Çatalburun Av Köpeği Videoları

Ticaret Bakanlığının KöpekEğitim Merkezi, 2017 yılından itibaren Dünya Gümrük Örgütü nezdinde uluslararası eğitim merkezi olarak akredite edilirken, bu merkezde kaçakçılıkla mücadele kapsamında görev yapan dedektör köpekler yetiştiriliyor.

Merkezde, ilk defa yerli ırklar da bu amaçla eğitilirken Maço ve Çapkın adındaki Tarsus çatalburun cins köpekler, eğitimlerini tamamladı. Köpekler, kısa süre içinde görev yerlerinde narkotik köpeği olarak hizmet vermeye başlayacak.

Köpek Eğitim Merkezi Müdürü Uygur Ataseven, merkezde yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

Geçmişte yurt dışından köpek alındığını belirten Ataseven, "Daha sonra kendi köpeklerimizi yetiştirmeye başladık. 'Kendi milli ırklarımızla ilgili çalışma yapabilir miyiz?' dedik. Önce Tarsus çatalburun köpeğini aldık, 2 tane köpekle başladık. Bu köpek av köpeği cinsi. Kokuyla ilgili sıkıntısı yoktu. Eğitim standartlarımızı sağlayan yapıya sahip olduğunu gördük. Sahibiyle iş birliği, eğitime ve görev tanımına uygunlukta bu köpeklerin diğerlerinden hiçbir farkı yok." dedi.

Yaklaşık 1,5 yıllık çalışma sonunda köpeklerin hazır olduğuna işaret eden Ataseven, görev standartlarını taşıyan bu köpeklerin şimdi uygun görülen görev yerlerine gönderileceğini söyledi. Ataseven, bu yıl da yerli ırk köpeklerin eğitimine devam edeceklerini vurgulayarak, "Tarsus çatalburunla başladık, Anadolu sultan tazısı temin ettik, onlar gelecek. Trabzon zerdava cinsi köpekler gelecek, onlarla devam edeceğiz. Bu ırkların yurt dışına tanıtımı konusunda da ilerleyen dönemde çalışmalar yapılacak." diye konuştu.

Göçmen kaçakçılığı için de köpek yetiştirildi

Halen 35 ildeki 55 idarede 230 dedektör köpeğin 6 branşta hizmet verdiğini aktaran Ataseven, göçmen kaçakçılığıyla mücadele için yetiştirilen köpeklerden yakın zamanda canlı arama köpeği olarak istifade edileceğini söyledi.

Ataseven, "Göçmen kaçakçılığında ülkemiz güzergah olarak kullanılmaya çalışılıyor. Bakanlığımızdan aldığımız talimatla bu köpeklerle ilgili Ar-Ge çalışmasına başladık ve tamamladık. Şu anda 2 köpeğimiz hazır. Bunların yeni sahiplerine adaptasyonu yapılıp taşra teşkilatına gönderilecek. Bunlar tırda, konteynırda, araçlarda saklanan herkesi bulma yeteneğine sahip köpeklerimiz. İhtiyaçlara göre bu köpek sayısını artıracağız." değerlendirmesinde bulundu.

Uyuşturucu, patlayıcı ve silah, çay ve tütün, para ve canlı insan arayan dedektör köpekler olduğuna dikkati çeken Ataseven, "Tabii ki bunları artırmak istiyoruz. Milli ırklarla ilgili Tarsus çatalburun köpeği yanında Trabzon zerdava ve Anadolu sultan tazısı cinsi köpeği temin edip bu sene de onların olabilirliği konusunda çalışma yapacağız. Büyük bir ihtimalle de olacaklar." dedi.

Yerli ırk köpeklerin damızlık temin edilerek merkezde üretileceği bilgisini veren Ataseven, bu köpekleri koku konusunda iyi oldukları için narkotik alanında kullanmayı düşündüklerini söyledi.

Ataseven, geçen yıl yakalanan 10 bin 800 kilogram uyuşturucunun 4 bin 600 kilogramına dedektör köpeklerin katkı sağladığını belirterek, "1200 kilogram çay ve 3 milyon 600 bin paket sigara yakalamasına da katkıları oldu." diye konuştu.

Uygur Ataseven, Dünya Gümrük Örgütü ile yapılan görüşmeler doğrultusunda, hem merkezde hem de yurt dışında eğitim çalışmaları olacağını sözlerine ekledi.

Mersin’in Tarsus ilçesine özgü bir ırk olan ve güçlü koku alma özelliği, zekası, akılcı iz sürme yeteneğiyle diğer av köpeklerinden ayrılan ‘çatalburun’ köpeklerinin ayrı bir ırk olduğu kesinleşti. MEÜ Biyoloji Bölümü'nde okuyan yüksek lisans öğrencisinin yaptığı 2 yıllık tez çalışmasıyla farklı bir ırk olduğu ortaya çıkarılan çatalburun, çalışmanın dergide yayınlanmasıyla tüm dünya tarafından tanınacak.
İhlas Haber Ajansı YouTube Kanalına Abone Olmak İçin:
►

Mersin’in önemli değerlerinden biri olan Tarsus çatalburun av köpekleri için gerçekleştirilen ırk çalışması sonuçlandı. Ayrık burun yapıları dolayısıyla ‘çatalburun’ olarak adlandırılan bu köpeklerin ayrı bir ırk mı, değil mi yönündeki çalışmalar tamamlandı. Mersin Üniversitesi (MEÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü yüksek lisans öğrencisi Zeliha Tuğçe Şahin tarafından hazırlanan ve 2 yıl süren tez çalışması sonucunda çatalburunların farklı bir ırk olduğu ortaya çıktı. Tez sonucunun önümüzdeki günlerde uluslararası dergide yayınlanmasıyla çatalburun, tüm dünya tarafından farklı bir ırk olarak tanınacak.
Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklama yapan MEÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Serap Ergene, çatalburunlar ile ilgili ırk çalışmasını tamamladıklarını söyledi. Bu köpekler üzerinde uzun yıllar süren gözlemleri olduğunu kaydeden Ergene, "Çatalburunlar bu bölgeye özgü olan ve bu bölgeyi temsil edecek önemli biyo çeşitlerden bir tanesidir. Ancak hep şöyle bir şüphe vardı. Acaba bu bir ırk mıdır yoksa diğer köpek ırklarıyla benzer özellikte midir? Fakat tamamlanan çalışmamızda buna bir cevap bulabildik. Bu çalışmada 3 farklı türü karşılaştırdık. Kangal, İngiliz pointer ve Tarsus çatalburunu. Bu 3 ırkı karşılaştırmamızın sebebi şuydu. Kangal, pointer ve çatalburna göre daha uzak bir genetik yapıya sahip. Pointer ve çatalburun ise birbirine daha yakın. Dolayısıyla çatalburunun hangi gruba daha yakın ve uzak olduğunu araştırdık" diye konuştu.
"Çatalburunu ayrı bir ırk olarak tanımlayabiliriz"
Çalışmalar sonucunda bir sonuca ulaştıklarının altını çizen Ergene, "Evet çatalburun kangala oldukça uzak, pointer ile ise birbirine çok yakın ama aynı zamanda da ırk sayılacak kadar da genetik farklılıklar var. Yani pointer ile çatalburunları birbirinden farklı bir ırk olarak tanımlayacak kadar genetik çeşitlilik bulduk. Yaptığımız çalışma sonucunda çatalburunu ayrı bir ırk olarak tanımlayabiliriz. Bunun sonucunda bizim önerimiz, ülkemizin biyo çeşitliliğini korumak açısından bu çok önemlidir. Çünkü çatalburun Tarsus’da çok az sayıda kalmış durumda. Sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla yetiştiriciliğinin yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Aynı zamanda bu canlıların koku alma duyusu oldukça gelişmiş olduğu için biz narkotikte, arama kurtarmada kullanılabilecek köpekler olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle Tarsus’a özgü olan bu değerin öncelikle bölgeye, daha sonra da ülkeye kazandırılması açısından yetiştiriciliğinin önemli olduğunu düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Çalışmanın 2 yıl sürdüğünü vurgulayan Ergene, “Yüksel Lisans öğrencim Zeliha Tuğçe Şahin’e verdiğim bir tezdi bu. 2 yıllık çalışmanın sonucunda kangallardan, pointerlardan ve Tarsus’daki Çatalburun yetiştirme merkezlerinden kan örneklerimizi topladık. Bu kan örnekleri üzerinden DNA analizlerini yaptık ve bunun sonucunda ulaştığımız gözlem şu oldu. Artık şunu söyleyebiliriz. Tarsus Çatalburun ayrı bir ırk olarak tanımlanabilir. Bilimsel çalışma olarak da bunu biz dergiye gönderdik. Şu anda işlemde zaten. Çalışma yayınlandığında zaten artık ırk olarak ifade edilmiş olacak. Biz çalıştığımız dönemde bu köpeklerin sayısı 70 civarındaydı. Şu anda ırk anlamında baktığımız zaman tüm dünyada 400 civarında “ dedi.

#haber #sondakika #gündem

================================

İhlas Haber Ajansı Resmi Web Sitesi
►

İhlas Haber Ajansı Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►

İhlas Haber Ajansı hakkında


İhlas Haber Ajansı’na ulaşmak için
►