldi.

Üç dakika süren 9,2 büyüklüğündeki deprem, tsunamiyi tetikledi. Sarsıntı ve ardından oluşan dev dalgalar, 128 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olurken yaklaşık 310 milyon dolarlık hasar oluşturdu.

Bu şiddetteki bir depremde yaşanan az sayıda can kaybı mucize olarak değerlendirildi.

Endonezya'daki deprem 14 ülkeyi etkiledi

Bugüne kadar en uzun süren deprem Sumatra'da 26 Aralık 2004'te meydana geldi. 9,1 büyüklüğündeki deprem, yaklaşık 10 dakika sürdü.

Sarsıntı sonucunda oluşan metrelerce yükseklikteki dev dalgalar, Endonezya'nın yanı sıra Asya'nın kuzeyi ve Afrika'nın doğusunda 14 ülkeyi etkiledi.

En çok ölüme yol açan doğal afetlerden biri olarak kabul edilen depremde yaklaşık 230 bin kişinin hayatını kaybetti. Deprem ve tsunami nedeniyle 1 milyon 700 bin kişi evsiz kaldı.

Japonya'nın Tohoku bölgesinde 11 Mart 2011'de meydana gelen deprem, ülkede bugüne kadarki en şiddetli deprem olarak kayıtlara geçti.

9 büyüklüğündeki deprem okyanus tabanında 1 kilometrelik kırık oluşturdu, bunun sonucunda ülkenin kuzeydoğu kıyılarında tsunami yaşandı.

Deprem ve sonrasında yaşanan tsunaminin neden olduğu 19 bin can kaybının yanı sıra Fukuşima nükleer santralinde sızıntı meydana geldi.

Bir milyon dolar hasar oluştu

Rusya'nın kuzeydoğusundaki Kamçatka'da 4 Kasım 1952'de meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem, Hawaii kıyılarında yüksek dalgaların oluşmasına neden oldu.

Can kaybının yaşanmadığı felaket sonucu 1 milyon dolarlık hasar oluştu.

Şili'de 27 Şubat 2010'da meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremde 500'den fazla kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi yaralandı.

Şili'nin yanı sıra Peru, Ekvador, Kolombiya, Kosta Rika ve Panama gibi Latin Amerika ülkeleri deprem sonrası oluşan tsunamiden etkilendi.

30 milyar dolarlık hasara neden olan deprem 1,8 milyon kişiyi mağdur ederken, 500 binden fazla ev tamir edilemeyecek şekilde hasar gördü.

Ekvador ve Kolombiya kıyıları yakınlarında 31 Ocak 1906'da meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremde, yaklaşık bin kişi yaşamını yitirdi.

Depremin ardından oluşan tsunami, okyanusu geçerek Japonya'ya kadar ulaştı.

Alaska'nın Rat Adaları açıklarında 4 Şubat 1965'te görülen 8,7 büyüklüğündeki deprem, 10 metre yüksekliğinde tsunamiye neden oldu.

Küçük çapta hasara yol açan depremde can kaybı yaşanmadı.

Endonezya 3 ay arayla iki yıkıcı deprem yaşadı

Endonezya'nın kuzeybatısında bulunan Sumatra Adası'nda Aralık 2004'te gerçekleşen 9,1 büyüklüğündeki yıkıcı depremin yaraları sarılırken, bölge yaklaşık 3 ay sonra bir kez daha sarsıldı.

Sumatra'da 28 Mart 2005'te yerin 30 kilometre altında 8,6 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

Afette 1400'den fazla kişi hayatını kaybederken depremin tetiklediği tsunami nedeniyle yüzlerce kişi yaralandı.

Tibet'te 15 Ağustos 1950'de yaşanan 8,6 büyüklüğündeki depremde en az 1500 kişi öldü. Çin ve Hindistan'da birçok şehri de etkileyen deprem, heyelanlara yol açtı. Bunun sonucunda yüzlerce yapı zarar gördü.

Dünyadaki depremlerin yüzde 90'ı "Pasifik Ateş Çemberi"nde meydana geliyor

"Ateş çemberi" olarak adlandırılan Pasifik Deprem Kuşağı, dünyadaki tüm depremlerin yüzde 90'ına, büyük depremlerin ise yaklaşık yüzde 80'ine tanıklık ediyor.

Büyük Okyanus Havzası'nı çevreleyen deprem kuşağı, "Pasifik Ateş Çemberi" olarak biliniyor.

Aktif volkanların yüzde 75'inin bulunduğu bu kuşak, Büyük Okyanus'un Asya ve Amerika kıtalarına komşu olan levha sınırlarını kapsıyor.

Yaklaşık 40 bin kilometre uzunluğundaki kuşak, Şili'den kuzeye doğru Güney Amerika kıyıları, Orta Amerika, Meksika, ABD’nin batı kıyıları ve Alaska’nın güneyinden Aleut Adaları, Japonya, Filipinler, Yeni Gine, Güney Pasifik Adaları ve Yeni Zelanda'ya kadar uzanıyor.

Alp-Himalaya Deprem Kuşağı adıyla bilinen ikinci büyük deprem kuşağı, Endonezya'dan başlayarak Himalayalar ve Akdeniz üzerinden Atlas Okyanusu'na kadar ilerliyor.

Türkiye'nin büyük bir bölümü de bu deprem kuşağında yer alıyor.

Kuzey Amerika'da birkaç büyük deprem bölgesi bulunuyor.

Alaska'nın orta sahilinde, kuzeyden Anchorage ve Fairbanks'e uzanan bölgenin yanı sıra Pasifik levhası ile Kuzey Amerika levhasının birbirine sürttüğü, Britanya Kolumbiyası’ndan Baja Meksika'ya kıyı şeridi boyunca uzanan bölgede deprem faaliyetleri görülüyor.

Meksika'daki aktif deprem bölgesi Puerto Vallarta kenti yakınından Guatemala sınırındaki Pasifik kıyılarına kadar uzanıyor.

Orta Amerika'nın batı sahillerinin çoğu, Kokos ve Karayip levhaları sınırı, sismik açıdan aktif durumda bulunuyor.

Kıtadaki diğer bir faaliyet bölgesini ise Jamaika'dan Güneydoğu Küba'ya ve Haiti ile Dominik Cumhuriyeti arasında bir yay (Karayip Levhası) oluşturuyor.

Güney Amerika'daki en aktif deprem bölgeleri kıtanın Pasifik sınırı boyunca uzanıyor.

Diğer bir deprem bölgesi de Kolombiya ve Venezuela'nın Karayip kıyılarından geçiyor.

Asya'daki depremler yoğun olarak Endonezya takımadalarının etrafını saran Avustralya levhası ve üç kıtasal levhanın arasında uzanan Japonya'da görülüyor.

Dünyanın büyük deprem bölgelerinden bir diğeri olan Orta Asya’da fay hareketliliği, Karadeniz'in doğu kıyılarından güneye doğru İran ve Pakistan'a, Hazar Denizi'nin güney kıyıları boyunca uzanan bir alanda gerçekleşiyor.

Kuzey Avrupa, İzlanda'nın aktif volkanik faaliyet bölgesi hariç, büyük deprem bölgelerinden uzakta bulunuyor.

Türkiye ve Akdeniz kıyılarına doğru, güneydoğuya uzanan kuşakta (Alp-Himalaya kuşağı) deprem riski artıyor.

Yaşlı bir kütle olduğu için diğer kıtalara kıyasla çok daha az deprem bölgesine sahip Afrika'da deprem faaliyetleri, Sahra'da, kıtanın orta kesiminde kaydediliyor.

Doğu Akdeniz kıyıları, özellikle Arap levhasının Avrasya ve Afrika levhaları ile sınır oluşturduğu Lübnan, en aktif bölgeler olarak öne çıkıyor.

Afrika Boynuzu (Aden Körfezi çevresi) yakınındaki bölge de kıtadaki bir başka aktif alanı oluşturuyor.

Avustralya, Yeni Zelanda ve Antarktika

Avustralya kıtasında genel olarak deprem riski düşük veya orta derecedeyken, küçük ada komşusu Yeni Zelanda dünyadaki aktif deprem bölgelerinden biri üstünde yer alıyor.

Diğer altı kıta ile karşılaştırıldığında, Antarktika sismik hareketin en az olduğu kıta konumunda bulunuyor. Bunun nedeni, kıtadaki kara kütlelerinin çok azının, kıta levhaları ile sınır oluşturması veya yakınında yer alması olarak görülüyor.

Güney Amerika'daki Antarktik (Güney Kutbu) levhasının Skotya levhasıyla karşılaştığı Tierra del Fuego civarındaki bölge, bu durumun tek istisnası durumunda bulunuyor.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası