Doktor Ali Hastaligi

Doç. Dr. Ali Yılmaz beyin pili tedavisi ile ilgili DHA'ya verdiği röportajda önemli açıklamalar yaptı.

Parkinson, hem erkek hem de kadınları etkileyen, genellikle 60 yaşından sonra ilerleyen bir hareket bozukluğudur. Ancak daha genç hastaların da bu hastalığa yakalanabildiğini belirten Doç. Dr. Ali Yılmaz, “Hastalığın kesin nedenleri bilinmemektedir. Parkinson hem genetik hem de çevresel faktörlerle ilişkili olabilir. Beyin pili ameliyatı standart bir tedavi yöntemidir. Yalnız ülkemizde değil tüm dünyada uygulanmaktadır" dedi.

Şişli Kolan International İstanbul Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Yılmaz, “Dünya çapında 6,2 milyondan fazla insanın hastalıktan mustarip olduğu tahmin edilmektedir. Parkinson’un klasik üçlü belirtisi titreme (elin titremesi), yavaşlık (özellikle yürüme hareketinde) ve sertliktir. Ancak hastalık ilerledikçe idrar semptomları, depresyon ve diğer problemler görülebilir” diye konuştu.

İLAÇ BAĞIMLILIĞINI AZALTAN BİR TEDAVİ

Doç. Dr. Yılmaz, “Beyin pili tedavisi parkinson hastalığı ve esansiyel tremor gibi rahatsızlıklarda ilaçlara alternatif olarak kullanılan bir tedavi yöntemidir. Beyin pili tedavisi implante edilmiş elektrotlar aracılığıyla beyindeki belirli hedeflere elektriksel uyarılar gönderen beyin pili adı verilen bir cihazın vücudunuza yerleştirilmesini içerir. Beyin pilini çeşitli nörolojik rahatsızlıkların tedavisinde etkili olan, ilaç bağımlılığını azaltan bir tedavi olarak düşünebiliriz. Aslında pil göğüs kısmına yerleştirildiği için kalp piline benzerdir. Ancak fonksiyonunu beyne takılan elektrotlar vasıtasıyla beyinde icra etmektedir. Beyin nasıl hareket ettiğimiz de dahil olmak üzere yaptığımız her şeyi yöneten birçok devreye sahiptir. Devreleri hücrelerin birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlayan elektriksel sinyaller olarak tanımlayabiliriz. Örneğin hareket devresi düzgün çalışmıyorsa, parkinson gibi bir hareket bozukluğumuz ortaya çıkabilir. Beyindeki düzgün çalışmayan devreyi belirleyebilirsek, bu cihazı beyindeki değerleri sıfırlamak ve dengeyi yeniden sağlamak için kullanabiliriz. Bu sayede hareketlerimizi daha iyi kontrol edilebilir ve titreme yaşamayız” ifadelerini kullandı.

BEYİN PİLİ AMELİYATI STANDART BİR TEDAVİ YÖNTEMİ

Beyin pili 30 yılı aşkın süredir Parkinson hastalığını ve esansiyel tremorü tedavi etmek için kullanılan, dünyadaki sağlık otoriteleri tarafından onaylanan, doğru hastaya doğru şekilde uygulandığında etkisi kanıtlanmış bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ali Yılmaz, “Beyin pili ameliyatı standart bir tedavi yöntemidir. Yalnız ülkemizde değil tüm dünyada uygulanmaktadır. Yani araştırmaya dönük veya deneysel değildir. Dünya çapında yaklaşık 'den fazla hastada Parkinson veya esansiyel tremor için beyin pili tedavisi uygulanmıştır" diye konuştu.

BEYİN PİLİ BAŞTA PARKİNSON OLMAK ÜZERE BİRÇOK HASTALIKTA BAŞARILI

Doç Dr. Ali Yılmaz sözlerine şöyle devam etti: "Beyin pili tedavisinin etkinliğini ölçmek için yıllar boyunca birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalar uygun şekilde seçilen hastalarda, beyin pili tedavisinin en iyi tıbbi tedaviden daha etkili olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla, doğru hastada uygulanan beyin pili esansiyel tremor ve parkinson hastalarının titreme, vücut katılığı, sertliği ve diğer motor semptomlarını tedavi etmede oldukça başarılıdır. Parkinsonda diğer hastalıklarda olduğu gibi tedavi ilaçla başlar. İlaçların hastayla konuşarak etkinliğine göre dozları ayarlanır. Hasta yarar görebildiği sürece ilacı kullanır. Ancak hastalık yıllar geçtikçe ilerleme eğiliminde olduğu için belirli bir noktada ilaçlar işe yaramamaya başlar. Hastanın semptomları daha kötüye gider ancak ilaç tedavisi artık etkili olmaz. Diğer taraftan ilaçların bilindiği üzere yan etkileri vardır. Hastalık ilk aşamalarındayken en az yan etkisi olan ilaç ve en düşük dozlardan tedaviye başlanır. Ancak hastalık ilerledikçe ilaç dozları ve yan etkileri artmaya başlar. Parkinson ilerledikçe öyle bir noktaya gelinir ki ilaç dozları ve yan etkileri çok fazla artar ancak hastanın semptomları azalmaz. Tam olarak bu noktaya geldiğimizde beyin pili ameliyatını düşünmeye başlarız."

BEYİN PİLİ TEDAVİSİ KİŞİYE ÖZEL BİR TEDAVİ

Beyin pili ameliyatının zor bir ameliyat olmadığını belirten Doç. Dr. Yılmaz, “Elektrotlar beyinde problemin olduğu önceden belirlenen noktalara genellikle lokal anestezi altında yerleştirilir. Hastayla bu sırada konuşabiliriz. Kalp piline benzeyen beyin pili ise göğsün altına yerleştirilir. Cildin altından geçen bir tel beyin pilini, beyindeki elektrotlara bağlar. Göğsün içerisine cilt altına yerleştirilen bu pil ise hastaya daha az rahatsızlık vermek için genellikle genel anestezi altında yerleştirilir. Hastanemizde beyin pili ameliyatlarını birçok doktordan oluşan uzman bir ekiple birlikte yıllardır başarıyla uygulamaktayız. Parkinson ya da esansiyel tremor rahatsızlığı olan Hastaların beyin pili tedavisi gibi bir alternatiflerinin olduğunu bilmesi gerekiyor. Hastalarımız semptomlarını daha iyi kontrol elde etmenin farklı bir yolu olduğunu bilmeliler. Elbette beyin pili tedavisi kişiye özel bir tedavidir, her parkinson rahatsızlığı olan hasta beyin pili tedavisi için uygun aday değildir. Ancak bu tür cerrahi tedavilerin mevcudiyetini hastaların bilmesi çok önemlidir” dedi.

Savant sendromu son günlerde gündemin ilk sıralarında yer alan bir hastalık. Savant sendromu, önemli derecede zihinsel engelli birinin, ortalamanın üzerinde belirli yetenekleri gösterdiği bir durumdur. Mucize Doktor dizisindeki Ali Vefa da otistik savant. Peki, Savant sendromu nedir? Savant Sendromu olan kişiler üstün yetenekli mi? İşte Savant Sendromu ile ilgili merak edilenler

Savant sendromu Mucize Doktor ile gündeme geldi. Diziseverler savant sendromu nedir, belirtileri nelerdir merak ediyor. Savantın kelime anlamı “bilgin” olarak çevrilebilir. Savantlar sadece bir veya birkaç konu üzerine düşünebiliyor ve o konuda ileri derecede başarı gösterebiliyorlar. İşte otizm ve savant sendromu hakkında merak edilenler…

SAVANT SENDROMU NEDİR?

Savant sendromu, önemli derecede zihinsel engelli birinin, ortalamanın üzerinde belirli yetenekleri gösterdiği bir durumdur. Savantların üstünlük gösterdiği beceriler genellikle hafıza ile ilgilidir. Bu hızlı hesaplama, sanatsal yetenek veya müzikal yeteneği içerebilir. Aslında, 10 otistik kişiden bir tanesinin, değişen derecelerde kayda değer yetenekleri vardır, ancak savant sendromu konjenital ya da edinsel olabilir. Birçok savant becerisi doğumda var olan bazı gelişimsel güçlüklerin üzerine eklenerek çocuklukta ortaya çıkmaktadır. Edinsel savant becerileri sağlıklı gelişim gösteren bireylerde bebeklik, çocukluk ya da erişkinlikte geçirilen kafa travması ya da merkezi sinir sistemi travması sonrası gelişebilir.

Savant sendromlu tüm çocukların yaklaşık yarısı otistiktir. Otizmi olan tüm çocukların yaklaşık yüzde 10'unda savant sendromu vardır. Bu oran 35 üzerinde IQ'lu otizmi olan çocukların yüzde 25'ine yükselir. (Çok sayıda otistik çocuğun IQ'ları daha düşüktür.)

Sendrom sıklıkla otizmle ilişkili olduğundan, otistik savant terimi daha sıklıkla kullanılır. Savant sendromu gösteren bir kişi ile ilgili bilinen ilk açıklama, 'de bir Alman psikoloji dergisinde gerçekleşti. Savant terimi, ilk olarak 'de J. Langdon Down (Down sendromuna adını veren doktor) tarafından kullanıldı.

SAVANT SENDROMUNUN NEDENLERİ

Savant sendromunun nedenleri 'e kadar bilinmiyordu. Bazı araştırmacılar bunun gen veya genlerdeki bir değişiklikten kaynaklandığını, bazılarının bunun sağ hemisferde meydana gelen bu hasarı telafi eden beynin sol yarımküresine bir çeşit zarar verdiğine inanıyor. Bununla birlikte, sendromun nedenleri açık değildir ve daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.

TEDAVİSİ

Savant sendromu bir alanda bir çocuğun kabiliyeti göz önüne alındığında beklenenden yüksek olduğunda teşhis edilir. Savant sendromunun herhangi bir dezavantajının olup olmadığı bilinmemektedir, bu nedenle tedavi edilmesi gerekmez. Genellikle savant sendromuna eşlik eden altta yatan bozuklukların tedavi edilmesi gerekir ve savant sendromlu çocuğun özel yeteneğinden yararlanılmasının çocuğun altta yatan gelişimsel bozuklukların tedavisine yardımcı olabileceğine inanılmaktadır.

Savant sendromlu çocuklar çok özel bir beceriye sahiptir. Bu çocuklar, özel ilgi ve yeteneklerin bir şekilde kullanılmasını sağlayan herhangi bir altta yatan hastalığın tedavisine daha iyi yanıt verebilir.

OTİZM NEDİR?

Otizm bir ruh hastalığı olmamakla beraber belirtileri ruh hastalıklarını çağrıştırabilir. Hastalıkları Kontrol Etme ve Önleme Merkezi (Centers for Disease Control Prevention) tarafından açıklanan verilere göre, yılında her çocuktan 1’inde, yılında her 88 çocuktan 1’inde ve yılındaki son bilgiye göre de, her 68 çocuktan 1’inde otizm görülmektedir.

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ

– Göz kontağı kuramama,

– Yaşıtlarıyla arkadaşlık kuramama,

– Diğerleriyle eğlence, ilgi veya başarıyı paylaşmaya karşı ilgisizlik,

– Empati eksikliği. Otistikler, diğerlerinin acı ve üzüntü gibi duygularını anlamada zorluk çekebilirler,

– Konuşmayı öğrenememe veya konuşmada gecikme. Otistiklerin % 40'ı asla konuşmaz,

– Sohbet etmeye başlamada zorlanma ya da başlamış bir konuşmayı sürdürmede zorlanma,

– Kalıplaşmış veya sürekli tekrarlanan konuşma,

– Aynı şeyleri yapmakta ısrar, rutine sıkı bağlılık,

– Duyusal az veya çok uyarılma,

– Dinleyicilerinin bakış açısını anlamada zorlanma. Örnek vermek gerekirse, karşısındaki kişinin yaptığı espriyi anlamayabilir. Kelimeleri algılayıp anlar ama ima edileni anlayamaz.

doktorPsikoloji

Mucize Doktor Ali'nin hastalığı Savant Sendromu ne demek? Belirtileri nelerdir, kimlerde rastlanıyor, tedavisi mümkün müdür?

Savant sendromu, FOX TV'de yayınlanan Mucize Doktor isimli dizinin başrol karakterinin bu özelliği taşımasından sonra yeniden gündeme geldi. Dizideki Ali Vefa isimli doktor, otistik bir hasta. Ancak onu diğer otistik hastalardan ayıran bir özelliği var. Savant sendromuna  sahip olması. Hafızası ve zekası normal insanlarınkinden çok çok daha üstün olan Ali doktor zorlu bir hayattan sonra hayatlar kurtaran bir doktor oluyor.

Savant sendromu ya da otistik savant olarak bilinen hastalık genellikle matematik, müzik veya görsel alanda süper zekaya sahip otizmli hastalarda ortaya çıkıyor. Dünyada çok az kişide bulunan savant sendromu bu hastaların normal insanlara oranla herhangi bir alanda deha niteliğinde olmasıyla fark ediliyor. 

Otistik savant hastalığı her ne kadar bir hastalık olarak adlandırılsa da bu duruma sahip kişiler aslında süper zekaya sahipler. Matematik, müzik veya görsel alandaki hafızaları normal insanlara oranla muhteşem denilebilecek seviyede olan bu insanlar çoğu kişinin çözmekte zorlanacağı durumları anında halledebiliyor.

Örnek olarak çok haneli sayıların çarpımını hiç düşünmeden hesaplayabilmek, herhangi bir tarihin hangi güne denk geldiğini bulmak, çoklu küpleri kısa süre içerisinde tamamlamak ya da bir madde ile çıkarılan sesin müzikte hangi nota olduğunu bulmak bu hastalar için oldukça basit şeyler.

Bazı savantlarda ise nörolojik olarak anormal bir durum söz konusudur. Bilinen bazı otistik savant hastalarında beynin sol yarıküresindeki sıradışılığa rastlanır. Ancak bazı durumlarda ise hasta normal görünüme sahiptir. Öte yandan bu hastaların neden bazı alanlarda süper zekaya sahip oldukları bilimsel olarak henüz tespit edilememiştir.

Dünya çapında binlerce savant hastası olduğu biliniyor. Ancak tanısı konmamış hastalarla birlikte bu sayının daha fazla olduğu tahmin ediliyor.

Hastalığın tanısın tam olarak konulabilmesi için otizimli bireyin ya da savant hastasının yakından takip edilmesi ve ilgi alanlarının izlenmesi gerekiyor.

Kaynak: Son Haberler