PSA (prostat spesifik antijen) testi nedir?
PSA (prostat spesifik antijen), prostatta üretilen ve menini kıvamı ile yakından ilişkili olan enzimdir. Üretilen PSA’nın bir miktarı kanda dolaşır. İyi huylu prostat büyümesi, prostat enfeksiyonu ve prostat kanseri gibi durumlarda ise kana geçen PSA miktarı değişiklik gösterebilir. Kandaki PSA değeri ve bu değerde gelişen değişimler, prostat rahatsızlıklarının durumu hakkında açık bilgiler verir.
Total PSA ve serbest PSA nedir?
Kanda dolaşmakta olan PSA miktarının pek çoğunun proteinlere bağlı olduğunu söyleyebiliriz. %5 ila %35 aralığındaki PSA ise herhangi bir protein ile ilişkili olmadan kanda dolaşır. Bu serbest PSA’dır. Prostat kanserinin erken evrede yakalanabilmesi için ilk yapılan test total PSA’dır. Normal değerinin çok daha üzerinde ölçülmesi durumunda; kanda proteinlere bağlı olmayan serbest PSA düzeyine ve serbest PSA’nın total PSA’ya oranı incelenir. Kısacası; prostat kanseri olan kişilerde daha düşük oranda serbest PSA değeri bulunur.
Prostat kanseri tanısı nasıl konulur?
Yalnızca serbest PSA değerine bakarak değerlendirme yapmak sağlıklı sonuçlar vermeyecektir. İlk PSA ölçümü yapılacağı zaman, serbest PSA değerine bakmaya gerek yoktur. Kişiden ilk defa istenecek total PSA değeri referans değerlerin üstünde ve yüksek görünüyor ise total PSA değerinin doğrulanabilmesi için birlikte serbest PSA ölçümü yararlı olacaktır. Ancak, yine de yapılacak bu testler prostat kanserinin teşhisini koyabilmek için yeterli değildir. Teşhisin koyulabilmesi için; PSA değerleri, oranları ve muayene öyküsü göz önünde bulundurularak, prostat biyopsisi de istenebilir.
PSA testinde başka hangi tetkikler yapılmaktadır?
PSA’nın yıllık artış hızı, PSA’nın prostat volumüne oranı ve PSA’nın ikiye katlanma zamanı gibi daha farklı ve duyarlı tanı testleri bulabilmek için araştırmalar yapılıyor olsa da bunların PSA’ya tek başına olan katkısı ile ilgili bir kesinlik bulunmamaktadır.
PSA değerleri yaşa göre değişir mi?
Prostat hacminin büyümesi ve yaşın ilerlemesine bağlı olarak PSA değerinde artış görülebilir. Fakat, yaşı göz önünde bulundurarak PSA değeri kullanılması hususunda görüş ayrılıkları vardır. Özellikle; genç bireylerde düşük PSA sınır değerlerinin kullanılması, gerekli olmayan biyopsileri artıracaktır. Daha yaşlı bireylerdeki yüksek PSA değerlerinin kullanılması ise mevcut hastalığın tanı almasını geciktirebilir.
Kalp ve damar hastalıklarının tanısında kullanılan EKG, kalbin kasılması esnasında meydana gelen elektriksel aktivitenin grafiksel anlamda kayıt edilmesine olanak sağlar.
Devamı
Kırmızı kan hücreleri olarak bilinen eritrositler, kanda sayıca en fazla miktarda bulunan hücredir. Solunum sisteminin vücut içerisinde aldığı hava, eritrositlerin yardımıyla vücudun doku ve organlarına taşınmaktadır.
Devamı
Alanin aminotransferaz (ALT), bir enzim türüdür. Aynı zamanda “serum glutamik piruvik transaminaz” (SGPT) olarak da isimlendirilir. Öncelikli olarak karaciğerde, az miktarda ise böbrek ile diğer bazı organlarda bulunmaktadır.
Devamı
Pürin; sucuk, pastırma, sosis, salam, kabuklu deniz ürünleri, küçük balıklar, kırmızı et, kuru fasulye, buğday, baklagiller, mayalı içecekler, çay ve kahve gibi yiyecek içeceklerin tüketilmesinden alınır.
Devamı
TSH, hipofiz bezinin ön kısmında bulunan hücrelerden salgılanan ve tiroit bezindeki hücrelerin gelişimini kontrol etmede rol alan bir hormondur.
Devamı
Prostat kanseri en sık görülen kanser türlerindendir ve oldukça sinsi bir şekilde ilerleme gösterir.
Prostat, erkek üreme sisteminin önemli bir parçası olup idrar torbasının altında makatın önünde bulunan, ortalama ceviz büyüklüğünde bir salgı bezidir. Bu bezin tam merkezinden üretra adı verilen işeme kanalı geçer. Prostat bezi erkeklerde meni salgısının 1/3'ünü oluşturur. Prostatın normal büyüklüğü 20 gramdır. Prostat boyutunun artması prostatta kanser olduğu anlamına gelmez.
Prostat kanseri genellikle prostatın dış kabuğunda başlayıp yayılan kötü huylu tümörlerdir. Bütün vücut doku hücreleri kendilerini belli bir kontrol mekanizması içinde yeniler. Böylece hasar gören doku tamir edilip yenilenir. Kontrol dışı kalan ve gerekmediği halde çoğalan hücreler tümör adını verdiğimiz hücre gruplarını oluştururlar.
Prostat tümörlerinin bazıları bulundukları bölgede kalır ve başka organlara yayılmazlar, bunlara iyi huylu (selim) tümör denir. Bazı prostat tümörleri ise komşu organlara yayılma gösterir, bunlara kötü huylu (habis) tümör denir. Kötü huylu tümörlere prostat kanseri diyoruz.
Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanser türüdür. Dünya genelinde her dokuz erkekten birinde görülür. Bu kanserin ortalama görülme yaşı 66’dır.
Prostat kanseri erken dönemde genellikle hiç bir belirti vermez. Ancak prostatta kansere işaret ettiği bilinen bazı belirtiler vardır:
Prostatın dokusunda kanser oluşumuna neyin sebep olduğu tam olarak bilinmemektedir. Ancak bazı risk faktörlerinin kanser ile bağlantılı olduğu ortaya konmuştur.
Yaş: Kanser, 40 yaş altı erkeklerde çok seyrek görülür. Bir erkek, 50 yaşına geldiğinde, kansere yakalanma ihtimali artar. Kanser tanısı almış 3 hastanın, 2 si 65 yaş üzerindeki erkeklerdir. 60 yaşından küçük erkeklerde görülen prostat kanseri genellikle daha agresif seyir gösterir.
Irk: Hastalık Afro-Amerikalı (siyahi) erkeklerde, diğer ırkların erkeklerine kıyasla daha fazla görülür. Asyalılarda ve Latin erkeklerde, daha az sıklıkta görülür. Bu ırksal ve etnik farklılıkların sebepleri net değildir.
Coğrafya: Prostat kanseri, Kuzey Amerika, ve Kuzeybatı Avrupa’da daha sık görülür. Asya, Afrika, Orta ve Güney Amerika’da görülme sıklığı daha azdır. Bunun sebebi net değildir.
Aile hikayesi: Hastalığın bazı ailelerde devamlı olarak görüldüğü belirlenmiştir. Kanser tanısı konulan yakın aile bireylerine (dede, amca, baba veya erkek kardeş) sahip erkeklerin (özellikle yakınları bu hastalığa <55 yaşta yakalanmışsa), kendilerinin de kansere yakalanma ihtimalleri yüksektir.
Ailede bir bireyde kanser varsa, diğer bireylerde de kanserin olma riski 2 kat artar; eğer iki veya daha fazla bireyde kanser varsa, bu risk kat artar.
Genetik özellikler: Ailesinde kansere rastlanmayan prostat kanserli erkeklerin 1/5’inde bazı gen bozukluklarının varlığı saptanmıştır. Özellikle meme kanseriyle ilişkisi gösterilmiş BRCA-2 geni bozukluğunun prostat kanseri ile de ilişkisi ispatlanmıştır. BRCA-2 geninde bozukluk olan erkeklerde kanser gelişme ihtimali yüksektir.
Beslenme: Bu kanser tipinde beslenmenin kesin rol oynadığı net değildir. Protein bakımından zengin bir diyetle beslenen erkeklerde prostat kanseri daha sık görülür.
Kırmızı et ağırlıklı beslenmenin ve yağ bakımından zengin beslenmenin prostat kanseri ile ilişkisi gösterilememiştir ( yılı yayınlar). Fito-östrojenlerden zengin beslenen (soya fasulyesi, soya sütü, keten tohumu, tam buğday tanesi, ıspanak, lahana, çilek, elma, kuru üzüm) erkeklerde ise daha az görülür.
Fazla alkol tüketen kişilerde prostatta kanser oluşuma bağlı ölümler daha sık görülür.
D vitamini düşük olan erkeklerde prostat kanseri daha sık görülür. E vitamini kullanımı ile prostat kanseri arasında bir ilişki gösterilememiştir. Selenyum eksikliği olan erkeklerde prostat kanseri gelişirse hastalık daha agresif seyir gösterir.
Erkek tipi kellik: Kel erkeklerin prostat kanseri nedeniyle hayatlarını kaybetmeleri riski daha yüksektir.
Bel soğukluğu (gonore enfeksiyonu): Bel soğukluğu enfeksiyonu geçiren erkeklerin kansere yakalanma ihtimali daha yüksektir.
Sigara içenler: Sigara tüketimi fazla olan erkeklerin kanserden hayatını kaybetme riskleri daha yüksektir.
Kadmiyum ile ilgili işte çalışan erkekler: Elektrik, seramik, pil ve akü sanayisinde çalışan erkeklerde kanser daha sık gözlenir.
Az boşalan erkekler: Haftada 4 kez boşalan erkeklere göre, haftada 2 veya daha az boşalan erkeklerde prostat kanseri %25 oranında daha sık görülür.
Prostat kanserini tedavi edebilmek için kanser daha prostatın içinde sınırlıyken, vücudun hiçbir yerine sıçramadan erken dönemde teşhis etmek ve tanı koymak gerekir.
Günümüzde hiçbir kan tahlili, genetik test, görüntüleme yöntemi (ultrason, MR, PET) bir erkekteki prostata sınırlı bir kanseri kesin olarak gösteremez. Bu sebeple üroloji uzmanına başvuran 50 yaş üzerindeki her erkek potansiyel prostat kanseri hastası olarak düşünülür ve bazı tetkikler yapılır.
Kanser açısından riskli görülen erkeklere prostat biyopsisi yapılmasını önerilir.
Prostat kanserinin kesin tanısı; prostat biyopsisi ile konur. >> funduszeue.info
Yapılan muayene ve tetkikler sonucunda hastaya prostat biyopsisi yapılıp yapılmayacağı kararı verilir. Uygulanan muayene ve tetkikler şöyledir:
Dijital Rektal Muayene (DRE): Hekim eldiven giyerek parmağını hastanın makatına yerleştirir. Parmak yordamıyla prostatın büyüklüğünü ve şeklini inceler. Eğer prostatın içinde bir sertlik hissedilirse, kanserden şüphelenilir ve hastaya prostat biyopsisi önerilir.
Nadiren muayene sırasında ele gelen bu sertlik prostat taşı veya prostatın granülamatöz infeksiyonuna bağlı olabilir.
Prostat taşı hakkında bilgi alın >> funduszeue.info
PSA (Prostata Özgü Antijen): Prostat bezinde üretilen ve kanda da saptanabilen bir proteinin ölçülmesi esasına dayanır. Kanser, enfeksiyon ve iyi huylu prostat büyümesi (BPH) durumlarında kandaki PSA düzeyleri yükselir. PSA testi kesin kanser tanısı koydurmaz, sadece kanser riskini gösterir.
Her 4 prostat kanserli hastanın 1’inde PSA düzeyleri normal sınırlardadır. PSA değeri 10’un üzerinde olan bir hastaya mutlaka prostat biyopsisi yapılmalıdır. Total PSA, serbest PSA, proPSA gibi farklı PSA formları vardır.
Prostatta kanser araştırması sadece PSA ve parmakla muayene yöntemi ile yapılırsa; kanser hastalarının %25’i saptanamaz. Ek bazı testler sayesinde kanser hastalarının %95’inin saptanması sağlanır.
Prostat Sağlık İndeksi ve 4K testi: Bu testler PSA’ nın daha alt parçalarından üretilmiş, prostat kanseri riskini PSA’ ya göre çok daha iyi belirleyen testlerdir. Her iki testte de koldan alınan kan kullanılır. Prostat Sağlık İndeksi ve 4K testinin etkinliği birbirine benzerdir.
Prostat kanseri geni 3 (PCA3): Prostat masajı sonrası alınan idrardan PCA3 mikroRNA bakılmasına dayanan bir testtir. PSA sı yüksek olan bir kişide PCA3 testi negatif gelirse, o kişide %91 oranında kanser yoktur.
Select MDx: Prostat masajı sonrası alınan idrardan HOXC6 ve DLX1 mikroRNA bakılmasına dayanan bir testtir.
Mi Prostat Skoru: TMPRSS2-ERG gen füzyonu, prostat kanserli hastaların %50’sinde bulunur. Prostat masajı sonrası alınan idrarda TMPRSS2-ERG gen füzyonu varsa; PCA3 ve kandan PSA değeri ile özel bir hesaplama yapılır. Bu sonuca Mi Prostat Skoru denir.
EkoDx: İdrarda prostat kanseri hücrelerinden dökülen eksomları inceleyen bir testtir. EkoDx test sonucu pozitif olan hastalarda agresif kanser çıkma olasılığı daha yüksektir.
Multiparametrik Prostat MR: 3 Tesla kuvvete sahip MR cihazları tarafından yapılması gereken görüntüleme testidir.
Multiparametrik MR ile prostat ayrıntılı bir şekilde taranır. Prostat içindeki şüpheli alanlar kanser ihtimaline göre PI-RADS sistemi kullanılarak 1'den 5'e kadar derecelendirilir. 4 ve 5 olarak değerlendirilen hastalara biyopsi yapılması gerekir.
Transrektal UItrasonografi (TRUS) Eşliğinde Prostat Biyopsisi: Multiparametrik MR cihazlarını kullanmadan önce yapılan eski tip biyopsilerdir. Bu işlem esnasında hekim, prostatın görüntüsünü yansıtan ses dalgaları (ultrason) üreten bir aleti makattan rektuma yerleştirir. Yansıyan ses dalgaları bir ekran vasıtasıyla prostatın şekli, büyüklüğü ve iç kesimlerinin görüntüsü hakkında bilgi verir. Bu tip biyopside prostatın 12 farklı bölgesinden rastgele parça alınır. Bu parçalar iğne biyopsisi ile alınır.
MR füzyon prostat biyopsisi: Yeni tip prostat biyopsileri MR görüntüleri kullanılarak yapılmaktadır. Prostattan rastgele parçalar almak yerine MR da belirlenmiş noktalardan hedefleme yapılarak prostat biyopsisi yapılır. Bu tip biyopsiler ile %35 oranında daha doğru tanı konur.
Prostat biyopsisinde sonuç kanser olarak gelmişse, patologlar bunu rapor eder. Prostat kanserlerinin %90’ı adenokanser adı verilen prostatın salgı bezlerinden gelişen kanser tipidir. Prostat adenokanserlerinin farklı agresif tipleri vardır.
Kanserin agresifliliğini belirtmek için Gleason derecelendirmesi adı verilen bir sınıflama kullanılır. En agresif tümörler 5 en az agresif tümörler 3 olarak sınıflandırılır ( yılı). Prostatta en çok görülen 2 agresif tip toplanarak Gleason skor adı verilen bir sonuca ulaşılır. Gleason skor 8, 9, 10 çok agresif kanseri işaret eder.
Son yıllarda uluslarası patoloji derneği ISUP sınıflaması adı verilen yeni bir sınıflama kullanmaya başladı. Bu sınıflamaya göre prostat kanserinin agresifliği 1 den 5 e kadar sınıflanır. Hastaya ekstra skor verilmez. 1 düşük agresif kanseri, 5 yüksek agresif kanseri işaret eder.
Kötü huylu prostat tümörünün tedavisinin planlanması amacı ile kanserin yayılım durumunun yani evresinin bilinmesi gereklidir.
Prostat kanserinde evreleme; tümörün boyutuna, tümörün prostat dışına çıkıp çıkmadığı ve uzak yerlere sıçramasına göre yapılandırılan bir sistemdir. Kanserin yayılımı bazı görüntüleme yöntemleri ile belirlenir.
Magnetik Rezonans (MR) Görüntüleme: Güçlü mıknatıs dalgaları yayan bir makine ve bilgisayar tarafından vücudun iç organları görüntülenir. MR'da radyasyon yoktur. Özellikle difüzyon tip MR ile prostat dışı bölgesel lenf nodları incelenir.
Kemik Sintigrafisi: Damar yoluyla vücuda enjekte edilen az miktarda radyoaktif madde kan dolaşımı yolu ile kemiklere ulaşır. Bir makine kemiklerde depolanan radyasyon miktarını ölçer ve yaptığı bu ölçümü bir film haline getirir. Bu resimde kanserin kemiklerdeki yayılım durumu gözlemlenir. Kemik sintigrafisi prostat kanserinin sadece kemiklere metastaz yapıp yapmadığını gösterebilir.
Galyum 68 PSMA PET tarama: Prostat kanseri hücrelerine yapışan özel bir maddenin vücuttaki dağılımını araştıran incelemedir. Hasta bu inceleme ile radyasyon alır. Kanserin vücutta nereye dağıldığını en iyi gösteren yöntemdir. Günümüzde Gleason skoru 7 ve üstü olan prostat kanserli hastalarda tedaviye karar vermeden önce rutin olarak yapılmaktadır.
Prostat kanserinin vücutta ne derece yayılım gösterdiğini anlamamızı sağlayan PSMA PET taraması hakkında bilgi için ilgili yazımızı inceleyebilirsiniz. >> funduszeue.info
asdasd
Prostatta kanser teşhis edildikten sonra tedavinin planlanması için prostat kanseri evrelemesi yapılır. Üroloji uzmanı, prostat kanserinin evresini veya tümörün ne kadar ilerlediğini belirlemek için yukarıda bahsettiğimiz testlerin sonuçlarını kullanır.
Prostat kanseri evreleri tespit edilirken TNM evreleme sistemi kullanılır. TNM sisteminin üç temel bileşeni bulunur.
Kanserin evresi belirlenirken bu T, N ve M değerleri birleştirilerek kullanılır.
Kanserin evresinin belirlenmesi ile hasta için en uygun tedavi yöntemi tercih edilir. Prostat kanseri evreleri 1 ile 4 arasında değişmektedir.
Evre 1 Prostat Kanseri
Evre 2 prostat kanseri, kanserin prostat beziyle sınırlı kaldığı anlamına gelir. Üç alt aşaması vardır:
Evre 3 prostat kanseri, kanserin lokal olarak ilerlediği anlamına gelir. Tümör ilerlemiştir ve hem Gleason skoru hem de PSA yüksek olduğu için büyüyüp yayılma olasılığı daha yüksektir. Bu evrenin ayrıca üç alt aşaması vardır:
Evre 4 prostat kanseri, kanserin lenf düğümlerine veya vücudun diğer bölgelerine yayıldığı anlamına gelir. Ayrıca iki alt aşamaya ayrılmıştır:
T değeri, tümörün boyutunu (kanser alanı) tanımlar.
T1: Büyüyen tümör, elle muayenede fark edilmez ya da görüntüleme testlerinde görülemez.
T2: Prostat kanseri sadece prostatta bulunur. Elle muayene sırasında hissedilir haldedir. Görüntüleme testleri sırasında da görülebilir.
T3: Prostat kanseri prostatın dışına doğru büyüme göstermiştir. Kanser hücreleri seminal veziküllere yayılım yapmış olabilir.
T4: Kanser, seminal veziküller ve prostat bezi yakınında bulunan dokulara yayılmıştır. Yayılım gösterdiği yerler, rektum, mesane, üretral sfinkter ve pelvik duvarı olabilir.
Ndeğeri, kanserin lenf düğümlerine yayılıp yayılmadığını tanımlar.
N0: Yakındaki lenf düğümlerinin kanser hücreleri içermediği anlamına gelir.
N1: Prostatın yakınındaki lenf düğümlerinde kanser hücreleri olduğu anlamına gelir.
M değeri, kanserin vücudun farklı bir bölümüne yayılıp yayılmadığını tanımlar.
M0: Kanserin vücudunuzun diğer bölgelerine yayılmadığı anlamına gelir.
M1: Kanserin pelvis dışındaki vücudun diğer bölgelerine yayıldığı anlamına gelir. M1a, M1b ve M1c olarak ikiye ayrılır.
Prostat kanseri erken evrede saptanırsa (kanser prostatın dışına yayılmamışsa), uygun ve doğru bir tedavi ile bu hastalıktan kurtulmak mümkündür. Bu sebeple, 50 yaş üstü erkeklerde yılda bir kez kontrolden geçilmesi çok büyük önem arz etmektedir.
50 yaşın üzerindeki her erkek en az yılda bir defa makattan parmakla rektal muayenesini yaptırmalı ve kanda PSA baktırmalıdır. Bu şekilde henüz belirti vermemiş ve hastada şikayet sebebi olmayan erken evrelerdeki kanser yakalanabilmektedir.
Ailesinde prostat kanseri hastası olan, siyahi ırk erkekleri, BRCA2 geni + olan erkekler prostat kanseri taramasına 45 yaşından sonra başlamalıdır. Prostat kanseri taramaları sayesinde prostat kanserinden ölen erkeklerin sayısı son 20 yılda azalmıştır.
Gelişen teknoloji ve imkanlarla birlikte prostat kanserinde etkili tedavi yöntemleri geliştirilmiş ve hastalara büyük kolaylıklar sağlanmıştır. Bu kanser artık yüksek oranda ölümcül olmaktan çıkmış ve verimli bir tedavi süreci ile kontrol altına alınabilmektedir.
İlginizi Çekebilir >> Prostat Kanserinden Korunmak
Prostat kanseri tedavisi için farklı tedavi seçenekleri mevcuttur. Hasta için hangi tedavi yönteminin uygun olduğuna doktor muayenesi ve klinik testler sonrasında karar verilir.
Yaygın olarak tercih edilen prostat kanseri tedavisi uygulamaları şunlarıdır:
Aktif İzlem: Prostat spesifik antijen (PSA) ve dijital rektal muayene (DRE) testlerinin yanı sıra düzenli olarak alınan prostat biyopsileri ile hastanın aktif olarak izlenmesi yapılır. Aktif izlem yönteminde prostat kanserinin gelişimi takip edilerek sadece kanserde büyüme olursa diğer tedavi seçenekleri uygulanır.
Prostat Kanseri Ameliyatı: Prostat kanserini tamamen vücut dışına almak için uygulanan cerrahi yöntemdir. Prostatektomi adıyla isimlendirilir. Radikal prostatektomi ameliyatında prostat ve çevresindeki doku çıkarılır.
Prostattaki kanserki dokunun çıkarılması için da Vinci robotik cerrahi robotu ile gerçekleştirilen tedavi yöntemine robotik radikal prostatektomi denir. Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı seçeneğinde çok yüksek başarı oranları ile iyileşmeler sağlanmaktadır.
Radyasyon Tedavisi: Kanser hücrelerini öldürmek için yüksek enerjili ışınlar (X ışınlarına benzer) kullanılır. İki farklı radyasyon tedavisi seçeneği bulunur. Dış radyasyon tedavisi seçeneğinde vücudun dışındaki bir makine ile radyasyon kanser hücrelerine yönlendirir. Dahili radyasyon tedavisi (brakiterapi) seçeneğinde radyoaktif tohumlar, kanser hücrelerini yok etmek için ameliyatla kanserin içine yada yakınına yerleştirilir.
Klinik araştırmaları devam eden prostat kanseri tedavisinde kullanılan diğer tedavi yöntemleri şunlardır:
Prostat kanserinin tedavisi ile ilgili detaylı bilgiye ilgili içeriğimizden ulaşabilirsiniz. >> funduszeue.info
PSA nedir diyorsanız bu, erkeklerin üreme organı içinde bulunan prostatın ürettiği bir sıvıdır. Prostat Spesifik Antijen ne demek diye araştıranlar, bunun PSA'nın açılımı olduğunu bilmelidir. PSA kaç olursa tehlikeli olur diye merak edenler vardır. Normalde kaç olması gerekir diyenler, PSA ne kadar olmalı sorusuna yanıt arar. PSA yüksekliği neden olur ve riskli midir diye endişelenenler bulunur. Peki Prostat Spesifik Antijen PSA total kaç olmalı? Yaşa göre PSA değeri kaç olmalı ve normali kaç?
PSA, "Prostat Spesifik Antijen" anlamına gelen bir kısaltmadır. Vücutta mesanenin altında yer alan, üretranın başladığı noktayı çevreleyen ve erkeklik bezi olan prostat tarafından üretilen bir sıvıdır. Esas olarak semende bulunur, ancak küçük bir kısmı kana geçer. Prostatın temel görevi ise sağlıklı spermin üretimine dahil olan bir sıvı üretmektir. İdrarı mesaneden dışarıya taşıyan tüp olan üretrayı çevreler. Prostatta meydana gelen bir sorun, idrar yapma şeklini ve cinsel fonksiyonu etkiler. Ek olarak, sık tuvalete gitmek, ağrılı idrar yapmak veya yapmakta zorlanmak gibi durumlar olabilir.
PSA düzeyinin anormal seviyelere ulaşması, prostatta meydana gelen bir duruma işaret eder. Bu anomali, kesinlikle kanserdir demek büyük bir yanlıştır. Buna neden olan başka faktörler bulunur. Enfeksiyon (prostatit), prostat boyutunda büyüme (adenom) gibi hastalıklar da PSA seviyelerinde artış yaşanmasına sebep olabilir. Kan tahlili ile PSA ölçümü yapılabilir ve prostattaki sorunun kaynağı tespit edilebilir.
Sağlıklı ve genç bir erkekte PSA değeri, 3, ng/ml'yi geçmemelidir. Aksi takdirde, herhangi bir rahatsızlığın varlığından şüphe edilir ve ek olarak başka testlerin yapılması istenir. Ancak, bu durum karşısında korkuya kapılmak yersizdir. PSA değeri 1 ng/ml'nin altında olan bazı vakalarda bile farklı hastalıklara rastlanma ihtimali bulunur. Bu yüzden, tek başına yeterli bir ölçüt değildir. Ek olarak, 40 yaşındaki bir erkekte PSA değeri 1, yaşındakilerde 2, yaş aralığındakilerde 4, 70'li yaşlarındaki erkeklerde ise 6 normal kabul edilir.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası