on the phone konu anlatımı / 8. Sınıf 4. Ünite On The Phone – Konu Anlatımı - İngilizcele

On The Phone Konu Anlatımı

on the phone konu anlatımı

"will / won't"

Gelecek Zaman

Konuşma anından sonra yapılacak ya da olacağı düşünülen olayları anlatmak için kullanılan zamandır. Gelecek Zaman İngilizcede iki farklı şekilde ifade edilir.

1. Planlanmış Eylemler:

Bir iş için plan yapılmışsa (bilet alınmışsa, tarih belirlenmiş, görev dağılımı yapılmışsa) "be going to" eki kullanılır.

Örneğin:

Dün kuzenim aradı. Pazar günü kuzenim geleceğini söyledi. Beraber alışveriş yapmayı kararlaştırdık.

O zaman planlanmış eylem olarak "Pazar günü kuzenim gelecek. Biz alışveriş yapacağız." ifadesini şöyle söyleriz:

"My cousin is going to come on Sunday."

"We are going to do shopping."

"is going to" ve "are going to" fiilden önce kullanılan ve Türkçedeki "-ecek" ve "-acak" anlamı katan eklerdir.

2. Konuşma Anında Karar verilen Eylemler:

Önceden düşünülmemiş dolayısıyla herhangi bir planlama yapılmamış olan, konuşma anında aklımıza gelen, yapılacak işleri anlatırken "will" eki kullanılır.

"will" kullanıldığı cümleye Türkçedeki "-ecek" ve "-acak" anlamı katan ektir. Ama anlık yapılması gereken eylemleri ifade ederken "-erim" ve "-arım" şeklinde de yorumlanabilir.

Mesela:

Evde oturuyorsunuz, kapı çaldı. Kapıyı birisi açacak. Ve arkadaşına şöyle dersin.

Kapıyı ben açarım. (Kapıyı ben açacağım.)

Iwillopen the door.

Misafirin odanın çok soğuk olduğunu söyledi. Pencereyi kapatmak mantıklı. Ve misafirine şöyle dersin.

Pencereyi kapatayım. (Pencereyi kapatacağım.)

Iwillclose the window.

Bu ünitede ise telefon konuşmalarında anlık karar verdiğimiz durumlar öne çıkmaktadır. Örneğin:

Aradığın arkadaşın evde değilmiş, kardeşi "Mesaj bırakmak ister misin?" diye sordu. Sen de:

Iwillcall later. (Daha sonra ararım / arayacağım.)

Ya da arkadaşını aradığında telefonu annesi açar annesi sana "Bekle çağırayım." der.

Hold on. I'll get her. (Bekle çağırayım / çağıracağım.)

Not:

I will = I'll (kısaltmalarda)

will not = won't (olumsuz ifadelerde)

I'll call her later. (Ben onu daha sonra ararım / arayacağım.)

I will leave a message for her. (Ona mesaj bırakacağım.)

She will be back in an hour. (O bir saat içinde geri gelir / gelecek.)

We'll meet up later. (Daha sonra buluşuruz.)

 

Değerli İngilizce Öğretmenim ve Sevgili Öğrenciler,
sitemizde 8. sınıf İngilizce 4. ünite on the phone kelimeleri pdf, konu anlatımı çalışma kağıtları ve testleri bulabilirsiniz. 2022-2023 Eğitim Öğretim yılında her üniteyle ilgili tamamen ücretsiz içerikler bulabileceksiniz. Sitemizin içerikleri sürekli güncellenmektedir. 8. sınıf İngilizce dersi ünitelerle ilgili içeriklere ulaşmak için buraya tıklayınız.

8. SINIF İNGİLİZCE 4. ÜNİTE

8.sınıf ingilizce 4.ünite test çöz, konu anlatımı, yazılılar, kelimeleri ve anlamları ve çalışma kağıtları için aşağıdaki linklere tıklayabilirsiniz

8. SINI İNGİLİZCE 4. ÜNİTE KELİMELERİ ON THE PHONE GÜNCEL
(8. Sınıf 4. Ünite Kelimeleri ve Anlamları İndir)


KONU ANLATIMI
(8. Sınıf İngilizce 4. Ünite Konu Anlatımı)


8. SINIF İNGİLİZCE 4. ÜNİTE TEST DENEME SINAVI


ÇALIŞMA KAĞITLARI VE SUNUMLAR
(8. Sınıf İngilizce 4. Ünite Çalışma Kağıtları – Etkinlikler, Quizler, Testler, Ders Sunumları ve Daha Fazlası)


OYUNLAR
(8. Sınıf İngilizce 4. Ünite Oyunları Oyna – jeopardy, cram, wordwall, quizlet oyunu)


İNGİLİZCE YAZILILAR
(8. Sınıf İngilizce 1. Dönem 1. Yazılı, 1. Dönem 2. Yazılı, 2. Dönem 1. Yazılı, 2. Dönem 2. Yazılı Soruları Cevapları)


VİDEOLAR
(8. Sınıf İngilizce 4. Ünite İle İlgili Öğrencilerin İzlemesi Gereken, Öğrenmeyi Kolaylaştırıcı Videolar)


DERS KİTABI CEVAPLARI
(8. Sınıf İngilizce 4. Ünite Ders Kitabı Cevapları MEB Yayınları Tutku Yayıncılık)

ÜNİTE 4 – ON THE PHONE

KONU ANLATIMI

Aşağıdaki başlıklarda telefon görüşmelerinde kullanabileceğimiz bazı ifadelere örnekler verilmiştir.

Telefonu açtığımızda selamlaşmak ya da kendimizi tanıtmak için kullanabileceğimiz ifadeler:

  • Hello/Hi!
  • Hello, it is Tom speaking.
  • Hi, this is Tom calling.
  • Hi John, Tom speaking.
  • Hello, how can I help you?
  • Hello, ABC company. May I help you?

Telefonla görüşürken konuşmak istediğimiz kişiyi belirtmek için, o kişiyi telefona isterken kullanabileceğimiz ifadeler:

  • May I speak/talk to Tom?
  • Can/Could I talk to Tom, please?
  • Is Tom there?
  • Is Tom in, please?

Aranan kişinin müsait olmadığını ya da burada olup olmadığını belirtmek için kullanabileceğimiz ifadeler:

  • I’m sorry, he/she is not available now.
  • I’m sorry but Tom is busy at the moment.
  • I’m afraid he/she is not at home. Would you like to leave a message?
  • Tom isn’t here/in. May I take a message?

Arayan kişiyi başka birine bağlamak/aktarmak ya da o kişiyi telefonda/hatta bekletmek için kullanabileceğimiz ifadeler:

  • Hang on a minute, I’ll put you through to Mr. Brown.
  • Could you hold on a moment , please?
  • Hold the line, please.
  • Just a second, please. I’ll get Tom.
  • Wait a minute, please.

Tekrar arayacağımızı, ulaşacağımızı belirtmek için kullanabileceğimiz ifadeler:

  • I’ll call back as soon as possible.
  • I get (back) to you in five minutes.
  • I’ll talk to you soon/later.
  • I’ll contact with you in an hour.
  • I will get in touch with you ten minutes later.

Aradığmız kişiye mesaj bırakmak için kullanabileceğimiz ifadeler:

  • Can you please tell her that Tom called?
  • Can/Could you tell him to call Tom as soon as possible, please?
  • Can/Could you tell her that we’ll meet at Sun Cafe after school, please?
  • Can/Could you ask him to call me back, please?
  • Can/Could you tell him to get to me back as soon as possible?
  • Can/Could you say her to contact me?
  • You can say him Tom called, please.
  • Please tell him that I’m waiting for his call.

Telefon görüşmesi esnasında karşı tarafı anlamadığımız ya da söylediğini tekrar etmesini istediğimiz zaman kullanabileceğimiz ifadeler:

  • I’m sorry, I can’t hear you well.
  • It’s a bad line. Could you speak loudly, please?
  • I didn’t understand. Can/Could you repeat that, please?
  • Repeat it, please.
  • Say it again, please.
  • Can you speak slower, please?
  • Can you say it slowly, please?
  • I’m sorry. What did you say?
  • What?
  • I beg your pardon?
  • Pardon me/Excuse me?

“WILL”

Konuşma anında alınan kararlarımızdan bahsederken “will” kalıbını kullanabiliriz.

Examples:

I will call you. (Seni arayacağım.)

I will join you. (Size katılacağım.)


Dialogue:

Tim: Tim speaking.

Susan: Hi, Tim. This is Susan. Where are you?

Tim: I’m in the cafe. I will eat something. What about you?

Susan: Well, I don’t know. I guess I willgo to the shopping mall.

Tim: Good! Have a nice day! Bye!

Susan: Thanks, enjoy your meal. See you.

8.Sınıf 4. Ünite On The Phone – Konu Anlatımı, görselleri ve daha fazlası için;
8. Sınıf On The Phone Konu Anlatımı PDF İndir

FacebookTwitterPinterestWhatsAppTelegram

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

8.sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı ders sunumuna hoş geldiniz. Bu dersimizde önce gelecek zaman yapılarına kısa bir göz atarak hatırlatma yapacagız. Bu yapıları kullanırken gelecek hakkında nasıl tahminde bulunabileceğimizi belirli yapılarla birlikte göreceğiz. Daha sonra telefon görüşmelerinde sıkça ihtiyaç duyulan “may, can ve could” gibi ifadelere geçeceğiz. En son olarak da telefonda kullanılan ifadeleri inceleyerek dersimizi bitireceğiz.

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

Bu ünitenin ilk kazanımı gelecek zaman cümleleriyle birlikte kullanılan “I think, I suppose, I guess” gibi ifadelerdir. Bu nedenle önce bir gelecek zaman cümle yapılarına göz atarak nasıl yapıldıklarını hatırlayalım, ardından bu ifadeleri tek tek alacağız.

ingilizce gelecek zaman yapıları hatırlatma

1- Olumlu cümleler

8. sınıf 4. ünite ingilizce ders sunumu

2- Olumsuz cümleler

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı 2

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

3- Soru cümleleri

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

Gelecek zaman yapılarını hatırladıysak şimdi asıl kazanımımıza geçebiliriz.

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı: Tahminler

ingilizce tahminler

1- I think yapısı:

Daha öncede gördüğümüz bu yapıyı genelde “can” li cümlelerin başında kullanıyorduk. Burada ise gelecek zaman cümlelerinin başında kullacağız.

  • I think it can hear us
  • I think it will rain
  • I think he won’t come here
  • I think they will call you back tomorrow
  • I think you will not forget this day

2- I guess yapısı:

Bu ifade “I think” ile hemen hemen aynı anlama sahiptir. Ancak guess ile kurulan bu yapıda tahmin anlamı biraz daha ağır basmaktadır. Özellikle konuşma dilinde ne olacağı tam olarak bilinmiyorsa bu yapı tercih edilir.

  • I guess I will sleep early today
  • I guess this lemon tree will not grow here
  • I guess We will win next week
  • I guess She will not listen to you
  • I guess They will not wait for us

3- I suppose yapısı:

Esasen genellikle “I suppose so” şeklinde kullanılan yapımız için, ders kitaplarında gelecek zaman cümleleriyle beraber verildiği için biz de burada bir kaç örnek vereceğiz. Ama siz gelecek zaman cümleleri ile bu yapıyı kullanmayı çok sık tercih etmeyin.

  • I suppose She will pass the exam
  • I suppose They will donate 20000 dollars to our team

4- I believe yapısı:

Türkçede “inanıyorum” anlamına gelen bu kullanımı da sıkça “can” yapısıyla görebileceğiniz için hem “can” hem de “gelecek zaman” örnekleriyle beraber veriyoruz.

  • I believe he can learn english
  • I believe he will learn english
  • I believe they can protect the refugees in the camp
  • I believe they will protect the refugees in the camp
  • I believe we can find your daughter
  • I believe we will find your daughter

5- I am sure yapısı:

Eminim anlamına gelen bu yapımız da hem “can” hem de “will” ile sıkça kullanılır.

  • I am sure you can do this in time
  • I am sure you will do this in time
  • I am sure she can survive
  • I am sure she will survive
  • I am sure they can’t find us here
  • I am sure they won’t find us here

6- will probably yapısı:

Muhtemelen anlamına gelen probably genellikle gelecek zaman cümlelerinde kullanılır. Gelecek zaman cümlelerinde yardımcı fiil “will” ile esas fiil arasında kullanılan “probably” ifadesinin tek başına kullanıldığı durumlar da vardır.

  • I will probably forget their names
  • It will probably take about an hour to reach there.
  • This will probably grow better here than your terrace
  • They will probably come to watch this game
  • He will probably lie to his father

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

Telefon görüşmelerine geçmeden önce, sıra geldi daha önce de öğrendiğimiz “can” ve “could” soru yapılarına. Soru yapılarına bakacağız çünkü burada bizi ilgilendiren “ability” ve “probability” anlamları değil. Biz bu yardımcı fiillerimiz ile soru sorulduğu zaman “requests” ve “permissions” anlamlarına geldiğini daha önce öğrenmiştik. Telefon görüşmelerinde de sıkça bu anlamlarıyla karşılacağız. Bu nedenle burada, sadece soru yapılarına göz atmakla yetineceğiz.

  • Can I come in? = İçeri girebilir miyim? ( izin anlamında)
  • Could I come in? = İçeri girebilir miyim? ( izin anlamında ancak daha kibar bir söylem şeklidir.)
  • Dikkat! could I come in? cümlesini “içeri girebilir miydim?” şeklinde de çevirebiliriz ancak buradaki anlamı kibar bir izin isteği olduğu için “içeri girebilir miyim?” şeklinde de çevirebiliriz. Bazen türkçe kullanımlarda da aşırı çekimser ve kibar olunduğunda izin ifadeleri geçmiş zamanla kullanılır. Ancak bu çok nadir görülen bir durumdur. Bu nedenle yukarıdaki çevirdiğimiz gibi çevirmenizde bir sorun yoktur. Tabiki eğer soru bir izin değil de geçmişte yaptığınız bir “ability” anlamı belirtiyorsa o zaman cümleyi geçmiş zaman formunda çevirmeniz gerektiğini unutmayalım. Ne demek istediğimi anlamak için aşağıdaki iki örneğe bakalım.
  • Could you swim when you were child? = Çocukken yüzebilir miydin? ( geçmişteki bir yetenek)
  • Could you open the door? = Kapıyı açabilir misiniz? ( şimdiki zaman için bir rica)
  • Could you open the door please? = Kapıyı lütfen açabilir misiniz? ( lütfen kelimesi ile kibarlık vurgulandığı için bu sefer Türkçede de geçmiş zaman kullanma şansımız doğmuştur: Kapıyı lütfen açabilir miydiniz? )

Evet, 8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı dersimizde hatırlatmalarımızın sonuna geldik. Sıra geldi telefon görüşmelerinde kullanılacak önemli yapılara.

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı on the phone

on the phone ünitesi

1- Telefonla aradığımızda

  • This is Aysun= Ben Aysun
  • Aysun is speaking = Aysun konuşuyor (Ben Aysun/ Konuşan Aysun)
  • Hello, this is Aysun calling for Özlem= Merhaba, ben Aysun, Özlemi arıyorum.
  • It’s Aysun calling = Arayan ben, Aysun

2- Karşınızdaki kişi yanıt veriyor

  • Can I take your name?= Adınızı alabilir miyim (öğrenebilir miyim) ?
  • Excuse me, who is this?= Afedersiniz, kim arıyor?
  • Excuse me, who is calling?= Afedersiniz, kim arıyor?
  • May I ask who is calling?= Kim aradığını öğrenebilir miyim?
  • May I take your name?= Adınızı alabilir miyim?

3- Karşınızdaki kişi sizi anlamadığında

  • I am sorry. Could you please repeat that?= Üzgünüm, tekrar edebilir misiniz lütfen?
  • I’m sorry – I didn’t catch that. Could you please repeat that? = Üzgünüm, kaçırdım (anlayamadım). Tekrar edebilir misiniz lütfen?
  • Would you mind spelling that for me? = Benim için heceleyebilir misiniz lütfen?
  • Can you spell that?= Heceleyebilir misiniz?
  • I can’t hear you= Sizi duyamıyorum.
  • Can you repeat that please?= Bunu tekrar eder misiniz lütfen?
  • I beg your pardon= Kusuruma bakmayın (Pardon anlayamadım anlamında)
  • Sorry, what did you say?= pardon anlayamadım (üzgünüm anlamında) ne dediniz?
  • Can you speak a little louder please? = Biraz daha yüksek sesle konuşabilir misiniz lütfen?
  • Can you say it again more slowly please? = Biraz daha yavaş yeniden söyleyebilir misiniz lütfen? 8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı ders sunumunu beğendiyseniz bizi facebook sayfamızdan takip ederek destek olmayı lütfen unutmayın.Not: Anlamadığınız kelimler için 8. sınıf 4. ünite kelimeleri sayfamızı buradan ziyaret edebilirsiniz.

4- Karşınızdaki kişi, sizi telefonda başka birine aktarırken

  • One moment, please = Bir dakika lütfen
  • Hang on a minute= Bir dakika bekleyin lütfen
  • Can you hold on a moment, please?= Bir dakika bekleyebilir misiniz lütfen?
  • Please hold on. I will get you through mr.Kaan = Bekleyin lütfen. Sizi Kaan beye bağlıyorum
  • Could you hold the line, please?= Hatta bekleyebilir misiniz lütfen?
  • Please, hold the line= lütfen hatta bekleyin
  • Mr Suat ? Thank you for holding. I’m just putting you through to mr Metin= Suat bey? Beklediğiniz için teşekkür ederim. Sizi Metin beye bağlıyorum
  • I’ll put you through= Sizi bağlıyorum.
  • Hold on a minute please. I’ll connect you = Bir dakika bekleyin lütfen. Sizi bağlıyacağım
  • I’m connecting you now = Sizi şimdi bağlıyorum.
  • I will transfer you now = Sizi şimdi aktarıyorum.

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı: telefonda mesaj bırakırken

İlk ingilizce telefon görüşmelerimizi yaptık. Sırada birisine mesaj bırakmak ve telefonu sonlandırmak var.

5- Telefonda ulaşamadığınız zaman

Bu diyalogları lütfen kendimiz tahmin ederek anlamaya çalışalım. Anlamadığınız bölümler için yorum yaparak soru sorabilirsiniz.

  • I’m sorry. He isn’t available at the moment. Can I take a message for him?
  • If you leave a message, I will be sure to get it to him as soon as he is available.
  • I’ll let him/her know that you called.
  • I am sorry. She is not here at the moment. Can I take your message?
  • He is not at the office now. Would you like to leave a message?
  • I am sorry. I am losing you. I can’t hear
  • I can’t hear you well. Can you call me back later?
  • The line is breaking up. I can’t hear you. I will call you again

6- Telefonu kapatırken

  • Thanks for calling. Have a great day/ have a nice day
  • It was great to chat. I will talk to you again soon
  • I have got another call coming in. I will call you back later
  • I need to hang up now
  • Thank you for calling Mr. Sinan. Good bye.
  • Hang up= telefonu kapamak anlamına gelmektedir.

8. sınıf 4. ünite ingilizce konu anlatımı

Ders unumlarımıza eklenmesini istediğiniz konular için aşağıya yorum bırakabilirsiniz. Bu ve bunun gibi ücretsiz hizmetlerimizin devam edebilmesi için reklamlardan birine tıklamadan lütfen sitemizden ayrılmayın.

Telefon görüşmesi örneği

  1. Helen: Midtown Computer Solutions, Helen speaking. How can I help you?
  2. Ryan: Hello, this is Ryan Bardos. May I speak with Natalie Jones, please?
  3. Helen: One moment please – I’ll put you through.
  4. Helen: Mr. Bardos? I’m sorry, Natalie’s in a meeting at the moment. Would you like to leave a message?
  5. Ryan: Yes, could you ask her to call me back as soon as possible? It’s pretty urgent.
  6. Helen: Of course. Does she have your number?
  7. Ryan: She has my office number, but let me also give you my cell – it’s 472-555-8901.
  8. Helen: Let me read that back to you – 472-555-8901.
  9. Ryan: That’s right.
  10. Helen: And could you spell your last name for me?
  11. Ryan: B as in Boston – A – R – D as in dog – O – S as in September
  12. Helen: Okay, Mr. Bardos. I’ll give her the message.
  13. Ryan: Thanks a lot. Bye.

Şimdi konuşmanın 2. kısmını dinleyelim. Bu kısımda Natalie, Ryan’ı geri arıyor.

  1. Ryan: Hello?
  2. Natalie: Hi, Ryan, this is Natalie returning your call.
  3. Ryan: Hi Natalie, thanks for getting back to me. I was calling about the shipment of keyboards for our office – we haven’t gotten them yet.
  4. Natalie: Oh, that’s not good – they were supposed to be delivered three days ago.
  5. Ryan: Exactly, and we have a new group of employees starting on Monday, so we really need those keyboards as soon as possible.
  6. Natalie: Okay, I’ll look into it right away – if necessary, we can send you an emergency overnight shipment.
  7. Ryan: Thanks, Natalie, I appreciate it.
  8. Natalie: No problem, Ryan. I’ll call you back a little later, as soon as I have more information.
  9. Ryan: Sounds good – talk to you soon.
  10. Natalie: Bye.

Credit: espressoenglish / Telephone English Phrases, Bu yazıdaki bazi içerikler espressoenglish sitesinden alınan izin ile yayınlanmaktadır. To see original transcript <https://www.espressoenglish.net/telephone-english-phrases/> some of this content (telephone conversations and 2 mp3) published by permission of espressoenglish.

ingilizcepedia

Facebook ingilizce Öğretmenleri Yardımlaşma Platformu grubumuza katılarak güncel paylaşımlarımızı takip edebilirsiniz.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası