prof dr murat turgay romatoloji / Bulurum.com - Türkiye Yerel Arama ve Firma Rehberi

Prof Dr Murat Turgay Romatoloji

prof dr murat turgay romatoloji

171562 Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Sistemik sklerozda oksidatif stresin akciğer tutulumu üzerine etkisi / The effect of oxidative stress on lung involvement in systemic sclerosis
Yazar:ŞÜKRAN ERTEN
Danışman: PROF.DR. MURAT TURGAY
Yer Bilgisi: Ankara Üniversitesi / Tıp Fakültesi
Konu:Romatoloji = Rheumatology
Dizin: Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
54 s.
ÖZET SİSTEMİK SKLEROZDA OKSİDATİF STRESİN AKCİĞER TUTULUMU ÜZERİNE ETKİSİ Amaç: Son 10 yıl içinde in vitro ve in vivo yapılan çalışmalarda, aşın serbest radikal üretiminin, sistemik skleroz patofizyolojisinde rol oynadığı gösterilmiştir. Sistemik sklerozda gelişen pulmoner komplikasyonlar (interstisyel akciğer hastalığı ve pulmoner hipertansiyon) en başta gelen ölüm nedenidir. Fagositlerce üretilen serbest radikallerin, diffüz akciğer hastalıklarında ortaya çıkan doku hasarına katkıda bulundukları düşünülmektedir. Bu çalışmada, sistemik sklerozda artmış oksidatif stres ile akciğer tutulumu arasında ilişki olup olmadığı araştırılmıştır. Yöntem: Bu çalışmaya 29 hasta ile 16 sağlıklı kontrol grubu alınmıştır. Hastaların 25'i kadın, 4'ü erkek, kontrol grubunun ise 14'ü kadın, 2'si erkekti. Hastaların tamamı American College of Rheumatology (ACR)'nin 1980 tanı kriterlerini taşıyordu. Diffüz ve sınırlı ayrımı LeRoy ve ark. göre yapıldı. Sistemik skleroz dışında diyabet, koroner arter hastalığı, orta ve ciddi hiperkolesterolemi (kolesterol>240 mg/dl) gibi ek hastalığı olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların pulmoner tutulumunun derecelendirilmesi Medsger ve ark. sınıflamasına göre yapıldı. Oksidan-Antioksidan enzimlerden MDA, SOD, KAT, GSH-PX, KO ve ADA enzim aktiviteleri Biyokimya Anabilim Dalında spektrofotometrik yöntemlerle yapıldı. Serum IgA, IgG ve IgM, C3, C4 ve CRP düzeyleri nefelometrik yöntemle, antinükleer antikor indirekt immünfloresans yöntemiyle, anti Sel 70 ve anti sentromer antikorları immunoblot yöntemiyle, anti-ENA antikor tarama EİA yöntemiyle, Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı İmmünoloji Laboratuvannda çalışılmıştır. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 51.86±12.19, kontrol grubunun yaş ortalaması 55.06±12.19, birbirine benzerdi (p>0.05). Cinsiyetlere baktığımızda sistemik sklerozlu hastaların 25'i kadın (%86.2), 4'ü erkek (%23.8) iken kontrol grubundaki bireylerin 14'ü kadın (%87.5), 2'si erkek (%12.5), birbirine benzerdi (p>0.05). Hastaların ortalama hastalık süresi 10±8.06 yıl, toplam 29 hastanın 12'si (%41.6) sınırlı tutulumlu,17'si (%%58.6) diffüz tutulumlu idi. Hastaların 6'smda 37akciğer tutulumu yok iken, 14 hastada hafif ya da orta derecede, 9 hastada ise ileri derecede akciğer tutulumu mevcuttu. Hastalarla kontrol grubu karşılaştırıldığında plazma MDA düzeyleri hastalarda kontrol grubuna oranla istatistiksel olarak anlamlı derecede düşüktü (p
SUMMARY THE EFFECT OF OXIDATIVE STRESS ON PULMONARY INVOLVEMENT IN SYSTEMIC SCLEROSIS Aim: In last ten years it was shown by in vivo and in vitro studies that exess free radical production plays a role in pathophysiology of SSc. Pulmonary complications (interstitial lung disease and pulmonary hypertension) that develop during the course of SSc are major cause of mortality. Free radicals produced by phagocytes are thought to contribute to tissue damage occuring in diffuse lung diseases. In this study we analysed if there is a relationship between oxidative stress and pulmonary involvement in SSc. Method: 29 patients and 16 healthy volunteers included into the study. 25 of the patients were female and 4 were male, in control group there were 14 female and 2 male individuals. All patients fullfilled the American College of Rheumatology criteria for the diagnosis of Ssc. The distinction between limited cutaneous SSc and diffuse cutaneous SSc was made according to the criteria of LeRoy et al. Exclusion criteria comprised cigarette smoking, diabetes and moderate to severe hypercholesterolemia (cholesterol level>240 mg/dl). Classification of pulmonary involvement was made according to Medsger et al. Oxidant-antioxidant enzymes MDA, SOD, CAT, GSH-PX, XO and ADA enzyme activities were measured by Biochemistry Department with spectrophotometric methods. Serum IgA, IgG, IgM, C3, C4, and CRP levels were measured by nephelometric methods, ANA by UF, anti Scl-70 and anticentromer antibodies by immunoblot method, and ENA by EÎA method in Immunulugy Laboratory of Clinical Immunology and Rheumatology Department. Results: Patients and control group had similar mean age (51.86±12.19 vs. 55.06±12.19). Mean disease duration was 10±8 years, 12 of 29 patient had limited form of the disease and 17 patients had diffuse form of the disease. 6 of 29 patients had no pulmonary involvement, 14 had mild to moderate and 9 had severe lung involvement. Compared to control group plasma MDA level of patiens were lower and intraerythrocyte MDA levels were higher and this was statistically significant (p
  • DAHILIYE İÇ HASTALıKLARı UZMANı ROMATOLOJI UZMANı

  • Ankara / Merkez
ADRES : Ankara Ünv.Tıp. Fak.İbn-i Sina Hastanesi İç Hastalıkları Anabilimdalı Kl.İmmünoloji ve Romotoloji Bilim Dalı Samanpazarı Posta Kodu: 06100 Ankara Ünv.Tıp. Fak.İbn-i Sina Hastanesi İç Hastalıkları Anabilimdalı Kl.İmmünoloji ve Romotoloji Bilim Dalı Samanpazarı Posta Kodu: 06100 ANKARA
TELEFON : Aşağıdaki İletişim bölümünde
KATEGORİLER : DOKTORLAR

Prof.Dr. Murat Turgay Ankara ili Merkez ilcesinde hizmet vermektedir. Prof.Dr. Murat Turgay ile en hızlı iletişim için iletişim sayfasındaki telefon numarasından kendisine ulaşabilir ya da iletişim sayfasındaki adres bilgilerinden bağlantıya geçebilirsiniz.

Tüm Türkiye'nin doktorları da tıpkı Prof.Dr. Murat Turgay gibi hastalarının sağlık ihtiyaçlarını en kısa sürede ve en doğru biçimde karşılayabilmek için çalışmaktadır. Dahiliye İç Hastalıkları Uzmanı Romatoloji Uzmanı konusunda herhangi bir sağlık probleminizin olduğunu düşündüğünüzde Ankara ili Merkez ilçesinde sağlık hizmeti veren Prof.Dr. Murat Turgay ile iletişim bilgilerinden iletişime geçiniz.

İletişim bilgileri sürekli güncellenmesine rağmen kayıtlarımızdaki hatalı ya da güncellenmesi gerektiğini düşündüğünüz bilgiler için bize iletişim bilgilerimizden ulaşıp değişikliğin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayabilirsiniz.

Institutional Information: Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri Bölümü, Iç Hastalıkları Anabilim Dalı

Research Areas: Immunology and Rheumatology

Metrics

Publication

118

Open Access

9
UN Sustainable Development Goals

Prof.Dr. Murat Turgay :Akademisyen bilimsel ve etik açısından dürüst olmalı

Akademisyenlerimiz köşesinin bu haftaki konuğu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Turgay.

Prof.Dr. Murat Turgay :Akademisyen bilimsel ve etik açısından dürüst olmalı

Abone Ol:

Medimagazin google abone ol

Akademisyenlerimiz köşesinin bu haftaki konuğu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Turgay.

Özgeçmişinizi anlatır mısınız?
1960 Bolu doğumluyum. İlkokul ve ortaokulu Bolu’da okudum. 1977 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandım ve 1983 yılında dereceyle mezun oldum. 1983-1985 yılları arasında Erzincan’da mecburi hizmetimi yaptım. 1985-1990 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimimi tamamladım ve iç hastalıkları uzmanı oldum. 1992 yılında aynı fakültede immünoloji uzmanı unvanını aldım. İç Hastalıkları Anabilim Dalı İmmünoloji Bilim Dalı’nda yardımcı doçent, 1993 yılında doçent, 1999 yılında da profesör oldum. Halen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yapmaktayım. Bu arada 2002-2005 yılları arasında aynı fakültenin Geriatri Bilim Dalı Başkanlığını vekaleten yürüttüm. Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri Dergisi’nin Romatoloji Bölüm Editörlüğü’nü de yapıyorum.

Branşınızda kendinize örnek aldığınız biri var mı?
Hem insani açıdan hem de bilimsel açıdan örnek aldığım kişi, İmmünoloji Bilim Dalı’nın kuruluşunda ve yetişmemde büyük emeği olan Prof. Dr. Güner Tokgöz’dür. Uzun yıllar İç Hastalıkları Anabilim Dalı ve İmmünoloji Bilim Dalı başkanlığı yapmıştır. Aynı zamanda immünoloji laboratuvarının gelişmesinde de büyük emek sahibidir. Prof. Dr. Murat Duman da mesleki açıdan yol göstermesi bakımından hem ağabeylik hem de hocalık yapmıştır.

Başınızdan geçen mesleğinizle ilgili en ilginç anınız nedir?
Üniversite seçme sınavında 7 tercihim vardı. Bunlardan ilk 5’i tıp fakültesi, 2 tanesi de diş hekimliği fakültesi idi. İstediğim fakülteyi ilk tercih olarak kazandım. Sonuç belgesi geldiğinde sevinçten ağladığımı unutamam. Mezun olurken de diplomamı o zamanın YÖK Başkanı olan Prof. Dr. İhsan Doğramacı’dan almıştım. Bu, benim unutamadığım önemli zaman dilimlerinden birisidir.

Türkiye’deki sağlık ortamını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Vatandaşlarımızın sağlık sistemimize ilişkin olarak yakındıkları konuların başında, hastanelerimizdeki yığılmalar geliyor. Özellikle kamu hastanelerinde, polikliniklerde tetkik ve tahlillerin yapıldığı laboratuvarlar, görüntüleme merkezlerindeki kalabalıklar, uzun kuyruklar hastaları canından bezdiriyor. Vatandaşlar sağlık personelinin kendilerine yeterince zaman ayırmadığı ve insancıl davranmadığından şikayet ediyor. Bunun sebebi, sağlık personelinin iş yükünün fazla oluşu, hasta hakları, halkla ilişkiler ve iletişim konularında yeterince eğitilmemesidir.
Daha verimli ve yeterli sağlık hizmeti verilebilmesi için bir hayli değişiklikler oldu ancak bunlar yeterli değil. Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve SSK’nın birleştirilip tek çatı altından yönetilmesi ‘sağlık sistemini rahatlatır’ diye düşünüyorum. Emekli Sandığı karnesinin geçerli olduğu her sağlık kuruluşunda SSK veya Bağ-Kur karnesi de geçerli olmalı. Son zamanlarda reçeteler ile ilgili sıkıntılar hastaların mağdur olmasına neden oluyor. Aynı zamanda uzman doktorların yükünü arttırıyor. Tabii ki sağlık ile ilgili sorumluların kısa bir zaman diliminde çözülebilmesi beklenemez ancak, insanımıza yakışır hizmet yapısının gerçekleşeceğine inanıyorum.
Tıp fakültelerinde tıp eğitimi açısından da sıkıntılar var. Alt yapıyı kurmadan, yetişmiş öğretim elemanları temin etmeden tıp fakültesi açıp öğrenci almanın sıkıntılarının büyük olacağı görüşündeyim.

Tıp mesleğini seçme nedeniniz nedir? Seçtiğiniz için memnun musunuz?
Bu mesleği isteyerek seçtim. Branşımı da isteyerek seçtim. Hiçbir zaman pişmanlık yaşamadım. İş yükümün çok ağır olduğu zamanlarda dahi bu mesleği icra etmekten mutluluk duymuşumdur.

Sizce işinizin en zor tarafı nedir?
Klinisyenler açısından en önemli nokta, iyi bir anemnez ve iyi bir muayenedir. Hastaya zaman harcayıp, bu iki nüveyi uygulayamaz iseniz hastalığın teşhisinde sıkıntı çekersiniz. Biz hastaların büyük bir yüzdesinin teşhisini iyi bir anemnez-fizik muayene ile koyarız. Diğer laboratuvar testleri ve görüntüleme yöntemleri genellikle bize yol göstericidir. Ancak son zamanlarda pek çok hekim, derinlemesine anemnez ve fizik muayene yapmadan hemen laboratuvar ve görüntüleme yöntemlerine başvuruyor. Bu da hem ekonomik açıdan yük getiriyor hem de bu ilgili birimlerin gereksiz yere iş yüküne sebep oluyor.

Bir akademisyen nasıl olmalı? Nasıl tanımlarsınız?
Öncelikle bilimsel ve etik açısından dürüst olmalı. Yılların getirdiği bilgi birikimini ve tecrübelerini yetiştirmekte olan bireylere aktarabilmeli, mesleğini sevmeli ve hoşgörülü olmalı.

Yurt içi ve yurt dışı dergilerde yayınlanmış kaç yayınınız var?
100’ü aşkın yurt içi ve yurt dışı yayın, 20 kitap bölümü ve 60’ı aşkın bildirim var.

Çalıştığınız kurumla ilgili bilimsel ve akademik değerlendirmeniz nedir?
Bizim bilim dalımız Türkiye’de kendi branşında önemli gelişmelere imza atmıştır. Mevcut öğretim üyelerimiz bir yandan bilimsel açıdan çalışmalarına devam ederken, bir yandan da zaman zaman idari görevlerini birlikte yürütmüşlerdir. Bilim dalımız öğrenci eğitimi için kitaplar yayınlamış, pek çok kongre ve sempozyumlara da ev sahipliği yapmıştır.

YÖK başkanı olsaydınız neleri değiştirirdiniz?
Tek cümle ile yetenekli ve bilimsel açıdan meziyetli bireylerin yolunu açabilecek, daha demokratik üniversitelerin oluşturulmasını isterdim.

Eğitim verdiğiniz anabilim dalındaki kişilerle ilişkileriniz nasıl? Onlar sizi nasıl tanımlar?
Biz, bilim dalımızda aile fertleri gibi çalışırız. Huzurlu bir ortamımız var. Akademik kariyerden öte ağabey-abla ilişkilerimiz var. Herkes birbirini sever ve sayar. Zaten bilimsel faaliyetler ancak huzurlu bir ortamda verimli olabilir. Beni, bilim dalımızda sakin yapılı olarak tanırlar.

Mesleğinizde hedeflediğiniz yere ulaşabildiniz mi?
Şu anki şartlarda evet.

Kendi sağlığınıza yeterli özeni gösteriyor musunuz?
Maalesef. Daha önce nefralitrazis nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşadım. Ancak bu günlerde bile işime devam ettim. Yine 4 ay önce sol radius kemiğimde kırık oldu. Akşam ameliyat oldum, ertesi günü çalışmaya devam ettim. Sağlık açısından kendime özen gösterdiğim söylenemez.

Tıp dışında uğraşılarınız ya da hobileriniz var mı?
Türk Sanat Müziği’ne meraklıyımdır. 1982 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Türk Sanat Müziği Korosu’nun kurucuları olan 2 kişiden birisiyim. Ud çalarım. Her gün yaklaşık 1 saat ud çalıyorum. Esasında hayat bir ritm-makam olayıdır. Hastalıklarda bile bu ritm vardır. Bu düzeni en iyi tanımlayan sanatlardan biri de musikidir.

Hiç keşke dediniz mi? Pişmanlıklarınız oldu mu?
Hayır, her şey istediğim doğrultuda gerçekleşti.

Ailenize yeterince zaman ayırabiliyor musunuz?
Mümkün olduğunca evet.
Teşekkürler.

prof.dr.

murat

turgay

:akademisyen

bilimsel

ve

etik

açısından

dürüst

olmalı

Bu haberler de ilginizi çekebilir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır