ölüler bayramda ne yapar / Цlьler kendilerini ziyaret edenlerden haberdar olurlar mэ?

Ölüler Bayramda Ne Yapar

ölüler bayramda ne yapar

Kurban Bayramı'nın coşkusu tüm Müslümanları sardı. 81 ilde bayram namazlarının kılınmasının ardından oruçların sona erdiği bugünde, bayram kahvaltılarının ardından mezarlık ziyaretleri de başlıyor. Sevdikleri yanında olmayan kişiler, bayramın buruk sevincini onların mezarı başında yaşarken arama motorlarında 'Bayramda mezarlıkta okunacak dua 2023, Kurban Bayramı'nda mezarlıklarda hangi dua okunur? - Bayramda kabir duası Diyanet' konuları araştırılıyor. İşte detaylar...

KURBAN BAYRAMI'NDA MEZARLIKLARDA HANGÄ° DUA OKUNUR?

Kabir ziyareti yapan bir kimse ayakta, "Esselamü aleyküm, ya Ehle dar-il kavm-ilmü'minin! İnna İnşaallahü an karibin biküm lahikun" der ise sonrasında ise, besmele ile 11 İhlas suresi ve bir Fatiha okur. Ardından, "Allahümme rabbel-ecsadilbaliyeh, vel-ızamin nahire-tilleti harecet mineddünya ve hiye bike mü'minetün, edhıl aleyha revhan min indike ve selamen minni" duasını okumalıdır.

BAYRAMDA KABÄ°R DUASI DÄ°YANET

Mezarlıkta okunabilecek dualardan biri de Yasin suresidir.

Büreyde rivayetine göre Hz. Muhammed, ashab-ı kirama, kabir ziyaret için gittiklerinde şu süreyi okumalarını tavsiye etmiştir:

"Esselamü aleyküm ehled diyarı minel- müminin.Ve inna inşaallahu biküm lahikün. Es'elüllahe lena ve lekümü'l afiyeh."

Türkçe anlamı: "Selam size, ey bu diyarın mü-min ve Müslim halkı! İnşallah yakında biz de aranıza katılacağız. Allah'ın bizi de sizi de bağışlamasını dilerim."

Hz. Muhammed şöyle buyurmuştur: "Kur'an-ı Kerim'de 30 ayetlik bir süre vardır. Bu süre kendisini okuyan bir kimse kıyamet günü şefaat eder ve Allah'ın onu affetmesini sağlar. Bu sure 'Tebârakellezî bi yedihil mülkü'tür."

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi sitesinde, 'Kabir Ziyareti Adabı' başlıklı yazıda şu ifadeler yer almaktadır:

Mezarlıkların ziyaret edilmesi, bu vesileyle ölümün hatırlanması ve orada yatanlardan ibret alınması dinimizin tavsiye ettiği hususlardandır.

Kabir ziyaretinde bulunan kişi, ahireti hatırlamalı, dünyanın geçici olduğunu ve bir gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), geceleri Baki' kabristanına gelir ve "Müminler yurdunun sakinleri, sizlere selam olsun. İnşaallah biz de size katılacağız. Bizler ve sizler için Allah'tan afiyet dilerim; Allah'ım, Baki' kabristanında bulunanları bağışla." (Müslim, Cenâiz, 102) diye dua ederlerdi. Kabir ziyaretinde bulunan kişinin ölü için dua etmesi ve Kur'an okuyarak sevabını orada bulunanların ruhlarına bağışlaması uygun olur.

Ancak, kabir ve türbe ziyaretlerinde İslam'ın özüne ve tevhid anlayışına ters düşen, itikâdî bakımdan da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir. Kabrin başında yüksek sesle ağlayıp gürültü yapmak, kabrin parmaklık ve taşlarını öpmek, onlara sarılıp ağlamak İslam ile bağdaşmaz. Türbelerde yatan kişileri beşer üstü varlıklar olarak görmek; bu zatların duaları kabul ettiğine, ilâhi kudretlerinin olduğuna inanmak doğru olmadığı gibi, bir kısım ihtiyaç ve dilekleri onlara arz etmek, kendilerinden medet ummak, bu ziyaretleri dinî bir vecibe gibi telakki etmek; bez bağlamak, mum yakmak, kurban kesmek, şeker vb. yiyecek maddeleri dağıtarak onlardan yardım dilemek gibi davranışlarda bulunmak da, tevhid dini olan İslam'la bağdaşmaz. Ölen kişilerden medet ummak ve onlardan bazı şeyler beklemek iman açısından tehlikeli bir davranıştır.

Kabri başında konuştuğumuz ölüler bizi duyar mı?

Kabri başında konuştuğumuz ölüler bizi duyar mı?

Pek çoğumuzun kabir hayatı ile ilgili en çok merak ettiği ve cevabını araştırdığı konulardan birisi de mezar başında konuştuklarımızı ölü kimselerin işitip işitmediğidir. Peki ölüler bizi duyar mı, bize cevap verir mi? 'Ömer Döngeloğlu ile Önden Gidenler' programında işlenen 'Ölüler bizi işitir mi?' konusuna Merhum Ömer Döngeloğlu Hoca şöyle açıklık getirmişti:

Sevgili Peygamber Efendimiz (SAV)'in öncülüğünde gerçekleşen Bedir savaşında 313 kişi ile 950 kişilik Ebu Cehil ordusunu Allah (c.c)'un yardımıyla Müslümanlar yenmişti. Kafirlerin en azılısı olan Ebu Cehil de 70 kafirin öldürüldüğü grubun içerisinde idi. Öldürülen kafirleri ise Peygamber Efendimiz (SAV) öldükleri yerde ulu orta bir şekilde bırakmayıp, onları kuyuya koyarak onları adeta bir mezar yeri yapmıştı. Ölüyü hayvanlar parçalamasın diye onlara merhamet edip kuyuya koyan Sevgili Efendimiz (SAV), kuyu başında 'Ey Ebu Cehil', 'Ey Ümeyye... vb'  isimlerini söyleyerek mezara attığı kafirlerin ölüleriyle konuşmuştur.

Kabir ziyareti duası nedir? Mezarlıkta hangi dualar okunur? Mezara çiçek ekmek...İLİŞKİLİ HABERKabir ziyareti duası nedir? Mezarlıkta hangi dualar okunur? Mezara çiçek ekmek...

kabir hayatı

kabir hayatı

Mezara çiçek ekmek caiz mi? Mezara neden su dökülür, ölüye faydası var mı?İLİŞKİLİ HABERMezara çiçek ekmek caiz mi? Mezara neden su dökülür, ölüye faydası var mı?

Burada yola çıktığımızda ölüler hem konuşur hem de Allah'ın bildirdiklerinin hepsini duyar. Azap gören bir ölü oğlundan hayır işlemesi için yalvarırken oğlu onu duyamaz ama oğlu babası için dua ettiği zaman ölü olan babası kendisi bütün her şeyi duyabilir. Hz. Ömer (r.a), Peygamber Efendimiz (SAV)'e dedi ki:

''Ya Rasulallah! Ne acayip bir şey yaptın sen, mezara attığın ölü konuşur mu hiç?'' Peygamberimiz (SAV) de şöyle buyurdu: ''Ey Hattab'ın oğlu Ömer! Beni Peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki şu mezarda Ebu Cehiller benim sözümü vallahi işittiler billahi cevap verdiler. Ama siz anlayamadınız, siz duyamadınız onların feryatlarını!

Peygamber Efendimiz (SAV) başka bir hadiste buyurdu ki: 'Bir mezarlığa koyup kabrini örttüğünüz mezarın üstünde yürürken ayağınızın bastığı otların çıtırtısını bile mezardaki ölüler duyar' dedi. 

Ecel ne demek, ecel vakti değişir mi? Her ölüm ecel mi, dua ile ömür uzar mı?

İLİŞKİLİ HABER

Ecel ne demek, ecel vakti değişir mi? Her ölüm ecel mi, dua ile ömür uzar mı?İnna lillahi ve inna ileyhi raciun ne demek? Ölünün ardından okunan dua

İLİŞKİLİ HABER

İnna lillahi ve inna ileyhi raciun ne demek? Ölünün ardından okunan dua

Sual: Kabir ziyareti nasıl olur, kadın da ziyaret edebilir mi?
CEVAP
Ölümü hatırlamak, ölüden ibret almak ve ahireti düşünmek için kabir ziyaret etmek sünnettir. Kendisinin de aynı hallere düşeceğini hatırına getirir. Kimseye kötülük düşünmez. İyi bir müslüman olarak yaşamaya çalışır. Hanefi’de, perşembe, cuma ve cumartesi günleri kabirleri ziyaret etmek sünnettir. Şafii’de, perşembe günü ikindiden cumartesi günü güneş doğuncaya kadar ziyaret etmek sünnettir.

Ziyaret edenin, ölü için Kur’an-ı kerim okuması, ona dua etmesi gerekir. Bunların ölüye faydası çok olur. Kabristana girince, (Esselamü aleyküm ya Ehle-daril kavmilmüminin! İnna inşaallahü an karibin biküm lahikun) demek sünnettir.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir müminin kabrini ziyaret ederken, Allahümme inni eselüke-bi-hürmeti Muhammed aleyhisselam en la tüazzibe hazelmeyyit denirse, o ölünün azabı kıyamete kadar kaldırılır.) [Etfal-ül müslimin]

Yine hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ana-babanın kabrini, Cuma günleri ziyaret eden kimsenin günahları affolur, haklarını ödemiş olur.) [Tirmizi]

Evliyayı ziyaret için uzak yere gitmek ve kabirlerini, bereketlenmek, yani istifade etmek niyetiyle ziyaret etmek müstehaptır. Resulullahın mübarek kabrini ziyaret etmek, ibadetlerin en kıymetlilerindendir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kabrimi ziyaret edene şefaatim vacip olur.) [Taberani, Bezzar]

Ziyaret ederken, kabir etrafında tavaf etmek, kabri öpmek caiz değildir. Hindiyye’de, ana-babanın kabrini öpmenin caiz olduğu bildiriliyor. Ana-babadan daha kıymetli olan evliya veya peygamber türbesini öpmek de caizdir. Evliyadan, şefaat etmesi, Allahü teâlânın vermesine vesile olması istenir. (Kabirleri ziyaret eden kadınlara Allah lanet etsin) hadis-i şerifi, ağlamayı yenilemek için kabir ziyaret eden kadınları kasdetmekte olup, bu cahiliyet devri âdetlerindendir. (Kabirleri ziyaret etmenizi yasak etmiştim, bundan sonra ziyaret edin; zira size ahireti hatırlatır) hadis-i şerifi, kadınların da kabir ziyaret edebileceğini göstermektedir. Kadınların, kapalı olarak, fitneye sebep olmadan, ara sıra kabir ziyaretleri caizdir. (Tahtavi)

Askeri’nin bildirdiği ve Münavi’nin (Künuz) kitabında yazılı hadis-i şerifte, (Yahya bin Zekeriya’nın kabrini bilseydim, ziyaret ederdim) buyuruldu.

Şeyh-ül-İslam ibni Kemalpaşazade hazretleri (Bir işinizde şaşırırsanız ölmüşlerden yardım isteyiniz) hadis-i şerifini açıklarken diyor ki:

Ruhun bedene bağlanması, kuvvetli bir aşk ile olmuştur. Ölmek, ruhun bedenden ayrılması demektir. Ruhun bedene olan sevgisi öldükten sonra da devam eder.

Bir insan, kuvvetli, olgun ve tesiri çok olan bir zatın kabri yanında durup, o zatı düşünse, o zatın ruhunun, bedenine ve dolayısıyla, o toprağa bağlılığı olduğundan, bu iki ruh karşılaşır. Gelen insanın ruhu, o zatın ruhundan istifade eder.

İmam-ı Razi hazretleri buyuruyor ki:
Gelen insanın ruhu ile, kabirdeki zatın ruhu, birer ayna gibidir. Birbirinin karşısına gelince herbirinin ışığı, ötekinde akseder, yansır. Bir zat, öldükten sonra, ruh âleminden ve rahmeti ilahiden ona gelmiş olan, ilimler, kuvvetli eserler, onun ruhundan, ziyarete gelen kişinin ruhuna geçer. (Metalib-i aliyye)

Peygamberlerin ruhları kabirlerinde her an bulunmaz, hep de ayrı kalmaz. Kabirleri ile ilişkileri vardır. Her müslümanın da ruhu ile kabri arasında, devamlı bir bağlılığı vardır. Ziyaret edenleri tanır, selamlarına cevap verirler. (El alam)

Evliya kabrini ziyaret
Sual:
Bir Evliyanın kabrini ziyaret ederken nelere dikkat etmelidir?
CEVAP
Seyyid Abdülhakim-i Arvasi hazretleri buyuruyor ki:

Büyük bir zatın kabrini ziyaret eden kimse, ona rabıta ederse, yani dünya işlerini hiç düşünmeyip, kalbine hiçbir şey getirmeyip, o zatın ruhunu, his organları ile anlaşılamayan bir nur farz ederek, bunu kalbinde bulundurursa, o ruhtan, kendi kalbine bir şeyler akmaya başlar. Çünkü, Evliyanın ruhları, feyzlerin kaynağıdır. Kaynağı kalbine koyan, bunun feyzine, nimetine, bilinmeyen ihsanlarına elbette kavuşur. Ruhu kuvvetlenir, olgunlaşır.

Kabir yanına gelince, önce selam verilir. Kabrin sağ yanına, yani kıble tarafına, ayak ucuna yakın durur. Tanıdığı gibi, şeklini, suretini hatırına getirir. Euzü ve besmele ile bir Fatiha ve 11 İhlas okur. Sevabını, Resulullah efendimizin, bütün Peygamberlerin, Eshab-ı kiramın ve Evliya-i izamın ruhlarına ve bu zatın ruhuna hediye eder. Onun ruhunu, gönlünde bulundurur. Kalbinde bir şey hasıl oluncaya kadar durur. Gelen kimse almasını bilir ise, o zat da, vermeye ehil, olgun bir Veli ise ve şartları gözeterek beklerse, elbette bir şey ele geçer.

Bu şartlar, o zatın kendisini tanıdığına, selamını işitip cevap verdiğine, ruhunun, kâmil, olgun olduğuna, ruhunun bir zamana ve yere bağlı olmadığına, nerede hatırlarsa, orada imiş gibi feyz vereceğine, Allahü teâlânın, feyzini, ruhun gıdasını, onun ruhu ile gönderdiğine inanmaktır.

Üzüm isteyen, bağa gidip asmadan koparır. Erik ağacına gitmez. Su isteyen, kaynağa, pınara, çeşmeye gider. Ağaca, sobaya gitmez. Buğday isteyen, tarlasını sürer, eker, biçer. Çocuk isteyen, evlenir. İlaç isteyen bir hasta, doktora ve eczaneye gider. Bakkala, avukata gitmez. Kalbin gıdasını, ruhun temizliğini isteyen de, Evliyanın kalbine, ruhuna başvurur. Allahü teâlâ, bu nimetlerini, Evliyanın kalbinden göndermektedir. Her şeyi yaratan, gönderen, yalnız Allahü teâlâdır. Fakat, her şeyi belli bir sebeple göndermek, Onun âdetidir. Onun nimetine kavuşmak isteyenin, Onun âdetine uyması, sebebi arayıp, bulup, öğrenip, Onun sebebine yapışması lazımdır. Sebepleri aramamak ve öğrenmek istememek, Allahü teâlânın âdetini bozmak olur. Bir kabirden feyiz almak için, o zata karşı, diri imiş gibi, edep ve saygı göstermek gerekir. (R. Şerife)

Kabir ziyaretinde
Sual: Evliya kabrini ziyaret edenler arasında, laubali hareket edenler, orada gülenler, konuşanlar oluyor. Bunlar uygun mu? Geçen gün mübarek bir İslam âliminin kabrine gittim. 3-5 kişi oturmuş, güle oynaya sohbet ediyorlardı. Tam o mübarek zatın kabrinin yanına sedirler koymuşlar. Orada sohbet edilmesi uygun mudur?
CEVAP
Zaruretsiz konuşmamalı. Oradaki zatın bizi gördüğünü bilmeli. Sağlığında yanındaymışız gibi edebi muhafaza etmeli. Başka işle meşgul olmamalı. Orası oturulacak, sohbet edilecek yer değildir. Edeple dua edip çıkılmalı. Normal kabirlerde bile gülmek uygun değildir. Kabirde gülmek hadis-i şerifle yasaklanmıştır.

Kabir ziyareti için uzağa gitmek
Sual:
Evliya kabrini ziyaret için uzak bir yere gitmek caiz midir?
CEVAP
Bu hususta, din kitaplarımızdaki bilgiler şöyledir:
Resulullah, Uhud şehitlerini ziyaret için, Medine’den Uhud’a gelmiştir. Bundan dolayı, Kabr-i saadeti ziyaret için, Medine’ye gitmek de, elbette ibadet olur. (M. Nasihat)

Uzak kabirleri ziyaret, mendubdur. Seyyid Ahmed-i Bedevi gibi Evliya zatlar, bunun için ziyaret edilmektedir. İmam-ı Gazali hazretleri, (Evliyanın Allahü tealaya yakınlıkları aynı değildir. Ziyaret eden, her birinden farklı faydalara kavuşur) buyurdu. (Redd-ül-muhtar)

Uzak olan kabirleri de, ziyaret etmek için gitmek caizdir. Hele Salihleri, Velileri ziyaret için uzak yere gitmek sünnettir. (Mezahib-i Erbea)

Diri iken ziyaret edilen âlimleri, vefatından sonra ziyaret etmek için, uzak memleketlere gitmek caizdir. (Hazanet-ür-rivayat, Hindiyye, Hazanet-ül-müftîn)

(Büyük zatların kabrini ziyaret için uzak ülkelere gitmemek, başka bir işi için gidilince, ziyaret etmek iyi olur) da, denildi. (Cennet Yolu İlmihali)

Sual: Resulullahın ve Evliyanın kabirlerini ziyaret ederken, kabrin neresinde durmalı? Kıbleye mi, kabre mi dönmeli, oturmalı mı, ayakta mı durmalı?
CEVAP
Bu konuda din kitaplarımızdaki bilgiler şöyledir:

İmam-ı a’zam hazretleri buyuruyor ki:
Abdullah ibni Ömer hazretlerinden bildirdiğine göre, Kabr-i saadeti ziyaret eden, Kıbleye arkasını, yüzünü kabre döner. Sonra, (Esselamü aleyke eyyühen-Nebiyyü ve rahmetullahi ve berekatüh) der. Kabr-i şerife dönmek ve kıbleyi arkaya almak sünnettir.(Müsned)

Ziyarette, namazda olduğu gibi, sağ el sol elin üstüne konur. (Rükneddin Ebu Bekr Muhammed Kirmani)

Resulullah, mübarek kabrinde diridir. Ziyaret edenleri tanır. Hayatta iken yanına gelen, mübarek yüzüne karşı dururdu. Kıble, arkasında kalırdı. Kabr-i şerifini ziyaret ederken de, elbet böyle olacaktır. Bir kimse, Mescid-i haramda, kıbleye karşı duran hocasının veya babasının yanına gelip bir şey söylese, elbet buna karşı durarak söyler. Kâbe, arkasında kalır. Resulullahın mübarek yüzüne karşı durmak, babaya, hocaya karşı durmaktan elbet daha gereklidir. Dört mezhebin âlimleri, ziyaret ederken Kabr-i şerife dönmek gerektiğini sözbirliği ile bildirdiler. (İmam-ı Sübki - Şifa-üs-sikam)

Mescid-i şerife girdiğinde, kıbleyi arkaya almalı, yüzünü Hücre-i saadete karşı dönmelidir. Edep ve saygı ile, selam verip, salevat-ı şerife okumalıdır. (İmam-ı Malik)

Ziyaret eden, Resulullahın mübarek başı bulunan köşeyi sol tarafına ve kıbleyi sağ tarafına alıp, köşeden iki metre kadar uzakta durmalıdır. Sonra kıble duvarını yavaş yavaş arkaya almalı, tam Kabr-i saadete dönünce, selam vermelidir. (İbni Cemaa - Menasik)

Kabir ziyaretinde, kabre karşı durularak kıble arkada bırakılır. Her kabir ziyaretinde, böyle yapılır. (Merakıl-felah)

Kabir ziyaret ederken, kıbleyi arkada bırakıp, ölünün yüzüne karşı oturup selam vermek müstehabdır. Kabre el, yüz sürülmez, öpülmez. (İhya)

Kıbleyi arkada bırakıp, ayak tarafında, ayakta durmak efdaldir. (Redd-ül-muhtar)

Resulullah, Baki kabristanını ziyaret eder, mezar yanında ayakta dua ederdi. (M. Nasihat)

Ayakta ziyaret etmek, oturarak ziyaretten efdaldir. (İbni Hacer-i Mekki)

Kabrin ayak ucunda durmak iyidir. Baş tarafında durmak da caizdir. (S. Ebediyye)

Ölülere dua
Sual:
Mezarlıktan geçerken ölülere dua etmek gerekir mi?
CEVAP
İyi olur. Kendimize de çok sevab olur. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kabristana giren kimse, Yasin suresini okusa, o gün ölülerin azapları hafifler; ölülerin sayısı kadar, ona da sevab verilir.) [Etfâl-ül müslimin]

(11 ihlâs okuyup, sevabı ölülere gönderilirse, ölü sayısınca ona da sevab verilir.) [İ. Ahlakı]

Kabir ziyaretinde
Sual: Kabir ziyaretinde hangi dualar okunur?
CEVAP
Kabristana girince, ayakta, (Esselâmü aleyküm, yâ ehle dâr-il kavm-il müminîn! İnnâ inşâallahü an karîbin biküm lâhikûn) denir. Besmeleyle, 11 İhlâs ve bir Fatiha’dan sonra, (Allahümme rabbel-ecsâdilbâliyeh, vel-ızâmin nahire-tilletî harecet mineddünyâ ve hiye bike mü’minetün, edhıl aleyhâ revhan min indike ve selâmen minnî)duasını okumalı. Kabrin yanına gelince, kabrin kıble ve ayak tarafından yaklaşıp selam vermeli. Vaktimiz müsaitse, ayakta, çömelerek veya oturup, Bekara suresinin başını ve sonunu, Yasin-i şerif, Tebareke, Tekasür, İhlas ve Fatiha surelerini okuyup, ölüye hediye etmelidir.

Evliya kabrini öpmek
Sual:
Ana babanın kabrini öpmek caiz olduğu gibi, Resulullahın kabr-i şerifini ve Evliya-yı kiramın kabirlerini öpmek de caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir, fakat fitneye sebep olmadan yapmak gerektiği bildirilmiştir, çünkü Vehhabi nöbetçiler görürse, şirk diye kamçı vururlar. Türkiye'de de Evliya kabri öpülürse, selefiye maskeli Vehhabilerin şirk saldırısına uğranır, dikkatli olmalıdır.

Kabir ziyareti
Sual: Kabir ziyareti hangi günler daha iyidir? Gece de kabir ziyareti yapmak caiz midir?
CEVAP
Kabir ziyaretini pazartesi, perşembe, cuma ve cumartesi günleri yapmak daha iyidir. Cuma günü ziyaretin, cuma namazından sonra olması iyi olur. Cumartesi günü sünnet olan ziyaret güneş doğana kadardır. Perşembe günü ziyaret, öğleden önce veya sonra olabilir. Özellikle, Berat Gecesi gibi mübarek gecelerde de kabir ziyareti iyidir. Kıymetli zamanlarda, Zilhiccenin onunda, bayram günlerinde, Aşûre Günü'nde kabir ziyaret edilmesi daha uygundur. (Hindiyye)

Geceleyin de kabir ziyareti yapılabilir.

Kabir ziyaretinde
Sual:
(Kabir ziyaretine gidildiğinde, yedi kat elbise giymek veya avret yerine yedi kat bez koymak gerekir. Konmazsa ölüler avret yerini görür) deniyor.Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Böyle bir şeyin aslı yoktur. (Namaz kılarken de iç çamaşırı giymek lazımdır. Yoksa melekler avret yerine bakar) diyorlar. Bunun da aslı yoktur. Meleklere iftiradır.

Kabirde uyumak
Sual:
Bazı yatırların yanlarında epey boşluk oluyor. Ziyaretçilerden, orada uyuyanlar görülüyor. Kabir yanında uyumak caiz midir?
CEVAP
Kitaplarda, (Kabir üstünde uyumak mekruhtur) deniyor. (Mülteka, Dürer)

Hanefîlere göre, mezar üstünde uyumak tenzihen mekruhtur. (El Fıkh-ü alel Mezahib-i Erbaa)

Kabir yanında uyumaya da mekruh diyenler olduğu için, kabirde uyumamalıdır.

Kabir ziyareti
Sual:
Haftanın hangi günü kabir ziyareti yapmak daha efdaldir? Ziyarette hangi duaları okumalıdır?
CEVAP
Haftanın her günü ziyaret yapılabilirse de, pazartesi, perşembe, cuma veya cumartesi günü ziyaret etmek daha efdaldir. İmam-ı Nevevî hazretleri buyuruyor ki: Resulullah'ın ve sâlihlerin kabirlerini çok ziyaret etmek ve her ziyarette, kabir başında çok durmak sünnettir. (Ezkar)

İmam-ı Ahmed hazretleri buyuruyor ki:
(Mezarlıktan geçerken İhlâs, iki Kul Euzü ve Fâtiha okunup, sevabı ölülere gönderilirse, hepsine ulaşır.)

Enes bin Mâlik hazretlerinin bildirdiği bir hadis-i şerif:
(Âyet-el-kürsi okuyup, sevabı ölülere gönderilince, Allahü teâlâ, bunu bütün ölülere ulaştırır.) [İslam Ahlakı]

Kabir ziyaretinde bir Fâtiha ile 11 İhlâs okunmalı. Yasin-i şerif okumak da çok sevabdır. Üç hadis-i şerif:
(Ölülerinize Yasin okuyun!) [İ. Ahmed]

(Ana babasının veya birinin kabrini her cuma günü ziyaret edip Yasin sûresini okuyanı, Allahü teâlâ, Yasin’deki her harf miktarınca mağfiret eder.) [İ. Rafiî]

(On bir İhlâs okuyup, sevabı ölülere gönderilirse, ölülerin sayısınca, okuyana da sevab verilir.) [Etfal-ül müslimin]

Mülk sûresi veya başka sûreler de okunabilir.

Bayramda kabir ziyareti
Sual: Akrabaların, tanıdıkların veya evliyanın kabirlerini ziyaret ederken nelere dikkat etmeli, nasıl ziyaret etmelidir?
Cevap:
İmâm-ı Birgivî hazretleri, Etfâl-ül müslimîn kitabında buyuruyor ki:
“Müslümanların kabirlerini ziyaret etmek sünnettir. İhyâ-ül-ulûmda; “Ölümü hatırlamak ve ölüden ibret almak için kabir ziyaret etmek ve salihlerin, velilerin kabirlerinden bereketlenmek müstehabdır” denmektedir. İbret almak, meyyitin çürüdüğü, yanaklarının, dudaklarının döküldüğü, karnının şişip patladığı, içine kurtların, böceklerin dolduğu düşünülür. Hâtim-i Esâm hazretleri; “Kabristandan geçen kimse, onları düşünmezse ve dua etmezse, kendine ve onlara hıyanet etmiş olur” buyuruyor.

Erkeklerin kabir ziyaret etmeleri emrolundu, kadınların da kabir ziyaret etmelerine izin verildi. Hazret-i Fâtıma, hazret-i Hamza’nın kabrini her sene ziyaret eder, düzeltir, tamir ederdi. Hadîs-i şerifte;
(Ana-babasının veya ikisinden birinin kabrini her cuma günleri ziyaret edenin günahları affolur. Haklarını ödemiş olur) buyuruldu. Muhammed bin Vâsi hazretleri, her cuma kabir ziyaret ederdi.
- Pazartesi günleri ziyaret etsen daha iyi olmaz mı? dediklerinde;
- Meyyitler, perşembe, cuma ve cumartesi günleri kendilerini ziyaret edenleri tanırlar buyurdu.

Resûlullah efendimiz, mümin olan akrabasının ve Eshâbının kabirlerini ziyaret ederdi. Hadîs-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir müminin kabrini ziyaret ederken, Allahümme innî es'elüke-bi-hurmet-i Muhammed aleyhisselâm en lâ tü'az-zibe hâzelmeyyit derse, o meyyitin azabı kıyamete kadar ref olur, kalkar.) Şir'a kitabında deniyor ki:

“Sünnete uygun ziyaret yapmak için, abdest alınır. İki rekat namaz kılıp, sevabı meyyitin ruhuna gönderilir. Meyyitin yüzüne karşı oturulur. Yasin-i şerif veya bildiği sûreleri okur, meyyit için dua eder.” Kıbleyi arkada bırakıp, ayak tarafında, ayakta durmak efdaldir. Hadîs-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir kimse, kabristandan geçerken, onbir kere İhlas sûresi okuyup sevabını meyyitlere hediye ederse, kendisine ölüler adedince sevap verilir.)

İmam-ı Gazali hazretleri İhyâ kitabında buyuruyor ki:
“Kabir ziyaret ederken, kıbleyi arkada bırakıp, meyyitin yüzüne karşı oturup selam vermek müstehabdır. Kabre el, yüz sürülmez, öpülmez.”

Kabir ziyaretinin faydaları nelerdir? Ölüler kabrine gelenleri görür mü?

Değerli kardeşimiz,

Kabir Ziyaretinin Faydaları 

a) İnsana ölümü ve ahireti hatırlatır ve ahireti için ibret almayı sağlar (Müslim, Cenâiz, 108; Tirmizî, Cenâiz, 59; İbn Mâce, Cenâiz, 47-48; Ahmed b. Hanbel, Müsned, I/145).

b) İnsanı zühd ve takvaya yöneltir. Aşırı dünya hırsını ve haram işlemeyi engeller. Kişiyi iyilik yapmaya yöneltir (İbn Mâce, Cenâiz, 47). 

c) Salih kişilerin kabirlerini, özellikle Hz. Peygamber (asm)'in kabrini ziyaret, ruhlara ferahlık sağlar ve yüce duyguların oluşmasına yardım eder. Hz. Peygamber'in ve Allah'ın veli kullarının kabirlerini ziyaret için yolculuğa çıkmak menduptur. Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur:

"Kim, beni öldükten sonra ziyaret ederse, sanki hayatımda iken ziyaret etmiş gibi olur."(Mansur Ali Nasif, et- Tâc, el-Câmiu'l-Usûl, II/190).

d) Ziyaret; insanın geçmişi, dinî kültürü ve tarihi ile bağlarının güçlenmesine yardımcı olur.

Ziyaretin Ölüye Faydası

Özellikle anne, baba diğer akraba ve dostların kabirleri, ruhları için Allah'a dua ve istiğfar etmek amacıyla ziyaret edilir. Ölüler adına yapılan hayır ve hasenâtın sevabının onlara ulaşacağı sahih hadis ve icmâ delili ile sabittir. Ölüler ziyaret edilirken, onların ruhları için Allah'a dua edilir, Kur'an okunur, yapılan iyiliklerin sevabı bağışlanır.

Kabre ağaç dikmek sevabtır. Dikilen ağaç ve bitkinin ölünün ruhundan azabın hafifletilmesine sebep olacağına dair hadisler vardır. Hristiyanların yaptığı gibi kabre çelenk götürmek mekruhtur.

Dua ve istiğfarın ölülerin ruhları için faydalı olacağına şu ayet-i kerime de delâlet eder:

"Ey Rabbimiz, bizi ve iman ile bizden önce geçmiş olanları yarlığa. İman etmiş olanlar için kalbimizde bir kin bırakma" (Haşr, 59/10).

Bu konuda varid olan pek çok hadis vardır (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II/509; VI/252; İbn Mâce, Edeb)

Ölüler kendilerini ziyaret edenlerden haberdar olurlar mı?

Bedir savaşında harbin sonunda Kureyş'den ölenler bir kuyuya dolduruldu. Allah Resulü onlara hitap ederek:

"Ey filan oğlu filan ve falan oğlu falan! Allah ve Resulünün size vaad ettiklerini gerçek buldunuz mu? Ben Allah'ın bana vaad ettiğini gerçek buldum." dedi. Hz. Ömer:

"Ey Allah'ın Resulü! Ruhsuz cesetlere nasıl hitab ediyorsunuz?" diye sorunca Peygamberimiz:

"Benim söylediklerimi siz onlardan daha iyi duyamazsınız. Şu kadar var ki, onlar cevap veremezler." (Müslim, Cennet, 76, 77) buyurdu.

Peygamber Efendimiz (asm) bir kabrin yanından geçerken yanındakilere "Selam size ey müminler yurdunun sakinleri!" diyerek selam vermelerini emir buyurmuşlardır. (Müslim, Cenaiz, 102; Ebu Davud, Cenaiz, 79; Nesâî, Taharet, 109; İbn Mace, Cenaiz, 36, Zühd, 36; Muvatta', Taharet, 28)

Selam anlayana verileceğine göre,ölüler kendilerini ziyaret edenleri tanıyorlar demektir. Müdakkik alimlerden birisi olarak tanınan İbn Kayyım el-Cevziyye de ölülerin özellikle cuma ve cumartesi günleri ziyaret edip dua edenlerden ve çocuklarının güzel davranışlarından duydukları sevinci nakleder. (İbn Kayyım el-Cevziyye, Kitâbu'r-Ruh, 10)

Kişi kabrin başında kolayına gelen Kur'an ayetlerinden okur. Kabirde Kur'an okunması sünnettir. Çünkü Kur'an okumanın sevabı orada olanlara ulaşır. Ölü de hazır olan gibidir. Onun hakkında da Allah'ın rahmeti umulur. Kur'an okumanın peşinden kabulünü umarak ölüye dua edilir. Çünkü dua ölüye fayda verir. Kıraatin peşinden yapılan dua kabul olunmaya daha yakındır. (Vehbe Zühayli, İslam Fıkhı Ansiklopedisi, III/91-92)

Kabri ziyaret eden kimsenin Yâsin suresini okuması müstehaptır. Çünkü Hz. Enes'ten rivayet edildiğine göre, Resulullah (asm) şöyle buyurmuştur:

"Her kim kabristana girer de Yâsin'i okur ve sevabını ölülere bağışlarsa, o gün Allah Teâlâ onların azabını hafifletir. Kendisinin de bu kabristandaki ölüler sayısınca sevabı olur." (bk. Kurtubî, Tezkira fî ahvâli’l-mevta, Beyrût, 1986, 1/102; İbn Kudame, el-Muğni, 2/422; İbn Abidin, 2/243; Umdetu'l Kari Şerhu Sahihi Buhari, 3/118)

Yine Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurmuştur:

"Ölülerinize Yâsin suresini okuyun."(İbn Mace, Sünen, Cenaiz, 24; Ebu Davud, Sünen, Cenaiz, 4)

Bir kısım Hanefîler, bu hadise dayanarak "Kişi amelinin sevabını bir başkasına bağışlayabilir, ameli -kıraat, namaz, oruç, sadaka veya hac- hangi çeşitten olursa olsun fark etmez."(İbrahim CANAN, Kütüb-i Sitte Muhtasarı, Akçağ, 15/239) diye hükmetmişlerdir.

Kabir ziyareti yapılırken ölünün yüzüne doğru dönülerek selam verilmeli ve dua edilmelidir. Bu esnada kabri öpmekten, yüzünü gözünü sürmekten ve etrafında dönmek (tavaf) den sakınılmalıdır. Çünkü bu gibi davranışlar bid'attır ve dinde yeri yoktur. (Gazali, İhya, 1/473; İbn Kudâme, el-Muğnî, 2/422; Şevkânî, Neylü'l-Evtâr, IV/117-120; Şeyh Ali Mahfuz, el-İbdâ, 192; Seyyid Sabık, Fıkhu's-Sünne, 1/566; İbn Kayyım el-Cevziyye, Zâdu'l-Meâd, 1/146.)

ÖLÜYE KUR’AN OKUNABİLİR Mİ?

Kur’an-ı Kerim’in sadece bir ciheti yoktur. Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle,

“İnsana hem bir kitab-ı şeriat, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı fikir, hem bütün insanın bütün hacatı maneviyesine merci olacak çok kitapları tazammun eden tek, cami bir kitab-ı mukaddestir." (Sözler, s.340)

Yani Kur’an-ı Mübin hayatımızı tanzim eder. Allah’a olan mesuliyetlerimizi gösterir, dünyaya geliş gayemizi, neler yapmamızı, nasıl ibadet edeceğimizi öğretir ve her şeyin hikmet ve mahiyetini anlatır. Hülasa Kur’an-ı Kerim bir zikir, fikir, dua ve davet kitabıdır.

Kur'ân-ı Kerim'in tesir sahası sadece dünya ile sınırlı değildir. Onun mü'min ruhlara verdiği feyiz hayatta iken kalmaz, aynı şekilde kabir âleminde de devam eder, orada iken de ruhlarımızı şenlendirir, kabrimizde nur ve ışık olur.

Geçmişlerimizin ruhuna Kur'ân'dan nelerin okunması gerektiği hususunda Peygamberimiz (asm.) şu tavsiyelerde bulunur:

"Yasin, Kur'ân'ın kalbidir. Onu bir kimse okur ve Allah'tan âhiret saadeti dilerse, Allah onu mağfiret buyurur. Yâsin'i ölülerinizin üzerine okuyunuz."(Müsned, V/26)

Bunun ölü üzerine okunması tartışılmıştır. Ancak Şevkânî, birbirini takviye eden rivayetleri göz önünde bulundurarak bunun caiz ve faydalı olduğu kanaatindedir. (Azîmâbâdî, Avnu'l-Ma'bûd, III/160; Şevkânî, Neylü'l-Evtâr, IV/21; İbn Âbidin, Reddü'l-Muhtâr, 1/626; Seyyid Sabık, Fıkhu's-Sünne, 1/502, Beyrut, 1969.)

Bu hadis-i şerif, Yasin Sûresinin hem ölüm döşeğinde olan hastaya okunmasına, hem de ölmüş mü'minlerin ruhuna bağışlanmak üzere okunabileceğine işaret etmektedir.

Hz. Ebû Bekir'in (r.a.) rivayet ettiği şu hadis-i şerif de meseleyi açıklığa kavuşturmaktadır:

"Kim babasının veya anasının veya bunlardan birisinin kabrini cuma günü ziyaret ederek orada Yasin Suresini okursa, Allah kabir sahibini bağışlar." (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-ummâl, 1981, byy., 16/468)

Bu rivayetin senedini eleştiren alimler varsa da, Suyuti, hadisin şahitlerinin olduğuna dikkat çeker ve bazı örnek hadis rivayetleri nakleder. (bk. Suyûtî, el-Leali, Beyrût, 1996, 2/365)

İslâm âlimleri, ölünün ruhuna Kur'ân okunduğu zaman peşinden bir dua ile ruhlarına bağışlanmasını tavsiye etmişler, Sahabiler de bu şekilde yapmışlardır. İmam-ı Beyhakî'nin bir rivayetinde, Abdullah bin Ömer'in ölülerin ruhuna Bakara Sûresinden okunabileceğini tavsiye ettiği anlatılmaktadır. (Beyhaki, IV56)

Bir Fâtiha'nın veya okunan bir Yâsin'in bütün ölülerin ruhuna aynı şekilde hiç eksilmeden nasıl ulaştığını da Bedüzzaman'dan bir nakille öğrenelim:

"Fâtır-ı Hakim nasıl ki, unsur-u havayı; kelimelerin, berk (şimşek) gibi intişarlarına ve tekessürlerine (yayılma ve çoğalmalarına) bir mezraa (tarla) ve bir vasıta yapmış ve radyo vasıtasıyla bir minarede okunan ezan-ı Muhammedi (a.s.m.) umum yerlerde ve umum insanlara aynı anda yetiştirmek gibi; öyle de okunan bir Fatiha dahi, meselâ, umum ehl-i imanın emvâtına (ölülerine) aynı anda yetiştirmek için hadsiz kudret ve nihayetsiz hikmetiyle manevî âlemde, mânevî havada çok manevî elektrikleri, manevî radyoları sermiş, serpmiş; fıtri telsiz telefonlarda istihdam ediyor, çalıştırıyor."

"Hem nasıl ki, bir lamba yansa, mukabilindeki binler aynaya, her birine tam bir lâmba olur. Aynen öyle de, Yâsin-i Şerif okunsa, milyonlar ruhlara hediye edilse, her birine tam bir Yâsin-i Şerif düşer. (Şualar, s.576)

Zaten kabirdeki yakınlarımız devamlı surette bizden yardım beklemektedir. Bizden gelecek bir dua, bir Fatiha, bir İhlâsla nefes alabileceklerini bilmektedir. Çünkü kabir o kadar çetin şartlarla iç içedir ki, en küçük bir mânevî yardım dahi onun ruhunu serinletecektir. Bir hadiste Peygamber Efendimiz (asm) şöyle buyururlar:

"Ölen kimse kabrinin içinde boğulmak üzere olup da imdat isteyen kimse gibidir. Babasından yahut kardeşinden veya dostundan kendisine ulaşacak duayı beklemektedir. Nihayet dua kendisine ulaştığında, bu duanın sevabı ona dünya ve dünyada bulunan her şeyden daha kıymetli olur. Muhakkak ki, hayatta olanların ölüler için hediyeleri dua ve istiğfardır." (Mişkatü’l- Mesabih, 1/723)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası