okul dergisi örnekleri pdf / Okul Dergisi Nasıl Hazırlanır | Okul Dergisi Tasarımı | Okul Dergisi Çıkarma

Okul Dergisi Örnekleri Pdf

okul dergisi örnekleri pdf

1 YEŞİL YUVA LEVENT KIZ TEKNİK VE MESLEK LİSESİ OKUL DERGİSİ YIL:1 SAYI:1 HAZİRAN

2 KÜNYE Levent Kız Teknik Ve Meslek Lisesi Okul Dergisi Süresiz Yayın Yıl :1 Sayı:1 İstanbul,Haziran Levent Kız Teknik Ve Meslek Lisesi Okul Dergisi, Sosyal etkinlikler, haber,etkinlikler, duyuru,yazı,görüş ve Sanatsal üretimlerin yer aldığı bir e-dergidir. Sahibi (Levent Kız Teknik Ve Meslek Lisesi adına) N.Hülya DEMİRALP Okul Müdürü Yayın Sorumlusu Hülya ÇETİNER Müdür Yardımcısı Yazı İnceleme Kurulu Tuncay ŞENER,Ersin ZENGİN,Özlem MAGAROĞLU Yayın Yeri Levent KTML Adnan Saygun seafoodplus.info Ulus/İSTANBUL Telefon Fax () () Web adresi:seafoodplus.info Bu e-dergi Milli Eğitim Bakanlığı sosyal etkinlikler yönetmeliğinin(td ŞUBAT/)Yayınlar başlıklı Maddesi Temel alınarak hazırlanmıştır. Tasarım : Atakol Teknoloji - Hüseyin Atakol 2

3 3

4 İÇİNDEKİLER Sunuş Okulumuz Misyon Ve Vizyon İdari Kadromuz Öğretmen Kadromuz Öğrenci Meclis Başkanı Rehberlik Servisi Okulumuz Eğitim Alanları Yazarlar Okullarda Rafet ELÇİ Leonardo da Vinci Projesi Fetih Ruhu, Fatih ve Gençlik Komposizyon yarışması İlçe 2. Senem ÜNSALAN(Beden Eğitimi Öğrt.) Sporun sağlık için faydaları İrem KAYIKÇI Temizlik konulu Deneme Yazısı İrem KAYIKÇI Özlem konulu Deneme Yazısı Öznur ÖKTEN Kanatsız Melekler Konulu Deneme Yazısı Nagihan ERDEN Kalp ağrısı Konulu Deneme Yazısı Şevval TAÇGIN Digital Kale Kitap Tanıtımı İstanbul da Bir Mekan Koridor Kütüphane Doğa Ve Kuş Sevgisi Etkinlikler Çocukla İletişim Kısadan Hisse Bunları Biliyor musunuz? Kişisel Gelişim Testi Gündeme Dair 4

5 Sunuş Nazlı Hülya DEMİRALP Okul Müdürü Değerli Meslektaşlarım, Kıymetli Veliler, Sevgili Öğrenciler Levent Kız Teknik ve Meslek Lisesi olarak eğitim, sanat ve kültür içerikli bir E-DERGİ ile karşınızdayız. Bilgi ve teknoloji çağının gereklerine uygun olarak, internet altyapısıyla Eğitim Bilişim Ağı destekli FATİH Projesi kapsamında son teknolojiyi öğretimimizde verimli bir biçimde kullanan bir okul olarak, okul dergimizi de elektronik platformda yayımlamaya karar verdik. Böyle bir çalışmanın içinde olduğum için gururluyum. Umarım bu çalışmalarımızın devamı daha güzel olur. Okumak, insan hayatındaki önemli olgulardan bir tanesidir. Medeniyetin, teknolojinin gelişmesinde okumanın faydasını yadsıyamayız. Bugün insanlık bu kadar gelişmişse eğer bu; kitap, dergi ve gazete gibi unsurların sayesindedir. Dergimizin ilk sayısının hazırlanmasında emeği geçen öğretmenlerimize, yazılarıyla bize destek olan öğrencilerimize teşekkür eder; Levent Kız Teknik Ve Meslek Lisesi ailesinin bir ferdi olarak sevgi ve saygılarımı sunarım. 5

6 Çağdaş, insani değerlere sahip, mesleğinde lider, geleceğe ışık tutan, bilinçli ara elemanlar yetiştirmektir. Mesleki Eğitimde yılında geçmişten geleceğe değişmeyen adres!! Temel Değerlerimiz Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlılık Ulusal değerlere bağlılık Öğrencilerimizle açık iletişim içinde olup, empati kurmak İşbirliği ve paylaşımcılık Tüm hizmetlerde etik kurallarının geçerliliğini sağlamak Yaratıcılık ve yenilikçilik İnsanlığa ve çevreye duyarlılık Biz bilincine sahip olmak Kendimize ve birbirimize güvenmek Sevgi ve saygı Görevlerin yapımında yardımlaşmayı sağlamak Bilimsellik ve gerçekçilik Tüm görevleri eşitlik ilkesi çerçevesinde paylaşma ve paylaştırmak 6

7 İDARİ KADROMUZ Olcay ÖZGÜR Müdür Baş Yardımcısı Hülya ÇETİNER Müdür Yardımcısı İsmail BORAN Müdür Yardımcısı Elif EKİM Müdür Yardımcısı 7

8

9 OKUL ÖĞRENCİ MECLİS BAŞKANI Okul Öğrenci Meclis Başkanı Ayşegül YILDIZ, Okul Öğrenci Meclis Başkanı Ayşegül YILDIZ, tarihinde İstanbul, Fatih te dünyaya geldi. Babasının adı Kerim, annesinin adı Şaduman dır. Bir erkek kardeşi vardır. İlköğretimini yılları arasında Hüseyin Aycibin İlköğretim Okulunda tamamladı yılında Levent Kız Teknik ve Meslek Lisesi nde öğrenimine başladı öğretim yılında Levent Kız Teknik ve Meslek Lisesi nde Okul Öğrenci Meclis Başkanlığı na seçildi. Arkadaşlarıyla vakit geçirmek,köpeği ile oynamaktan hoşlanır. Basketbol,voleybol, halkoyunları Beşiktaş ın haberleri, besteleri, ve maçları ilgi alanındadır. 9

10 PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK Ersin ZENGİN REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ Rehberlik ve psikolojik danışmanın en genel anlamıyla temel amacı; bireyin hem kendisini, hem de çevresi ile olan ilişkilerini daha iyi tanıması, sağlıklı bir benlik algısına, özgüven ve özsaygıya sahip, sorunlarıyla baş edebilen, yaratıcı ve en önemlisi mutlu ve uyumlu bir kişilik kazanmasıdır. Burada kendini tanıması ile ifade edilmek istenen öğrencilerimizin kişisel ilgi, istek ve yetenekleriyle güçlü ve zayıf yönlerine ilişkin farkındalık kazanmalarıdır. Kazandıkları bu farkındalık sayesinde geleceğe yönelik gerçekçi hedefler belirleyebilir, doğru kararlar verebilir, sağlıklı seçim yapabilir ve kendini gerçekleştirme basamağına erişebilirler. Bireyin kendini tanıması sadece ilgi ve yeteneklerini çok iyi bilmesi demek değildir. Diğerleri tarafından nasıl göründüğünü de bilerek kendisi hakkında gerçekçi bir benlik imajı da geliştirmesi demektir. Bunu yaparken kendi davranışlarını da gözden geçirerek olumsuz davranışlarını olumlu düşünce ve davranışlarla yer değiştirmeyi de öğrenebilecektir. Var olmanın bu en zorlu çabasında, rehberlik birimi olarak öğrencilerimizin yanında desteklendirici ve yönlendirici bir rol oynamayı amaç edinmekteyiz. Öğrencilerin sadece öğretmenin aktardığı bilgileri öğrenmesi gereken bireyler olarak algılanması; bireysel farklılık ve gelişim özelliklerinin dikkate alınmaması akademik anlamda olduğu kadar duygusal ve sosyal anlamda bir takım sorunlara yol açabilmektedir. Öyle ki, ilgi, yetenek, motivasyon, içinde bulunduğu duygusal durum, gelişim düzeyi, ders çalışma alışkanlığı ve kişisel değerler sistemi akademik başarıyı etkileyen faktörler arasında yer almaktadır. Rehberlik birimi öğrenciyi tüm bu özellikleriyle kabul edip, incelemeye çalışır. Bir diğer amaç ise bireysel sorunları gidermeye çalışmaktır. Duygusal ve sosyal anlamda sorunlar yaşayabilen genç insanlarla, sorunlarının çözümünde çeşitli çözüm yollarını araştırarak en uygun çözümü yine kendisinin seçebilmesi, kişisel ve sosyal ilişkilerinde dengeyi sağlayabilmesi ve kişisel özerkliğini toplumla çatışmadan gerçekleyebilmesi anlamında rehberlik önem kazanmaktadır. Sadece ebeveynleriyle değil, öğretmenleri ve arkadaşları ile arasında sağlıklı bir ilişki kurulmasında da birimimiz köprü görevi üstlenmektedir. PDR yalnızca sorunu olanların gittiği bir yer değildir, olmamalıdır da Bizler öğrencilerimize her anlamda destek ve yardımcı olmanın yanı sıra koşulsuz sevgi ve saygı sunmaya da özen göstermekteyiz. Mutsuzluk ve sıkıntıların olduğu kadar sevinç ve başarılarının da paylaşıldığı bir yer olarak, şu anda sorunu olmasa da gelecekte karşılaşacağı bir zorluğu rahatça paylaşabilmesi için gerekli olan güven ortamını yaratmayı da hedeflemekteyiz. 9. sınıftan itibaren kendilerini bekleyen zorlu döneme hazırlanmaları, özgün bir yaşam felsefesi geliştirmeleri, kişisel kimliklerini kazanırken çevreleriyle olan uyumlarını yükseltebilmeleri ve sorunlarını mümkün olan en az hatayla çözmeleri anlamında bir takım uygulamalar yapılmaktadır. Bireysel ve grupla danışmaların yanı sıra çeşitli ölçme tekniklerini de kullanarak gelişimsel ve eğitsel rehberlik çalışmaları yürütülmektedir. Dolayısıyla sınıf geçme sisteminden tutun seçecekleri alanlara, ileride yerleşebilecekleri meslek ve üniversite tercihlerinin neler olabileceğine kadar geniş bir seçenekte birimimiz uygulamalarına devam etmektedir. Gerek öğrencilerimizle gerekse velilerimizle olan iletişimlerimizde gizlilik esastır. Paylaşımda bulunulan kim olursa olsun, kendisi izin vermediği sürece paylaşılanlar hiç kimseye aktarılmaz. Karşılıklı saygı ve güven ortamının oluşabilmesinde bu etik ilkenin son derece önemli olduğuna inanılmaktadır. Ersin ZENGİN REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ 10

11 OKULUMUZ EĞİTİM ALANLARI Çocuk Gelişimi Ve Eğitimi Alanı Erken Çocuklukta Program dalı Güzellik Ve Saç Bakım Hizmetleri Alanı Cilt Bakım Dalı Giyim Üretim Teknolojisi Alanı Kadın Giyim Modelistliği Dalı 11

12Erken çocuklukta ve özel eğitimde öğretmen yardımcısının görevleri; Plan yapmak, uygulamak, Mesleğiyle ilgili programlama yapmak, Fiziksel ortamın güvenliğini sağlamak, Çocuk sağlığı ve hastalıkları konusunda bilgi ve beceri sahibi olmak, Öz bakım becerilerini geliştirmek, İnsan ilişkileri ve becerilerini geliştirmek, Sosyal gelişimi desteklemek, Bilişsel gelişimi desteklemek, Psikomotor gelişimi desteklemek, Türkçe dil gelişimine yardımcı olan etkinlikler hazırlamak, Duygu ve düşüncelerini ifade edebilmelerine yardımcı olmak, Çocuğun cinsel kimliğini tanımasına destek olmak, Animasyon çalışmalarını yapmak ve rehberlik etmek, Organizasyon yapmak, Yaparak yaşayarak öğrenmeyi desteklemek, Çocukları tanıma tekniklerini uygulamak, Mesleki eğitimle ilgili etkinlikleri takip etmek, Çocukların duygu ve düşüncelerini ifade edebilmelerine yardımcı olmaktır 12

13 GÜZELLİK VE SAÇ BAKIM HİZMETLERİ ALANI AL AN I N T AN I M I Tanımı: Güzellik uzmanın sahip olduğu, yüz ve vücut bakımı ile ilgili temel işlemleri tekniğine uygun yapma yeterliklerini kazandırmaya yönelik eğitim ve öğretim verilen daldır. Amacı: Güzellik ve Saç Bakım Hizmetleri alanında güzellik uzmanlığı mesleğinin yeterliklerine sahip meslek elemanları yetiştirmek amaçlanmaktadır. İ S TİHDAM AL A N L AR I Güzellik ve Saç Bakım Hizmetleri alanından mezun olan öğrenciler, seçtikleri dal/meslekte kazandıkları yeterlikler doğrultusunda; 1. Bayan ve erkek kuaför salonlarında, 2. Güzellik salonları ve merkezlerinde, 3. Masaj salonları ve merkezlerinde, 4. Kaplıca ve banyo tesislerinde, 5. Termal otellerde, 6. SPA, thallosso terapi ve bakım merkezlerinde, 7. Spor merkezleri ve salonlarında, 8. TV kanallarında, 9. Tiyatro salonlarında, Sinema stüdyolarında, Kozmetik satış noktaları, Kozmetik imalatçılarında, Kamu kurum kuruluşları içerisindeki kuaför ve güzellik salonları vb. yerlerde çalışabilirler. 13

14 GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ ALANI ALANIN TANIMI GİYİMCİ; Konfeksiyon sanayinde, çağımızın moda ve teknolojik gelişmelerine dayalı olarak, kalıp üretim ve tasarım bilgilerine sahip, yaratıcı, araştırmacı, modelden model geliştiren, özgün tasarımlar yapan elemandır. ÖĞRENCİ PROFİLİ:Bu alanda eğitim görecek öğrencilerimizde aranan özellikler şunlardır.. -İş ahlakına sahip olması -Görme ve işitme duyu organlarının işlevlerini tam olarak yerine getirmesi, -El ve parmaklarını ustalıkla kullanması, -Titiz olması, -Bedenen ve ruhen sağlıklı olması, -Göz ve ellerini eş güdümlü kullanabilmedir. Kadın giyim modelisti; kadın giysilerine ait kalıp, kalıba uygun şablon, serileme ve pastal planı hazırlama, örnek dikiminin yapılmasını sağlama, iş geliştirmeye yönelik önerilerde bulunma bilgi ve becerisine sahip meslek elemanıdır. Kadın giyim modelistlerinin görevleri; İş planı yapmak, Belirlenen modele ve ölçüye uygun kalıp hazırlamak, Kalıpları serileştirmek, Kalıpları şablonlamak, Kalıp ve modele uygun malzeme tespiti yapmak, Pastal resmi hazırlamak, Numune dikimi yaptırmak, Meslekî gelişime ilişkin etkinliklere katılmak, şeklinde sıralanabilir. İŞ BULMA İMKÂNLARI Giyim üretim teknolojisi alanında çalışmak isteyenler, özel sektörlerdeki hazır giyim üretim işletmelerinde, butiklerde, moda evlerinde çalışabilecekleri gibi kendi atölyelerini de açabilirler. Bu alanda eğitim alan kişiler Türkiye de yaygın olarak iş bulma imkânına sahiptir. EĞİTİM VE KARİYER İMKÂNLARI Bu alanda meslek eğitimi, meslek liselerinin giyim üretim teknolojisi diploma programında verilmektedir. Lise öğrenimlerini başarı ile tamamlayan öğrenciler, meslek yüksek okullarının; - Tekstil, - Deri Konfeksiyon, -Giyim Üretim Teknolojisi, -Moda Tasarımı, - Kostüm Tasarımı bölümlerine sınavsız geçiş yapabilirler. Üniversite giriş sınavında başarılı oldukları takdirde; Giyim Endüstrisi Öğretmenliği, Giyim Öğretmenliği, Hazır Giyim Öğretmenliği, lisans programlarına devam edebilirler. Ön lisans programlarını başarı ile bitirenler açılan dikey geçiş sınavında başarılı oldukları takdirde; Giyim Endüstri Öğretmenliği, Giyim Öğretmenliği, Hazır Giyim Öğretmenliği, Moda Tasarım, Moda Tasarım Öğretmenliği lisans programlarına devam edebilirler. 14

15 UYGULAMALI ANAOKULUMUZ Gün da öğrencilerin okula gelmeleriyle başlar. Uygulama Anaokulumuz ev ve okul ortamını bir arada yaşatacak donanımda düzenlenmiştir. Her sabah kahvaltı verilmektedir. Okul mutfağından çıkan özenle hazırlanmış öğlen yemekleri de arasında yenir. Öğretmenlerimiz okulda aile büyüklerinin yerini alır. Böylece çocuklar ailelerinin dışında büyüklerle olmayı ve bağımsızlık duygusunu geliştirmeyi öğrenirler. Öğretmenler aynı zamanda arkadaştırlar. Hikâye ve sohbet saatlerinde, dil etkinliklerinde dil yeteneğini geliştirir ve yeni kavramlar öğrenirler. Serbest zaman etkinliklerinde resim yapılır, oyun hamuruna biçimler verilir, ilgi köşelerinde oyunlar oynanır? Bedensel etkinliklerde vücudunu dengeli ve koordineli bir biçimde kullanma, paylaşma, kurallara uyum yeteneklerini geliştirir. Sanat etkinliklerinde renk, biçim, duyu ve estetik gelişimini ve yaratıcılığı sağlayacak eğlenceli çalışmalar yapılır. Kavram, çizgi, dikkat, algı ve bellek gelişimi destekleyici çalışmalar ile okul olgunluğu kazandırılır. Müzik, dans etkinlikleri ritim ve estetik duygularını geliştirir. Müzikle hareketin birleşmesini sağlar. Uyku saatinde çocuklarımızın minik bedenleri günün kalan diğer yarısı için dinlenme ve enerji depolama imkânı bulur. Vizyonumuz doğrultusunda atılan adımlar öğrencilerimizi daha donanımlı hale getirirken LEVENT KIZ MESLEK LİSESİ UYGULAMA ANAO- KULU olarak soysal sorumluluklarımızı gerçekleştirmeye devam etmekteyiz. 15

16 YAZARLAR OKULLARDA PROJESİ.. RAFET ELÇİ İ stanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünün başlatmış olduğu Yazarlar Okullarda Projesi çerçevesinde bu seneki konuğumuz değerli yazarlarımızdan Rafet Elçi ydi. Müdür Yardımcısı Elif Ekim ve Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin yoğun gayretleri sonucu gerçekleştirilen etkinlik, 22 Nisan da saat da başladı ve iki buçuk saat sürdü. Proje kapsamında okulumuzu ziyaret eden Rafet Bey, roman hakkında çok güzel bir söyleşiye imza attı. Romanın tarihi konusunda bizleri aydınlattı. Gerek roman konusundaki engin bilgi birikimiyle, gerek esprileri ile öğrencilerimizi kendine hayran bıraktı. Öğrencilerimiz merak ettikleri konuları da kendisine sorma imkânı buldu. Söyleşinin devamında öğretmen ve idarecilerimizle bir süre daha sohbet etti. Öğrencilerimizle fotoğraf çektirdi ve öğrencilerimizin kitaplarını imzaladı. Levent Kız Teknik ve Meslek Lisesi olarak biz de değerli yazarımıza sanat hayatında başarılar diliyor ve bizi kırmayıp geldiği için teşekkür ediyoruz. 16

17 LEONARDO DA VİNCİ HAREKETLİLİK PROJEMİZ. Ç O C U K G E LİŞİMİ VE EĞİTİMİ AL A N I ÖĞRE N CİLE Rİ İ S TİHDAM O D AK L I M O N T E S S O R I EĞİTİMİ MAYIS Tarihleri arası (HOLLANDA,BELKİÇA FRANSA- PARİS,AMSTERDAM ZAANDAM,ROTTERDAM, ALKMAAR,VOLENDAM, DANİMARKA KOPENHAG eğitim amaçlı yurtdışına gitmişlerdir. 17

18 FETİH RUHU FATİH VE GENÇLİK KOMPOSİZYON YARIŞMASI İLÇE seafoodplus.info İlçe seafoodplus.info MERHABA İSTANBUL Fetih tek başına ne kadar basit bir kelime gibi durur, oysa Türk milletinin zihninde meydana getirdiği düşünceler ne kadar derin ve anlamlıdır. İçimizde şaheser duygular uyandıran sihirli bir kelimedir adeta. Uzun şanlı tarihimizde birer mücevher olarak bi- riktirmişizdir. Hiç şüphe yoktur ki, fetih denince akla gelen ilk isim Avrupa da Büyük Türk olarak zikredilen yedinci Osmanlı padişahı ikinci Mehmet tir. O günümüzde fethettiği şehrin şanına uygun bir şekilde Fatih Sultan Mehmet olarak anılır. İstanbul un fethi öyle bir fetihtir ki; sonucunda bir çağ kapanmış, yeni bir çağ açılmıştır. Çağ açan hükümdar Fatih, İstanbul un kuşatma hazırlıklarına de başlamış, 29 Mayıs te ise dünyanın gözdesi olan Konstantinopolis i Osmanlı İmparatoruğu na dahil etmiştir. İstanbul, dünyanın gözüdür. Tüm duygu ve düşünceleri okuyan bir şehirdir o. Sevinçler en güzel ona yakışır, bayraklar en güzel onda dalgalanır. Ah İstanbul! Şahi topları canını çok yaktı mı? Ne kadar bedbahttın, kim bilir? Ne kadar durgundu suların Fatihten önce. Mahzene hapsedilmiş bir yaşamı Fatih ile geride bıraktın O Osmanlı ordusudur ki elerindeki zinciri çözen O Fatih tir ki seni sen yapan Seni İstanbul yapan Ey Konstantilopolis! Ya sen beni alırsın,ya da ben seni sözünde Fatih in kararlılığını gözler önüne seren mutlak birliktelik vardır. Farit Farjad ne de güzel bestelemiştir İstanbul un Ruhu nu. Osmanlı dan öncesi İstanbul için hüzün ve siyah; sonrası ise mutluluk ve beyazdır. Yeniden doğmuştur sanki İstanbul. Başka bir dünyaya merhaba diyerek Karanlıktan aydınlığa evrilerek İşte bundandır ki, Fetih ve Fatih asırlar boyu dilden dile dolaşan, uğruna kitaplar yazılan, besteler yapılan bir destan haline gelmiştir. Tarih hazinemizin iki paha biçilemez elmasının saygı değer hatıralarıdır. Bizi yüreklendiren ve onurlandıran İstanbul a yeniden merhaba Hatice MODA C 18

19 SPORUN İNSAN HAYATINA ETKİLERİ VE FAYDALARI İlk olarak sporun tanımıyla başlamak istiyorum. Spor; fiziksel, zihinsel, bilişsel ve sosyal gelişimi amaçlayan, oyun ya da yarışma ya da takım halinde yapılan etkinliklerin tümüdür. Her şeyden önemlisi de spor evrensel kültürün bir parçası, dünyada dili, ırkı, dini farklı insanları birleştiren önemli bir vasıtadır. Sporun insan hayatında oldukça önemi vardır. Spor yapan kişilerde akciğerlerdeki esneklik miktarı artar. Bu durum, her nefes alışımızda daha çok oksijen almamızı kolaylaştırır. Böylece hücrelere daha çok oksijen ulaşabilir. Düzenli spor yapan kişilerin dinlenme halindeki kalp atım hızı, spor yapmayan kişilere oranla daha küçüktür. Bu da kalp krizi riskine karşı bir önlemdir. Spor yaparken kişilerin endorfin hormonları salgılandığı için hem doğal ağrı kesici hem de yatıştırıcı niteliği vardır. Sporun insan yaşamında en önemli etkilerinden biri de kronik, psikolojik stresin birikmesini önlemesidir. Uykusuzluk sorunlarına iyi geldiği gibi ruhsal açıdan da bizi çok rahatlatır. Özellikle insanların sıkıntılarının, problemlerinin oldukça yoğun olduğu dönemlerde, güvensizlikten, boşluktan kaynaklanan stres ve bunalımdan kurtulmalarına yardımcı olur. Senem ÜNSALAN Sporun genç yaş gruplarına sorumluluk duygusunun yanı sıra, öfke Beden Eğitimi Öğretmeni kontrolünü sağlamalarında, saldırganlığı frenlemede de göz ardı edilmeyecek kadar etkisi vardır. Bunların yanı sıra dikkat dağınıklığının önüne geçilmesinde oldukça etkisi fazladır. Yalnızca gençlere değil, sporun tüm yaş gruplarına faydası vardır. Genel anlamda şöyle sıralayabiliriz: Spor sağlımızın değerini anlamamıza yardımcı olur. Yaşam kalitemizi artırır. Fiziksel performansımızı artırdığı gibi kalp rahatsızlığı riskini de azaltır. Kasların kandan oksijen çıkarma kabiliyetini artırır. Kişilerin endişe ve kuruntularını azaltır. Şeker toleransının gelişmesinde oldukça etkilidir. Birçok kanser hastalığının gelişme riskini azaltır. Eklemlerimizin özellikle yaşlılık döneminde bozulma oranını azaltır. Yaralanmalara karşı kendimizi korumamızı sağlar. Depresyonun hafifletilmesine ve hatta düzenli sporun depresyonun atlatılmasında önemli etkisi vardır. Denge ve koordinasyonun gelişmesine yardımcı olur. Zihinsel uyanıklığı artırır, hayatta daha yaratıcı ve başarılı olmamızı sağlar. Kısacası spor, hayat demek, kaliteli huzurlu, güven dolu, sağlıklı bir hayat demek. Spor yapmanın ne denli faydalı olduğunu öğrendiğimize göre, hayatınız boyunca spor yapmaktan uzak kalmamanız dileğiyle 19

20 İREM KAYIKÇI C TEMİZLİK Durdu, süpürgesini sinesine dayadı, eldivenlerini çıkardı, pantolonun yan cebinde taşıdığı kocaman bir mendille kurulandı, terini biraz soğuttu. Mendili sırılsıklam oldu. Bir temizlik şirketinin kadrosunda asgari ücretle çalışıyordu, yoruluyordu, akşama kadar kıyıda köşede, hatta ortalıkta gelip geçen insanların arasında süpürge ve faraşla dolaşmak, onun bunun pervasızca sağa sola attığı çöpleri toplamak kolay iş değildi. Bir hastanenin bahçesi ve hastaneyi çevreleyen duvarların dış kısımları sorumluluk alanıydı. Bahçe içinde az sayıda ve sadece hastane araçlarına tahsisli otopark, bahçedeki kantin çevresi, oturup beklemek ya da dinlenmek için konulan bankların bulunduğu alanlar, hastanenin otomatik çalışan kapısına uzanan basamaklı giriş her zaman temiz olmalıydı. Bunu sağlamak da onun vazifesi idi. Sabah çayını içemeden, kahvaltısını yapamadan erkenden çıkmıştı. Zaten her gün böyle oluyordu. Zamanında işinin başında olmalı ve sorumlu olduğu bölgeyi adım adım dolaşmalıydı. Şirketin kontrol görevlileri gelip zaman zaman teftiş ediyor, görev yerinde olup olmadığı, özenli çalışıp çalışmadığı takip ediliyordu. O kadar işine dikkatli olmasına rağmen gerek hastane idaresince ve gerekse şirket yönetimince uyarılmıştı. Hatırlayınca üzüldü, üzüntüsü evden verilen siparişler gözünün önüne gelince daha da fazlalaştı. Maaşı alalı ne olmuştu ki hemen bitivermişti. Yorgunluğu daha da arttı, sıkıntıdan yine ter bastı. Islak mendilini çıkardı, boynunun arkasından dolaştırıp boğazına doğru gezdirerek biraz daha kurulanmaya çalıştı. Sigara izmaritleri, plastik bardaklar, boş pet şişeleri, meyve artıkları yine etrafta çirkin görüntüler sergilemeye başlamıştı. Arada bir yere tükürenleri görüyor, sanki hay buraları süpürenin ya da iyi süpürmeyenin dediklerini duyar gibi oluyor, bu da ağırına gidiyordu. Hâlbuki yerlere çöp atmayınız, çevreyi temiz tutalım gibi uyarı tabelalarının yanı sıra çöp kovaları da vardı. Bir keresinde hemen ayağının dibine içtiği çayın bardağını yuvarlayıp, sigara paketinin jelâtini avucunda ezip uzağına atan kişiyi görmüş, çöp kovalarını göstererek ikaz etmeye çalışmıştı. Aldığı cevap hiç de hoş değildi. Adam işinin adı ne, ben ortalığa atmazsam sana iş çıkarmazsam seni kim çalıştırır, sana kim maaş verir. demişti. Eldivenlerini çıkartmışken kantine gitti, plastik bardakla çay aldı, çiçekliğin kenarlığındaki betona oturdu. Daha bir yudum aldı almadı ki hastane amiri ile göz göze geldi. Gel diyordu el sallayarak. Basamakları çıkarken durumu kavradı, hemen basamakta ters dönmüş dondurma külahı, birkaç izmarit ve kirli ayak izleri çirkin bir görüntü veriyordu. Hâlbuki az önce pırıl pırıl yapmıştı, ıslak paspasla. Mahcuplaştı birden, üstelik çay içerken yakalandığı da cabası. Biraz azarladı, biraz da tehdit savurdu hastane amiri: -Oturmuş çay içip keyif çatıyorsun, her yer pislik içinde. Seni şirket sorumlularına söyleyeyim de değiştirsinler. Hiçbir şey söyleyemedi, savunamadı kendini, haklı gerekçeler sunamadı. - Hemen şimdi temizlerim efendim. diyebildi sadece. Koştu paspasını ve faraşını getirdi. Kaçıncı defadır da olsa yine pırıl pırıl yaptı basamakları. Keşke şu insanlarımız çevreye karşı bu kadar duyarsız olmasalar, birinin attığını birinin temizlemek zorunda olduğunu bilseler, hem temizleyen biri olmadığında ve biriken kirlerin, artıkların ne kadar kötü bir manzara oluşturacağını, mikrop yuvalanır hale geleceğini idrak etseler diyerek söylendi durdu, bahçedeki yeniden biriken çöpleri temizlerken. 20

21 ÖZLEM Düşünsene senden yılar önce bir adam geliyor dünyaya ve sırf senin geleceğin için ömrünün yarısını acıya bırakıyor Kelimelerle tarif edilemeyecek kocaman bir duygu kaplıyor yüreğimi. Hiç görmediğin birini özlemek ne kadar da tuhaf. Çoğu zaman keşke burada olsa diyor insan Keşke burada olsa da yeniden çıkıp gelse Samsun dan.. Fırsat buldukça Mustafa Kemal in Şişli deki evine gidip bakarım eşyalarına bakarım. Adına yazılmış şiirler okurum ağlayarak; ama onun adına tek bir şiir bile yazamam. Çoğu zaman iki kelimeyi bir araya bile getiremem. Benim için o kadar zordur ki aslında Mustafa Kemal i anlatmak Sizin hiç kelimeleriniz acıdı mı? Bana ne zaman Mustafa Kemal Atatürk deseler,sol yanım yanar ve içimdeki bütün kelimeler acır. Ona sahip çıkamama korkusu kaplar yüreğimi. Onu arıyoruz, onu arıyoruz Gecikmiş bir pişmalık duyoruz hepimiz. Çoğu zaman onu anlatmak yerine, ona ağlamayı tercih ettiğimiz için. Tıpkı benim de yaptığım gibi.. Bir adam düşünün tüm dünya çocuklarına bayram armağan eden ve bir adam düşünün Türkiye Cumhuriyetini gençlere armağan eden Bir ses duyuyorum samsun yakınlarından: Egemenlik miletindir! diye haykıran 19 Mayıs umutlu bir geleceğe atılan ilk adımdır. 19 Mayıs bir bebeğin doğum tarihidir, adı Cumhuriyet olacak bir bebeğin doğum tarihi.. Bir isyandır, baş kaldırıştır, direniştir. Halkın bükemediği eli kırmasıdır. Bir ses duyuyorum Anadolu dan: seninleyiz Paşam! diye haykıran Kaygıya yer yok artık yüreklerde. Atasının izinden giden binlerce genç barındırıyor bu vatan. Korkusuz, umutlu koca bir nesil geliyor geleceğe. Çünkü biliyorlar ki, muhtaç oldukları kudret damarlarındaki asil kanda mevcut ve bu bağımsızlık uğruna dökülmeye her daim hazır. Olur da düşmanı bir kez daha görürsek bu topraklarda ne deriz atalarımıza! Doğum günün kutlu olsun Atam! Ben, her 19 Mayıs ta Atatürk ile birlikte bir kez daha doğar, bin kez daha söylerim haykırarak bağımsızlık türküsünü. İrem KAYIKÇI C 21

22 KANATSIZ MELEKLER Öznur ÖKTEN 9-A "Anne" kelimesi öyle bir kelime ki söylerken kimilerinin yüzüne aydınlık vuruyor, kimilerinin yüzüne gecenin karanlığı çöküyor. Anne sevgisi öyle bir şey ki"anne, diye seslendiğimde annemi yanımda, yakınımda bulmak yüzümün aydınlık olmasının, hayata gülümseyerek bakmamın tek sebebi! Gökte misafir olan güneşin sıcaklığı, annelerin yüreklerine vurduğu için bizim de gözlerimize vuruyor o sıcaklık, o sevgi Anne sevgisi öyle bir şey ki yüreklerden yüzümüze geçiyor, bizleri güçlü kılıyor, canımıza can katıyorlar. Onların sevgisi bizlerin hayata tutunmamızı sağlıyor. Bir de "anne" kelimesinden uzak olanlar İşte onların yüzüne çöküyor gecenin karanlığı, o karanlığı, o kelimeyi duyunca!"anne" diyince yanında, yakınında bulamamak Kim bilir ne buruktur o yürekler, ne karanlıktır! Hayata kan sızan pencereden bakmak, gündüzü bile hep geceden saymak, ne acı verici yürek parçalayıcıdır! Dudaklar hep kilitlidir, bir türlü söylenemez, gizlidir. Yüreklerde gizlenen o "anne sevgisi sesi" hep çocukların yüreğinde, en ücra köşesine oturmuş avazı çıktığı kadar bağırır. Annemin elinden tutmak kaç yaşında olursam olayım, hep aynı duyguları uyandırıyor bende! Güçlü ve güvende oluyor, gerçek sevgiyi hissediyorum! Bir tek annemde hissederim, o hissettirir bana "gerçek sevgiyi", güçlü olmayı Hiçbir sevgi ya da aşk anneye duyulan sevgi kadar güçlü ve derinden olamaz! Çünkü onlar "gerçek sevgi"nin tek "gerçek" sahipleri! Gerçek sevginin sahiplerine (tüm annelere ve anneme) sesleniyorum; elimizi bırakmadığınız sürece sizin sevginizle ayaktayız! Sizleri seviyoruz 22

23 KALP AĞRISI Ahmet Bey; Kanlıca daki deniz manzaralı, huzur dolu evinde eşi Selma Hanım ile birlikte, mutlu ve huzur dolu bir yaşan sürüyordu. Canlarından çok sevdikleri; bir kızları ve bir oğulları vardı. Çocuklarının ikisinin de vakti zamanı gelmiş ve evlenip başka ülkeye yerleşmişlerdi. Ahmet Bey ile eşi Selma Hanım şöyle dedi: -Ahmet Bey hatırlar mısın? Kenan ile Filiz ne güzel oynarlardı bu bahçede. Ahmet Bey; -Hatırlamaz olur muyum; hanım? Şu çimenlerin arasına girerdi, küçücük ayakları, koşuştururlarken. Selma Hanım; - Ah! nasıl özledim yavrularımı dedi, iç çekerek. Kızı New York a okumaya oğlu ise İngiltere ye yüksek lisans için gittiler ve orada kendilerine bir yuva kurup yaşamaya başlamışlardı. O anda bir sessizlik çöktü; kocaman, huzur dolu evlerine. Yine Selma Hanım evlatlarını çok özlüyordu. Sık sık telefon ile konuşsa bile yetmiyor hasret gidemiyorlardı, doya doya. Kokularını içine çekmek, canım evladım diyerek bağrına basmak istiyordu, yavrularını. Ama mesafeler, işte o mesafeler isteklerine engel oluyordu. Senede bir kez geliyorlardı ve özlem gideremeden, gidiyordu evlatları, yanlarından. Kuş misali pır edip uçuyorlardı, kanatlarının altından. Ahmet Bey de; Selma Hanım a her ne kadar belli etmek istemese de, çok özlüyordu çocuklarını. Eşinin; kendisinin üzüldüğünü görüp daha fazla üzülmesini istemiyordu. Çünkü Selma Hanım kalp hastasıydı. Ahmet Bey; fabrikadan emekli olmuştu. Artık Kanlıca daki evlerinde eşi Selma Hanım ile birlikte; denizin mavisinin huzurunu, yemyeşil bahçenin ferahlığını hissediyorlardı. Kahve saatleri hiç değişmezdi. Her gün öğleden sonra saat iki de. Ahmet Bey; mutfaktan salona yayılan, mis gibi kahve kokusuna bayılırdı. Selma Hanım şöyle seslenirdi; -Ahmet Beyciğim, kahve saatimiz geldi, hadi bahçeye. Ahmet Bey; -Geldim, boncuk gözlüm. Hiç değişmezdi, bu konuşma. Bahçeye çıkarlar ve mavi ile yeşilin muazzam manzarasına bakarak kahvelerini yudumlarlardı. Bu huzurun içinde, düşünmeden edemiyordu Ahmet Bey. Eşi; boncuk gözlüsü kendinden önce vefat ederse eğer, bir başına ne yapardı bu evde. Bu düşünce hep korkutuyordu kendisini, beynini kemiriyordu. Kendince bir karar almıştı. Eşi kendinden önce vefat ederse, huzur evine yerleşecekti. Kahvelerini içerler iken, eşine düşüncesini söyledi ve eşi çok üzüldü. Ahmet Bey; - Üzülmen için paylaşmadım düşüncemi, seninle dedi ; ama Selma Hanım üzülmekten kendini alamadı. Selma Hanım: - Sen benden önce ölürsen ben ne yapacağım, peki? Diyerek, hüzün dolu boncuk gözleriyle, Ahmet Bey e baktı. Ahmet Bey; -Sende huzur evine yerleşirsin hanım, başka yapacak bir şey yok dedi. Selma Hanım ve Ahmet Bey evlerinin duvarına çarpan dalga sesini dinlemeye koyuldular. Kalp hastası olan Selma Hanım ı çocuklarının hasreti çok yıpratıyordu. Çocuklarını hatırlayıp, hasreti arttıkça kalbine iğneler saplanıyordu. Bu saplantılar giderek artmıştı. Her ne kadar Ahmet Bey e belli etmek istemese de, Ahmet Bey durumun farkındaydı. Ve bir akşam, Selma Hanım aniden fenalaştı. Ahmet Bey in telaşla çağırdığı ambulansın; acı siren sesi kapıda belirmişti. Selma Hanım hemen hastaneye kaldırıldı. Doktorlar, Ahmet Bey e acı haberi vermekte gecikmediler. Ahmet Bey in dünyası yıkılmıştı. Artık bu hayatta yapayalnız, bir başına idi. Boncuk gözlüsü onu bir başına bırakmıştı. Artık Selma Hanım öleli bir ay olmuştu. Sesi hala, mutfakta, salonda, bahçede yankılanırdı. Saat öğleden sonra iki olmuştu. Fakat Ahmet Beyciğim, kahve saatimiz geldi, hadi bahçeye. Diye her gün seslenen Selma Hanım yine bugünde yoktu. Artık huzur evine yerleşmesinin vakti gelmişti. Fakat Ahmet Bey son anda karar vererek; huzur evine gitmeyecek, huzur evini evine getirecekti. Böylelikle; hem huzur evine bir bağış yapmış hem de boncuk gözlüsüyle paylaştığı, bu deniz manzaralı muazzam evinden kopmamış olacaktı. Kopamazdı, boncuk gözlüsüyle olan hatıralarından nasıl ayrılırdı. Kararını bildirmek için; hemen paltosunu ve yürümesine yardımcı olan bastonunu yanına alarak yola çıktı. Zorla olsa da, birazda yaşlılığın verdiği yavaşlıkla huzur evine varmıştı. Ahmet Bey huzur evi müdürüne: Merhaba ben Ahmet Çelik diyerek söze girdi. Bir başıma Kanlıca da oturuyorum. Evimi huzur evine bağışlamak istiyorum. Bunun karşılığında ise sizden tek talebim; boncuk gözlümün yani eşimin yanına gidene kadar, vefat edene kadar bende huzur evi yaşlılarından olmak istiyorum. dedi. Gözleri doldu bir anda. Müdür: -Tabi ki bu bağış bizim için çok anlamlı olacak. Evinizde birkaç düzenleme yapmak için ne zaman müsaitseniz bir an önce gelmek seafoodplus.infoe, Ahmet Bey: Eşimle olan odam hariç her yeri istediğiniz gibi düzenleyebilirsiniz. dedi. Anlaşma tamamlandıktan sonra Ahmet Bey evinin yolunu tuttu. İçi ferahlamış, huzur dolmuş bir şekilde evine vardı. Huzur Evi Müdürü komutların da; personel ve işçiler, evi huzur evine uygun bir vaziyete dönüştürdüler. Ahmet Bey ve Selma Hanım ın odasına dokunmadılar. Bu arada çocukları artık eskisi kadar sık gelmiyor ve aramıyorlardı. Ahmet Bey in; oğlunun bir kızı olmuş, ama görme fırsatı hiç olmamıştı. Bu üzüntüye dayanamıyordu, artık. Ama elinden bir şey gelmiyordu. Yavaş yavaş, bir iki derken huzur evi artık tam anlamıyla dolmuştu. Her gün; eşiyle kahve yudumladığı o banka geçip oturdu, Ahmet Bey. Ama ne tepsi de kahve vardı ne de yanında eşi. Günlerin geçmesi, daha zordu artık; onsuz, sessiz. Kalabalık içinde, ama yapayalnız, bir başına Yaz kış demeden o banka oturur; yaz mevsimin de kuş seslerini dinler, ağaçta ki çiçekleri koparmaya kıyamaz, sonbaharda ise yere düşen sarı yaprakları izlermiş. Yine bir gün; gün batmaya yakın, bankta otururken, bir ses: Ahmet Bey hadi! diyordu. Bir an durdu ve düşündü. Seslenen kızı olabilir miydi? Yıllardır yolunu beklediği, her gün fotoğraflarına baktığı, evlatlarından; kızı olabilir miydi? Diye düşünürken, biri kolundan tutu. Pembe tişörtlü, beyaz kumaş pantolonlu, beyaz terlikli bir bakıcı tekrarladı : Ahmet Bey hadi! Ahmet Bey biraz buruk, biraz da tebessüm ederek yerinden kalktı ve kapıya doğru yöneldiler. Ahmet Bey: -Güneşin batmasına daha vakit var, niçin erkenden içeri giriyoruz kızım? Dedi. Ve işte tamda o anda, karşısında birini gördü, kendisine gülümsüyordu. Bu yüz aslında hiçte yabancı gelmiyordu, ona. Evet, evet. Bu yüz kızının yüzüydü, kızıydı! Heyecanlandı, Ahmet Bey. Sevinçten bastonunu yere düşürdü. Ve kızı geldi, hızlı adımlarla. Sarıldı, öptü babasını Kokusunu içine çeke çeke öptü. Ahmet Bey hala inanamıyordu; hızının aynında olduğuna. Ama inanmak istiyordu. En önemlisi de kızına sarılabilmesiydi. Ve kızı Filiz şöyle dedi : -Artık seninleyim baba. Ağabeyim de bizimle olacak. Bir de torunların Seni bu zamana kadar beklettiğimiz için çok özür dilerim ; babam. Ahmet Bey in gözlerinden iki damla yaş süzüldü. Bu yaşlar artık sevinçtendi. NAGİHAN ERDEN C

24 KİTAP TANITIMI DİJİTAL KALE Macera romanı ustası Dan Brown dan harikulade bir kitap Konusu, Amerikan Ulusal Güvenlik Teşkilatı NSA nın şifre çözücü süper bilgisayarı TRANSLTR nin bile üstesinden gelemediği, çözülmesi imkânsız gibi görünen bir şifre ABD den ve NSA dan intikam almak isteyen bir dâhi Dünyanın dört bir yanında ve sanal ortamda yaşanan nefes kesici bir kovalamaca Cinayetler, casusluk oyunları ve müthiş bir macera! Ulusal Güvenlik Teşkilatı (NSA), ABD istihbarat ağının belkemiğini oluşturan bir kuruluştur. Yörüngedeki casus uyduları, dünyanın her tarafındaki dinleme istasyonları ve ajanları aracılığıyla elektronik iletişim ortamlarını izlerken ABD&#;nin düşmanı olan devletleri ve suç örgütlerini takip eden teşkilatın en büyük güvencesi TRNSLTR adlı şifre çözücü bilgisayardır. İletişimin artık e-posta ve internete dayandığı bir dünyada, mesajların şifrelerini hızla çözen, üç milyon işlemciye sahip ve koca bir binanın içine ancak sığan bu süper bilgisayar, en zor şifreleri bile dakikalar içinde çözerek Amerikan istihbaratına sürekli bilgi sağlamaktadır. Ama bir gün, TRNSLTR&#;nin çözemediği bir şifreyle karşılaşılır. Eski bir NSA çalışanı olan bir bilgisayar dâhisi, NSA bütün dünya insanlarının iletişim mahremiyetini ihlal ettiği için TRNSLTR&#;nin varlığını açıklayıp kamuoyundan özür dilemediği takdirde bu şifreyi herkesin kullanımına açacağını söyler. Bu da, artık dünyadaki bütün mesajların &#;Dijital Kale&#; adlı bu algoritma ile şifrelenmesi ve NSA&#;nın kör olması anlamına gelir. Bu sorunun üstesinden gelmesi için, zeki olduğu kadar çekici bir kadın olan, NSA&#;nın baş kriptografı (şifrecisi) Susan Fletcher çağrılır. Susan&#;ın, genç bir profesör olan sevgilisi, dilbilimci David Becker&#;ın da bu konu için ve tesadüfî gibi görünen bir şekilde İspanya&#;ya gönderilmesi, olayların karışmasına, NSA&#;nın içine bir gölge düşmesine ve içinde entrikaların ve cinayetlerin de olduğu, zamana karşı bir yarışın başlamasına yol açar. Okuyucu Yorumu: Akıcı bir kitaptı (yazarın diğer kitapları gibi) sanki kitabı okumuyor beyaz perdede seyrediyorum hissi vermişti. Sayfaları çevirirken kendinizi heyecanın peşinden sürükleniyor bulacaksınız. ŞEVVAL TAÇGIN C 24

25 İSTANBUL DAN BİR MEKAN.. BOĞAZİÇİ KÜLTÜRÜNÜN MEKANI VİLLA PARK. Cumhuriyen ilk mekân yapıcı kültürü Boğaziçi nde doğdu li yıllarda Emirgan da şöyle bir çay içm ki kültürünün şöhre, lı yıllarda Yeniköy ün poyrazında Adliye modeli çay bahçeleri ortaya çıseafoodplus.info sonra, bir on yıl daha devam e1. O zamanlar burada Adliye binası vardı li yılların başında Yeniköy deki Adliye çaycısından çıkan bir yöntemle gelişen ve Boğaziçi sahillerinde çay bahçesi yapma amacıyla, belediyeden kıyı kiralama ve orayı geçici çay bahçesi ruhsa. alarak, mekân faaliye sürdürmek işi, ülkedeki bütün illeri aynı yöntemle aynı amaca bağlı sınava soktu e doğru, Emirgan da şöyle bir çay içn ki sözü Yeniköy Adliye sahilinde devrini tamamladı. Edirne den Kars a kadar şehir meydanlarında bir Aile Çay Bahçesi olmayan il kalmadı. Adliye modeli çay bahçeleri, evinden başka bir mekân kalıbı bilmeyen kadınları da eğlence kültürü alanının içine çeken ilk örnek olmuştur. İstanbul, rıseafoodplus.infoı ve Boğaz manzarası gören yerler çay bahçesi ile kuşseafoodplus.infoı. Bu kuşatmada faaliyete geçenlerden hiçbiri, mekân işletmekte bir yöntem bilmediği gibi, Adliye çaycısı Rüstem beye, sen bu işi nasıl yapıyorsun da, İstanbul un en renkli grupları senin yerine geliyor diye, soran da olmadı. Çay bahçelerinin İstanbul da ki en çarpıcı örneği, bir dönem Taşlık Maçka da yaşandı. Taşlık Çay Bahçesi çok ünlü idi. Yaşlılar doktor ziyarenden sonra olsun, çocuklar arkadaşları ile buluşup oynamak olsun, bu ağaçlıklı mekana gelirlerdi. Günümüzde bu tür kültürü taşıyan çok ender yerlerden biri VİLLA PARK Bir de deaeri var mekânın. DeAerin adı: Müşteri deaeri Son olarak şu iki hususu bildirmek gerekirse mekânın sokağı, Rum Mektebi Sokağı Yukarı doğru yürüdüğünüzde her Pazar saat ile arasında ileri mini bir Pazar kuruluyor. Kışlık kapalı kısımda serbestçe alınıp karış.rılmaya hazır birçok kitaplı mini bir kütüphane var. 25

26 BİR BARDAK ÇAYIN HİKÂYESİ Üst demlik, gelindir. Alt demlik kaynadıkça onun harareti artar; ama aynı zamanda olgunlaşır ve çay demlenir. Bardak, gelinin kocasıdır. Her iki çaydanlıktan da yeterince nasibini alır. Biraz kaynana doldurur, birazda gelin. Bu nedenle denge unsuru çok önemlidir. Açık ya da demli çayın hoşa gitmemesi bundandır. Çayın şekeri, ise çocuklardır. Tat verir. Çok şeker, çayın lezzetini bozar. Şekersiz çaya alışanlar için ise bir tanesi bile fazla gelir 26

27 KORİDOR KÜTÜPHANEMİZ.. Öğrencilerimize okuma alışkanlığını kazandırmak amacıyla Öğretmen,Veli ve Öğrencilerimizin katkılarıyla koridor kütüphanemiz oluşturulmuşseafoodplus.info aklın ilacıdır. Kitapsız yaşamak, kör, sağır, dilsiz yaşamaktır. Uygarlık yapısının temeli kitaptır. Bir insanın değeri okuduğu kitaplarla belli olur. "Dünyayı yöneten, kalem, mürekkep ve kâğıttır." Jonathan Swift Bir kitap, içinizdeki donmuş değerleri parçalayarak bir balta olmalıdır." Franz Kafka &#; Ölünce unutulmak istemezseniz, ya okumaya değer eser yazın veya yazılmaya değer işler başarın.&#;&#; Benjamin Franklin 27

28 ÖĞRENCİLEMİZİN DOĞA VE KUŞ SEVGİSİ. İngilizce Öğretmeni Ufuk Taş Önderliğinde okulumuz bahçesindeki ağaçlara yerleştirilmek üzere kuş evleri yapılmıştır. Öğrencilerin yaratıcık,okul sevgisi, doğayı koruma ve paylaşma duyguları ön plana çıkarılmıştır Dereler, nehirler akar ülkemizden. Toprağına, taşına vurulmuşum. Ah, şu güzel doğamıza Huzur verir cıvıl cıvıl kuşlar! 28

29 ETKİNLİKLERİMİZ TÖREN VE KUTLAMA PROGRAMLARIMIZ BİZİM BAYRAMIMIZ Bu gelen bizim bayram Yükseldi bak ünümüz. 23 Nisan bizm En şerefli günümüz! Al bayrağı açalım, Gel gidelim törene. Bin teşekkür, bizlere Bugünleri verene Bizim için harcanan Boşa gitmez bu emek, Çünkü her Türk çocuğu 23 Nisan demek İsmail Hakkı SUNAT 29

30 BAHAR BAYRAMINIZ KUTLUYORUZ.. Türklerin (Göktürklerin) Ergenekon&#;dan demirden dağı eritip çıkmalarını, baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eder. Doğu Türkistan&#;dan Balkanlara kadar tüm Türk kavimleri ve toplulukları tarafından, MÖ 8. yüzyıldan günümüze kadar her yıl 21 Mart&#;ta kutlanır. Türkiye&#;de bir gelenek, Türk Cumhuriyetleri&#;nde ise resmî bayram olarak kutlanırken, yılından itibaren Türkiye Cumhuriyeti tarafından bayram olarak kabul edilen bir gün haline gelmiştir 30

31 Beşiktaş Bilim, kültür,sanat ve Spor Şenliklerideyiz.. 31

32 Cumhuriyet Ortaokulunun Okulumuza Yapmış Olduğu Gezi 32

33 İstanbul Bilgi Üniversitesinin Okulumuzda Yapmış Olduğu Seminerden Kareler 33

34 GEZİLERİMİZ.. M i n i a T ü r k G e z i s i 34

35 Semiha Şakir Çocuk Yuvasını Ziyaret 35

36 Balizza Tekstil Firması gezisi 36

37 İnsan Vücuduna Çarpıcı yolculuk sergisine Gezi 37

38 Aydın Üniversitesine Gezi 38

39 Emirgan Korusuna gezi 39

40 Güzellik Fuarı Gezisi 40

41 SEMİNERLER GÜZELLİK VE CİLT BAKIMI ALANI SEMİNERLERİ 41

42 ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ALANI TANITIM SEMİNERİ 42

43 GELİŞİM ÜNİVERSİTESİ TANITIM SEMİNERİ 43

44 KAVRAM MESLEK YÜKSEK OKULU TANITIM SEMİNERİ 44

45 ÖZEL KÜLTÜR LİSESİ DANS YARIŞMASI Okulumuz Dans Grubu Ve Beden Eğitimi Öğretmenimiz Senem ÜNSALAN önderliğinde Dünya dans günü dolayısıyla düzenlenen yarışmaya katıldık 45

46 OKULUMUZDAN KARELER Basketbol ve Voleybol Sahası Giyim Üretim Teknolojisi Atölyesi Kütüphane Güzellik ve Saç Bakım Hizmetleri Atölyesi Okul Girişi Okul Bahçesi Kantin 46

47 Şunları Söyleyin; *Karnenle ilgili ne düşünüyorsun? Ne hissediyorsun? *Sen zayıf alsan da bizim çocuğumuzsun. Biz her zaman senin arkandayız ve seni seveceğiz. *Gelecekte zorluk çekmeni istemiyoruz. Onun için derslerinin iyi olmasını istiyoruz. *Sence nerde hata yaptık. *Üzülmek çözüm değil. Nasıl bir çözüm üretebiliriz? Şimdi onu düşünelim. *Yeni dönemde daha dikkatli ve sorumlu davranacağına inanıyorum. Çocuğunuzu Sizden Koparan Sözler; *Senin için saçımı süpürge ediyorum. *Senden ekmek isteyen mi var? *Senden sadece şu derslerine çalışmanı istiyorum. *Ayşe kadar olamıyorsun. Bak ona! *Senin hakkından baban gelir ancak, akşam görürsün. *Senin gibi evlat olmaz olsun. *Sen hiçbir şeyi hak etmiyorsun. *Sen adam olmazsın. *Böyle giderse seni okuldan alacağım. *Aklın fikrin başka yerlerde. Karnedeki başarı veya başarısızlık sadece öğrencinin değil, aynı zamanda anne ve babanındır. Çocuklarımıza anlayışla yaklaşalım, onlara doğru ve yanlışı göstermeye çalışalım. Unutmayın ki sözden çok davranışlar onlar üzerinde etkilidir. Davranışlarımızla olara örnek olalım. 47

48 ALIN TERİNDE BEREKET VARDIR Sultan I. Mahmud boş zamanlarında kuyumculuk yapar, yaptıklarını sattırır, elde ettiği birkaç kuruş kâr ile de ufak tefek ihtiyaçlarını temin ederdi. Bundan da büyük bir haz duyardı. Yine birgün kuyumculuk ederken vezirlerden biri onun yanına yaklaştı ve: Niçin böyle zahmet edersiniz? deyince Padişah: Bre ne yabana söylersiz! Milletin hazinesini, milletin ihtiyaçlarına sarfetmek gerekdir. Saniyen, insan olana durmadan çalışmak gerekdir. İnsanın çalışıp alın teri dökerek kazandığı paranın zevki başkadır. İçinde alın teri, göz nuru bulunan kazanç helal olur. Böyle kazancın tadı, beti ve bereketi olur dedi. KARINCA Avrupalıların &#;Muhteşem Süleyman&#; lakabıyla andıkları Kânunî Sultan Süleyman Hân, &#;Muhibbî&#; mahlası ile çok güzel şiirler yazmıştır. Şiirlerinden bir kısmı toplandı. Bir gün, saray bahçesindeki ağaçların karıncalar tarafından istilâ edildiğini görüp, karıncaların öldürülmesi hususunda, zamânın Şeyhülislâmı Zenbilli Ali Efendi&#;den fetvâ istedi. Suâli şiir şeklinde olup, şöyleydi: Dırahtı (ağacı) sarmış olsa karınca Zarar var mı karıncayı kırınca. Zenbilli Ali Efendi de, bu zarif suâle yine şiirle cevap verip, suâl kâğıdının altına şu beyti yazdı: Yarın divânına Hakkın varınca Süleyman&#;dan alır hakkın karınca. 48

49 BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? *Paslanmaz çelik yılında yanlışlıkla keşfedilmiştir. *İleri doğru bir adım atabilmek için, insan vücudundaki 54 farklı kasın harekete geçmesi gerekir. *Dünya üzerindeki tüm tapulu toprakların sadece %1&#;i kadınlara aittir. *Aile ile ilgili yapılan harcamaların % 70&#;inde karar verici olan kadındır. *Sağlıklı bir insan gözü yaklaşık 8 milyon rengi ayırt edebilir. *Bir gram pamuk, 23 gram su tutar. *Dünyada okuma yazma bilmeyen yetişkinlerin %67&#;sini kadınlar oluşturuyor. *Küvette meydana gelen kazalarda, terörizmden daha çok insan ölmektedir. *Dünyada fakirlik sınırının altında yaşayan milyar insanın %70&#;ni kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. *Otoyollardaki kazalardan sonra kan lekelerini temizlemek için kola kullanılır. *Dünyada konuşulan yaklaşık farklı dil vardır. *Dünya üzerinde insanların alışkanlıklarını etkileyen yaklaşık bin batıl inanç vardır. *Gelinlerin duvak takma geleneği, onların mutluluklarını kıskanan kötü şeytanlardan korunma amacıyla ortaya çıkmıştır. *Amerika da öldürülen erkeklerin yüzde 6 sı eşleri ya da kız arkadaşları tarafından öldürülüyor. *Uzun mesafede dünyanın en hızlı karada yaşayan hayvanı antilop tur. *Köpekbalıkları hasta olmayan tek canlıdır. *Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür. *Çekirgenin kulağı dizindedir. *Sabahları elma kahveden daha fazla uykumuzu açar. *Sağ elini kullananlar, sol elini kullananlardan ortalama dokuz yıl daha fazla yaşar. *Uzayda yaşamayı başaran tek canlı sinektir. *Kelebekler ayakları ile tat alırlar. 49

50 ATALAR DA ÇELİŞKİYE DÜŞER TÜRKLERE ÖZGÜ DAVRANIŞLAR *Damlaya damlaya göl olur. / Taşıma suyla değirmen dönmez. *İyi insan lafının üstüne gelir. / İti an çomağı hazırla. *Fazla mal göz çıkarmaz. / Azıcık aşım, kaygısız başım. Azı karar, çoğu zarar. *Eğri otur, doğru söyle. / Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar. *Erken kalkan yol alır. / Acele işe şeytan karışır. *Eski dost düşman olmaz. / Güvenme dostuna, saman doldurur postuna. *İyilik yap denize at. / İyilikten maraz doğar. *Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. / Lafla peynir gemisi yürümez. 1-) Telefon çaldığında yanına gidip bir kere daha çalmasını beklemek 2-) Okuduğu kitabın önsözünü atlamak 3-) Yemek yediği kaşığı tatlı yemeden önce yalayarak temizlemek 4-) Yemeğin tadına bakmadan tuz atmak 5-) Boyalıdır dokunmayın. yazısını gördüğünde parmağıyla kontrol etmek 6-) Bulmacada kadın erkek fark etmeden mankene sakal, kaş ve bıyık çizmek 8-) Üst tarafa yazılması gereken 7. maddeyi fark etmemek 9-) Yabancı şarkıları bilmediği halde biliyormuş gibi davranmak )Otobüsten inerken ne kadar uzak olursa olsun ilk adımı kaldırıma atmak ) Napıyosun? diye sorulduğunda iyi diye cevap vermek )Test çözerken çözdüğü sorunun doğru olup olmadığına bakarken diğer sorunun cevabını görüp hiç bozuntuya vermeden biliyormuş gibi çözmek )Kaza yapan aracın etrafında toplanmak 50

51 KİŞİSEL GELİŞİM TESTİ 1. İş ya da üniversite için yaptığınız üç başvurunuz reddedilirse kendi yeteneğinizden şüphe eder misiniz? a) Evet b) Hayır 2. Büyük kalabalıklar kafanızı karıştırıyor ya da sizi korkutuyor mu? a) Evet b) Hayır 3. Şu anda dolabınız eski püskü kıyafetlerle mi dolu? a) Evet b) Hayır 4. Kendinize sürekli aynada bakar mısınız? a) Evet b) Hayır 5. Yürürken ya da birini beklerken vücudunuzun duruşu dik mi? a) Evet b) Hayır 6. Çoğu zaman insanların sizin hakkınızda dedikodu yaptığını düşünür müsünüz? a) Evet b) Hayır 7. Güvenlik kuvvetlerinden biri size yaklaştığında kalbiniz daha hızlı atmaya başlar mı? a) Evet b) Hayır 8. Lokanta otobüs ya da caddedeki yabancılar arasında size birinin dikkatle baktığını ya da size kahkaha attığını hissediyor musunuz? a) Evet b) Hayır 9. Tanımadığınız bir ülkeye bilet kazansanız ya da size böyle bir bilet verilse, yalnız gitmekten korkar mısınız? a) Evet b) Hayır Sevdiğiniz kişiye aşkınızı ilan edebileceğinizi düşünüyor musunuz? a) Evet b) Hayır Çoğu zaman kötü rüyalar görür müsünüz? a) Evet b) Hayır Bir sorun gözüktüğünde çoğu zaman onu kendi kendinize çözer misiniz? a) Evet b) Hayır Acil durumlar o kara gün için biriktirmiş olduğunuz paranız var mı? a) Evet b) Hayır Ebeveynlerinizin sizi sevdiğini hissediyor musunuz? a) Evet b) Hayır Her gün yeni bir şey öğrenmeniz gerektiğine inanıyor musunuz? a) Evet b) Hayır Satın aldığınız ucuz bir şeyi geri vermektense zarara katlanarak kullanmayı mı tercih edersiniz? a) Evet b) Hayır Çabalarınızın çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlandığını hissediyor musunuz? a) Evet b) Hayır İnsanlar çoğu zaman sizden öğüt istiyor mu? a) Evet b) Hayır 51

52 Özgüven Ölçme Testi Cevaplar Ve Puanlaması Eğer verdiğiniz cevap aşağıdaki cevaplarla aynıysa her bir cevap için 2 puan verin 1. Hayır Evet 2. Hayır Hayır 3. Hayır Evet 4. Hayır Evet 5. Evet Evet 6. Hayır Evet 7. Hayır Hayır 8. Hayır Hayır 9. Hayır Evet Özgüven Ölçme Testi Puanlaması : Bu aralıkta kendine güven konusunda sorun yok. İnsanlar önderlik ve ilham için size güveniyorlar. Muhtemelen, yine de, bazı kesim sizin kendini beğenmiş ve ezici olduğunu düşünüyor. Doğru söylemek gerekirse enaniyetiniz (egonuz) epey fazla. Siz de şahsi olarak sizi öldürmeyen şeyin sizi güçlendireceğini düşünüyorsunuz. Ancak ünlü mütefekkir Goethe nin ifadeleriyle İstenilen herşeyi yapmak için insan kendini olduğundan daha iyi görmelidir : Bu ortalama bir aralık ve özgüven konusunda güçlü ve zayıf yönleri olan bir insanı işaret ediyor. Bu test yoluyla korkularınızı saptayabilir, onların geçerliliğini değerlendirebilir ve isterseniz onları düzeltebilirsiniz. Hayır, cevaplarınıza tekrar bakıp üzerinde düşünün lütfen : Korkak ve kendine güvenmeyen, etrafındakilerin önderlik ve rehberliğine ihtiyaç duyan birisiniz. Hayatı güzel yaşamak için biraz desteğe ihtiyacınız olduğu muhakkak. Bilmemek sizi bıktırmasın. Öğrenmenin sihirli kapıları her zaman ardına kadar açık. : Bu oldukça nadir alınan bir puandır ancak bu aralığa düşerseniz, bu bilgili bir kişiden belki bir psikiyatr, doktor yada bir din görevlisinden yardım almanız gerektiği anlamına gelir. Hayat sizin 52

Daha göster

Okul Dergisi Örneği

Okul Dergisi Örneği ile ilgili örnekler resim olarak(3. sınıf, 4. sınıf, dergi, dergi nasıl çıkarılır, ilkokul, okul dergisi, örnek, sınıf dergisi) aşağıda yer almaktadır. Üzerine tıklayarak resmi büyütebilirsiniz.  Öğrencilerinizle eğlenceli ve kaliteli bir okul dergisi hazırlamak isterseniz sizin için güzel bir örnek bıraktık.

Etiketler sınıf4. sınıfokul dergisi

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir