erkekler neden el ele tutusmak ister / El ele tutuşmanın gücü

Erkekler Neden El Ele Tutusmak Ister

erkekler neden el ele tutusmak ister

El ele tutuşmak acıyı azaltıyor

Yakın çekimde el ele tutuşan iki kişi

Kaynak, Getty Images

ABD'de yapılan yeni araştırma, çiftlerin el ele tutuşarak birbirlerinin fiziksel acılarını azaltabildiğini ortaya koydu.

Araştırmaya göre sevdiğimiz kişinin elini tutmak, deriye bastırılan sıcak bir metal parçasının vereceği acıyı uyuşturabilecek kadar etkili.

Bu durumun empatiden kaynaklandığını düşünen bilim insanları, eşlerin birbirlerine duydukları empatiyi dokunarak karşı tarafa hissettirebildiklerini ve beyin dalgalarının aynı frekansta "dans etmeye başladığını" söylüyor.

Dokunmayla geçen empati duygusunun acı hisseden kişinin stresini frenlediği ve beynin acıyı azaltan kimyasallar salgılamasını sağladığı tahmin ediliyor.

Acıyı yüzde 34 daha az hissettiler

ABD'deki Colaroda Boulder Üniversitesi'nden nörolog Dr Pavel Goldstein'ın liderliğinde bir ekip tarafından yapılan araştırmaya, 23 ila 32 yaşlarındaki 22 heteroseksüel çift katıldı.

Kadınların kollarına, eşleri ellerini tutarken ya da fiziksel temas olmadan yanlarında otururken, sıcak bir demir parçası dokunduruldu.

Eşinin elini tutan kadınlar acıyı ortalama yüzde 34 daha az hissetti.

Araştırma ekibi, acının giderilmesinin büyük ölçüde duygusal yakınlıkla ilintili olduğu düşünülüyor.

Dr Goldstein "Eşin empati duygusu ne kadar yüksekse, el ele tutuşmanın ağrı kesici etkisi de o kadar güçlü oluyor" diyor.

Bilim insanları, anlaşılma hissinin acıyı azaltan kimyasallar salgılamayı sağladığını belirtiyor.

El ele tutuşan çiftlerin kalp atışlarının ve nefes alışlarının bir süre sonra senkronize olduğu belirtiliyor.

Kızının doğumundan ilham aldı

Dr Goldstein araştırmayı yapmaya 4 yıl önce eşinin kızlarına doğum yaptığı ana şahit olduğunda karar vermiş.

Dr Goldstein "Eşimi rahatlatmak için ne yapabileceğimi düşünüyordum. Uzanıp elini tuttum ve işe yaramış gibi göründü. Daha sonra bunu laboratuvar ortamında test etmek istedim" diyor.

Bu, 'beyinlerin çiftleşmesinin' acı üzerindeki etkisine dair ilk araştırma.

Araştırmanın sonuçları ABD Ulusal Bilimler Akademisi'nin PNAS adlı yayın organında yayınlandı.

Araştırma "kişilerarası senkronizasyon" çalışmalarının bir parçası olarak yapıldı.

Birlikte olan kişilerin psikolojik ya da fiziksel olarak olarak birbirlerini aynaladığı durumlara, günlük hayatta da sık sık rastlanıyor. Birlikte yürürken senkronize adım atmak ya da karşımızdaki kişinin duruş şeklini taklit etmek örneklerden sadece birkaçı.

Ancak acı ve dokunma bağlamında "kişilerarası senkronizasyon" hakkında daha önce araştırma yapılmamıştı.

Dr Goldstein "Acı çiftler arasındaki senkronu bozuyor ancak dokunmak bunu geri getiriyor" diyor.

Kronik ağrılarda etkili olup olmadığı bilinmiyor

Araştırma herkesi ikna edebilmiş değil. Cambridge Üniversitesi'nden Flavia Mancini, el ele tutuşmanın acılar yanında kronik ağrılarda da etkili olup olmadığının araştırılması gerektiğini düşünüyor.

Mancini "Dokunmak acıyı azaltabilir ama asıl önemli olan sosyal bağlar. Elini tutacak bir eşi olsun ya da olmasın, çevremizdekilerin kendi başlarına acı çekmelerine izin vermemeliyiz" diyor.

El ele tutuşmanın erkeklerin acı hissini geçirip geçirmediğine dair net bir şey söylemek ise zor. Söz konusu araştırmada sadece kadınların hissettiği acının yoğunluğu ölçüldü.

Geçmişte yapılmış araştırmalar ise erkeklerin bu gibi sosyal sinyalleri daha az algılayabildiğini ortaya koymuştu.

Araştırmanın yapılış yönteminden ötürü el ele tutuşmanın acıyı nasıl azalttığını ve beynin hangi noktalarının aktive olduğunu söylemek de mümkün değil.

Erkekler İ&#;in El Ele Tutuşmak Ne İfade Eder?

Çünkü elleriniz kilitlendiğinde, vücut otomatik olarak oksitoksin, yani halk arasında bilinen adıyla 'aşk hormonu' salgılar. Bu her iki taraf için de geçerlidir, dolayısıyla partneriniz elinizi tutmaktan hoşlanıyorsa, bu durum size karşı iyi şeyler hissettiğinin göstergesidir.

El ele tutuşmanın birçok farklı yolu var

El ele tutuşmanın birkaç farklı yöntemi var, bunlar sadece size değil, etrafınızdakilere de birlikte olduğunuz mesajını gönderir. Örneğin, parmakları kenetleyerek el ele tutuşmak, birbirine mümkün olduğunca yakın olmayı istemekle ilgiliyken, daha gevşek bir tutuş, bir çiftin ilişkilerinin henüz başlangıç ​​aşamalarında olduğunu ve birbirlerini daha yakından tanımak istediğini gösterebilir. Bir erkek elinizi tutmaya başladığında, fiziksel bir bağlantı kurmaya çalıştığı anlamını çıkarabilirsiniz.

Elinizi her iki eliyle de tutuyorsa, tüm dikkatini size veriyor demektir. Eller birbirine sıkı sıkıya bağlıysa ancak parmaklar birbirine geçmemişse, muhtemelen sizi sahiplenmeye başlamıştır. Bir erkeğin sıkı bir şekilde elinizi tutması, ilişkide baskınlık kurmaya çalıştığına işaret ederken, gevşek bırakılmış kollar, "Seni çok seviyorum, mümkün olduğunca yakın olmak istiyorum ve herkesin bunu bilmesini istiyorum” mesajını verir.

El tutmak olumlu olabilir veya bir soruna işaret edebilir

Yürürken kolunuz birbirine değiyorsa, "'Biz biriz. Sokakta yürüyor olsak da elimizden geldiğince bağlı kalıyoruz" imajı çizer. Ancak, elleriniz yürürken farkında olmadan birbirine değiyorsa, bu başlangıçta flört etmenin getirilerinden biri sayılır.

Beden dili uzmanlarının da söylediği gibi, eğer partneriniz avucunu sizinkine bastırırsa, daha fazla bağlanmak istiyor demektir, bunun yanında boş bırakılmış avuç içi, sizi kaybetmekten korktuğunun bir göstergesidir.

En endişe verici olan ise, eğer partneriniz elini elinizin üstüne koyup bir süre sessiz kalıyorsa, size kötü bir haber vermek için hazırlanıyor olabilir.

False
\n

Ne kadar çok elimiz varmış meğer
İlkin, senin elinle tutuşan benimki
Sonra çocuklarınki
Gençlerinki
Tekel işçilerininki
Sonra, ellerin elleri…
Ne kadar çok elimiz oldu, baksana
Tutuşa tutuşa
Bir orman yangını gibi
- Can Yücel

\n

Seninle el ele 

\n

El eleyiz seninle yine serin bir yarının sabahında, yürüyoruz el ele, oturuyoruz el ele, gökyüzüne bakıyoruz yahut çay içiyoruz yine bir elimiz diğerinde. Hiç bırakma istiyorum, hiç bırakmayayım istiyorsun. Bakışıyoruz. Susuyoruz. Ellerimiz konuşuyor fakat yine de: Seninleyim diyor, tutuyorum seni ve tutunuyorum sana, diyor, sıkıca kenetlenelim, güven bana diyor. Aşk bu, veya derin bir sevgi, öyle olmasa bile bir bağ bu seninle kurduğumuz görmüyor musun, diyor. Onlara bakıyoruz, gülümsüyoruz, birbirimize bakıyoruz, uzaklara düşüyor gözlerimiz. İçimiz serin, içimiz ılık, hem ferah hem de dingin. 

\n

Elimi tuttuğun sürece, sürece…

\n

Kutsallık nedir ki başka?

\n

Bazı davranışlarımızın kültürlerarası etkilerini dışarıda bırakacak davranışlarımızdan biri değil mi el ele tutuşmak? Her kültürde benzer anlamlara geliyor sanki. Bazılarında ona dair yorumlar farlı örneğin, kimi kültürlerde utanılacak bir şey, kimi kültürlerde cinsiyetçilik yapıyor ama içerik bakımından hep benzer zamanda. Birliktelik ve yakınlık işaret ediyor her zaman. Nedir ki “el ele tutuşmak”? Etimoloji uzmanı değilim, kelimelerin anlamlarıyla bizleri hep şaşırtan İskender Savaşır olsa bizi epeyce aydınlatırdı elbet. Ancak bana çağrıştırdıkları üzerinden oynayabilirim. El- ele- tutmak- tutuşmak. Bize birden çok şey anlatıyor aslında. 

\n

El, Orhun Yazıtları’nda () halk, ülke, devlet anlamına gelirmiş, öyle ise de daha ilginç bir bilgi ile karşılaşıyorum. Wikipedia bilgisine göre \"İlah\" kelimesi etimolojik köken itibariyle Sümercedeki \"-İL\" (-el) kökünden gelir ve \"Tanrı\" veya \"Tapılan şey\" demektir. El tapınılacak kadar kıymetli demek… işlevselliğini düşündüğümde bu içime siniyor. El, emek veren, üreten, saran, sarmalayan, şefkat veren, ekip, biçen, doyuran, besleyen neredeyse kutsal bir organ değil mi? Böyle olunca birden çok elin birlikteliği nasıl bir anlam içerir? Ellerin, rastgele üst üste oluşu gibi değil de birbirlerini tutarak ve birbirlerine tutunarak birleşmesi, nasıl bir his hissettirir, nasıl bir çağrışım yapar tutuşanlar için? Birliktelik, berabercelik, dayanışma, işbirliği, elbirliği, yolda olmak, sürdürmek?…

\n

Peki tutuşfunduszeue.infoğin ateşinde ısınanlar, aşkın ateşinde tutuşup kül olanlar, yangında kalanlar? …Tutuşmak karşılıklılık içerir. En yukarıdaki Can Yücel sözleri gibi, kim katılırsa bu tutuşmaya yangın gibi, ateş gibi olmak da var bu duygu yükünde. Sanırım öyle pek az bir şey değil el ele tutuşmak, öyle alelade bir şey değil. El ele olmak, tutuşmak.

\n

\n

Anne eli değmiş gibi

\n

Birisi elinizi tuttuğunda, elinizden tuttuğunda, elini size verdiğinde, elinizi eline aldığında nasıl hissedersiniz? Peki birinin eline tutunduğunuzda, elinden tuttuğunuzda, elini tuttuğunuzda nasıl hissedersiniz? Pek güçlü bir bağ olacak. Beyindeki nöronların ateşlendiği bir duygusal bağ. Bu yüzden mi el ele durmanın yardımcı kelimesi “tutuşmak” oldu acaba? Çok güçlü bir fitil mi yanıyor, çok güçlü bir bağ, bir ile’ş mi oluyor? İki kişinin duyguları arasında bir kıvılcım, bir ısınma, bir harlı ateş mi cereyan ediyor? Sanki öyle.

\n

Farklı kullanım şekilleri de el ele tutuşmanın bu içeriksel zenginliğininden faydalanmış gibi. 

\n

Zor gününde elinden tutmak, tam sürükleniyorken elinden tutmak, kaybolmasın diye elinden tutmak, el ele oynamak, el ele diz dize göz göze bakışmak, el ele dans etmek, düşmemek için elini tutmak, elini vermek, el birliği içinde olmak…

\n

Sanki bu ateşin içinde en eski el ele tutuşmamızın izleri de bolca barınıyor. Annemizin (babamızın veya onların yerine koyduğumuz kişilerin) elini tuttuğumuzdaki güven, sıcaklık, sarınıp sarmalanma, kollanma, şefkat hisleri. Veya buna duyulan özlem, ya da ihtiyaç. 

\n

El ele tutuşmak acıyı azaltıyor

\n

Mart ayı civarında ülkemizdeki haber sitelerine bir haber düştü, yapılan bir araştırmaya dairdi. “El ele tutuşmak acıyı azaltıyor” başlığıyla bir çok gazete ve haber kanalında yer aldı. İşin içine nöral bağların da girdiğini düşünmek hiç zor değil. Dokunmanın, sarılmanın beyindeki sinirsel ağları, o kişiye ve hissettirdiklerine dair hafızayı geliştirdiğini biliyoruz. Ne kadar iyi duygularınız varsa her sarılmada, her dokunmada ona ait alanlar yeniden harekete geçiyor, kanlanıyor, yeşeriyor, daha çok yerleşiyor, zenginleşiyor.

\n

Aslında bu yazının bir iddiası yok. Basit ve fakat önemli bir şeyin altını çiziyor. Yakınlığa olan ihtiyacımızın, dokunmanın ve el ele tutuşmanın hem fiziken hem de duygusal ve psikolojik olumlu etkilerini hatırlatıyor. Dokunmayı, el ele tutuşmayı, sarılmayı, duygusal açlık ve ihtiyaçlarımız için bolca kullanmayı hatırlatıyor. 

\n

* * *

\n

Yazarın Datça özleminden olsa gerek, Can Yücel ile başlayıp, aynı şairle bitiriyor.

\n

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
Arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
Yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
Öylesine derince bakmasalardı eğer…
Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de,
Kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer…
Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman
Meydan savaşlarında korkular aşkı ağır yaralamasaydı eğer…
Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,
Tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer…
Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi kısacık kestirmelerin ardından,
Dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer…
Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
İhanetinden de onlar payını almasaydı eğer…
Issızlığa teslim olmazdı sahiller,
Kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer…

\n

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da, ya canım ellerini tutmak isterse?
Evet sevgili,
Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
Kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
Mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer…

\n

- Can Yücel

\n
\n

Not: Görsel, sevgili öğrencim Kübra Kurban’ın emeğidir. Kendisine teşekkürlerimle

\n

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası