ilerleyen sinüzit belirtileri / SİNÜZİT BAZEN TEHLİKELİ OLABİLİR!

Ilerleyen Sinüzit Belirtileri

ilerleyen sinüzit belirtileri

Sinüzit Nedir? Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit, yüz kemikleri içerisinde bulunan ve sinüs adı verilen hava dolu boşluklarının iltihaplanması ile oluşan bir hastalıktır. Gözlerin etrafında ağrı, yüzde basınç hissi ve baş ağrısı gibi kişinin günlük yaşamını etkileyecek derecede rahatsızlık verecek boyutlara ulaşan sinüzit, yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebilmektedir.

sinüzit belirtileri nelerdir.

Sinüs Nedir? Sinüsler ne işe yarar? Sinüsler nerede bulunur?

Sinüsler, burun sisteminin önemli bir parçası olarak görev yapan ve burun etrafında yer alan kemiklerin içerisinde bulunan hava boşluklarıdır. Bulundukları kemiklere göre isimlendirilmiş olup, 4’e ayrılırlar.

·  Maksiller Sinüsler

Burnun her iki tarafında, elmacık kemiklerine yakın noktada bulunur.

·  Frontal Sinüsler

Alın bölgesinde bulunan sinüslerdir.

·  Etmoid Sinüsler

Gözlerin arasında, burun köprüsünün de arkasında bulunurlar.

·  Sfenoid Sinüsler

Gözlerin arkasında ve kafatasının iç kısmında bulunurlar

Sinüsler, solunan havanın nemlendirilmesi, ısıtma ve bakterilerin çoğalmasını engelleme gibi sağlık adına önemli görevleri vardır. Hem burun boşluğu hem de sinüsler, küçük silialar ile çevreli özel bir muköz membran (mukoza) ile kaplıdır. Bu silialar, sümüksü sekresyonu boğaza doğru taşımak için kullanılır. Bu şekilde solunarak buruna giren;

·      Toz zerrecikleri,

·      Kir partikülleri veya

·      İstenmeyen patojenler,

adeta bir taşıyıcı bant üzerindeymiş gibi mideye taşınmış olur. Oraya varınca mide asidi tarafından etkisiz hale getirilirler.

sinüsler nerede bulunur

Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit belirtileri, kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte aynı zamanda en sık görülen belirtiler sıklık sırasına göre aşağıda belirtilmiştir;
 

·       Yüz ağrısı

·       Baş ağrısı

·       Göz çevresinde basınç hissi

·       Göz bölgesinde ağrı

·       Burun tıkanıklığı

·       Göz çevresinde şişkinlik

·       Kulaklarda dolgunluk

·       Geniz akıntısı

·       Geniz akıntısına bağlı olarak öksürük

·       Koku almada azalma

·       Ateş

·       Uzun süreli baş ağrısı

·       Mide Bulantısı

·       Kusma

·       Horlama

Sinüzit Neden Olur?

Sinüzit neden olur, Sinüzit tanısı nasıldır soruları bu hastalıktan muzdarip olan hasta kişilerin sıklıkla sorduğu sorular arasındadır. Sinüslerin içerisinde bulunan kanalların dolması ve sinüzit hastalığının oluşmasını tetikleyen çok sayıda faktör bulunmaktadır. Diğerlerinden daha sık görülen faktörler;
 

·       Üst solunum yolu enfeksiyonları

·       Alerji

·       Burun eğriliği

·       Geniz eti büyümesi

·       Burun eti büyümesi

·       Diş enfeksiyonları

·       Polipler

·       Uçak yolculuğu ve dalış gibi faaliyetlerde oluşan yüksek basınç

·       Soğuk algınlığı

Sinüzit Tanısı Nasıl Konulur?

Sinüzit tanısı, klinik belirtiler takip edilerek konulmaktadır. Kulak, burun ve boğaz muayenesi ve gerekli görüldüğü taktirde bilgisayarlı tomografi yöntemleri, tanı için en önemli tetkiklerdir.

Eğer yukarı belirttiğimiz semptomların bir kısmını yaşadığınızı düşünüyorsanız bir hastane veya sağlık hizmetine başvurmanız, hastalığın ilerlemesi veya farklı hastalıklara zemin hazırlaması risklerini göz önünde bulundurmak adına büyük önem taşımaktadır.

Sinüzit Tedavisi ve Tedavi Yöntemleri Nasıldır? Sinüzite Ne İyi Gelir? Evde Sinüzit Tedavisi Mümkün Mü?

Sinüzit, yaşam kalitesini düşüren bir hastalık olmak ile birlikte doğru tedavi yöntemleri uygulanmadığında kronik birçok hastalığa zemin hazırlayabilecek riskler barındırmaktadır. Başta beyin apnesi, Migren, reflü, gastrit, farenjit, menenjit ve göz çevresinde ortaya çıkan çok sayıda rahatsızlık olmak üzere, sinüzitlerde tedavide gecikme ve süreçlerin yanlış ilerlemesi, söz konusu rahatsızlıkların oluşmasına neden olabilir.

Ancak evde uygulanabilecek bazı yöntemlerle sinüzit belirtilerini hafifletebilirsiniz. İşte evde sinüzit tedavisi için kullanılabilecek bazı yöntemler:

  • Tedavide halk arasında en çok bilinen yöntem, tuzlu su kullanımıdır. Basınçlı şekilde kullanılacak tuzlu su, sinus kanallarına ulaşacak ve sinüs boşluklarındaki iltihapların boşalmasına yardımcı olacaktır.
  • Burun spreyleri, sinüzit tedavisi için kullanılan bir başka tedavi yöntemidir.
  • Hastalığın mukozada kurumaya neden olması nedeniyle, su tüketimi, birçok hastalıkta olduğu gibi burada da büyük önem taşımaktadır.
  • Alerjiye yol açan faktörlerin ortadan kaldırılması, bulunulan ortamın sıklıkla havalandırılması şikayetleri azalmasına yardımcı olacaktır.

Bitkisel tedavi yöntemlerinden birisi olan Sinupret®, çuha çiçeği, kantaron, adi kuzukulağı, mürver ve mine çiçeği şeklindeki beş tıbbi bitkinin bileşimi yoluyla paranazal sinüslerin akut ve kronik enflamasyonlarına karşı güvenilir bir etki gösterir. Sinupret kullanma sürecinde;

  • Koyu mukus hızla sökülür.
  • Paranazal sinüslerde şişlik azalır.
  • Tekrar kolayca nefes alabilirsiniz.
  • Sinüs basıncı kaynaklı baş ağrısı iyileşir.

Ayrıca, Sinupret® sadece enfeksiyonun rahatsız edici ve ağrılı semptomlarına karşı etki etmekle kalmaz, aynı zamanda patojenler (bakteri ve virüsler) ile savaşarak tedavi sağlar.

Sinupret Neden Etkili?

Sinupret®’in geniş farmakolojik etki alanı, beş tıbbi bitkiyi bir araya getirmesinden kaynaklanmaktadır.

  • Çuha Çiçeği (Primula veris/elatior): Çuha çiçeklerinin ve taç yapraklarının etkin maddeleri mukolitik, antiinflamatuvardır ve hastalığı neden olan patojenler, yani virüsler ve bakteriler ile savaşır.
  • Centiyane Kökü (Gentiana lutea): Bitkinin tıbbi amaçlarla kullanılan kısmı, antiinflamatuvar etkiye sahip maddeler içeren köküdür.
  • Mürver Çiçeği (Sambucus nigra): Mürver çiçeğinin mukolitik bir etkisi vardır.
  • Kuzukulağı (Rumex türleri): Yapraklardan ve saplardan etkin maddelerin aynı zamanda mukolitik bir etkisi ve bir anti enflamatuvar etkisi vardır. Buna ilaveten, vücudun kendi savunmalarını destekler ve antibakteriyel bir etki gösterirler.
  • Mine Otu (Verbena officinalis): Yapraklardan ve saplardan etkin maddelerin aynı zamanda mukolitik bir etkisi vardır, antiinflamatuvardır ve virüslerle savaşırlar.

Sinüzit ile ilgili Sıkça Sorulan Sorular

Muayene/teşhis için hangi bölüme gidilmelidir?

Muayene için Kulak Burun Boğaz (KBB) bölümüne veya Aile Hekimine gitmek gerekir.

Sinüzit Kronik ise ilaç tedavisi ile geçer mi?

Sinüs boşlukları ve bu boşluları burun ana boşluğuna bağlayan kanalların açılması için çoğu zaman ilaç tedaileri yeterli gelebilmektedir. Yine de bazı fizyolojik sebepler nedeniyle zaman zaman cerrahi müdahaleye de gerek duyulabilmektedir.

Sinuzit Ameliyatı Sonrası Tekrar Eder mi?

Ameliyat sonrasında genellikle tekrar etmemektedir. Fakat burun yapısında oluşabilecek travmatik durumlar ve benzeri sorunlar, tekrar etmesine neden olabilir.

Sinüzit Kaç Gün Sürer? Kronik Sinüzit Belirtileri nelerdir?

Sinüzitin süresi kişiden kişiye ve enfeksiyonun ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Bu süreçte sinüslerdeki iltihaplanma ve semptomlar zamanla azalır ve iyileşme gerçekleşir.

Ancak bazı durumlarda sinüzit semptomları daha uzun sürebilir. Kronik sinüzit, semptomların 12 hafta veya daha uzun süre devam ettiği bir durumdur. Kronik sinüzit tedavi gerektirebilir ve semptomların iyileşmesi daha uzun zaman alabilir.

Akut Sinüzit Nedir?

Genel olarak viral solunum yolu enfeksiyonları ile meydana gelen ve alında doluluk, yüzde basınç hissi, burun tıkanıklığı gibi semptomlar gösteren sinüzit türüdür. Akut sinüzit genellikle 7 ila 10 gün arasında sürer.

Sinüzit kafada ve göz altında basınç hissine neden olur mu?

Sinüzitin en belirgin ağrılarından bir tanesi kafada ve göz altında basınç hissi yaratmasıdır. Enflamasyona uğrayan sinüs boşlukları sebebiyle baş basıncının artmasına bağlı ağrı hissedilir.

Sinüsler Nasıl Rahatlatılır?

Sinüsleri rahatlatmak ve sinüziti iyileştirmek için bitkisel tıbbi ilaçlardan yardım alınabilir. Bu ürünler için mutlaka hekim veya eczacıya danışılmalıdır.

Sinüzit Bulaşıcı Mıdır?

Sinüzit genellikle bulaşıcı bir hastalık değildir. Sinüsl iltihabı sonucunda oluşan sinüzit, genellikle virüsler veya bakterilerin neden olduğu bir enfeksiyon sonucu ortaya çıkar. Bu enfeksiyon genellikle burun veya boğaz bölgesindeki bir enfeksiyonun yayılmasıyla oluşur.

Ancak, sinüzit semptomları olan bir kişiyle yakın temas halindeyseniz, özellikle öksürük veya hapşırık gibi semptomları olan kişilerle temas durumunda, virüsler veya bakterilerin yayılma riski olabilir. Bu nedenle, sinüzit semptomları olan bir kişiyle temas halindeyseniz hijyen kurallarına dikkat etmek ve el hijyenine özen göstermek önemlidir.

Sinüzit ağrısını ne tetikler?

Sigara içmek, alerjik nezle, astım ve benzeri alerjiler, bağışıklık sisteminin zayıf olması, rüzgara maruz kalmak, soğuk algınlığı ve grip gibi faktörler ağrıları tetikleyebilmektedir.

Alerjik Sinüzit Nedir? Alerjik Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Alerjik sinüzit, sinüslerin alerjik reaksiyonlara bağlı olarak iltihaplanması durumudur. Bu durum, alerjenlere maruz kaldığınızda vücudun aşırı tepki vermesiyle ortaya çıkar. Alerjik sinüzit, genellikle polen, toz akarları, küf sporları, hayvan tüyleri gibi çevresel alerjenlere karşı aşırı duyarlılık sonucunda gelişir.

Rinosinüzit mi, Sinüzit mi, yoksa Rinit mi?

Sinüslerin inflamasyonuna ek olarak, nazal mukoza da genellikle etkilenmektedir. Çünkü paranazal sinüslerin muköz membranı ve nazal kavite fonksiyonel bir birim oluşturur. Bu yüzden böyle bir durumda sinüzit değil, rinosinüzit söz konusudur.

daha fazla >

Nasıl doğru bir şekilde burnunuzu temizlemelisiniz?

Sonbahar ve kış soğuk algınlığının fazla olduğu mevsimlerdir. Genellikle burun akıntısı ve hatta burun tıkanıklığı gibi hoş olmayan yan etkiler eşlik eder. Ama burnunuzdan rahatsız edici mukusu en iyi nasıl atabilirsiniz? Burnunuzu düzgün bir şekilde nasıl temizlemesiniz? Burnumuzu çekmeli miyiz yoksa temizlemeli miyiz?

daha fazla >

Nasıl doğru şekilde hapşırılır?

Hapşırma, yabancı cisimleri, virüsleri veya bakterileri burundan çıkarmak için vücudun koruyucu bir refleksidir. Bu saatte kilometreye kadar olan bir hızda gerçekleşmektedir. Patojenler çevreye bulaşmakta ve diğer insanları enfekte edebilmektedir. Nasıl düzgün bir şekilde hapşırırız?

daha fazla >

Çocuklarda soğuk algınlığı

Başta yeni yürümeye başlayan bebekler olmak üzere çocuklar, yılda ortalama altı ila on kez soğuk algınlığı geçirmektedir. Yetişkinlerde yılda iki ila üç kez meydana gelen soğuk algınlığının sıklığı anlamlı oranda daha düşüktür. Bu neden böyledir ve çocukları buna karşı nasıl koruyabilirsiniz?

daha fazla >

Sinüzit ve soğuk algınlığı hastalıklarının semptomatik belirtileri, çok sık karıştırılan bir durumdur. Soğuk algınlığı sizde burun tıkanıklığı, burun akıntısı, baş ve boğaz ağrısı gibi belirtiler gösterebilir. Ancak bu aynı zamanda sinüs enfeksiyonuna da işaret edebilir ve her ne kadar belirtileri benzerlik gösterse de bu iki rahatsızlık arasında farklı, belirleyici işaretler vardır.

Soğuk Algınlığı ve Sinüzit Arasındaki Belirgin Farklara Hızlı Bakış

Soğuk AlgınlığıSinüzit
Semptomlar 3 ila 5 gün arasında görülür.Semptomlar 10 günden fazla sürer.
Berrak ve sulu burun akıntısı vardır.Koyu, sarı veya yeşil burun akıntısı vardır.
gün süren düşük dereceli ateş görülebilir.4 günden fazla süren yüksek ateş görülebilir.
Baş ağrısı vardır. Eğilip kalkma ile artmaz veya azalmaz.Gözlerin arkasında eğildikçe artan ağrı olur.
Halsizlik görülür.Halsizlikle beraber yoğun eklem ve kas ağrıları vardır.
Kalıcı ağız kokusu olur.
Nadiren kusma ve bilinç bulanıklığı olabilir.
Yoğun göz ve baş ağrılarında ışığa duyarlılık gelişebilir.

Soğuk Algınlığı Nedir?

Üst solunum yollarında (burun ve boğaz) gerçekleşen viral bir enfeksiyondur. Halk arasında &#;nezle&#; olarak da bilinir. Birçok virüs çeşidi soğuk algınlığına neden olabilir. Bu virüsler genellikle zararsızdır. Bununla birlikte sağlıklı, yetişkin bir bireyin yılda iki veya üç kez soğuk algınlığına yakalanması normaldir. En fazla risk altında olan yaş grubu ise 6 yaşından küçük çocuklardır. Özellikle bebeklerde soğuk algınlığı, yetişkinlere oranla daha uzun seyreder. Bununla beraber ilk 6 ay anne sütünden geçen antikorlar sayesinde iyileşme süreci daha hızlı olur.

Soğuk Algınlığı Belirtileri

Hastalığın semptomları, virüse maruz kalındıktan 1 ila 3 gün sonra kendini gösterir. Son dönemde koronavirüs belirtileri ile de çok sık karıştırılan nezlenin genel belirtileri şu şekildedir:

  • Burunda tıkanıklık ve akıntı,
  • Hapşırma,
  • Boğaz ağrısı,
  • Eklem ve kas ağrıları,
  • Halsizlik,
  • İleri seviyede ateş.

Hastalık devam ederken burun akıntısında renk değişiklikleri görülme ihtimali vardır. Bu durumun bakteriyel bir enfeksiyonun belirtisi olup olmadığını anlamak için bir uzman tarafından muayene edilmeniz gereklidir. Nezlede genellikle burun akıntısında oluşan sarı ve yeşilimsi renk değişiklikleri bakteriyel enfeksiyona bağlı olmaz. Bu hastalığın seyrinde gerçekleşen normal bir durumdur.

Çocuklarda Semptomlar Daha Ağır Olabilir

Yetişkinlere nazaran çocuklar bu hastalığı daha ağır belirtilerle atlatabilirler. Bu belirtiler genellikle şu şekildedir:

  • Yenidoğanlarda 3 aya kadar yüksek ateş,
  • Hırıltı,
  • Kulak ağrısı,
  • Öksürük,
  • İştahsızlık,
  • Nadiren kusma ve ishal.

Sinüzit Nedir?

Sinüsleri kaplayan dokunun iltihaplanması ve şişmesi durumudur. Viral ve bakteriyel olmak üzere 2 çeşidi vardır. Viral sinüzit, soğuk algınlığı ve alerjik hastalıklara eşlik edebilir. Bakteriyel olanı ise nezle sırasında bakterilerin sinüslerde hapsolmasından kaynaklı ikincil bir enfeksiyondur. Sinüs enfeksiyonları; akut, subakut ve kronik sinüs olmak üzere üç şekilde görülmektedir:

Akut Sinüzit

Kısa süreli olan sinüs enfeksiyonudur. Soğuk algınlığının neden olduğu viral enfeksiyonlarla birlikte 15 güne kadar sürer. Ayrıca mevsimsel alerjiler de akut sinüs enfeksiyonlarına sebep olmaktadır.

Subakut Sinüzit

Subakut sinüzit, akut sinüs enfeksiyonundan biraz daha uzun sürer. Genellikle bakteriyel enfeksiyonlar veya mevsimsel alerjilerle ortaya çıkan subakut sinüs enfeksiyonlarının ortalama süresi 3 aydır.

Kronik Sinüzit

Kronik sinüzit, isminden de anlaşılacağı üzere 3 aydan fazla süren sinüs enfeksiyonudur. Bu hastalıkta geçmeyen sinüzit ağrısı; tüm yüze, boğaza ve kulaklarda hissedilebilir.

Sinüzit Belirtileri

Elmacık kemiklerinizin arkasında, gözlerinizin ve alnınızın çevresinde bulunan hava dolu boşluklarda enfeksiyon oluşması halinde yüz ağrılarınız olma ihtimali vardır. Bununla beraber görebileceğiniz belirtiler şu şekildedir:

  • Burunda tıkanıklık ve akıntı,
  • Gözler, burun ve alın çevresinde ağrı ve şişlik,
  • Baş ağrısı,
  • Koyu geniz akıntısı,
  • Nadiren kulak ağrısı,
  • Öksürük,
  • Üst çenede ve dişlerde ağrı,
  • Ağız kokusu,
  • Halsizlik.

Çocuklarda Sinüzit Belirtileri

Yetişkinlere göre çocuklarda sinüzitin varlığının tespit edilmesi daha zordur. Yaygın olarak çocuklarda görülen sinüzit belirtileri şu şekildedir:

  • 2 haftalık bir süre içinde geçmeyen soğuk algınlığı belirtileri,
  • Yüksek ateş,
  • Kalın ve koyu burun akıntısı,
  • Ortalama 10 günden fazla süren öksürük.

İlerlemiş Sinüzit Belirtileri

Tedavi edilmemiş veya edilemeyen sinüs enfeksiyonları ilerleyen zamanlarda daha ağır belirtiler gösterir. Bununla beraber ciddi bir enfeksiyona sebep olacak belirtiler arasında şunlar yer almaktadır:

  • Yüksek ateş,
  • Çok şiddetli baş ağrıları,
  • Alın bölgesinde şişlik ve ağrı,
  • Bilinç bulanıklığı ve baş dönmesi,
  • Çift görme vb. gibi görme bozuklukları,
  • Boyun bölgesinde tutulmalar.

Soğuk Algınlığı ve Sinüzit Tanı Yöntemleri

Her iki hastalık için de farklı yöntemler mevcuttur. Nezle, genellikle doktorun yaptığı muayene sırasında teşhis edilmektedir. Bununla beraber hekim, çeşitli kan tahlilleri ve akciğer grafisi ile kesin tanı koyar. Sinüzit için de bazı görüntüleme teknikleri (Bilgisayarlı Tomografi-BT veya Manyetik Rezonans-MR) sinüslerinizin durumu hakkında bilgi verir. Burun ve ağızdan alınan sürüntü örnekleri de hastalık hakkında bilgi verir. Ayrıca sinüs muayenesine ek olarak çeşitli alerji testleri de yapılabilir.

Sinüzit Neden Oluşur?

Sinüs enfeksiyonlarının oluşması için birden fazla sebep bulunmaktadır. Genellikle solunum yolu enfeksiyonlarına eşlik eden bakteriyel üremeler, çarpık septum (burun delikleri arasındaki duvar), nazal polipler ve diğer tıbbi durumlar da sinüslerde tıkanmaya sebebiyet vererek iltihaplanmaya neden olur.

Soğuk Algınlığı ve Sinüzit Tedavisi

Sinüzit Tedavisinde Kullanılan Yöntemler

Soğuk algınlığına nazaran sinüs iltihaplanmalarında daha kapsamlı ve çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Sinüzit için mevcut olan tedaviler aşağıdaki gibidir:

Kortikosteroidler, Ağrı Kesici ve Antibiyotikler

Sinüs iltihapları için yapılan tedaviler; hastanın yaşı, sinüzitin altında yatan sebep, hastalığın ne tür bakteri veya virüslerden kaynaklandığı gibi nedenlere bağlı olarak farklılık gösterir. Genellikle burun tıkanıklığını gidermek için nazal kortikosteroidler (burun spreyleri), oral veya enjekte edilen kortikosteroidler, ağrı kesiciler ve antibiyotik tedavileri uygulanmaktadır.

İmmünoterapi

Alerjik reaksiyonlarınızın sinüs enfeksiyonlarına sebep olduğu durumlarda ise immünoterapi uygulanır. Bu tedavi yöntemi, vücudunuzun belli alerjenlere direncini azaltmak amacıyla yapılmaktadır.

Ameliyat

Tedaviye veya ilaca dirençli vakalarda sinüzit ameliyatı bir seçenek olabilir. Endoskopik sinüs cerrahisinde, tıkanmaya bağlı olarak doktorunuz, fazla olan dokuyu veya polipleri temizler.

Soğuk Algınlığı Tedavisi

&#;Soğuk algınlığı nasıl geçer?&#; sorusunun tek bir cevabı yoktur. Nezle hastalığı için kullanılan birkaç farklı tedavi vardır. Bununla birlikte nezle, viral enfeksiyonlara bağlı olarak geliştiği için tedavisinde antibiyotiklerin bir etkisi yoktur. Ancak kullanılan çeşitli ilaçlar vardır. Bunlar genellikle ağız ve burun spreyleri, ağrı kesiciler ve çeşitli vitamin destekleridir. Hastalık sürecinde kullanacağınız tedaviler mutlaka bir hekim tarafından yazılmış olmalıdır.

Üst Solunum Yolu Enfeksiyonlarından Korunma Yolları

Soğuk algınlığı ve sinüzit hastalıklarının aşısı yoktur. Ancak virüs ve bakterilerden korunmak için alabileceğimiz bireysel tedbirler vardır.

  • Hijyen: Virüs ve bakterilerden korunmak için en öncelikli şart, kişisel hijyeninizi sağlamaktır. Bunun içinde el hijyeni en önemlisidir. Bu anlamda ellerinizi sık sık yıkamak ve ondan sonra alkol bazlı el dezenfektanlarını kullanmanız gerekir.
  • Dengeli Beslenme: Virüs ve bakterilerden korunmanın en iyi yolu, güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmaktır. Mesela protein, mineral ve vitaminden destekli bir sağlıklı beslenme programı uygulamanız önemlidir. Alanında deneyimli bir diyetisyenden yardım alarak kendinize en uygun sağlıklı beslenme programını uygulayabilirsiniz.
  • Nemli Sinüsler: Sık sık sinüs enfeksiyonu geçiren veya mevsimsel alerjilere yatkın bir bünyeniz varsa, düzenli aralıklarla sinüslerinizi nemlendirmeniz tıkanıklığa engel olacaktır. Bunun için orta sıcaklıkta bir kabın içine su koyarak hafifçe üzerine eğilip buharı solurken, başınızın üzerinden bir havlu geçirin. Buharın yüzünüze doğru gelmesine dikkat edin. Bunun yerine sıcak bir duş almak da size iyi gelecek yöntemlerden biridir.
  • Temiz Burun Kanalları: Burun kanallarınızı düzenli olarak temizlemeniz gerekir. Bunun için doktorunuzun önereceği özel sprey ve yıkama solüsyonlarını kullanabilirsiniz.
  • Düzenli Spor Yapmak: Zinde ve sağlıklı bir bünye için düzenli spor yapmak her şeyden önce güçlü bir bağışıklığa sahip olmanızı sağlar. Bu nedenle haftada en az 2 veya 3 kez size en uygun sporu yapmanız gerekir.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Sinüzit baş ağrısı yapar mı?

Sinüs enfeksiyonlarında baş ağrılarınız olabilir. Ancak baş ağrısı soğuk algınlığı enfeksiyonunda da görüldüğü için belirleyici bir semptom değildir.

Soğuk algınlığına ne iyi gelir?

Bu sorunun tek bir cevabı yoktur. Soğuk algınlığı için kullanılan birkaç farklı tedavi vardır. Doktorunuzun sizin için belirlediği ağız ve burun spreyleri, ağrı kesiciler ve çeşitli vitaminlerle hastalığın kısa sürede geçmesini sağlayabilirsiniz.

Sinüzit geçmeyen bir hastalık mı?

Uygun şekilde tedavi edildiği takdirde sinüzit sorunsuz iyileşir. Ancak diğer üst solunum yolu enfeksiyonlarına göre daha uzun sürer.

 

Avicenna Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Doktorları

Kulak Burun Boğaz (KBB) bölümü doktor listemiz aşağıda yer almaktadır:

Sinüzit, yüz kemikleri arasındaki boşlukların soğuk algınlık, grip ve nezle gibi nedenlerden dolayı iltihaplarla dolmasıyla meydana gelen hastalıktır. Burun tıkanıklığı ve baş ağrısıyla kişinin rahatsız ve huzursuz olmasına neden olan sinüzit hem doğal doğal yollarla hem de doktor kontrolünde tedavi edilebilir. Birçok kişide farklı nedenlerden görülen sinüzit genellikle enfeksiyondan kaynaklı meydana gelmektedir.

Yüz kemikleri arasındaki boşlukların - sinüslerin iltihapla dolması sonucu kişinin nefes alma kalitesinde ciddi düşüşler başlayarak gece uykuları sık sık bölünür ve göz çevresinde basınç ve zonklama hissetmeye başlayarak görülmektedir. Bu belirtilerin gülmesi ile yapılan ilk müdahale genellikle tuzlu su ile burun içini yıkama tavsiye edilmektedir. Sinüzit ağrılarının hafiflemesi ve daha rahat nefes almaya yardımcı olan bu yöntem gün boyunca uygulanması tavsiye edilmektedir. 

SİNÜZİT NEDEN OLUR?

Sinüzit birçok nedenden dolayı oluşmaktadır. Uzun süreli burun tıkanıklığı gibi semptomları olan sinüzit, alerjik nedenlerden görülürken geniz eti, burun kemiği eğriliği, uzun süre su altında yüzme, geniz ve buruna yabancı bir cismin kaçması, bağışık sistemi zayıflığı, enfeksiyon ve sümkürmelerden kaynaklı görülmektedir. Çocuklarda sinüzit görülme nedenleri ise burunlarında büyüyen geni eti sinüzitin görülme nedeni olarak kabul edilir. Sinüzitin neyden kaynaklı olduğunu doktor kontrolünde tespit ederek doğru tedavi yöntemlerinin izlenmesi gerekmektedir. 

SİNÜİT BELİRTİLERİ NELERDİR?

Birçok Kişide yukarıda belirtilen nedenlere bağlı olarak görülen sinüzit, kişinin yaşam kalitesini bozacak şekilde belirtiler göstermektedir. Gece uykudan uyanma, kuru öksürük, nefes darlığı gibi belirtileri bulunmaktadır. Baş ve göz ağrısı nadiren görülen belirtileri arasında olsa da kısmen görülmektedir. Genel olarak sinüzit belirtileri şöyledir:

- Koyu renkli burun akıntısı

- Göz çevresinde basınç hissi

- Uzun süre geçmeyen baş ağrısı

- Burun tıkanıklığı buna bağlı olarak geceleri horlama

- Geceleri inatçı öksürük

- Boğazda yanma hissi

- Kötü nefes kokusu ve mide bulantısı

- İlerleyen evrelerde yüksek ateş

- Davranış değişikliği

AKUT SİNÜZİT NEDİR?

Akut sinüzit, grip, nezle gibi üst solunum yolu hastalıklarına bağlı olarak görülmektedir. Yüksek ateş ve koyu renkte burun akıntısı, boğa ağrısı, kronik öksürük gibi semptomlar görülür. Akut sinüzit belli bir hastalıktan dolayı meydana geldiği için doktor kontrolünde iltihapların kurutulması için doğru ve düzenli ilaç tedavisinin uygulanması gerekir. 

KRONİK SİNÜZİT NEDİR?

Sinüzit ve sinüzit belirtilerinin 12 hafta sürmesi durumuna kronik sinüzit denmektedir. 12 haftadan fazla süren burun akıntısı, nefes alamama ve yüzde basınç semptomları görülmektedir. Kronik sinüzit solunum yolu rahatsızlıklarından ziyade daha çok burun kemiği eğrileri ve genizde et olması gibi nedenlerden görülmektedir. 

SİNÜZİT NASIL GEÇER?

Sinüzit herkeste görülme ihtimali olan solunum yolu hastalıklardandır. Sinüzit semptomlarının görülmeye başlamasıyla kişi doktora gitmeden önce ilk adım olarak doğal yollara başvurabilir. 

1- Tuzlu Su: Ilık su ve tuzu karıştırarak burun içi iyice temizlenir. Biraz genze doğru da çekilerek daha rahat nefes almayı ve burun tıkanıklığını açmada etkili olmaktadır. Tuzlu su karışı her gün tekrarlanabilir. 

2- Uçucu Yağlar: Özellikle okaliptüs ve nane yağı gibi kısmen keskin kokulara sahip olan yağlarla alın, burun, göz ve kulak çevresine masaj yaparak sinüslerin açılması sağlanabilir. 

3- Zencefil: Zencefilli ıhlamur çayı içerek sinüslerin açılmasını sağlanabilir. Ayrıca zencefil, süt ile karıştırılıp alın ve göz çevresine masaj yaparak uygulamak da sinüzitin iyileşmesine etkili olmaktadır. 

Sinüslerin yangısal durumu (emfllamasyon);  enfeksiyon ve enfeksiyon dışı kaynaklı olabilir. Halk arasında sinüzit olarak tanımlanan durum artık rinosinüzit olarak adlandırılmaktadır. Bu iltihabi hadise sinüslerle birlikte burnun içinide kapasadığı için bu şekilde adlandırılmıştır. 

Bulgular 4 haftadan az ise; akut, hafta arası ise subakut; 12 hafta üzerinde devam ediyorsa kronik rinosinüzit olarak gruplandırılır.

Enfeksiyon sebepli rinosinüzitlerin çoğunluğu akut, kendini sınırlayan (kendiliğinden geçen) nezle durumudur. Erişkinlerde bu nezle durumunun % 2 si, çocuklardada %30 una kadar akut bakteriyel sinüzite dönüşür. Kronik rinosinüzitler: enfeksiyon kaynaklı (virüslerden, bakterilerden  ve mantarlardan), allerjik, anatomik , mukosilier ve sistemik hastalık kaynaklı olabilir. Kronik rinosinüzit bakteriyel kaynaktan çok ; polipli hiperplastik mukozal değişiklikler yada polipsiz hiperplastik mukozal değişiklerden kaynaklanır.

Erişkinler yılda arasında ortalama nezle olurlar.

Etkenler arasında sıklık sırasına göre rinovirüsler, parainfluenza virus, respiratuar sinsityal virus ve influenza virus vardır. Bu virüsler hepsinin çok sayıda alt tipi ve değişik seviyelerde enfeksiyon yapma potansiyelleri vardır. Bunların enfeksiyon yapma oranları mevsimlere göre değişir. Nezle ve gribal durum çoğunlukla sinizit klinik tablosuyla karışır. Ayırıcı tanıda klinik muayene ,  belirtilerin süresi ,bulgular ve radyolojik incelemeler yardımcı olur.

Nezle (common cold), soğuk algınlığında  tedavi burun akıntısını azaltacak çeşitli içerikli burun spreyleri, antihistaminikler, dekonjestanlar yada bunların kombinasyonu olan soğuk algınlığı ilaçlar kullanılabilir. Bu grup ilaçların kullanımı sırasında etkileşime girecek diğer ilaçlar ve hastanın kronik hastalıkları dikkatle sorgulanmalıdır. Geleneksel olarak hafta içinde kendiliğinden geçen bu hastalık grubunda hastanın genel durumunu destekleyici bol sıvı alımı ve istirahat önerilir. Hastaların % ünde nazofarenkste (geniz bölgesi) patojen bakteriler yerleşebilir ve tek başına yerleşmelerinden daha semptomatik olabilirler.

Sinüzit nedir.

Akut bakteriyal sinüzite neden olan bakteriler erişkinlerde ve çocuklarda aynıdır. Son yıllarda bu bakterilerden streptococcus pneumonia ya penislin grubu antibiyotiklere karşı artan direnç oluşmuştur. Genelde penisiline dirençli bu bakteriler aynı zamanda makrolid ve trimethoprim/sulfamethoxazole grupları antibiyotiklerde direnç göstermektedir. Dolayısıyla akut bakteriyel sinüzitte asıl tedavi mesajı ;  nezle(soğuk algınlığı) durumunda antibiyotik tedavisi vermeyerek direnç gelişimini önlemektir. 

Yedi günden fazla iltihaplı buruın akıntısı, nezlesi olan hastada bulguların şiddetlenmesi, şiddetli semptomların 7 günden fazla sürmesi ve kötüye gitmesi, üst dişlerde ağrı bakteriyel sinüziti düşündürecek bulgulardır. Eğer diğer bulgularla birlikte değilse  yüzde basınç hissi ve ağrı sinüs enfeksiyonuna işaret etmez.

Gerçek bakteriyel sinus enfeksiyonlarının %40 ı kendiliğinden geçer. Eğer bakteriyel enfeksiyon değilse sinus enfeksiyonlarının % 60 ı kendiliğinden düzelir. 

gün süren burun tıkanıklığı ve burun akıntısı sinüs enfeksiyonu şüphesi uyandırır. Muayene bulguları ile desteklenerek tanıya ulaşılır.

Akut sinüziti abse yada ampiyem gibi düşünüp  tedavi planlamak gerekir. Tedavide yeterli dernaj sağlanması amaçlanır. Yeterli derenaj çoğunlukla ilaç tedavisi(yüzeye uygulanan topical vasokonstriktörler ve sistemik dekonjestanlar ) ile sağlanır. Yeterli drenaj kullanılacak antibiyotik tedavisinin etkinliğini arttıracaktır. gün içinde düzeltme görülmez yada bulgular gün sürerse ya yeterli drenaj sağlanamamış yada kullanılan antibiyotiğe  dirençli bakteri üremesi söz konusu olabilir. Ve antibiyotik grubunu değiştirmek gerekebilir. Uygun antibiyotik ve medikal tedaviye rağmen düzelme olamaz yada sinüzit komplikasyonları gelişirse cerrahi drenaj gerekir. Etkilenen sinüse bağlı olarak çeşitli cerrahi teknikler tanımlanmıştır.

KRONİK SİNÜZİT NEDİR?

Kronik sinüzit akut aşama geçtikten devam eden iltihablı akıntı ile karakterizedir. Kronik sinüzitte altta yatan sebep araştırılır ve tedavi buna göre planlanır. Altta yatan sebep alerji ise cerrahi tedavilerin tek başına faydası sınırlı seviyededir. Alerji önce çevresel faktörlerin düzenlenmesi ve medikal tedavi ile kontrol altına alınmalıdır. Nazal polipler ileri derecede ve medikal tedaviye yanıt vermiyorsa poliplerin cerrahi olarak çıkarılması gerekir. Ancak polipler çoğunlukla tekrarlayıcıdır. Aylar ve yıllar içinde tekrarlayabilirler. 

Semptomlara göre kronik sinüzit düşündüren hastaların yüzde ellisinde tomografide sinüzit görüntüsüne rastlanmaz.  Ayrıca tomografide şiddetli kronik sinüzit görüntüsü her zaman sinüzit semptomları göstermeyebilir. Dolayısıyla tomografi zamanı medikal tedavi sonrası doğru planlanmalıdır.


Kronik sinüzit tedavisi

Kronik sinüzitte antibiyotikler, nazal steroid spreyler ve dekonjestanlar başlangıç tedavisidir. Medikal tedaviye yanıt vermeyen durumlarda cerrahi tedavi planlanmalıdır. 

ÇOCUKLARDA SİNÜZİT

Doğumda sinüslerin tamamı gelişmemiştir. Alın bölgesindeki sinüs(frontal sinüs) gelişimini yaşlarda tamamlar. Sinüsler ergenliğe kadar gelişime devam eder.

Erken çocuklukta ağız kokusu, burun akıntısı ve öksürük sinüzitin karakteristik belirti ve bulgularıdır. Daha büyük çocuklarda nezle sonrası iltihaplı burun akıntısı,burun tıkanıklığı ve göz çevresinde ağrı gözlenir. 

Bulguların radyolojik olarak doğrulanması gerekebilir.

Çocuklarda alerjik nazal polipler 10 yaş öncesi nadiren görülür. Çocuklarda nazal polip tespit edilirse kistik fibrozis açısından değerlendirilmelidir.

FUNGAL SİNÜZİTLER ( MANTARLARA BAĞLI SİNÜZİTLER )

Invaziv, kronik invaziv, mantar topu,saprofitik ve allerjik fungal sinüzit olmak üzere 5 alt gruba ayrılır.

Invaziv fungal sinüzit konağın bağışıklık sisteminin azaldığı;  transplantasyon cerrahisi geçirmiş(kemik iliği, karaciğer, akciğer vs), diyabetik hastalar, primer yada kazanılmış immün yetmezliği olan hastalar, lösemi hastalarında görülür. Immün yetmezliği olan hastalarda ateş, göz etrafında şişlik, yüzde ağrı,burun tıanıklığı gibi sinüslere  lokalize bulgular gözlendiğinde invaziv fungal sinüzit akla gelmelidir. Nazal endoskopide mukozada nekroz ve hifa gözlenmesi mukormikozise işaret eder. Ancak çoğunlukla bulgular diğer sinüzit etkenlerinin bulgularında ayırtedilebilir değildir. Sert damağa yayılımı görebilmek için oral kavite(ağız içi) muayenesi mutlaka  yapılmalıdır. Tomografide kemik ve yumuşak doku hasarı invaziv fungal sinüzite işaret edebilir. Ancak immün yetmezliği olan hastalarda sinüs hastalığı olmamasına rağmen anormal tomografi bulguları seyrek değildir.

Kültürler  antifungal ilaç tedavisinden once alınmalıdır. 

Tedavi uygun antifungal ilaç tedavisi  ve cerrahi debridmandır(canlılığını kaybetmiş dokuların cerrahi olarak çıkarılması). Ancak altta yatan sebep araştırılmalıdır. Immune yetmezliği (bağışıklık sistemi yetmezliği) olmayan hastalarda invaziv fungal sinüzit nadirdir ve daha az yıkıcıdır. 

Aspergillus türü mantarlarda damar yayılımı görülebilir. Ancak mukormikozis türüne gore daha az tıkayıcı yayılım görülür. Beyin tutulumunda kanamalı enfarkt görülebilir.  

Mukormikozis insan da görülen en öldürücü mantar enfeksiyonu olarak bilinir. Damar yayılımı ve tıkanıklığı yapabilir. Mantarın yayıldığı bölgede siyah nekrotik (dokuların canlılığını kaybetmesi)yayılım görülür. Bundan önce hasta bu bölgelerde (burun ve yanaklar) his azalması tarifleyebilir. Diyabetik (şeker hastalığı)hastalar özellikle kan şekeri kontrolu iyi yapılmamış , ketoasidozda olanlarda mukormikozis görülme riski vardır. Diyaliz ve des-ferrioxamine tedavisi alan hastalarda  mukormikozis için risk altındadır. Hastalığın gidişatı altta yatan sebebin tedavi edilebilirliği ile orantılıdır.

Kronik fungal sinüzit oldukça nadirdir.

Bazı hastalarda gözün cerrahi exentrasyonu (cerrahi olarak alınması)tedavi seçeneğidir. Antifungal ilaçlar ve cerrahiler diger tedavi seçenekleridir. Kronik fungal sinüzit görme kaybı, beyin yayılımı ve ölümle sonuçlanabilir. Afrika’da yaşayan yada bu bölgeyi ziyaret edenlerde bu hastalık göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak Afrika ziyareti yapmamış kişilerde de görülebilir.

Mantar topu (fungus ball) sıklıkla  paranazal sinus boşluklarında nemli ve ıslak ortamında ürer. Konağın immune sistemi(bağışıklık sistemi) durumundan bağımsızdır. Ancak konağın bağışıklık sistemi steroid ilaçlar yada cerrahi nedeniyle zayıflamışsa bu tür mantar enfeksiyonları daha yayılımcı olurlar. Mantar topu kronik sinüzit bulguları verebilir yada hiç bir bulgu vermeyebilir ve tesadüfen saptanabilir. Tedavisi endoskopik olarak koruyucu cerrahi ile çıkarılmasıdır.

Saprofitik fungal enfeksiyon sinüslerin yüzeyini örten örtüde (mukoza) krutlar üzerinde gelişir. Bu durum genelde sinonazal cerrahiler sonrasında oluşur. Tedavi üzerinde mantar sporlarını üreyebileceği krutun alınmasıdır.

Allerjik fungal sinüzit tedavisinde tedavi neden olan mantar tipine bağlı değildir. Klinik olarak bu grup hastalar atopik bünyeli ve nazal polibi olan hastalardır. Üçte birinde orta düzeyde astım vardır. Bu grup hastaların çoğunluğu bir veya birden fazla polipektomi ameliyatı olmuştur. Tomografide kemik hasarı ve yoğunlaşmış mukozanın verdiği  heterojen yumuşak doku görüntüsü görülür. Allerjik fungal sinüzitin tedavisi nazal poliplerin ve yoğunlaşmış alerjik musinin endoskopik olarak çıkarılmasıdır. Sonrasında sistemik steroid tedavisi ile tam tedavi sağlanabilir. Ancak hastanın alerjik bünyesine bağlı olarak bu hastalık tekrarlayabilir. Daha sonrasında oluşturulmuş boşluktaki(kavite) tekrarlayan durumlara (polip) muayenehane ortamında müdahale edilebilir.

SİNÜZİT KOMPLİKASYONLARI

Mukosel sinüslerde oluşan kist benzeri yapılardır. Bu lezyonlar yavaşça genişler, bulgu vermesi için 10 yıl daha fazla sure gerekir. Konsantrik genişlerler ve oval yada yuvarlak şekildedirler. Boyutu büyüdükçe kemik erozyonu olur ve sinus dışına doğru taşar. Bulgu ve belirtiler oluştuğu sinüse ve kemik erozyonu genişliğine değişir. Bazı yazarlar sinüslerin burun içine açılan kanalının tıkanmasına bağlı olduğunu bidirirken bazıları küçük tükürük bezi kanallarının tıkanmasına bağlı oluştuğunu bildirmiştir.

Maksiller sinus retansiyon kistleri genellikle tesadüfen, filmlerde görülür. Bunlar nadiren kemik erozyonu oluşturacak boyuta ulaşırlar. Maksiller sinüsün burun içine açılan açıklığını tıkamadığı sürece belirti vermeyebilirler. Eğer şikayet oluşturmuyorsa maksiller sinus retansiyon kistleri tedavi gerektirmez. Şikayet oluşturacak boyut ve yerde ise endoskopik yada kanin fossa yoluyla cerrahi olarak boşaltılıp çıkarılabilirler.

Klinik olarak en önemli mukosel frontal sinüsten kaynaklanandır. En sık alın bölgesinde ağrı ve gözün ileri  ve aşağı itilmesi(proptozis) şikayetlerine sebep olurlar. Göz küresinin yer değiştirmesine bağlı olarak hastalar çift görme tariflerler. Baş ağrısı, burunda derin ağrı,ve göz çevresinde ağrı olabilir. Kronik ve akut sinüzitte görülen burun tıkanıklığı ve akıntı bu grup hastalarda (frontoetmoid mukosel) sık görülmez. Radyografik olarak tespit edilirler. Cerrahi olarak çıkarılmaları gerekir. 

Sfenoetmoid mukoseller ensede ve kafa üstünde ağrı, derin burun ağrısına eşlik eden çift görme, görme alanı değişiklikleri ve göz küresinin yer değişiklikleri bulguları verebilir. Cerrahi olarak çıkarılmaları gerekir.

Sinüzitin orbital (göz) konplikasyonları:

Enfeksiyonun  yakın komşuluğunda bulunan göze sıçraması sinüzitin en sık görülen komplikasyonlarındandır. Göz küresi sinüslerden ince bir kemik yapıyla ayrılmıştır dolayısıyla bu bölgeye direct yayılım sık görülür. Ayrıca etmoidal toplar damarlarda gelişen tromboflebitler  yayılıma sebep olabilirler. Göz tutulumu olduğunun ilk bulgusu göz kapaklarında şişlikdir. İlerleyince göz kapaklarında selülit, kızarıklık ve göz küresinin ileri itilmesi ve ateş görülür.

Erken dönemde göz kaslarının tutulumuna bağlı bulgular yada göz dibi bulguları gözlenmez. Hastalık ilerlerse göz küresi etrafında yada sinüsler ile gözü ayıran bolumde (lamina papricea) apse oluşabilir. Orbital tutulumun evreleri; enflamatuar ödem, orbital selülit, subperiostal abse, orbital abse ve kavernöz sinüs tutulumu olarak sınıflandırılmıştır.

Iltihablı frontal(alın bölgesindeki sinus)  sinüzitde göz komplikasyonlarına neden olabilir. Frontal sinus tabanı kemiğin en ince olduğu bölümdür ve yayılım sıklıkla bu yolla olur. Bu tabanda oluşan apseler göz küresinin aşağı ve dışarı doğru yer değiştirmesine neden olabilirler. Frontal kemikte osteomyelit (kemik iltihabı)ve  frontal sinüs ön duvarında subperostal apse oluşabilir. Frontal sinus osteomyelitinde tedavisinde cerrahi drenaj yada 6 hafta (intravenöz)damardan tedavi gerekir.

Göz inflamasyon ve selülit halinde intravenöz (damardan) antibiyotik ve cerrahi yeterli olabilir. Ancak hasta yatırılarak tedavi ve orbital ve abse ve kavernöz sinus trombozu gelişimi açısından takip edilmelidir.

Ankarada Burun estetiği Kbb doktoru Cihan Karaca sorularınız için iletişime geçebilirsiniz

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası