candan öte bir can daha varmış onun adıda evlatmış / 'Duraksamaya, yerinde saymaya müsamahamız yok'

Candan Öte Bir Can Daha Varmış Onun Adıda Evlatmış

candan öte bir can daha varmış onun adıda evlatmış

&#;TÜRKİYE&#;Yİ İHRACATTA TARİHİNİN EN BÜYÜK BAŞARILARIYLA TANIŞTIRDIK&#;

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TİM Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni&#;nde yaptığı konuşmada, “Olumsuz küresel ekonomik görünüme rağmen ihracatımızı bu yıl sonunda milyar dolara, gelecek sene ise milyar dolara ulaştırmak istiyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni&#;ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, törende bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek genel kurulun hayırlara vesile olmasını diledi.

Bugün aynı zamanda başarıyla temayüz etmiş firmaların ihracat şampiyonları olarak ödüllerini takdim ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptıkları ihracatla ödül kazanan sektör birincilerini ve en yüksek ihracat yapan firmalarla temsilcilerini kutladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye&#;nin büyümesine, kalkınmasına, refahına, ciddi katkılar sağlayan ihracatçılara şükranlarını sunduğunu belirterek, TİM çatısı altında gayret gösteren bin ihracatçı ile yatırım ve üretim yapan tüm çalışanlara emekleri için teşekkür etti.

“HER BİRİNİZ TÜRK EKONOMİSİNİN ÜRETİM KAPASİTESİNİN GİDEREK ARTAN SEMBOLLERİSİNİZ”

Türkiye Cumhurbaşkanı olarak tüm ihracatçılarla gurur duyduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizin ticaret diplomasisinin akıncıları konumundaki siz kardeşlerimle iftihar ediyorum. Sizler sadece birer iş insanı değilsiniz. Aynı zamanda milletimizin yüz akı, övünç kaynağısınız. Her biriniz Türk ekonomisinin üretim kapasitesinin giderek artan sembollerisiniz. Sağladığınız istihdamla yaptığınız ihracatla yerli ve millî tarifimizin âdeta vücut bulmuş hâlisiniz. Bugün dünyanın en ücra köşelerinde bile &#;Türk Malı&#; damgalı ürünlerimiz varsa bunda en büyük pay sahibi ihracatçılarımızdır. Türkiye&#;ye inandığınız, Türkiye&#;ye güvendiğiniz, Türkiye&#;nin potansiyelini değerlendirip ekonomimize omuz verdiğiniz için hepinize minnet ifade ediyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatın ve ihracatçıların ülkenin ekonomisine yaptıkları katkının çok iyi bilindiğini dile getirerek, "Bu anlayışla siyasi mücadelemiz boyunca ihracatçılarımızı hep yol ve dava, kader arkadaşlarım olarak gördüm. Hangi görevde olursak olalım sizlerin meseleleriyle yakından ilgilendik. Gönlümüzle birlikte kapımızı da sizlere ve temsilcilerimize hep açık tuttuk. İhracatçılarımızla farklı vesilelerle sık sık bir araya geldik, istişare ettik. Gündemimizdeki konuları samimiyetle ele aldık" ifadelerini kullandı.

TİM&#;in talep ve sıkıntılarını ileterek öneriler sunduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sorunlara kalıcı çözümler ürettiklerini aktardı.

“ÜLKEMİZE YATIRIM ÇEKMEK İÇİN DAHA ÖNCE GİDİLMEDİK YERLERE GİTTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Gün oldu tır şoförlerimizin karne sorunlarını çözdük. Gün oldu işçilerimizin vize ücretlerini hâl yoluna koyduk. Gün oldu firmalarımızın birikmiş alacaklarının tahsilini gerçekleştirdik. Gün oldu gümrük işlemlerinin kolaylaştırılması için temaslar yürüttük. Gün oldu serbest ticaret anlaşmalarıyla ticaretimizin önündeki engelleri kaldırdık. Gün ordu sizlerle birlikte yeni pazarlar bulmak için ülke ülke dolaştık. Ülkemize yatırım çekmek için daha önce gidilmedik yerlere gittik. Sizlere yardımcı olmak adına uzak yakın gece gündüz demeden koştuk. Çalıştık, ter döktük ve bu yeni dönemde de hiç beklemeden adımlarımızı attık ve süratle ziyaretlerimize başladık."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem felaketi sonrasında dahilde işleme izinlerinde ek süre düzenlemesinden deprem bölgesinde kısa çalışma ödeneği verilmesine, afet bölgesinde yatırım teşvik belgelerinin süresinin 3 yıl uzatılmasından Cazibe Merkezleri Programı&#;na dahil edilmesine, KOBİ tanımındaki üst limitin milyondan milyon liraya çıkarılmasından asgari ücret desteğinin uzatılmasına kadar kendilerine iletilen taleplere olumlu cevap verdiklerini aktardı.

Bunların dışında ihracatçılardan gelen ülkenin dış ticaretine ivme kazandıracak her türlü teklifi, yapıcı eleştiriyi hüsnüniyetle değerlendirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, el ele, gönül gönüle hareket ederek Türkiye&#;yi ihracatta tarihinin en büyük başarılarıyla tanıştırdıklarını söyledi.

Bundan 21 yıl önce göreve geldiklerinde Türkiye&#;nin krizinin ağır şoku altında olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Finans sektörümüz batan bankalar sebebiyle ciddi bir darboğaza girmişti. Esnafından işçisine, sanayicisinden memuruna, emeklisine, ev hanımına kadar toplumumuzun hiçbir kesimi önünü göremiyordu. İhracatıyla altyapısıyla üstyapısıyla istihdamıyla gerçekten kendini güç bela ayakta tutan bir ülke vardı. İş dünyamızla dayanışma içinde çalışarak bu tabloyu tamamen tersine çevirdik. Dünyanın en önemli üretim üslerinden biri hâline geldik. Yıllık sadece 36 milyar dolar ihracat yapabilen bir ekonomiye sahiptik, bugün bu rakamı 1,5 ayda gerçekleştiren güçlü bir ekonomiye kavuşturduk."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, senesinin ihracat açısından âdeta rekorlar yılı olarak kayıtlara geçtiğini vurgulayarak, "Mal ihracatımız yüzde 12,9 artışla ,2 milyar dolar oldu. Ülkemizin küresel ticaretten aldığı pay yüzde 1,02, buraya yükseldi. Hizmet ihracatımız yüzde 47,3 artışla 90 milyar doları aştı. Savunma ihracatımız yaklaşık yüzde 37 artışla 4,3 milyar doları buldu. İhracat yapan firma sayımız da önceki seneye göre yüzde 10 yükselerek bin &#;e çıktı" bilgilerini paylaştı.

“DEPREMİN EKONOMİMİZ ÜZERİNDEKİ OLUMSUZ ETKİLERİ GÜNDEN GÜNE AZALIYOR”

Geçen seneyi böyle tamamladıktan sonra bu yıla çok güçlü bir giriş yaptıklarını ancak 6 Şubat&#;ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin, 50 bini aşkın can kaybının yanı sıra 11 ili de derinden sarstığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konutların yanı sıra iş yerleri, fabrikalar, üretim tesisleri ve ticarethanelerin de depremde ciddi zarar gördüğünü anlattı.

Dünyada ancak birkaç ülkenin altından kalkabileceği bu devasa yıkım karşısında devlet olarak süratle harekete geçtiklerini, enkazı kaldırdıklarını, yıkılanın yerine yenisini yapmak için kolları sıvadıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem şehirlerindeki üretim çarklarının dönmeye devam etmesi için iş dünyasına gereken her türlü desteği sağladıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirleri eskisinden daha güvenli, dinamik, canlı, bayındır bir hâle getireceklerinin altını çizerek, şöyle devam etti: "Depremin ekonomimiz üzerindeki olumsuz etkileri de hamdolsun günden güne azalıyor. Asrın felaketini yaşamış olmamıza rağmen ihracatımız güçlü seyrini devam ettiriyor. Mayıs ayında ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 14,4 artarak 18,9 milyar dolardan 21,6 milyar dolara yükseldi. Son 12 ayda ihracatımız ,4 milyar dolara ulaştı. Bu performansta orta yüksek ve yüksek teknolojili ihracatımızdaki artışın payı bizim için çok çok kıymetli. Orta yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatının imalat içindeki payı yılı genelinde yüzde 37&#;ydi. Aynı oran &#;ün ilk 5 ayında yüzde 40,8 seviyesine çıktı."

Büyüme tarafında da benzer müjdeli rakamlara şahit olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Ekonomimiz yılın ilk çeyreğinde yüzde 4 büyüyerek hamdolsun son 11 çeyrektir büyümesini sürdürüyor. Şubat ayında aylık bazda azalan sanayi üretim endeksi hızlı bir şekilde toparlanarak mart ayında yüzde 5,5 oranında artış sağladı. Gelen öncü veriler diğer büyümenin ikinci çeyrekte de gücünü koruduğuna işaret ediyor. Büyüme ve ihracat rakamları deprem felaketi sonrası ekonomimizin beklenenden daha hızlı toparlandığını gösteriyor. Salgın, deprem ve seçimlerin yanı sıra küresel ekonomideki sıkıntılara rağmen yakaladığımız bu ivmeyi inşallah kaybetmeyeceğiz.”

“YATIRIM, İSTİHDAM, ÜRETİM, İHRACAT VE CARİ FAZLA YOLUYLA BÜYÜME EKSENİNDE HEDEFLERİMİZE DOĞRU İLERLEYECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir süredir tüm dünya ile birlikte bizim de başımızı ağrıtan enflasyon meselesini tekrar tek haneli rakamlara düşüreceğiz. Seçim belirsizliğinin de ortadan kalkmasıyla artık bu konuda elimiz daha güçlü. Yeni ekonomik kadromuzun da birinci önceliğini bu meselenin çözümü oluşturuyor. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme ekseninde hedeflerimize doğru ilerleyeceğiz. Dış ticarette en büyük sıkıntımız olan enerji yükünü, Karadeniz gazı, Gabar petrolü, Akkuyu Nükleer Santrali ve yenilenebilir kaynaklarla asgariye indireceğiz. Güçlü Türkiye yolunda sizlerden aldığımız güçlü ihracatımızı rekordan rekora taşıyacağız” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar hep kendileriyle yarıştıklarını, her başarıdan sonra çıtayı sürekli yukarı çıkardıklarını, geriye gidişe tahammülü olmadığı gibi durmaya, duraksamaya, yerinde saymaya da müsamahası olmadığını ifade etti.

İhracattaki yükselişin olumlu, önemli bir başarı olduğunu ama Türkiye Yüzyılı vizyonu açısından asla yeterli olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Olumsuz küresel ekonomik görünüme rağmen ihracatımızı bu yıl sonunda milyar dolara, gelecek sene ise milyar dolara ulaştırmak istiyoruz. senesi için de hedefimiz milyar dolar ve üstünü yakalamaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla sürdürülebilir artış için yeni nesil desteklerle ihracatı tabana yayarken katma değerli ihracatı güçlendirmek için çalışacaklarına işaret ederek, şunları aktardı: "Elektronik ticaretin küresel ticaret içindeki rolünün artmasıyla firmalarımızın bu dönüşüme en hızlı şekilde adapte olmaları gerekiyor. ihracat hedeflerimiz kapsamında ihracatımızdan yüzde 1,5 pay alan elektronik ihracatımızın payını yüzde 10&#;a çıkarmayı hedefliyoruz. İhracatımızın geliştirilmesi, çeşitliliğinin ve sürdürülebilirliğinin sağlanması için ülke ülke girişimlerimizi arttıracağız. Çok dolaşacağız. Dünyayı gezip onlarla birlikte neler yapacağımızı planlayacağız."

“TÜRKİYE&#;NİN DİPLOMATİK TEMSİL AĞI GENİŞLEDİKÇE İHRACATI DA SÜREKLİ YUKARIYA GİTMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye&#;nin son 21 yılda dış politikada attığı adımların ihracatta da çarpan etkisi yaptığını söyledi.

Afrika örneğini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Mesela Afrika&#;da büyükelçilik sayımız 12&#;den 44&#;e yükselirken, ticaret hacmimiz de 4,3 milyar dolardan 40 milyar dolara çıktı. Latin Amerika&#;daki büyükelçilik sayımız 6&#;dan 18&#;e ulaşırken, ticaret hacmi milyon dolardan 17,4 milyar dolara yükseldi. Yeniden Asya girişimimizi ilan ettiğimiz &#;dan beri kıtayla ticaretimiz yüzde 40 arttı. Diplomatik ilişkilerimizin kurulduğu veya güçlendiği her coğrafyada aynı durum söz konusudur. Türkiye&#;nin diplomatik temsil ağı genişledikçe ihracatı da sürekli yukarıya gitmiştir. Göreve Başlama Törenimize iştirak eden devletlerin sayısına, temsil düzeyine ve çeşitliliğine baktığımızda bu gerçeği tekrar görüyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, birbiriyle kavga eden hatta çatışan tarafları aynı çatı altında buluşturmanın Türkiye&#;ye dış ticarette de avantajlar sunduğunu belirterek, "Seçim zaferimiz sonrasında Afrika&#;dan Asya&#;ya, Latin Amerika&#;dan Avrupa&#;ya geniş bir bölgede sokaklara taşan sevgi seli de şahsımızla birlikte ülkemize ve milletimize yönelik teveccühün ispatıdır" değerlendirmesini yaptı.

Türkiye&#;nin yüz milyonlarca insanın gündeminde olan bir ülke olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "&#;Demir tavında dövülür&#; prensibince bu bilgiyi vakit kaybetmeden ihracat, turizm ve yatırım noktasında fırsata dönüştürmemiz gerekiyor. Fuarlarla ticaret heyetleriyle saha araştırmalarıyla teknolojinin sağladığı imkânlardan da istifadeyle ihracatımızı artırmanın yollarını aramalıyız. Hiç şüphesiz bu gayretlerinizde yurt dışındaki ilk temas noktanız ticaret müşavirlerimiz ve ataşelerimiz olacaktır. Yabancı ortaklara ulaşma, potansiyel pazarlar hakkında bilgi alma ve karşılaştığınız sorunlara çözüm bulma hususunda bu görevlilerimiz her zaman sizlerin emrindedir. Ticaret müşavirliklerimiz ve diplomatik temsilciliklerimiz vasıtasıyla sizlere her türlü desteği vermeyi sürdüreceğiz. Bu konuda ihmali veya kastı olanlardan da kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız."

“İSTANBUL FİNANS MERKEZİ&#;YLE TÜRKİYE&#;Yİ FİNANS ALANINDA BİR ÜST LİGE ÇIKARACAK TARİHÎ BİR ADIM ATTIK”

İhracatçıların düşük maliyetli finansman imkânlarına kavuşmasının Türkiye&#;nin hedeflerine ulaşmasını hızlandıracağına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Bakanlığımız yanında Türk Eximbank ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Türk Eximbank, Türk bankacılık sektöründe en büyük kredi hacmine sahip dokuzuncu banka ve Türkiye&#;nin en büyük alacak sigortası kuruluşudur. Eximbank&#;ın destek sağladığı ihracatçı sayısı 16 bine ulaşmıştır. Bu yıl Eximbank&#;ın KOBİ&#;lerimize sağladığı kredi hacim oranı yüzde 25,8&#;e yükselecektir. Finansman meselesinde sadece Eximbank ile yetinmiyoruz. yılının Mart ayında faaliyete geçirdiğimiz İhracatı Geliştirme şirketiyle ihracatçımıza finansman konusunda nefes aldırdık. Türk Eximbank ve İhracatı Geliştirme şirketi kefalet sistemiyle teminat sorununa çözüm getirdik. İhracatçımız artık gayrimenkulünü bankaya ipotek vermek mecburiyetinde kalmıyor. İhracat desteklerine yönelik &#;Prefinansman Modeli&#; sayesinde firmalarımız önce ödeme alıp sonra harcama kolaylığına kavuştular. Bunun yanında biliyorsunuz iki ay önce açılışını yaptığımız İstanbul Finans Merkezi&#;yle Türkiye&#;yi finans alanında bir üst lige çıkaracak tarihî bir adım attık. Toplam 65 milyar liralık yatırım değeriyle ülkemizin en prestijli projesini hayata geçirmenin gururunu yaşadık. Yerli ve yabancı finans kuruluşlarının bölgede faaliyet göstermeye başlamalarıyla merkezimiz asıl fonksiyonunu daha etkin icra edecektir. İstanbul Finans Merkezi, uluslararası sermaye akışını kolaylaştırarak yatırım çekme potansiyelimizi arttıracaktır."

“DÜNYADA YILDIZI GİDEREK PARLAYAN BİR TÜRKİYE GERÇEĞİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

İstanbul Finans Merkezi&#;nin fintek ve katılım finans alanlarında küresel bir çekim merkezi hâline geleceğine inandığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: "Şu an itibarıyla henüz istenen, belirlenen hacme ulaşmış değiliz. Türk ekonomisinin tüm sektörleri gibi ihracatçılarımızın da İstanbul Finans Merkezi&#;nin oluşturduğu ekosistemden istifade edeceğine inanıyorum. Büyük hedeflerimizin olduğu bir diğer alan sağlık hizmeti ihracatıdır. Sağlık turizminde ülkemizi küresel bir merkez hâline dönüştürmeyi arzu ediyoruz. Özellikle şehir hastanelerimizin birer birer devreye girmesiyle yabancı hasta sayımız da her yıl katlanarak artıyor. Şifasını ülkemizde arayan bu hastalar turizmden gıdaya, ulaşımdan bakım hizmetlerine kadar pek çok alanda ciddi katma değer oluşturuyor. Gerek hastanelerimiz gerek termal tesislerimiz gerekse diğer sağlık hizmetlerimizle 10 milyar dolarlık bir sağlık turizmi hedefine şu an itibarıyla sahibiz. İnşallah yılında 2 milyon sağlık turisti ve 3 milyar dolar ihracata hep birlikte şahit olacağız. Aynı şekilde bu sene lojistik ihracatında 40 milyar dolara ulaşmayı hedefliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir diğer markamız olan müteahhitlik ve teknik müşavirlik sektörünün yurt dışındaki başarılarını ileriye götürecek çabaları teşvik edeceğiz. Tüm bu hedeflerimize ulaşacağımızdan asla şüphe duymuyoruz. Millet olarak artık geleceğimize daha güvenle ve umutla bakıyoruz. Dünyada yıldızı giderek parlayan bir Türkiye gerçeğiyle karşı karşıyayız. İçimizdeki kimi gafiller anlamasa da yurt dışından ülkemizi takip edenler bu hakikati daha net görüyor. Türkiye&#;sini hâlen 80&#;lerin, 90&#;ların kalıplarıyla okumaya çalışanlar idrak edemese de ülkemiz gümbür gümbür geliyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleriyle ihtiyaçları olan azmi, cesareti, kararlılığı ve iradeyi tekrar elde ettiklerini söyledi.

Her iki seçimde de ezici bir zafer kazanarak, yasaması ve yürütmesiyle Türkiye&#;ye 5 sene daha hizmet etme şerefine nail olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Mayıs gecesi sandıkların kapanmasıyla Türkiye Yüzyılı&#;nın ilk adımını atmış bulunduklarını ifade etti.

“ÖNÜMÜZDEKİ 5 SENE BOYUNCA HİÇ DURMADAN ÇALIŞARAK TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONUMUZU İNŞA EDECEĞİZ”

Kabineyi de süratle oluşturarak hedefleri doğrultusunda çalışmaya başladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek 5 sene boyunca hiç durmadan çalışarak Türkiye Yüzyılı vizyonunu inşa edeceklerinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin, hizmetlerle eserlerle müjdelerle dolu dolu geçireceği ilave bir 5 yıl daha kazandığını, sadece 21 yıllık değil, asırlık kazanımlarını tehlikeye atacak büyük bir kuşatmayı da parçaladığını belirterek, şunları kaydetti: "Son seçim sonuçlarının milletimizin istikbal yolculuğu açısından önemini zamanla daha iyi idrak edeceğiz. Milletimizin verilmiş sadakasının olduğunu gün geçtikte çok daha net göreceğiz. Sırf iktidara gelmek uğruna kimlerin kimlerle hangi pazarlıklara giriştiği, kapalı kapılar ardında ne tür sözlerin verildiği, vatanın bekasının &#;işporta malı&#; gibi nasıl tezgâha konulduğu zamanla ortaya saçılacaktır. Hepsinden öte, terör örgütleriyle ne gibi pazarlıklar yapıldığı ortaya çıktıkça gerçekten &#;Verilmiş sadakamız varmış&#; diyeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “28 Mayıs&#;tan bu yana muhalefet cephesinde yaşananlar, ülkemizin nasıl bir felaketin eşiğinden döndüğünü zaten anlatıyor. Güya milleti barıştırmaktan bahsedenlerin seçim akşamı başlayan kavgası o günden bugüne hiç durmadı. Millete demokrasi vadedenlerin, iş koltuktan kalkmaya gelince bir gecede nasıl diktatör oldukları anlaşıldı. Çok daha ilginci, &#;Halil İbrahim sofrası&#; diyerek demokrasi mücadelesinin yapıldığı yeri böyle bir yemek sofrasına dönüştürmenin de ne kadar anlamsız olduğu ortaya çıktı. Millete pazarladıkları masanın tam anlamıyla bir kurtlar sofrası olduğu ortaya çıktı. İşte milletimiz, o engin basiret ve ferasetiyle bunların asıl yüzünü görmüş, kendisinin ve evlatlarının geleceğini riske atmamıştır. Aynı tavrı muhalefetten de bekliyoruz. Muhalefetin de hatalarını görüp, kendilerini düzeltmelerini ümit ediyoruz. Millete karşı siyaset yapmak yerine, ülke ve millet için siyaset yapmaları hem kendileri hem de demokrasimiz açısından daha faydalı olacaktır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye&#;nin geride bırakılan 21 yılda pek çok açığı kapattığını, demokrasiden hak ve özgürlüklere, altyapı yatırımlarından millet iradesinin kullanılmasına kadar nerede bir açık varsa onun üzerine gittiklerini ama ülkenin en kronik sorunlarından olan muhalefet açığını bir türlü kapatamadıklarını ifade etti.

Son seçim sonuçlarının Türkiye&#;deki muhalefet açığının kapanması için de bir fırsat teşkil ettiğine inandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Türkiye artık her hayırlı işe karşı çıkan, mahkeme kapılarında nöbet tutan, &#;istemezükçü&#; bir muhalefet anlayışını hak etmiyor. Milletimiz iktidara gelebilmek uğruna terör örgütleriyle iş tutacak kadar muvazeneyi yitirmiş bir muhalefet pratiği görmek istemiyor. Evlatlarımız, umut vermek yerine sürekli yalan söyleyen, felaket tellallığı yapan, ülkeyi kötüleyen bir muhalefet söylemine maruz kalmak istemiyor. Parti içi çekişmelerden, baba-oğul arasında yaşanan taht kavgalarından bağımsız olarak, Türkiye&#;nin yeni bir muhalefet anlayışına ihtiyacı var. Türkiye Yüzyılı&#;nda inşallah bunun da gerçekleşmesini temenni ediyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm dünyada Türkiye&#;nin bayrağını dalgalandıran ihracatçılara teşekkür ederek, TİM&#;in Olağan Genel Kurulu&#;nun başarılı geçmesini, hayırlı uğurlu olmasını dileyerek, ödül alan kişileri ve firmaları tebrik etti.

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan&#;a Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve TİM Başkanı Mustafa Gültepe tarafından Cumhuriyet&#;in yılını temsilen üzerinde yıldız bulunan, 27 ihracatçı sektörünü temsilen 27 farklı eserin sanatçı Kenan Işık tarafından resmedildiği "TİM Yılı Özel İhracatın Yüzyılı Tablosu" takdim edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye&#;nin mal ihracatı şampiyonu olan Ford Otomotiv Sanayi AŞ, Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ, SOCAR Türkiye Petrol Ticaret AŞ, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye AŞ, Kibar Dış Ticaret AŞ, Vestel Ticaret AŞ, Arçelik AŞ, TGS Dış Ticaret AŞ, Tofaş Türk Otomobil Fabrikası AŞ ve Oyak-Renault Otomobil Fabrikaları AŞ ile Türkiye&#;nin hizmet ihracatı şampiyonu olan Türk Hava Yolları&#;nın yöneticilerine ödüllerini verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ticaret Bakanı Bolat, TİM Başkanı Gültepe ve ihracat şampiyonlarıyla günün anısına fotoğraf çektirdi.

       

D. Emin Bilge

Yazımızın başlığı hepimizin içini ısıtıyor, duygulandırıyor. Kadınlar, İlahî bir rahmet olarak daha çocuklarını dünyaya getirmeden annelik merhametine sahiptirler. Allah (cc) Rahman ve Rahîm sıfatıyla onları anneliği öğrenmeye hazır  yaratmıştır. Çocuklarına nasıl bakacaklarına, nasıl şefkat göstereceklerine hazır hale getirmiştir. Bunun en  bariz örneklerinden biri anne sütüdür.

Zaten her anne olan kadın, küçükken  annesinden, çevresinden görmüş, göre göre farkında olmadan o konuda eğitim almıştır. Zaten diğer anne canlılar da öyledirler. Kuşların yavrularına bakımları, kümes hayvanlarının  civcivlerine nasıl kol kanat gerdiğini, diğer hayvanların filden, koyuna kadar,  doğumdan sonra yavrularına nasıl baktıklarını hepimiz biliyoruz.

Çocuklarımızı yetiştirirken bazı davranışlarımıza dikkat edersek, onların hem bedenen hem ruhen gelişmeleri daha güzel olur ve daha düzgün yetişirler. Küçükten öğrendikleri davranışlar kalıcı olur.

“Candan öte bir can varmış, onun adı  evlatmış’’

Erken yatırıp, erken uyutup  uykusunu bol bol almaları  büyümeleri ve sağlıklı olmaları için çok çok önemlidir.

Özellikle yemek ve giyim konusunu küçük yaştan itibaren pratik  alışkanlık olarak kazandırmalıyız. Çocuk biberonu tutabilecek güce ulaştığında eline verilmeli, güven kazanmalı ve kendisi içseafoodplus.info önlük takarak kaşık tutmayı erken öğretip, kendi yemesine içmesine alıştırmalı. Kıyafetlerini kendisinin giymesini öğretmeliyiz. Danimarka’da kreşlerde olduğu gibi, henüz  altı yedi aylıkken  eline kaşık verip alıştırmak ilerisi için güzel bir alışkanlıktır.

Biz karı koca emekli oluncaya kadar Allah’a şükür hep çalıştık, hiç işsiz kalmadık. İkiz çocuklarımız akşamüstü  yuvadan gelip yemeklerini yedikten kısa bir süre sonra hemen uyurlar haliyle de erken kalkarlardı.

Bunun yanında bilmediğimiz için bazı konularda hata yaptığımızı sonra öğrendik ama geç olmuştu. Evde olduklarında veya yuvaya gideceklerinde iki buçuk üç yaşındaki çocuklarımızın tulumlarını, ayakkabılarını biz giydirirdik. Akşamüstü yuvadan alacağımızda yine biz giydirirken, yuvadaki eğitimciler kıyafetlerini giydirmememiz konusunda bizi uyardılar. Çünkü yuvada haftada yaz -kış haftalık plana uyarak en az iki üç defa orman gezisine giderlerken elbette kendileri giyip kendileri çıkaracaklardı. İlk zamanlar çocuklar kendileri giymemeye direndiler. Ama birkaç gün biz sabırla onların giymesini bekleyince artık kendileri giyinip soyunmayı öğrendiler. Daha sonra onlara bakan eğitimcilerden öğrendiğimize göre,  gezilere gideceklerinde en erken giyinen bizimkiler olurmuş. Giyim konusunu çabuk ve kolay çözmemize rağmen yemek konusunda başarılı olamadık. Maalesef yemek yememe alışkanlığı yıllarca sürdü

“Candan öte bir can varmış, onun adı  evlatmış’’

Yazımızın başlığında olduğu gibi: “Meğer candan öte bir can varmış, onun adı da evlatmış.” Çok seveceğiz ama, bu sevgimiz onlara zarar vermemeli, yeteneklerinin gelişmelerine engel olmamalı. Onların bazı alışkanları kazanmaları için, özgüven kazanmaları, düşüp kalkmayı öğrenmeleri için, bazı zorlukları yaşamalarına izin vermeliyiz. Düşerse kendisinin kalkmasını öğrenmeli, aç kalınca yemek yemeyi öğrenmeli, elbiselerini kendileri giymeli, erken yatıp erken kalkmaya alışmalılar.

Bir tehlike olmadıkça düşen çocuk kaldırılmamalı. Eğer kaldırırsak hep bir başkasının kaldırmasını bekler ve bu diğer olumsuz alışkanlıkları kazanmasına yol açar. Ödevini yapacak birini bekler, yolda kalırsa başkasından yardım bekler, yemeği başkasının yedirmesini veya yaşına göre hazırlamasını bekler.

Danimarkalı çocuklar kaşık tutmaya başlamalarından  itibaren aileleri onların yemeği kendileri yemeleri için izin verirler,  çocuklarını kendi odalarında uyutmazlar ayrı odalarda uyurlar. Çocuklar birinci veya ikinci sınıftan itibaren okula götürecekleri yemek paketlerini yani beslenme çantalarını yemek tercihlerine göre kendileri veya ebeveynle beraber hazırlarlar. Çocuklar istediklerini beslenme çantasına koydukları için yerler, çöpe atmazlar. Okulların çoğunda kantin bulunmaz, herkes yemeğini evden getirir.

Çocukların, insanların yetenekleri zor zamanlarda, imkansızlıklarda ortaya çıkar. İmkanların çokluğu yeteneklerin gelişmesini önler. Öğrenmek için, yokluğu yaşamak gerekir.

İşleri başkası yapınca öğrenilmez. Yemek hazır olunca yemek yapmayı öğrenemezsin, evi temizleyen, çamaşırı yıkayan, ütüyü yapan  varsa bunları öğrenemezsin. Ödevi bir başkası yaparsa dersi öğrenemezsin. Ben yapamam dersen zaten yapamazsın.

Çocuklar çok oyun oynamalılar, özellikle açık havada oynamalıseafoodplus.inforka’da üç beş yıl önce okulların  imkanları ölçüsünde okul öğrencilerine haftanın her günü spor yapmaları için  ders konuldu.  

“Candan öte bir can varmış, onun adı  evlatmış’’

Eğitici oyuncaklar çok önemli ama, çocuğu oyuncağa  boğmak çok da iyi değildir. Biraz yokluğunu çekecek ki  yeni bir şey için özlem duysun, sonra oyuncağa doyar hiçbir şeyden memnun olmaz.

Bazı alışkanlıkları, özgüveni kazandıralım derken kontrolsüz yapmamalıyız. Çocuk özgüven duygusu kazanmalı ama,  kontrollü özgüven olmalı. Bir zamanlar güzel bir reklam vardı, “kontrol edilmeyen güç, güç değildir.” Kontrolsüz özgüven başına bela olmamalı, kendisine ve başkalarına zarar vermemeli.

Aşırı korumacılık tehlikeli. Çocuklarımıza karşı yaptığımız hata hâlâ içimizde bir yaradır. Çocuklarımız küçükken onlara kaykay, patentli spor ayakkabılar aldık ama, kaza olur düşüncesiyle hiç giydirmedik. Dikkat etmek gerekir ama, bizim yaptığımız gibi çok tedirginlik de iyi değildir.

Çocuk  yemek yemeye zorlanmamalı, zorla beslenmemeli. Elbette yeterli şekilde beslenmeli, yeterli kilosu olmalı ama, zorla tıka basa yedirilirse bazı zaman ters teper, bazı zaman da çocuk çok yemeye alışır ve ileride obezite olma yolları açılmış olur. Korkmayın yemek yemezse ölmez. Acıkınca zaten siz vermeseniz de onu sizden  bir şekilde ister.

Bebeklikten itibaren çocuklarınıza bol bol ninni söyleyin, kitap okuyun, onlarla konuşunuz. Onlara masallar, şarkılar, ilahiler, dualar okuyarak konuşunuz. Banyoya alıştırılmalı, banyo sevdirilmeli.  İmkanlarımız ölçüsünde banyo oyuncakları, banyo kıyafetleri alınmalı. Çocuklar bunların her ikisini de çok severler. Mümkünse her gün banyo yaptırılmalı.

Anne sütünden sonra süt içmeye alıştırmalı. Özellikle küçük yaşlardan itibaren asitli içeceklerden  uzak tutmalı, aileler de o içeceklerden uzak durmalılar, şayet istiyorlarsa bile çocuğun yanında içmemeliler.

Çocuklar açık havada çok kalmalılar, hırçınlıkları yatışır. Danimarka’da çocuklar kışın soğuk havalarda dışarıda balkonlarda uyutulur, aileler çocuklarını karlı havalarda sarıp sarmalayıp çocuk arabasına koyup dışarlarda bir iki saat gezdirirler, uyuturlar, hem çocuklar hem aileler temiz hava alarak sağlıklı olurlar.

Mademki çocuklarımız candan öte bir candır, o canın hem ruhen, hem bedenen yetişmesi için bütün gayretimizi göstermeliyiz.

Kurtlar Vadisi Pusu karakterleri listesi


Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde yer alan tüm karakterlerin listesi ve oynadıkları bölüm aralığı yer almaktadır.[1]

Ana karakterler

Polat Alemdar

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Necati Şaşmaz tarafından canlandırılmış, Umut Tabak tarafından seslendirilmiş karakter. ()

Memati Baş

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Gürkan Uygun tarafından canlandırılmış karakter. ()

Abdülhey Çoban

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Kenan Çoban tarafından canlandırılmış, Kadir Çermik tarafından seslendirilmiş karakter. ()

Erhan Ufuk

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Erhan Ufak tarafından canlandırılmış, Kadir Çermik tarafından seslendirilmiş karakter. ()

Cahit Kaya

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Cahit Kayaoğlu tarafından canlandırılmış karakter. ()

Eski polistir. Polat'ın ikinci ekibinde yer almış ve çoğu operasyona katılmıştır. Bir sahnede soyadı Kayaoğlu olarak geçmiş daha sonra hep Kaya olarak kalmıştır. Ekip dağılınca İsviçre'ye gitmiştir. Safiye Karahanlı üzerinden onu koruyan Mehmet ile iş birliği yapıp Tapınakçılara ulaşmayı planlamaktadır. Tapınakçıların Büyük Üstadı Ronald ile görüşmüş ve Tapınakçılara katılmak için bir görev üstlenmiştir. Öncelerde hain sanılsa da sonrasında, Polat Alemdar'ın yaşadığını öğrenir. Siber Güvenlik Teşkilatı'nın yapmış olduğu bir satranç oyunu sistemi sayesinde İhtiyarlar Heyeti ile iletişime geçerek Tapınakçılardan, Heyet'e bilgi sızdırmaktadır. Abdülhey Çoban ölünce Polat Alemdar'ın yeni sağ kolu olmuştur. Safiye Karahanlı ile evlenmiştir.

İsim benzerliği ve karakteri canlandıran oyuncunun polis memuru olduğu için Cahit Kayaoğlu’nu temsil etmektedir

Safiye Karahanlı

Kurtlar Vadisi'nde Begüm Kütük, Kurtlar Vadisi Pusu'da Gaye Gürsel tarafından canlandırılmış karakter. ()

Kara

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Hakan Boyav tarafından canlandırılmış karakter. ()

doğumludur. Gerçek adı Mazhar Yıldıran'dır. Hayatının büyük bir kısmını dağlarda teröre karşı mücadele ederek geçirmiş, birçok operasyona katılmış, kendi ekibiyle yüzlerce operasyon düzenlemiştir. Kendi devrinin bittiğini anladığında devletle anlaşma yaparak ölü konumuna geçmiştir. Her şey bu anlaşmanın bozulmasıyla başlar. Kara, Türkiye'de gayrinizami harp tarzını en iyi bilen kişilerden biridir. Bu nedenle devletin içinde ve dışında gizli odaklar tarafından Kara sahaya sürülmek istenmektedir. Kara her ne kadar geri dönmek istemese de yaşananlar onu tekrar sahaya sürer.

Mr. Key'in adamı tarafından vücuduna ebola enjekte edilen Kara, "Düşmanın pisliğiyle öleceğime kendi askerimin kurşunuyla ölürüm." diyerek kendisini Siyah Sancak elemanlarına öldürtmüştür.

Kara, Yeşil lakabıyla bilinen Mahmut Yıldırım'ı temsil etmektedir. Lakabını bir renkten almaktadır, Kara da onun gibi Bingöllüdür. Kara'nın adı da Yeşil gibi faili meçhul cinayetlere karışmıştır. Bunun gibi benzerlikler, onun Yeşil'i temsil ettiğini doğrulamaktadır. Öte yandan ölümü, İttihat ve Terakki fedailerinden Yakub Cemil ile benzerlik gösterir.

İskender Büyük

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde ve Kurtlar Vadisi Gladio filminde Musa Uzunlar tarafından canlandırılmış karakter. ()

doğumludur. Diyabet (Şeker) hastasıdır. Dizide zaman zaman insülin iğnesi kullandığı görülmektedir. Jandarma Genel Komutanlığındatuğgeneral rütbesiyle görev yapmıştır. İsmini tarihteki Büyük İskender'in metaforik bir kombinasyonundan alır. Ayrıca dizideki karakterin tarihsel Büyük İskender ile tip ve özellik bakımından pek çok noktada benzeştiği görülür. Kuzey Irak'ta operasyonlarda devlet adına sayısız eylemlere girişmiş bir devlet görevlisidir. Abdullah Öcalan'a karşı Bekaa Vadisi'nde başarısız bir suikast girişiminde bulunmuştur. Filmde yerinin açık edilmesi üzerine Gladio'nun Türkiye'deki ikinci adamı Bülent Fuat Aras'ın yönlendirmesiyle Turgut Özal suikastını planlamış ve gerçekleştirmiştir. Sonraları yasa dışı faaliyetler içinde olduğu gerekçesiyle ordudan atılacaktır. Emeklilikten sonra da yasa dışı faaliyetlerini sürdürür fakat hem ordu hem de devletin içindeki diğer güvenlik birimleri ile hiçbir zaman irtibatını kopartmaz. Etrafında çok büyük bir nüfuz alanı olduğundan rahat hareket imkânına sahiptir. Zaman içerisinde istihbarattan sorumlu müsteşarlık görevine kadar yükselir. Türkiye başbakanına karşı da başarısız bir suikast girişimi tertiplemiştir.

Sevtap Özdoğan İlmen ile olan birlikteliğinden Funda İlmen adında bir kızı vardır. Daha sonra Funda'nın annesini hastanede yastıkla boğarak öldürür.

Dizi boyunca kendisine muhalif olan birçok insanı öldürtür. İstihbaratlar Başkanı'nı öldürmesiyle Polat Alemdar ile büyük bir mücadeleye girmiştir. Polat Alemdar'dan önce Kırmızı Kitap'ı ele geçirmeye çalışmış fakat başarısız olmuştur. Buna karşılık Polat Alemdar'ın en yakın adamı Memati Baş'ı kaçırmış ve eroin vererek işkence etmiştir. Orgeneral Sadi Paşa'nın helikopterini roket atarla düşürtmüş, Tuğgeneral Mesut Akdağ'ı makamında tetikçi kullanarak öldürtmüştür. Deli Hikmet'in evini yakıp Polat'ın adamlarından Nevzat Yakışırbey, Hasan Pürmüz ve Eren Eylül'ü öldürmüş, Güllü Erhan'ın bir kolunu koparmıştır. Polat Alemdar'ı tutsak alarak Kitap'ta yazanları anlattırmaya çalışmıştır. İskender, "Vatanını en çok sevene en pis işi yaptırırsın." cümlesinin bir örneğidir. Bu doğrultuda Gladio tarafından farklı dönemlerde kullanılmıştır. Polat'ın karısı Ebru'yu öldürdükten sonra Polat Alemdar tarafından asılmıştır. Ölümünden sonra ara sıra kendisinden bahsedilmiştir: Polat Alemdar'ın ziyaret ettiği Eski Emniyet Müdürü'ne ve Zaza Dayı'ya göre İskender, Ersoy Ulubey'i sevmiyordu.

Ergenekon davası sanığı emekli Jandarma Tuğgeneral Veli Küçük'ü temsil etmektedir.

Ebru Duru

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Hatice Şendil tarafından canlandırılmış karakter. () ()

Bir anaokulunda öğretmenlik yapmaktadır. Oğlunun ısrarla evlenmesini isteyen Nazife Candan, Polat'a gelin olarak Ebru'yu düşünmüştür. Ebru'nun babası Ercüment Duru, Gladio'nun adamı olduğundan Polat Alemdar'ı sevmemektedir. Ama Polat'a aşık olan Ebru tüm olumsuzluklara rağmen Polat Alemdar'la evlenir. Polat da annesinin hatrına hala Elif'i düşünmesine rağmen bunu kabul etmek zorunda kalır. Ebru'nun babası deşifre olduktan sonra KGT ile çıkan çatışmada Abdülhey tarafından yanlışlıkla vurularak öldürülür. Babasının ölümünden etkilenen Ebru intikam almak için yemin eder. Babasının ölümünün arkasında kocasının en yakın adamı olduğunu öğrendiği an başından aşağı kaynar sular dökülür. Abdülhey'i babasının mezarına çağırır ve kendisini Aron Feller'in adamlarının takip ettiğinin farkına varmadan Abdülhey'e silah çeker ve koluna ateş eder. Bu sırada hareket eden tim Ebru ve Abdülhey'i ele geçirirler. Feller, Polat'a şantaj yapar. Bir süre sonrası tutuldukları yeri öğrenen Polat Alemdar istihbarattan da yardım alarak mekana baskın yapar ve Ebru'yu kurtarır. Feller'in oyuna geldiği için Polat Alemdar Ebru'ya kızgındır. Çok büyük kavga ederler ama Ebru bebek beklediği için zamanla aralarındaki buzlar erir, bu günlerde Abdülhey de kurtarılır. Polat-Ebru Çifti'nin çocukları Elif dünyaya gelir. Ama kızını Polat'a emanet ettiği halde Polat'ın adamları tarafından kızı öldürülen İskender Büyük, Polat'ın kızını kaçırmaya yemin etmiştir.

Elif'in henüz doğduğu günlerde Polat Alemdar'ın hastanesine baskın yapan İskender Büyük, Tuncay Kantarcı'nın Ebru ve kızını saklaması sayesinde Elif'i yakalayamaz. Ancak Tuncay'ın tüm uyarılarına rağmen saklandıkları yerden kaçan Ebru artık Polat'la irtibat kuramamaktadır. Sonunda İskender tarafından saklandıkları yer tespit edilir. Ebru, kızı ve annesiyle İskender'in eline geçer. Bölümde İskender Büyük Ebru ve Elif'i bomba yüklü bir arabaya koyar ve patlatır. Ebru hayatını kaybederken, Aron Feller sonrasını düşünerek Elif'i oradan kurtarır. Polat, Ebru'nun intikamını İskender'i ipe çekerek alır.

Davut Tataroğlu

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Can Gürzap tarafından canlandırılmış karakter. ()

İstanbul'un en zengin iş adamlarındandır. Türkiye'yi yöneten 4 büyük aileden en güçlüsünü yönetmektedir. Güçler dengesini gözeten güç sahibi bir adamdır. Karahanlı'nın da hizmet ettiği ve uğrunda öldüğü "Yüce Seçilmişler" denilen gizli örgütün de bir üyesidir. Birçok sektöre hükmeder. Davut Tataroğlu, Polat'tan kripteksin içindeki Tapınakçılar'a ait bilgileri istemiştir. Ayrıca Polat'a 3 Mart 'te Mehmet Karahanlı'nın infaz edildiği Mabet'te olduğunu söyler.

Adamlarından Yalçın Bulut, oğlu Fuat Tamer Tataroğlu'nu Memati'nin öldürdüğünü söylememediği ve İhtiyarlar'ın adamı olduğunu öğrendiği için Bulut'u dövdürttükten sonra silah sıktırarak öldürdüğünü zannetmiştir. Ancak sonra Bulut'u yanına geri aldırıp kendisine daha önce İskender'in adamı olarak ihanet eden ve Gladio'nun admaı olarka yanında tehlikeli bir konumda olan Yalçın Yıldız'ı öldürterek kurtulmak istediği bir adamına diğerini temizletmiştir.

Mehmet Fikret Hazarbeyoğlu'nun adamı İbrahim Velid'in kızı Perihan Velid ile aralarındaki ciddi yaş farkına ve Perihan'ın babasının muhalefetine rağmen evlenmiştir.

Davut Tataroğlu doğrudan doğruya ABD derin devletinin adamı Aron Feller'e bağlıdır. Ancak daha sonra Feller ile aralarında fikir ayrılıkları doğmuştur. Polat ile iş birliği yapıp Feller'i öldürür. Zaman zaman Polat'a yakınlaşmış, bazen de ona cephe almıştır. Davut'un isteğiyle Polat, İnci ile evlenir.

Davut, İnci için İzzet'e milyon dolar ödeme yapar ama Polat işe karışınca Polat ve İnci'nin oğlunu İzzet kaçırır. İnci'nin bebeği öldükten sonra torunu Süleyman'ı getirir ama o da İnci'ye iyi gelmez. Bütün bunların üzerine medyadaki varlıklarını satıp çekilmek ister. Yaşar Katırcı ve Zülfikar Ağa talip olur. Yaşar Katırcı'ya satar ama işlem resmiyete dökülmez. Perihan'dan sonra Nükhet adında biriyle görüşmeye başlar. Nükhet ile buluşur ve ona bir kolye hediye eder. Nükhet, sürpriz yapacağını söyleyerek gözünü kravatla kapatır ve onu yatağa bağlar. Gözleri açıldığında Kara, onu beklemektedir. Nükhet, çocuğunu aldıkları için böyle bir şey yaptığını söyler. Son olarak Kara'ya kızı İnci'nin hasta olduğunu ve Polat'tan onu sahipsiz bırakmamasını istediğini söyler. Kara, zehirli iğne yaparak Davut Tataroğlu'nu öldürür.

İnci Tataroğlu

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Sema Şimşek tarafından canlandırılmış karakter. ()

Leyla Türkmen

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Çiğdem Batur tarafından canlandırılmış karakter. ()

17 Ağustos İstanbul doğumludur. Elif Eylül'ün üniversiteden arkadaşıdır. Zamanında Ali Candan'dan diplomat olmak için destek istemiştir. Ali Candan, destek vermeyince hakim ve savclılık sınavına girip Cumhuriyet savcısı olmuştur. Önceden oldukça kilolu ve gözlüklüyken Ali ile Polat olarak karşılaştığında oldukça çekici ve fit bir görünüme kavuşmuştur. Bu da Polat'ı oldukça etkilemiştir. Fakat Polat eski halni unutamadığı için ona Tombik diye hitap eder.

Polat Alemdar ile karşılaştıktan sonra evine sık sık ziyaret eder. Özellikle Nazife Anne'nin böreklerini çok sever.

Görevi gereği hukuk kurallarına bağlı ve idealistir. Polat'ın yeraltı dünyasıyla yakın teması, Leyla'yı hep rahatsız etmiş ve Polat'ın kanunsuz işlerine engel olmaya çalışmış, Polat'a ve ekibiyle sürekli uğraşmıştır. Fakat bu uğraş kısa sürmüş ve Polat'ta yeniden KGT'nin başına geçmiştir.

Yine savcı olan Ferit, arkadaşı ve partneridir. Polat'ın İnci Tataroğlu'yla birlikte olduğunu öğrendiğinde büyük bir şok geçirir. Aslında Polat'a âşık olan Leyla, Ferit'i sadece Polat'ı kıskandırmak için kullanmaktadır. Polat, onu o dönemde arkadaş olarak görür. Polat'ın istemeyerek birlikte olduğu İnci'yi hapse attırır sebebi de İnci'nin Leyla ve diğer savcı arkadaşlarının fotoğraflarını bir barda çekmesidir. Daha sonra da savcılık yetkileri elinden alınınca istifa edecekken Polat Alemdar tarafından ikna edilerek görevine devam etmiştir. Polat, hapishanede İnci ile evlenince Leyla, depresyona girer. Yakın arkadaşı Birsen bu süreçte ona yardımcı olur. İlerleyen bölümlerde Polat'ın istemeyerek İnci ile evlendiğini duyunca Ferit'ten de ayrılır. Polat ile de birlikte olmaya başlarlar.

Uzun zaman sonra Leyla, İnci'yi tımarhane de ziyarete gider ve ziyaretçi defterinden Polat'ın gelip gelmediğini kontrol eder. İnci ile görüşmesinde İnci'ye çıktığında ne yapacağını sorar. İnci de ilk eşinden çocuğu olan Süleyman'ı büyüteceğini söyler. Daha sonra Polat'a ziyarete gidip gitmediğini ısrarla sorar fakat Polat cevap vermez, geçiştirir.

Polat, ilerleyen zamanlarda zor görevlere gider. Leyla, 2 kere onun ölüm haberini alır. Polat'ın ailesini bu zor süreçlerde asla yalnız bırakmaz ve hep yanlarında olur. Polat'ın ikinci ölümünde İhtiyarlar heyetini canlı yayında deşifre etmeye çalışır bunun sonucunda İhtiyarlar Heyeti hiçbir şeyin tesadüf olmadığı ve okuldaki hocanın bile ihtiyarlar heyeti tarafından ortaya çıktığını belgeleriyle görür. Ayrıca ihtiyarlar heyeti hasta olan annesi ve kız kardeşinin bilgilerini Leyla'ya verir. Annesinin hastalığı yüzünden zor günler geçirir ve o sırada Polat ona tekrar gözükür. Kız kardeşi ise Tapınakçı Margaret tarafından öldürülür.

Polat'ın kızı Elif, Leyla'ya Leyloş der ve Leyla'yı çok sever. Sonradan Türkiye'ye dönen Polat'ın kız kardeşi Safiye ile de çok iyi anlaşır.

bölümde Polat ile evlenir ve tekneyle balayına çıkarlar. Teknenin Gölge'nin adamı Yurin tarafından patlatılması sonucu ölür. Polat, onun intikamını bölümde Büyük Hanedanların Liderlerinin toplantısına katılıp Gölge'yi öldürerek alır. Leyla, Polat'ın son sevdiği kadındır ve Elif ile birlikte asla onu unutmaz.

Asya Tuna

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Defne Samyeli tarafından canlandırılmış karakter. ()

Asıl adı Zeynep Oğuz'dur. Zamanında Ali Candan (Polat Alemdar), Aslan Akbey tarafından Zeynep'i öldürmekle görevlendirilmiştir. Ancak Zeynep bir bebek sahibi olduğu için canını bağışlamış ve öldü şeklinde gösterilip Türkiye'den kaçmasını sağlamıştır. Yurt dışında yeni kimliği Asya olmuştur. Başarılı bir istihbarat ajanıdır. Sokaklara düşmüş insanları, mültecileri eğitip başarılı bir ajan haline getirmektedir. Şimdilerde Gölge'nin yanındadır. Yusuf Kuzuzade, gizlice DNA örneğini alıp annesi olduğunu kanıtlamıştır. Ondan sonra Yusuf'u korumak olmuştur tek amacı. Yusuf'a yakın olmak için Fehmi ile evlenmiştir. Fehmi Mete'nin vasiyetini okur ve Yusuf'un aslında Polat ve Zeynep'in oğlu olduğunu öğrenince Yusuf'u zehirler ve panzehiri denize atar. Zeynep bu yüzden okla Fehmi'yi öldürmüştür.

Yasin

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Bahtiyar Engin tarafından seslendirilmiş, Ertuğrul Şakar tarafından canlandırılmış karakter. ()

Siyah Sancak Timi'nin lideridir. Kara ve ekibinin Tapınakçılar tarafından yakalanması üzerine Polat Alemdar, Yasin'i Siyah Sancak Timi Liderliği'ne davet etmiş ve Yasin bu teklifi kabul etmiştir. Böylece Siyah Sancak Timi yeniden kurulmuştur. Siyah Sancak Timi, bu sefer tüm konularda uzmanlaşmış yeni elemanlardan oluşmaktadır. Yasin, Siyah Sancak Timi ile birçok başarılı operasyon imza attıktan sonra Cahit, Timur ve Akif'le beraber, Tapınakçılar'ın elindeki Polat'ı kurtarmak için yeni bir operasyona çıkmıştır fakat Armageddon Timi'nin ani bir baskınıyla yakalanmışlardır. Ardından Balkanlar'da, Katolik-Ortodoks Savaşı'nın fitilini ateşleyecek bir suikast görevi Tapınakçılar tarafından kendilerine verilmiştir. Bu görevi yerine getirirlerse Polat'ın koordinatlarının verileceği ama 24 saat içinde görevi yerine getirmezlerse, Polat'ın yanındaki bombanın otomatik olarak patlayacağı kendilerine bildirilmiştir. Daha sonra hep beraber Karadağ üzerinden Sırbistan'a gitmişlerdir ve Marko Petroviç'i yakalamışlardır. Onu tam öldürecekleri sırada Tapınakçılar'ın elinden kurtulan Polat yetişmiştir ve büyük bir savaşa neden olacak bu suikasta engel olmuştur. ŞEDİD tarafından Hoca'ya düzenlenen saldırıda vurularak yaralanmıştır. Şu an SİS ekibiyle Hoca'yı korumakla görevlidir. Polat'ın yeni ekibinde Erhan ve Cahit ile çalışmaktadır.

Yardımcı karakterler

Nazife Candan

Kurtlar Vadisi'nin ilk bölümlerinde İnci Pars tarafından, sonraki bölümlerinde ve Kurtlar Vadisi Terör, Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Serpil Tamur tarafından canlandırılmış karakter. ()

Ömer Candan

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Emin Olcay tarafından canlandırılmış karakter. ()

Deli Hikmet

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Erdem Ergüney tarafından canlandırılmış karakter. ()

Eren Eylül

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Kerem Fırtına tarafından canlandırılmış karakter. ()

Nevzat Yakışırbey

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Nevzat Yakışırboy tarafından canlandırılmış, Sinan Divrik tarafından seslendirilmiş karakter. ()

Hasan Pürmüz

Kurtlar Vadisi, Kurtlar Vadisi Terör ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Fatih Kaçan tarafından canlandırılmış karakter. ()

Tuncay Kantarcı

Kurtlar Vadisi ve Kurtlar Vadisi Pusu dizilerinde Osman Wöber tarafından canlandırılmış karakter. ()

Bölümün jeneriğine kadar karakteri canlandıran oyuncunun adı gözükse de bir daha diziye dönmemiştir

Hüsnü Yalınkılıç

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Adnan Erdoğan tarafından canlandırılmış, bölümleri arası Cengiz Bozkurt tarafından seslendirilmiş karakter. ()

Tuncay Kantarcı'nın sağ koludur. Tanışıklığı Tuncay Kantarcı'nın cezaevinden akıl hastanesine nakledilmesinden sonraya dayanır. Hastanede Tuncay'la dostluk kurmuş, onun yanından ayrılmamış bir sağlık memurudur. Bu sebeple Tuncay Kantarcı'nın en yakın adamı olmuş ve dolayısıyla Polat Alemdar'ın ekibine girmiştir. Lakabı Deli Hüsnü'dür. Memati'nin oğlunun bakıcısı Gülendam ile Memati'den habersiz evlenmiştir. Bir süre Memati onlarla konuşmamıştır. Ama bir süre sonra onları affetmiştir. Fakat Gülendam, Ersoy Ulubey tarafından Memati'nin oğluyla birlikte öldürülmüştür. Tuncay Bey'in ortadan kaybolması sonrası Polat Alemdar kendisini hastanenin yöneticisi yapmıştır. bölümde Gölge'nin İstasyon adlı mekanındaki çatışma sırasında Gölge ve adamı Hırsız (Alexander) tarafından vurularak öldürülmüştür.

Gülendam Yalınkılıç

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Birsen Dürülü tarafından canlandırılmış karakter. ()

Evlenmeden önceki soyadı Çamlıdere'dir. Memati, oğluna bakıcı olarak onu tutmuştur. Hüsnü Yalınkılıç ile aşk yaşamış ama Memati buna karşı çıkmıştır. Hüsnü Tuncay'ı yanına alıp Gülendam'ı Memati'den 2 kez istemeye gitmiş ama Memati ikisinde de vermemiştir. En sonunda bölümde Memati'den habersiz evlenmişlerdir. Ersoy Ulubey tarafından Memati'nin evinde vurularak öldürülmüştür.

Elif Alemdar

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Doğa Sakarya tarafından canlandırılmış karakter. ()

Polat Alemdar ve Ebru Duru'nun kızıdır. Henüz doğduğu günlerde Polat'tan öldürülen kızının intikamını almak isteyen İskender Büyük tarafından Ebru'yla birlikte kaçırılmıştır. Polat Alemdar'a büyük bir darbe vurmak için harekete geçen İskender, Elif'i annesiyle birlikte uzaktan kumandalı bomba yüklü arabaya bağlamıştı. Yaptığı plana göre Polat, arabaya yaklaştığında adamı bombayı patlatacaktı. Ancak tam o sırada Aron Feller, Polat'ın kızını arabadan aldırtmış Ebru'nun eline oyuncak bebek vermiştir. Polat Alemdar da tuzaktan kurtulmasına rağmen Ebru Duru'yla birlikte kızı Elif'in de öldüğünü düşündü. Feller, Elif'i Hristiyan olarak yetiştirmek için harekete geçmiş sonrasında Elif'i Margaret Theodora-Joseph Beile çiftine evlatlık vermiştir. Margaret Elif'e Ellie ismini vermiştir.

Aradan uzun zaman geçtikten sonra Aron Feller'in adamı Ünsal Kemal Alnıaçık, Polat Alemdar tam kendisini öldüreceği sırada ağzından Elif'in yaşadığını ve Feller'in elinde olduğunu kaçırdı. Bunun üzerine Feller'le görüşen Polat kızını geri alması için Feller'in kendisine verdiği görevleri yerine getirdi. Ancak Feller daha önceden yaptığı başarılı bir plan yapmış, Polat'a kızını aynı zamanda kendisinin Türkiye'deki görevini üstlenecek olan Josef'e verdiğini söylemiş bu şekilde iki düşmanını karşı karşıya getirmeyi amaçlamıştır. Polat bu yaptıklarını öğrenince Feller'i öldürür.

Josef, Gladio'nun önemli isimlerinden biri olmasına karşın Elif'i öz kızı gibi görmektedir. Elif de babası olarak bildiği Josef'i çok sevmektedir. Bu sebeple Polat Alemdar, kızına kavuşunca dahi Josef'i öldüremez. Polat da Elif'in babasına çok bağlı olduğunu bildiğinden gerçek babasının kendisi olduğunu söyleyemez. Josef Beile, Shamir'in kurduğu pusuda öldürülünce kızına tüm gerçekleri itiraf eder. Mutlu bir aile olurlar. Ancak bir süre sonra bu kez Elif'in annesi bildiği Margaret ortaya çıkar. Raskoln, Poyraz Kaleli ve Mete Aymar'ı kullanarak Elif'i pek çok kez kaçırmaya çalışır. Her seferinde Polat'ın ekibi tarafından kurtarılır. Sonunda Polat kızını annesi Ebru'nun mezarına götürür ve aklındaki tüm şüpheleri siler. Elif; Ömer Baba, Nazife Anne, Leyla ve halası Safiye ile yaşamaya başlar. Safiye Karahanlı'yı kullanan Profesör Martin'e Tapınakçıların seçilmiş çocuğu olan Elif Alemdar'ı kaçırma görevi verilmiştir. Elif'in Avrupa'da okuması için aileyi ikna etmeye çalışan Martin bu konuda başarılı olamayacağını anlayınca Elif'in sevdiği kişileri tek tek ortadan kaldırıp korkmasını sağlamak için harekete geçer. Elif'in öğretmenini kalp krizi süsü vererek öldürür. Sonrasında Tapınakçıların desteğiyle Nazife Anne'yi öldürtür. Gerçek niyetinin anlaşılması sonrası hemen sonra Polat Alemdar tarafından golf sopasıyla sopasıyla dövülerek öldürülür.

Elif ve Safiye beraber yaşamaktadırlar. Bir süre mutlulukları devam ettikten sonra Polat'ın düşmanları harekete geçmiş; Leyla Türkmen ve KGT Timi'ne yok etmişlerdir. Safiye Karahanlı'yı öldürerek kardeşinin intikamını almak isteyen Tilki Andrei de Safiye ve Elif'in peşine düşer. Onların İsviçre'deki evini basan Tilki tam ikiliyi kaçıracakken Elif stratejik bir hamleyle ışıkları kapatmış bu sürede Tilki'den kurtulmayı başarmışlardır. Ancak hala tehlikededirler. Gölge ve Tilki Andrei onları aradı fakat bundan da bir sonuç çıkmamıştır.

Nesrin Çakır

Kurtlar Vadisi ve Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde İpek Tenolcay tarafından canlandırılmış karakter. ()

Pusat Çakır

Kurtlar Vadisi'nde Sertan Karaağaç, Kurtlar Vadisi Pusu'da Görkem Sevindik tarafından canlandırılmış karakter. ()

Selvi Çakır

Kurtlar Vadisi'nde Büşra Ayaydın, Kurtlar Vadisi Pusu'da Pınar Tuncegil tarafından canlandırılmış karakter. ()

Kenan Katırcı

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Şafak Başkaya tarafından canlandırılmış karakter. ()

Yaşar Katırcı'nın oğludur. Selvi Çakır'ın eski sevgilisidir. Selvi'yi Memati'den kıskandığından ona tecavüz etmeye kalkar ama Selvi boğazına kırık şişe saplayarak öldürür.

Evren Katırcı

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Aysun Güllük tarafından canlandırılmış karakter. ()

Yaşar Katırcı'nın kızıdır. bölümde Kaşifoğlu tarafından kafasına sıkılarak öldürülür. Cesedi gözdağı için babası Yaşar Katırcı'nın mekanının önüne atılmıştır.

Funda İlmen

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde İpek Karapınar tarafından canlandırılmış karakter. ()

Sevtap İlmen ve İskender Büyük'ün kızı. Sevtap İlmen kızını yıllarca İskender Büyük'ten saklamıştır. Onun varlığını İnci Tataroğlu İskender Büyük'le ilişkisi olduğu sırada öğrenmiş ve sürpriz yapmak istemiş, sonunda da söylemiştir. Bunu öğrendiğinde İskender kızını yanına aldırtmıştır.

Kazım tarafından vurularak öldürülmüştür.

Kazım

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Kazım Çarman tarafından canlandırılmış karakter. ()

Polat Alemdar'ın ekibindendir ve Memati'nin sağ koludur. Az konuşur. Avrupa'da büyüdüğü için Memati ona sık sık Avrupa'da bu nasıl olur, şu nasıl olur gibi sorular sorar. "standart" kelimesini "ştandart" şeklinde yanlış telafuz ettiği için Memati onu tîye alır.

İskender Büyük'ün kızı Funda'yı yanlışlıkla öldürdükten sonra İskender kafasına sıkar. Böylece İskender, kızının intikamını alır.

Timur

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Burak Sevinç tarafından canlandırılmış karakter. ()

Polat Alemdar ile Kosova'daki timde beraber operasyonlarda bulunmuştur. Polat Alemdar tarafından yurda çağrılmıştır. Afganistan'da Armageddon Timi ile savaşmıştır. Doğu Türkistan'da Çinliler tarafından rehin alınmış ve bu sürede ağır işkence görmüştür. Akif, Cahit ve Yasin'le beraber Polat'ı kurtarmak için bir operasyona çıkmış ama Armageddon Timi'nin ani bir baskınıyla yakalanmışlardır. Ardından Balkanlar'da, Katolik-Ortodoks Savaşı'nın fitilini ateşleyecek bir suikast görevi Tapınakçılar tarafından kendilerine verilmiştir. Bu görevi yerine getirirlerse Polat'ın koordinatlarını öğrenebileceklerini ama 24 saat içinde görevi yerine getirmezlerse, Polat'ın yanındaki bombanın otomatik olarak patlayacağı kendilerine bildirilmiştir. Daha sonra hep beraber Karadağ üzerinden Sırbistan'a gitmişlerdir ve Marko Petroviç'i yakalamışlardır. Onu tam öldürecekleri sırada Tapınakçılar'ın elinden kurtulan Polat yetişmiştir ve büyük bir savaşa neden olacak bu suikaste engel olmuşseafoodplus.info'ın Cahit ve Akif'ten sonra en önemli adamlarından biridir. Aynı zamanda Polatın yakın koruması ve Siyah Sancak Timi'nin 2. komutanıdır. bölümde Gölge'nin Polat Alemdar'ın ofisine yaptığı baskında Marcus tarafından kafasına sıkılarak öldürülür.

İhtiyarlar Heyeti ve çalışanları

Hoca

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Vural Yayan tarafından canlandırılmış karakter. ()

Adı Mehmet Bozoğlu'dur.[2] Diziye Dışişleri Bakanı olarak girmiştir. İhtiyarlar Heyeti'nin eski üyesiydi. Daha sonra heyete yeniden dâhil oldu ve Polat'ın ayrılmasından sonra yeni Aksaçlı oldu.

İhtiyarlar Başkanı

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Cahit Şaher tarafından canlandırılmış karakter. ()

Başkanlığı döneminde İskender Büyük'e karşı mücadele etmiş, bu doğrultuda Polat Alemdar'a Kırmızı Kitap'ı okutmuştur. Daha sonra çeşitli meseleler hakkında Polat ile görüşmüştür. Son görüşmelerinden hemen önce atılan 2 okla öldürülmüştür. Onun ölümü, İhtiyarlar Heyetindeki çözülmenin başlangıcı olmuştur.

Adil Eşrefoğlu

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Levent Dönmez tarafından seslendirilmiş, Kuzey Vargın tarafından canlandırılmış karakter. ()

Derin devletin önemli isimlerinden Doğu Eşrefoğlu'nun kardeşidir. Kurtlar Vadisi Operasyonu'nu abisi ile birlikte tasarlamıştır. Derin devlet adına Aslan Akbey, Polat Alemdar, Abdülhey Çoban ve Erkan Öztürk gibi önemli isimleri yetiştirmiştir. Doğu Bey'in ölümü sonrası devlet içindeki önemli bir konumda bulunan İhtiyarlar Heyeti'ne alınmıştır. Mevcut İhtiyarlar Başkanı'nın faili meçhul bir suikastle öldürülmesi sonucu, Adil Bey yeni Aksaçlı seçilir. Başkan olduktan sonra Türkiye'yi bölgesel bir güç haline getirmek isteyen yeni Aksaçlı bunun için birçok değişiklik yapacaktır.

Polat Alemdar ile ilişkisini kesen Adil Bey amacına ulaşabilmek için her yolu denemiştir. Öncelikle Polat'tan boşalan Kamu Güvenliği Teşkilatı'na lider olarak önemli Türkiye'nin önemli istihbaratçılarından Mete Ağır ve Mete Aymar'ı getirtmiştir. İkili yıllar boyunca devlet içindeki anlaşmazlıkları sebebiyle başlangıçta görevi kabul etmeseler de Adil Bey onlara görevi kabul etme ya da ölme seçeneklerini sunmuştur.

Polat Alemdar başta adamı Memati Baş'ın ölümünden onu sorumlu tutmuş ve Adil Bey'i çok sıkı korunan evinden kaçırıp sorgulamıştır. Sonrasında heyete ihanet edip çeşitli dış bağlantılarıyla Memati Baş ve eski başkanın ölümüne sebep olan Sencer Bey deşifre olmuş ve Polat Alemdar'ın ekibi hayatı tehlikede olan Adil Bey'in hayatını kurtarmıştır. Yıllar önce devlete ihanet ettiği için Özbekistan'da bir hücrede tuttuğu Poyraz Kaleli, Sencer ve Mete Aymar tarafından hücreden çıkarılmış, Poyraz 15 yıllık intikamını alarak, Adil Bey'in iki gözünü de çıkarmıştır. bölümde heyetin emriyle Akif tarafından boğularak öldürülür. Onun ölümünden kısa bir süre sonra heyet Mete Aymar tarafından deşifre olur ve heyetten kalan tüm üyeler bunun üstüne kendi istekleriyle KGT tarafından boğularak öldürülür.

Sencer

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Erdoğan Aydemir tarafından canlandırılmış karakter. ()

Adil Bey tarafından yetiştirilmiştir. Aslan Akbey ile yaptığı bir operasyon sırasında yürüyemez olmuştur. Daha sonra heyete girmiştir. Strateji uzmanıdır. Adil Bey'den sonraki potansiyel Aksaçlı ve heyetin vekilidir. Bölgesel KGT üyelerinden Mirsad, yakın korumasıydı. Sencer'in heyete ihanetini öğrenince Sencer, Mirsad'ı öldürdü. Kurduğu komplo ile Memati'yi ve İhtiyarlar Başkanını öldürmüştür. Yeni seçilen Başkan Adil Eşrefoğlu'nu da bu sorunlar çözmek için sıkıştırıp zor durumda bırakmıştır. Daha sonra Adil Bey'i düşürüp başa geçmiştir. Planları ortaya çıkınca bu kez de o düşürülür. Kaldığı hastanede Erkan tarafından yastıkla boğularak öldürülür.

Faruk Adalır

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde İzzet Çivril tarafından canlandırılmış, Hüseyin Özay tarafından seslendirilmiş karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. 19 Kasım 'da Gümüşhane'de Nuri ve Hale Adalır'ın oğlu olarak doğdu. Fizik Mühendisliği alanında çalışan Faruk Bey, Westminster Üniversitesi'den mezun oldu. Uzmanlığını uluslararası ilişkiler alanında yaptı.[3] Heyet adına özellikle enerji projeleriyle ilgilendi. Bölgesel KGT üyelerinden Akif, yakın korumasıydı. Sencer Bey'in ihaneti ve ölümünden sonra kısa bir süre Vekil olarak heyete liderlik etti. İhtiyarlar Heyeti deşifre olduktan sonra Tapınakçılar tarafından sorgulandı. Poyraz, kafasına sıkarak Faruk Bey'i öldürdü.

Zakir

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Çetin Akcan tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. Bölgesel KGT üyelerinden Fatma, yakın korumasıydı. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra tüm heyet üyeleri gibi Tanrı dağına gitmeyi kabul eder ve Fatma tarafından infaz olunur.

Ethem

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Toygun Ateş tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. Bölgesel KGT üyelerinden Haydar, yakın korumasıydı. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra tüm heyet üyeleri gibi Tanrı dağına gitmeyi kabul eder ve Haydar tarafından infaz olunur.

Bahadır

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Ünsal Kızılkaya tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. Bölgesel KGT üyelerinden Şamil, yakın korumasıydı. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra tüm heyet üyeleri gibi Tanrı dağına gitmeyi kabul eder ve Şamil tarafından infaz olunur.

Dizideki rolü boyunca hiç konuşmamıştır.

Remzi Ekinkan

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Mahmut Gökgöz tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. Sencer Bey'i desteklemiştir. Bölgesel KGT üyelerinden Talha, yakın korumasıydı. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra Mete Aymar tarafından pusuya düşürülür ve Mete onu vurduktan sonra ağır yaralanır. Kaldırıldığı hastanede bir süre kalbi dursa da Akif tekrar çalıştırır. Remzi Bey Polat ve Faruk Bey'e Sencer'i desteklediğini itiraf eder, heyetin deşifre olduğunu açıkladıktan sonra hayatını kaybeder.

Babür Yıkılmaz

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Oktay Gülbay tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti eski üyesi. Bölgesel KGT üyelerinden Alptekin, yakın korumasıydı. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra tüm heyet üyeleri gibi Tanrı dağına gitmeyi kabul eder ve Alptekin tarafından boğularak öldürülür.

Eşref Geçmez

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Hakan Akın tarafından seslendirilmiş, Barbaros Binicioğlu tarafından canlandırılmış karakter. ()

İlk başlarda İhtiyarlar Başkanını temsilen Polat'la görüştü. Başkanın ölümünden sonra heyete girdi. Bölgesel KGT üyelerinden Selahattin, yakın korumasıydı. Onun ölümünden sonra Fazıl, Fazıl'ın ölümünden sonra Aynura yakın koruması oldu. İhtiyarlar Heyeti, Tapınakçılar tarafından deşifre olduktan sonra tüm heyet üyeleri gibi Tanrı dağına gitmeyi kabul eder ve Polat Alemdar tarafından infaz olunur.

Sami Geçmez

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Hakan Akın tarafından seslendirilmiş karakter, Barbaros Binicioğlu tarafından canlandırılmış. ()

Eşref Bey'in ikizidir. Polat Alemdar'ın yeniden kurduğu heyetin bir üyesiydi. Tutuklanıp sorgulanır. Heyetin sırlarını deşifre etmemek için hapishanede intihar eder.

Asu Miray Sonkan

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Zeliha Çal tarafından canlandırılmış karakter. ()

Polat Alemdar'ın hastanesinde doktor olarak çalışmaktadır. İlk başlarda Turan Kaçgar'a çalışan Asu'nun İhtiyarlar Heyetine bağlı olduğu ortaya çıkmıştır. İhtiyarlar Başkanı'nın yerini söylememek için siyanür hapıyla intihar eder.

Erkan Öztürk

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde İsmail Demirci tarafından canlandırılmış karakter. ()

Polat Alemdar ve Abdülhey Çoban gibi o da Aslan Akbey tarafından yetiştirilip Meta Aymar'ın yanına devlet görevlisi olarak yerleştirilmiştir. İhtiyarlar Heyeti'nin hain üyesi Sencer Bey tarafından kandırılmış, Memati Baş suikastında maşa olarak kullanılmıştı. Polat Alemdar'ın Memati'nin intikamını almak için yaptığı operasyonda konuşmasından korktuğu örgütçüye zorla siyanür yutturarak ölümüne sebep olmuştur. Polat, Memati'nin ölümüyle alakasını öğrendikten sonra Cahit ve Abdülhey ile Erkan'ı yakalamış ancak Erkan sonrasında Mete Bey tarafından kurtarılmıştır. Sencer Bey'in ihtiyarlar başkanı olduğu günlerde naipliğe getirilen Mete Aymar'ın adamıdır fakat Mete Aymar da kendisinin İhtiyarlar heyetinin adamı olduğunu öğrenmiştir. Sencer Bey de konuşmasın diye kendisini öldürmeye çalışmıştır. Akif ve bazı KGT elemanlarının Sencer'in hain olduğunu öğrenmeleri sonrası o da pişman olmuş ve Polat'tan özür dileyerek ekibine dahil olmuştur. Buna rağmen Memati'nin ölümünde payı olması sebebiyle Cahit Kaya tarafından hiç sevilmemektedir. Sonradan bir çatışmada ağır yaralanmış ve Abdülhey, Cahit Kaya'nın kanını zorla verdirerek onu kurtarmıştır. Adil Bey'in tüm emirlerine rağmen KGT tarafından yakalanması sonrası kendisini aldatan Sencer Bey'i yastıkla boğarak öldürmüş ve Polat Alemdar'da böylece Memati'nin intikamını almıştır.

Polat Alemdar'ın ekibiyle birlikte Mete Aymar ve Poyraz Kaleli'ye karşı operasyonlara katılmış, Poyraz'la huzur evi bahçesinde yapılan çatışmada ağır yaralanmıştır. bölümde Poyraz Kaleli tarafından Kara'nın torunu Ferman ile birlikte uzaktan kumandalı bombanın patlatılması sonucu ölmüştür. Kara Erkan ve torunun intikamını Poyraz'ı diri diri gömerek almıştır.

Rauf

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Tamer Tali tarafından canlandırılmış karakter. ()

Aksaçlı Adil Eşrefoğlu'nun naibiydi. KGT üyelerinden Talha tarafından vurularak öldürüldü. Ölmeden önce Talha'ya Sencer'in hain olduğunu açıkladı.

Orhan Tepe

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Emin Ersin Sevindik tarafından canlandırılmış karakter. ()

İstihbarat Bölge Başkanıdır. İhtiyarlar Heyetinin naibinden, bazen de direkt Aksaçlı'dan emir alır. Polat Alemdar da ortak çalışmıştır.

Ulaklar tarafından kullanıldığını anladıktan sonra sadakatinden dolayı kafasına sıkarak intihar eder. Polat Alemdar'a bıraktığı intihar notunda vatanına ihanet etmediğini yazar ve Polat'ı Arif İzci diye birine yönlendirir. Devlet'in içine sızdırılan kriptoların bulunmasını sağlar.

Semih

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Hamit İşitman tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti çalışanı. Sencer'in adamı ve kurduğu komplonun önemli bir parçasıydı. Erkan ve Maskeli tarafından yakalanır ve sorguda hain olduğu ortaya çıkar. O sırada Mete Aymar mekânı basar ve Semih'i kaçırır. Sencer tarafından çayına zehir karıştırılarak öldürülür.

Zeki

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Gökhan Çelebi tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar Heyeti tarafından İskender Büyük'ün yanına yerleştirilir. Sonradan Polat Alemdar kendisini yakalar ve kimliği açığa çıkar. İskender Büyük'ün yanına döner fakat Büyük kendisinin İhtiyarlar çalışanı olduğunu anlar ve kafasına sıkarak onu öldürür.

Amerikalı subay

Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde Barbaros Levent Seçkin tarafından canlandırılmış karakter. ()

İhtiyarlar tarafından küçüklüğünden itibaren ABD ordusuna sızdırılmıştır. Polat ondan Abdülhey ve Ebru'nun yerini öğrenir. Ama daha sonra açığa çıkar ve Feller tarafından kaçırılır ve işkence edilir. Polat'ın çabalarıyla serbest bırakıldıktan sonra hafızası geriye gitmiş Abdülhey tarafından hastanede vurularak öldürülür.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir