japon askeri ne demek / sik kafalı japon askeri - uludağ sözlük

Japon Askeri Ne Demek

japon askeri ne demek

Nanking Katliamı (veya "Nanking Tecavüzü"), İkinci Çin-Japon Savaşı sırasında Çin'in başkenti olan Nanjing'de (veya Nanking'de) Japonlar tarafından 6 hafta boyunca yapılan toplu katliam, toplu tecavüz, çapulculuk ve kundakçılık olaylarına verilen isimdir. 13 Aralık 'de başlayan Nanking Katliamı, 2. Dünya Savaşı sırasında yaşanan en büyük insanlık suçları arasında yer almaktadır. Toplamda ila kişinin öldürüldüğü iddia edilen (genel konsensüs ölü civarındadır) bu katliamda bazı Japon yetkili suçlu bulunarak cezalandırıldıysalar da, önemli bir bölümü cezalandırılamadan öldürülmüş veya seppuku yoluyla intihar etmişlerdir. Katliama sebep olan siyasi yöneticilerin bir kısmıysa dokunulmazlık yoluyla yaptırımdan kurtulmayı başarmışlardır.

Kıyamet Yaklaşıyor!

Aralık Japon İmparatorluğu tarafından Çin'in liman şehirlerinden biri olan Şangay işgal edildi. Japonlar içindeki nefreti ve kini tam olarak atamamıştı; çünkü Şangay cephesinde çok fazla zayiat vermişlerdi ve moraller çok düşüktü. Aslında bu olumsuz şartlar nedeniyle Tokyo'daki Kurmay Başkanlığı savaşı daha da ilerletmek istemiyordu. Yine de 1 Aralık 'de Merkez Çin Bölge Ordusu'nun ve Ordu'nun komutanlarına bir mesaj geldi:

Orduları harekât için hazır hale getirin!

Emri alan komutanlar, ordularına bir duyuru yapmak istediler. Onlara şöyle dediler:

Evinize dönmüyorsunuz, sıradaki hedefiniz başkent Nanking'dir. Saldırı için hazırlanın!

Bu haberi duyan Japon askerleri içlerindeki kin ile sabırsızlıkla bekliyorlar ve harekât için hazırlanıyorlardı.

O sırada Şangay cephesinde ağır kayıplar veren Çin'in resmi ordusuna Chiang Kai-Shek tarafından geri çekilme emri geldi. Çünkü Chiang Kai-Shek, Japonları Çin'in iç kısımlarına çekerek onları yıpratmayı planlıyordu. Mantıklı bir plandı, çünkü ilerlemeye devam eden Japonların düzgün bir lojistiği olmayacaktı. Bölgeden askerlerini çeken Chiang, bölgede komutan olarak yalnızca Tang Shengzhi'yi ve sadece eğitimlerini tamamlamış, cephede herhangi bir deneyimi olmayan askerleri bırakmıştı. Onlara ise şöyle bir emir gönderdi:

Nanking'i ne pahasına olursa olsun savunun!

Ardından da bölgedeki sivillere tahliye yasağı getirildi. Sivilerin şehirden çıkmalarını önlemek için yollar kapatıldı ve tekneler tahrip edildi. Yine de birçok sivil bu emri görmezden gelip şehirden kaçtı, kalanlar ise ölümle burun burunaydı; ancak Tang Shengzhi basın açıklamasında şehri teslim etmeyeceklerini söyledi.

Nanking'de bulunan batılı işadamları ve misyonerler, yaklaşan Japon tehdidine karşı kendilerini savunmak için Nanking'de tarafsız bir bölge oluşturdular. Oluşturulan bu bölge kilometre kareydi. New York'da bulunan Central Park kadar büyüktü ve düzinelerce mülteci kampından oluşuyordu. Bu tarafsız bölge ilk başlarda Japonlar tarafından es geçilse de ilerleyen zamanlarda güvensiz olacaktı. 1 Aralık'ta bölgeyi John Rabe önderliğindeki Uluslararası Komite'ye bırakan Çin Hükümeti bölgeden çekildi ve kalan vatandaşların tarafsız bölgeye girmeleri emredildi. Japon Ordusu da Tarafsız Bölge'nin silahsızlaştırılması şartıyla, Tarafsız Bölge'deki kimseye dokunulmayacağını belirtti.

Reklamsız Deneyim

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %% reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır. Kreosus Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık Daha fazla göster

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, % reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Destek Ol

Nanjing'de oluşturulan "Tarafsız Bölge"Research Gate

Kıyamet Günü!

9 Aralık'ta Japon Ordusu Nanking Kalesi'ni kuşattı ve kalede bulunan askerlere ertesi güne kadar teslim olmalarını emretti. Çin ordusu bunu reddedince, 10 Aralık'ta kaleyi kuşatan Japon askerleri genel taarruza geçti. 13 Aralık'ta ise kaleyi ele geçirdiler.

Japon ordusu 13 Aralık'ta Nanking'e giriş yaptı. Kadın, çocuk, yaşlı ayırt etmeksizin herkesi öldürmeye başladılar. Binaları yağmaladılar ve içinde insanların yaşadığı evleri yakmaya başladılar. Bu katliamın şiddeti giderek artmaya başladı. Güvenli bölgedeki insanlar için farklı bir plan düzenleyen komutanlar, ilerleyen zamanlarda bunu hayata geçireceklerdi. İçindeki kini kusmaya başlayan Japonlar, sivil halka büyük zararlar verdi. Panik, korku, endişe İnsanlar tüm bu duyguları hissediyorlardı. Korkuyla sıranın ne zaman kendilerine geleceğini bekliyorlardı. Katliamda onbinlerce sivil, binlerce asker öldürüldü. Binlerce kadına da tecavüz edildi.

Japon general Matsui Iwane, şehrin kontrolünü eline aldıktan sonra askerlerine "Şehirdeki tüm binaları yağmalayın ve yıkın!" emrini verdi. Bu emir üzerine katliamlara yağma ve binaların yıkılması da eşlik etti.

Katliam sırasında kafası kesilen bir Çin askeriWikimedia Commons
Japon askerleri tarafından öldürülen bebek.The Ethnic Home

Bazı komutanlar "savaş esiri alınmayacak" ilkesini uyguluyorlardı. Teslim olan sivilleri ve askerleri de öldürmeye başladılar. Komutanlar tarafından planlanan proje, birkaç gün sonra hayata geçirildi. Tarafsız bölgede bulunan insanlara; "Evinize dönün, şehir işgal edildi. Burası artık güvenli." gibi bir duyuru yayınladılar ve bölgeyi terk etmelerini emrettiler. Buna inanan halk bölgeyi terk edip evlerine dönmeye başladılar. Katliam, sonrasında daha da şiddetlendi. Tarafsız bölgeyi terk eden insanlara da saldırmaya başladılar. Sokaklarda koşan insanlar sanki suçluymuş gibi vurularak öldürülüyordu.

Şehrin yakınındaki nehirde insanlar kurşuna diziliyordu ya da sopalarla dövülerek öldürülüyordu, sonrasında ise nehre atılıyordu. Ebeveynler çocuklarının önünde öldürülüyor ya da tecavüze uğruyorlardı. Hatta Japonlar daha da ileri gidip, kendi aralarında yarışmalar yapmaya başlamışlardı. Üstelik tüm bunlar, Tokyo Nichi Nichi Shimbun gazetesinde yer alıyordu. Bu katliamda Japonlar tarafından kimyasal silahlar da kullanıldığı iddia edilmektedir.

Bu yağmalama sırasında 70 yaş üstü yaşlı kadınlar ve 8 yaş altı kızlar bile cinsel istimara ve tecavüze uğradı. Hamile kadınlara bile merhamet göstermeyen Japonlar, önce tecavüz edip sonrasında karınlarını yararak anne karnındaki bebeği dahi öldürdüler. Bazen evlere baskın yaptıktan sonra bir aile ile karşılaşınca, Çinli erkekleri kendi kızlarına, oğullarını kendi annelerine ve erkek kardeşlerin kız kardeşlerine tecavüz etmesine ve bunu izlemelerine zorladılar. Tüm bu savaş suçları, eziyet, tecavüz, katliam tam altı hafta boyunca durmadan devam etti.

İşgal sırasında Nanking halkını sakinleştirmek için halka son derece bağımlılık yapan afyon ve eroin gibi sentetik uyuşturucular dağıtıldı. Tahminen sadece o dönemde kişi eroin bağımlısı oldu.[4]

Kıyametin Bilançosu

Nanking Katliamı, Çin'e ağır darbe vuran saldırılardan biridir. O dönemde Çin'in en müreffeh şehirlerinden biri olan başkent Nanking, hem kaynaklarıyla hem de ticaret merkezlerinden biri olmasıyla ünlüydü. Sanayi bölgesi de gayet büyüktü.

Bu saldırıların dinmesinin sebebi Çin'de ortaya çıkan başka bir hükümetti. Saldırılardan sonra Nanking'in toparlanması onlarca yıl aldı. Daha sonrasında ülkenin başına geçecek Komünist Parti, Nanking'in yaralarının sarılmasında önemli bir rol oynamıştır. Şimdilerde ise Çin'in çoğu önemli ticaret merkezleri burada yer almaktadır.

Saldırıyı yapan komutanlar için Mayıs 'da Tokyo Savaş Suçları Mahkemesince dava açıldı. Kasım 'de ise sanıklar yargılandı. Aralarında orgeneral Tōjō Hideki'nin de bulunduğu 7 kişi asıldı. 16'sına ömür boyu hapis cezası verildi, bunların sadece 4'ü hapishanede öldü. 2 sanığa ise hafif cezalar verildi.[3] Japon hükümeti suçluları 'da şartlı tahliye etti ve 'de koşulsuz olarak serbest bıraktı. Nanjing Katliamı'nda yalnızca kişi hayatta kalabildi. Onların çoğu da bu katliam hakkında röportaj yapmak istemiyor.

Nanking'deki olan olaylara duyulan öfke günümüze kadar taşınmıştır. Bu konu hakkındaki tartışmalar Japon-Çin vatandaşları tarafından devam etmektedir. Japon milliyetçiler, propaganda amacıyla bu konu hakkında iddialarda bulundu. Bunlardan biri katliamın hiç olmadığı; diğeri ise sayıların aşırı derecede abartıldığı oldu.

Çin'in açıkladığı kaynaklara göre sivil ve 'den fazla askerin ölü bulunduğu, civarı da tecavüz vakası olduğu iddia edildi. Uluslararası Uzakdoğu Savaş Mahkemesi'ne göreyse civarı sivil zayiat olduğu iddia edildi. Aynı zamanda bu katliam, Çin'e ciddi bir ekonomik darbe de vurdu: Çin'in o dönemki başkenti Nanking, işgalden sonra resmen yerle bir olmuştu. Şehirde ticaret son buldu ve Çin'in o zamanki ekonomisi büyük bir darbe aldı.

Japonların böylesi vahşi bir saldırıyı neden yaptığı ise hiçbir zaman net olarak aydınlatılamadı. İngiliz-Amerikalı Çin uzmanı ve tarihçi Jonathan Spence, konu hakkında şöyle yazıyor:

Bu korkunç olayın net bir açıklaması yok, bulunamıyor da. Kolay bir zafer bekleyen Japon askerleri, bunun yerine aylardır sıkı bir şekilde savaşıyorlardı ve beklenenden çok daha fazla kayıp vermişlerdi. Sıkıldılar, kızdılar, hüsrana uğradılar, yoruldular. Çinli kadınlar savunmasızdı, erkekleri güçsüzdü ya da hiç yoktu. Hâlâ ilan edilmemiş olan savaşın kesin bir hedefi veya amacı yoktu. Belki de cinsiyeti veya yaşı ne olursa olsun tüm Çinliler kurban olarak işaretlenmiş görünüyordu.

Alıntı Yap

Okundu Olarak İşaretle

Paylaş

Sonra Oku

Notlarım

Yazdır / PDF Olarak Kaydet

Bize Ulaş

Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git

Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?

Kaynaklar ve İleri Okuma

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

funduszeue.info

İkinci Dünya Savaşı&#;na giden yıllar&#;

Japonya, basit bir &#;sahte bayrak&#; olayını (Mukden Olayı) bahane göstererek yılında Mançurya&#;yı işgal eder. Ülke merkezinden uzak olan bu bölgede, Kwantung Ordusuna bağlı, resmi adı “Salgın Önleme ve Su Temini Departmanı” olan gizli bir birim kurar. Daha sık olarak Birim adıyla anılan ve kimyasal ve biyolojik silah deneyleri için oluşturulan bu yerin başında, II. Dünya Savaşı&#;nın sonunda korgeneral rütbesine kadar yükselecek Shirō Ishii vardır.

Aralarında Japonya’nın önde gelen bilim insanlarının da olduğu civarında personelin yer aldığı Birim ve ona benzer ünitelerde, yılları arasında korkunç insan deneyleri ve biyolojik silah geliştirme çalışmaları yürütülür. İlk günden son güne kadar işin başında olan Shirō Ishii’ye bağlı bu yapılara “Ishii Ağı” adı verilir.  

Shirō Ishii

Shirō Ishii zengin bir ailenin çocuğudur, el bebek gül bebek büyür. Fotoğrafik bir hafızası vardır, önüne ne konursa sular seller gibi ezberler; öğretmenlerinin daima favorisi olur. “Dur” diyen olmayınca, kabardıkça kabarır; sonraki yıllarda çevresindekiler tarafından “küstah ve kibirli bir çocuk” olarak hatırlanır.

blank

Kyoto İmparatorluk Üniversitesi&#;nde tıp okur, ’de askeri tabip olarak orduya katılır. Askeri Hastane’deki başarıları üstlerinin dikkatini çeker, ’te uzmanlık eğitimi için Kyoto İmparatorluk Üniversitesi&#;ne geri döner. Burada garip huylarıyla çevresini rahatsız eder; petri kaplarında yetiştirdiği bakterilerle “arkadaşlık ettiğini” söyler, gecenin bir saati yaptığı laboratuvar çalışmalarıyla üniversitenin düzenini alt üst eder.

’te rütbe alarak orduya geri döner. Japon biyolojik silah programının oluşturulması gerektiği inancıyla, &#;de Birinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa ve Amerika’da biyolojik ve kimyasal savaş alanlarındaki gelişmelerinin etkileri üzerine kapsamlı araştırmalar yapmak için iki yıllık bir Batı turuna çıkar. Ishii&#;nin seyahatleri oldukça başarılı geçer, ordu komutanları adını sıkça anar olurlar. Evet alkol sorunları vardır, ara ara da zimmetine para geçirir; ama “Bu kadar kusura da takılmamak lazım” der geçerler. Tabi ki altta yatan neden başkadır; “kullanışlı” olacağını anlar, adını koyacakları zamanı beklerler.

1 Ağustos ’da Birim’in başına geçer. Bu tesislerde Ishii ve adamları, canlı deneklere veba fareleri aracılığıyla hastalık bulaştırır, zorunlu gebelikler, anestezi olmadan canlı viviseksiyonlar ve kasıtlı soğuk maruziyetiyle donmalara neden olmak gibi türlü işkenceleri; “büyük hedefleri” için gözlerini kırpmadan uygularlar.

Reklam

Birim

’te imzalanan Cenevre Protokolü, biyolojik ve kimyasal silahların kullanımını açıkça yasaklamıştır. Haliyle Japonlar, biyolojik silah geliştirmekle ilgili her ne yapacaklarsa, bunu gizli yapmaları gerektiğine karar verirler.

Japonya, ’de Çin anakarasını istila eder. Böylece biyolojik silah üretilecek tesis için doğru yeri bulduklarını düşünürler: Kendi topraklarından uzak ve “deneylerde” kullanılacak insanların kolay bulunabileceği, Mançurya.

&#;de Tokyo&#;daki Japon Ordusu Askeri Tıp Okulu&#;nda kurulan Salgın Önleme Araştırma Laboratuvarı&#;nda, sonraki adıyla Ishii Ağı’nın ilk adımları atılır. Birim, araştırma laboratuvarının uzantıları olarak oluşturulan birkaç gizli, bağımsız birimden ilkidir. Böyle bir birimin başına getirilebilecek en uygun ismin Shirō Ishii olduğuna karar verirler. 

Sonuç olarak; Güney Mançurya Demiryolu üzerinde, Harbin&#;in kilometre güneyinde yer alan bir köyde yer alan bir hapishane ve deney kampı olan Zhongma Kalesi&#;nde Birim kurulur. 

Tokyo’da yemek lekeleri ve sigara külüyle kaplı kırışık üniforması ve yerlerde sürünen subay kılıcı ile dikkat çeken Ishii; Mançurya&#;da bambaşka bir adama dönüşür, jilet gibi üniformasıyla “hayalindeki” işi keyifle yapar.

Zhongma&#;ya getirilen mahkumlar arasında; adi suçlulardan siyasi mahkumlara kadar çeşitli nedenlerle tutuklanan insanlar yer almaktadır. Mahkumlar, deneylerin başında normal sağlıkta olmaları için genellikle pirinç veya buğday, et, balık ve hatta bazen alkolden oluşan bir diyetle iyice beslenirler. Ardından, korkunç deneylere maruz bırakılırlar.

sonbaharında hapishaneden kaçanlar olur ve tesisin gizliliği tehlikeye düşer. &#;te muhtemelen sabotaj sonucunda yaşanan bir patlama, Ishii&#;nin Zhongma Kalesi&#;ni kapatmasına neden olur. O tesis yerine, ondan çok daha büyük ve gelişmişini; Harbin&#;in yaklaşık 24 kilometre güneyindeki Pingfang&#;de kurarlar. 

Reklam

İnsan deneylerinin yapıldığı projeye Maruta adı verirler ki, bu kelime Japonca’da “kütükler” anlamı taşır. Söylenene göre; Birim çalışanları, bölgede yer alan kurumlara, tesisin bir “kereste fabrikası” olduğunu söyledikleri için projeye bu isim verilmiştir. Halbuki ölen deneklerden bahsederken “Kütük düştü mü?” der, kendi aralarında projeye Almanca’da benzer anlam taşıyan “Holzklotz&#; adını verirler. 

Diyelim Ishii veya bir başka “araştırmacı”nın beyin üzerinde çalışma yapması gerekiyor. Gardiyanlara bunu söylerler. Onlar da bir mahkumu hücresinden çıkarır, kafatasını parçalar, beynini alarak araştırmacıya götürürler. Cesedin kalanı ise krematoryumda yakılır. 

Yahut kan kaybının etkilerini mi incelemek istiyorlar. Bir mahkumun ekstremitesini keser, hemorajiye bağlı olarak ölene kadar takip ederler. Japon İmparatorluğu’nda cerrah olarak görev yapan Ken Yuasa’ya göre, viviseksiyon deneyleri o dönem çok yaygındır, aralarında çok sayıda hekimin de bulunduğu binden fazla personel bu deneylere katılmıştır. “Ben de defalarca uyguladım; amaç araştırma değil, pratik yapmaktı” diye ekler.

Mahkumlara çeşitli hastalık mikropları içeren enjeksiyonlar yapılır. Tedavi edilmemiş silifiz ve gonorenin sonuçlarını görmek için, mahkumlara bilinçli olarak bu hastalıklar bulaştırılır.

Erkek, kadın, çocuk, bebek demeden; tesiste tutulan binlerce insan üzerinde viviseksiyon denenir. 

blank

Bombaların insan vücudu üzerindeki etkilerini ölçmek için, çeşitli noktalara canlı insanlar yerleştirir; bombaları patlatıp sonuçlarına bakarlar. Alev makinalarının tahrip gücünü ölçerler. Sistematik tecavüzler, düşük basınçlı ortam deneyleri, X ışınlarına maruziyet, santrifüj deneyleri, hayvanlardan kan transferleri, donma testleri, aç-susuz ne kadar dayanılacağını ölçmeyi hedefleyen deneyler… Daha neler neler… Biz yazmaktan usandık, onlar yapmaktan utanmazlar.

’a gelindiğinde, Çin topraklarında işgal edilen bir çok şehirde Birim’e benzer irili ufaklı birimler kurulmuş durumdadır. Japon bilim insanları ve hekimler, başka yerde bulamayacakları insan deneyi fırsatı (!) ve ciddi bir finansal destekle buralarda çalışmaya teşvik edilirler.

Reklam

Her şey araştırma için de değildir. Osaka Üniversitesi’nden profesör Nakagawa Yonezo, “İzlediğim bazı görüntülerde tamamen meraktan yapılmış şeyler de vardı. Kafa kesmenin nasıl bir bilimsel amacı olabilir? Profesyonel insanlar da, ‘Şöyle şöyle olsa ne olurdu?’ diye merak ettiklerini denemeyi, oyunlar oynamayı severler.” der (Dememiştir demek istiyoruz ama evet böyle söyler). Yoksa üç günlük bir bebeğin ne kadar sürede donacağını test etmenin ne amacı olabilir?

Birim&#;deki araştırmacılar, araştırmalarını &#;Mançurya maymunları&#; veya &#;uzun kuyruklu maymunlar&#; olarak adlandırılan insan olmayan primatlar üzerinde yapılmış gibi yazarak, sonuçlarının bir kısmını hakemli dergilerde yayınlarlar. Hepsi bununla da kalmaz. Mesela en canavarlarından askeri mühendis Yoshimura o kadar rahattır ki, &#;de Japon Fizyolojisi Dergisi için yazdığı makalede, 20 çocuk ve üç günlük bir bebeği sıfır santigrat derece buz ve tuzlu suya maruz bırakan deneylerde kullandığını rahat rahat ifade eder.

Laboratuvarlarda yetiştirilen veba bulaşmış pireler, alçaktan uçan uçaklarla Çin şehirlerine saçılır; salgınlara yol açarlar. Hıyarcıklı veba salgınlarında on binlerce kişi ölür. Nanjing&#;de tifo ve paratifo mikropları şehrin kuyularına, bataklıklarına ve evlerine yayılır, yerel halka dağıtılan atıştırmalıklara bile hastalık bulaştırırlar. Kısa bir süre sonra, neşeyle paratifo ateşinin patojenlerin &#;en etkilisi&#; olduğu sonucuna varırlar.

En az 12 büyük ölçekli biyolojik silah saha denemesi yapılır ve en az 11 Çin şehri biyolojik ajanlarla saldırıya uğrar. Tularemi, kolera, çiçek hastalığı, botulizm… Aklınıza hangi hastalık geldiyse; emin olun onu da yaymayı denerler. 

Reklam

blank

Birim&#;e giren hiç kimse canlı çıkamaz. Mahkumlar genellikle geceleri siyaha boyanmış, havalandırma deliği olan ancak penceresi olmayan motorlu araçlarla Birim’e taşınırlar. Araç ana kapıda durur, hapishane içindeki &#;Özel Tim&#;e telefon edilir (Shiro Ishii&#;nin erkek kardeşi bu Özel Tim&#;in başıdır). Daha sonra mahkumlar, merkez bina cephesinin altına açılan gizli bir tünelden iç cezaevlerine nakledilirler. Cezaevlerinden birinde kadın ve çocuklar, diğerinde erkekler bulunmaktadır. Teknisyenler iç hapishaneye vardıklarında mahkumların kan ve dışkı örneklerini alır, böbrek fonksiyonlarını test eder ve diğer fiziksel verileri toplarlar. Sağlıklı ve deney için uygun görülen mahkumlara üç haneli birer numara verilir, artık ölene kadar bu numara ile anılırlar. Deneyler sonucunda öldüklerinde, numaraları bir dizin kartından çıkarılır ve kelepçeleri hapishaneye yeni gelenlere takılmak için alınır.

Birim’e giren bir mahkumun ortalama yaşam süresi 2 aydır. Bazı mahkumlarda bu süre 1 yıla kadar çıkar. 

Birim&#;in personeli de denek olmaktan muaf değildir. Mesela hıyarcıklı vebaya yakalanan bir personel, tıpkı mahkumlar gibi viviseksiyona maruz bırakılarak öldürülür. 

Savaşın sonlarına doğru Ishii, Gecenin Kiraz Çiçekleri Operasyonu olarak bilinen ve ABD&#;nin kalabalık batı kıyısında vebalı pireleri yaymayı amaçlayan bir planı hayata geçirmek ister. Ancak bu plan, Japonya&#;nın 15 Ağustos &#;te teslim olması nedeniyle gerçekleştirilemez. Japonya’nın teslim olması sonrası; Ishii ve Japon hükümeti, tesisleri ve deneyleri örtbas etmeye çalışır, ancak bir çok delil ele geçirilir.

Japon Ordusunun Harbin&#;deki Birim’ine ait yapılar, günümüzde Savaş Suçları Müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir.

Tahminlere göre, Birim’in gerçekleştirdiği katliamlar sonucunda, ila insan hayatını kaybetmiştir.

28 Ağustos &#;de Tokyo Bölge Mahkemesi, Japonya&#;nın Çin&#;de biyolojik silahlarla saldırılar uyguladığını ve sonuç olarak birçok insanı katlettiğini kabul eder.

Nisan ’de Japonya Ulusal Arşivleri, Birim’in üyesinin bilgilerini araştırmacılar ile paylaşır. 

Ruslar, yakaladıkları Japon savaş suçlularını yargılarlar. Habarovsk Savaş Suçları Mahkemelerinde resmi olarak yargılanan ve mahkum edilen on iki üye olur.

Ishii’nin Sonu

Böyle kan dondurucu suçların işlenmesine liderlik eden bir insan, çok büyük bir cezaya çarptırılmış olmalı değil mi?

Hiç de öyle olmaz, bırakın büyük bir ceza almayı; Ishii mahkemeye bile çıkmaz.

ABD’li mikrobiyologlar, Birimin elindeki bilgileri inceler, “kesinlikle paha biçilemez” olduklarını rapor ederler. “Bu bilgiler, Amerika Birleşik Devletleri&#;nde asla elde edilemezdi&#; ve &#;oldukça ucuza elde edildi&#; diye de eklerler raporlarına…

ABD, bu tarz bilgiler sunabilecek Japonların verecekleri bilgilerin istihbarat sırrı olarak saklanacağını ve savaş suçu delili olarak kullanılmayacağını deklare eder. Tıpkı Nazi Alman araştırmacılara yaptıkları gibi… 

Ishii’nin dokunulmazlığı ’de onaylanır. ’den itibaren ortadan kaybolur. Kimine göre Maryland’de biyosilahlar üzerine danışmanlık yapar, kimine göre Japonya’da bir klinik açarak halka ücretsiz bakar (Hani duy da inanma). 

Son yıllarında konuşmakta giderek daha fazla güçlük çeker. ’da, 67 yaşında Larenks kanserinden Tokyo’da ölür. 

Savaş sona ermeden önce Birim’den ayrılarak Japonya’ya geri dönen bilim insanları, savaş sonrası dönemin de bilim ve siyaset dünyasında önde gelen simalar olarak yer almayı sürdürürler. Hatta hiçbir zaman suçlanmamalarına rağmen savaş suçu şüphelisi olduklarına inanılan üç isim, savaş sonrasında başbakanlık yapar (Hatoyama Ichirō (–), Kishi Nobusuke (–) ve Ikeda Hayato (–)).

Sonuç

Bu tarz korkunç hikayeleri okuduğumda, akla hayale gelmez kötülükleri yapan o kişilerin fotoğraflarına, gözlerinin tam içine bakıyorum. Bu kadar kötü olduklarını anlamamızı sağlayacak bir işaret, bir iz arıyorum. Temiz kıyafetler içinde, güleç yüzlü, sıradan insanlar gibi, hani sokakta karşılaşacağımız, pazarda gözümüze çarpacak normal insanlar gibi görünüyor bir çoğu&#;

Halbuki her birinde; o yüzün, o maskenin, o önlüğün ardına gizlenmiş korkunç bir zihin var.

Ahlaktan soyutlanmış bir zekanın, dünyanın en korkunç canavarlarını üreteceğini gösteren bir zihin&#;

blank

Kaynaklar

kafası sik olan japonyalı asker kişi

(bkz: skja)

adamların kasketlerinin onlara bu şekli vermesinde japon askerlerinin hiç bi suçu yok.

fransızcası ''tete de bite de soldat japonais'' olan japon sevgisiyle dolmuş taşmış insan evlatlarının icat ettiği aslanım laf. ama msn nicki olarak kullanmayın japonais dan açığa çıkabilirsiniz hele ki ortamda ahlaksız biri olarak tanınıyorsanız. (bkz: ohşş)

yarak kafalı japon asker versiyonunu daha sevdiğim laf..

bir profesörümüzün diğeri hakkında kullandığı itham, sesleniş, lakap şekli. ben mülkiye öğrencisine şifre veriyorum, o anlarsa anlıyor, anlamıyorsa geliyor bana soruyor.
söyleyen: k. f.
söylenen: p. e.

askerlikte en çok tüketilen küfürlerdendir.

2. dünya savaşında japon askerlerinin taktığı miğferler yüzünden yapıldığını düşündüğüm yakıştırmadır. o miğferi takınca sik kafalı olmayacak asker yok gibidir.
burdan bkz:

süper bi küfür ya bunu her söylediğimde karşımdaki insan dumur funduszeue.info uzun, hem anlamlı bir cümle.

son zamanlarda sıkça duymaya başladığım yaratıcı küfürlerden.

binlerce senelik askeri tarihlerinde hiç karsı karşıya gelmemiş iki ulus olan türkler ile japonlar arasında neden ortaya çıktığını anlayamadığım kufurdur. herhalde canlı kanlı bir japon askeri gören türk sayısı da 20'yi geçmiyordur. hani i̇ngiliz askeri, yunan askeri için söylense anlayacağım.

ikinci dünya savaşı esnasında çok sayıda kadının sığındığı japon adalarından birine kaçan, adada bulunan kadınlarla aşk yapmaktan savaşı unutan bir grup japon askerine verilen addır. şaka değil, sanırım 15 yıl önce gazetelerde haberi çıkmıştı : '' savaşın bittiğini bilmeyen bir grup japon askeri adalardan birinde bulundu '' diye.

işte o gün bu gündür, savaşma seviş sloganını şiar edinmiş hayta askerler için kullanılır, sik kafalı japon askeri tabiri.

sözlüğe bir daha gelirsem eğer almak istediğim nicktir.

(bkz: benden başka alanın çükü düşsün)

sanırım artık hepimiz bu askerlerin kim olduğunu biliyoruz.

viagra içince boyu uzar.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.