Bedişin Iğne Oyaları
Yazar: Kaos GL
Kendimi bugün bir kuş gibi, sınırların “üstünden” geçebilecek özgür bir canlı olarak duyuyorsam, hissediyorsam bu, Aysel’in sayesindedir.
Kendimi bugün bir kuş gibi, sınırların “üstünden” geçebilecek özgür bir canlı olarak duyuyorsam, hissediyorsam bu, Aysel’in ruhuma kazınan sözleri ve içimde açtırdığı rengârenk çiçekler sayesindedir.
Işıl Saykan, Kaos GL dergisinin sayısı için yazdı:
Aysel’imiz… Bizim aşkımız, sevdamız, coşkumuz, sınırsızlığımız, korkmadan söylediklerimiz, cesaretle uyandığımız sabahlarımız, gecelikle dolaştığımız sokaklarımız, hatıramız, anılarımız, hafızamız, her şeyimiz… Kendimi bugün bir kuş gibi, sınırların “üstünden” geçebilecek özgür bir canlı olarak duyuyorsam, hissediyorsam bu, Aysel’in ruhuma kazınan sözleri ve içimde açtırdığı rengârenk çiçekler sayesindedir. Seni seviyorum Aysel. Bu sayıda seni dostlarla birlikte anmak, seni dostlarla birlikte yaşatmak en büyük isteğimdi. Tam da senin renkli, ele avuca sığmayan, herkesi sarıp sarmalayan ruhuna uygun bir buluşma oldu bu yazı, eski dostlar buluştu sevgide, yani sende, Aysel’de. Bu buluşmaya hevesle katılan bütün dostlarıma sonsuz teşekkürler. Kovaladıkça kaçan tüm ateşböceklerine sevgilerimle.
Aysel,
Her çizgisinden öykü taşan ellerin zamanın kalbini nasıl da yakalamıştı, hatırlıyor musun? Ben hiç unutmadım. Bu dünyadan dans eder gibi süzülüp geçişini hiç unutmadım. Her teni giyindin, her sevdayı kuşandın. Yeri geldiğinde sevdanın yükünü omzundan atmayı bildin ama hayata vuran yüreğini göğsünde yorulmadan taşıdın. Uzun, eksiksiz pembe bir bakışla okşadığın acılar iğne oyalı bir şiir gibi kulaklarımda. Ölümün dudaklarına giderken kondurduğun öpücük ise hep hatırımda. Şimdi sana yaşlı mı denir Aysel? İyi ki doğdun! –Ozan Özkan (İstanbul)
Tabii ki de bir Kova burcu kadınından bekleyebilirdik böylesine nadide eserleri. Bir Kova burcu kadını böylesine dahi ve deli olabilirdi. Kendine özgü şarkıları, besteleri ve sanat dünyasına katmış olduğu binlerce eserleri ile Aysel Gürel’i anıyorum, anıyoruz. Benim için Aysel Gürel’in Firuze’si onu en iyi anlatan şarkılarından bir tanesidir.
“Bir gün bakınca düşler
İçmiş olursa yudum, yudum, yudum yılları /Ağla, ağla Firuze ağla /Anlat bir zaman ne dayanılmaz güzellikte olduğunu.’’
Gülen ve kahkaha atan her kadın gibi onun da bir Firuze saklıdır ruhunun derinliklerinde. “Gözlerinde telaş, yıllar sence yavaş /Acelen ne bekle Firuze.’’ Seni çok seviyor ve gökkuşağının renkleri ile anıyoruz! –Ela Kaçar (İstanbul)
Bir duyguyu anlatmak, herkesin "evet tam da bu" diyebileceği bir şekilde anlatmak, benim harcım değil. Aysel Gürel?in şarkıları, onun muazzam diye niteleyebileceğim betimlemeleri bana, "evet, tam da bu" dedirtiyor. Yaşamı, kadını, aşkı, hatta bazen ciddiye almamayı öyle güzel anlatmış ki şiirlerinde ve şarkılarında, iyi ki diyorum hep. İyi ki bu dünyadan Aysel Gürel geçmiş. Yaşım dönemine tutmuyor olabilir; ama hep, "yanlış devirde yaşıyorum ben" diyenlerden olduğum için onu geç de olsa tanıdım. Bir kadının ve annenin mücadelesine, dimdik duruşuna, bazen hayatı ve insanları dalgaya alışına, kadınlığı sonuna kadar yaşayıp hiçbir şeyi umursamamasına şahit oldum. "Kime ne" demeyi öğrendim, tek bir insanın hayatına uzaktan bakarak hem de. Bir insan bu kadar harika olabilir mi? –Tüveyç Timur (Ankara)
Bizi her zaman şaşırtan, heyecanlandıran, yüzümüzde kocaman bir gülümseme bırakan kişidir, Aysel Gürel. Sadece şarkı sözü değildi dinlediklerimiz, bizim hikâyelerimizdi. Yazdıkları ile ölümsüzleşti, hayatın ince detaylarını, umudu, mutluluğu anlattı. İyi ki de anlattı, iyi ki bizim ilham perimiz oldu. Seni seviyorum Aysel’im. –Duygu Saraçoğlu (Basel)
“Aysel” diye hitap edeceğim, hiç tanışmış olmasak bile. Sanatı, şiiri, sefaleti ve görkemi, aşkı ve mücadeleyi, direniş ve devrimciliği sığdırdığı yaşamının delilik evresinde kesişti hayatlarımız. Çocuk yaşlarımda başlayan tanışıklığımızdan itibaren ekranlarda her gördüğümde, gücün timsali o kadın farklı etkiler uyandırdı ruhumda. Tanıdıkça sevdiğim hatta âşık olduğum birkaç kadından biridir Aysel. Ahlak ve erdemin giyilen kıyafetlerle konumlandırıldığı, kadınlığın namusla ölçüldüğü dönemlerde her şeyi ile özgür kadınların sembolü, ‘sekizine varmadan ergin, on ikisinde ana’ olan Ünzile’lerin sesi oldu. Ve “son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda”. Özlemimi yıldızlara anlatıyorum, elbet iletirler Aysel’e. –Şahin Yatkın (Antalya)
Türkiye’nin çılgın, renkli ruhlu kadını o. Cana yakın, canlı, her zaman pozitif, bilgili, her daim dürüst kalarak tek başına zor şartların üstesinden gelmiş, 80 yaşına kadar durmadan yazmış, ilham veren bir kadın. Şarkı sözleri ruhunun özgür doğasını o kadar başarılı hissettiriyor ki buna kayıtsız kalmak mümkün değil. Her dinleyişimde çılgın bediş derim ona. Çılgınımız, Bedişimiz, güzel Aysel’imiz bizlere bıraktığı şarkı sözleriyle ölümsüzlüğünü çoktan ilan etti, onu saygıyla anıyorum. -Esra Akgürsu (İstanbul)
“Her şeyin bedeli var güzelliğinin de/ Bir gün gelir ödenir, öde Firuze!’’ diye sesleniyor Firuze’ye Aysel Gürel. Tüm renkliliğiyle bize güzellikten ve sevgiden uzaklaşmamız gerektiğini öğütlüyor. Ahlaki değer ve basmakalıp güzellik algısına başkaldırıydı onun varlığı. Umut ederim ki baharın yeşillerinin kıskandığı güzel günlerimiz olur ve hiçbir şeyin bedeli ödenmez bu ülkede. Umarım sevda, o geçmeyen büyüsünü üzerimize usulca bırakır ve hiçbir zaman unutulmaz, ayrılıklar ise sadece yeni sevdalar başlatmak adına hep bizimle olur. –Uğur Ateşli (İstanbul)
Etiketler:kültür sanat