araca arkadan çarpma cezası / Arkadan çarpan hep suçlu mudur? - Yazarlar Haberleri

Araca Arkadan Çarpma Cezası

araca arkadan çarpma cezası

Trafikte istenmeyen durumlar ile karşılaşılabilir. Maddi ve manevi kayıplara sebebiyet veren bu kazalar farklı senaryolarda gerçekleşebilir. Araba yoğunluğunun göreceli olarak fazla olduğu bölgelerde park halinde araca çarpma sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Bu durumda yapılması gereken ilk şey araç sahibine ulaşmaktır. Diğer aracın sahibi gelene dek araç hareket ettirilmemelidir. Daha sonra yasal işlemler ile park halindeki araca çarpma değer kaybı belirlenmelidir. Diğer kaza türlerinden olduğu gibi araç sahibi ile birlikte kaza tespit tutanağı düzenlenmelidir. Yasal olmayan sözlü teminatların bir karşılığı olmadığı için yazılı ve görsel bir biçimde belgelendirilmesi gerekir.  Fotoğrafların net ve yatay bir biçimde çekilmesi önemli detaylardandır. Plakanın okunması ve varsa çevredeki trafik levhalarının da fotoğraflanması gerekmektedir. Park halindeki araca çarpma trafik sigortası olmaması durumunda kusurlu olan taraf için yüksek maliyetler doğurmaktadır. Kaza sonucunda düzenlenen hasar tespit tutanağına göre hasarın karşılanması için oluşan bedel değişiklik göstermektedir. 

Kazanın gerçekleşmesi durumunda olabildiğince soğukkanlı olmak gerekir. Hasar gören aracın sahibine ulaşılamadığında panik olmamalı ve durumun çözümü için en sağlıklı alternatifler değerlendirilmelidir. Acil bir durumda bile olay fotoğraflanmalı ve çarpılan aracın plakası alınmalıdır. Hasarlı araca kişinin kendi numarasını bırakması sağlıklı bir iletişim kurulması için önemlidir. Gerekli olan tedbirlerin alınmaması halinde park halindeki araca çarpma cezası bir vur kaç davranışı olarak değerlendirilir. sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 81/1-a numaralı maddesi gereğince TL idari para cezası verilmektedir.  Bu durumla karşılaşıldığında kusurlu tarafın trafik sigortası ile diğer aracın zararı karşılanmaktadır. Bütün bu cezai işlemlere gerek kalmadan, sakinlikle karşı tarafın mağduriyetini giderecek çözümler kolaylıkla bulunabilmektedir. 

Park Halindeki Araca Çarpma Sonrası Kusurun Belirlenmesi

Yaşanan bütün trafik kazalarında kusur oranının belirlenmesi için kaza tespit tutanağının eksiksiz olması ve eksper inceleme raporunun bulunması gerekir. Parkhalindeki araca çarpma kusuroranı belirlenirken de bu belgelere ihtiyaç duyulur. Bu tutanaklara eklenmesi gereken delil niteliğindeki kaza fotoğrafları da önemlidir. Bütün bunların bir araya getirilerek sigorta şirketine ulaştırmasının ardından geçen üç iş günü içerisinde kusurun belirlenmesi için değerlendirme yapılır. Daha sonra trafik sigortasısorgulama yapmak için Tramer kayıtları sorgulanarak, detaylı bilgi elde edilir. Taraflardan biri sonuca itiraz edebilmek için beş iş günü içerisinde başvura yapabilir. 

Park halindeki araca çarpma maddesi uyarınca sürücünün tam kusurlu bulunması bazı şartlar aranır. Yerleşim birimleri dışında kalan alanlarda, zorunlu park ya da duraklama gibi haller sonucun kaza gerçekleşirse, buna sebep olan sürücü % tam kusurlu bulunur. Park halindeki araca çarpma kanun maddesine göre kurallara aykırı bir park eylemi gerçekleştirmeyen araçlara çarpılması durumunda çarpan kişi aynı şekilde % kusurlu bulunur. Hatalı park halindeki araca çarpma durumunda çarpan kişinin sorumluluğu devam eder. Aynı şekilde yine tutanak tutulması, fotoğraf çekilmesi gerekmesi durumunda olay yerine trafik polisi çağrılması gerekir. Çarpan kişinin trafik sigortası genel şartları sayesinde, hatalı park eden kişinin maddi hasarları karşılanır. Hatalı park yapan kişi için yalnızca hatalı park etmeden kaynaklanan bir trafik kural ihlali yapması sebebiyle para cezası verilir. Park halindeki araca çarpma yargıtay kararı, bu durumlarda bu şekilde gerçekleşmektedir. Bu tarz durumlarda oldukça ağır maliyetlerle karşı karşıya kalınabilir, trafik sigortasına sahip olmak bu açıdan kolaylık sağlayan bir ayrıcalık yaratmaktadır. 

Trafik Sigortası Park Halinde Çarpılan Aracın Masrafını Karşılar mı?

Günümüzde her geçen gün trafiğe çıkan araç sayısının artması kaza olasılığını da artırır. Bu durum özellikle büyük şehirlerde kaçınılmaz hale gelmiştir. Yaşanan kazalar her ne kadar endişe verici olsa da olay yerinde serin kanlı davranarak gereken işlemlerin gerçekleştirilmesi gerekir. Kazaya sebebiyet veren sürücünün vakit kaybetmeden sigorta şirketine durumu bildirmesi gerekir. En azından telefon ile arayarak durum hakkında daha detaylı bilgi alarak izlenmesi gereken adımlar öğrenilebilir. 

Evrakların eksiksiz doldurulması, doğru açılardan fotoğraflanması kusur oranının belirlenmesi açısından etkilidir. Burada çıkan sonuç rücu işlemlerinin ilerlemesi açısından da öneme sahiptir. Parkhalindeki araca çarpma kasko tarafından karşılanır. Trafik sigortası olmayan kişiler için oldukça zorlayıcı bedeller görülebilir. Ancak yasa gereği tam kusurlu olan taraf hasarların karşılanması ile sorumludur. Park halindeki araca çarpılması durumunda oluşan hasar kaydı aracın bilgilerine işlenir. Araç alım satımlarında, fiyatta oldukça önemli bir belirleyici olan bu durum potansiyel alıcılar tarafından kolaylıkla öğrenilebilir. Bu sorgulama olası sorunların önüne geçilmesi açısından önem taşır. 

Kaza yapan sürücünün olay yerinde paniğe kapılarak ayrılmaması gerekir. Araç sahibine ulaşma çabalarının yetersiz olması durumunda, sigorta bilgilerini ve cep telefon numarasını içeren bir not bırakılması gerekir. Sürücüler kaçsa bile araçları yine de farklı şekillerde tespit edilebilmektedir. Güvenlik kameraları, mobeseler bu anlamda önemli kaynaklar arasında yer alır. Plakanın tespit edilmesi ile bu durum mahkemede park halindeki araca çarpma tazminat davası ile devam edebilir. Bütün bu yasal karmaşadan uzak olmak açısından doğru adımların izlenmesine özen gösterilmelidir. Kaçan kişinin tespit edilememesi durumunda, tutanağı trafik polisi doldurmalıdır. Bu tutanak ve fotoğraflar sigorta şirketine gönderilmelidir. Trafik sigortası sahipleri için oluşan bu hasar, kişinin kendi kaskosundan karşılanarak mağduriyeti giderilir.

Trafik Kazalarında Kusur Oranları Nedir? Nasıl Belirlenir?

Trafikte bir anlık dikkatsizlik sonucu çeşitli kazalar meydana gelebilir. Yaşanan kazaların maddi götürüsü olabileceği gibi bir kısım kazalar da yaralanma ve ölüm ile sonuçlanabilir. Kazaya kimin sebep olduğu ile ilgili tespitler ise kaza kusur oranları belirlenerek yapılır. Bu oranın belirlenmesi için çeşitli çalışmalar gereklidir. Trafik kazasında kusur oranları, en basit tanımı ile kazada kimin hatalı olduğunu tanımlamak için kullanılan sayısal değerlerdir. Kısaca kazaya sebebiyet veren kişi ya da nedenin ne denli sorumlu olduğunun göstergesidir. Kazadaki suç ya da hata oranının belirlenmesi için kaza yerinde bilirkişi tarafından bir kısım incelemeler yapılarak gerekli evrakların düzenlenmesine ihtiyaç vardır.

Kaza Tespit Tutanağı Nasıl Tutulur?

Herhangi bir trafik kazasına karışıldığında yapılması gereken en önemli faaliyet, kaza tespit tutanağının tutulmasıdır. Kusur oranı sorgulama işlemi yapılırken de bu tutanakta yazan esaslar baz alınır. Tarafların karşılıklı olarak anlaşması durumunda kaza tespit tutanağı iki taraf arasında tutulur. Tarafların anlaşamaması ya da bir kısım özel durumlarda adli birimlere haber verilerek kaza tutanağı tutturulur. Kaza tespit tutanağının doldurulması esnasında aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir.

  • Kaza yapan araçlar hareket ettirilmeden fotoğraflar çekilmelidir.
  • Kazaya karışan tarafların ehliyet ve ruhsat fotoğraflarının da çekilmesi gerekir.
  • Tutanakta tarafların ıslak imzalarının bulunması şarttır.
  • Tutanaktaki tüm bilgiler eksiksiz olarak doldurulmalıdır.
  • Özellikle belgede yer alan poliçe numaraları ve sigorta şirketi ile ilgili bilgilerde hata olmamalıdır.
  • Kaza kusur oranlarının doğru belirlenmesi için kazanın nasıl meydana geldiği ayrıntılı şekilde belirtilmeli ve düzgün bir kroki çizilmelidir.

Aşağıdaki durumlarda, kaza tespit tutanağı tutulmaz ya da tutulsa bile geçerli görülmez.

  • Kaza sonucunda yaralanma ya da ölüm meydana geldi ise,
  • Kazaya karışan tarafların ehliyeti yoksa,
  • Sürünün alkollü olduğu yönünde bir şüphe varsa,
  • Araçların bir ya da ikisinde de zorunlu trafik sigortası bulunmuyorsa,
  • Kaza sonucunda bir kamu malına zarar verildiyse, kaza tespit tutanağı tutulmaz.

Kaza sonrasında sigorta şirketinden yapılacak tazminat ödemeleri ile ilgili herhangi bir mağduriyet yaşamamak adına mevzuat işlemlerinin kusursuz şekilde yapılması gerekir. Tüm işlemler tamamlandıktan sonra kusur oranı baz alınarak sigorta şirketince tazminat ödemesi yapılır. Trafik sigortası poliçenize ek olarak kasko sigortası yaptırmak bu gibi durumlarda büyük avantaj sağlar.

Kazalarda Kusur Oranları Nasıl Belirlenir?

Herhangi bir trafik kazasına karışılması durumunda yapılması gereken ilk iş, ayrıntılı bir şekilde kaza tespit tutanağının tutulmasıdır. Tutulan tutanağa aynı zamanda kaza yerinin ve araçlardaki hasarın belli olduğu fotoğrafların da eklenmesi gerekir. Fakat yapılacak bu faaliyetler trafik kazası kusur oranı hesaplama işlemi için yeterli değildir. Kusur oranının belirlenmesi için yapılması gerekenler aşağıda sıralanmıştır:

  • Olay yerinde tutulan tutanaklar ve kaza fotoğrafları sürücüler tarafından ilgili sigorta şirketine gönderilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, kaza fotoğraflarının araçlar kaza yerinden hareket etmeden önce çekilmiş olması gerektiğidir.
  • Sigorta şirketi tarafından kaza dosyası açılarak Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi'ne bildirim yapılır. Bu işlem için sigorta şirketinin 1 günlük işlem süresi vardır.
  • Tramere gerekli bildirimin yapılmasını müteakip trafik kazası kusur oranı sorgulama aşamasına geçilir. Trafik kazalarında kusur tespiti ve bilirkişilik faaliyetleri 3 iş günü içinde tamamlanarak kusur oranları sigorta şirketine bildirilir.
  • Belirlenen kusur oranlarına sürücü ve sigorta şirketi tarafından bir itiraz yapılmazsa poliçede belirtilen esaslar dâhilinde tazminat ödemesi yapılır.

Kazaya karışan sürücüler tarafından, kusur oranlarına itiraz edilebilir. Bu işlem için yasal süre 5 iş günüdür. 5 gün içinde sigorta şirketi ile Tramer, kusur oranlarının belirlenmesinde aynı görüşe sahip olamazsa Tutanak Değerlendirme Komisyonu'na gerekli başvuruların yapılması gerekir. Komisyonun vereceği karar bağlayıcıdır ve kararın verilmesinden sonraki 8 iş günü içinde tazminatın ödemesi yapılır.

Kasko Teklifi Al!

Trafik Kazalarında Kusur Oranları Nelerdir?

Meydana gelen trafik kazalarında sigortalıya yapılacak olan ödeme, kazadaki kusur oranı dikkate alınarak yapılır. Bunun için de belirlenen standart yüzdelik kusur oranları vardır. Söz konusu oranlar % 0, % 50 ve % olarak ifade edilir. % 0 Kusur Oranı: Hazırlanan raporlarda sürücünün % 0 kusurlu olduğu yönünde tespit yapıldı ise sürücünün tamamen hatasız olduğu kabul edilir. Bu kusur oranı ile sigortalı, poliçede belirtilen hasar tazminatını tam olarak sigorta şirketinden alabilir. % 50 Kusur Oranı: Trafik kazası yüzde 50 kusur oranı, kazaya karışan sürücülerin kusur oranlarının eşit olduğunu ifade eder. % Kusur Oranı: Trafik kazasında yüzde kusurlu olmak, kazada tamamen tek bir tarafın hatalı olduğunu belirtir. Diğer taraf ise tamamen hatasızdır. Arkadan çarpma kusur oranları genel olarak % kabul edilir.

Asli Kusur ve Tali Kusur Oranları Nelerdir?

Kusur oranları belirlenirken asli ve tali kusur oranları dikkate alınır. Asli kusur, kazaya sebep olan taraf iken tali kusurlu taraf kaza esnasında gerekli dikkati ve özeni göstermeyen taraftır. Bu kapsamda belirlenen asli ve tali kusur oranlarını şu şekilde sıralayabiliriz: Tramer heyetine göre belirlenen kusur oranları:

  • Asli kusur: %
  • Tali kusur: % 0

Sigorta şirketine göre belirlenen kusur oranları:

  • Asli kusur: % 75
  • Tali kusur: % 25

Adli ve Sigorta Tahkim Heyeti tarafından belirlenen kusur oranları:

  • Asli kusur: % 70
  • Tali kusur: % 30

sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun3. Maddesi’ne göre trafik kazası“Karayolları üzerinde bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olaydır.” Trafik kazaları ülkemizde her yıl binlerce insanın canına mal olmaktadır. Gerek sürücü hataları gerek yolların durumu gerekse dikkatsiz yayalar her yıl yüzlerce kazaya sebebiyet vermektedir. Karayolları Trafik Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Borçlar Kanunu bu konuda ağır yaptırımlar öngörse de bu yaptırımların hiçbiri bu kazaların önüne geçememekte ve maalesef binlerce kişi ciddi zararlara uğramaktadır. İşte burada bu tür kazalardan kaynaklanan maddi ve manevi zararların tazmini sorunu ortaya çıkmaktadır.

Trafik kazası geçiren kişiye uğradığı zararı tazmin için hukuk sistemimiz ciddi imkânlar tanımışsa da vatandaşlarımız bu hakların varlığından dahi haberdar değillerdir. Uğranılan trafik kazası sonucu zarara uğrayan şahıs bu zararın tazmini için önemli imkânlara sahiptir. Örnek vermek gerekirse gece vakti ışıklandırması olmayan bir yolda ilerleyen sürücü uyarı tabelası olmayan köprü, kavşak vb. bir durumla karşılaşır ve kaza geçirip bir zarara uğrarsa bu zararını devletten tazmin edebilir. Zira devletin bu tür yollarda gerekli uyarı levha ve tabelalarını koymak gibi ciddi bir yükümlülüğü vardır. Bu yükümlülüğüne uymayan İdare (devlet) vatandaşa tazminat ödemekle yükümlüdüfunduszeue.info husus birçok yüksek mahkeme kararı ile de sabittir. Örnekten de anlaşıldığı gibi trafik kazasında zarar tazmini için karşılıklı iki kişinin kaza geçirmesine lüzum yoktur. Devletin bu tür eksiklikleri sonucu kazaya uğrayan şahıs dahi zararını tazmin edebildiğine göre her gün onlarca alkollü, agresif, acemi, dikkatsiz sürücü veya yayanın neden olduğu kazalardan oluşan zararların tazmini çok daha anlaşılabilir olmaktadır.

Ölümlü trafik kazalarında zarara uğrayanların talep edebilecekleri tazminatların neler olduğu kanunda açıkça zikredilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun Maddesi’ne göre “Ölüm halinde ölenin mirasçıları; cenaze giderlerini, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderlerini ve ölenin desteğinden yoksun kaldıkları miktarı tazminat olarak talep edebilirler.” Kanuna göre ölüm halinde tazmin edilebilecek zararlar 3 başlık altında toplanmıştır. Bu başlıkları biraz açarsak;

1- Cenaze Giderleri:Ölümlü trafik kazalarında ölenin mirasçılar ölümden dolayı ortaya çıkan cenaze masraflarını kazaya sebep olan kişi veya kurumlardan talep edebilirler. Bu cenaze masrafları için defin masrafları, cenazenin bir yerden başka bir yere taşınması vs. gibi zararlar girmektedir.

2- Ölüm Hemen Gerçekleşmemişse Tedavi Giderleri:Ölümlü trafik kazalarında ölüm hemen gerçekleşmemiş ve kazaya uğrayan kişi hastanede bir dönem tedavi görmüş ve ardından ölmüşse bu süreçte yapılan tedavi giderleri kazaya sebep olan kişi veya kurumlardan talep edilebilir. Bu masrafların içine hastane masrafları, ameliyat masrafları ve ilaç masrafları girmektedir.

3- Destekten Yoksun Kalma Tazminatı:Ölümlü trafik kazalarından ölen şahsın mirasçıları kazaya uğrayan kişiden gördükleri destek oranında kazaya sebep olan kişi veya kurumlardan tazminat talep edebilirler. Örnek vermek gerekirse bir aile babasının geçirdiği kaza sonucunda ölmesi halinde bu şahsın maaşı ve ortalama yaşam süresi dikkate alınarak bir tazminata hükmedilir. Ölen şahsın mesleki nitelikleri, yaşı ve yaptığı iş bu tazminatın belirlenmesinde ciddi bir önem arz etmektedir. Olayı daha da somutlaştırırsak 40 yaşında ve aylık ,00 TL geliri olan bir şahsın trafik kazası neticesinde ölmesi halinde ortalama yaşam süresi 65 olarak alınır ve bu şahsın ailesine 25 yıl daha bakabileceği varsayılarak 25 yıllık süre için bir tazminata hükmedilebilir. Bu tazminatı ölenin ailesi talep edebileceği gibi ölenle hiçbir bağlantısı olmayan 3.şahıslar dahi ölenin desteğini aldıklarını ispatlarlarsa bu tazminatı talep edebilirler.Çocuk ölümlerinde de ölen çocuğun ailesi kazaya sebep olan kişi veya kurumlardan destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler. Bu tazminat belirlenirken çocuğun ileriki dönemlerde ailesine yapacağı katkı göz önüne alınarak bir tazminata hükmedilir.

Türk Borçlar Kanunu’nda bahsedilen ve yukarıda açıkladığımız zararlar maddi tazminat kapsamında olup ayrıca birde manevi tazminat hususu vardır. Ölenin ailesi ölümden dolayı içine düştükleri acı, keder, ızdırap ve elemden dolayı uğradıkları manevi zararları kazaya neden olan kişi veya kurumlardan talep edebilirler. Ölenin ailesi ve yakınlarının için düştükleri bu acının bir nebze olsun hafiflemesi için manevi tazminat kurumu öngörülmüştür. Manevi tazminat kurumunda zarar belirlenirken kanun koyucu hâkime geniş bir takdir yetkisi vermiştir. Hâkim olayın özelliklerini, ölenin ve ailesinin sosyoekonomik durumlarını, kazanın ve ölümün aile üzerindeki etkisini göz önüne alarak bir tazminat belirler.

Ülkemizde her gün yaklaşık ve her saat 25 trafik kazası olmakta günde maalesef kişi vefat etmekte, kişi de yaralanmaktadır. Özellikle Ramazan ve kurban bayram tatilleri sonrasında ve öncesinde bu rakam artmaktadır. Dikkatli sürüş güvenliği eğitimi, aracınızda aktif kaza emniyeti ve pasif emniyet tedbirleri alınmalıdır.

Kaza sonrası ne yapmalıyız ?

Kaza sonrası, soğukkanlılığımızı yitirmeden “önce can güvenliği”, prensibi gereğince yaralı varsa ilkyardım vs. yapmalıyız. Kaza sonrası olay yerinde gerekli güvenlik önlemlerini (reflektör, 4 lüleri yakma vs.) mutlaka alınız. Kaza sonrası 2. bir kaza olması ihtimali çok yüksektir. Bir kazadan daha kötüsü 2. bir kazadır.

Sadece maddi hasarlı kaza ise araç sürücülerinin tutanak tutması yeterlidir. (Fakat resmi devlet araçlarının karıştığı kazalarda polis/jandarma tutanağı aranmaktadır.)

Yaralama, ölüm varsa veya anlaşamıyorsanız polis veya jandarmayı arayınız.

Kaza tutanağı düzenledikten sonra, Araçların ruhsatları, Sigorta poliçeleri ve hemen hemen artık herkeste bulunan cep telefonlarınızı kullanarak hasarlı araçların, kazanın meydana geldiği çevrenin fotoğraflarını çekmelisiniz. Sonrasında ise sigorta şirketini arayarak durumu ihbar ederek; hasar dosyası açtırınız. Tedavi belgelerini hastaneden almayı unutmayın. Gider makbuzları da çok önemli.

KASKOİLE ZORUNLU SİGORTA NEDİR

Zorunlu trafik sigortası yapıldığı aracın zararını karşılamaz sadece zarar verdiği diğer aracın ya da kişinin zararını karşılar.

Kaskonuz ise sizin zararınızın tamamını ve karşı tarafın kusuru ve teminat oranında zararını ödeyecektir. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ise kusurlu olan aracın zararını ödemez.

KUSUR DURUMUNA NASILİTİRAZ EDEBİLİRİZ.

Mahkeme yoluna başvurarak veya TRAMER kaza tutanaklarınızı inceleyip kusur durumunu inceleyecek varsa itirazlarınızı Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdindeki SİGORTA TAHKİM KOMİSYONUNA kusur durumuna ait tespit için İTİRAZ EDEBİLİRSİNİZ.

Sigorta Poliçesi yoksa ya da kazaya karışanı tespit edememişseniz, ne yapmalıyız
Kazaya karışan aracın poliçesi yoksa ya da tarihi geçmişse ya da vurup kaçmışsa
+Tedavi giderlerinizi
+Sakatlık tazminatınızı
+Ölüm varsa destekten yoksun kalma tazminatı zararlarınızı Güvence hesabından talep edebilirsiniz.
Araçtaki hasarlar, manevi tazminat talepleri GÜVENCE HESABI nın dışındadır ve ödeme yapılmamaktadır.

Tazminattan kimler sorumludur.

Kazayı yapan şoför, araç ruhsat sahibi, (işleteni) tazminattan birlikte müteselsilen sınırsız sorumludur. Yine aynı şekilde sigorta şirketi (ZMMS-KASKO) de limitleri dahilinde maddi tazminattan sorumludur. Manevi tazminat kural olarak sigorta sorumlu değildir. Fakat poliçesinde manevi tazminat klozu bulunan aracın karıştığı kazada sigorta manevi tazminatı da ödemektedir. Örneğin X Nakliyat yazan kamyonun karıştığı kazada, şoför,funduszeue.infoat şirketi, aracın ruhsat sahibi vs. sorumludur.

Kaza mağduru iseniz bizi arayınız diye size gelenlere sakın inanmayınız. Mağduriyetiniz artabilir. Dava yoluyla sadece avukatlar takibini yapabilir, başka bir meslek grubu yoktur.

Trafik kazası olması halinde Ne gibi haklarınız vardır;

1-Maddi tazminat ( Sigorta şirketlerine başvurarak poliçe teminatları dahilinde zararlarınızı karşılama imkanı vardır…) Bu tazminata; tedavi giderleri, çalışamamaktan dolayı kazanç kaybı, sakatlık varsa malüliyet tazminatı, ölüm varsa destekten yoksun kalma tazminatı, araç ticari taksi, minibüs gibi ise aracın çalışamadığı günlere ait kazanç kaybı, aracın kaza geçirmesi sebebiyle araçta olan değer kaybı vs. dahildir.

Manevi tazminat (Ruhsal bütünlüğünüz bozulduğu için üzüntünün biraz olsun giderilmesi, suçlunun cezalandırılması için verilmektedir. Manevi tazminat belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının dikkate alınarak belirlenir. Son zamanlardaki Yargıtay içtihatları, sorumlunun kusurlunun caydırılması için tazminat miktarlarının artırılması yönündedir.)

Trafik kazası aynı zamanda iş kazası ise SGK dan malüliyet aylığı ve kazaya sebep olan kişiden aynı zamanda da işverenden maddi manevi tazminat alınabilmektedir.

funduszeue.info davası (yaralanma, ölüm hallerinde polis, savcılık, mahkeme aracılığıyla hakkınızı aramalısınız. Olay sonrası tanıklarınızı bildirip dinletmeniz lehinizedir.

Trafik kazasında yaralanma varsa Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun maddesi uyarınca kazanın oluşumuna sebebiyet veren kişi 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Kazada yaralanan kişide “kemik kırığı”, “organların işlevinin sürekli azalmasına” “yüzünde sabit bir iz kalmasına” ,”yaşamsal tehlike varsa” vs. hallerinde kişi 4,5 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
++Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, kişi 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası artırılır ile cezalandırılır.
++Kusurlu olarak trafik kazasında bir kişinin ölümüne sebep olanlar TCK Maddesine göre, 2 ila 6 yıl arası hapis cezası ile cezalandırılır.
++Eğer trafik kazası sonucunda 1’den fazla insanın ölümü ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
++ SAYILI CMK /5. MADDESİ UYARINCA (EKLENMİŞ FIKRA RGT: RG NO: KANUN NO: /23) (5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, (DEĞİŞİK İBARE RGT: RG NO: KANUN NO: /) (KOD 1) iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. Bunun için mağdurun zararının giderilmesi, kişinin sabıkasız olması gerekir. Mahkeme 5 yıllık bir denetim süresi belirler, sanık suç işlemezse verilen hüküm; davanın düşürülmesiyle ortadan kalkar. .

Zamanaşımı süresi ne kadardır.

• Trafik kazası sebebiyle maddi manevi tazminat talepleri sayılı Karayolları Trafik Kanunu maddesi uyarınca “ Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.”

• Zarara yol açan eylemin aynı zamanda suç sayılan bir eylemden doğmuş olması durumunda o suçun bağlı olduğu (uzamış) ceza zamanaşımı süresidir.

Örneğin sayılı TCK zamanında yani 01/06/ öncesi kaza meydana gelmişse ve bu kazada ölü ve aynı zamanda yaralı varsa ceza zamanaşımı olan 10 yıl için tazminat davası açma hakkı vardır.

• Kazada sadece ölüm varsa 5 yıl ceza zamanaşımı süresi içinde tazminat davasını açmanız gerekir.

• Dava konusu olay, olay gününde yürürlükte bulunan sayılı Türk Ceza Yasası&#;nın 85/1. maddesinde tanımlanan taksirle bir kimsenin ölümüne yol açmak olup desteğe çarparak ölümüne neden olan davalı hakkında uygulanacak ceza davasındaki dava zamanaşımı süresi, aynı yasanın 66/1-d maddesi uyarınca 15 yıldır.

• Taksirle yaralama halinde sayılı yasayanın maddesine göre dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

• Uzatılmış ceza zamanaşımı süresi zorunlu trafik sigortası hakkında da uygulanması gerektiği gibi zorunlu trafik sigortası tespit edilmeyen araç için de trafik garanti fonu hesabına karşı açacağınız davalarda da uygulanır.

• Kişi yolcu olarak araçta bulunuyor yani taşıma sözleşmesi varsa KTK hükümleri değil, TTK&#;nun ve devamı maddelerinin uygulanması gerekmektedir. Buna göre, yolcu taşıma sözleşmelerinden kaynaklanan ölüm veya cismani zarara ilişkin davalar, TTK&#;nun /5. maddesi yollaması ile BK&#;nun maddesi gereğince on yıllık zamanaşımına tabidir.

İşçinin karıştığı kazadaki ibranamenin durumu

1 sayılı TBK a göre işçinin trafik kazası sonucunda ölmesi halinde ibraname imzalaması halinde haklar zayi olmamaktadır. Yeni yasal değişikliklere göre trafik kazasında işçinin ölmesi halinde ibraname ile haksızlığın önüne geçilmiştir. TBK maddesine göre &#; İşçinin işverenden alacağına ilişkin ibra sözleşmesinin yazılı olması, ibra tarihi itibarıyla sözleşmenin sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması, ibra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi, ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması şarttır. Bu unsurları taşımayan ibra sözleşmeleri veya ibraname kesin olarak hükümsüzdür. Hakkın gerçek tutarda ödendiğini ihtiva etmeyen ibra sözleşmeleri veya ibra beyanını muhtevi diğer ödeme belgeleri, içerdikleri miktarla sınırlı olarak makbuz hükmündedir. Bu halde dahi, ödemelerin banka aracılığıyla yapılmış olması zorunludur. İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri, destekten yoksun kalanlar ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri dahil, hizmet sözleşmesinden doğan bütün tazminat alacaklarına da uygulanır. Bu maddeye göre örneğin şoför bulunan bir kişi işverenin aracıyla ya da evine işveren servisi ile giderken ölen işçinin yakınlarına tazminatın tam olarak ödenmesi yasa hükmüdür. Bir kısım parayı verip haklarımın tamamını aldım diye imzalatılan ibraname hükümsüzdür. Paranın banka kanalıyla ödenmesi şarttır. Ölenin hak sahipleri bu alacaklarını tazminat davası ile talep edebilirler. İBRANAME KİŞİYİ KURAL OLARAK BORÇTAN KURTARIRSA DA BU HALDE BORÇTAN KURTARMAZ.

Dava açılırken daha az harç ödenmektedir.

2&#; 1 Ekim günü yürürlüğe giren sayılı Hukuk Muhakemesi Kanununa göre tazminat davasında normal daha az harç ödenmektedir. sayılı HMK ve harçlar kanunu uyarınca “Ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davaları”nda peşin harç yatırırken normal davalara göre 1/5 oranında harç ödeyeceklerdir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile Olayda işletenin kendisine ait araçta yolcu olarak bulunduğu sırada sürücünün tam kusuruyla ölümü sonucu geride kalanların tazminat istemesi söz konusudur. Normalde işleten araç sahibi şoförünün kusurundan tam sorumludur. Fakat Yargıtay bu durumu esnetmiştir.

Yargıtay T.C. YARGITAY Hukuk Genel Kurulu Esas: / Karar: /92 Karar Tarihi: ile “dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, işletenin desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği; aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı sigorta şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri, oyçokluğu ile kabul edilmiştir. “ yine

Hukuk Genel Kurulunun gün ve / E, / K sayılı ilamında, mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün mirasçılarının açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davasında da, Kanunun kapsam dışılığını düzenleyen maddesinde, araç şoförünün desteğinden yoksun katanların isteyebileceği tazminatların kapsam dışı olduğuna dair bir düzenlemeye yer verilmediği ve sürücünün desteğinden yoksun kalanların üçüncü kişi olduğu kabul edilerek zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tazminat talep edebilecekleri kabul edilmiştir.
• İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur,> Hal böyle olunca; aracı kullanan şoförün tam kusuruyla meydana gelen kazada, aynı zamanda onun eyleminden sorumluluğu nedeniyle kendisi de tam kusurlu kabul edilen işletenin ölümü nedeniyle talep edilen destek zararının, ölenin değil üçüncü kişi durumundaki destek tazminatı isteklilerinin zararı olduğu kabul edilmelidir.

• Destekten yoksun kalma tazminatına dayanak teşkil eden hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olsa idi doğrudan işleten üzerinde doğup ondan mirasçılarına intikal edeceğinden, bu yöndeki savunmalar ölenin desteğinden yoksun kalanlara karşı ileri sürülebilecekti. Oysa yukarıda da açıklandığı üzere, destekten yoksun kalma tazminatına konu davacıların zararı, desteklerinin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalan sıfatıyla doğrudan kendileri üzerinde doğan zarardır. Bu zarardan doğan hak desteğe ait olmadığına göre, onun kusurunun bu hakka etkili olması da düşünülemez. Bu nedenledir ki, Özel Dairenin davacıları üçüncü kişi kabul etmesine karşın, zararlarını ve buna bağlı tazminat haklarını muris üzerinde doğmuş bir hak olarak kabul etmesi ve bu kabul şekline göre vardığı sonuç çoğunlukça kabul görmemiştir.

• Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları&#;na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı sigorta şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri, oyçokluğu ile kabul edilmiştir.

TRAFİK CEZASINA İTİRAZ YOLU 

Hayatımızın büyük bir bölümü trafikte araç kullanarak geçmektedir. Trafiğin düzenli olabilmesi için belirli kuralların olması evrensel bir ihtiyaçtır. Bu kuralların oluşturulması ve kurallara uymayarak gerekli cezai işlemi uygulamak bir gerekliliktir.

Ülkemizde trafik mevzuatı sayılı Karayolları Trafik Kanunu   sayılı Karayolları Taşıma Kanunu, yönetmelik, yönerge, ve genelgelerle düzenlenmiştir.

Bu nedenle tarafımıza trafik zabıtası tarafından Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlendiği ve haklı olduğumuzu düşünüyorsak yapmamız gereken işlemleri aşağıda sizler için sıraladım.

Tarafınıza (yüze karşı )Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlendiği zaman trafik zabıtası bu cezanızı sürücü belgenize düzenlemekte ve bu cezalar ile ceza puanı uygulanmaktadır. İtirazınız olması durumunda trafik zabıtasına bu itirazınızı haklılık noktasını anlatınız. Trafik Cezası düzenlenirse iptali için ilk önce yapmanız gereken itirazınızı belirten bir dilekçe ile cezayı düzenleyen trafik kuruluşuna başvurabilirsiniz. Bur da direk mahkemeye de başvurabilirsiniz.

Yetkili ve Görevli Mahkemenin Tespiti:

sayılı Kabahatler Kanununun Maddesinde İdari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idari yaptırım kararı kesinleşir. sayılı Karayolları Trafik Kanununun ihlal eden sürücü ve araç sahiplerine düzenlenen Trafik İdari Para Ceza Tutanakları muhatabına tebliğ edildiği tarihten 15 gün sonra kesinleşir, kesinleşen tutanağa itiraz edilmesi durumunda mahkeme bahse konu ceza tutanağına yasal süre içerisinde itiraz edilmediğini gerekçe göstererek davanın reddine kararı verecektir.

Ancak: Trafik zabıtası tarafından, sayılı Karayolları Trafik Kanununun ihlal eden sürücülere düzenlenen idari yaptırım kararı ile birlikte idari tedbir uygulanmasına itiraz edilmesi durumunda davanın İdari yargı menciğinde görüleceği bu nedenle sayılı İdari Yargılama Usul Kanunun 7. Maddesinin 1. Fıkrasında dava açma süresi, otuz gün olarak belirlenmiştir. Mücbir sebebin varlığı dolayısıyla bu sürenin geçirilmiş olması halinde bu sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde karara karşı başvuruda bulunulabilir. Bu başvuru, kararın kesinleşmesini engellemez; ancak, mahkeme yerine getirmeyi durdurabilir. Başvuru, bizzat kanuni temsilci veya avukat tarafından sulh ceza mahkemesine verilecek bir dilekçe ile yapılır. Başvuru dilekçesi, iki nüsha olarak verilir. sayılı Karayolları Trafik Kanununa istinaden düzenlenen Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağına itiraz edilmesi durumunda sulh ceza mahkemesine ceza tutanağının muhatabı ve yasal temsilcisi dilekçe ile itiraz eder İdari Tedbir olması durumunda (araçların trafikten men edilmesi veya sürücü belgelerine geçici olarak el konulması) idare Mahkemesine başvurunun yapılması gerekmektedir. Başvuru dilekçesinde, idari yaptırım kararına ilişkin bilgiler, bu karara karşı ileri sürülen deliller açık bir şekilde gösterilir. Dilekçede ayrıca, başvurunun süresinde yapılmasını engelleyen mücbir sebep dayanaklarıyla gösterilir. sayılı Karayolları Trafik Kanununa istinaden düzenlene Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağına itiraz edilmesi durumunda gerekli belgeler başvuru dilekçesi, ceza tutanağı, tebligat mazbatası, ceza tutanağının yasal olmadığını belirten yasal bilgiler yetkili mahkemeye verilir. İdarî yaptırım kararının mahkeme tarafından verilmesi halinde, bu karara karşı ancak itiraz yoluna gidilebilir.

sayılı Karayolları Trafik Kanununun istinaden Mahkemelerin İdari yaptırım uygulaması yoktur bu konuda sadece aynı kanunun 48/5 maddesine beş yıl içerisinde üçüncü kez alkollü araç kullanma suçunun ihlal edilmesi durumunda Sulh Ceza Mahkemesi sürücü belgesine beş yıl süre ile geçici olarak el koyar bu cezaya itiraz edile bilir itiraz edilmesi durumunda 7 gün içerisinde kararı veren mahkemenin bulunduğu yerde ki Ağır Ceza Mahkemesine dava açılır. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği karar kesin olup; bu kararda itiraz edilmesi durumu sadece sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Maddesinde belirtilen Kanun Yararına Bozma talebi ile Yargıtay ceza dairesine dava açılır. Soruşturma konusu fiilin suç değil de kabahat oluşturduğu gerekçesiyle idarî yaptırım kararı verilmesi halinde; kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz edildiği takdirde, idarî yaptırım kararına karşı başvuru da bu itiraz merciinde incelenir.

Yukarıdaki belirtilen 6. Fıkranın açıklamasını örnekle açıklama daha doğru olacaktır.

Ölümlü veya yaralanmalı trafik kazasına kazaya neden olan şahıs savcılığa sevk edilir Cumhuriyet savcısı Türk Ceza Kanunun Maddesinden sulh ceza mahkemesine dava açar mahkeme iddia makamının talebi doğrultusunda mevcut dosyayı inceler kazaya neden olan şahsın suçlu olmadığı kabahat işlediğini belirtir ve sayılı Karayolları Trafik Kanununun ilgili maddesinden işlem yapılmasını ister böyle bir karar iddia makamı (cumhuriyet savcısı) ve suçtan zarar görenler kararı veren sulh ceza mahkemesine itirazda bulunur. 7. gün içerisinde itiraz edilmemesi durumunda karar kesinleşir ve gereği yapılmak üzere savcılık makamına gönderilir savcılı mahkemenin bu kararını trafik zabıtasına gönderir ve trafik zabıtası mahkemenin kararına istinaden idari yaptırım kararı uygular bu karar itiraz edilmesi durumunda ise dava daha önce bu kararı veren mahkemede görülür.

İdari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görülür.

sayılı Kabahatler Kanunun, sayılı Karayolları Trafik Kanununun getirdiği en önemli konuların başında İdari yaptırım ve idari tedbir kararının iptali konusunda yargı yolu seçiminin nasıl yapılacağı ya da trafik İdari para cezasının iptali için Adli yargı yolunun mu yoksa idari yargı yolunun mu seçimi konusundaki yaşanan tereddüdün çözümü konusunda aşağıda belirtilen kanun maddeleri alıntı yaptığım makale ve konuya ilişkin yüksek yargı makamlarının verdiği içtihat kararları örnek olarak gösterilmiştir.

İdari Tedbir (sürücü belgesine el konulması) ve İdari yaptırım (İdari Para cezası) kararının bir arada verilmesi durumunda ve itirazın sulh ceza mahkemesine yapılması durumuna ilişkin yargı kararları(Ek. 2 ve Ek.4) te sunulmuştur.

Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağına ve İdari tedbire İtiraz edilmesi

Sadece Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağına itiraz edilmesi iseSulh Ceza Mahkemesine 15 gün içerisinde dava açılacaktır.
Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile sürücü belgesine el konuldu ve ya araç trafikten men edildiği durumdaİdare Mahkemesine 60 gün içerisinde dava açılacaktır.

Not:İdare Mahkemesine açılan davada, mutlaka işlemin tamamının iptali talep edilmelidir.

TRAFİK KANUNU AÇISINDANİTİRAZ BAŞVURUSUNUN İNCELENMESİ

sayılı Kabahatler Kanununun Maddesinin 1. Fıkrasında başvuru üzerine mahkemece yapılan ön inceleme sonucunda;

İptal davasını Sulh Ceza Mahkemesine Açılması:

sayılı Karayolları Trafik Kanununa istinaden düzenlenen Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağına itiraz edilmesin durumunda yetkili mahkeme itiraza konu ceza tutanağının sorumluluk alanında olup olmadığı kontrol eder ve sorumluluk alanında olması ve görevli olduğunun anlaşılması durumunda başvurunun usulden kabulüne karar verir.

Konuyu örnekle açıklarsak:

İstanbul ili Kadıköy ilçesinde kırmızı ışık ihlali yapan ve aracın tescil plakasına sayılı Karayolları Trafik Kanununa istinaden düzenlenen Trafik İdari Para Cezasına Bakırköy sulh ceza mahkemesine itiraz edilsin böyle bir durumda Bakırköy Sulh Ceza Mahkemesi sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Maddesinde belirtilen davaya bakmak yetkisi, suçun işlendiği yer mahkemesine aittir hükmü gereği dava dosyasına yetkisizlik kararı vererek dosyayı Kadıköy Sulh Ceza Mahkemesine gönderir.

İstanbul ili Kadıköy ilçesinde alkollü olarak araç kullanan ve sayılı Karayolları Trafik Kanununun istinaden Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlenen ayrıca sürücü belgesine el konulan sürücü işlemin iptal için İstanbul Sulh Ceza Mahkemesine dava açması durumunda mahkeme sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 5. Maddesi Davaya İddianamenin kabulünden sonra; işin, davayı gören mahkemenin görevini aştığı veya dışında kaldığı anlaşılırsa, mahkeme bir kararla işi görevli mahkemeye gönderir. sayılı Kabahatler Kanunun 27 maddesi 8. Fıkrasında İdarî yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idarî yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idarî yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idarî yargı merciinde görülür. Hükmü gereği dava dosyasına görevsizlik kararı vererek dosyayı İstanbul İdare Mahkemesine gönderir.

Yukarıda belirtilen örnekler çerçevesinde mahkemelerin dava dosyalarını usulden kabul etmeleri durumunda başvuru dilekçesi ilgili kuruma gönderilir. İlgi kurum başvuru dilekçesine 15 gün içerisinde cevap verir. Bu durum sulh ceza mahkemesinin davaya bakması durumunda geçerlidir.

Yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde davanın sulh ceza mahkemesine açılması durumunda mahkeme davanın kabulü ile Trafik İdari Para Cezasının iptaline ya da davanın reddine karar verir mahkeme ceza tutanağını iptal etmesi durumunda ceza tutanağının Türk Lirası altında olması durumunda karar kesin verilir böyle bir karara idarece itiraz edilmesi durumunda dava dosyası sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Maddesine istinaden kanun yararına bozma talebi ile Yargıtay ceza dairesine gönderilir. Türk Lirası üzerinde verilen iptal kararlarına karşı Muhakemat Müdürlüğü aracılığı ile Ağır Ceza Mahkemesine iptal davası açılır mahkemenin davayı kabul etmesi ve ya red etmesi durumunda verilen karar kesindir.

Davanın İdare Mahkemesine açılması durumunda

Mahkeme yürütmenin durdurulması kararı verirse bu karar derhal uygulanır işlemin iptal edilmesi durumunda Danıştay nezdinde dava açılabilir.

TRAFİK KANUNU AÇISINDANMAHKEMENİN VERDİĞİ KARARA İTİRAZ YOLU

sayılı Kabahatler Kanununun Maddesinin 1. Fıkrası gereği Sulh Ceza Mahkemelerinin TL altında olan cezalarda iptal ya da red karar vermesi durumunda bu kararın kesin olması nedeni ile itirazı kapalıdır. Bu karara sadece Sayılı Ceza Muhakemesi Kanun Maddesi gereği kanun yararına bozma yoluna gidilebilmektedir.

Fakat Yargıtay Ceza Dairesi genellikle kabahat eylemi nedeni ile verilmiş kararlarda kanun yararına bozma yolunu gitmemektedir..

TL üzeri verilen Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanaklarının Sulh Ceza Mahkemesince İptal ve ya red edilmesi durumunda bu kararın iptali için Ağır Ceza Mahkemesine dava açılır bu durum da mahkemenin verdiği karar da kesindir. Bu karar içinde de Sayılı Ceza Muhakemesi Kanun Maddesi gereği kanun yararına bozma yoluna gidilebilmektedir.

İdari davalarda durum farklıdır, İdarenin İdari tedbir ve idari yaptırımlarının iptali için idari yargılama husul kanunu da belirtilen usul uygulanmaktadır.

Son olarak İç yargı yolunda son nokta ANAYASA MAHKEMESİDİR.

MUAYENE CEZA SORGULAMA

ARAÇ SİGORTA SORGU

CEZA SORGU ve ÖDEME

SRC SORGU

EGM TRAFIK GOV.

OGS KGS GEÇİŞ İHLALİ SORGU

SİGORTA BİLGİ ve GÖZETİM MERKEZİ

TAZMİNAT SORUMLULUĞU

Park Halinde Araca Çarpma Gerçekleşirse Ne Yapılmalı? 

park halinde araca çarpma

Trafikte en çok karşılaşılan sorunlardan biri trafik kazalarıdır, maddi-manevi kayıplara neden olan bu kazalar, farklı şekillerde gerçekleşir. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi trafiğin yoğun olduğu kalabalık şehirlerde park halinde araca çarpma durumu kaza türlerinden yalnızca biridir. Park halindeki bir araca çarpma durumunda meydana gelen zarar, çarpan tarafın trafik sigortası tarafından karşılanır. Ancak park halinde araca çarpma şeklinde gerçekleşen bir kaza yaşandığında her iki taraf da ne yapılması gerektiğini bilmesi bu sürecin çok daha sorunsuz bir şekilde tamamlanabilmesi açısından önemlidir. 

Park Halindeki Araca Çarptım, Ne Yapmam Gerekir? 

Eğer “Park halindeki araca çarptım ne yapmam gerekir?” diye merak ediyor olabilirsin. İşte park halinde araca çarpman durumunda yapılması gerekenler!

  • Park halinde araca çarpma durumunda öncelikle araç sahibine ulaşmalı ve araç sahibi olay yerine gelene kadar aracı hareket ettirmemelisin. 
  • Sonrasında her iki tarafın anlaşarak kaza tespit tutanağı düzenlemesi gerekir. Eğer çarptan kişi, olay yerinde değilse veya her iki taraf anlaşamıyorsa kaza tespit tutanağının hazırlanması için polis çağırılmalıdır. 
  • Araç sürücüsünün ehliyet fotokopisi alınmalıdır. 
  • Eğer sürücünün ehliyeti yoksa ya da alkol gibi uyuşturucu bir madde kullandığından şüphe duyuluyorsa trafik polisi çağrılarak zabıt tutulması gerekir.
  • Kazanın oluş şeklini göstermek ve hasar değerlendirmesinin doğru yapılması için kazanın net ve yatay şekilde fotoğrafları çekilmelidir. 
  • Hasarın trafik sigortasından karşılamak istiyorsan karşı tarafın sigorta şirketi ile en geç 5 iş günü içinde iletişime geçmeli ve onları durumdan haberdar etmelisin. 
  • Bu nedenle araç sahibi olay yerinde değilse olay yerinden ayrılmadan önce telefon numarasını ve plaka bilgilerini de bırakmayı ihmal etmemelisin. 

Park Halinde Aracıma Çarpmışlar Ne Yapmam Gerekir?

Kaza, herkesin başına gelebilecek bir olaydır. Özellikle büyük şehirlerde sıkça görülen park halinde araca çarpma durumunda aracın sahibi ile iletişime geçilmesi gerekir. Ancak araca çarpan kişi iletişime geçmek yerine olay yerinden kaçmayı tercih edebilir. Park halindeki araca çarpıp kaçma durumda maalesef ki araçla ilgili yapılması gereken her şey, aracı zarar gören kişiye kalır. 

  • Araç Plakasını Öğren: Eğer park halindeki araca çarpıp kaçma durumu varsa ilk olarak çarpıp kaçan kişinin araç plakasını öğrenmek gerekir. Bunun için kaza bölgesinde yer alan kişilere olayı görüp görmediklerini sormak ve kamera kayıtlarından yararlanmak plakayı tespit etme aşamasında büyük kolaylık sağlar. Ancak bu noktada bireysel olarak kullanılan güvenlik kameralarının çekim süresi oldukça sınırlı olduğu için hızlı davranmak gerekir. 
  • Polisi Bilgilendir: Park halinde araca çarpıp kaçan kişilerle karşılaştığında polisi de bilgilendirmen gerekir. Çünkü park halinde araca çarpıp kaçma durumunda aracın sahibinin kim olduğu bilinmediği için kaza tespit tutanağı polis tarafından tutulur. 
  • Görgü Tanıklarından Bilgi Al: Park halindeki araca çarpan kişi olay yerinde değilse; en yakın karakola giderek zabıt tutturulmalı ve kaza hakkında bilgi verebilecek görgü tanıkları varsa bu kişilerden beyan talebinde bulunmak gerekir. 
  • Sigorta Şirketine Evrakları İlet: Sonrasında polis tarafından tutulan kaza tespit tutanağı ve araca ait fotoğrafları sigorta şirketine iletmelisin. Eğer kasko sigortan varsa zararın sigorta kapsamında karşılanır ancak sigortan yoksa ilgili masraflar senin cebinden çıkar. 

Yanlış Yere Park Eden Araca Çarpma

Yanlış yere park eden araca çarpma durumunda çarpan kişinin sorumluluğu azalmaz ancak taraflar arasında anlaşmazlık olması durumunda trafik polisine haber verilmesi ve kazaya ilişkin tutanak tutulması gerekir. Tutanak hazırlandıktan sonra sigorta şirketine gönderilir ve sigorta kapsamında hasar onarılır. Yanlış yere park eden kişiye ise para cezası verilir. 

Tek taraflı kazada kasko ödeme yapar mı merak ediyorsan yazımızı inceleyebilirsin.

Park Halinde Araca Çarpma Kusur Oranı Nedir? 

Park halinde araca çarpma durumunda kusur oranı kaza tespit tutanağına ve eksper incelemesine bakılarak belirlenir. Tespit tutanağına delil niteliğindeki kaza fotoğraflarının da eklenmesi önemlidir. Bütün bu belgeler bir araya getirilerek sigorta şirketine ulaştırıldıktan sonra 3 iş günü içinde kusur oranının belirlenmesi için değerlendirme yapılır. Taraflardan biri, 5 iş günü içinde sonuca itiraz edebilir. 

Sürücünün Tam Kusurlu Bulunduğu Durumlar 

Sürücünün % kusurlu bulunduğu durumları şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Trafik polisinin “dur” işaretine rağmen sürücünün kırmızı ışıkta geçmesi sonucu meydana gelen kazalar
  • Hatalı park gerçekleştirmemiş araca çarpılması
  • Yerleşim birimleri dışında kalan karayolunda sağlık sorunu veya arızalar nedeniyle oluşan kazalar
  • Park halinde olmayan araca çarpılması
  • Karşı tarafın şeridine girilmesi 
  • Arkadan meydana gelen çarpmalar
  • Yasak olan yerden geçme nedeniyle meydana gelen kazalar
  • Dönüş manevrasının yanlış yapılması nedeniyle oluşan hasarlar
  • Geçiş kurallarına uymayan sürücülerin karıştığı kazalar

Park Halinde Araca Çarpma Durumunda Hasar Kaydı

Hasar kaydı, kaza sonucu araçta meydana gelen hasarları tümünü ifade eden bir kavramdır ve araçtaki hasarın boyutuna göre değişkenlik gösterir. Aracın dış görünümünde herhangi bir sorun olmasa da park halinde sürtme gibi mevcut hasarlar kaydedilir.  Hasarlı bir araca kasko yaptırmak isteyen kişilerin ödemesi gereken prim fiyatı, hasarsız araçlara göre daha yüksek çıkacaktır. 

"Ağır hasar kaydı nedir? Nasıl yapılır?" öğrenmek için içeriğimizi okuyabilirsin. 

Park Halinde Araca Çarpma Beyan Örneği

Sigorta şirketinin park halindeki araca çarpma ile ilgili hasar masraflarını karşılaması için hiç vakit kaybetmeden sigorta şirketine haber vermek gerekir. Bu bilgilendirmeyi ilk olarak sözlü şekilde yapmak yeterli olsa da sonrasında hasara ilişkin masraflarının ödenebilmesi için kaza tespit tutanağını eksiksiz doldurmak gerekir. Çünkü kaza tespit tutanağında kaza yeri, saati, görgü tanığı ifadeleri, tarafların kaza hakkındaki görüşleri, plaka ve sürücüye ait bilgiler, kaza krokisi ve tarafların imzaları yer alır. Eğer tutanakta her iki tarafın da imzası yoksa kaza tespit tutanağı geçersiz sayılır.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası