xıv kaçıncı yüzyıl / (PDF) Tehlikedeki Türk Dilleri C.3 | Ahmet Yesevi Üniversitesi MHB Yayınları - funduszeue.info

Xıv Kaçıncı Yüzyıl

xıv kaçıncı yüzyıl

1 AİNA YASSINOVA RUS DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI RUS DİLİ VE EDEBİYATI BİLİM DALI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ALEKSANDR SERGEYEVİÇ PUŞKİN&#;İN MASALLARI ÜZERİNE BİR İNCELEME AİNA YASSINOVA ARALIK RUS DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI RUS DİLİ VE EDEBİYATI BİLİM DALI ARALIK

2

3 iv ALEKSANDR SERGEYEVİÇ PUŞKİN İN MASALLARI ÜZERİNE BİR İNCELEME Aina YASSINOVA YÜKSEK LİSANS TEZİ RUS DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI RUS DİLİ VE EDEBİYATI BİLİM DALI GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ARALIK

4

5

6 iv ALEKSANDR SERGEYEVĠÇ PUġKĠN ĠN MASALLARI ÜZERĠNE BĠR ĠNCELEME (Yüksek Lisans Tezi) Aina YASSINOVA GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ Aralık ÖZET Aleksandr Sergeyeviç PuĢkin in Masalları Üzerine Bir Ġnceleme adlı çalıģmamızda Rus Romantizmin temsilcisi, Rus realizmin kurucusu ve çağdaģ Rus edebiyat dilinin yaratıcısı olan A. S. PuĢkin in realizmde doruk noktasına ulaģtığı yıllarda kaleme aldığı Papaz ile Yardımcısı Balda, Çar Saltan, Balıkçı ile Balık, Ölü Prenses ve Yedi Bahadır ve Altın Horoz adlı masalları edebi yönden detaylı bir Ģekilde incelenmiģtir. ÇalıĢmamızda, Rus halk folkloru göz önünde bulundurarak, yazarın masallarında özellikle yansıtmaya çalıģtığı folklorik ögeler tespit edilmeye çalıģılmıģ, diğer yandan kahramanların özellikleri, motifler, zaman ve mekân gibi konular incelenmiģtir. Genel olarak sözlü geleneği havasında yazılan bu eserler edebi masalların özelliklerini de içinde barındırmaktadır. Ülkemizde daha çok romancı ve Ģair olarak bilinen A. S. PuĢkin, çalıģmamız aracılığıyla bir masal anlatıcısı yönüyle okuyucuya tanıtılmaya ve sunulmaya çalıģılmıģtır. Bilim Kodu : Anahtar Kelimeler : A. S. PuĢkin, masallar, motifler, folklorik ögeler, dil ve anlatım özellikleri Sayfa Adedi : Tez DanıĢmanı : Prof. Dr. Ayla KAġOĞLU

7 v A STUDY ON TALES OF ALEKSANDR SERGEYEVICH PUSHKIN (Master Thesis) Aina YASSINOVA GAZI UNIVERSITY GRADUATE SCHOOL OF SOCIAL SCIENCES December ABSTRACT A Study on Tales of Aleksandr Sergeyevich Pushkin s work of our Russian Romanticism representative of the Russian realism of the founder and creator of the modern Russian literary language A. S. Pushkin s realism penned in the year reaches its climax as Deputy Balda with Pastor, Tsar Saltan Fish and Fishing, Dead Princess and the Seven Heroes and Golden Rooster has been examined in detail the literary tales direction. In our study, considering folklore Russian people, have tried to determine folkloric elements that try to reflect in particular the author s tale, the properties of the other hero, patterns, were examined issues such as time and space. In general, these works are written in the mood for oral tradition also includes the features of the literary tale. In our country, more known as a novelist and poet A. S. Pushkin, to introduce the reader to the direction of a storyteller through our work and tried to serve. Science Code : Key Words : A. S. Pushkin, tales, motifs, folkloric elements, language and expression. Page Number : Supervisor : Prof. Dr. Ayla KAġOĞLU

8 vi TEŞEKKÜR Yüksek lisans derslerime baģladığımdan beri her türlü desteğini benden esirgemeyen, bana çalıģma disiplini kazandıran, tez çalıģmam sırasında düģünce ve görüģlerimi paylaģtığım, Türkiye Türkçemi kontrol ederek düzeltmeler yapan bu çalıģmanın her aģamasında büyük yardım gördüğüm danıģman hocam Sayın Prof. Dr. Ayla KAġOĞLU na minnettarlığımı sunarken, yüksek lisans öğrenimimde bana emeği geçen bütün hocalarıma, çalıģmalarım sırasında benden desteklerini esirgemeyen ve gösterdiği anlayıģından dolayı sevgili eģim Serkan KILINÇ a, değerli aileme ve arkadaģlarıma teģekkürü bir borç bilirim.

9 vii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET iv ABSTRACT TEġEKKÜR ĠÇĠNDEKĠLER v vi vii 1. GĠRĠġ A. S. PUġKĠN ĠN HAYATI VE SANATI Soyu ve Çocukluğu Lise Yılları ve Petersburg Dönemi Güneye Sürülme Mihaylovskoye Sürgünü ve Boldino Dönemi Yeni Hayat EDEBĠ BĠR TÜR OLARAK MASAL Masal ve Masalın Tanımı Masalın BaĢlıca Özellikleri Masal Türleri Masalın Kaynakları ve Ġlk Örnekleri Masalın Rus Edebiyatında ve PuĢkin Sanatındaki Yeri PuĢkin Masallarının Kaynakları PUġKĠN ĠN MASALLARI KAHRAMANLAR Papaz ve Yardımcısı Balda Papaz Balda 75

10 viii Sayfa Altın Horoz Çar Dadon ġamahan Prensesi Altın Horoz Ölü Prenses ve Yedi Bahadır Prenses Sokolko (Köpek) Prensesin Annesi Prensesin Üvey Annesi Çernavka (Hizmetçi) Prens Yelisey Çar Saltan Çar Saltan Babariha Prens Gvidon Kuğu Prenses Sincap Balıkçı ile Balık YaĢlı Adam YaĢlı Kadın MOTĠFLER Yol Motifi Açgözlülük Motifi Sözünü Tutamama Motifi Ġç ve DıĢ Güzelliğin ÇekiĢmesi Motifi 99

11 ix Sayfa Kaybolan Sevgiliyi Arama Motifi Kıskançlık Motifi MeĢe Ağacı Motifi Yeni Doğan Çocuğun Sularda DolaĢması Motifi FOLKLORĠK ÖGELER BoĢ Vakti Değerlendirme Düğün Geleneği ve Kadının Toplumdaki Yeri Konut ġehir Kılık-Kıyafet ve Aksesuarlar Yemek Ziyafeti (Пир) Ġnançlar- ĠnanıĢlar ZAMAN VE MEKÂN DĠL VE ANLATIM ÖZELLĠKLERĠ Doğa Tasvirleri Sayılar ve Renkler SONUÇ KAYNAKLAR ÖZGEÇMĠġ

12 1 1. GİRİŞ Mazisi oldukça eski olan ve bir halkın hazinesi değerinde olan masallar edebiyat tarihinde önemli bir yere sahiptir ve bir halkın hayallerini, ideallerini, gayelerini, yaģamını ve tarihini yansıtır. Sözlü edebiyat ürünü olan masallar zamanla yazıya geçirilmiģ ve edebi bir hüviyet kazanmıģtır. yüzyılda masallara yönelik ilginin artmasıyla pek çok yazar için masallar, araģtırılması gereken bir tür haline gelmiģtir. Rus masallarının bir edebi tür olarak ortaya çıkıģ tarihiyle ilgili çeģitli görüģler mevcut olsa da genel olarak ileride edebi masal olarak adlandırılacak türün yaratıcısı olarak A. S. PuĢkin kabul edilmektedir. ÇalıĢmamızın en önemli amaçlarından biri A. S. PuĢkin in masallarının edebi yönden incelenmesi ve yeni araģtırmacılar için yol gösterici kaynak oluģturmasıdır. ÇalıĢmamızın birinci bölümde A. S. PuĢkin in hayatı üzerine Yur. Drujnikov, B. Modzalevski, Yur. Lotman, P. Annenkov, L. Grossman, A. Terts gibi araģtırmacıların eserleri temel alınarak Ģairin hayatına yer verilmiģtir. Ġkinci bölümde ise masalın genel kavramı, baģlıca özellikleri, masal türleri, kaynakları ve tarihte masalın ilk yazılı örneklerine değinilmiģtir. Aynı bölümün devamında masalın Rus edebiyatında ve A. S. PuĢkin in sanatındaki yeri ayrıca yazarın masallarını oluģtururken yararlandığı kaynaklar tespit edilmeye çalıģılmıģtır. ÇalıĢmamızın üçüncü bölümünde söz konusu masallar kahramanlar, motifler, zaman ve mekân baģlıkları altında incelenmiģtir. Ayrıca, A. S. PuĢkin in masallarında Rus milletine ait gelenek, görenek, inanç, yaģam tarzı, Rusya nın toplumsal ve siyasi yapısı gibi özellikleri nasıl iģlediğini ve yazarın bu hedefleri hangi gerekçelerle seçtiğini tespit etmek amacıyla Folklorik Ögeler baģlığı oluģturulmuģtur. Tezimizin Dil ve Anlatım Özellikleri baģlığı altındaki dördüncü bölümde ise masalların üslup özellikleri, masallarda kullanılan doğa tasvirleri, sayıların ve renklerin anlamları gösterilmeye çalıģılmıģtır.

13 2

14 3 2. A. S. PUŞKİN İN HAYATI VE SANATI Soyu ve Çocukluğu Aleksandr Sergeyeviç PuĢkin, 26 Mayıs da dünyaya gelir. Annesi ve babası soylu bir aileden gelmektedir. Anne tarafına değindiğimizde, Ģairin: Annemin soyu çok daha ilginçtir. Onun dedesi varlıklı bir prensin oğluydu, zenciydi, İstanbul da görev yapan bir Rus elçi, annemin dedesini esir olarak bulunduğu saraydan çıkarıp I. Petro ya gönderir (Родословная матери моей еще любопытнее, - продолжал Пушкин дед ее был негр, сын владетельного князька. Русский посланник в Константенополе как-то достал его из сераля, где содержался он аманатом и отослал его Петру Первому) 1 sözleriyle, köklerinin Afrika asıllı Abram Hannibal isimli, zenci bir HabeĢi ye dayandığı vurgulanır. Abram Petroviç Hannibal daha çok Etiyopya ismiyle bilinen kuzey HabeĢistan ın (Северная Эфиопия), Lagon Ģehrinde / yılında dünyaya gelir. Sekiz yaģındayken Türklere esir olarak verilir ve Ġstanbul a getirilir, padiģahın sarayına yerleģtirilir ve burada bir sene kadar kalır. Bu bilgilerin diğer kanıtı da de Hannibal ın ailesi adına bir arma istemek için dönemin senatosuna yazdığı bir rica yazısıdır. Bu yazıda Hannibal kendi soyundan da söz etmektedir: Lаgon şehrinde, babamın mülkiyetindeki topraklarda dünyaya geldim, ayrıca babamın mülkiyeti altında iki şehir daha bulunmaktaydı. (Родился во владении отца моего, в городе Лагоне, который кроме того, имел еще под собой два города). Mektubun devamında, sanki Ġstanbul daki esaretinden söz etmekten utanıyormuģçasına Ģunları yazmaktaydı: Küçük yaşlarda kendi isteğimle kont Sav Vladislavoviç ile Rusya ya yola çıktım. (Выехал в Россию при графе Саве Владиславовиче волею своею в малых летах). 2 Muhtemelen bunları yazarken soyunun onurunu, Ģerefini korumak isteyen Hannibal ın bu durumla ilgili oğlu Pyotr ın söylediği: İstanbul sarayından kaçırılmıştı (Выкраден из константонопольского двора) 3 sözleri tarihle kıyaslandığında daha gerçekçi ve inandırıcı gelmektedir. O dönemde, Büyük Petro Ġstanbul daki Rus elçisinden birkaç yetenekli zenci erkek çocuğu getirmesini ister. Elçi büyük zorluklarla çarın isteğini yerine getirir. Böylece yılında kont Sav Vladislavoviç- Raguziski, Ġbrahim i kralın huzuruna getirir yılında Pyatnitskaya (Пятницкая) kilisesinde vaftiz edilir. Vaftiz babası Çar 1 Лотман, Ю. (). Пушкин. Санкт-Петербург: Искуссство-СПБ, Анненков, П. (). Пушкин в Александровскую Эпоху. Минск: Лимариус, Анненков, a.g.e., ,

15 4 Pyotr vaftiz annesi ise Polonya kralı II. Avgust un eģi Ebergardina Hristina olur. Ġbrahim kendi adından vazgeçmek istemediği için, Çar Pyotr, Ġbrahim e benzeyen Abram adını kullanmasına izin verir. Baba adını Çar Pyotr dan alır. Hannibal soyadını nerede ve nasıl kabul ettiğine dair bir bilgiye rastlanmamıģtır. Yıllar boyunca resmi evraklarda ve özel mektuplarda Abram Petrov adı geçmektedir, Hannibal soyadını ise yılları arasında sahiplenir. 4 PuĢkin in notları arasında dedesi Abramla ilgili çok sayıda yazı bulunmaktadır. Bunun sebebi dedesine ilgi duyması ve ileride onunla ilgili bir biyografi kitabı yayımlamak istemesiydi. O yazılar arasında dedesinin soyadıyla ilgili de bazı bilgiler bulunmaktadır. PuĢkin e göre, dedesine, Hannibal soyadını Çar I. Petro verir, fakat bir Alman biyograf yazarına göre ise Hannibal, asıl Afrika daki kendi Annibal soyadından gelmektedir. 5 Abram Petroviç Hannibal yılında Yevdokiya Andreyevna Dioper adında bir Yunan kızıyla evlendikten bir ay sonra Pernov Ģehrine gider. Kendisiyle istemeden evlenen Yevdokiya Andreyevna çok geçmeden eģini bir kondüktör ile aldatır ve çift için on bir yıl sonra boģanmayla neticelenecek zor ve çekilmez bir hayat baģlar. EĢinden sürekli Ģüphelenen Abram, onu duvarlara monte edilen kelepçelere elleri bağlı vücudu havada asılı kalacak Ģekilde duvara asar, çubuk, kamçı, sopa vb. cisimlerle döverdi. Bunların da yaramadığını gören Abram eģini kendisini zehirlemek istemesiyle suçlar. Dayak ve iģkencelere dayanamayan Yevdokiya, resmi ifade vererek bu suçlamaları üstlenir. 6 Zavallı kadın hapse atılır, Abram ise o sırada kaptan Matvey von ġeber in Hristina Matveyevna isimli Alman kızıyla yaģamaya baģlar ve yılında Revel Katedrali nde ilk eģiyle boģanma davasının sonuçlanmasını beklemeden evlenir. Ġkinci evliliğini resmileģtirmek için, Abram tüm imkânlarını kullanarak eģinin müebbet cezasına çarptırılmasını sağlar. Fakat Yevdokiya, Petersburg a kaçmayı baģarır ve senatoya bulunduğu ricadan sonra dava yeniden incelemeye alınır. Yevdokiya nın Petersburg da Agripina adında, beyaz bir çocuk dünyaya getirmesini fırsat bilen Abram, Yevdokiya nın kendi eģi olarak anılmaması için Petersburg Kilise Yönetim Kuruluna baģvuruda bulunur. BoĢanma davası ancak 9 Eylül tarihinde sonuçlanır. Yevdokiya suçlu bulunur ve Stavropolski manastırına gönderilir. Abram ın ikinci evliliği ise resmen kabul edilir. 4 Модзалевский, Б. (). Пушкин. Прибой, Анненков, a.g.e. , 21 6 Гроссман, Л. (). Пушкин. Москва: Астрель,

16 5 EleĢtirmen Annenkov un ifadesiyle Abram, yumuģak, korkak, çabuk sinirlenen ve aceleci kararlar alabilen bir kiģiliğe sahipti. Öfkelendiği zaman cezalıları odasından bir çarşaf içinde çıkarırlardı (выносили людей на простынях) 7 ifadesi, onun ne kadar acımasız biri olduğunu anlatmaya yeterlidir. Her ne kadar sert ve acımasız biri olsa da, Abram çocukluğunda yaģanan olaylardan pek kurtulamaz. PuĢkin in sözlerinden, Abram ın son günlerine kadar babasının Afrika daki varlıklı hayatını ve on dokuz kardeşini hatırladığı anlaşılmaktadır. Kendisi kardeşlerinin en küçüğü idi. Kardeşlerinin elleri arkadan bağlı bir şekilde babalarının yanına götürüldüğünü ve içlerinden sadece kendisinin serbest dolaşarak baba evinin önündeki fıskiyelerde yüzdüğünü ve kendisini vatanından uzaklaştıran geminin peşinden yüzen Lagan adındaki kız kardeşini hatırlardı. (До глубокой старости Аннибал помнил еще Африку, роскошную жизнь отца, девятнадцать братьев, из которых он был меньшой. Помнил, как их водили к отцу, с руками, связанными за спину, между тем как он один был свободен и плавал под фонтанами отеческого дома; помнил также любимую сестру свою Лагань, плывшую издали за кораблем, на котором он удалялся). 8 PuĢkin in büyük dedesi Abram, 14 Mayıs tarihinde Petersburg un Suydа adlı köyünde hayatını kaybeder ve orada defnedilir, ancak mezarı belli değildir. Ġlk evliliğinden çocuğu yoktu, ikinci evliliğinden ise on bir çocuğu oldu. Bugün beģ erkek ve dört kız çocuğu hakkında bilgiler bulunmaktadır. EĢi Hristina Matveyevna kendisinden bir gün önce vefat eder. Abram ın oğulları aslında yalnızca evde eğitim almalarına rağmen babaları gibi yüksek rütbeye ulaģırlar. Onları diğer delikanlılardan ayıran özellik, babaları Abram ın kendilerine öğrettiği matematik bilgisine sahip olmalarıydı. Abram ın çocuklarından bizi ilgilendiren (Yanuari) Osip tir. Osip, PuĢkin in annesinin babasıdır. 7 Анненков, a.g.e. , 24 8 Ġnternet: Александр Сергеевич Пушкин. Web: adresinden 8 ġubat te alınmıģtır.

17 6 PuĢkin in dedesi Osip Abramoviç Hannibal, 20 Ocak tarihinde dünyaya gelir. Matematik bilgisi sayesinde deniz topçu yüzbaģısı rütbesine kadar yükselir. Gözünü daldan budaktan sakınmaz, gözüpek biridir. Asıl adı Yanuari idi, fakat annesi Alman asıllı olduğundan bu ismin telaffuzunda zorlandığı için oğlunu tekrar vaftiz ettirir ve ona Osip adını verir. Oğluna Yanuari ismini veren eģine de kara şeytan, bana kara çocuklar yapıyor ve onlara korkunç isimler veriyor (шерне чорт делает мне шорна репят и дает им шертовск имя) 9 diye kızardı. Osip, yılında Marya Alekseyevna PuĢkina ile evlenir. Çiçeği burnunda gelinin Yaroslavskoye deki mülkünün tamamı kocasının borçlarını kapatmaya harcandığından, çift kâh Abram Petroviç in evinde kâh Petersburg da yaģayarak evliliklerini sürdürmeye çalıģır. Dört yıl birlikte geçiren ve evlilik hayatında pek mutlu sayılmayan çiftin, bebekken ölen oğlu ve Nadejda adında bir kızları olur. EĢinin baskılardan sıkılan ve ondan kurtulmak isteyen Osip evi terk ederek yanında küçük kızı Nadejda yı götürür ve eģini kendince cezalandırır. Marya, kızını geri alabilmek için eģine mektup yazar, mektubunda kızını geri alması halinde onun peģini bırakacağına, bir daha kendisini rahatsız etmeyeceğine ve çocuğuyla kendi geçimi için de herhangi bir maddi talepte bulunmayacağına dair söz verir. Osip, bu mektuptan sonra kızını annesine geri verir ve bir daha da ailesine dönmez. PuĢkin, dedesi Osip hakkında Ģöyle yazmaktaydı: Boşanmayla sonuçlanan, tüm hoşnutsuzluklar ve kavgaların sebebi kadının kıskançlığı ve kocanın vefasızlığı idi. Dedemin Afrika karakteri, büyük bir ciddiyetsizlikle birleşen ateşli tutkular onu inanılmaz bir yanılgıya sürükledi. (Ревность жены и непостоянство мужа были причиною неудовольствия и ссор, которые кончились разводом. Африканский характер моего деда, пылкие страсти, соединенные с ужасным легкомыслием, вовлекли его в удивительные заблуждения). 10 Osip Abramoviç eģi Marya ile iliģkisini kafasında bitirir ve onunla daha boģanmadan ve kendinin de evli olduğunu söylemeden papaza kendi el yazısıyla hazırladığı sahte dul raporu sunarak Ustina Ermolayeva Tolstaya adında dul bir kadınla evlenir. Marya, bu evliliği duyunca eģinden Ģikâyetçi olur ve Osip in ikinci evliliği geçerliliğini kaybeder. Mülkünün dörtte biri, yani Kobrino köyü, Marya ve kızı Nadejda ya verilir. Marya kızı Nadejda ile orada kayınbiraderi Ġvan Abramoviç Hannibal gözetimi altında mütevazı bir hayat sürdürür. Osip Abramoviç ise, Ġmparatoriçe Yelizaveta nın emri 9 Анненков, a.g.e. , Модзалевский, a.g.e. , 58

18 7 üzerine normal ve sıradan bir hayat sürdürebileceği, kendi köyü Mihaylovskoye ye gönderilir. Osip Abramoviç 12 Ekim da Mihaylovskoye köyünde vefat eder. PuĢkin in sözlerinden büyükannesinin de aynı köyde on bir yıl sonra hayatını kaybettiğini, ölümün onları bir araya getirdiğini ve mezarları Svyatogorsk manastırında yan yana olduğu (одинадцать лет после того бабушка скончалась в той же деревне. Смерть соединила их. Они покоятся друг подле друга в Святогорском монастыре) 11 bilgisini ediniriz. Küçük Ģairin geliģimi ve eğitiminde önemli iz bırakan isimlerden birisi de anneannesi Marya Alekseyevna dır. Marya Alekseyevna tipik bir Rus kadınıydı. Evi sürekli olarak uģak ve köy çocuklarıyla doluydu. Her çocuğun yeteneğine göre ders verir ve iģ öğretirdi. Bu yöntemi sadece küçük çocuklarda değil, büyük insanlarda da uygular ve böylece hiçbir gücün ve yeteneğin boģa gitmemesini sağlardı. Marya Alekseyevna ile PuĢkin iliģkisine gelince, küçük Ģair tarafından çok sevilen anneannesi onu her zaman kollar, onunla ilgilenir ve ona sahip çıkardı. Küçükken pek konuģkan olmayan ve anne baba tarafından ağabeyisi ve kız kardeģinden daha az sevilen PuĢkin, hareket ve davranıģları yüzünden sürekli azarlanırdı. Böyle durumlarda küçük Ģair anneannesinin yanına kaçardı ve kimse ona dokunamazdı, çünkü anneannesi onun koruyucusuydu. Marya Alekseyevna nın yazarın Rusça konuģma diline büyük katkısı vardı. Bilindiği gibi yazarın annesi, babası, teyzeleri (Anna Lvovna ve Yelizaveta Lvovna), neredeyse eve gelen bütün misafirler, mürebbiyeler bile çocuklarla Fransızca konuģurdu. Böylece Fransızca konuģan insanların ortamında büyüyen çocuklar Fransızcayı ana dili gibi kullanarak Rusça ikinci planda tutulurdu. Küçük PuĢkin ile Rusça konuģan üç kiģi vardı: Dadısı Arina Radionovna, anneannesi Marya Alekseyevna ve din öğretmeni Belikov. Anneanne Marya, Rusça konusunda ona yol gösteren bir kiģidir, onun sayesinde PuĢkin, Rusça okuma yazmayı öğrenir. Liseden sınıf arkadaģı olan Delvig in, Marya Alekseyevna nın torununa yazdığı mektuplarda kullandığı Rusçasına hayranlık duyması boģuna değildi. 12 Ayrıca PuĢkin onun sayesinde, ilk defa, köyde gerçekleģen halk Ģenliklerine, halk türkülerine, danslarına v.b Ģahit olmuģtur. 11 Модзалевский, a.g.e. , Ġnternet: Александр Сергеевич funduszeue.info: adresinden 8 ġubat te alınmıģtır.

19 8 PuĢkin in hayatında büyük katkısı olan kiģilerden biri de dadısı Arina Radionovna dır. Arina Radionovna çok sayıda atasözü, türkü ve masal bilirdi, bunları da Aleksandr a aktarırdı. PuĢkin ağabeyine Kasım tarihinde yazdığı mektupta Ģunları der: Nelerle uğraştığımı biliyor musun? Öğlene kadar notlarımı tutuyor, öğle yemeğimi geç yiyorum; öğleden sonra ata biniyor, akşamları da dadının masallarını dinleyerek lanet eğitiminin eksiklerini gideriyorum. (Знаешь ли мои занятия? До обеда пишу записки, обедаю поздно; после обеда езжу верхом, вечером слушаю сказки няни и вознаграждаю тем недостатки проклятого своего воспитания). 13 PuĢkin in sözlerinden baba tarafından dedesi Lev Aleksandroviç in acımasız olduğunu söyleyebiliriz: Dedem çabuk sinirlenebilen ve acımasız biri idi; kızlık soyadı Voyenkova olan ilk eşinin, oğullarının eski Fransızca öğretmeni ile ilişkisi olduğundan şüphelenir ve eşini evin samanlığına hapseder. Voyenkova bu samanlıkta can verir, şüphelendiği öğretmeni ise bahçede asar. (Первая жена его,- урожденная Воейкова, умерла на соломе, заключенная им в домашнюю тюрьму за мнимую или настоящую ее связь с французом, бывшим учителем ее сыновей, и которого он весьма феодально повесил на черном дворе). 14 Kızlık soyadı Çiçorina olan ikinci eşi de dede Lev Aleksandroviç ten çok çeker. Bir defasında dedem ona üstünü değiştirmesini ve kendisiyle misafirliğe gideceğini söyler. Büyükannem hamileymiş, kendini iyi hissetmiyormuş, fakat bir şey de diyememiş. Yolda sancılanmış, dedem arabacıyı durdurmuş ve büyükannem az kalsın arabada babamı dünyaya getirecekmiş. Pırlantalar içinde olan büyükannemi eve yarı baygın şekilde getirmişler ve yatağa koymuşlar. Ben bunları çok net bilmiyorum, çünkü babam dedemden ve onun tuhaf hareketlerinden hiç bahsetmezdi, eski hizmetçiler ise çoktan vefat ettiler. (Вторая жена его, урожденная Чичерина, довольно от него натерпелась. Однажды он велел ей одеться и ехать с ним куда-то в гости. Бабушка была на сносях и чувствовала себя нездоровой, но не смела отказаться. Дорогой она почувствовала муки. Дед мой велел кучеру остановиться, и она в карете разрешилась чуть ли не моим отцом. Родильницу привезли домой полумертвую, и положили на постель всю разряженную и в бриллиантах. Все это знаю я довольно темно. Отец мой никогда не говорил о странностях деда, а старые слуги давно перемерли) Иванова, Т. Еще раз о Пушкинских записях народных сказок. Культура и История, Гроссман, a.g.e. , 9 15 Ġnternet: Брокгауз, Ф; Ефрон, И. ( ). Энциклопедический Словарь, С.-Петернбург Web: adresinden 20 ġubat te alınmıģtır.

20 9 PuĢkin in babası Sergey Lvoviç ile amcası Vasili Lvoviç in kendi babalarının karakteriyle hiçbir ortak noktaları yoktu. PuĢkin in babası Ģiir yazacak kadar Fransızcaya hakim ve o döneme göre iyi eğitim almıģ, mütevazi, dalgın ve utangaç bir muhafız subayı idi. Nadejda Osipova ile tanıģtıktan ve onunla evlenmeye karar verdikten sonra, ilk önce Ġvan Abramoviç in kalbini kazanır. Ġvan Abramoviç müstakbel damadı beğenir ve yeğeni Nadejda yı onunla evlenmesi için ikna eder yılında, evlendikten sonra görevinden istifa eder. Marya Andreyevna Petersburg yakınındaki Kobrino köyünden Moskova yakınındaki Zaharova köyüne taģınır. Ġlerleyen zamanlarda da PuĢkin ailesi Petersburg a taģındığında orayı satmak zorunda kalır. Fransızların iģgaline kadar kâh Moskova da kâh köyde yaģarlar. ĠĢte bu göçebe hayatı sırasında küçük Ģairin kiģiliği ve karakteri yavaģ yavaģ Ģekillenmeye baģlar. Sergey Lvoviç ev yönetiminin sorumluluğunu üstlenmeyecek, eģine devredecek kadar rahat hayata düģkün biriydi. Ev veya çocuklarla ilgilenmesi gereken bir durum karģısında çok çabuk sinirlenir, misafirlerin karģısında ise canlı, neģeli ve alakadar biri oluverirdi. Annenkov un ifadesiyle, kendi iģleriyle ilgilenmeye pek vakti yoktu, çünkü baģkalarının iģleriyle çok daha yoğun ilgilenirdi. Sergey Lvoviç maddi iģlerinde genellikle savurgandı, bazen de cimrilik derecesine kadar inen ince hesaplar yapardı. PuĢkin in arkadaģı olan P. A. Vyazemski nin notları arasında Sergey Lvoviç in cimriliğiyle ilgili Ģu sözler yer almaktadır: Aslında hem kendisine hem ailesine karşı cimri idi. Bir gün öğle yemeğinde oğlu Lev kadehi kırdı. Babası alevlendi ve bütün gün söylenip durdu. Lev, değeri yirmi kuruş olan bir kadeh için bu kadar sızlanılır mı dedi. Babası, pardon beyefendi yirmi değil, otuz beş diyerek itiraz etti. (Вообще был он очень скуп и на себя, и на всех домашних. Сын его Лев, за обедом у него, разбил рюмку. Отец вспылил и целый обед проворчал. Можно ли (сказал Лев) так долго сетовать о рюмке, которая стоит двадцать копеек? Извините, сударь (с чувством возразил отец), не двадцать, а двадцать пять копеек ). 16 Köy hayatından nefret eden Sergey Lvoviç, boģ zamanlarını çalıģma odasında kitap okuyarak geçirirdi. Ev sürekli olarak Jukovski, A. Turgenev, Dmitriyev gibi edebiyatın önde gelen insanlarıyla dolup taģardı. Sergey Lvoviç, çocuklara sohbete müdahale etmeme ve sessiz kalma Ģartıyla misafirlerin konuģmalarını dinlemelerine izin verirdi. Sergey Lvoviç hiç kimsede korku uyandırmaz, fakat kimsenin saygısını da kazanmazdı. 16 Лотман, a.g.e. , 28

21 10 ArkadaĢları onu severdi, çocukların gözünde ise o bir zavallıydı, çünkü çocuklar biraz büyüyünce, kendisiyle küçük çocukla ilgilenir gibi ilgilenmeleri için ısrar ederdi. Sergey Lvoviç in, oğlu Aleksandr PuĢkin in ölümünden ve iflas ettikten sonra yaģlı olmasına rağmen komģu köyden genç bir kıza âģık olması ve ona evlenme teklif etmesi 17 de dikkate değer bilgilerdendir. Sergey Lvoviç ten üç yaģ küçük olan Nadejda Osipova Hannibal, (PuĢkin in annesi) nazlı, Ģımarık, çevresindekilerin yoğun ilgisiyle büyütülmüģtür. Bu da zamanla sert ve öfkeli bir kiģiliğin oluģumuna neden olmuģtur. ġairin annesi ve babası uzaktan akraba idi. Doğan sekiz çocuktan beģinin ölmesi bu akraba bağlarına yorumlanabilir. Anne Nadejda Osipova eģi gibi gürültülü, ihtiģamlı ve eğlenceli hayatı severdi. Evin sorumluluğu kendisinde olmasına rağmen ailesi ve eviyle ilgilenmeyi hiç sevmezdi. Moskova dan Petersburg a taģındığında oturdukları evleri ile ilgili bilgi veren bir araģtırmacının Ģu sözleri dikkate değerdir: Evin içi daima dağınıktı (düzensizdi): bir odada zengin eski mobilyalar, başka bir odada ise bomboş ya da samandan yapılmış tek bir sandalye bulunurdu; çok sayıda, fakat müthiş pasaklılık içinde, üstleri yırtık ve sarhoş köleler; yaşlı ve sıska atlarla eskimiş arabalar ve paradan bardağa kadar herşeyde ihtiyaç vardı. (Дом их всегда был наизнанку: в одной комнате богатая старинная мебель, в другой пустые стены или соломенный стул; многочисленная, но оборванная и пьяная дворня с баснословной неопрятностью; ветхие рыдваны с тощими клячами и вечный недостаток во всем, начиная от денег до последнего стакана). 18 Nadejda Osipova, çocuklara ve hizmetçilere karģı çok sert davranan, küçük meseleleri büyütüp iģlere ilgisiz kalabilen, öfkelenince de aylarca konuģmayan bir kiģiliğe sahipti. Bir keresinde oğlu Aleksandr ile bir seneye yakın konuģmadığı zaman bile oldu. PuĢkin iģte böylesine dağınık, sevgisiz ve ilgisiz bir ortamda büyümekteydi. Derslerinde pek iyi sayılmayan ve özellikle aritmetikte zorlanan küçük Ģair, mürebbiyelerle çok sorun yaģar. Anne ve babanın ilgisizliğinden ve yalnızlığından, dokuz yaģındaki PuĢkin, evde babasının kütüphanesine adeta saldırır ve kütüphanede bulunan tüm Fransızca kitapları okur. Baba evinde kazandığı tek Ģey iyi derecede Fransızca öğrenmesi olur. Bu kütüphane, onun için evdeki mutsuz atmosferden ve sıkıntıdan uzaklaģmak ve yalnız 17 Модзалевский, a.g.e. , Анненков, a.g.e. , 29

22 11 kalabilmek için tek bir yerdi. Bu kütüphane daha küçük yaģlarda PuĢkin in duygularının olgunlaģmasına ve ilerleyen zamanlarda da özsaygısını kazanmasına neden olacaktır. Bununla birlikte küçük PuĢkin de sinirli, içine kapanık, tembel ve durgun, bazen de yaramazlık ve inatçılık gibi özellikler belirginleģmeye baģlar. Bu kiģilik özellikleri anne ve babayı memnun etmez ve Aleksandr ı değiģtirmek için çoğu zaman baskıya baģvururlar. PuĢkin e yapılan tüm bu baskı ve ısrarlar hep aynı sonuçla, yani PuĢkin in öfkeli terslemesiyle biterdi. Ailesi tarafından incinip duran genç yazar, zamanla duygularını gizlememeye ve onları belli etmeye baģlar. Sonunda yazarın, ailesiyle iliģkileri o kadar kötüye gider ki, tüm ailesinden bir tek kız kardeģi Olga ya bağlı kalan yazar onlardan ayrılırken hiç üzülmez, hatta sevinerek evini terk eder. Sonraki dönemlerde de Ģiirlerinde ne annesinden ne de babasından bir tek kelime bile bahsetmemesi ve geriye dönüp çocukluğuna baktığı zaman sadece lise yıllarını hatırlaması dikkat çeken noktalardan biridir. PuĢkin, Çar I. Aleksandr ın Tsarskoye Selo da yeni açtırdığı okula yazdırılır, 12 Ağustos ta liseye giriģ sınavını kazanır ve 19 Ekim de açılıģ törenine katılır Lise Yılları ve Petersburg Dönemi 19 Ekim de gerçekleģen okulun açılıģ törenine baģta I. Aleksandr olmak üzere Çar ailesi de katılır. Okul Tsarskoye Selo da (Çar ın Yazlık Sarayı) bulunduğundan saray eğitim kurumu olarak da algılanmaya neden olurdu. Hatta bir ara I. Aleksandr ın küçük kardeģleri Nikolay ve Mihail bu okula yazdırılmak istendi. Eğer bu gerçekleģseydi I. Nikolay, PuĢkin in okul arkadaģı olabilirdi, çünkü Nikolay Pavloviç, PuĢkin den sadece üç yaģ büyüktü. Okul formasının bizzat Çar tarafından seçilmesi bu liseye verilen önemi gösterir. Lise hem Napoleon un Lycees ve Ġngilizlerin College okullarıyla aynı seviyede eğitim vermek hem de Rus milli eğitimine örnek teģkil edecek bir eğitimin sağlanmasını amaçlamaktaydı. 19 Okulun geniģ bir programı vardı. Ġlk üç yılda Rusça, Latince, Fransızca, Almanca dillerine, matematik, edebiyat, tarih, coğrafya gibi derslerin yanında dans, eskrim, ata binme ve yüzme gibi faaliyetlere de yer verilmiģti. Okulun son sınıfında ise sıkı bir program yoktu. Bazı derslerde, dersin içeriğiyle ilgili konuların iģlenmesi yerine Ģakalar yapılır, anekdotlar anlatılır, eğlencelere yer verilir ya da yılına damgasını vuran 19 Анненков, a.g.e. , 36

23 12 Anayurt SavaĢı üzerine tartıģılırdı. Derslerin belli bir programının ve öğrencilerden beklentilerin olmamasının yanı sıra öğretmenlerin tecrübesizliği de derslerin yüzeysel iģlenmesine neden olurdu. Bu suretle öğrenciler derslere ilgisiz kalarak sınıfları baģka amaçla kullanırlardı. Yönetim de bu konuda gevģek davranırdı. Lise pansiyonunun kurucularından, Profesör Gauenschild in Almanca dersini Fransızca anlatması buna örnek gösterilebilir. Akraba ziyaretine bile sınırlama getiren, okulun ilk müdürü V. F. Malinovski, öğrencileri adeta dıģ dünyadan koparır. DıĢ dünyaya kapalı olmasından dolayı PuĢkin, okulu manastıra benzetir ve hapisten çıkacakmıģ gibi okulun bitmesine gün sayardı. V. F. Malinovski nin ölümünden (23 Mart ) sonra okul, iki seneye yakın, sırayla müdür koltuğunu paylaģan, birbirleriyle sürekli tartıģan ve anlaģamayan profesörlerden oluģan kurul üyeleri tarafından yönetildi. Yeni müdür Engelgard ın 20 ( ) göreve gelene kadarki süreci öğrenciler tarafından hükümdarsız dönem (междуцарствие) olarak anılırken, PuĢkin ise bu süreci anarģi dönemi (время анархии) olarak adlandırır. Yönetim açıklığının yaģandığı o dönemde öğrenciler neredeyse baģıboģ kalır, çünkü gelen her yeni müdür, eski müdürün kural ve isteklerinin yerine getirilip getirilmediğini kontrol etmeden kendi getirdiği yeni kurallara odaklanırdı. Böylece eski kurallar dönemi eksikleriyle kapanmıģ olurdu. Engelgard ın din ahlakına önem vermesi PuĢkin, Volhovski ve Küchelbecker gibi öğrencileri kendisinden uzaklaģtırır, hatta muhalefet oluģumuna neden olur. PuĢkin, Engelgard ın görüģlerine karģı çıkarak adeta soğuk bir savaģ baģlatır. ġairin karmaģık kiģiliğini çözemeyen, fikirlerini değiģtirmek için her yolu deneyen, sonunda pes ederek bu savaģı kaybeden Engelgard, Ģaire ahlaki konularda düģük notlar vererek onun boģ ve soğuk kalbini ve dinsizliğini kınar. Ona göre, Ģairin sevgi ve dini barındırmayan genç kalbi, belki de daha önce hiç olmadığı kadar soğuk ve boştu. (Его сердце холодно и пусто; в нем нет ни любви, ни религии; может быть, оно так пусто, как ни когда еще не бывало юношеское сердце). 21 Yazar V. P. Gaevski ye ( ) göre Engelgard ile PuĢkin arasında yaģanan bu anlaģmazlıkların sebeplerinden biri de Ģairin, Engelgard ailesiyle birlikte oturan Mariya Smit adında genç bir Fransız bayana ilgi duyması idi. Okul eğitimiyle ilgili kimi öğretmenler öğrencilerin sağlıklı ahlak geliģimi için kendi kendine eğitimin yararlı olacağı, dıģarıdan müdahale edildiği takdirde onların 20 Von Engelhardt Georg Rheingold (Энгельгардт Егор Антонович): Letonya&#;nın baģkenti olan Riga Ģehrinde dünyaya gelen bir yazar, aynı zamanda bir öğretmendir. 21 Терц, А. (). Прогулки с Пушкиным. Собрание сочинений в 2-х томах. Т. II. СП Старт, Москва: 25

24 13 eğitimine engel olunacağı düģüncesindeydi. Böylece, öğrenciler merak ettiği soruların cevabını, kendilerini geliģtirmek için neredeyse tek kaynakları olan okul kütüphanesinde aramaya baģlar. ArkadaĢları tarafından kitap okuma konusunda üstünlüğü kabul edilen PuĢkin, burada da okuma sevgisini korumaya devam eder. Belki de kendi kendine eğitim okulun ilk öğrencilerini Ģiir ve edebiyata yönlendirmede önemli bir etken olmuģtur yılı sonu ya da yılı baģında, ilk defa öğrenciler arasında gerçekleģen bir Ģiir yarıģması düzenlenir. Ġ. Ġ. PuĢin in sözlerinden, verilen konu üzerine Puşkin hemen herkesi büyüleyen iki dörtlük okur. (Пушкин мигом прочел два четверостишья, которые всех нас восхитили). 22 Ġlerleyen yıllarda Ģairin babası çok doğru bir tespitte bulunur: Şüphesiz ki, o, okuldaki öğrencileri bir anlamda rakip olarak gördüğünden, bu tür yarışmalar onun büyük yeteneğinin gelişmesine neden oldu. (Нет сомнения, что в лицеe, где он в товарищах встретил несколько соперников, соревнование способствовало к развитию огромного его таланта). 23 Bu tür edebiyat yarıģmaları düzenlenmeye devam edilir ve zamanla süreklilik kazanır. Neredeyse baģıboģ bırakılan bu öğrenciler el yazılarıyla hazırlanmıģ dergiler çıkarmaya, boģ zamanlarını değerlendirmeye, zamanla da gönüllü siyasi çevrelere katılmaya baģlarlar. PuĢkin, ileride dekabrist düģüncesini benimseyecek olan Delvig, PuĢin ve Küchelbecker gibi öğrencilerle yakın arkadaģlık kurar. Bu arada liselilerin siyasi beklentileri olgunlaģmaya, özgürlük bilinçleri geliģmeye ve ipler dekabrist akımına uzanmaya baģlar. PuĢkin Delvig, Küchelbecker ve Volhovski nin üyesi olduğu Kutsal Artel (Священная Артель) 24 grubuna davet edilmez, hatta onların bu gruba üye oldukları bilgisi Ģairden saklanır. Aralarında en iyi niyetli olanlar bile onun küstahça ve meydan okuyucu davranıģlarına yol açan hassaslığını vurgulayıp dururlar. PuĢkin ile kesintisiz altı yılı birlikte geçiren ve onun kiģilik özelliklerini yakından inceleme fırsatı olan Ġ. Ġ. PuĢin, Ģair hakkında Ģu sözleri ifade eder: Puşkin ilk günlerden itibaren diğerlerine göre daha sinirli bir yapıya sahipti, bu yüzden pek sevilmezdi. O diğerleri gibi rol yapıp tuhaf hareketlerde bulunarak bizi şaşırtmaya çalışmazdı, fakat yersiz şakalar yaparak ve münasebetsiz iğneli sözler söyleyerek kendini zor duruma 22 Гроссман, a.g.e. , Гроссман, a.g.e. , Artel (Артель) : ĠĢçi veya köylü kooperatifi.

25 14 sokardı. Okul hayatında bunlar kolay unutulmayacak şeylerdi ve bu, onu yeni hatalara sürüklerdi. Puşkin de fazla cesaret ile utangaçlık bir aradaydı ve bu ona, zarar vermekteydi. (Пушкин, с самого начала, был раздражительнее многих и потому не возбуждал общей симпатии Не то чтобы он разыгрывал какую- нибудь роль между нами или поражал какими- нибудь особенными странностями, как это было в иных; но иногда неуместными шутками, неловкими колкостями сам ставил себя в затруднительное положение, не умея потом из него выйти. Это вело его к новым промохам, которые никогда не ускальзывают в школьных сношениях В нем была смесь излишней смелости с застенчивостью, и то и другое невпопад, что тем самым ему вредило). 25 Anne ve babasına pek bağlı olmayan, fakat birilerine bağlanma ihtiyacı duyan yazar, liseden Odessa dönemine kadar kendinden hem rütbe hem de yaģ olarak büyük ve tecrübeli insanlarla ilgilenir. Bu dönemde Çaadaev, F. Glinka, N. Turgenev, Kaverin, Molostrov ve N. Ġ. Krivtsov arkadaģlığın yanı sıra öğretmenlik görevini de üstlenirler. Mihaylovskoye de yeni dönemin baģlamasıyla yaģıtlarına ilgi duymaya baģlayan Ģair, lisedeki arkadaģlıklarını gözden geçirerek Vyazemski, Rıleyev, Bestujev, Delvig, Baratınski, Yazıkov gibi arkadaģlarıyla yakınlaģır. Otuzlu yıllarda PuĢkin in arkadaģ listesinde Ġ. Kireyevski, Pogodin, Gogol, Koltsov, NaĢçyokin, Sobolevski, hatta Belinski gibi genç ve yeni edebiyatçılar yer alır. ArkadaĢlarının arasında ayrı bir yere sahip olan Jukovski ile aralarında küçük anlaģmazlıklar yaģansa da, arkadaģlıkları uzun ömürlü olur. Lise yıllarında PuĢkin iki defa Ģair unvanına laik görülür. Ġlki Derjavin in de bulunduğu sınıfı geçme sınavında gerçekleģir. PuĢkin için Derjavin ile karģılaģması ve onun tarafından beğenilmesi çok önemli idi. O anki duygularını, PuĢkin Ģöyle dillendirir: Nihayet beni çağırdılar. Ben Derjavin e iki adımlık mesafeden Tsarskoye Selo daki Anılarım ı okudum. O anki ruh halimi anlatamam. Şiirde Derjavin in adı geçtiği yere geldiğimde henüz olgunlaşmaya başlayan sesim çınladı, kalbim ise büyüleyici bir hayranlıkla atmaya başladı. Okumayı nasıl bitirdiğimi ve nereye kaçtığımı hatırlamıyorum. Derjavin hayran kalmıştı beni görmek ve sarılmak istiyordu. Beni aradılar, fakat 25 Лотман, a.g.e. ,

26 15 bulamadılar (Наконец вызвали меня. Я прочел мои Воспоминания в Царском Селе, стоя в двух шагах от Державина. Я не в силах описать состояние моей души: когда дошел я до стиха, где упоминаю имя Державина, голос мой отроческий зазвенел, а сердце забилось с упоительным восторгом.- Не помню как я кончил свое чтение, не помню, куда убежал. Державин был в восхищении, он меня требовал, хотел меня обнять. Меня искали, но не нашли) 26 PuĢkin, ikinci defa Ģair unvanını ise Arzamas a kabul edilmesiyle kazanır. Arzamas, toplantılarda eskiye bağlı insanlarla dalga geçen, genç ve cesur edebiyatçılardan oluģan, resmi olmayan bir edebiyatçılar topluluğudur. 27 Arzamas ın üyeleri Karamzin hayranlarıydı. PuĢkin, Arzamas a yılının sonbaharında, yani topluluğun sıkıntılı günler yaģadığı sırada kabul edilir. Bu topluluğa kabul edilmesi, Ģair için önemliydi ve onun edebiyattaki yerinin, toplum tarafından kabul edildiği anlamını taģımaktaydı. Arzamas üyelerine lakap takma âdetinden dolayı PuĢkin e, okul duvarlarının arkasındayken sesini duyurduğu için çekirge (сверчок) lakabı verilir. Bu arada, Ģairin lisede Fransız (Француз), maymun (обезьяна) veya maymunla kaplan karıģımı (смесь обезьяны с тигром) gibi lakapları olduğuna dair bilgiler bulunmaktadır. PuĢkin in arkadaģı Komovski, bu konuyla ilgili Ģunları söyler: Puşkin in Fransızcaya olan tutkusundan ona şakasına Fransız, simasından ve bazı hareketlerinden dolayı da maymun veya maymunla kaplan karışımı derdik. (По страсти Пушкина к французскому языку «..» называли его в насмешку французом, а по физиономии и некоторым привычкам обезьяною или даже смесью обезьяны с тигром). 28 ArkadaĢlar arasında kullanılan lakapların dıģarıya yayılmasına karģı olan Yakovlev, Komovski nin bu açıklamalarını hoģ karģılamasa da, PuĢkin e maymun veya maymunla kaplan karıģımı lakabı taktıkları bilgisini doğrular. Kof un sözlerinden, Gayevski nin makalesinde aynı bilgilere yer verilmesiyle bu bilgi adeta Ģairin biyografisine iģlenir. Maymunla kaplan karıģımı ifadesi, bir Fransız ın özelliklerini anlatmak amacıyla, Voltaire tarafından ortaya atılmıģtır. Voltaire, G Arjantal e Fransızlar maymun sürüsü olarak anılır, fakat bu maymunlar arasında daima kaplanlar da vardı (французы 26 Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., ,

27 16 слывут милым стадом обезьян, но среди этих обезьян имеются и всегда были тигры) 29 derken, Fransız bir arkadaģına yazdığı mektubunda ise Fransız milleti ikiye ayrılır, birileri her şeyi eğlenceye çeviren kaygısız maymunlar, diğerleri ise her şeyi parçalayan kaplanlar. (французкая нация делится на два рода одни это беспечные обезьяны, готовые из всего сделать потеху, другие- тигры, все раздирающие) 30 sözleriyle, maymunla kaplan karıģımı ifadesiyle herhangi bir Fransızı kasteder. Fakat Ģairin bu lakabı zamanla dıģ görüntüsüyle özdeģleģir. Kontes D. F. Fikelmon un günlüğünde daha çirkin olmak imkânsızdır- bu maymunla kaplan görünümünün bir karışımıdır (невозможно быть более некрасивым- это смесь наружности обезьяны и тигра) 31 yazılıdır ve S. N. Karamzina nın 23 Aralık tarihinde Puşkin hala aptalca ve saçma davranmaya devam ediyor. Yüz ifadesi kaplan gibidir (Пушкин по- прежнему ведет себя до крайности глупо и нелепо. Выражение лица у него как у тигра) 32 sözlerinde, Fransız la ilgisini kaybeden bu lakabın tamamen dıģ görünümüne kaydığını görmekteyiz. 9 Haziran de I. Aleksandr ın katılımıyla, olması gereken tarihten dört gün önce, lisede mezuniyet töreni yapılır ve mezuniyet töreninden sonra, 11 Haziran da PuĢkin, Petersburg a gider ve 6 Mayıs e, yani Güney Sürgünü ne gönderilene kadar burada kalır. DıĢ ĠĢleri Kurumunda görevlendirilir. Fakat mesleğine ilgi duymayan yazar, orada daha ziyade Ģiirsel faaliyetler üzerine yoğunlaģır ve daha önce Malinovski, Piletskov, Engelgard ile baģlattığı savaģı Ģimdi daha geniģ ve daha etkili silahını (Ģiiri) kullanarak sürdürür. Artık eski alaycı Ģarkılar yerini keskin Ģiirlere bırakır. Temmuz de ilk defa Mihaylovskoye ye giden Ģair, orada, lisede temeli atılan, ulusal esin kaynaklı öyküsü Ruslan ve Lyudmila (Руслан и Людмила) üzerine çalıģır. Mihaylovskoye nin yanında bulunan Trigorskoye de Praskovya Aleksandrovna Osipova nın evine sık sık ziyarette bulunan PuĢkin, yaklaģık bir ay sonra Petersburg a döner. Bu yıllarda Ģair, Griboyedov, Gnediç, Katenin, ġahov, N. Turgenev gibi birçok seçkin insanla tanıģır. N. Turgenev in evine sık uğramaya baģlayan ve ona yakınlaģan Ģair, 29 Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., ,

28 17 N. Turgenev in düģüncelerinden etkilenerek Köy (Деревня) ve Özgürlük (Вольность) adlı eserlerini yazar. Hatta PuĢkin in Özgürlük kasidesinin yarısını Turgenev in odasında, geriye kalan kısmını ise kendi evinde yazarak ertesi gün bütün metni Tugenyev e getirmesi onun Ģair üzerindeki etkisinin açık bir göstergesidir. Ancak PuĢkin in, devlete karģı tavırları, nükteli sözleri (эпиграммы) ve mesleğini ciddiye almaması Turgenev i rahatsız eder. Bu konuda A. Ġ. Turgenev, N. Turgenev in haksız yere maaş alma ve o maaşı verene sövme (нельзя брать ни за что жалование и ругать того, кто дает его) 33 konusunda PuĢkin i birkaç kez uyardığını söyler. Bu tarz konuģmaların birinde ortam gerilir ve PuĢkin, N. Ġ. Turgenev i düelloya çağırır, fakat sakinleģince özür dileyerek düello çağrısını geri alır. Yazar ve devlet adamı Aleksey Olenin ( ) sayesinde tiyatro gösterilerine katılan Ģair, zaman zaman siyasi sorulardan uzaklaģarak sanat dünyasına dalar. Tiyatro genç Ģair için sadece boģ vakit geçirme ve eğlence yeri değildir. Tiyatro sahnesindeki adap ve hareketleri ilerideki kahramanlarına da yansıtacaktır. Olenin de düzenlenen gecelerin birinde PuĢkin, Ukrayna dan Petersburg a dönen Anna Kern ile karģılaģır. Genç Ģair esprili cevaplarla ve övgü niteliğindeki konuģmalarla Kern i etkilemeye çalıģır. PuĢkin e karģılık vermeyen hatta ondan uzaklaģmaya çalıģan Kern, farkında olmadan Ģairin Kısa Süren Hayal (Мимолетное Видение) Ģiirinin doğmasına vesile olur. PuĢkin, tiyatro ortamında tiyatrosever aynı zamanda YeĢil Lamba topluluğunun kurucularından olan Nikita Vsevolojski ile tanıģır ve Vsevolojski nin evinde, tiyatro ve edebiyat çevresinden insanların katılımıyla gerçekleģen toplantılarda yer almaya baģlar. Katılımcıları genellikle üzerinde yeģil abajur asılı olan bir masanın etrafında oturduğundan, parolası ıģık ve umut olan bu topluluk kendine YeĢil Lamba (Зеленая Лампа) adını verir. Bu toplantılarda herkes özgürce düģüncesini ifade edebilir, tiyatro eleģtirileri ve Rus tarihi üzerine denemelerin yanında özgürlük Ģiirleri ve siyasi makaleleri okuyabilirdi da kurulan bu topluluk Saadet Birliği nin (Союз Благоденствия) diğer bir dalıydı, fakat YeĢil Lamba üyelerinin çoğu bundan habersizdi. PuĢkin, S. Trubetskoy, F. Glinka, Yak. Tolstoy gibi siyaset adamları, Gnediç, Delvig gibi Ģairlerle bu tür toplantılarda buluģur. Ayrıca Saadet Birliği nin diğer dalı olan, Glinka nın yönettiği Rus Edebiyatı Sevdalıları Serbest Topluluğu nun (Вольное общество любителей российской 33 Лотман, a.g.e., ,

29 18 словесности) toplantılarına da katılır. ġairin bu tutarsız hareketleri ve bir toplantıdan diğer toplantıya geçmesi dekabristler ortamında hoģ karģılanmaz. Yakın arkadaģı Ġ. Ġ. PuĢin bile Ģairin bu tutarsızlığı ile ilgili Ģunları söyler: Liberal görüşlü olan Puşkin in kendi kişiliğine ihanet etme gibi kötü bir alışkanlığı vardı. Örneğin Orlov, Çernışev, Kisilyov gibi insanların yanında dolaşması beni ve herkesi kızdırıyordu Bazen, sevgili arkadaşım, hiç merhameti olmayan bu insanlarla niye meşgul oluyorsun diye sorardık. O, bizi sabırla dinledikten sonra, genellikle afalladığında yaptığını, yani gıdıklamaya ve sarılmaya başlardı. Sonra bir bakarsın ki Puşkin yine o aslanlarla birlikte. (Пушкин, либеральный по своим воззрениям, имел какую-то жалкую привычку изменять благородному своему характеру и очень частол сердил меня и вообще всех нас тем, что любил, например, вертеться у оркестра около Орлова, Чернышева, Кисилева и других Говоришь, бывало «Что тебе за охота, любезный друг, возиться с этим народом, ни в одном из них ты не найдешь сочувствия и пр.» Он терпеливо выслушает, начнет щекотать, обнимать, что обыкновенно делал, когда немножко потерялся. Потом, смотришь,- Пушкин опять с тогдашними львами). 34 Belki Ģairin bu topluluklara üye olması için daha hazır olmadığı düģüncesini uyandıran da onun bu tutarsız davranıģlarıydı. Onu tanıyan ve seven arkadaģları, bu güvensizliği, yazarın yeteneğini koruması için her türlü tehlikeden uzak kalması gerektiği Ģeklinde açıklarken, PuĢkin le bizzat tanıģmayan, hakkında dedikodularla bilgi edinenlerin düģünceleri ise Ģu sözlerle aktarılır: O, kişiliğinden, kayıtsızlığından ve sefih hayat tarzından anında gizli topluluğu hükümete ihbar eder. (Он по своему характеру и малодушию, по своей развратной жизни сделает донос тотчас правительству о существовании Тайного общества). 35 Zamanla Ģair olarak ilgi görmeye baģlayan, her bulunduğu ortamda saygı ile karģılanan ve sevilen PuĢkin, fırsat bulduğu yerde en güçlü silahını, yani nükteli sözlerini kullanırdı. Bu nükteli sözlerden pekçok soylu da nasibini alır. Petersburg dünyasında, PuĢkin in devletin ileri gelenleri tarafından dövüldüğüne dair dedikoduların yayılmasıyla Ģair, savaģ açtığı düģmanların atağa geçtiğini hissetmeye baģlar. Bu dedikodu XIX. yüzyılın ilk yarısında Rus aristokrasisinin temsilcilerinden biri olan Amerikalı lakaplı, kumarbaz 34 Лотман, a.g.e., , Лотман, a.g.e., ,

30 19 F. Ġ. Tolstoy tarafından ortaya atılır. Dedikodunun kaynağı bilinmemekle birlikte çok sarsılan, rezil olduğunu düģünen ve ne yapacağını bilemeyen, hatta onurunu temizlemek için yaģamına son vermeyi bile aklından geçiren Ģair, soluğu Çaadaev in yanında alır. Çaadaev bütün dedikodulardan ve dedikoduculardan üstün olması gerektiğine inanarak onu bu fikrinden vazgeçtirir. Ancak PuĢkin, tüm cesaretini toplayarak, ucu Çar Aleksandr a da dokunan, Kont Arakçeyev hakkında de yazdığı, fakat lerde devletin dikkatini çeken nükteli Özgürlük kasidesini çoğaltarak yayılmasını sağlar. Bu arada yıllarında PuĢkin in Ģiirlerini, nükteli sözlerini ve hareketlerini, gönüllü olarak hükümete ihbar eden çok sayıda insan vardı. Bunlardan birisi de Rus bilim adamı, mühendis ve aynı zamanda Harkov Üniversitesi kurucusu olan Karazin idi. 2 Nisan de V. N. Karazin, Ġç ĠĢleri Bakanı Koçubey e, PuĢkin in Ģiirlerinde I. Aleksandr a hakarette bulunduğunu ihbar eder ve General Mihail Miloradoviç e ( ) Ģairin evini arama ve tutuklama emri verilir. Fakat Miloradoviç PuĢkin i tutuklamak yerine gizlice tüm yazılarını ele geçirmeyi tercih ederek evine gizli bir ajan gönderir. PuĢkin ailesinin genç uģaklarından olan Nikita Kozlov a yazıları teslim etmesi karģılığında ruble teklif edilir, fakat Nikita bu teklifi reddeder. Söz konusu ziyareti öğrenen PuĢkin, temkinli davranmak ister ve tüm eleģtiri yazılarını yakar. Ertesi gün Miloradoviç in yardımcısı Glinka nın yanına çağrılan Ģair, Glinka nın tavsiyesine uyarak tüm cesaretini toplar ve Miloradoviç in yanına gider. Miloradoviç, kendisini tutuklamak yerine yanına çağırmayı tercih ettiğini söyleyince, PuĢkin de bir jest yaparak tüm yazıları yaktığını, fakat gerekirse yeniden yazabileceğini itiraf ederek Özgürlük eserini ezberinden yeniden kaleme alır. Ertesi gün Miloradoviç, I. Aleksandr a, Ģairin yazdıklarını götürür ve PuĢkin in hareketinden dolayı yazılarını okumamasını rica eder. Fakat Çar, Miloradoviç ile aynı görüģte değildir. PuĢkin in kaderini belirleyen bu dönemde Ģairin Karamzin, Çaadaev, F. Glinka gibi arkadaģları cezasını hafifletmek için elinden geleni yapmaya çalıģır ve onların gayreti sayesinde Ģairin cezası hafifletilir. Böylece Sibirya veya Solovka yerine, Petersburg a Orgeneral Ġ. N. Ġnzov un himayesi altına verilir ve görev değiģikliği bahanesiyle siyasi sürgünün üstü kapatılmıģ olur Güneye Sürülme Görev değiģikliği bahanesi altında sürgün edilen Ģair, Ġnzov tarafından gözetim altına alınır. Petersburg hayatını geride bırakan ve 17 Mayıs ta Yekaterinoslav a varan Ģair

31 20 için yeni bir dönem baģlar. Görev için gönderilmesine rağmen, PuĢkin pek mesleği ile ilgilenmez ve kendini daha çok Ģiire adar. Kısa bir süre sonra Dnepr da yüzdüğü için hastalanan Ģair, Ġnzov tarafından tedavi amaçlı Kafkasya daki sıcak sulara gönderilir. Böylece 19 Ağustos de PuĢkin Rayevski ile Kafkas Esiri (Кавказский Пленник) adlı eserine baģladığı Gurfuz Ģehrine gider ve eylüle kadar burada kalır. Eylül ayının baģında baba oğul Rayevskilerle Gurfuz u terk ederek Alupka, Simeyz, Sivastopol ve Bahçesaray ı gezerek Simferopol e varır. Eylülün ortasında PuĢkin, Kırım ı terk eder ve Odessa üzerinden, 21 Eylül den 2 Temmuz e kadar kalacağı KiĢinev e geçer. DüĢük rütbeli memur olduğundan az maaģ alan ve babasından maddi destek alamayan Ģair, Ruslan ve Lyudmila ile büyük baģarı yakalayarak az da olsa para kazanır. Московский Телеграф ında Ruslan ve Lyudmila nın baģarısı ile ilgili Ģu sözler yer alır: Ruslan ve Lyudmila de ortaya çıkar çıkmaz anında satılır ve piyasada tek bir nüshası bile kalmaz. İsteyen 25 ruble ödeyerek kopyasını çekebiliyordu. («Руслан и Людмила» «» явилась в году. Тогда же она была вся раскуплена, и давно не было экземпляров ее в продаже. Охотники платили по 25 руб. и принуждены были списывать ее). 36 Eser iyi satılmasına rağmen o dönem Rusyasında sanatçı haklarını koruyan bir kanunun olmamasından dolayı PuĢkin neredeyse hiçbir Ģey kazanamaz. Bazı araģtırmacılar tarafından vicdansızlıkla suçlanan yayıncı Gnediç aslında o dönemin Ģartlarına göre hareket etmiģtir. Çünkü o dönemde yayıncı yayınladığı hayatta olan ve olmayan yazarların eserlerinin kazancını cebine atabilirdi. Fakat PuĢkin bu tür haksızlıklara göz yummak istemez ve 21 Eylül de Gnediç ten vazgeçerek, yayıncı Greç e Kafkas Esiri ni teklif eden bir mektup yazar. Size Kafkas Esiri nden bir bölüm gönderecektim, fakat yazmaya üşendim, poemanın tamamını almak ister miydiniz? Uzunluğu satır; genişliği 4 ayaklı; iki bölümden oluşuyor. Eserin uzun süre rafta kalmaması için ucuza veririm. (Хотел было я прислать вам отрывок из моего Кавказского Пленника, да лень переписывать; хотите ли вы у меня купить весь кусок поэмы? Длиною в стихов; стих шириною 4 стопы; разрезано на 2 песни. Дешево отдам, чтоб 36 Лотман, a.g.e., ,

32 21 товар не залежался). 37 Fakat Gnediç, bu sefer de diğer yayıncıları devre dıģı bırakmayı baģarır ve Kafkas Esiri nden kazandığı rubleden Ģaire ruble verir. Bahçesaray ÇeĢmesi (Бахчисарайский Фонтан) eserinden ise yayıncı P. A. Vyazemski nin yardımıyla o dönem Ģartlarına göre PuĢkin iyi bir kazanç elde eder de Ruslan ve Lyudmila nın bitimiyle, Ģairin sanatında erken dönem son bulur, yani lise ve Arzamas son bularak yeni bir dönem - realizm - baģlar. Kafkasya da bulunduğu dönemde Ġngilizce öğrenmeye baģlayan Ģair alıģtırma kitabı olarak Byron un eserlerini seçerek, Byron ile tanıģır ve onun düģüncelerini benimsemeye baģlar. Byron u ayrıntılı okumaya baģlayan PuĢkin, Byronizm eğiliminde eserler yazmaya koyulur. Fakat Ģair güney sürgünü döneminde sadece Romantizm in doğuģuna değil, aynı zamanda bitmesine de Ģahit olur. Çünkü Ģair Mihaylovskoye ye gittiğinde romantizmden vazgeçip gerçekçilik görüģlerine realizme yönelir. Güney sürgünü olarak adlandırılan dönemde PuĢkin Kafkas Esiri, Gavriliada (Гаврилиада), Haydut KardeĢler (Братья Разбойники) ve çok sayıda Ģiir yazar. Ayrıca Bahçesaray ÇeĢmesi ile Yevgeniy Onegin (Евгений Онегин) adlı eserlerinin de temelini atar. PuĢkin in KiĢinev de bulunduğu yıllarda, gündeme damgasını vuran olaylardan biri de Yunan ayaklanması olur. Her tarafta Yunanlıların bağımsızlığının konuģulduğu bir sırada Dekabristler ve Rus Liberaller Rusya nın Yunanlıları destekleyeceği umudu içindeydiler. PuĢkin de Dekabristler gibi savaģın çıkmasını ister. Bu esnada PuĢkin in Dekabristlerden özellikle M. F. Orlov ve V. F. Rayevski ile yakınlaģması büyük bir önem taģır. Çünkü Orlov ve Rayevski de gerçekleģen toplantılara katılan Ģair açık açık hükümeti eleģtirmeye baģlar. PuĢkin in hükümet hakkındaki düģünceleri P. Ġ. Dolgorukov un notlarına Ģu Ģekilde yansır: Vali bugün tüfek ve köpeğiyle ava gitti. O yokken evde bulunanlara kurulan sofrada Puşkin ile yemek yiyordum. Kendini rahat hisseden Puşkin, çok sevdiği Rus hükümeti konusunu açtı. Tercüman Smirnov kendisiyle tartışmaya başladı ve o, ne kadar şairin düşüncelerini reddederse Puşkin bir o kadar heyecanlanır, öfkelenir ve sabrını kaybederdi. Sonunda küfürler ve sınıf farklılıkları havada uçuşmaya başladı. Sivil memurlar alçak herifler ve hırsızlar, generallerin çoğu hayvan, bir tek çiftçi sınıfı saygıdeğerdi. Puşkin özellikle Rus asilzadelerine saldırıyordu. Onlar asılmalı, imkânı olsaydı memnuniyetle ilmelerini bağlardı. (Наместник ездил сегодня на охоту с ружьем и собакою. В 37 Лотман, a.g.e., ,

33 22 отсутствие его накрыт был стол для домашних, за которым и я обедал с Пушкиным. Сей последний, видя себя на просторе, начал с любимого своего текста о правительстве в России. Охота взяла переводчика Смирнова спорить с ним, и чем более он опровергал его, тем более Пушкин разгорался, бесился и выходил из терпения. Наконец полетели ругательства на все сословия. Штатские чиновники подлецы и воры, генералы скоты большею частию, один класс земледельцев почтенный. На дворян русских особенно нападал Пушкин. Их надобно всех повесить, а если б это было, то он с удовольствием затягивал бы петли). 38 Kumar oynanan ve akģam yemeği yenilen vali yardımcısı M. E. Krupyanskoy un evinde gerçekleģen eğlencelere PuĢkin de katılırdı. Kumar ve yemek dıģında bu evde onun ilgisini çeken Marya Yegorovna idi. Çok sayıda gönül iliģkisi yaģayan PuĢkin, E. K. Varfalameylerin evinde de Pulheriya Yegorovna ile ilgilenir ve Ġnzov un izniyle bazen KiĢinev den ayrılarak V. L. Davıdov un evi, Tulçin, Vasilkov, Odessa gibi yerlere giderek gönül iliģkilerini çeģitlendirirdi. Bu tür gezmeler sayesinde PuĢkin dekabrist akımıyla yakınlaģma fırsatı da bulur. Hançer (Кинжал), Napoleon (Наполеон), Sadık Yunan Kızı Ağlama - O ġehit DüĢtü (Гречанка Верная не плач- он пал героем) vb eserleri, siyasi komplocularla sıkı bir iliģkisi olduğuna kanıt gösterilir. PuĢkin in KiĢinev deki hayatı göründüğü kadar kolay değildi. Maddi sıkıntıların yanı sıra, o dönemin toplumuna ait olabilme mücadelesi de veriyordu. Bu arada M. F. Orlov ve Dekabristler devlete savaģ planı yaparken, KiĢinev deki son durumla ilgili haberler hükümete kadar ulaģır. PuĢkin, Orlov ve yandaģlarının gizli topluluğuna girmeyi ister, ancak davet edilmez. Konuyla ilgili iki görüģ bulunmaktadır. Birincisi; Ģairin yeteneğini tehlike altına atmanın istenmemesi, ikincisi ise Ģairin sürgünde olması idi, yani, kendine hakim olamayan ve sinirli bir kiģiliğe sahip olan Ģair, sürgünde olduğundan hükümetin dikkatini topluluk üzerine çekebilirdi. M. F. Orlov resmi olarak Nisan te görevden alınsa da hakkındaki soruģturma daha önce baģlar ve kurduğu çevre de dağıtılır. Tüm ihbarlardan ve arkadaģların dağılmasından sonra KiĢinev de kalmak istemeyen Ģair, Odessa ya çıkan görev 38 Лотман, a.g.e., ,

34 23 değiģikliğine adeta sevinir. Vali Vorontsov un gözetim altına gönderilen Ģair Odessa da 1 Ağustos e kadar kalır. PuĢkin, bilindiği gibi sinirli bir yapıya sahip ve riskleri seven biriydi. Kendisine yapılan hareketlerde küçük bir kusur veya hakaret sezince kendini canı pahasına tehlikeye atardı. Hatta tehlike PuĢkin ile o kadar özdeģleģir ki, PuĢkin denildiği vakit insanların aklına gelen ilk kelime düello olur. Onun bu sinirli ve gergin hali ve her an alınganlık yapıp düelloya çağırma gibi davranıģları kendini çok daha önceleri göstermiģtir yılının yazında PuĢkin çok basit bir sebepten dolayı yaģlı dayısı S. Ġ. Hannibal ı, N. Turgenev i, liseden sınıf arkadaģı M. Korf u, BinbaĢı Denisoviç i ve birçok kiģiyi daha düelloya çağırır. E. A. Karamzina, Vyazemski ye yazdığı mektupların birinde bu durumla ilgili Ģunları yazar: Puşkin in neredeyse her gün düellosu vardır. Tanrıya şükürler olsun ki ölümcül değil (У. г. Пушкина всякий день дуэли, слава Богу, не смертоносные) 39 Fakat bazı düelloları Ģeref alanına kadar götürmeden halletmek zor olur ve böylece sonbaharında PuĢkin, Küchelbecker ile düello yapar. Ġkisi de havaya ateģ ederek barıģırlar. Ġlerleyen zamanlarda da PuĢkin, asteğmen F. N. Luginin a Petersburg ta ciddi bir düello vakası yaģadığını itiraf eder. Bu düellonun &#;te Dekabrist Ġsyanı ndan sonra idam edilen dekabrist ve aynı zamanda Ģair olan K. F. Rıleyev ile olduğuna dair iddialar söz konusudur. KiĢinev deki arkadaģ çevresinin dağılmasına, Rayevski nin tutuklanmasına ve Orlov un görevden uzaklaģtırılmasına üzülen Ģairi hayal kırıklığına uğratan diğer konulardan biri de baģarısızlıkla sonuçlanan Yunan ayaklanmasıydı. Bu duruma çok kızan Ģair, Ġnzov un kendini defalarca ev hapsine kapatmasına sebep olan tartıģmaların içinde bulurdu. PuĢkin in yaģadığı bu hayal kırıklıkları doğal olarak sanatına da yansır ve Issız Özgürlük AĢığı (Свободолюбитель пустынный), ġeytan (Демон), Hareketsiz Muhafızlar Çar ın EĢiğinde Uyumaktaydı (Недвижный страж дремал на царственном пороге), Ne Ġçin Gönderildin ve Seni Kim Gönderdi (Зачем ты послан был и кто тебя послал) gibi Ģiirler ortaya çıkar. Odessa da iken Ģair ayrıca Yevgeniy Onegin in ikinci bölümü üzerine çalıģır. Lokantalarına, büyük Ģehrin güzelliklerine, tiyatrolarına ve Ġtalyan operasına kapılan Ģaire sosyete insanları ve hayatıyla Odessa Petersburg u hatırlatır. Fakat hayat Ģartları Ģair için orada da kolay değildir. Daha önceki dönemlerde olduğu gibi burada da para sıkıntısı çeken PuĢkin, ağabeyine yazdığı 39 Лотман, a.g.e., ,

35 24 mektupların birinde çektiği maddi sıkıntıları Ģu sözlerle paylaģır: Babama anlat ki onun parası olmadan yaşayamam. Bugünün sansürüyle kalemimle bir şey kazanamam; marangozluğa ise eğitilmedim. Kendi isteğimle görev yapmamama rağmen istifa etmem imkânsızdır. Herkes beni kandırıyor, yakınlarıma ve akrabalarıma değil de kime güveneyim? Vorontsov un ekmeğini yemek istemiyorum- istemiyorum o kadar. (Изъясни отцу моему, что я без его денег жить не смогу. Жить пером мне не возможно при нынешней цензуре; ремеслу же столярному я не обучался; но служу и не по своей воле- и в отставку идти невозможно.- все и все меня обманывают- на кого же, кажется, надеяться, если не на ближних и родных. На хлебах у Воронцова я не стану жить- не хочу и полно) 40 Odessa da bulunduğu kısa süre içinde Ģair, birkaç tutkulu aģk yaģar. O dönem dikkat çeken üç isimden biri Sobanskaya dır. Sobanskaya gizli topluluğun varlığından haberdar olan, A. N. Rayevski, N. N. Rayevski, M. F. Orlov V. L. Davıdov gibi gizli topluluğun üyelerini takip eden ve kritik anda onları ihbar eden General Ġ. O. Vitt in sevgilisiydi. Sobanskaya, PuĢkin ve Miskeviç hakkında bilgi toplayarak Ģairi de takibe alan sevgilisi General Ġ. O. Vitt e bu konuda yardım etmekteydi. Ġspiyonculuk yaptığından habersiz olan PuĢkin, kızlık soyadı Rjevusskaya olan soylu aileden gelen ve iyi eğitim alan bu Polonyalı kadına âģıktı ve her ne kadar Rayevski ye yazdığı mektupların birinde benim tutkum büyük ölçüde azaldı (моя страсть в значительной мере ослабела) Ģeklinde yazsa da hayatının son günlerine kadar onu unutamadığına dair iddialar vardır. Bu tür iddiaların ortaya atılmasının sebeplerinden biri de PuĢkin in evlenmek üzereyken Sobanskaya ya yazdığı Ģu sözleridir: Bugün sizi ilk kez gördüğümün 9. yıldönümüdür. O gün hayatımın kritik günlerinden biri idi. Düşündükçe, hayatımın sizinkine bağlı olduğundan daha da emin oluyorum; sizi sevmek ve sizin peşinizden gitmek için yaratıldım (Сегодня 9-я годовщина дня, когда я вас увидел в первый раз. Этот день был решающим в моей жизни. Чем более я об этом думаю, тем более убеждаюсь, что мое существование неразрывно связано с вашим; я рожден, чтобы любить вас и следовать за вами.. ) Лотман, a.g.e., , Ġnternet: Езерская, Б. Женщины в жизни Пушкина в Одессе, Web: adresinden 5 Nisan te alınmıģtır. 41 Лотман, a.g.e., ,

36 25 Diğer âģık olduğu kadınlardan biri de Amalya Rizniç tir. PuĢkin, hakkında çok bilgi bulunmayan, uzun boylu, uzun saçlı, güzel, esmer, yirmi yaģlarında, Odessa da bir iģ adamının eģi olan Amalya ile te tanıģır. Amalya çok alkol ve sigara içen, ata binmeyi seven ve geceleri sabaha kadar yorulmadan dans eden biridir. Oğlunun doğumundan sonra hummaya yakalanır ve eģi tarafından oğlu ile birlikte Ġtalya ya gönderilir. Burada in yazında hayatını kaybeder. Ona âģık olmasına rağmen, Ģairin bu tutkusu da uzun sürmez. Rizniç, Odessa yı terk ettiği sıralarda, baģka bir gönül tutkusuna yakalanan Ģair, adına Gece (Ночь), Çocuk Gibi Tatlı Umutlar Ġçinde (Надеждой сладостной младенчески дыша) gibi Ģiirler yazdığı kadının ölüm haberini çok sakin ve ilgisiz karģılar. Üçüncü tutkusu ise, M. S. Vorontsov un eģi olan Yelizaveta Ksaverievna Vorontsova idi. PuĢkin, kendisinden yedi yaģ büyük olan Vorontsova ile yılında tanıģır ve kısa süre içinde ona karģı sıcak duygular beslemeye baģlar. ġıpsevdi kiģiliğe sahip olan Ģair çok sayıda kısa ve geçici iliģkiler yaģar. Onun bu çapkın durumuyla ilgili M. N. Volkonskaya Ģunları söyler: Bir şair olarak çıktığı tüm güzel kadınlara ve genç kızlara âşık olmayı görevi sayardı. () Aslında o tek ilham perisine âşıktı ve gördüğü her şeyi şiire dökmekteydi. (Как поэт, он считал своим долгом быть влюбленным во всех хорошеньких женщин и молодых, с которыми он встречался. () В сущности, он обожал только свою музу и поэтизировал все, что видел). 42 PuĢkin Vorontsova ya âģık olduğu sıralarda, M. S. Vorontsov ile arasında soğuk rüzgârlar esmeye baģlar. Vorontsov un eģini kıskanması PuĢkin ile aralarının daha da açılmasına neden olur. Vorontsov için Ģiir bir saçmalıktı, bu yüzden PuĢkin in Ģairliğini hiçe sayardı. PuĢkin i eģinden uzaklaģtırmak için Vorontsov baģka bir savaģ yöntemine baģvurur. ġairin etrafını ispiyoncularla kuģatarak, mektuplarını açıp onu hükümete rapor eden Vorontsov un keçiboynuzu böcekleriyle (саранча) 43 ilgili olayda da parmağı vardır. Odessa daki zor hayat Ģartlarından psikolojik olarak etkilenen daha Ģüpheci ve hassas bir 42 Лотман, a.g.e., , yılında Rusya nın birçok yeri keçiboynuzu böceğinin istilasına uğrar. M. V. Vorontsov, keçiboynuzlarının nasıl çoğaldığını, sayılarının ne kadar arttığını ve onlarla mücadele için hangi önlemlerin alındığını tespit etmek için PuĢkin i görevlendirir. Yazar bu görevi hakaret olarak görür ve bu görevi reddetmek ister fakat arkadaģların tavsiyelerine uyarak görev bahanesiyle birkaç günlüğüne sürgünde bulunduğu Odessa dan ayrılır ve dönüģünde alaylı bir rapor hazırlar: 23 Mayıs Uçtu, uçtu (keçiboynuzu böceği); 24 Mayıs - Kondu; 25 Mayıs - Oturdu, oturdu; 26 Mayıs - Her Ģeyi yedi; 27 Mayıs - Yine uçuverdi. (23 мая - Летела, летела, 24 мая - И села, 25 мая - Сидела, сидела, 26 мая - Всѐ съела, 27 мая - Опять улетела). adresinden 28 Aralık te alınmıģtır.

37 26 yapıya bürünen Ģair önemsiz bu olay karģısında gücenir ve beklenmedik tepki verebilir bir hale gelir. Keçiboynuzların ortaya çıktığı yerleri ve onların çoğalıp çoğalmadığını denetlemek için görevlendirilen PuĢkin bu görevi, insanların gözünde itibarının düģürülmesi, kendisiyle alay edilmesi ve kendine yapılmıģ bir hakaret olarak değerlendirerek görevi reddettiğine dair Vorontsov un idari iģler müdürü A. Ġ. Kaznaçeyev a mektup yazar. Bu mektupta isyan etmediğini, fakat bu görevi kabul edemeyeceğini ve gerekirse görevinden istifa etmeye hazır olduğunu belirtir. ġairin onuru kırılınca çok keskin ifadeler kullandığı herkes tarafından bilinen bir gerçekti. PuĢkin in bu sert konuģmaları Vorontsov un kulağına gitse de Vorontsov, PuĢkin ile tatsızlık yaģamadan ayrılmak niyetindeydi. PuĢkin istediği zaman istifa edemezdi, onun istifası için Petersburg taki yönetimin onayı gerekirdi. 23 Mart te Vorontsov DıĢ ĠĢleri Bakanı Nesselrode ye, PuĢkin i Odessa dan geri çekmesini ve bu durumu Çar a bildirmesini rica eden bir mektup yazar. Hükümetin, Ģair hakkındaki düģüncelerini etkilememek ve onu daha da zor duruma sokmamak için nedenini Odessa ya yüzme döneminde gelen insanların şairi çok överek sürekli kafasını karıştırıp durdukları böylece onun gelişmesini engelledikleri ( накопление приезжих в Одессе ко времени морских купаний, их неумеренные восхваления поэта, постоянно кружащие ему голову и мешающие его развитии) 44 Ģeklinde açıklar. Vorontsov un bildirisiyle PuĢkin in il içinde görev değiģikliği yapılması beklenirken iģ daha da karıģır ve kimsenin beklemediği yeni bir sürgüne dönüģür. PuĢkin in yeni bir sürgüne gönderilmesinin sebebi olarak ateizm ile ilgili yazdığı mektup gösterilir. Ġleride Ģairin iki satır yüzünden sürgün edildim dediği sözler Ģunlardır: Neyle uğraştığımı bilmek ister misin- romantik poemanın gösterişli kıtalarını yazıyor ve ateizm dersleri alıyorum. Buradaki İngiliz, ağır duyan filozof, bugüne kadar karşılaştığım en akıllı ateisttir. (Ты хочешь знать, что я делаю пишу пестрые строфы романтической поэмы и беру уроки чистого Афеизма. Здесь англичанин, глухой философ, единственный умный Афей, которого я еще встретил). 45 ĠĢte bu birkaç satır yüzünden tekrar sürgün edilen Ģair için yeni bir hayat ve yeni bir dönem baģlamaktaydı. 44 Анненков, a.g.e., , Анненков, a.g.e., ,

38 27 DıĢ ĠĢleri Bakanı Nesselrode, Vorontsov un bildirisine cevap verirken Ģair hakkındaki düģünceleri doğru bulur, fakat ellerine geçen mektuptan Ģairin değiģmediği ve eski alıģkanlıklarından vazgeçmediği kanaatinde olduklarını da vurgular. Neticede PuĢkin görevden alınır ve tüm yol masrafı hükümet tarafından karģılanmak üzere Pskov a gönderilmesine karar verilir. Böylece Odessa dönemi son bulur ve ufukta Ģairi Mihaylovskoye ye götüren yol görünür. ġairin Mihaylovskoye sürgünü ile ilgili olarak araģtırmacılardan F. F. Vigel, sürgünün asıl sebebini Ģairin Vorontsov un eģine âģık olmasını gösterir. Fakat bu durumda PuĢkin in Rayevski tarafından bir paravana olarak kullanıldığını, yani PuĢkin in Vorontsovların evine girip çıkmasını ve Ģairin Vorontsova ya duygularının canlanmasını sağlayarak, herkesin dikkatini üzerinden çekip PuĢkin e yönlendirdiğini söyleyen F. F. Vigel, aslında Rayevski nin Vorontsova ya âģık olduğunu Ģu sözlerle ifade eder: Rayevski Vorontsova ya meşhur şairin onun ayaklar altına serilmesinin ne kadar güzel bir şey olduğunu hissettirir. O hoş bayana şıpsevdi Puşkin i cezp etmek zor değildi. Rayevski Puşkin in arkadaşlığını kazanarak şairin kendisinde sırdaş ve gayretli bir yardımcı görmeyi sağlar, kısacası onu ustaca kandırır. (Влюбчивого Пушкина нетрудно было привлечь миловидной, которой Раевский представил, как славно иметь у ног своих знаменитого поэта Вкравшись в его дружбу, он заставил его видеть в себе поверенного и усерднейшего помощника, одним словом, самым искусным образом дурачил его). 46 Bu sürgünün asıl sebebinin ne olduğu sorusu noktasında Modzalevski nin PuĢkin adlı çalıģmasının PuĢkin in Mihaylovskoye Sürgününe Dair (К истории ссылки Пушкина в Михайловское) baģlığı altında dört muhtemel neden sıralanır. Bunlar: 1. General Skobelev in PuĢkin i ihbar etmesi ( yılı Ocak ayının ikinci yarısı), 2. ġairin Ġngiliz lakaplı, ağır duyan bir filozoftan ateizm derslerini aldığı bilgileri içeren mektubun postada açılması ve bu bilgilerin hükümetin kulağına gitmesi, 3. Vorontsov un, PuĢkin ile yakınlaģtığı Petersburg ta kınanmasından korkması, 4. Nükteli sözlerden, eģine ilgi duymasından, karalamalarından ve dedikodularından dolayı Vorontsov un PuĢkin e kızgın olmasıydı. 46 Ġnternet: Езерская, Б. Женщины в жизни Пушкина в Одессе, Web: adresinden 5 Nisan te alınmıģtır.

39 28 Bu dönemde Güney Poemaları (Южные Поэмы) olarak adlandırılan Ģiirleriyle uğraģan ve bütün Rusya da tanınmaya baģlayan PuĢkin, Kafkas Esiri, Haydut KardeĢler, ve te bitirdiği Bahçesaray ÇeĢmesi üzerine çalıģır. Yeni döneme imza atan romantizmin kurucularından olan ve kendine Kafkas ġarkıcısı (Певец Кавказа) denilen Ģair tüm romantik gençlerin gözdesi olur. Fakat PuĢkin, 9 Mayıs te Yevgeniy Onegin ve yılının sonunda Çingeneler (Цыганы) ile baģladığı romantizm dönemini kapatır ve gerçekçiliğe yönelir. Hayalperestten düģünüre dönüģen Ģairin, arkadaģı ve aynı zamanda eleģtirmen olan P. A. Pletnyov a söylediği ancak Çingeneler den sonra poemalara karşı bir eğilim hissettim (только с «Цыган» почувствовал я в себе призвание к драме) 47 sözleri onun, sanatında yenilikler aramakla meģgul olduğunu göstermektedir. Mihaylovskoye sürgünü ile yeni bir dönemin baģlaması bu sürecin hızlanmasına yardımcı olur. Böylece 30 Temmuz te, cebinde ruble yol parası ve ruble maaģıyla yola çıkan Ģair, 9 Ağustos ta Mihaylovskoye ye varır Mihaylovskoye Sürgünü ve Boldino Dönemi 9 Ağustos te Mihaylovskoye ye varan PuĢkin için yeni, zorluklarla dolu bir dönem baģlar. Memleketine gönderilmesine rağmen buna hiç sevinmez. Bunun sebeplerinden biri de ailesiyle karģı karģıya gelmesi idi. Ġlk baģta ailesi tarafından sıcak karģılanan ancak sürgünün gerçek nedeni ortaya çıkınca yakınma ve Ģikâyetlere maruz kalan PuĢkin, ailesinin yanında sürgünlerin en ağırını yaģamaya baģlar. Özellikle baba Sergey Lvoviç in oğlunu gözetleme görevini kabul etmesiyle araları daha da açılır. Güzel ve iyi prenses (Belle et bone princesse) diye hitap ettiği bir bayana, Fransızca yazdığı ve Odessa ya yolladığı mektubunda PuĢkin, bu durumla ilgili Ģunları yazar: Önceden sezdiklerim (korktuklarım) gerçekleşti. Ailemle bir arada bulunmam eziyetimi ikiye katladı. Hükümet, babama, devlet ajanı rolünde beni takip etme teklifinde bulundu. Babam bu vazifeyi kabul eder, bu da onun benim hakkımda, her anlamda yanıldığını gösterir. Evdekiler, sürgünle ilgili serzenişte bulunmaya, belamın diğerlerini de felakete sürükleyeceği korkusunu dile getirmeye ve masum kız kardeşimle neşeli ve eğlenceli ağabeyime tanrısızlığı propaganda ettiğimden şüphelenmeye başladılar. ( Сбылось все, что я предвидел. Присутствиемое в среде моего семейства удвоило мои муки. 47 Анненков, a.g.e. ,

40 29 Правительство вздумало предложить моему отцу роль своего агента в преследованиименя. Отец имел слабость принять поручение, которое во всех отношениях ставит его в ложное положение относительно меня. Меня стали попрекать ссылкой, заявлять страх, что мое несчастие вовлечет и других в погибель, подозревать, что я проповедую безбожие моей сестре, которая есть небесное создание, и брату, который очень забавен и весел ) 48 Ailesinde anlayıģ ve destek bulamayan, içine kapanarak sessiz kalmayı tercih eden ve günün birinde dayanamayıp babasıyla konuģmak isteyen PuĢkin, tatsız bir olay yaģar. Bu konuyla ilgili olup bitenleri Petersburg ta bilinmeyen bir kiģiye yazdığı mektubunda anlatmaktadır: Evde ne durumda olduğumu sen düşün. Buraya geldiğimde nazikçe karşılandım Fakat kısa bir süre sonra her şey değişti. Sürgünümden korkan babam, sürekli onu da aynı şeyin beklediğini söyleyip duruyordu Sinirli biri olmam onunla açık konuşmamı engelliyordu, susmayı tercih ettim. Ağabeyime ve kız kardeşime tanrısızlığı propaganda ettiğimi düşünerek ağabeyimi azarlamaya başladı. Bana göz kulak olmakla görevlendirilen P. (Peşçyurov), babama mektuplarımı açmayı teklif eder, kısacası ispiyonum olmaya. Kendimi bu üzücü durumdan kurtarmak için babama geldim ve onunla açık konuşmak için izin istedim, hepsi bu kadar. Babam sinirlendi, bağırdı ben ise atıma binip gittim. Babam ağabeyimi çağırarak benim gibi canavar ve felaket getiren biriyle görüşmemeyi emreder. Bunu öğrendiğimde kafama kaynar sular döküldü. Yatak odasında bulduğum babama üç ay içimde biriktirdiklerimi döktüm: onu son kez uyardığımı söyleyerek konuşmamı bitirdim. Babam şahitlerin olmamasından faydalanarak koşarak çıktı ve ev halkına onu dövdüğümü, sonra da dövmek istediğimi iddia etti. (Посуди о моем положении дома. Приехав сюда, я был ветречен и обласкан, но скоро все переменилось. Отец, испуганный моей ссылкой, беспрестанно твердил, что и его ожидает та же участь Вспыльчивость мешала мне с ним откровенно объясниться: я решился молчать. Он стал укорять брата что я преподаю ему и сестре безбожие. Назначенный за мною смотреть, П (Пещуров?) осмелился предложить отцу моему распечатывать мою переписку короче быть моим шпионом!желая, наконец, вывести себя из тягостного положения, прихожу к отцу моему и прошу позволения говорить искренно 48 Анненков, a.g.e. ,

41 30 более ни слова Отец рассердился, закричал я сел верхом и уехал. Отец призвал моего брата и велел ему не знаться с этим чудовищем, с этим сыном погибели. Голова моя закипела, когда я узнал это. Иду к отцу, нахожу его в спальне и высказываю все, что было у меня на сердце целых три месяца; кончаю тем: «что говорю ему в последний раз». Отец мой, воспользовавшись отсутствием свидетелей, выбегает и всему дому объявляет, что я его бил! потом, что хотел бить) 49 Petersburg ta bilinmeyen bir kiģiye yazılan yukarıdaki mektupta Ģu sözler de yer almaktadır: Mektubun saçma bir satırından dolayı sürüldüm. Buna babama el kaldırdığıma dair suçlamalar da eklenirse oralarda nasıl sevineceklerini bir düşün. Bu şaka kürek cezasıyla sonuçlanabilir. ( Я сослан за одну строчку глупого письма. Если присоединится к этому обвинение в том, что я поднял руку на отца посуди, как там обрадуются. Шутка эта пахнет каторгой ). 50 Bu sözler dikkate alınırsa, yazarın duyduğu endiģenin boģuna olmadığını görebiliriz. Bu olaydan sonra PuĢkin ailesi (annesi, babası, kız kardeģi, ağabeysi) evi terk eder ve yazar, dadısı Arina Radionovna ile baģ baģa kalır. Aile içinde yaģanan bu huzursuzlukları düzeltmek için Jukovski nin uğraģtığına dair iddialar söz konusudur. Jukovski nin bu çabaları sonucu mu veya baģka bir sebepten mi olduğu kesin bilinmemekle birlikte Mihaylovskoye den Petersburg a taģınan baba, Kasım te, oğluna ispiyonculuk yapma görevinden vazgeçtiğine dair gerekli yerlere mektup yazar. Baba oğul arasındaki küskünlük PuĢkin in hükümetin gözetiminden kurtulup yeni Çar I. Nikolay tarafından kabul edilene kadar devam eder ve liseden sınıf arkadaģı olan Delvig in çabalarıyla son bulur. Mihaylovskoye de tek baģına kalan PuĢkin i gözetleme görevi tekrar Opoçetski ye geçer; dini kılavuzluğunu yapması için ise sıradan, iyi kalpli, hafif kızıl saçlı ve kısa boylu, Ġon adlı bir keģiģ görevlendirilir. Mihaylovskoye de tek baģına kalan, mütevazı hatta yoksul bir hayat sürmeye baģlayan PuĢkin, ailesinin gidiģinden sonra eģiğin yanındaki odada kalır. Bu oda onun tarafından hem mutfak, hem yatak odası, hem çalıģma odası olarak kullanılırdı. ArkadaĢlarının olmaması, maddi sıkıntı, yalnızlık ve sevdiği eğlence dolu hayattan uzak kalması PuĢkin için adeta çekilmez hale gelir. Vyazemski insafsızca bir cinayet (бесчеловечное убийство) 51 olarak adlandırdığı bu sürgüne PuĢkin in dayanamayıp aklını kaybetmesinden korkar. Hiç bu kadar yalnız kalmayan yazar ata binerek, tek baģına bilardo oynayarak, kitap okuyarak, ayrıca Trigorskoye köyünde Praskovya 49 Анненков, a.g.e. , Анненков, a.g.e., , Гроссман, a.g.e., ,

42 31 Aleksandrovna nın evini ziyaret ederek yalnızlığını gidermeye çalıģır. Praskovya Aleksandrovna iyi eğitim almıģ, birkaç yabancı dil bilen, ilk evliliğinden üç, ikinci evliliğinden iki ve bir üvey kızı olan kırk yaģlarında bir bayandı. DıĢarıdan da misafirleri gelen bu kalabalık aileyle PuĢkin in sıkı bir iliģkisi olur ve edebiyat çalıģmalarından kalan boģ vaktini orada geçirir. Bununla birlikte Praskovya Aleksandrovna yı ziyarete gelen yirmi dört yaģındaki yeğeni Anna Petrovna Kern ile yazar arasında ileride bir gönül iliģkisi yaģanacaktır. Bu kalabalık ortamda çok eğlence ve aģk oyunları vardır. Mihaylovskoye de bulunduğu yıllarda PuĢkin in eģi, hatta onun çocuğunu doğurduğu iddia edilen köylü kızı Olga KalaĢnikova dır. 52 Köyün bu monoton ve sıkıcı hayatına alıģık olmayan PuĢkin için o dönem sanat açısından çok verimli geçer. Yalnızlığın boģluğunu çalıģma masasında doldurmaya çalıģır ve çok sayıda eser yaratır. Odessa da baģladığı Çingeneler, Boris Godunov (Борис Годунов), Yevgeniy Onegin in dördüncü, beģinci ve altıncı bölümü, Kont Nulin (Конт Нулин), onlarca Ģiir ve öğle saatlerine kadar vaktini ayırdığı, fakat 14 Aralık den sonra yok etmek zorunda kaldığı hayatından notları sayabiliriz. PuĢkin bu notlarla ilgili olarak: yılının sonunda lanet olası komplonun açığa çıkmasıyla notlarımı yakmak zorunda kaldım (В конце года, при открытии несчастного заговора, я принужден был сжечь записки) 53 ifadesini kullanır. Yakmak zorunda kaldığı notlarından birkaç bölüm dıģında günümüze bir Ģey ulaģamamıģtır de Tsarskoye Selo da ve te Petersburg da bulunduğu dönemlerde, PuĢkin tekrar not tutmaya çalıģır, fakat bu denemeler her seferinde birkaç bölümle sınırlı kalır. Bu esnada onu çok uğraģtıran Aleksandr PuĢkin in ġiirleri (Стихи Александра Пушкина) adlı kitabı üzerinde çalıģır. Ġlk önce de Nikita Vsevolojski ye bin rublelik kumar borcunu kapatmak için verdiği Ģiir defteri, A. Bestujev ve Ģairin ağabeyi aracılığıyla yapılan görüģmeler sonucunda PuĢkin in eline tekrar geçer. Bu defter üzerine eklemeler ve düzeltmeler yaparak kitap haline getirir ve te yayınlatır. PuĢkin, bununla büyük bir baģarı yakalar ve konu kitabın yayınlanmasından iki ay sonra (27 ġubat ) yazarın arkadaģı Ģair ve aynı zamanda eleģtirmen olan Pletnyov in PuĢkin e yazdığı mektupta açıkça ifade edilir: Aleksandr Puşkin in Şiirleri nin bir tek nüshası bile elimde kalmadı. Daha da önemlisi, benden artık bir şey satın alamayacaklarını öğrenen kitap satıcıları arasında bir savaş başlamıştı. (Стихотворений Александра Пушкина у меня уже нет ни единого экз., с чем его и поздравляю. Важнее того, что между 52 Гроссман, a.g.e., , Анненков, a.g.e., ,

43 32 книгопродавцами началась война, когда они узнали, что нельзя больше от меня ничего получить). 54 Edebiyat eleģtirilerinden memnun olmayan, çıkarılan yıllık küçük dergilerin de yeterli olmadığını düģünen PuĢkin, Vyazemski ve Katenin i de aynı dergide buluģturmayı düģünerek edebiyat üzerine bir eleģtiri dergisi çıkarmayı planlar. Fakat 14 Aralık Olayı (Dekabrist Ġsyanı) bu planların yıkılmasına neden olur Aralık te Kont Nulin i bitiren PuĢkin, üç gün sonra Petersburg tan Trigorskoye ye dönen Osipovların aģçısından Senato Meydanı ndaki isyan haberini alır. Ertesi sabah PuĢkin, Petesburg a gitmeye karar verir. Fakat bu hareketin çok tehlikeli ve her tarafta hazırda bekleyen polisler olduğunu iyi bilmektedir. Polisler tarafından tanınıp haberin Çarın kulağına gitmesinden çekinen PuĢkin, ilk menzile varmadan geri döner. PuĢkin, batıl inançlara inanan birisiydi, bu yüzden onun yoldan geri dönmesini yoluna tavģanın çıkması ve papaza rastlaması gibi batıl inançlarla iliģkilendirenler olduğu gibi tedbirli olduğu ve mantıklı düģündüğünden geri döndüğünü söyleyen Annenkov gibi eleģtirmenler de vardır. PuĢkin in bu geri dönüģü dekabrist arkadaģlarıyla Senato Meydanında olmayı engelleyen ve belki de hayatını kurtaran bir hareket idi. Olayın gidiģatını Mihaylovskoye den takip etmeye karar veren ve aldığı haberlerin ağırlığından bir süreliğine sessiz kalmayı tercih eden yazar için bekleyiģ ve endiģe dolu günler baģlar. Mektupları kesilen ve geliģmeleri gazetelerden takip ederek idam edilenlerin arasında Rıleyev, Pestıl, S. Muravyov- Apostol, Bestujev- Rumin ve Kolhonski gibi arkadaģların isimlerini gören PuĢkin, I. Aleksandr ın ölmesi ve yerine I. Nikolay ın geçmesiyle hayatta kalan dekabrist arkadaģları için cezaların hafifletilmesi, kendisi için ise sürgünden kurtulmayı ümit etmeye baģlar ve beklediği özgürlük haberi ay sonra gelir yılında 3 ü 4 Ağustos a bağlayan gece, kurye PuĢkin e Moskova ya gitme emrini getirir. Bir tutuklu gibi değil, kendi arabasıyla Moskova ya giden PuĢkin için bir sürgün döneminin daha sonuna gelinmiģ olunur. PuĢkin, 8 Eylül de Moskova ya varır ve doğruca kendisinden sadece üç yaģ büyük olan Çar I. Nikolay ın yanına götürülür. Çar ile uzun süren görüģmede dekabristler ile olan iliģkisini reddetmeyen yazar, Çarın Ġsyan sırasında buralarda olsaydın ne yapardın? sorusuna Senato Meydanı nda olurdum cevabını verir. Ya PuĢkin in samimiyeti ya da I. Nikolay ın ülkede oluģan gergin havayı hafifletmek için yeni hamle yapma ihtiyacı 54 Лотман, a.g.e., ,

44 33 duyduğundan olsa gerek Çar, yazarın sansürünü bizzat üstlenerek yaģamak istediği Ģehri kendisine seçme imkânı verir ve PuĢkin i affeder. Yeni ve genç edebiyatçılarla iģbirliği yapmak için PuĢkin, Moskova ya gider. O dönemde Moskova daki edebiyat dünyası iki mercek etrafında yoğunlaģmıģtı. Bunlardan birincisi N. A. Polevoy un yayınladığı Московский Телеграф adlı dergi idi. PuĢkin e göre Polevoy un edebiyat programı amatörce idi bu yüzden ona yanaģmayı mantıksız bulur. Ġkinci mercek ise D. V. Venevitinov un, S. ġevırev, M. Pogodin, V. Odoyevski, Ġ. Kireyevski gibi genç Lyubomudrı (Любомудры) lakaplı, Moskova Üniversitesi mezunları ve dekabristlerin küçük kuģağı sayılan bir edebiyatçılar grubu idi. PuĢkin, kendini bu gruba ait hissetmese de genç edebiyatçıları merakla izler. 12 Ekim da Ģair ve aynı zamanda filozof olan D. V. Venevitinov un evinde Ģair Boris Godunov ve Stepan Razin Efsanesi (Песня о Степане Разине) ni okuyarak herkesi kendine hayran bırakır. Bu genç edebiyatçı grubunun bir dergi çıkarmak niyetinde olduğunu öğrenen yazar, kendi fikirlerini paylaģır; güçlerin birleģtirilmesine karar verilir. 24 Aralık ta yeni derginin kutlaması yapılarak nin baģında Московский Вестник adında baģka bir dergi yayınlanmaya baģlanır. PuĢkin, dergiyi desteklemek amacıyla Boris Godunov ve Yevgeniy Onegin den bazı bölümleri ve bir Ģiir dizisi yayınlasa da eleģtirinin olmayıģı okuyucu sayısının hızla düģmesine ve genel olarak derginin baģarısızlığa uğramasına yol açar. Bilindiği gibi PuĢkin tehlikeleri seven ve onlarla sonuna kadar mücadele eden bir yapıya sahiptir. DüĢmanların çoğalmasıyla birlikte kiminle ve nereden mücadeleye baģlayacağına bilemeyen Ģair gözetimi altında olduğu Bekendorf la da anlaģmazlıklar yaģamaya baģlar. 14 Aralık a (На е Декабря) not düģtüğü Andrey ġenye (Андрей Шенье) adlı Ģiirin kopyası eline geçen Bekendorf un emri üzerine sorgulanan Ģair, Ģiirin Aralık olaylarından önce yazıldığını söyleyerek kendini savunur. ġair bu ve buna benzer sorunlar yüzünden bizzat Çar I. Nikolay a açıklama yapmak zorunda kalır. Çar ile yapılan görüģmeden sonra ise PuĢkin e açılan davaların tamamı kapanır. Sürgün yıllarında Petersburg a dönebilmek için can atan PuĢkin, artık oralardan uzaklaģmak için Paris e, Çin e, Türk savaģ cephesine hatta köye bile gitmeye razı olur. Petersburg tan ayrılmak için verilen tüm dilekçeler reddedilince da Moskova ya, oradan da izinsiz Kafkasya ya gider. Kafkasya da gençlik arkadaģlarıyla ve sürgündeki dekabristler ile buluģmayı ümit eder ve 26 Mayıs ta Tiflis e varır. Tiflis te liseden arkadaģı Volhovski, N. N. Rayevski (oğlu), PuĢin in kardeģi Mihail, Ġran da öldürülen ve Rusya ya

45 34 götürülen Griboyedov un naaģı ve sürgündeki birçok dekabristle karģılaģır. Bir süre sonra komutan Paskeviç ile çıkan anlaģmazlıktan dolayı Kafkasya yı terk etmek ve Petersburg dönüģünde Bekendorf a açıklama yapmak zorunda kalır. ĠĢte bu zor günlerinde Yevgeniy Onegin in yedinci bölümünü bitirip diğer bölümlerinin planını yapan Poltava (Полтава) ve daha çok sayıda Ģiir yazan PuĢkin in sanatında en önemli geliģmelerden biri düz yazıya yönelmesi olur de I. Petro dönemini yansıtan tarihi bir roman 55 üzerine çalıģan fakat bu çalıģmayı bitirmeden da ġiir Tarzında Roman a (Роман в стихах) baģlayan yazar, yılında daha önce baģladığı Yevgeniy Onegin, Küçük Trajediler (Маленькие Трагедии), Belkin Hikâyeleri (Повести Белкина) gibi eserlerini tamamlar. PuĢkin, adeta tüm bitiremediği eserlerini tamamlayarak hayatında bir dönemin kapanmasını ve yeni bir dönemin baģlamasını arzulamaktaydı. Bu yeni dönemin evlenmekle baģlayacağına inanır in sonu in baģında dans hocası olan Ġogel de düzenlenen baloların birinde eski yüksek rütbeli bir memurun kızı olan Natalya Gonçarova ile karģılaģır, büyüleyici güzellikteki bu genç kıza âģık olur ve hayatını onunla birleģtirmek ister. PuĢkin in Gonçarova ya çok âģık olduğunu savunanların yanı sıra da S. F. PuĢkina ya, de Anneta Olenina ya, 1 Mayıs da N. N. Gonçarova ya evlenme teklif ettiği ve Vyazemski nin eģine yazdığı mektubunda PuĢkin in Yekaterina Nikolayevna UĢakova ile neredeyse niģanlandığını ifade eden bilgilere dayanarak onun, âģık olduğu için değil, evlenmek istediği için âģık olduğuna dair düģüncelere yer verilir. PuĢkin, 1 Mayıs da Gonçarova yı ister ve net cevap alamayınca Kafkasya ya gider. Kafkasya dönüģü 12 Mart da Gonçarova ile tekrar karģılaģır ve Ģansını tekrar denemeye karar verir. 6 Nisan da tekrar Gonçarova yı istediğinde olumlu cevap alır. Ancak bu sefer de karģısına baģka bir engel çıkar. Gelinin annesinin müstakbel damadın siyasi itibarından endiģelenmesi üzerine PuĢkin, Bekendorf a evlenme niyetinde olduğunu ve ondan hükümetin kendisine güvendiğini bildiren bir mektup yazmasını rica eder. Nisan sonunda evlilik kararının Çar tarafından hoģ karģılandığı ve hükümet tarafından gözetim altında olmadığına dair bir cevap alarak N. N. Gonçarova ile niģanlanır. 10 ġubat de yazar ve aynı zamanda eleģtirmen olan N. Ġ. Krivtsov a evlilik kararıyla ilgili Ģunları yazar: Bugüne kadar genellikle yaşanılması gereken bir hayatı yaşadım. Mutlu değildim. Otuz yaşımı geçtim. Otuz yaşında insanlar genellikle evlenirler, bende pişman olmayacağımı düşünerek o insanlar gibi yılında Büyük Petro nun Arabı baģlığı altında yayımlanacaktır.

46 35 davranıyorum. (До сих пор я жил иначе как обыкновенно живут. Счастья мне не было. Мне за 30 лет. В тридцать лет люди обыкновенно женятся- я поступаю как люди, и вероятно не буду в том раскаиваться). 56 PuĢkin in evlilik kararına arkadaģları ĢaĢkınlık ve Ģüpheyle yaklaģırlar. Bu evliliğe olumlu bakanlar olduğu gibi olumsuz yaklaģanlar da vardır. PuĢkin in 4 Mart da Sobanskaya dan ayrılması ve aradan çok geçmeden 6 Nisan da Gonçarova yı istemesi onun Sobanskaya dan intikam almak veya onu unutmak için evlenme kararı verdiğine dair görüģler ortaya çıkartır. Hatta bu görüģü desteklercesine Gonçarova ile niģanlandığı gün Литературная Газета gazetesinde Sobanskaya adına yazılan Adım Sana Ne Ġfade Eder (Что в имене тебе моем) adlı Ģiiri yayınlanır. Gonçarova nın bu Ģiirden ve kimin adına yazıldığından haberi olsaydı belki de bu niģan gerçekleģmezdi. Fakat PuĢkin niģanlanmasına rağmen niģandan iki ay sonra iģlerini halletme bahanesiyle Petersburg a Sobanskaya ile görüģmeye gittiği yönünde iddialar da söz konusudur. NiĢanlanarak hayatını düzene sokmaya çalıģan PuĢkin, Çar tarafından affedildiğini ve gözetim altında olmadığını düģünse de durumun aslında hiç de öyle olmadığı aģikârdır. Ona güvenmemeye devam eden yönetim Fatey Bulgarin 57 gibi profesyonel edebiyatçılardan yardım ister. Yazar, yılında Bulgarin in ispiyonculuk yaptığını anlar. Bu esnada Boris Godunov eseri sansürden geçmek için Çara gönderilir. I. Nikolay eserin incelenmesi için onu gizli bir bilirkiģiye gönderir. Sonunda eserin piyesten romana çevrilmesine karar verilir. PuĢkin, bu değiģiklikleri yapmayı reddedince eser yasaklanır da Bulgarin in Sahte Dmitri (Дмитрий Самозванец) adlı eserinde kendi eseriyle benzer noktaları fark ederek onun Bekendorf la olan iliģkisini tespit eder yılına gelindiğinde Delvig in editörlüğü altında Vyazemski, PuĢkin, Delvig ve onlara yakın edebiyatçılardan oluģan ekiple Литературная Газета gazetesi yayınlanmaya baģlanır. Tamamen edebi sorunlara odaklanan ve genel okuyucu kitlesine hitap etmeyen bu gazete Bulgarin i endiģelendirerek PuĢkin in okuyucu ve hükümet gözünde karalanmasına neden olur. 14 Mart da Северная Пчела da yazarı karalayan bir yazı yayımlanır, PuĢkin 56 Лотман, a.g.e. , Fadey Bulgarin: doğumlu, Polonya milliyetçiliği ile büyütülen fakat Petersburg askeri okuluna verildikten sonra asimile olan (RuslaĢan) ve PuĢkin hakkında daima imalı suçlamalarda bulunan bir edebiyatçıdır. Web: adresinden 15 Ocak te alınmıģtır.

47 36 ise buna karģılık Vidok Figlyarin (Видок Фиглярин) 58 Bulgarin in ispiyonculuk faaliyetlerini açığa çıkarır. epigramını ortaya atarak PuĢkin, Gonçarova ile niģanlanmak için tüm engelleri aģtığını düģündüğü bir sırada maddi sıkıntı yaģamaya baģlar ve düğün masrafı ile gelinin çeyizini düzenlemek için tüm yaz maddi sorunlar ile ilgilenir. Sonbahar onun çalıģma hayatında en önemli mevsimdi ve bu sonbaharı değerlendiremeyeceğine çok üzülür: Sonbahar yaklaşıyor. Sağlığımın genelde güçlendiği, edebiyat alanında çalışma dönemi olan ve benim en sevdiğim mevsimde, gelinin çeyiziyle ve ne zaman oynayacağımız belli olmayan düğünle uğraşıyorum. Tüm bunlar pek iç açıcı değil. Köye gidiyorum, Tanrı bilir, manevi huzur ve çalışmak için vakit bulabilecek miyim? (Осень подходит. Это любимое мое времяздоровье мое обыкновенно крепнет- пора моих литературных трудов настает- а я должен хлопотать о приданом, да о свадьбе, которую сыграем Бог весть когда. Все это не очень утешно. Еду в деревню, Бог весть, буду ли там иметь время заниматься и душевное спокойствие) 59 Ağustos ayında Moskova ya ölüm döģeğinde olan amcası Vasili Lvoviç i ziyaret eden yazarın sıkıntılı günlerinde müstakbel kayınvalidesinin üstüne varmasıyla araları açılır ve PuĢkin o sinirle niģanı attığına dair Gonçarova ya mektup yazar. 31 Ağustos ta niģanın bozulup bozulmadığını bilmeyen PuĢkin i Boldino Dönemi diye adlandırılan yeni bir dönem beklemektedir. Moral bozukluğu ile Boldino ya varır ve PuĢkin niģanlısından çeyizsiz evlenmeye razı olduğunu bildiren mektubu aldıktan sonra her Ģey yavaģ yavaģ yoluna girer. O sırada ülkenin her tarafını kolera sarmıģtı, bu yüzden PuĢkin köyden ayrılamaz ve niģanlısına yirmi gün kadar köyde kalacağını yazsa da kolera bahanesiyle dönüģünü erteleyerek çalıģmak için vakit kazanır. Onun koleradan dolayı köyde kaldığına sevindiğini 9 Eylül de Boldino dan Pletnyov a yazdığı mektubunda görmekteyiz: Nişanlıdan kaçarak şiirlerin başına oturmanın ne kadar eğlenceli olduğunu tahmin edemezsin. Eş nişanlıdan farklıdır. Hem de çok! Eş kardeş gibidir. Onun yanında istediğin kadar yazabilirsin. Nişanlı ise Şçeglov un sansüründen beterdir, dilini kolunu bağlar Sevgili arkadaşım! Buradaki köy muhteşemdir. Bir düşün: her taraf kır, komşular yok, canın istediği kadar ata binebilirsin, istediğin kadar evde yaz, kimse rahatsız etmez (Ты 58 Vidok: Skandallara karıģan anıları yla tanınan Fransız detektifi, Paris gizli polisin baģı, asker kaçağı olan bir suçlu. Web: adresinden 18 Mart te alınmıģtır. 59 Лотман, a.g.e. ,

48 37 не можешь вообразить, как весело удрать от невесты, да и засесть стихи писать. Жена не то, что невеста. Куда! Жена свой брат. При ней пиши сколько хошь. А невеста пуще цензора Щеглова, язык и руки связывает «» Ах, мой милый! Что за прелесть здешняя деревня! Вообрази: степь да степь; соседей ни души; езди верхом сколько душе угодно, пиши дома сколько вздумается, никто не помешает) 60 PuĢkin in yalnızlık ve son bahar sevgisiyle ilgili Lotman ın Ģu açıklamaları mevcuttur: O, atletik yapıda, fiziki olarak güçlü, dayanıklı, hünerli ve sağlıklıydı. Hareketi, ata binmeyi, gürültülü kalabalığı sevdiği gibi yalnızlığı, sessizliği ve yorucu misafirlerin olmamasını da severdi. İlkbahar ve yaz sıcağından kaynaklanan aşırı canlanma veya uyuşukluktan canı sıkılırdı. Alışkanlıkları ile bedensel olarak kuzey adamıydı, yani serinliği, sonbaharın temiz havasını, kış soğuğunu severdi. Yağmur ve çamur onu korkutamaz ve atla gezmelerine engel olamazdı. Pletnyov a Son bahar harikadır; yağmur, kar ve dizlere kadar çamur şeklinde yazmıştı. (Пушкин был атлетически сложен, хотя и невысок ростом, физически крепок и вынослив, обладал силой, ловкостью и крепким здоровьем. Он любил движение, езду верхом, шумную народную толпу, многолюбное блестящее общество. Но любил он и полное уединение, тишину, отсутствие докучных посетителей. Весной и в летнюю жару его томили излишнее возбуждение или вялость. По привычкам и физическому складу он был человеком севера- любил холод, осенние свежие погоды, зимние морозы. Дождь и слякоть его не пугали они не мешали прогулкам верхом. «Осень чудная,- писал он Плетнееву,- и дождь и снег, и по колено грязь») 61 PuĢkin, yaratıcı yeteneğinin zirvesine ulaģtığını hissederek, realizmin yeni basamağına geçiģ dönemi olarak kabul edilen bu dönemde Belkin Hikâyeleri, Küçük Trajediler, Kolomna daki Küçük Ev (Домик в коломне), Goryuhino Köyü Hikâyesi (История села Горюхина), Papaz ve Yardımcısı Balda Masalı (Сказка о попе и о работнике его Балде) ve bir dizi Ģiir yazar. Ayrıca üzerinde yaklaģık yedi yıl çalıģtığı en önemli eserlerinden biri olan Yevgeniy Onegin i bitirir. Bu eserle realizmde olgunlaģtığı kabul edilir. 60 Лотман, a.g.e. , Лотман, a.g.e. ,

49 38 Evlilik için parasızlıktan yakınan yazar, babasından düğün hediyesi olarak aldığı malın evrak iģlemlerini halleder halletmez 5 Aralık ta Moskova ya niģanlısının yanına geri döner Yeni Hayat PuĢkin, 18 ġubat de Moskova da BolĢoye Vozneseniye (Большое Вознесение) kilisesinde on sekiz yaģındaki Gonçarova ile evlenir ve bir hafta sonra Pletnyov a mutlu olduğuna dair Ģu sözleri yazar: Ben evliyim ve mutluyum, tek dileyim var o da hayatımda bir şeyin değişmemesidir, çünkü bundan daha iyisi olamaz. Bu durum benim için o kadar yeni ki sanki yeniden doğdum. (Я женат- и счастлив; одно желание мое, чтоб ничего в жизни моей не изменилось- лучшего не дождусь. Это состояние для меня так ново, что кажется я переродился). 62 Gonçarova ile PuĢkin arasında hareketli gece hayatını sevmeleri dıģında neredeyse hiç bir ortak noktaları yoktur. Farklı anlayıģ, görüģ ve düģünce sahibi olan bu çift sanki iki ayrı dünyanın insanıdır. Yazarın evlenmesine Ģüpheyle yaklaģan arkadaģları Gonçarova nın kendisine uygun olmadığı kanaatindeydiler. Konuyla ilgili olarak yazar, tercüman ve aynı zamanda edebiyat hocası olan Veresayev Ģöyle der: Hayatı boyunca şiire ilgisizdi. Hem kötü eğitim almış sadece dans etmeye ve Fransızca çene çalmaya eğitilmiş on altı yaşındaki bu kızla Puşkin arasında ne gibi bir manevi ilişki olabilirdi ki? (Всю жизнь была к поэзии совершенно равнодушна. И какое могло быть духовное общение между Пушкиным и малообразованной шестнадцатилетней девочкой, обученной только танцам и уменью болтать по французски?) 63 Benzer bir Ģekilde Karamzina da Ģu yorumunda bulunur: Söylemesi acı verici fakat, bu bir gerçektir. Büyük ve iyi niyetli Puşkin in, onu daha iyi anlayabilen ve seviyesine daha uygun bir eşi olmalıydı. (Больно сказать, но это правда: великому и доброму Пушкину следовало иметь жену, способную лучше понять его и более подходящую к его уровню) Лотман, a.g.e. , Дружников, a.g.e. , Дружников, a.g.e. , 39

50 39 Kendisinden bu kadar farklı olan Gonçarova da, onu kendisine bağlayan Ģey belki de ulaģılmazlığı idi. Ġstediği kadına kolayca ulaģabilen PuĢkin, bu sefer bir engelle karģılaģır ve bir kere bile baģ baģa kalamayan Gonçarova onun gözüne daha cazip ve çekici gelmiģ olabilir. Gonçarova için ise zengin veya yakıģıklı biri olmayan PuĢkin ile evlenmesinin sebebi olarak alkolik babasından, evdeki huzursuz ortamdan ve annesinden kurtulmak istediğine dair düģünceler vardır. Evliliği ile ilgili aslında olumlu cevap alır almaz tereddütler ve kuģkular yaģamaya baģlayan PuĢkin in müstakbel kayınvalidesine Eğer o teklifimi kabul ederse, bu benim için, onun kalbinin ilgisizliğinin ispatı olur (если она согласится отдать мне свою руку, я увижу в этом лишь доказательство спокойного безразличия ее сердца) 65 Ģeklinde yazdığı bu sözler, yazarın Gonçarova tarafından sevilmediğinin farkında olduğunu göstermektedir. Buna rağmen PuĢkin: Zamanla onu kendime bağlayacağımdan ümitliyim, fakat bende onun hoşuna gidebilecek hiçbir şey yok (я могу надеяться со временем привязать ее к себе, но во мне нет ничего, что могло бы ей нравиться) 66 diyerek de çeliģkili ifadeler ortaya koyar. Bilindiği gibi PuĢkin yakıģıklı ve uzun boylu sayılmazdı. Gonçarova ise güzel ve uzun boylu biri idi, bu yüzden dıģ görüntü olarak da birbirine yakıģmayan bir çiftiler. Balolara katılan yazar eģinden uzak salon köģelerinde seyirci kalmayı tercih ederdi. Hükümet her ne kadar Ģairi affettiği süsünü verse de dikkatler daima onun üzerindedir. PuĢkin i gözetimsiz bırakmak istemeyen I. Nikolay, Bekendorf un baģıboģ bırakılmaktansa görevde bulunması daha iyidir düģüncesine katılarak onu Kamer- Yunker (Камер- Юнкер) 67 görevine atar. Petersburg a adeta zincirlenen ve tüm resmi tören ve balolara katılmak zorunda kalan PuĢkin, bu suretle Çarın ve Bekendorf un gözü önünde olacaktır. PuĢkin genellikle kendini daha ispatlamayan genç delikanlılara verilen bu görevi reddetmezse de Kamer-Yunker in üniformasını diktirmeyi reddeder ve Çar ile karģılaģtığında yeni görev için teģekkür etmeyerek hoģnutsuzluğunu açık açık belli eder. Yazarın küçümseyici bulduğu bu göreve eģi Natalya daha farklı yaklaģır. Henüz gençliğinin 65 Дружников, a.g.e. , Дружников, a.g.e. , Kamer-Yunker (Kамер-юнкер): Almanca Kammerjunker kelimesinden türetilen düģük bir saray unvanıdır. Bu ünvanı taģıyan kiģiler 9. insan sınıfında yer almaktaydı. adresinden 25 Aralık te alınmıģtır.

51 40 baharında ve eğlenmeye hevesli olan Natalya eģine resmi törenlerde ve balolarda eģlik ederek belki de geçirdiği zor çocukluğunun acısını çıkarmak istemektedir. Gonçarova eģinin sanatına ilgi duymaz: Tanrım, şiirlerinle beni çok bezdirdin Puşkin (Господи, до чего ты мне надоел со своими стихами, Пушкин!); 68 ya daüzgün, bitkin olduğunu ve geceleri uyumadığını görüyorum, bu halde geçimimizi sağlamaya çalışırken eserlerine odaklanamıyor; yazabilmesi için kafası rahat olmalı (вижу, как он печален, подавлен, не спит по ночам и, следовательно, в подобном состоянии не может работать, чтобы обеспечить нам средства к существованию: для того чтобы он мог сочинять, голова его должна быть свободной ) 69 sözleri, onun edebiyata kayıtsız olduğunu ve sadece geçim kaynağı olarak yaklaģtığını kanıtlar niteliktedir. PuĢkin ise eģinin ihtiyaçlarını karģılamak ve onu memnun etmek için elinden geleni yapmaya çalıģır. Terziye gitmek, sosyete dükkânlarını gezmek, yemek davetlerine, eğlence dolu gezintilere, törenlere ve sabaha kadar süren balolara katılmak Gonçarova nın ilgi alanıydı. PuĢkin den dört çocuğu olan Gonçarova sosyete hayatına düģkünlüğünden özenli bir eģ ve anne olamadı. Evinin, eģinin ve çocuklarının ihtiyaçlarını hizmetçilere devrederek kendi iģleriyle uğraģırdı. Geç kalkar, uzun süren giyinme ve bakım iģlemlerinden sonra tekrar akģama hazırlanırdı. O dönemde evli bir kadının balolara tek baģına gitmesi pek uygun değildi, bu yüzden Gonçarova ya eģlik etmek zorunda kalan PuĢkin bir köģeye oturup eğlenceleri izlemekle yetinirdi. EĢinin ilgisizliğinden tek baģına gezintilere çıkan ve çoğu zaman yemeğini bile dıģarıda yiyen Natalya nın sürdüğü hayatı sağlamak için para sıkıntısı çeken yazar arkadaģlarından ve tanıdıklarından evliliğin ilk dört yılında ve sonraki iki yılda daha borç alarak yaklaģık ruble borçlanır. Aslında PuĢkin in durumundan hiç de hoģnut olmayan Mutluluğu ne diye hayal ediyordum ki, sanki onun için yaratıldım. Özgürlüğümle yetinmeliydim (Чoрт догадал меня бредить о щастии, как будто я для него создан. Должно было мне довольствоваться независимостью) 70 sözleri, evlilikte hayal ettiklerini bulamadığını ispatlar. Bekârken kadınlara zaafıyla tanınan, Ģair evlendikten sonra boģ zamanlarını kadınların da bulunduğu ortamda, arkadaģlarıyla kumar oynayarak değerlendirir. Natalya nın ikinci evliliğinden kızının (muhtemelen annesinden öğrendiği) bu konuyla ilgili Ģu açıklamaları mevcuttur: Puşkin, ya düşük seviyedeki 68 Дружников, a.g.e. , Дружников, a.g.e. , Дружников, a.g.e., ,

52 41 kadınların bulunduğu içki âleminde ya da kumar oynayarak gecelerini geçirir ve güneşin doğuşuyla eve dönerdi Çoğu zaman da eşine aşk ilişkilerinden bahsederdi. (Пушкин только с зарею возвращался домой, проводя ночи то за картами, то в веселых кутежах в обществе женщин известной категории и часто, смеясь, посвящал ее в свои любовные похождения). 71 PuĢkin, 28 Nisan da Ģair P. A. Vyazemski nin eģi V. F. Vyazemskaya ya yazdığı mektubunda Gonçarova nın aģkı olduğunu açıklar: Parantez içinde belirtmem gerekir ki Natali benim aşkımdır. (Натали, замечу в скобках, моя ая любовь). 72 PuĢkin, Gonçarova nın aģkı olduğu açıklamalarına dayanarak bu liste aģağıdaki Ģekilde devam eder: Kontes Nadejda Sologub, Aleksandra Smirnova, Kontes Darya Fikelmon, Amalya Kryudner, Kontes Yelena Zavodovskaya ve sırada Emiliya Musina gibi isimler yer alırken bu listeyi sıradan Natalya Gonçarova nın kız kardeģi Aleksandrina nın devam ettirdiğine dair iddialar vardır. Edebiyatçı V. V. Veresayev a göre yazarın son yıllarında Aleksandrina ile gizli iliģkisi olduğuna dair yeterli bilgi bulunmaktadır. Hatta PuĢkin in kız kardeģi Olga nın da Aleksandr beni eşleriyle tanıştırdı, artık onun tam üç eşi var (Александр представил меня своим женам, теперь у него их целых три) 73 sözleri de bu iddiayı güçlendirir. Ġddiaya göre Aleksandrina nın kaybettiği haçlı kolyesi, hizmetçi tarafından PuĢkin in yatağında bulunur. PuĢkin, ölüm döģeğindeyken bu kolyeyi Vyazemskaya ya vererek Aleksandrina ya iletmesini rica eder. Fakat bu iddialar PuĢkinistikler (Пушкинистика) 74 tarafından reddedilmektedir. Tüm bunları gören ve farkında olan eģini eski ve yeni bayan arkadaģlarından kıskanan Gonçarova, katıldığı balolarda Çar I. Nikolay ın dikkatini çeker. Çarın Natalya ya yaptığı kurları fark eden yazar, eģinin sadakatinden Ģüphelenmese de sosyete dünyasında bu konuyla ilgili yayılan dedikodulardan rahatsız olur. P. E. ġçegolev: güzel kadının herkes tarafından ilgi görmesi, onun (Puşkin in) kuşkulanmasına, kıskanmasına, Otella ya dönüşmesine neden olur. Puşkin sürekli eşini cilvelerinden dolayı uyarıyor ve sitem ediyordu, o (Natalya) ise bu zanaattaki tüm marifetini onunla paylaşıyor, sürekli 71 Дружников, a.g.e., , Дружников, a.g.e., , Дружников, a.g.e. , Пушкинистика: A. S. PuĢkin in sanatını ve biyografisini inceleyen edebiyat tarihi ve edebiyat bilimi bölümü (раздел литературоведения и истории литературы, посвящѐнный творчеству и биографии А. С. Пушкина)

53 42 Puşkin inin kendisini aldattığından şüpheleniyor ve onu kıskanıyordu. (Всеобщее ухаживание за красоткой сделало его подозрительным, ревнивцем, Отелло. Пушкин беспрестанно упрекает и предостерегает жену от кокетничанья, а она все время делится с ним своими успехами в этом ремесле и беспрестанно подозревает Пушкина в изменах и ревнует егo). 75 Puşkin in de dişi köpeğin etrafındaki gibi kuyruğunu dikmiş ve seni koklayan köpeklerin peşinde dolaşmasına seviniyor musun?.. (Ты радуешься, что за тобою, как за сучкою, бегают кобели, подняв хвост трубочкой и понюхивая тебя) 76 sözleri, bu durumdaki rahatsızlığını açıkça göstermektedir. PuĢkin, Natalya yı sosyete hayatından koparıp eviyle, eģiyle ve çocuklarıyla ilgilenen bir ev hanımı olmasını istese de buna ne Natalya yanaģır ne de Ģartlar müsaade eder. Natalya nın ev hanımı olabilmesi için çiftin öncelikle sosyete hayatından uzaklaģması gerekiyordu. Fakat yazarın tümüyle köye dönme denemelerine Çar ve Bekendorf un Ģüpheyle yanaģmasından dolayı bu imkânsızdı. Tüm bu can sıkıcı olaylar sırasında bürokratlarla sıkıntılı bir dönem yaģamaya baģlayan PuĢkin in S. S. Uvarov ile arasında da soğuk rüzgârlar esiyordu. Gençken Karamzinistlerle iģbirliği yapan ve Arzamas kurucularından olan fakir ve kimsenin tanımadığı Uvarov, Eğitim Bakanı A. K. Razumovski nin yaģı ilerlemiģ, çirkin, evde kalmıģ, zengin kızıyla evlenerek birden yükselmiģti. Dekabristlerin baģarısızlığından sonra hükümet tarafına geçen ve eski arkadaģlarının soruģturmasında yer alan eski liberal Uvarov kendi çıkarları için PuĢkin in itibarını kullanmak ister ve Rus Akademisinde ilk boģalan yer sözünü vererek ona yaklaģmaya çalıģır. Fakat yazar bu yakınlaģma denemelerini reddederek bir düģman daha kazanır. Ona düģman kesilen Uvarov, Pugaçev Tarihi (История Пугачева) adlı eserin zararlı ve tehlikeli olduğunu söyler ve PuĢkin hakkında çeģitli dedikoduların yayılmasını sağlayarak ondan intikam almaya çalıģır. Bilindiği gibi dan beri PuĢkin in eserleri sadece Çar ile Bekendorf un sansüründen geçmekteydi. Uvarov ise yazarın da yayınlanmaya baģlayan Современник adlı derginin sansürünün sadece Bekendorf tan değil, sıradan sansürcülerden de geçmesini sağlar ve bilinçli olarak korkak sansürcüleri görevlendirir. Fakat PuĢkin tüm bunları karģılıksız bırakmaz ve daha önce yaģanan bir olayı kullanarak Uvarov a anında cevap verir. Eylül te Московский Наблюдатель adlı dergide PuĢkin in genç zengin bir adamın hastalığını ve açgözlü mirasçı karakterini yansıttığı Lukull nın ĠyileĢmesi Üzerine На выздоровление 75 Дружников, a.g.e., , Дружников, a.g.e., ,

54 43 Лукулла adlı Ģiiri yayımlanır. Sansürcü Nikitenko nun günlüğünde Piyes şehirde çok ses getirdi. Herkes bu piyeste çok net Uvarov u tanıyor (пьеса наделала много шуму в городе. Все узнают в ней, как нельзя лучше, Уварова) 77 yer alan nota bakıldığında Ģiirin amacına ulaģtığı ve istenilen etkiyi yarattığı görülür. Bekendorf a açıklama yapmak zorunda kalan PuĢkin bu fırsatı da değerlendirir ve çarpıcı cevabıyla Uvarov u toplumun gözünde düģürerek itibarını yerle bir eder. Tüm bunların yanı sıra parasızlıkla mücadele etmek zorunda kalan PuĢkin, Pugaçev Tarihi adlı eserini satarak bu durumu düzelteceğine inanır ve devletten borç alır. Eserin kazancı beklentilerin altında çıkınca eski borcunu kapatamadan devletten yeni bir borç alarak görevine ve saraya adeta kelepçelenen yazar, yeni edebi eserler yaratabilmek adına sonbaharında para kazanmak için Mihaylovskoye den ayrılır lu yıllarda PuĢkin in sanatında iki ana konu yer alır: I. Petro ve köylü ayaklanması yılında Pugaçev Ġsyanının gerçekleģtiği toprakları gezmek için dört aylık izin alır. Bu toprakları gezerek olaylara Ģahit olan yaģlı insanlarla konuģup bilgi topladıktan sonra Boldino ya uğrar ve burada Pugaçev Tarihi, Bakır Atlı (Медный всадник), Balıkçı ile Balık (Сказка о рыбаке и рыбке), Ölü Prenses ile Yedi Bahadır (Мертвая царевна и семь богатырей) masalları ve Anjelo (Анжело) gibi eserleri üzerine çalıģır. 20 Ekim de Petersburg a döner ve Pugaçev Tarihi eserini sansürden geçmesi için Çar a iletir yılında yılda dört cilt olarak çıkan ve Gogol un da yer aldığı Современник adlı dergi yayınlanmaya baģlanır. Yayınlanmadan önce çeģitli sıkıntılarla ve kısıtlamalarla karģılaģan PuĢkin için bu dergi büyük bir önem taģımaktaydı. Derginin sadece teknik tarafını değil, maddi tarafını da üstlenerek derginin adeta tek sahibi olan yazarın, düelloya giderken bile makale sipariģi vererek bir sonraki baskıyı düģünmesi bu dergiyi ne kadar önemsediğinin bir göstergesidir. Dergisinde Gogol, Tyutçev, Jukovski, Baratınski, Vyazemski, Koltsov gibi yazarların eserlerini yayınlar ve o zamanlar daha genç ve az tanınmıģ olan Belinski nin Современник te yer alması için görüģmelere baģlar. Bir yandan da Библиотека для чтения dergisinin baģarısını göz önünde bulundurarak okuyucuların beklentilerini harfiyen yerine getirmeye çalıģsa da çabaları boģa çıkar ve 77 Лотман, a.g.e., ,

55 44 genel olarak Современник beklentilerin altında bir baģarı yakalar. Neticede PuĢkin, sansür baskısı, Petersburg dan ayrılamama, sanatına odaklanamama, maddi sıkıntılar gibi sorunlarla mücadele etmek zorunda kalır. Bu arada kendisi için yavaģ yavaģ tehlike çanları çalmaya baģlar. Bu tehlike Dantes tir. Hollanda Elçisi Gekkern, Temmuz ihtilalinden sonra Fransa yı terk ederek cebinde beģ parasız Almanya ya sığınan Dantes i Petersburg a getirir ve onunla ilgilenmeye baģlar. Dantes in babasıyla süren yazıģmalar sonucu Dantes i nüfusuna almayı baģaran Gekkern sayesinde Jorj Dantes beģ parasız mülteciden birdenbire zengin bir mirasçı ve Petersburg sosyetesinin gözdesi oluverir. Gekkern, Dantes i evlat edinerek aralarındaki gizli iliģkinin üstünü örtmeye çalıģsa da bu durum Petersburg sosyetesinin gözünden kaçmaz. P. E ġçegolev ın yazdığı: A. V. Trubetskoy un itiraflarını hatırlayalım, 30 lu yıllarda Petersburg un yüksek kesimlerinde eş cinsellik yaygındı. Dantes in Gekkern ile de bu tür bir ilişkisi vardı (Вспомним признание кн. А. В. Трубецкого о том, что в х годах в высшем петербургском свете было развито бугрство и что Дантес был связан с Геккереном на этой почве) 78 ve Annenkov un Gekkern ibne idi ve Dantes i kıskanırdı (Геккерен был пидераст, ревновал Дантеса) 79 sözlerine dayanarak bu iliģkiden pekçok kiģinin haberdar olduğu söylenebilir. Petersburg un gözdesi haline gelen Dantes, itibarını güçlendirmek için kadınların ilgisini kazanmaya baģlar. Fakat Gekkern ile iliģkisi onun üzerine adeta bir leke gibi yapıģır. Dantes in, Gekkern in gayrimeģru çocuğu hatta Hollanda kralının torunu olduğu yönünde dedikodular yayılarak bu leke Dantes in üzerinden çıkartılmaya çalıģılır. Fakat dedikodular inandırıcı olmadığından kimse buna inanmaz. Kurtulma yolları arayan Dantes, çareyi adının bir skandala karıģmasında bulur. Bir aģk hikâyesinin yaratılmasıyla yeni bir hamle yaparak adını temize çıkarmaya çalıģan Dantes hedef olarak PuĢkin in eģi Gonçarova yı seçer. Petersburg balolarına katılarak Gonçarova ile karģılaģma fırsatı yakalayan Dantes ona kur yapmaya baģlar. PuĢkin tarafından rezil edilen ve ondan nefret eden Uvarov, DıĢ ĠĢleri Bakanı Nesselrode, Nesselrode nin karısı ve doğal olarak Hollanda Elçisi Gekkern de bu durumdan yararlanarak Gonçarova nın adını karalayan dedikodular yaymaya baģlarlar. EĢinin bu kirli iģlere karıģtırıldığına üzülen PuĢkin, 4 Kasım da isimsiz, çirkin bir iftira yazısı alır. Yakovlev in yardımıyla bu yazının Gekkern den çıktığına inanan yazar, 78 Лотман, a.g.e. , Лотман, a.g.e. ,

56 45 eģinin adını ve kendi onurunu temizlemek adına Dantes i düelloya çağırır. Bu bir anlamda PuĢkin in ölüme meydan okuyuģudur, çünkü Dantes in ordunun en iyi niģancılarından biri olduğu bilinmektedir. PuĢkin in düello çağrısıyla tüm planları karıģan ve hayatı tehlikeye giren Dantes, olayın yanlıģ anlaģılmadan ibaret olduğunu aslında Natalya Gonçarova nın kız kardeģine ilgi duyduğunu söyleyerek Yekaterina ya evlenme teklifinde bulunur. Böylece sevmediği kadınla evlenmek zorunda kalan Dantes, akraba iliģkisi bahanesi altında Gonçarova ya daha da yakın olmayı hedefler. Dantes in bu hamlesinden sonra düello çağrısını geri alan ve onun asıl niyetinin farkında olan PuĢkin, yeni damatla karģılaģmamak için tüm akraba iliģkilerinin önünü keserek Dantes in planlarını bir kez daha bozar. Dantes, planının hedeflediği gibi iģlemediğini görünce düģtüğü bu komik durumdan çıkabilmek için düellodan korktuğundan değil, sevdiği kadının adını korumak için evlendiğini göstermeye çalıģırcasına Natalya yı takip ederek ona tekrar kur yapmaya baģlar. 25 Ocak de PuĢkin, Natalya nın Dantes ile gizli buluģmasından bahseden bir mektup alır. Mektubu eģine gösterir ve Natalya dan iģin doğrusunu öğrenir. Onun sözlerine dayanarak Jorj Dantes, Gonçarova ile bir ailevi mesele üzerine konuģmak istediğini söyler. Ortak arkadaģları Ġdaliya Poletika nın evinde Dantes le buluģmaya giden Gonçarova bunun bir komplo olduğunu öğrenince Dantes in duygularına asla karģılık vermeyeceğini söyleyerek oradan uzaklaģır. PuĢkin, eģinin açıklamalarını sakin bir Ģekilde dinler ve Artık buna son verilmeli diyerek bir sonraki adımı atar. PuĢkin in Dantes i düelloya çağırma sebebi iki Ģekilde yorumlanmaktadır: Birinci görüģe göre can sıkıcı gözetimlerden, ispiyonculardan, dedikodulardan, isimsiz gönderilen iftira yazılarından, her yerde karģısına çıkan sansürden ve entrikalardan sıkılan yazar, Dantes Ģahsında tüm bu gizli düģmanların acısını çıkarmaya çalıģır. Sologub un O, Dantes in şahsında tüm sosyete toplumundan intikam almak istiyordu (он в лице Дантеса искал «» расправы со всем светским обществом) 80 sözlerinin yanında ikinci görüģe göre ise PuĢkin, Dantes in Gonçarova ya kur yaptığından değil, bu geçici gönül hevesinin ciddi duygulara dönüģmesinden endiģelenmiģtir. Pavel Vyazemski ye göre PuĢkin, Dantes in Gonçarova nın etrafında dolaģmasından değil, Gekkern in Natalya yı 80 Лотман, a.g.e. ,

57 46 eģini terk edip Dantes le evlenmeye ikna etmeye çalıģmasına çok sinirlenir. Basit kur numarası biter ve Dantes, Gonçarova ya âģık olur. Gonçarova nın da kendisine karģı kayıtsız olmadığını öğrenen Dantes ona evlenme teklifi yapar. Gekkern, oğluna karģılık vermesi için Gonçarova ya adeta yalvarır, hatta yurt dıģına kaçıģ planı bile sunar. Natalya bu teklifi kabul etmese de durum tam bir çıkmaza girer. Bu duruma tümüyle son vermek isteyen PuĢkin, eģinden gizli buluģma hikâyesini dinledikten sonra rakibiyle yüzleģme kararı alır ve 26 Ocak de Gekkern e ağır hakaret içeren bir mektup gönderir. Aynı mektupta Dantes e de hakarette bulunur ve tüm barıģma ihtimallerin yolunu keserek tek çare olarak dövüģmeye iģaret eder. AkĢama doğru Fransız ataģesi aracılığıyla Dantes ten düello çağrısı alır ve aynı akģam düello için tanık aramaya baģlar. 27 Ocak de saat civarında PuĢkin, liseden arkadaģı Danzas ile Petersburg yakınlarında düellonun gerçekleģeceği yere gider; yaklaģık iki saat sonra da yaralı olarak eve getirilir ve yazar için acı ve ızdırap dolu hayatının son iki gününün geri sayımı baģlar. Düello tanığı olarak görevlendirilen Danzas bu iģe sorumsuzca yaklaģarak PuĢkin in yaralanmasına adeta hazırlıksız yakalanır. Düello yerinde doktorun olmaması, yaralanma durumunda yaralıyı rahat götürebilecek arabanın ayarlanmaması, hatta yanında ilk yardım çantası bulunmaması Danzas ın bu düelloyu ciddiye almadığının bir göstergesidir. Danzas, Gekkernların teklif ettiği arabayı kabul etmek zorunda kalır ve bu ayrıntıyı yaralı PuĢkin den saklayarak onu eve getirir. PuĢkin, arabadan odasına kadar hizmetçi Nikita tarafından taģınır ve ölümün yaklaģtığını hissederek kendini buna hazırlar. Acılar içinde geçirdiği geceden sonra 28 Ocak sabahında yanında bulunan arkadaģlarıyla ve ailesiyle vedalaģmaya baģlar. EĢini üzmemek ve tüm acılardan üstün olduğunu göstermek için inlemekten bile kaçınan PuĢkin, bu kritik anlarında yanında bulunan arkadaģı Dal dan ara ara onu doğrultması ve yastığını düzeltmesini isteyerek Daha çok mu?, Bu acılara daha ne kadar katlanacağım? gibi sorular sorarak bir an önce her Ģeyin bitmesini bekler. Fakat Dal, Biz senin için daha umutluyuz cevabıyla onu rahatlatmaya çalıģır. Sabah da evine giderken yazar için az da olsa umutlanan Jukovski iki saat sonra geri döndüğünde Doktor Arend in PuĢkin, yarına çıkamaz kesin hükmüyle karģılaģır.

58 47 PuĢkin, Natalya yı yanına çağırarak ondan kendisine yemek yedirmesini ister. Kocasının yanında dizlerine çöken Natalya, birkaç kaģık yemek yedirir ve baģını PuĢkin in vücuduna yaslar. Yazar, eģinin baģını okģar ve Önemli değil, Tanrıya Ģükür her Ģey yolunda der. Ardından yarı baygın bir halde sayıklar ve Ģair, Dal den kendisini daha yükseğe, kitapların üstüne, rafların üstüne çıkarmasını ister ve birden kendine gelerek Hayat bitti Nefesim daralıyor diyerek son sözlerini sözler. Saat i gösterdiğinde nefesi durur, baģı hafifçe eğilir, elleri kolları gevģer ve genç hayatı son bulur. Kalabalığın önünde eģinin soğumuģ vücudu üstünde ağlayan ve Dantes in kurlarına müsaade ettiği için kendini suçlayan Natalya her ne kadar özür dileyip ona sadakatli olduğunu söylese de ġçegolev, Veresayev gibi kiģiler PuĢkin in ölümünden açıkça Gonçarova yı suçlu tutarlar. V. V. Veresayev Ģu sözlerle Natalya yı suçlayarak onun asla büyük yazara laik bir eģ olmadığı kanaatindeydi: Puşkin i saray esaretine ve Danzas ın silahı altına çekerek onun hayatını mahveden bomboş Gonçarova çıkmasaydı, belki de Puşkin in hayat arkadaşı Uşakova olacaktı. O ise bize Puşkin i uzun yıllar korurdu. ( Не перейди ей дорогу пустенькая красавица Гончарова, втянувшая Пушкина в придворный плен, исковеркавшая всю его жизнь и подведшая под пистолет Дантеса, подругою жизни Пушкина, возможно, оказалась бы Ушакова, и она сберегла бы нам Пушкина еще на многие годы). 81 ġairin öldüğünü duyunca evinin kapısının önünde toplanan ve Yevgeniy Onegin in son baskısını kapıģ kapıģ tüketen halk, neredeyse hükümete karģı bir ayaklanma noktasına gelir. Petersburg I. Petro, Lomonosov, Derjavin, Suvarov gibi büyük adamların cenazesine Ģahit olur, fakat bunların hiç biri PuĢkin in ölümü kadar yankı yaratmaz. Karamzin in kızının söylediğine göre kadınlar, yaşlılar, çocuklar, öğrenciler, aşağı tabakadan insanlar, bazıları da yırtık pırtık kıyafetleriyle sevdiği halk şairiyle vedalaşmaya geliyordu. (Женщины, старики, дети, ученики, простолюдины в тулупах, а иные даже в лохмотьях приходили поклониться праху любимого народного поэта). 82 Bir çağdaģın söylediğine göre ise Ģairle son kez vedalaģmaya gelen ziyaretçiler için evin duvarı yıkılır. Jukovski nin Bekendorf a verdiği bilgilere göre , S. N. Karamzina nın , Prusya elçisinin dediğine göre ise e yakın ziyaretçi gelir Дружников, a.g.e. , Гроссман, a.g.e. , Лотман, a.g.e. ,

59 48 Hükümet, Ģairin ölümünden dolayı çıkabilecek herhangi bir taģkınlığı önlemek adına naaģının planlanan Amiral Kilisesi (Адмиральская церковь) yerine KonyuĢennaya Kilisesi (Конюшенная церковь) ne aktarılmasına ve defnedilmek üzere tabutun Pskov yakınındaki Svyatogorsk manastırına gece gönderilmesine ve orada tören yapılmadan sessizce toprağa verilmesine karar verir. 4 ġubat gece saat PuĢkin in naaģı, Çarın emri üzerine yolda hiç mola verilmeden adeta bir devlet suçlusu muamelesiyle Turgenev ve Nikita Kozlov eģliğinde Pskov a gönderilerek Petersburg tan Trigorskoye ye saatte ulaģtırılır. 6 ġubat sabahı Turgenev, Nikita Kozlov, Praskovya Osipova nın iki kızı Marya ve Yekaterina, jandarma yüzbaģısı Rakeyev, yüksek rütbeli papaz Genadi, yerel polisleri temsil eden Petrov ve Mihaylovskoye ile Trigorskoye den mezarı kazmaya gelen köylüler eģliğinde PuĢkin in naaģı toprağa verilir. 84 Daima zafer ve özgürlüğe ulaģma çabasında olan PuĢkin, kendi onurunu kurtararak Dantes ve Gekkern i lekeleyerek zafere ulaģır, ölümüyle ise sonsuz özgürlüğüne kavuģur. Büyük yazarın ölümünden sonra toplum tarafından dıģlanan Dantes ile Gekkern Rusya yı terk etmek zorunda kalmıģlardır ve bu düellodan PuĢkin galip gelmiģtir aslında. 84 ġubat ayının soğuğundan buzlu toprakta mezarı deģmek için küskü demiri kullanılır ve tabutun üstü karla kapatılarak bahara kadar geçici bir mezara konulur.

60 49 3. EDEBİ BİR TÜR OLARAK MASAL Masal ve Masalın Tanımı Türkiye Türkçesi ndeki masal terimine karģılık olarak Ġngilizce folktale, Fransızca conte, Almanca märchen, Rusça skazka terimleri kullanılmaktadır. Günümüze kadar yapılan çalıģmalarda masal konusunda çok farklı tanımlar yapılmıģ olsa da bunlar genel olarak birbirine benzer veya birbirini tamamlayan tanımlardır. Masalın çeģitli özellikleri göz önüne alınarak araģtırmacılar tarafından birçok tanım yapılmıģtır. Bunların bir kısmını burada vermek masal türünün ana hatlarıyla kavranması için faydalı olacaktır. Saim Sakaoğlu masalı Kahramanlarından bazıları hayvanlar ve tabiatüstü varlıklar olan, olayları masal ülkesinde cereyan eden, hayâl mahsulü olduğu halde, dinleyicileri inandırabilen, sözlü bir anlatım türü 85 olarak tanımlar. Prof. Dr. Pertev Naili Boratav a göre ise masal; Nesirle söylenmiş, dinlik ve büyülük inanışlardan ve törelerden bağımsız, tamâmiyle hayâl ürünü, gerçekle ilgisiz ve anlattıklarına inandırmak iddiası olmayan kısa anlatı dır. 86 Prof. Dr. Bilge Seyidoğlu, masalın çeģitli özelliklerini zikrederek daha ayrıntılı bir Ģekilde tanımlar: Masal kelimesi ile halk arasında, yüzyıllardan beri anlatılmakta olan ve içinde olağanüstü kişilerin, olağanüstü olayların bulunduğu, bir varmış, bir yokmuş gibi klişe bir anlatımla başlayan, belli bir uzunluğu olan, sonunda, yedi, içti, muratlarına erdiler yahut onlar erdi muratlarına biz çıkalım kerevetine, gökten üç elma düştü, biri anlatana, biri dinleyene, biri de bana gibi belirli sözlerle sona eren, zaman ve mekan kavramlarıyla kayıtlı olmayan, bir sözlü anlatım türü kastedilmektedir. 87 Türk Dil Kurumu Sözlüğünde ise masal, iki Ģekilde tanımlanır: 1. Genellikle halkın yarattığı, ağızdan ağıza, kuşaktan kuşağa sürüp gelen, çoğunlukla insanların veya 85 Sakaoğlu, S. (). Gümüşhane Masalları Metin Toplama ve Tahlil. Ankara: Atatürk Üniversitesi Yay., 5 86 Boratav, P. N. (). Soruda Türk Halk Edebiyatı. Ġstanbul: Gerçek Yay., Seyidoğlu, B. (). Masal. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi C. 6. Ġstanbul: Dergah Yay.,

61 50 tanrıların başından geçen olağan dışı olayları anlatan hikâye. 2. Öğüt verici, ahlak dersi veren alegorik hikâye. 88 Masal, sözlü edebiyat ürünüdür. Henüz yazı kullanılmadan ortaya çıkmıģ ve günümüze ağızdan ağıza söylenerek, dilden dile ve nesilden nesile aktarılarak süre gelmiģtir. Masalllar zamanla yazıya geçirilir. Genellikle nesir Ģeklindedir. Kamus-ı Osmani ye göre masal kelimesi, mesel in değiģtirilmiģ Ģeklidir. Darb-ı mesel atalardan kalma hikmetler, ibretler, sözler anlamındadır. Buna göre, masal Arapça bir kelime olan mesel den çıkmıģtır Masalın Başlıca Özellikleri 1. Masalın Yapısı: a) Konu (olay): Masallarda olaylar tamamen hayal ürünüdür. Fantastik ve ütopik (hayali) olaylar üzerine kuruludur. b) Zaman ve Mekân: Masallarda zaman ve mekân belirsizdir. Çevre büsbütün hayali ve gerçek dıģı ülkelerdir. Tasvirler göze değil, hayale dayanmaktadır. Mekânlar çok çeģitlidir. Bir anda kıtalar ötesi mesafe alınabilir. Çok hızlı bir zaman akıģı vardır. c) Dil ve Anlatım: Genellikle halka hitap ettiği için sade bir dil kullanılır. Anlatım kısa, sade ve yoğundur. Gereksiz söz tekrarları yapılmaz. Söylenmesi güç seslere ve kelimelere yer verilmez. Duygu ve düģünceler kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir. Anlatımda genellikle geniģ zaman veya öğrenilen geçmiģ zaman kipi (-miģli geçmiģ zaman) kullanılır. d) KiĢiler (kahramanlar): Masal kahramanları insanlar, hayvanlar, cin, peri ve dev gibi hayali varlıklardan oluģabilir. KiĢiler olağanüstü özellikler taģıyan kahramanlardır. 88 () Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu, Ankara, Temizyürek, F.; Gürel Z.; ġahbaz, N. K.; (). Çocuk Edebiyatı, Ankara: Öncü Kitap Yayınevi, 43

62 51 2. Masal üç bölümden oluģur. Bunlar: giriģ ve tekerleme, asıl masal ve masal sonu. a) GiriĢ ve tekerleme: Masala giriģ bölümüdür. Birbiriyle pek ilgisi olmayan fakat dinleyicinin ilgisini masala çekmek için bir araya getirilmiģ sözlerden meydana gelen bir giriģ tekerlemesiyle baģlar. Kahramanlar anlatılır. Konu verilir. b) Asıl masal: Olayların anlatıldığı bölümdür. GiriĢ, geliģme ve sonuç bölümlerini içine alır. Kahramanın baģından geçen olaylar anlatılır ve olay çözüme kavuģturması gereken bir noktaya getirilir. c) Masal sonu: Bu bölümde olay bir sonuca bağlanır. Ġyilere ödül, kötülere ceza verilir. Ġyi dileklerle ve onlar ermiģ muradına, biz çıkalım kerevetine gibi kısa tekerlemelerle son bulur. 3. Masallar halk dilinde anlatılarak oluģan sözlü edebiyat ürünüdür ve genellikle anonim eserlerdir. 4. Masal, hayal mahsulüdür. 5. Genellikle nesir Ģeklindedir. 6. Masallarda kalıplaģmıģ ifadeler (tekerlemeler) vardır ve kullanılan dil sade, anlatım ise akıcıdır. 7. Masallarda uzun tasvirlere ve psikolojik tahlillere yer verilmez, ancak olaylar canlı ve hareketlidir. 8. Çoğu kez evrensel konular iģlenir. 9. Masalda esas olan eğiticiliktir; öğretici bir nitelik taģır, öğüt ve ahlak dersi verir. Masallar çoğunlukla mutlu sonla biter. Ġyiler ödüllendirilir, kötüler ise cezalandırılır.

63 52 Masallar, özellikle çocuklara hitap eden eğitsel içerikli metinler olduğundan çocuk eğitiminde önemli bir yere sahiptir. Ayrıca masallar öncelikle dilcilerin yararlandığı, toplumbilimciler için toplumun ana unsurlarını nitelendirmede, halk kültürünün temellerini araģtırmada zengin bir kaynaktır. Bir tarihçi için ise bazı önemli tarihi olayların aydınlanmasında değerli bir belge olabilir Masal Türleri Masallar dört temel grupta toplanır: 1. Hayvan Masalları: Hayvan masalları genellikle kısa masallardır. BaĢlama tekerlemeleri yoktur. Bu masallarda hayvanlar genellikle kılık değiģtirmiģ insan niteliğindedir. Ġbret dersi vermek, örnek göstermek amacıyla anlatılır. La Fontaine masalları bu türün en güzel örnekleridir. 2. Olağanüstü ve Gerçekçi Masallar: a) Olağanüstü masallarda peri, cin, dev gibi doğa dıģı varlıklara rastlanır. Buradaki hayvanlar insan rolünde değil, tabiat dıģı varlıklar Ģeklindedir. Olaylar da olağanüstüdür. b) Gerçekçi masallardaki kahramanlar ise Ģehzadeler, sultanlar, padiģahlar, hocalar, prens ve prensesler, hırsızlar ya da haydutlar gibi gerçek hayattaki kiģilerdir. 3. Güldürücü Öyküler: Güldürücü masallar fıkra deyimiyle nitelenir. Bu tür masallar okuyanı ve dinleyeni eğlendirmeyi amaçlayan masallardır. 4. Zincirleme Masallar: Çoğunlukla kahramanları insan ve hayvanlardır. Küçük önemsiz olayların birbiri ardına bağlanmasıyla oluģturulmuģtur. KiĢi veya olaylar sayısı ölçüsünde masal uzar gider. Bu sınıflamanın dıģında, masallar, halk (anonim) masalları ve sanatsal masallar olmak üzere iki grupta incelenmektedir:

64 53 1. Halk (Anonim) Masalları: Bu masallar toplumun kültürünü, anlayıģını ve dünya görüģünü yansıtan ürünlerdir. Yazarı (söyleyeni) belli değildir. Sözlü olarak nesilden nesile aktarılmıģ, zamanla araģtırmacılar ve yazarlar tarafından derlenip kitap olarak yayımlanmıģtır. 2. Sanatsal Masallar: Bu masallar toplumda görülen aksaklıkları yermek, bir düģünceyi ortaya koymak gibi belli bir amaca yönelik sanatçılar tarafından yazılır. Bu masallar yazarın toplumsal görüģünü ve dünyaya bakıģ açısını yansıtır Masalın Kaynakları ve İlk Örnekleri Ġlk masalların hangi toplumlarda, nasıl oluģtuğu, araģtırma konularından biridir. Masalların mazisi oldukça eskidir ve kaynağı tartıģmalıdır; ilk defa nerede anlatıldığına dair ise kesin bir bilgi yoktur. Böyle olmasına rağmen masalların kaynakları ve nereden geldikleri hakkında çeģitli teoriler ortaya atılmıģtır. Grimm KardeĢler, Max Müller ve G. V. Cox gibi araģtırıcılar masalların mitolojiden çıktığına inanmaktadır. Wilhelm Grimm e göre masalların kaynağı Hint- Avrupa dır. Macar Türkolog Ignacz Kunos, Alman Filolog Theodor Benfey gibi düģünürlere göre, masalların temeli Hindistan da atılır ve yüzyıldan itibaren bütün dünyaya yayıldığı kabul edilir. Bu görüģten hareketle Ġgnacz KunoĢ, masalları kaynak bakımından kökü Hindistan a ve milli masallar olmak üzere ikiye ayırır. Antropoloji çalıģmalarıyla tanınan Edward Taylor, Andrew Lang, Franz Boaz ve Paul Saintyness in görüģlerine göre ise masallar ilkel hayatın birer kalıntısıdır. Alman halkbilimci Von der Leyen masallardaki bazı olayların kaynağını çok eski rüyalara bağlarken, bu görüģü geliģtiren edebiyatçı Ludwig Laistner, bütün masalların kaynağını rüyalarda arar. Psikoanalitik Kuram ın kurucusu Freud ve taraftarları ise, bütün

65 54 masalları baskı altına alınmıģ isteklerin rüya Ģeklinde ortaya çıkması olarak değerlendirmiģlerdir. 90 Bilindiği gibi masallar sözlü edebiyat ürünüdür, zamanla da yazıya geçirilmesiyle birlikte edebi bir hüviyet kazanmıģtır. Dünyada yazıya geçirilen ilk masallardan biri Kelile ve Dimne (Калила и Димна) dir. Pançatantra (Панчатантра) ismiyle de bilinen bu eser Hint masal kitapları arasında en eski olanıdır. M.Ö. 1. yüzyılda yaģamıģ bir alim olan Beydeba tarafından kaleme alınan bu eserdeki hikâyelerde siyaset, ahlak ve eğitim gibi birçok farklı konu iģlenmiģtir. Beydeba, Kelile ve Dimne yi Hint hükümdarlarından DebĢelem ġah için kaleme almıģtır. Doğu coğrafyasındaki en eski masal olarak bilinen Binbir Gece Masalları (Тысяча и одна ночь) nın Arabistan kökenli olduğu kabul edilmektedir. Bu masallar bütün dünyada bilinir ve kimin yazdığı belli değildir. Binbir Gece Masalları nın teması kadının sadakatsizliği üzerine kuruludur. Zamanla erkeğin sadakatsizliği üzerine kurulan Binbir Gündüz Masalları (Тысяча и один день), Binbir Gece Masalları na karģı ortaya çıkmıģtır. Eski Yunan da 6. yüzyılda yaģadığı varsayılan eski Yunan masalcısı Ezop (Aisopos), masal türünün ilk örneklerini vermiģtir. Ezop un Masalları daha çok fabl türündedir. Öğretme ve eğitme amacıyla yazılan her masalın sonunda yazar tarafından masalda anlatılmak istenen konu bir cümleyle açıklanır. Bu masallar son derece kısa ve özlüdür. Antik Yunan da filozof ve bilim adamı olan Pholerum lu Demetrius (M. Ö ) Ezop masallarını on ciltte toplamıģ ve yayımlamıģtır. Antik Yunan filozofu Sokrates bu masalları nazım halinde yazmaya çalıģmıģ, M. S. 2. yüzyılın sonunda da Antik Yunan fablcı Babrius nazım haline getirmiģtir. Ezop tarzında masal yazma geleneğini fabl türündeki masallarıyla tanınan Fransız Ģair ve yazar Jean de La Fontaine devam ettirmiģtir. Avrupa da da masallar üzerine çalıģan ve onları derleyip yayımlayan önemli yazarlar vardı. Almanya da Çocuk ve Ev Masalları (Детские и домашние сказки) ile Grimm KardeĢler, Fransa da Charles Perrault ve La Fontaine, Ġsveç te Selma Lagerlöf ve 90 Temizyürek, F.; Gürel Z.; ġahbaz, N. K.; (). a.g.e,

66 55 Danimarka da Hans Christian Andersen gibi isimler masal türünde adlarını tarihe yazdırmıģlardır Masalın Rus Edebiyatında ve Puşkin Sanatındaki Yeri Rus kültüründe masalın önemli bir yeri vardır. Bu fantastik hikâyeler Rus yaģamını ve tarihini yansıtır. Masallar çok eskiden gerçekleģen ve halkın neredeyse unuttuğu olayların bilgisini muhafaza etmektedir. Rus halk masallarının oldukça karıģık bir geçmiģi vardır. Rus masalları uzunca bir süre küçümsendi. XII. yüzyılda masal anlatmak fal bakmakla eģdeğerdi. XVII. yüzyılda ise masal anlatmak, bilmece sormak yasaktı. Ancak tüm yasaklara rağmen masal ağızdan ağıza, nesilden nesile aktarılarak varlığını sürdürmeye devam etmiģtir. Hükümet tarafından dıģlanan ve küçümsenen masalların uzun kıģ akģamlarında anlatarak vakit geçiren ve eğlenen halk tarafından da pek ciddiye alındığı söylenemez. Çünkü masallar genellikle halkın gözünde kadınları ve çocukları eğlendirmek amacıyla anlatılan boģ ve anlamsız hikâyelerdi. Skazka (сказка) sözcüğü ilk kez XVI. yüzyıl eski Rusça yazılı kaynaklarda rastlanan ve liste (перечень), tamı tamına betimleme (точное описание) anlamına gelen kazat (казать) tan türetilen sıkazıka (съказъка) dan gelmektedir. XVII. yüzyılda bunun yerine skazka sözcüğü kullanılmaya baģlanmıģtır. 91 Eski ve Ortaçağ Rusyasında masal kelimesi bilinmese de bu, masalın olmadığı anlamına gelmez. Rus bilim adamı ve folklorcu Vladimir Yakovlieviç Propp, o dönemde masalın olduğunu, ancak fabl (басня) kelimesiyle kullanıldığını ifade eder. V. Propp göstergebilim, etnoloji, halkbilim gibi alanlarda çalıģmalar yapmıģ olan bilim adamlarından biridir. En önemli eseri sayılan Masalın Biçimbilimi (Морфология сказки) folklor alanında önde gelen kaynakçalardan biri olarak kabul edilir. Propp bu önemli eserinde, masalların yapısını belirlemeye çalıģır. Masalın Biçimbilimi adlı eseri Ġngilizce, Ġtalyanca, Lehçe, Fransızca, Rumence, Macarca, Çekçe, Almanca gibi pek çok dile çevrilir. Pek çok dile çevrilen söz konusu eser, yılları arasında Masalın Biçimbilimi adıyla Türkçe ye çevrilir. 91 Ersoy, C. (). A. S. Puşkin ve Masalları, YayınlanmamıĢ Yüksek Lisans Tezi, Ġstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ġstanbul, 3

67 56 Sözlü halk edebiyatını içeren eserlerin ilk yazılı örneklerine XVII. yüzyılda rastlanmaktadır. XVIII. yüzyılda Rus halk masallarının yazıya geçirilmesiyle birlikte masal, edebi bir hüviyet kazanmıģtır. XVIII. yüzyılın ikinci yarısında ise Rus edebiyatında roman ve hikâye gibi edebi türlerin yanı sıra en yaygın türlerden biri haline gelmiģtir. Masalın bir edebi tür olarak ortaya çıkıģ tarihiyle ilgili çeģitli görüģler vardır. M. O. Skripil ve E. P. Zvantseva gibi edebiyatçılara göre Rus edebi masal türü XVII. yüzyılda oluģmaya baģlamıģ. V. YA. Propp ve M. K. Azadovski gibi önde gelen filologların öğrencisi olan Ġ. P. Lupanova ya göre ise Rus edebi masalının temeli A. S. PuĢkin tarafından atılmıģ ve bir tür olarak masalın oluģum tarihi XIX. yüzyılın 30 lu yıllarının baģı olarak belirlenmiģtir. Edebi masal konusunda folklorcu ve etnograf olan E. V. Pomerantseva ve N. V. Novikov un da çalıģmaları mevcuttur, fakat bu farklı görüģlerin içinde Ġ. P. Lupanova nın düģüncesi daha ağır basmaktadır. Ġ. P. Lupanova yı destekleyen P. V. Ġezuitova nın konuyla ilgili Ģu sözleri dikkate değerdir: Rus edebi masalın hikâyesi zirveyle başlar ve ilk masalcı Puşkin dir (История русской литературной сказки началась с вершины и первым сказочником стал Пушкин). 92 XIX. yüzyıl 30 lu yıllarının edebi masallarının analizini yapan Ġ. Z. Surat ancak 30 lu yıllardan itibaren edebi masalın bir tür olarak oluştuğundan bahsedilebilir (только с начала ЗО-х годов можно говорить о формировании жанра литературной сказки) 93 düģüncesini savunur. Böylece çağdaģ araģtırmacılar edebi masal türünün oluģmasında A. S. PuĢkin in önemli bir rol oynadığı kanaatindedir. Hiç Ģüphesiz PuĢkin bu konuda önemli adım atmıģtır, fakat onun bu adımı atmasında Ġ. F. Bogdanoviç, Ġ. Ġ. Dmitriyev, N. M. Karamzin, A. N. RadiĢçev, M. M. Heraskov, G. R. Derjavin, M. D. Çulkov, M. Ġ. Popov ve V. A. LevĢın gibi önemli öncü isimlerin çalıģmalarının da önemi unutulmamalıdır. Masalların önemini anlayan ve onlarda tarihin ve Rus milletinin yaģantısını gören ilk bilim adamlarından tarihçi V. N. TatiĢçev di. XVIII. yüzyılda birçok yazar masala ilgi duymaya baģlasa da ancak XIX. yüzyılın baģında A. A. Bestujev- Marlinski nin ifadesiyle, masallarda Rus milletinin ruhu (Русская душа) fark edilmeye baģlanır. Özellikle satirik masalları ayrı bir yere koyan Belinski de masalların tarihi öneminin altını çizmekteydi. 92 Ġnternet: Герлован, O. (). Русская литературная сказка XVIII начала XIX века, Дис канд. Филол. наук, Москва: введение Web: adresinden 9 Eylül te alınmıģtır. 93 Герлован, O., (). a.g.e, введение

68 57 XIX. yüzyılın 50 li yıllarında Rusya da Rus folklorunu inceleme amacıyla ilk bilim okulları açılmaya baģlanır. Bunlardan bazıları; XIX. yüzyılda kurulan Mitoloji Okulu (temsilcisi F. Ġ. Buslayev); KarĢılaĢtırmalı Mitoloji Okulu (temsilcisi A. N. Afanasyev); Ġppolit Ten isimli Fransız bir bilim adamının ortaya attığı fikir üzerine kurulan Kültürel- Tarih Okulu (temsilcisi A. N. Pıpin); XIX. yüzyılın ikinci yarısında kurulan KarĢılaĢtırmalı Tarih Yazın Bilim Okulu (temsilcisi A. N. Veselovski) ve XIX. yüzyılın sonunda temeli A. A. Potebnya nın tarafından atılan Psikoloji Okulu dur. XIX. yüzyılın 50 li, 60 lı yıllarında Ġ. A. Hudyakov, Bessonov, P. YakuĢkin, P. V. Kireyevski, P. N. Rıbnikov, V. Ġ. Dal vb. araģtırmacılar tarafından çok sayıda Rus halk masalları, efsaneleri, halk türküleri, bilmeceleri ve atasözleri gibi folklor içerikli derlemeler düzenlendi ve yayımlandı. Ġ. Saharov un derlemesi ilk baģta Belinski gibi eleģtirmenler tarafından beğenilse de zamanla bir aldatmaca (мистификация) hatta bir taklit (фальсификация) olduğu anlaģıldı. Düzeltmeler yapılarak Dal in yayımladığı masallar bile ilgi çekmedi ve folklor araģtırmaları için faydasız oldu. Propp, V. Ġ. Dal in bu çalıģması hakkında Ģu yorumda bulunmuģtur: Dal, bilerek halk masallarını uyarlayıp yayımlıyordu. O, halk bilimciler için değeri olmayan ve edebi yönden de çok zayıf olan iki kitap yayımladı. Bu arada, Dal in elinde çok sayıda masal bulunuyordu. Kendisinin ve başka insanların not ettiği bine yakın halk masalını Afanasyev e verdi. Afanasyev, üzülerek, gramer kurallarına uygun az sayıda masalın olduğunun altını çizerek, bu masallardan sadece ine çalışmasında yer verdi. (Дал, совершенно сознательно перерабатывал народные сказки и издавал их. Он выпустил две книги, которые не представляют почти никакого интереса для фольклористов и очень слабы с точки зрения художественной. Между тем, в руках Даля было огромное собрание сказок. Мы знаем, что он передал Афанасьеву до тысячи номеров народных сказок, записанных им и другими лицами. Афанасьев использовал из них для своего собрания только , с горечью отмечая, что «очень немногие переделаны с соблюдением местных грамматических форм). 94 Aleksandr Nikolayeviç Afanasyev in 8 ciltten oluģan Rus Halk Masalları (Русские народные сказки) adlı çalıģması ortaya çıkana kadar orijinal halk masallarına 94 Жарникова, C. (). Золотая нить, Вологда: 29

69 58 ilgi ve ihtiyaç duyulmaya baģlanılan dönemde yapılan çalıģmalar eksik ve yetersiz kalmaktaydı. Afanasyev in eseri bilimsel açıdan çok değerlidir. Alman masalcılar Grimm KardeĢlerden örnek alan Afanasyev, hiçbir düzeltme ve mükemmelleģtirmeye gitmeden hazırladığı bu eserinde, Grimm KardeĢleri de geçerek orijinal halk masallarının eģsiz örneklerini verir. Ayrıca Afanasyev, masalları kısa öykü, sihir ve hayvan masalları olarak üç gruba ayırarak, onları sınıflandırmaya çalıģan ilk isimdir. Ayrıca Ġ. P. Saharov, P. V. Vladimirov, Yu. Sokolov, F. P. Gospodaryova ve Finli bilim adamı A. Aarne nin yöntemine dayanarak N. P. Andreyev gibi isimler Rus halk masallarını sınıflandırmaya çalıģmıģlardır. Tüm zorluklara, sansüre ve eleģtirilere rağmen Rus halk masallarının derleme çalıģmasını yayımlayan Afanasyev bu alanda edebiyata büyük katkıda bulunan isimlerden biridir. 70 li 80 li yıllar, masalın bir edebi tür olarak geliģme gösterdiği dönemlerdir. Bu dönemde N. Vagner in Murlıka Kedi (Кот Мурлыка), S. M. Stepnyak- Kravçinski nin Gerçek ve Yalan (Правда и Кривда), KuruĢ (Копейка), L. Tihomirov un Dört KardeĢ (Четыре Брата), M. E. Saltıkov- ġçedrin in ve L. N. Tolstoy un masalları ortaya çıkar. Böylece, zamanında ilgi görmeyen bu tür XIX. yüzyılın sonlarına doğru dikkatleri üzerine çeker ve bilimsel araģtırmalar yapılan bir tür haline gelir. PuĢkin için milli kültür; tarihini, yaģamını, diğer milletlerden ayıran milli özelliklerini ve halk geleneklerini yansıtan kültür demekti. Bir Ģair olarak halkın tüm duygu ve düģüncelerinin sanata yansıdığını iyi bilen PuĢkin merak ettiği soruların cevabını halk edebiyatında aramaya baģlar. ġairin halk edebiyatına ilgi duyması romantizmden realizme yöneldiği bir döneme rastlar. Bilindiği gibi PuĢkin in realizme doğru ilerleyen yolu güney poemalarından geçmekteydi. PuĢkin sayesinde, Çingeneler ile baģlayan ve Yevgeniy Onegin ile olgunlaģan realizmle edebiyatta yeni bir dönem baģlamaktaydı. 20 li yılların romantik ve klasik yazarları arasında edebiyat savaģı yaģanmaktaydı. En tartıģılan konulardan biri de halkçılık (народность) tı. Bu konu üzerine çok konuģulmasına rağmen halkçılık kelimesi altında ne kastedilmek istendiği tam olarak anlaģılmıyordu. PuĢkin in konuyla ilgili sözleri de bunu desteklemektedir: Belli bir zamandan beri halkçılıktan ve edebiyatta halkçılığa yer verilmediğinden söz edilmeye başlandı, fakat hiç kimse halkçılık kelimesi altında neyi kastettiğini belirtmeyi düşünmedi. (С некоторых пор вошло у нас в обыкновение говорить о народности, жаловаться на отсутствие народности в произведениях литературы, но никто не думал

70 59 определить, что разумеет он под словом народность). 95 PuĢkin ise halkçılığı Ģöyle açıklardı: hissetme ve düşünce biçimi vardır, her milletin kendine ait çok sayıda gelenek, inanç, alışkanlıkları vardır, yönetim tarzı, iklim, şiir aynasında az ya da çok yansıyan inanç her milletin kendine özgü fizyonomisini vermektedir. (Есть образ мыслей и чувствований, есть тьма обычаев, и поверий, и привычек, принадлежащих исключительно какому нибудь народу- климат, образ правления, вера дают каждому народу особенную физиономию- которая более или менее отражается в зеркале поэзии). 96 ġairin bu açıklamasından halkçılık kelimesi adı altında bir milletin milli özelliklerini, toplumsal ve siyasi yapısını, yaģam tarzını vb. kastettiği açıkça anlaģılmaktadır. Halk edebiyatına daha güneydeyken ilgi duymaya baģlayan Ģair, KiĢinev ve Odessa da bulunduğu yıllarda kobzar (кобзарь) 97 ve lirnik (лирник)leri 98 dinlemek için pazara iner, yaşlı insanlarla geçmişten konuşur, bayanların söylediği uzun hava türkülerini dinlerdi. (Oн выходил на торговую площадь, чтобы послушать народных певцов-кобзарей и лирников, беседовал со стариками о прошлом, слушал протяжные песни девушек). 99 Mihaylovskoye de ise Puşkin mezarlıklara gitmeyi, herhangi bir mezarın başına oturup oradaki mezarın başında ölenin ardından feryat eden kadınların ağıtlarına kulak vermeyi severdi. (Пушкин любил ходить на кладбище, когда там «голосили» над могилами баб, и прислушиваться к бабьему причитанию, сидя на какой-нибудь могилке). Sıradan halkla iç içe olması Ģairin folkloru yakından incelemesine imkân vermiģtir. PuĢkin in erkek kardeģi hatıralarında: Bir keresinde Puşkin kaybolur ve birkaç gün ortada görünmez. O günlerini Çingene kafilesiyle geçirir ve bu Çingeneler adlı poemasının doğmasına neden olur (Однажды Пушкин исчез и пропадал несколько дней. Дни 95 Фин, Л. (). Фольклор в творчестве Пушкина. А. С. Пушкин Сборник статей и материалов, Саратовское Областное Издательство,Саратов: Фин, Л. (). a.g.m Kobzar (кобзарь): Ukrayna da lu yıllara kadar yaygın olan ve Ukrayna ya özgü kobza ve bandura adı verilen telli sazları çalıp aynı zamanda türkü söyleyen kimse. Web: adresinden 23 Ekim te alınmıģtır. 98 Lirnik (лирник): Beyaz Rusya, Polonya, Litvanya, Moldova ve Ukrayna da sık görülen, arp ailesinden tarihi M. Ö. 9. yüzyıla kadar uzanan telli antik bir çalgı olan lir adlı müzik aletini çalarak türküler söyleyen kimse. Web: adresinden 23 Ekim te alınmıģtır. 99 Лазарева, Л. (). Празднично-мифологические мотивы в сказках А. С. Пушкина. Вестник Челябинского Университета, 1 (8), Лазарева, Л. (). a.g.m,

71 60 эти он прокочевал с цыганским табором,и это породило поэму «Цыгане») der. Pugaçev hakkında bilgi topladığı sıralarda da PuĢkin Pugaçev Ġsyanı nın (Восстание Пугачева) olduğu yerleri gezerek görgü tanıklarıyla konuģarak Pugaçev hakkında bilgi edinir. Bu yaptığı araģtırmalar sırasında 30 atasözü, deyim ve birkaç türkü not eder. Not ettiği atasözü ve deyimlerin altına açıklamalarını da yapar, bu da onun halk deyimlerine ne kadar duyarlı yaklaģtığını göstermektedir. Dal in ifadesiyle, Puşkin halkın bin yıllık inançlarına saygı duyar ve anlamını öğrenmeye çalışırdı, bazen anlamını çözmek kolay olmadığında yine de anlamının var olduğundan, olması gerektiğinden emindi. (Пушкин уважал тысячелетнее предание народа, доискивался в нем смыслу, будучи убежден, что смысл в нем есть и быть должен, если не всегда легко его разгадать). Yazar halk atasözü ve deyimlere adeta âģıktı: Atasözlerimiz ne kadar ihtişamlı, ne kadar anlamlı ve ne kadar yararlıdır! Altın değerinde adeta!. (А что за роскошь, что за смысл, какой толк в каждой поговорке нашей! Что за золото!) PuĢkin halk atasözlerine mektuplarında, eserlerinde hatta epigraflarında da yer verir. Bilindiği gibi YüzbaĢının Kızı (Капитанская дочка) adlı romanın bazı bölümlerinin epigrafları Beklenmedik misafir Tatardan daha beter (Незванный гость хуже татарина) (VIII. bölüm), herkes konuģur, fakat herkesi tek tek dinleyemezsin anlamına gelen (Мирская молва морская молва) (XIV. bölüm), Onurunu küçüklüğünden korumaya baģla (Береги честь с молоду) gibi atasözlerinden oluģmaktadır. ġairin not ettiği Seni ilgilendirmez ya da senin derdin değil anlamlarına gelen (Не твоя печаль чужих детей качать) eski atasözü de Büyük Petro nun Arabı (Арап Петра Великого) adlı eserinde yer almıģtır. PuĢkin sadece atasözlerle değil, eski vakayinamelerle ve dini Ģiirlerle de ilgilenirdi. Mihaylovskoye sürgününde bulunduğu dönemde, köylüler ve sıradan insanlarla yakınlaģma fırsatı bulan yazar, onların beklentilerini, hayallerini, görüģlerini, duygularını yakından izlemeye baģlar ve o sırada yaklaģık 50 halk türküsünü not eder ve Kireyevski ye derlemesi için verir. Лазарева, Л. (). a.g.m, Фин, Л. (). a.g.m, Фин, Л. (). a.g.m, 76

72 61 Halk edebiyatına yoğun ilgi gösteren PuĢkin, doğal olarak masallara da yönelir. Bazı görüģlere göre PuĢkin i masallara yönlendiren dadısı Arina Radionovna idi. P. Ġ. Bartenev in sözlerinden Arina Radionovna ustaca masal anlatır, çok sayıda atasözü ile deyimleri ve halk inançlarını bilirdi. Hiç şüphesiz ki öğrencisi üzerinde, ilerde ne yabancı mürebbiyelerin ne de Tsarskoye Selo daki eğitimin yok edemediği büyük etkisi olduğu anlaşılmaktadır. (Арина Родионовна мастерски рассказывала сказки, сыпала пословицами, знала народные поверия и бесспорно имела большое влияние на своего питомца, неистреблѐнное потом ни иностранцами гувернѐрами, ни воспитанием в Царскосельском лицее). Bu yönde görüģlerin doğmasının en büyük nedenlerinden biri Ģairin erkek kardeģine ve baģka bir mektupta Vyazemski ye yazdığı Ģu sözlerdir: Yeni yetme gibi yaşıyor, ocağın yatmaya uygun çıkıntısında yatıyor, eski masal ve türküleri dinliyorum. (Живу недорослем, валяюсь на лежанке и слушаю старые сказки да песни). Bazı araģtırmacılara göre PuĢkin masallara, Rus tarihine ve Rus folkloruna ilgi duymaya baģladığı sıralarda yönelir, yani olgunluk çağında. Bu görüģü destekleyen Ģairin kız kardeģi Olga nın açıklamalarıdır. Olga ya göre PuĢkin, dadısının öykücü yeteneğini ancak Mihaylovskoye de gerçek anlamda fark eder ve takdir eder. Tarihle çok yakından ilgilenen ve bu alanda çalıģmalar da yapan PuĢkin, tarihi yönelten gücün halk olduğu kanaatine varır. Bu da onu halkın dilini ve Ģiirini araģtırmaya yönlendirir. PuĢkin, bir Ģairin iyi bir eser yaratabilmesi için dili çok iyi bilmesi ve kullanması gerektiğine, bunun yolunun da halk edebiyatından geçtiğine inanmaktaydı. Ayrıca Rus dilinin kendine özgü özelliklerini kusursuz bilmek için eski türküler, masallar vb. araştırmak gerektiğini (изучение старинных песен, сказок и т.п. необходимо для совершенного знания свойств русского языка) savunmakta ve genç yazarlara nasihat niteliğinde Ģu sözleri söylemekteydi: Genç yazarlar, Rus dilinin kendine özgülüğünü görebilmek için halk masallarını okuyun. (Читайте просто народные сказки, молодые писатели чтобы видеть свойства русского языка). ġairin bu düģüncesini destekleyen yazarlar da vardı. Örneğin, Gorki bu konuda Bizim halkımız dil sanatı konusunda çok yetenekli bir halktır Ne güzel çaştuşka yaptıklarını bir Ġnternet: Древнее русское предание ожившее в сказках Пушкина Web: adresinden 13 Ağustos te alınmıģtır. Фин, Л. (). a.g.m, Фин, Л. (). a.g.m, Фин, Л. (). a.g.m, ÇastuĢka (частушка): Rus folklöründe mani çeģidi.

73 62 hatırlayın. (народ наш в части языкового творчества очень талантливый народ Вспомните, как прекрасно делает он частушки) sözlerini söylerken baģka bir yerde yine Gorki Benim neşem, hayatım türkülerdir. Sizi çok seviyorum! (Моя радость, жизнь моя! Песни! Kак я вас люблю!) sözleriyle duygularını dile getirirken, kendisini bu yolda geliģtirmiģ ve Ģu sözleri ifade etmiģtir: Ben atasözleriyle kendimi çok geliştirdim, başka deyişle özdeyişlerle düşünmede. (Я очень много учился на пословицах, иначе- на мышлении афоризмами). ġairin Bova (Бова), erotik içerikli Çar Nikita ile Kırk Kızı (Царь Никита и сорок дочерей) ve Damat (Жених) adlı masalları dıģında diğer masalları yılları arasında kaleme alınmıģtır. Bu masal dizisi DiĢi Ayı (Медведица) ile baģlar ve Altın Horoz (Сказка о золотом петушке) ile son bulur yılları arasında PuĢkin in kaleme aldığı masallar Papaz ile Yardımcısı Balda, Çar Saltan, ġanlı ve Güçlü Oğlu Gvidon Saltanoviç ile MuhteĢem Kuğu Prenses (Сказка о царе Салтане, о сыне его славном и могучем богатыре князе Гвидоне Салтановиче и о прекрасной царевне Лебеди), Balıkçı ile Balık, Ölü Prenses ile Yedi Bahadır ve Altın Horoz masallarıdır. Mihaylovskoye de ve daha önceki dönemlerde PuĢkin in not ettiği masallar özet Ģeklinde olsa da masallarının konusu belli olmuģtu. LevĢın, Çulkov metinleriyle ve o dönemdeki yapılan çalıģmalarla kıyaslandığında, PuĢkin in farklı bakıģ açısını ve bu konuda büyük bir adım attığını görmek mümkündür. PuĢkin in Mihaylovskoye den erkek kardeģine akşamları dadımın masallarını dinliyorum, böylece lanet eğitimimin eksiklerini gideriyorum (вечером слушаю сказки няни и вознаграждаю тем недостатки проклятого своего воспитания) Ģeklinde yazdığı bu sözler onun masallara olan bakıģ açısını yansıtmaktadır. Mihaylovskoye de ana dilin ve kültürün önemini daha iyi anlayan yazar hiç Ģüphesiz ki lanet eğitim derken Fransız diline ve edebiyatına duyulan hayranlıktan bahsetmektedir Ярикова, С. (). Влияние фольклора на творчество А. С. Пушкина, Гимназия N69 им. С. Есенина, Липецк, Ярикова, С. (). a.g.m, Ярикова, С. (). a.g.m, Masalın baģlığı uzun olduğundan ilerleyen bölümlerde Çar Saltan olarak kullanılacaktır. Фин, Л. (). a.g.m, Yazar Fransız diline ve edebiyatına duyulan hayranlıktan dolayı ana dili eğitimi konusunda eksiklerin olduğunu düģünmekteydi ve bu eksikliklerin giderilmesi için çareyi halk edebiyatında aramaktaydı.

74 63 PuĢkin masalları, Ģairin sanatında zirveye ulaģtığı yani Ģairde olgunlaģmaya baģlayan realizm ve halkçılık döneminde hayat bulur. V. Propp, PuĢkin in Rus edebi kültür tarihinde, halk masallarının güzelliklerinin farkındalığıyla, sıradan köylü bir kadının sözlerinden masalları not eden ilk insan (В истории русской художественной культуры Пушкин был первым человеком, который от простой крестьянки стал записывать сказки с полным пониманием всей красоты народной сказки) olduğunu söyler. Gorki, Puşkin, halk sanatını fark eden ve onu edebiyata dâhil eden ilk yazardı. O, anlamını ve gücünü değiştirmeden, kendi yeteneğiyle, halk türküsünü ve masalını süsledi (Пушкин был первым русским писателем, который обратил внимание на народное творчество и ввел его в литературу, не искажая он украсил народную сказку и песню блеском своего таланта, но оставил неизменным их смысл и силу ) sözleriyle PuĢkin masallarını olumlu yönde değerlendirirken, bunun aksine Ģairin masallarını olumsuz eleģtirenler de vardı. XIX. yüzyılın eleģtiri dünyasında hak ettiği değeri bulamayan PuĢkin masalları Polevoy, Baratınski, Belinski, Gogol, Stankeviç gibi çağdaģlar tarafından eleģtirilir. Библиотека для чтения dergisi PuĢkin masallarına küçümseyerek yaklaģırken, Gogol ilk baģta PuĢkin masallarına hayran kalsa da ileride bu masalların önemini hafife alır. Polevoy, Baratınski ve Belinski, PuĢkin masallarını Ģairin en zayıf eserleri olarak değerlendirirler. Tiyatro ve edebiyat eleģtirmeni, gazeteci ve aynı zamanda tarihçi olan N. A. Polevoy e göre gerçek milli özellikleri ancak folklorun kendisi yansıtabilir. Tüm taklit denemeleri ise ona göre yapmacıktı. PuĢkin masallarını da birer taklit olarak değerlendiren Polevoy e göre hiçbir taklit bir yazarın eseri olamaz, çünkü taklit sanatçıyı özgünlüğünden uzaklaģtırır. Polevoy un düģüncesine Belinski de katılmaktaydı. Belinski nin Ya Rus masallarını toplayın ve onları halkın ağzından duyduğunuz gibi bizlere aktarın; ya da size ait ancak halkımızın ruhunda var olan renklerin, kurguların olduğu masallar yazın (Или собирайте русские сказки и передайте нам их такими, какими вы их подслушали из уст народа; или пишите свои собственные сказки, где бы и вымысел и краски принадлежали вам самим, но где бы все было в духе нашей народности или простонародности) sözleri onun bu konudaki tutumunu açıkça ifade etmektedir. Stankeviç de PuĢkin masallarını olumsuz değerlendirerek onları sahte Ģiir türü (ложный Жарникова, C. (). a.g.e, Азадовский, М. (). Пушкин и фольклор, Пушкин:Временник Пушкинской комиссии/ан СССР. Ин-т литературы, Изд-во АН СССР, (3) Москва: Герлован, O., (). a.g.e, введение

75 64 род поэзии) olarak nitelendirir. Fakat tüm olumsuz eleģtirilere rağmen PuĢkin masalları halk tarafından sevilmiģ ve kabul görmüģtür. XIX. yüzyılın ikinci yarısında PuĢkin masalları filologların ilgisini çeker ve bilimsel araģtırma konularından biri olur. Ġlk PuĢkin masallarını araģtıran isimlerden biri P. V. Annenkov idi. Yazarın biyografisi üzerine çalıģan Annenkov, masalları PuĢkin in hayatından ayrılmaz bir bütün olarak görürdü. ġairin üzerinde en büyük etkinin dadı Arina Radionovna nın olduğunu savunmaktaydı. Günümüzde ise PuĢkin masallarının edebiyatta ayrı bir yere sahip olduğunu belirtebiliriz Puşkin Masallarının Kaynakları A.S. PuĢkin masallara daha güney sürgünde ilgi duymaya baģlasa da halk edebiyatına tam anlamıyla odaklanma dönemi Ģairin Mihaylovskoye sürgününde bulunduğu yıllar kabul edilir. Bu dönem PuĢkin in sanatında kırılma noktası olarak adlandırılmaktadır. PuĢkin in masallar dizisi de Çar Saltan adlı masalıyla baģlar ve te Altın Horoz ile son bulur. Bu yıllar arasında PuĢkin in altı (birisi tamamlanmamıģ) masalı ortaya çıkar. Eylül da Boldino da tamamlanan Papaz ile Yardımcısı Balda adlı masalı ilk defa da Tüccar Kuzma Ostolop ile Yardımcısı Balda (Сказка о купце Остолопе и о работнике его Балде) baģlığı altında V. A. Jukovski tarafından yayımlanır. Asıl metin ise ancak de yayımlanır. DiĢi Ayı masalı tahminen yılına aittir. Çar Saltan yılının Ağustos ayında Tsarskoye Selo da, Balıkçı ile Balık yılının Ekim ayında, Ölü Prenses ve Yedi Bahadır ise aynı yılın Kasım ayında Boldino da kaleme alınır. ġairin Altın Horoz adlı masalı ise 20 Eylül te tamamlanır. Bugüne kadar PuĢkin masalları bilim adamları tarafından tür, Ģekil, konu içeriği, kahramanların özellikleri, motifler vb. konularda çok yönlü araģtırılmıģ, incelenmiģ ve değerlendirilse de V. Ġ. ÇernıĢev in ifadesiyle büyük şairin masalları yeterli incelenmemiştir. Bunun en önemli nedeni de elde edilen belgelerin yetersizliğidir. (Cказки великого поэта остаются мало изученными. Главная причина этого Sansürden dolayı metindeki papaz karakteri tüccar olarak değiģtirilmiģtir. Web: adresinden 28 Eylül te alınmıģtır.

76 65 недостаточность собранных материалов). Hiç Ģüphesiz ki araģtırılması gereken en önemli konular arasında PuĢkin masallarının kaynakları da yer alır. Bu konu üzerine bugüne kadar pek çok çalıģma yapılmıģ olsa da birtakım fikir ayrılıkları da yaģanmaktadır. R. V. Ġezuitova, S. M. Bondi gibi araģtırmacılar yedi masalın kaynağını Arina Radionovna ya bağlarken, diğer araģtırmacılar özellikle M. K. Azadovski ve V. Ġ. ÇernıĢev dadısının sözlerinden birkaç masalın kaleme alındığını, diğer masalların kaynağının ise baģka yerlerden geldiğini savunurlar. PuĢkin, Rus halk masallarıyla Rus masal derleme kitaplarından ve sözlü olarak halkın ağzından tanıģsa da kendi yazdığı masalların konularını genellikle yabancı kaynaklardan almıģtır. PuĢkin masallarında sadece halk masallarından değil, aynı zamanda edebi masallardan da yararlanır. Tercüman, edebiyatçı ve Rus Ģairi A. Ahmatova tarafından tespit edildiği gibi Altın Horoz masalının temelinde Amerikan yazarı olan Ġrving in ( ) Arap Müneccim Efsanesi (Легенда об арабском звездочете) yer alır. Çar Saltan, Ölü Prenses ve Yedi Bahadır adlı masalları daha önceki edebi masalların konularından yola çıkılarak yazılır. ġairin sadece Papaz ile Yardımcısı Balda masalının halk edebiyatından yani Arina Radionovna nın anlattıklarından kaleme alındığı kabul edilir. PuĢkin in folklor anlayıģı çok geniģti. O sadece Rus folkloruna değil, Batı Avrupa folkloruna da baģvurur. ġair masallarının kaynağını edebi ve halk masalları olarak ayırmasa da konularını yabancı ve Rus olmak üzere ayırmaktaydı. PuĢkin konuyla ilgili Ģu yorumda bulunur: Kimi eleştirmenler halkçılığın yerli geçmişten malzemelerin seçimiyle oluştuğunu sanar, diğerleri ise halkçılığı kelimelerde görür, yani düşüncelerini Rusça açıklayıp Rusça ifadeler kullandıkları için sevinirler. (Один из наших критиков, кажется, полагает, что народность состоит в выборе предметов из отечественной истории, другие видят народность в словах, т. е. Радуются тем, что изьясняяся по-русски употребляют русские выражения). ġaire göre bir masalın halk masalı olabilmesi için mutlaka Rus masal malzemesinden oluģması gerekmez, ona göre önemli olan ödünç alınan konuda Rus Ġnternet: Царство славного Салтана. К юбилею книги А. С. Пушкина. Web: adresinden 15 Ağustos te alınmıģtır. Фин, Л. (). a.g.m.,

77 66 ruhunu yansıtabilmektir. Bunun en güzel örneği Balıkçı ile Balık adlı masalıdır. Bu masalın Rus kaynaklarından doğmadığı düģüncesi uzun yıllar edebiyat dünyasında bilinmez iken günümüzde ise M. K. Azadovski nin araģtırmasından sonra Balıkçı ile Balık masalının kaynağı Alman masalcı Grimm KardeĢler e dayandırılır. PuĢkin in her masalının tek tek kaynağını araģtırmaya çalıģacak olursak Ģu unsurlar ortaya çıkmaktadır: Çoğu araģtırmacının türkü veya bılina olarak değerlendirdiği PuĢkin in DiĢi Ayı adlı masalı yazarın ilk masallarından biridir. Yazarın masallarını derleyen ve analiz eden A. Jelanski, Ģairin bu masalda geniģ bir toplumsal eleģtiri yapmak istediğini düģünür. Fakat masal bitirilmediğinden bunu kesin olarak söylemek mümkün değildir. DiĢi Ayı adlı masalının kaynağı V. S. Miller in ifadesiyle KuĢlar Destanı (Старина о птицах) adlı Rus destanına dayanır. ġairin bu masalı sözlü olarak bir yerde duyduğunu ve sonradan bu masalı kaleme aldığını söylemek oldukça zordur, fakat onun yararlanabileceği yazılı kaynağı belirtmek mümkündür. Yazarın kütüphanesinde masalcı Çulkov un eserinin bulunması onun bu kitaptan yararlanmıģ olabileceğini gösterir. Fakat Çulkov un eserinde hayvan değil kuģ isimleri yer almaktadır, bu da Ģairin masalının son bölümü için kaynak edindiğini diğer bölümler için ise farklı kaynaklardan yararlandığı düģüncesini uyandırır. 3 Eylül de eģi Nadejda Gonçarova ile Tsarskoye Selo da bulunduğu sıralarda PuĢkin P. A. Vyazemski ye Ģu satırları yazar: Birkaç gün önce mısradan oluşan bir masal çıkardım, diğeri ise karnımda gurulduyor ( на днях испразнился сказкой в тысяча стихов; другая в брюхе бурчит). Burada mısradan oluģan Çar Saltan ve muhtemelen Balıkçı ile Balık adlı masallar kastedilmektedir. Çar Saltan ilk defa Ģair daha hayattayken A. S. PuĢkin ġiirleri adlı eserde yayımlanır. Ġddiaya göre PuĢkin bu masalı V. A. Jukovski ile bahis üzerine kaleme alır ve bu bahis sonucu Ģairin Çar Saltan, ġanlı ve Güçlü Oğlu Gvidon Saltanoviç ile MuhteĢem Kuğu Prenses ve A. Jukovski nin yazdığı Çar Berendey, Oğlu Prens Ġvan, Ölümsüz KoĢey in Hileleri ve Kızı Prenses Marya nın Bilgeliği (Сказка о Царе Берендее, о сыне его Иване Царевиче, о хитростях Кощея Бессмертного о премудрости Марьи Царевны, Кощеевой дочери) baģlıklı iki güzel masal ortaya çıkar. ġairin bu masalı o kadar baģarılı olur ki V. A. Bılina (Былина): Kahramanların yiğitliğini anlatan ve yüzyıl Rusya sının yaģam tarzını yansıtan vatansever Ģarkılar, destanlar. adresinden tarihinde alınmıģtır. Ġnternet: Пушкин П. funduszeue.infoкому. Web: adresinden 9 Temmuz te alınmıģtır.

78 67 Jukovski bile galibiyetini kabul eder ve PuĢkin e Galip öğrenciye mağlup öğretmenden (Победителю ученику от побежденного учителя ) notuyla bir resim hediye eder. Söz konusu masalın kaynağı oldukça karıģıktır. Çar Saltan masalı üzerine Ģairin çalıģma defterlerinde farklı yıllarda kaleme alınan üç not bulunmaktadır: 1. KiĢinev de bulunduğu döneme ait çalıģma defterindeki not: () 2. Arina Radionovna nın sözlerinden baģlığı altında yer alan not: () yılına ait not. Birinci notla ilgili çeģitli yorumlar mevcuttur. V. E. YakuĢkin ve birçok araģtırmacı bu notu yılında PuĢkin in KiĢinev de bulunduğu dönemde kaydedildiğini düģünürken, N. O. Lerner daha sonra ise S. A. Fomiçev bu notun yılında yani Mihaylovskoye de kaleme alındığı ve KiĢinev defterine sonradan eklendiği yönünde görüģlere sahiptir. Azadovski kâhin (оракул), kayık (ладья), fırtına (буря), savaş ilanı (объявление войны) gibi ayrıntılara dayanarak bu notu yazılı bir kaynaktan yapılan kısa özet (краткая конспективная запись какого-то книжного источника) olarak değerlendirir. S. A. Fomiçev ise A. S. PuĢkin eserlerinin son derleme çalıģmasında bu notu Rus Halk Masalları Notları (Записи Русских народных сказок) baģlığı altında yayınlayarak altında Ģu açıklamada bulunur: Bu not muhtemelen yıllar arası, Arina Radionovna nın sözlerinden No lu defterine kaydedildi. (Запись «», сделанная, очевидно «», в гг., ранее других сказок, записанных от А. Радионовны в тетради ПД. N ). Arina Radionovna nın sözlerinden baģlığı altındaki ikinci notu Azadovski, Arina Radionovna nın sözlerinden kaleme alınan Rus halk masalı olarak değerlendirir yılına ait notu ise Azadovski yazılı bir kaynaktan alınan not (запись книжного происхождения) olarak değerlendirir ve iki ihtimal öne sürer: Elimizdeki bu yazı ya şiirle düz yazının sıralandığı bir masal metninin deneme çalışmasıdır, ya da yabancı bir kaynaktan yapılan bir çeviridir. (Или перед нами попытка создать текст сказки, в которой бы чередовалась поэтическая и прозаическая форма, или Ġnternet:Таксанов, A. Победителю ученику от побежденного учителя. Web: adresinden tarihinde alınmıģtır.

79 68 же перевод какого-то иностранного источника). Ġkinci ihtimalin daha ağır bastığı dile getirilir. Ona göre PuĢkin in yararlandığı yabancı kaynaklar Ģunlardır: Fransız klasik masalın yazarları olan Madam d Aulnoy un derlemesiyle yayılan ve Ġtalyan yazarı olan Straparola nın HoĢ Geceler (Le piacevoli notti) eserinden alınmıģ bir hikâye ve Fransız çevirmen A. Galland ın yılında Fransızcaya tercüme ettiği Bin Bir Gece Masalları eseridir. Azadovski, Galland ın konusunun Ģairin üçüncü notuyla çok yakın olduğuna dikkat çekmektedir. T. G. Ġvanova gibi Azadovski nin düģüncesine katılmayan araģtırmacılar bu üçüncü notta Çar Saltan adlı masalın çok net belirdiğini, dolayısıyla bunu masalın karalama çalıģması, ilk planı, yani masalın ilk versiyonu olarak değerlendirirler te kaleme alınan not PuĢkin in masalının asıl metnine en yakın olanıdır. Damat adlı masalın kaynağı hakkında bir Ģeyler söylemek oldukça zordur. Kaynağı tespit edilmediğinden bu konu araģtırılmaya açıktır. Balıkçı ile Balık adlı masalın kaynağı konusunda çeģitli görüģler mevcuttur. Bugüne kadar bu eserin kaynağı olarak Afanasyev in derleme çalıģmasından Balıkçı ile Balık, Grimm KardeĢleri nin Balıkçı ile Karısı (Von Fischer und seiner Frau) ve Grimm KardeĢleri nden esinlenerek E. B. Kulman ın yazdığı aynı isimli Balıkçı ile Karısı (The Tale of the Fisherman and Fish) adlı masallar gösterilir. Bu masalın konusu PuĢkin e sonra da Afanasyev e Dal tarafından aktarıldığı yönünde iddialar var, fakat bu iddia L. N. Maykov, M. K. Azadovski ve N. F. Sumtsov gibi araģtırmacılar tarafından reddedilir. Balıkçı ile Balık adlı masalın kaynağını Afanasyev in eserinden Balıkçı ile Balık adlı masalı olduğu yönündeki görüģe M. K. Azadovski katılmamakla birlikte tıpa tıp aynı masalı yazmak, hatta çalıntı yapmak PuĢkin in kiģiliğine ters düģtüğünü düģünerek bu iddiayı reddeder. A. R. Volkov, PuĢkin in Balıkçı ile Balık masalın içeriği ile olan benzerlikten dolayı tüm bilinen masalların metinlerini ayrıntılı bir Ģekilde inceledikten ve karģılaģtırdıktan sonra, söz konusu masalların doğrudan veya dolaylı Ģairin Balıkçı ile Азадовский М. К. (). Источники сказок Пушкина. Пушкин: Временник Пушкинской комиссии / АН СССР. Ин-т литературы, Изд-во АН СССР, (1), Москва,

80

kaynağı değiştir]

'te Rus İmparatorluğu'nun tahminleri, Şamhal topraklarında (Kumyks dışındakiler dahil) bin kişilik bir sayı veriyor. 'te kaba tahminler, Rus İmparatorluğu'nun etki alanlarında yaklaşık 88 bin Kumuk olduğunu gösterdi. 'da Kafkas Savaşı'nın sona ermesinden sonra, bazı tahminler 78 bin civarında gösterdi. , ve 'de buna göre - 88, , 83 buna göre, 'da - 98 bin. Sovyet nüfus sayımı 88 bin gösterdi. Böylece, neredeyse bir asırdır, savaşlar, Rusya'nın fethettiği topraklardan göçler ve hastalıklar nedeniyle herhangi bir büyüme belirtisi yok.[][][][][]

Rusya'dan Etnosid[değiştir kaynağı değiştir]

Kafkas Savaşı'nın sona ermesiyle 30 Aralık 'da Terek bölgesinin Kumyk ilçesi (Kuzey, Zasulak Kumukya) kaldırılmış ve Hasavyurt ilçesi olarak adlandırılmıştır. Biraz önce, 13 Ağustos 'de, Kumuk devletinin sonu olarak kabul edilebilecek Tarğu Şavhallığı kaldırıldı[][].

Kumuk topraklarının kolonizasyonu[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası