Karpuz Zehirlenmesine Ne Iyi Gelir

Bu tür zehirlenmelerin kesin istatistikleri bilinmemektedir, özellikle yaz-sonbahar döneminde nitratlar sadece karpuzlarda bulunmaz. Bununla birlikte, uzmanlar, erken dev meyvelerin raflarda göründüğü Haziran-Temmuz aylarında daha fazla karpuz zehirlenmesi vakasının meydana geldiğini belirtiyorlar. İstatistiksel gelişimdeki akut bakteriyel bağırsak enfeksiyonları, genellikle bulundukları ve çoğaldıkları gıdaya göre değil, patojen tipine göre sınıflandırılır.

Bu, esas olarak karpuzların yetiştirilmesi, taşınması ve depolanması ile ilgili kuralların ihlalinden kaynaklanmaktadır. Kaliteli bir karpuzla kendinizi zehirleyemezsiniz. Çoğu durumda zehirlenme, karpuzun güherçile ile cömertçe gübrelenmiş toprakta yetiştirilmesi nedeniyle nitrik asit mineral maddelerinin aşırı içeriğinden kaynaklanır. Gübrede bulunan nitratlar oldukça nötr bileşiklerdir. Ancak vücutta nitritlere indirgenirler - akut zehirlenme semptomlarına neden olan oldukça toksik zehirler.

Nitrik asit tuzları, canlı organizmalar ve toprak da dahil olmak üzere her yerde küçük miktarlarda bulunur. Metabolik süreçlerin gerekli bir bileşenidirler, ancak kullanımları genellikle izin verilen sınırları aşmaktadır. Tarım üreticileri, verimi artırma hedeflerini takip ediyor. Bitkilerin güherçile ile yoğun beslenmesi, meyvelerin daha erken olgunlaşmasını sağlar. Bu nedenle, yaz başında raflara çarpan karpuzları satın almak en tehlikelidir. Bol gübreli topraklarda mutlaka yetiştirilirler. [3], [4]

Orta derecede gübre kullanımında bile, ürünlerde ve vücutta aşırı nitrik asit tuzlarının birikmesi için risk faktörleri vardır. İlki, toprağın düzenli olarak yıllık gübrelenmesini, mineralleşmesine katkıda bulunmayı ve kuraklığı içerir. İkincisi, methemoglobin redüktaz aktivitesi yetersiz olan kişiler tarafından orta düzeyde nitrat içeriğine sahip karpuzların düzenli kullanımıdır. Yavaş yavaş kronik zehirlenme geliştirirler. Bebekler ve küçük çocuklar ile yaşlılar risk altındadır. [5]

Nitrat zehirlenmesinin patogenezi, gübrelerle doyurulmuş bir karpuzun sindirim sistemine alınmasıyla başlar. Kana hızla emilen nitratlar, hemoglobin molekülleri ile reaksiyona giren nitritlere indirgenir. Methemoglobinemi gelişir: kanın ana işlevlerinden birini yerine getirememesi - oksijen moleküllerini organlara ve dokulara transfer etme, bu da vücudun artan hipoksisine yol açan sonuçlarla - organik ve doku distrofisi ve bunlara karşı organik lezyonların gelişimi arka fon. [6], [7]

Sadece nitratlarla zehirlenemezsiniz, karpuz bu konuda temiz olabilir, ancak hasar görebilir - devrilmiş, çatlamış, buruşmuş, olgunlaşmış. Bu gibi durumlarda, karpuzun tatlı hamurunda patojenik mikroorganizmalar aktif olarak çoğalmaya başlar. Ayrıca, kötü yıkanmış bir karpuz kabuğundan veya yıkanmamış ellerden gelen bağırsak enfeksiyonlarının patojenleri, posaya veya doğrudan ağza girebilir ve zehirlenmeye neden olabilir. Bağırsak enfeksiyonu kapmak için ciddi bir risk faktörü, olgunluğunu göstermek için kirli bir karpuzu yapışkan bir bıçakla terazinin hemen yanında kesmektir. [8]

Karpuz zehirlenmesi ne kadar sürer? Birçok bileşene bağlıdır: yenen miktar, toksik maddenin türü, zehirlenen kişinin yaşı ve durumu. Ortalama olarak, nitrat zehirlenmesinin ilk semptomlarının ortaya çıkmasından önce iki ila altı saat geçer, "kirli eller hastalıklarının" kuluçka süresi birkaç saat sürebilir ve genellikle bir gün veya daha fazla sürebilir, bu nedenle bazen zehirlenme artık kullanımı ile ilişkili değildir. Kirli bir bıçakla kesilmiş bir karpuz. [9]

Karpuz içtikten sonra zehirlenmenin nedeni ne olursa olsun, ilk belirtiler vücut zehirli maddeden kurtulmaya çalışıyormuş gibi görünecektir - uygunsuz mide içeriğini ortadan kaldırmak için bulantı ve kusma, ishal - bağırsakları temizleme aracı olarak, epigastriumda ve/veya göbeğin alt kısmında ağrı ve guruldama. Diğer zehirlenme belirtilerinin varlığı ve gücü, yenen miktara ve karpuzdaki toksik maddenin türüne karşılık gelecektir.

Bir yetişkinde ve bir çocukta karpuz zehirlenmesinin belirtileri çok farklı değildir, sadece çocuğun vücudunun çok daha az miktarda toksin yutulmasına tepki vermesidir. Bu nedenle, herkesin karpuz yediği, ancak yalnızca birinin acı çektiği durumlar vardır. Genellikle küçük bir çocuk veya yaşlı bir kişidir. [10]

Gıda zehirlenmesinin klasik belirtilerine (karın ağrısı, kusma ve ishal) genellikle şiddetli halsizlik, terleme, yüksek ateş, titreme, vücutta ağrı ve baş ağrısı gibi semptomlar eşlik eder.

Karpuz içerken nitrat zehirlenmesi, bakteriyel bir enfeksiyonla aynı şekilde kendini gösterir, ancak içeriği yüksek olan metglobinemi ve doku hipoksisi gelişir. Nörolojik semptomlar ortaya çıkıyor - hasta başı dönüyor, kulaklarında sesler, "duvar boyunca" hareket ediyor, cilt solgunlaşıyor, siyanoz beliriyor, parmakları ve ayak parmakları üşüyor. Hasta, kaburga altında (karaciğer bölgesinde) sağda rahatsızlıktan şikayet edebilir, bazılarında gözlerin ve cildin skleraları sararır. Uyuşuk hale gelir, bilinç karışabilir, zihinsel aktivitenin depresyonu olabilir veya tersine anormal derecede heyecanlı bir durum olabilir. Sağlık durumu kötüleşiyor - solunum ve kalp fonksiyonu bozuluyor, bayılma meydana geliyor, koma meydana gelebilir. [11]

Methemoglobinemi gelişiminden hastanın görünümünden şüphelenilebilir, cildi topraklı, kirli gri bir renk alır ve mukoza zarları koyu mavimsi olur. Hafif bir derecede, belki de karpuz kullanımı ile ilişkili olmayan artan yorgunluk dışında başka belirgin semptomlar olmayabilir.

Ek olarak, bazen hafif semptomlarla ilerleyen kronik nitrat zehirlenmesi gelişir - artan yorgunluk, hipovitaminoz, biriktikçe, hayati organların giderek daha belirgin bir işlev bozukluğu. Akut zehirlenme belirtileri genellikle kandaki methemoglobin düzeyi %'den fazla olduğunda görülür. [12]

Eski bir karpuz ile zehirlenme, yukarıda listelenen semptomlarla kendini gösterir. Ancak, "eski" kavramı çok doğru değil. Görünüşe göre, bu şımarık bir meyve anlamına gelir - ekşi, şımarık bir halsiz hamur ile. Böyle bir karpuzda, bakteri florası zaten çoğalıyor ve onu yemek en azından mantıksız - sonuç önceden belirlenmiş bir sonuçtur. Onu atmak daha iyidir.

Gıda kaynaklı enfeksiyonlar, karpuzla birlikte hangi patojenin yendiğine ve gastrointestinal sistemin hangi bölümlerinde çoğalacağına bağlı olarak farklı şekillerde kendini gösterir.

Mideyi kolonize ederken (stafilokoklar, streptokoklar, E. Coli, Proteus, Shigella, Salmonella, Klebsiella ve diğerleri), akut gastrit sendromu görülür. Hasta epigastriumda rahatsızlık (ağırlık ve ağrı) olduğunu fark eder. Bu alan derin palpasyona artan ağrı ile yanıt verir. Bulantı ve tekrarlanan kusma karakteristiktir. [13]

Bu aynı patojenik organizmaların ince bağırsakta üremesi, akut enterit sendromu semptomlarına neden olabilir. Mide guruldar, periyodik olarak farklı yerlerde kramp ağrıları hissedilir. Şiddetli ishal karakteristiktir. Tabureler bol, sulu ve hafiftir, genellikle köpük ve sindirilmemiş yiyecek topakları içerir.

Alt karın bölgesinde, genellikle solda, tenesmus eşliğinde kramp ağrıları, sık dışkılama dürtüsü, bağırsakların eksik boşalma hissi ile yetersiz dışkı, akut kolitten bahseder. Şişkinlik ve gürleme karakteristiktir. Tuvalete gitme sıklığı günde 25 defaya kadar çıkabilir. Dışkı ilk başta bol ve kötü kokuludur, zamanla mukus, kan izleri ve hatta irin ile sıvı ve sulu hale gelir. [14]

Gastrointestinal sistemin tüm bölümlerinin lezyonlarına genel enfeksiyöz belirtiler eşlik eder - ateş, halsizlik, baş ağrısı, değişen derecelerde ifade edilir.

Bağırsak iltihabının ana komplikasyonu dehidrasyondur.

Hamilelikte karpuz zehirlenmesi

Lezzetli bir dev meyve hamile kadınlar için yararlıdır, ancak yalnızca yüksek kaliteli, en doğal koşullarda, ezik ve hasar olmadan yetiştirilir. Karpuzun posası, anne adayları için gerekli olan demir ve folik asit, diğer vitamin ve mineralleri içerir, ödem oluşturmadan susuzluğunuzu gidermenizi ve ayrıca düzenli bağırsak hareketlerini kurmanızı sağlar. Karpuz zehirlenmesi olasılığını en aza indirmek için hamile bir kadın, makalenin sonunda belirtilen basit önleme kurallarına uymaya çalışmalıdır. [15]

Bununla birlikte, karpuz içtikten sonra kendini iyi hissetmeyen, “ilginç” bir pozisyonda olan bir kadın, tıbbi yardım almaktan çekinmemelidir. Hamile bir kadında karpuz zehirlenmesi herkesle aynı semptomlarla ilerler. Çocuk doğurma döneminde, her ikisi için de bir tehlikedir. Hamile kadınlarda sık kusma ve ishal hızla susuz kalabilir. Varis öyküsü olan kadınlar, vücuttaki su eksikliğinin istenmeyen bir sonucu olarak tromboz geliştirme riski altındadır. Dehidrasyonun arka planına karşı, damarlardaki kan kalınlaşır ve hacmi azalır, bu da içindeki oksitosin seviyesinin artmasına katkıda bulunur. Bu peptit hormonu, uterusun düz kas dokusunu kasılmaya teşvik ederek düşük veya erken doğum riskini artırır. [16]

Zehirli maddelerin (nitratlar, bakteriler) plasenta bariyerinden nüfuz etmesi nedeniyle fetüsün intrauterin zehirlenme olasılığı düşüktür.

Tüm bu sonuçları göz önünde bulundurarak hamilelerin karpuzlarını özenle seçmeleri ve sadece mevsiminde (Ağustos-Eylül) almaları gerekmektedir.

Emzirirken karpuz zehirlenmesi

Bir bebek için, emziren annesinin yaşlı ve ekşi bir karpuz tarafından zehirlenmesi tercih edilir, yani normal olarak çok şiddetli olmayan gıda zehirlenmesi ile emzirmeyi bile kesemezsiniz. Bağırsak enfeksiyonlarına neden olan ajanlar, bir kadının sindirim sisteminin alt kısımlarını etkilerken, mikroorganizmaların kendilerinin ve metabolik ürünlerinin anne sütüne geçmesi olası görülmemektedir. Bu nedenle, belirleyici faktör emziren annenin durumudur - besleyebiliyorsa ve antibiyotik tedavisine ve hastaneye yatırılmasına ihtiyacı yoksa, çocuk tehlikede değildir ve onu doğal beslenmeden mahrum etmeye gerek yoktur. [17]

Nitrat karpuz ile zehirlenme, bir çocuk için çok daha tehlikelidir. Nitrik asit tuzları anne sütüne iyi geçer. Ve yaşamın ilk yılındaki çocuklar, yetişkinlerden çok daha fazla methemoglobinemi gelişimine yatkındır. İçsel düzenleme mekanizmaları hala kusurludur. Dört aylıktan küçük bebeklerde enzim methemoglobin redüktaz henüz tam olarak çalışmaz, bağırsak mikrobiyosenozu da bu tehlikeli bileşiğin oluşumuna katkıda bulunur. Bir yetişkinden çok daha iyi oksitlenen fetal (fetal) tipte yenidoğanlarda bile hemoglobin. Bu nedenle bir çocuk, özellikle yaşamın ilk aylarında anne sütünden elde edilen nitratlarla ölümcül şekilde zehirlenebilir. [18], [19]

Bebeklerde zehirlenmenin klinik tablosu yetişkinlerden farklıdır. Kusma ve ishal olmayabilirler. Çocuk uyuşuk ve uykulu hale gelir ve nefes darlığı, siyanoz ve nöbetler geliştirebilir. [20], [21]

Çocuklarda karpuz zehirlenmesi

Düşük kaliteli karpuz kullanımının bir sonucu olarak, bir yetişkin gibi bir çocuk, şiddeti yenen miktara, zehirlenme türüne, çocuğun yaşına ve bireysel duyarlılığına bağlı olacak zehirlenme belirtileri yaşayabilir.

Gıda kaynaklı toksisitenin arka planda zayıflık ve muhtemelen yüksek ateş karşısında karın ağrısı, kusma ve ishal ile ortaya çıkması daha olasıdır.

Küçük çocuklarda nitrat zehirlenmesi öncelikle dolaşım sistemini etkiler. Ağırlıklı nörolojik semptomlara sahip olacaklar - zayıflık, uyuşukluk, baş dönmesi, baş ağrısı, koordinasyon bozukluğu. Ağır vakalarda konvülsiyonlar, solunum yetmezliği, koma gelişimi olabilir. Küçük çocuklarda tipik zehirlenme belirtileri bulanık olabilir veya hatta olmayabilir.

Çocuk ne kadar büyükse, klinik tablo o kadar fazla "yetişkin" tezahürlerine karşılık gelecektir. [22]

Bir çocukta karpuz içtikten iki ila altı saat sonra rahatsızlık belirtileri ortaya çıkarsa ve artarsa, derhal tıbbi yardım almalısınız.

Hafif şiddette karpuz zehirlenmesi genellikle hastaneye yatmayı gerektirmez ve sonuçsuz geçer.

Şiddetli zehirlenme, özellikle nitrat içeriğinin artmasıyla ilişkili olanlar, alerjik reaksiyonlar, karaciğer veya pankreastaki enflamatuar süreçler, dehidrasyon ve sonuç olarak hemen hemen her tür metabolik sürecin bozulması ile komplike olabilir. Özellikle bir kişi herhangi bir kronik hastalıktan muzdaripse, herhangi bir organ etkilenebilir. Karpuz zehirlenmesi onu şiddetlendirebilir. [23]

Nitritler oldukça toksik ve kanserojendir. [24],  [25],  [26] Karpuz zehirlenmesi sonucu oluşan hasarlar, öncelikle dolaşım sistemine uygulanan merkezi sinir sistemi ve sindirim organlarından muzdariptir. Kanda bulunan hemoglobinin yarısı veya daha fazlası methemoglobine oksitlendiğinde yüksek ölüm olasılığı vardır.

Kullanıcılar genellikle şu soruyu sorar: Karpuz zehirlenmesi kaç gün sürer? Akut semptomlar - kusma ve ishal hızla geçebilir ve şiddetli zehirlenmenin sonuçları, herhangi bir organın kronik işlev bozukluğu şeklinde yaşam boyu kurbanla kalabilir. Birçok faktöre, esas olarak zehirli ajanın saldırganlığına (sonuçta karpuzun kendisi toksik değildir) ve kurbanın vücudunun bireysel özelliklerine bağlıdır. [27]

Karpuz zehirlenmesini etkili bir şekilde tedavi etmek için, buna hangi toksik ajanın neden olduğunu belirlemek gerekir. Kan testleri gereklidir - klinik, biyokimyasal ve hemoglobin fraksiyonları. Deneyimli bir laboratuvar asistanı, kan örneklemesi sırasında methemoglobinemiyi belirleyebilir - kan kahverengimsi kahverengi bir renk alır. Bakteriyel dışkı veya daha modern yöntemler - PCR, enzime bağlı immünosorbent deneyleri, bağırsak enfeksiyonuna neden olan ajanın belirlenmesine yardımcı olacaktır.

Genel bir idrar tahlili böbreklerin nasıl çalıştığını belirleyecektir. Karaciğer hasarından şüpheleniliyorsa, karaciğer fonksiyon testleri reçete edilir. Komplikasyonlu şiddetli zehirlenmelerde, endikasyonlara göre araçsal teşhisler reçete edilir. [28]

Muayene sonuçları analiz edilir, ayırıcı tanı yapılır. Karpuz zehirlenmesi durumunda, tedavi taktiklerini belirlemek için akut zehirlenmenin klinik belirtilerine neyin neden olduğunu belirlemek gerekir: bağırsak enfeksiyonu veya nitrat zehirlenmesi.

Zehirlenme belirtileri ortaya çıktığında, mağdura ilk yardım evde sağlanmalıdır. Çoğu zaman, ilk sorun belirtilerine anında yanıt vererek, ev prosedürlerinden vazgeçilebilir. Karpuz zehirlenmesi durumunda ne yapılmalı? Öncelikle toksik maddeler içeren sindirilmemiş karpuz kalıntılarını mümkün olduğunca çabuk sindirim kanalından çıkarmak gerekir. Bunu yapmak için mide , en az °C sıcaklıkta temiz kaynamış su ile birkaç kez yıkanır. Mide spazmı riski olduğundan soğuk su kullanılmaz, sıcak su ise toksik maddelerin mide duvarlarına daha yoğun emilmesini sağlar. [29]

Suya biraz potasyum permanganat (filtrelenmiş, kristal içermeyen hafif pembe bir çözelti) veya kabartma tozu (litre kavanoz başına bir çorba kaşığı) ekleyebilirsiniz. Antiseptik bir etkiye sahip olacaklar.

Bir seferde çok fazla sıvı içmeniz gerekir, bir yetişkin - dört ila altı bardak. Ardından - kusturun ve mideden temiz su çıkmaya başlayana kadar işlemi tekrarlayın. Küçük çocuklar için bu prosedürü yapmamak daha iyidir. Mağdurun yarı baygın bir durumda olması da kontrendikedir.

Lavman alt bağırsakları temizlemeye yardımcı olacaktır, ancak ishal yoksa yapılır. [30]

Karpuz zehirlenmesi durumunda ne alınır? Mide ve bağırsakları temizledikten sonra, kurbana toksik maddeleri (enterosorbentler) bağlayan ilaçlar verilir.

Herhangi bir evde ecza dolabında genellikle aktif kömür bulunur . Bu en ilkel sorbenttir. Her şeyi emer - hem faydalı maddeler hem de toksik olanlar. Ancak, ilk yardım çantasında başka bir şey yoksa, sorun değil. Hesaplamadan alınır: kurbanın ağırlığının on kilogramı başına bir tablet. Daha fazla etki için, tabletlerin ezilmesi ve az miktarda su ile karıştırılması ve ardından bir kömür süspansiyonunun içilmesi tavsiye edilir.

Bu grubun daha modern araçları Enterosgel , Atoxil, Polysorb silikon bazlıdır. Toksik maddeleri, patojen mikroorganizmaları ve metabolizmalarının ürünlerini mide ve bağırsak içeriğinden emerler. Ek olarak, kandan emilim de gerçekleşir - ilaç molekülleri, bağırsak mukozasının villöz epitelinin zarları yoluyla toksik maddelerin moleküllerine bağlanır. Enterosgel, kullanıma hazır bir hidrojel metilsilikik asittir. Atoxil ve Polysorb, suyla seyreltilerek jöle benzeri bir süspansiyonun hazırlandığı yüksek oranda dağılmış bir silika tozu formunda üretilir. Hidrojel, gastrointestinal sistemi agresif maddelerden koruyan, yararlı mikroflorayı engellemeyen, düz kas tonusunu geri kazanmaya ve peristaltizmi normalleştirmeye yardımcı olan bir zarflama etkisine sahiptir. Emilen toksik maddeler ve hidrojelin kendisi dışkı ile vücuttan atılır. Sorbentler sistemik dolaşıma girmezler. Pratik olarak kontrendikasyonları ve yan etkileri yoktur. [31]

Zehirlenmenin tezahürü ağırlıklı olarak ishal ise, Smecta gibi bir çare kullanabilirsiniz . İlacın aktif bileşeni, bir enterosorbent görevi gören silisik asidin çift (alüminyum-magnezyum) tuzudur, sindirim kanalının mukoza zarının bariyer fonksiyonunu güçlendirir ve su-elektrolit dengesinin bozulmasını önler. İlaç, kullanımdan hemen önce süspansiyon için bir toz formunda mevcuttur.

Kurbanın bol miktarda temiz su içmesi gerekir. Sık kusma ve şiddetli ishal rehidrasyon tedavisi gerektirebilir. Bu gibi durumlarda sofra tuzu, glikoz, sodyum ve potasyum tuzları içeren Rehidron kullanılır. Poşet bir litre kaynamış suda seyreltilir ve her sıvı kaybından sonra hastaya içmesi için verilir.

Akut zehirlenme döneminde çok fazla sıvı ve elektrolit kaybeden yaralı bir kişinin iyileşme döneminde iyi beslenmesi gerekir. Diyeti, gerekli tüm vitamin ve mineraller dahil olmak üzere çeşitli yiyecekler içermelidir. Karpuz zehirlenmesinden sonra özel bir diyet gerekli değildir, ancak fraksiyonel beslenme ilkelerine uymanız (küçük porsiyonlarda ve sık sık yiyin), yağlı, kızartılmış, bol şekerleme ve taze pişmiş ürünlerden kaçınmanız gerekir. İç organlarda komplikasyonlar olması durumunda, ilgili doktor size hangi diyeti uygulayacağınızı bireysel olarak söyleyecektir. Örneğin böbrekler etkileniyorsa tuzsuz yemek yenmesi, karaciğer hasarı durumunda ise 5 numaralı tablo önerilir . [32]

Hafif karpuz zehirlenmesi vakalarında evde tedavi yardımcı olabilir. Ancak evde detoksifikasyondan bir rahatlama olmuyorsa mutlaka profesyonel yardım almalısınız. Hastanın solunum fonksiyonlarını, kardiyak aktiviteyi, karaciğer ve böbreklerin işleyişini sürdürmek için terapiyi ve kan dolaşımını sağlamayı amaçlayan resüsitasyon önlemlerine ihtiyacı olabilir. Nitratlarla zehirlenme ve belirgin oksijen açlığı belirtileri olması durumunda (kandaki methemoglobin seviyesi yaklaşık %30'dur), panzehir tedavisi gerekebilir. Metiltiyoninyum klorürün intravenöz uygulaması ile bir hastanede gerçekleştirilir.

Hastanelerde yüksek dozda askorbik asit de kullanılır ve damardan uygulanır.

Tedavi semptomatiktir ve taktikleri tamamen mağdurun durumuna bağlıdır.

Gastrik lavaj, hem halk hem de homeopati olmak üzere tıbbın tüm alanları tarafından oybirliğiyle önerilen ana ilk yardım prosedürüdür. Ayrıca, aynı saf su veya soda, potasyum permanganat veya tuz çözeltileri kullanılır. Tuz çözeltisi birçok kişinin kendi kendine tıkamasına neden olur. Kusturmaya bile gerek yok. Lavmanlar, alt bağırsakları temizlemek için aktif olarak kullanılır. Çözelti oranlarda yapılır - vücut sıcaklığında bir litre su kavanozuna bir çorba kaşığı sıradan sofra veya deniz tuzu.

Zehirlenme için alternatif tedavi gastrik lavajdan sonra başlar. Tarçın içeceği, toksik azotlu maddeler için bir panzehir olarak kabul edilir. Şu şekilde hazırlanır: tarçın çubuğu su ( mi) ile dökülür, kaynatılır ve yaklaşık beş dakika pişirilir. Daha sonra et suyu hafifçe soğutulur ( dakika) ve süzülür. Soğuyana kadar iki veya üç doz halinde tüketin.

Alternatif şifacılar, zehirlenme durumunda bir katmanda yatmamayı, hareket etmeyi önerir. Mide ve bağırsaklar yıkandıktan sonra emilen toksik maddeler de deri yoluyla atılır. Hareketlilik bu özel eliminasyon yolunu uyarır, ayrıca detoksifikasyon için ıslak ovma, banyolar, duşlar, banyolar ve saunalar kullanılır. Doğal olarak hasta yarı baygın durumda ise bu tür tedavi yöntemlerine başvurulmamalıdır. [33]

Rehidrasyon, bir litre su içinde seyreltilmiş sıradan sofra tuzu (3 g) ve şekerden (18 g) hazırlanan bir çözelti ile gerçekleştirilebilir.

İyileşme döneminde bitkisel tedavi uygulanır. Kurbana kediotu kökü kaynatma, civanperçemi ve pelin karışımı, at kuzukulağı kökleri, papatya çiçeği infüzyonları, Hint kamışı veya dereotu tohumları içmesi için verilir. İnfüzyonlara ve kaynatmalara bir çay kaşığı bal ekleyebilirsiniz.

Zehirlenmeden sonra hasta çok içmelidir - saf su, çay: zencefil, yeşil, siyah, ancak ilk gün yiyeceklerden uzak durmak ve daha sonra koruyucu bir diyete (sıvı yemekler, mukuslu tahıllar) uymak daha iyidir.

Gastrik lavajdan sonra, karpuz zehirlenmesinin istenmeyen sonuçlarını azaltmaya yardımcı olmak ve kurbanı hızla ayağa kaldırmak için homeopatik ilaçlar kullanılabilir. Bakteriyel zehirlenmenin ana çaresi Arsenicum albümüdür; Nux vomica ve Hina da kullanılır. Nitratlarla zehirlenme durumunda, Acidum nitrikum, Argentum nitrikum, Kalium nitrikum preparatları ile atılımları hızlandırılabilir.

Kompleks homeopatik preparatlar Nux Vomica Gomacord, Gastrikumel, Galium Heel, Coenzym compositum, vücudun zehirlenme ile hızlı bir şekilde başa çıkmasına ve sindirim sistemi, kan dolaşımı ve sinir sisteminden kaynaklanan komplikasyonları önlemesine yardımcı olabilir.

Kuşkusuz, homeopatik ilaçların etkinliği, ilaç, eylem ilkelerini bilen bir doktor tarafından reçete edildiğinde sağlanacaktır.

Karpuzlar, gübreleri topraktan iyi emen bitkilerdir. Bu nedenle, onları sadece mevsiminde, yani Ağustos-Eylül aylarında satın almanız ve yemeniz gerekir. Sağlam bir kabuk ile eziksiz olgun karpuzları seçmeniz gerekir. Sert, mat değil, parlak, dayanıklı olmalıdır (üzerine tırnağınızla delik açmak zordur). Karpuzun kabuğuna dokunduktan sonra bir patlama sesi duyulmalıdır. Karpuzun yerde yattığı nokta olgun meyvede beyaz değil sarıdır. Satın alırken, olgunluğu çentikle belirlememelisiniz, bu zehirlenme riski ile ilişkilidir.

Evde karpuz kabuğu sabunla iyice yıkanmalı, kurutulmalı ve ancak daha sonra kesilmelidir. Kesilmiş karpuz yoğun sarı damarlar içermemelidir, içlerinde nitrat birikmiştir. Bir dilim karpuzun çok yeşil kabuğuna yemeyi bitirmemeli, üzerinde biraz pembe et bırakmalısınız. En azotlu bileşiklerin biriktiği yer kabuğunun altındadır.

Bir bardak su içinde bir parça karpuz öğütülmesi tavsiye edilir. Pembeye dönmemeli. Karpuz normalse, su bulanık ve beyazımsı olur.

Diğer ürünlerle karıştırılması önerilmez. Beslenme uzmanları, karpuzun onlardan ayrı olarak yenmesi ve diğer yiyecekleri yemeden önce yaklaşık bir saat bekletilmesi gerektiğini söylüyor.

Hamileler, emziren anneler ve yaşlılar karpuz tüketirken dikkatli olmalı, çocukların da dozlaması gerekir.

Vakaların ezici çoğunluğunda, karpuz zehirlenmesi ölmez, ayrıca, bu tür sıkıntılar genellikle modern enterosorbent ilaçlar tarafından kolaylaştırılan evde ele alınır. Şiddetli zehirlenme vakalarında tıbbi bir kuruma zamanında başvurmak, mağdurların hayatlarını kurtarmaya da yardımcı olur. Ancak, bu lezzetli ve sağlıklı dev meyveye biraz özen gösterilmelidir.