sinüzit elmacık kemiği ağrısı / Sinüzit Nedir? Sinüzit Belirtileri Nelerdir? | Bionorica

Sinüzit Elmacık Kemiği Ağrısı

sinüzit elmacık kemiği ağrısı

Sinüs Hastalıkları

SİNÜZİT NEDİR?

Sinüsler; burun çevresindeki kemiklerin içerisinde yer alan hava boşlukları olarak tanımlanır. İnsanda beş çift sinüs mevcuttur. Bunlar;

  • Yanak sinüsleri (maksiler sinüsler),

  • Alın sinüsleri (frontal sinüsler),

  • Gözler arasındaki sinüsler (ön ve arka etmoid sinüsler)

  • Geniz bölgesindeki sinüsler (sfenoid sinüsler)

Bebek ve çocuklarda sinüslerin, erişkinlerdeki görünümü alması, havalanarak gelişmesi 12-14 yaşlarında büyük ölçüde tamamlanmaktadır. Ancak son şeklini almaları 22-24 yaşlarında olur.

Sinüsler normal salgı (mukus) oluşturan burun, sisteminin bir parçasıdır. Normal olarak burun ve sinüsler günde yaklaşık olarak yarım litre mukus salgılar. Üretilen mukus burun örtüsü (mukoza) üzerinde hareket ederek toz parçacıklarını, bakterileri ve diğer havayla taşınan partikülleri süpürür ve yıkarlar. Daha sonra bu mukus geriye boğaza süzülür ve yutulur. İçindeki parçacıklar ve bakteriler mide asidi tarafından parçalanır. Birçok insan bunun farkında değildir çünkü normal bir vücut fonksiyonudur.

Sinüzit; burun etrafına yerleşmiş sinüsleri döşeyen mukozanın iltihabını belirten genel bir tanımdır. Sadece sinüs mukozasının tutulup burun mukozasının etkilenmediği bir durum söz konusu olamayacağı için günümüzde sinüzit terimi yerine “ rinosinüzit” terimi kullanılmaktadır. Genel olarak sinüzitler, döşeyici mukozanın ürettiği mukusun (sümük) buruna boşaltılamaması sonucu oluşur. Buna neden olan üç temel faktör bulunmaktadır.

  • Sinüslerin buruna boşalma kanallarının (ostium) tıkanması,

  • Mukusu sinüsler içinde aktif olarak ostiumlara taşıyan sisteminin (muko silier aktivite) bozulması,

  • Mukus içeriğinin ya da kıvamının değişmesi.

Bu faktörlerden bir ya da fazlasının mevcudiyetinde sinüslerde biriken mukus içinde bakterilerin çoğalması sinüzite neden olmaktadır.

Sinüzit genellikle aşağıdaki gibi sınıflandırılır:

  • Akut sinüzit

  • Kronik sinüzit

  • Subakut sinüzit

  • Rekürren( tekrarlayan) akut sinüzit

  • Kronik sinüzitin akut alevlenmesi

SİNÜZİT BELİRTİLERİ

Sinüzitin belirtileri kişiden kişiye değişir. Genelde insanlar başı veya yüzü ağrıdığında sinüzit olduğunu düşünürler, oysa sinüzit kendisini ağrı ile çok az fark ettirir. Sinüzitte ağrı oranı yüzde 5 civarında seyreder. Sinüzitte daha ön planda olan şikâyetler, burun tıkanıklığı, sesteki bozulma, yüzde dolgunluk hissi ve burun akıntısı olarak biliniyor. Genel olarak sinüzit belirtileri bu şekilde tanımlanabilir;

  • Geceleri veya sabaha karşı ortaya çıkan inatçı öksürük,

  • Sarı-yeşil renkli koyu kıvamlı burun akıntısı,

  • Göz çevresinde basınç hissi,

  • Nefeste kötü koku, koku alma bozukluğu, mide bulantısı ve/veya kusma,

  • 10-14 günden fazla süren soğuk algınlığı (nezle/grip), bazen hafif ateş yükselmesi,

  • Burun tıkanıklığı ve horlama,

  • Geniz akıntısı ile birlikte bazen boğazda yanma,

  • Davranış değişiklikleri,

  • Uzun süre geçmeyen baş ağrısı

SİNÜZİT NEDENLERİ

Sinüzitin pek çok farklı nedeni olmakla birlikte en sık görülen nedenleri şöyledir;

Viral üst solunum yolu enfeksiyonları (ÜSYE) : Sinüzitin en sık nedenidir. Nazal mukozanın viral enfeksiyona bağlı ödem ve inflamasyonu ile sinüs boşalma kanallarının tıkanması, aynı zamanda üretilen mukusun ostiumları tıkayacak şekilde koyu kıvamlı olması sinüsler içinde salgı birikimi ve oksijenlenmede bozulmaya neden olur. Bu aşamayı takiben ikincil bakteriyel çoğalma ile sinüzit oluşur.
Alerjiye bağlı sinüs ostiumlarını tıkayan mukoza ödemi ikinci önemli sinüzit nedenidir.

  • Burun içi eğrilikler (septum deviasyonu),

  • Polipler,

  • Burun eti büyümeleri (konka hipertrofileri) gibi sinüs boşalma kanallarını daraltan ya da tıkayan anatomik patolojiler

  • Özellikle çocuklarda görülen büyümüş geniz etleri

Yüzme veya uçak yolculuğu esnasında oluşan basınç değişiklikleri ostiumların kapanmasına yol açar.

Sinüzit, hipertansiyon ve romatizmadan daha fazla görülmekle birlikte yaşam kalitesini şeker hastalığı ve kalp hastalıklarından daha fazla bozmaktadır. Yalnızca fiziksel olarak değil, psikolojik olarak da olumsuz etkileri vardır. Sinüzit; burun tıkanıklığı, alın bölgesinde ağrı, halsizlik ve yorgunluk, gece ağzı açarak uyuma, horlama gibi sorunların yanı sıra mide, bağırsak ve akciğer sorunlarına da zemin hazırlıyor. Bu nedenle sinüzite neden olan etkenler ve sinüzit mutlaka tedavi edilmesi gerekir.

ISLAK SAÇ SİNÜZİTE NEDEN OLUR MU?

Islak saç ile dışarı çıkmanın ya da duş sonrası saçları kurutmamanın sinüzite neden olup olmayacağı halk arasında en sık merak edilen konulardan biridir. Burnunda alerjisi veya polipleri olan veya alerjiye bağlı burun etleri büyüyen kişiler ıslak saçla dışarı çıktığında bu kişinin burun mukozası sıcak-soğuk değişimi esnasında alerjik olarak şişeceğinden ve sinüslerin delikleri kolayca kapanacağından sinüzit olma riskleri artar. Bu bilgi, kişinin saçını kestireceği, kısa saçla bu riski ortadan kaldıracağı anlamına gelmez. Bu, sıcak-soğuk değişimi ile ilgili bir problemdir ve herkeste görülebilir fakat genel olarak burunda bunu kolaylaştırabilecek bir yatkınlık veya hastalık varsa daha sık karşılaşılır.

SİNÜZİT BAŞ AĞRISI

Halk arasında baş ağrısının en önemli nedenlerinden biri de sinüzit olarak bilinmektedir. Sinüzit oldukça şiddetli ve hayat kalitesini etkileyen bir ağrıya neden olabilir. Burun çevresindeki hava dolu boşluklar olan sinüslerden köken alan baş ağrısı nedenleri kısaca;

  • Mukozal temas yüzeyleri ve vuran ağrılar

  • Havalanma yetersizliği sonucu oksijensizlik veya negatif basınç

  • İltihabi dokuların(polip) çevre dokulara basıncı sonucu ortaya çıkanlar şeklinde sıralanabilir.

Birçok sinüs hastalıklarında birden fazla sinüsün hasta olması doğaldır. Dolayısı ile ortaya çıkan şikayetler, bir ve birden fazla sinüsün oluşturduğu bir bütün olacaktır. Bunun yanı sıra yansıyan ağrı fenomeni de işe karışır.

Yanak bölgesi sinüslerinde ağrı, sinüs bölgesinden üst dişlere doğru ilerler. Ağrı bazen elmacık kemiği, geniz ve alın bölgesinde duyulur. Kronik sinüzitlerde ağrı, genel kanının aksine daha az rastlanan bir belirtidir. Yanak sinüsünün habis tümörlerinde ağrı ancak ileri devredeki bir şikayet olabilir. Yanak sinüslerinin kistleri de ağrı nedenidir. Kistler büyüyüp sinüsün içini kapladığında özellikle sinüs ağızlarına yaptıkları baskı ile ağrı nedeni olurlar. Ağrı genellikle şiddetli olup yanak bölgesinden taşarak alın sınırlara kadar dayanır. Gözyaşı salgısında artma ve burun tıkanıklığı vardır.

Burun kökü sinüslerinin akut enfeksiyonlarında aynı taraf burun kökü ve gözler arkasında ağrı vardır. Nadiren tek başına bulunur. Genellikle yanak ve alın sinüziti beraberinde pansinüzit şeklinde mevcuttur. Osteoma denilen selim tümörleri de başlangıçtan itibaren ağrı yapmaları ile tanınır.

Alın ağrılarında genellikle alın bölgesi sinüzitleri çok sorumlu tutulur. Halbuki alın sinüsü ağzının anatomik özelliğinden dolayı boşalmasının kolay olması, alın bölgesi sinüzitlerinde ağrının çok olmamasını sağlar.

Burun sinüsleri arasında özellikleri yönünden en az tartışması yapılmakla beraber, hala klinik bulguları yönünden hakkında son söz söylenmemiş olanı kafa tabanı sinüsleridir. Birçok şikayet ve hastalık hala kafa tabanı sinüzitlerinin sorumluluğuna sığınmaktadır. Akut enfeksiyonunda kafa arkası baş ağrısı, alın ve iki taraflı şakak ağrısı, omuza, dişlere, damağa ve buruna yayılan ağrı, ense sertliği, geniz arkası ağrısı, unutkanlık ve dalgınlık görülebilir.

Sinüs içerisinde bulunan hava teorik olarak dışarıda bulunan hava ile aynı atmosferik basınçtadır ve basıncın dengelenmesi, sinüs ağızlarının normal geçirgenlikleri ile ilişkilidir. Bu ilişkinin bozulması sinüsteki hava basıncının dış ortama göre fazla ya da eksiklik göstermesi gibi bir oluşuma neden olur. Bunun pratik sonucu bir ağrının ortaya çıkmasıdır. Özellikle sinüs içindeki hava basıncının azalması ile beraber olan "vakum sinüzit" ve "vakum baş ağrısı" adı verilen bir oluşumdan söz edilmektedir. Bu durum; ya sinüs ağzının herhangi bir nedenle tıkanması ve içindeki gazların mukoza tarafından emilmesi sonucu olarak ya da dış atmosferik basınç değişikliklerine uyum sağlamaması sonucu olabilir. Sinüs ağzının iltihabi, alerjik ve tümöral oluşumlar sonucu tıkanması ve hava geçirgenliğine mani olması ile açıklanmaktadır. Sinüs ağzının açılması ağrıyı ortadan kaldırır.

SİNÜZİT TEDAVİSİ

Sinüzit doğru tedavi edilmediğinde kronik farenjit, kronik gastrit, reflü, göz çevresi enfeksiyon ve apseleri, menenjit, beyin apsesi gibi çok ciddi hastalıklara neden olabilir. Sinüzit tanısı kulak burun boğaz muayenesi ve endoskopik muayene, direkt grafi ve sinüs tomogrofisi yöntemleri ile konulur. “Akut”, “Subakut” ve “Kronik” olarak sınıflandırılan hastalıkta; akut sinüzitler yaklaşık 4 hafta sürer. İlaç tedavisiyle ya da kendiliğinden geçer. Subakut sinüzit bir geçiş evresidir. Bu evrede akut sinüzit iyileşmemiş; kronik sinüzit ise tam olarak oluşmamıştır. Kronik sinüzit ise yaklaşık 3 aydan uzun sürmektedir. Öncelikle antibiyotik tedavisi uygulanır. Eğer sinüzit kronikleşmişse yani ilaç ile tedavi edilemiyorsa sinüzit ameliyatı gündeme gelebilir.

Kronik sinüzit hastalarına "Endoskopik Sinüs Cerrahisi" ya da uygun görülen hastalarda "Balon Sinoplasti Cerrahi" yöntemi uygulanabilmektedir. Endoskopik sinüs ameliyatında sinüslerin doğal kanallarını tıkayan polip veya diğer anatomik bozukluklar düzeltilerek sinüslerin kanalları açılmaktadır. Fakat bu yöntem daha uzun iyileşme dönemi gerektirir. Komplikasyon riski açısından dikkatli ve özenli yapılması gereken bir ameliyattır. Balon sinoplasti daha güncel bir yöntemdir sadece yüz, alın ve geniz bölgesindeki sinüslere uygulanmaktadır. Hastanın bu yöntem için uygunluğu doktor tarafından belirlenmelidir. Bu tedavi ile hasta aynı gün taburcu edilmekte, ertesi gün işine dönebilmekte ve hastanın doğal anatomik yapısı bozulmamaktadır.

"Balon Sinüsoplasti" burun içinde hiçbir dokuya zarar vermeden, kanamaya yol açmadan ve tampon gerekmeden hızlı bir şekilde iyileşme sağlamaktadır. Bu yöntem, kalbin tıkanan damarlarının açılmasında kullanılan yönteme benzer bir şekilde sinüs tedavisinde uygulanmaktadır. Yöntemde, sinüslerin kapalı olan deliği bulunduktan sonra sönmüş haldeki balon bu deliğe yerleştirilmekte ve röntgen altında balonun doğru yerde olduğu gözlendikten sonra belli bir basınçla balon şişirilmektedir. Böylelikle açılması ya da genişletilmesi gereken delikte başarı sağlanmaktadır.

BALON SİNÜSOPLASTİ’NİN AVANTAJLARI

Balon Sinüsoplasti, kanlı cerrahi olmaması, işlem sonunda bölgede cerrahiye bağlı bir skar ve buna bağlı bir kapanmaya yol açmaması açısından önemlidir. Aynı zamanda cerrahi işlemde ortaya çıkabilecek göz, beyin ve damarsal yapılara ait komplikasyonların ortaya çıkmaması açısından da son derece güvenilir bir yöntemdir. Hasta, sadece 20 dakikada uygulanan balonla sinüzit tedavisi ile bu sıkıntıdan rahatlıkla kurtulabilir. Hastanın hastanede kalış ve iyileşme süreci son derece kısalır. Aynı gün taburcu olup ertesi gün normal yaşantısına geri dönebilir. Operasyon sonrasında ağrı problemi olmaz. Her türlü sinüzit olgularında uygulanmakla birlikte doğru seçilmiş olgularda çok başarılı sonuçlar vermektedir. Yöntem, sinüzit hastaları için korkulu rüya olan sinüzit operasyonlarında bir çığır sayılabilir. Balonla sinüzit tedavisi, et büyümesi ile birlikte sinüzit de bulunan hastalara, küçük sinüsleri tıkalı olanlara ve 17 yaşından küçük kişilere uygulanmamaktadır.

ÇOCUKLARDA SİNÜZİT TEDAVİSİ

Çocuk sinüzitlerinde sinüslere yönelik ameliyat gerektiren durumlar, ilaç tedavisine dirençli olan vakalardır. Sinüzit nedeniyle göz etrafında oluşan iltihaplanma tedavisinde de ameliyat önemli bir seçenektir. Kronik sinüzit ile birlikte geniz eti olan veya sık bademcik enfeksiyonu geçiren çocuklarda, geniz eti ve gerektiğinde bademciklerin alınması tek başına kronik sinüziti tedavi edecek bir yöntem değildir, buna yardımcı bir tedavi de uygulanmalıdır. Uygun zamanda verilen ilaç tedavisi ile gereken durumlarda yapılan geniz eti ve bademcik ameliyatlarına rağmen iyileşmeyen kronik sinüzitlerde tercih endoskopik sinüs ameliyatıdır. Bu ameliyattaki en önemli amaç, sinüs ağızlarının açılmasını sağlamak ve sinüslerin içini temizlemek olmalıdır. Eğer çocuğa uygun en önemli tedavi seçeneği ameliyat ise bu vakit kaybedilmeden yapılmalıdır.

SİNÜZİTTEN KORUNMA YOLLARI

Tedavi edilse de tekrarlayabilen bir hastalık olan sinüzitin oluşumunun nasıl engellenebileceğini bilmek büyük önem taşır. Sinüzitten korunmak için bu tavsiyelere uyulması önerilmektedir;

  • Gribal enfeksiyon mutlaka doktor kontrolünde tedavi edilmelidir.

  • Enfeksiyon süresince burun daima açık tutulmalıdır. Bunun için okyanus sularını kullanmak ya da denize girmek sinüslerin boşalması açısından yararlıdır. Evde bir su bardağının içine bir çay kaşığı tuz, yarım çay kaşığı karbonat karıştırılarak hazırlanan sıvı ile burun içi yıkanabilir. Bunlar gribal enfeksiyonlarda sinüslerin dolmasını engelleyecektir. Burnu açık tutmak için ayrıca mentollü, okaliptus buharı yapılabilir.

  • Dışarı, ıslak saçla çıkmamaya önem verilmelidir.

  • Direkt rüzgara maruz kalınmamalıdır.

  • Alerji tedavisi ihmal edilmemelidir.

  • Burun kemik eğrilikleri, burun etlerinin büyüklük ve şişliği tedavi edilerek ortadan kaldırılmalıdır.

SİNÜZİT HASTALIĞINDA BİLİNEN YANLIŞLAR!

Halk arasında sinüzite iyi geleceği düşünülen bazı yöntemler hayati birtakım sonuçlara neden olabilir. Sinüzite iyi geldiği düşünülen bazı doğal tedaviler, bitkisel tedaviler çok riskli olabilir. Sinüzite iyi geldiği düşünülen bitkiler buruna sıkılmamalı. Aksi taktirde kullanılan bitki, burnun arkasından alt solunum yoluna doğru akarsa bir gırtlak ödemine neden olarak hastanın hayatını kaybetmesine sebep olabilir.

Burun süratli sümkürülmemeli, çok şiddetli sümkürmelerde burundaki enfeksiyon kulağa gidebilir. Bu durum ise orta kulak iltihabı ile sonuçlanabilir.

Bu kategoriden diğerleri:« Horlama & Uyku ApnesiBaş-Boyun Bölgesi Tümörleri »

Sinüzit Nedir? Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit, yüz kemikleri içerisinde bulunan ve sinüs adı verilen hava dolu boşluklarının iltihaplanması ile oluşan bir hastalıktır. Gözlerin etrafında ağrı, yüzde basınç hissi ve baş ağrısı gibi kişinin günlük yaşamını etkileyecek derecede rahatsızlık verecek boyutlara ulaşan sinüzit, yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebilmektedir.

sinüzit belirtileri nelerdir.

Sinüs Nedir? Sinüsler ne işe yarar? Sinüsler nerede bulunur?

Sinüsler, burun sisteminin önemli bir parçası olarak görev yapan ve burun etrafında yer alan kemiklerin içerisinde bulunan hava boşluklarıdır. Bulundukları kemiklere göre isimlendirilmiş olup, 4’e ayrılırlar.

·  Maksiller Sinüsler

Burnun her iki tarafında, elmacık kemiklerine yakın noktada bulunur.

·  Frontal Sinüsler

Alın bölgesinde bulunan sinüslerdir.

·  Etmoid Sinüsler

Gözlerin arasında, burun köprüsünün de arkasında bulunurlar.

·  Sfenoid Sinüsler

Gözlerin arkasında ve kafatasının iç kısmında bulunurlar

Sinüsler, solunan havanın nemlendirilmesi, ısıtma ve bakterilerin çoğalmasını engelleme gibi sağlık adına önemli görevleri vardır. Hem burun boşluğu hem de sinüsler, küçük silialar ile çevreli özel bir muköz membran (mukoza) ile kaplıdır. Bu silialar, sümüksü sekresyonu boğaza doğru taşımak için kullanılır. Bu şekilde solunarak buruna giren;

·      Toz zerrecikleri,

·      Kir partikülleri veya

·      İstenmeyen patojenler,

adeta bir taşıyıcı bant üzerindeymiş gibi mideye taşınmış olur. Oraya varınca mide asidi tarafından etkisiz hale getirilirler.

sinüsler nerede bulunur

Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit belirtileri, kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte aynı zamanda en sık görülen belirtiler sıklık sırasına göre aşağıda belirtilmiştir;
 

·       Yüz ağrısı

·       Baş ağrısı

·       Göz çevresinde basınç hissi

·       Göz bölgesinde ağrı

·       Burun tıkanıklığı

·       Göz çevresinde şişkinlik

·       Kulaklarda dolgunluk

·       Geniz akıntısı

·       Geniz akıntısına bağlı olarak öksürük

·       Koku almada azalma

·       Ateş

·       Uzun süreli baş ağrısı

·       Mide Bulantısı

·       Kusma

·       Horlama

Sinüzit Neden Olur?

Sinüzit neden olur, Sinüzit tanısı nasıldır soruları bu hastalıktan muzdarip olan hasta kişilerin sıklıkla sorduğu sorular arasındadır. Sinüslerin içerisinde bulunan kanalların dolması ve sinüzit hastalığının oluşmasını tetikleyen çok sayıda faktör bulunmaktadır. Diğerlerinden daha sık görülen faktörler;
 

·       Üst solunum yolu enfeksiyonları

·       Alerji

·       Burun eğriliği

·       Geniz eti büyümesi

·       Burun eti büyümesi

·       Diş enfeksiyonları

·       Polipler

·       Uçak yolculuğu ve dalış gibi faaliyetlerde oluşan yüksek basınç

·       Soğuk algınlığı

Sinüzit Tanısı Nasıl Konulur?

Sinüzit tanısı, klinik belirtiler takip edilerek konulmaktadır. Kulak, burun ve boğaz muayenesi ve gerekli görüldüğü taktirde bilgisayarlı tomografi yöntemleri, tanı için en önemli tetkiklerdir.

Eğer yukarı belirttiğimiz semptomların bir kısmını yaşadığınızı düşünüyorsanız bir hastane veya sağlık hizmetine başvurmanız, hastalığın ilerlemesi veya farklı hastalıklara zemin hazırlaması risklerini göz önünde bulundurmak adına büyük önem taşımaktadır.

Sinüzit Tedavisi ve Tedavi Yöntemleri Nasıldır? Sinüzite Ne İyi Gelir? Evde Sinüzit Tedavisi Mümkün Mü?

Sinüzit, yaşam kalitesini düşüren bir hastalık olmak ile birlikte doğru tedavi yöntemleri uygulanmadığında kronik birçok hastalığa zemin hazırlayabilecek riskler barındırmaktadır. Başta beyin apnesi, Migren, reflü, gastrit, farenjit, menenjit ve göz çevresinde ortaya çıkan çok sayıda rahatsızlık olmak üzere, sinüzitlerde tedavide gecikme ve süreçlerin yanlış ilerlemesi, söz konusu rahatsızlıkların oluşmasına neden olabilir.

Ancak evde uygulanabilecek bazı yöntemlerle sinüzit belirtilerini hafifletebilirsiniz. İşte evde sinüzit tedavisi için kullanılabilecek bazı yöntemler:

  • Tedavide halk arasında en çok bilinen yöntem, tuzlu su kullanımıdır. Basınçlı şekilde kullanılacak tuzlu su, sinus kanallarına ulaşacak ve sinüs boşluklarındaki iltihapların boşalmasına yardımcı olacaktır.
  • Burun spreyleri, sinüzit tedavisi için kullanılan bir başka tedavi yöntemidir.
  • Hastalığın mukozada kurumaya neden olması nedeniyle, su tüketimi, birçok hastalıkta olduğu gibi burada da büyük önem taşımaktadır.
  • Alerjiye yol açan faktörlerin ortadan kaldırılması, bulunulan ortamın sıklıkla havalandırılması şikayetleri azalmasına yardımcı olacaktır.

Bitkisel tedavi yöntemlerinden birisi olan Sinupret®, çuha çiçeği, kantaron, adi kuzukulağı, mürver ve mine çiçeği şeklindeki beş tıbbi bitkinin bileşimi yoluyla paranazal sinüslerin akut ve kronik enflamasyonlarına karşı güvenilir bir etki gösterir. Sinupret kullanma sürecinde;

  • Koyu mukus hızla sökülür.
  • Paranazal sinüslerde şişlik azalır.
  • Tekrar kolayca nefes alabilirsiniz.
  • Sinüs basıncı kaynaklı baş ağrısı iyileşir.

Ayrıca, Sinupret® sadece enfeksiyonun rahatsız edici ve ağrılı semptomlarına karşı etki etmekle kalmaz, aynı zamanda patojenler (bakteri ve virüsler) ile savaşarak tedavi sağlar.

Sinupret Neden Etkili?

Sinupret®’in geniş farmakolojik etki alanı, beş tıbbi bitkiyi bir araya getirmesinden kaynaklanmaktadır.

  • Çuha Çiçeği (Primula veris/elatior): Çuha çiçeklerinin ve taç yapraklarının etkin maddeleri mukolitik, antiinflamatuvardır ve hastalığı neden olan patojenler, yani virüsler ve bakteriler ile savaşır.
  • Centiyane Kökü (Gentiana lutea): Bitkinin tıbbi amaçlarla kullanılan kısmı, antiinflamatuvar etkiye sahip maddeler içeren köküdür.
  • Mürver Çiçeği (Sambucus nigra): Mürver çiçeğinin mukolitik bir etkisi vardır.
  • Kuzukulağı (Rumex türleri): Yapraklardan ve saplardan etkin maddelerin aynı zamanda mukolitik bir etkisi ve bir anti enflamatuvar etkisi vardır. Buna ilaveten, vücudun kendi savunmalarını destekler ve antibakteriyel bir etki gösterirler.
  • Mine Otu (Verbena officinalis): Yapraklardan ve saplardan etkin maddelerin aynı zamanda mukolitik bir etkisi vardır, antiinflamatuvardır ve virüslerle savaşırlar.

Sinüzit ile ilgili Sıkça Sorulan Sorular

Muayene/teşhis için hangi bölüme gidilmelidir?

Muayene için Kulak Burun Boğaz (KBB) bölümüne veya Aile Hekimine gitmek gerekir.

Sinüzit Kronik ise ilaç tedavisi ile geçer mi?

Sinüs boşlukları ve bu boşluları burun ana boşluğuna bağlayan kanalların açılması için çoğu zaman ilaç tedaileri yeterli gelebilmektedir. Yine de bazı fizyolojik sebepler nedeniyle zaman zaman cerrahi müdahaleye de gerek duyulabilmektedir.

Sinuzit Ameliyatı Sonrası Tekrar Eder mi?

Ameliyat sonrasında genellikle tekrar etmemektedir. Fakat burun yapısında oluşabilecek travmatik durumlar ve benzeri sorunlar, tekrar etmesine neden olabilir.

Sinüzit Kaç Gün Sürer? Kronik Sinüzit Belirtileri nelerdir?

Sinüzitin süresi kişiden kişiye ve enfeksiyonun ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Bu süreçte sinüslerdeki iltihaplanma ve semptomlar zamanla azalır ve iyileşme gerçekleşir.

Ancak bazı durumlarda sinüzit semptomları daha uzun sürebilir. Kronik sinüzit, semptomların 12 hafta veya daha uzun süre devam ettiği bir durumdur. Kronik sinüzit tedavi gerektirebilir ve semptomların iyileşmesi daha uzun zaman alabilir.

Akut Sinüzit Nedir?

Genel olarak viral solunum yolu enfeksiyonları ile meydana gelen ve alında doluluk, yüzde basınç hissi, burun tıkanıklığı gibi semptomlar gösteren sinüzit türüdür. Akut sinüzit genellikle 7 ila 10 gün arasında sürer.

Sinüzit kafada ve göz altında basınç hissine neden olur mu?

Sinüzitin en belirgin ağrılarından bir tanesi kafada ve göz altında basınç hissi yaratmasıdır. Enflamasyona uğrayan sinüs boşlukları sebebiyle baş basıncının artmasına bağlı ağrı hissedilir.

Sinüsler Nasıl Rahatlatılır?

Sinüsleri rahatlatmak ve sinüziti iyileştirmek için bitkisel tıbbi ilaçlardan yardım alınabilir. Bu ürünler için mutlaka hekim veya eczacıya danışılmalıdır.

Sinüzit Bulaşıcı Mıdır?

Sinüzit genellikle bulaşıcı bir hastalık değildir. Sinüsl iltihabı sonucunda oluşan sinüzit, genellikle virüsler veya bakterilerin neden olduğu bir enfeksiyon sonucu ortaya çıkar. Bu enfeksiyon genellikle burun veya boğaz bölgesindeki bir enfeksiyonun yayılmasıyla oluşur.

Ancak, sinüzit semptomları olan bir kişiyle yakın temas halindeyseniz, özellikle öksürük veya hapşırık gibi semptomları olan kişilerle temas durumunda, virüsler veya bakterilerin yayılma riski olabilir. Bu nedenle, sinüzit semptomları olan bir kişiyle temas halindeyseniz hijyen kurallarına dikkat etmek ve el hijyenine özen göstermek önemlidir.

Sinüzit ağrısını ne tetikler?

Sigara içmek, alerjik nezle, astım ve benzeri alerjiler, bağışıklık sisteminin zayıf olması, rüzgara maruz kalmak, soğuk algınlığı ve grip gibi faktörler ağrıları tetikleyebilmektedir.

Alerjik Sinüzit Nedir? Alerjik Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Alerjik sinüzit, sinüslerin alerjik reaksiyonlara bağlı olarak iltihaplanması durumudur. Bu durum, alerjenlere maruz kaldığınızda vücudun aşırı tepki vermesiyle ortaya çıkar. Alerjik sinüzit, genellikle polen, toz akarları, küf sporları, hayvan tüyleri gibi çevresel alerjenlere karşı aşırı duyarlılık sonucunda gelişir.

Rinosinüzit mi, Sinüzit mi, yoksa Rinit mi?

Sinüslerin inflamasyonuna ek olarak, nazal mukoza da genellikle etkilenmektedir. Çünkü paranazal sinüslerin muköz membranı ve nazal kavite fonksiyonel bir birim oluşturur. Bu yüzden böyle bir durumda sinüzit değil, rinosinüzit söz konusudur.

daha fazla >

Nasıl doğru bir şekilde burnunuzu temizlemelisiniz?

Sonbahar ve kış soğuk algınlığının fazla olduğu mevsimlerdir. Genellikle burun akıntısı ve hatta burun tıkanıklığı gibi hoş olmayan yan etkiler eşlik eder. Ama burnunuzdan rahatsız edici mukusu en iyi nasıl atabilirsiniz? Burnunuzu düzgün bir şekilde nasıl temizlemesiniz? Burnumuzu çekmeli miyiz yoksa temizlemeli miyiz?

daha fazla >

Nasıl doğru şekilde hapşırılır?

Hapşırma, yabancı cisimleri, virüsleri veya bakterileri burundan çıkarmak için vücudun koruyucu bir refleksidir. Bu saatte 160 kilometreye kadar olan bir hızda gerçekleşmektedir. Patojenler çevreye bulaşmakta ve diğer insanları enfekte edebilmektedir. Nasıl düzgün bir şekilde hapşırırız?

daha fazla >

Çocuklarda soğuk algınlığı

Başta yeni yürümeye başlayan bebekler olmak üzere çocuklar, yılda ortalama altı ila on kez soğuk algınlığı geçirmektedir. Yetişkinlerde yılda iki ila üç kez meydana gelen soğuk algınlığının sıklığı anlamlı oranda daha düşüktür. Bu neden böyledir ve çocukları buna karşı nasıl koruyabilirsiniz?

daha fazla >

Sinüzit Belirtlileri Nelerdir? Sinüzitin Tanı Ve Tedavisi Nasıl Yapılır?

Sinüzit hastalığı, yüz kemiklerinin içerisinde bulunan hava ile dolu olan boşlukların iltihaplı dokular ile dolmasıdır. Bu iltihaplı dokular zaman içerisinde kendisini belli eder ve değişik şekilde karşımıza çıkabilmektedir.

Sinüzit Nedir?

Sinüsler, kafatası içerisinde yüz kemiklerinin içinde bulunan boş dokulardır. Bu dokular sayesinde kişinin sesi ve yüz yapısı şekillenir. Ayrıca bu boşluklar burun içerisinde yer alan zararlı bakterilerin sindirim sistemi yoluyla yok edilmesi için vücudun önemli bir parçasıdır. Zaman içerisinde belirli nedenlerden dolayı bu boş dokular dolmaya başlar ve sinüsler görevini yerine getiremez hale gelir. Bu noktada sinüzit hastalığı ortaya çıkar. Sinüzit dört şekilde incelenir; Akut sinüzit, subakut, kronik ve tekrarlayan.

Sinüzit Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit hastalığının belirtileri oldukça belirgin bir şekilde görülebilmektedir. Ancak genel hastalıklar çerçevesindeki pek çok hastalık ile aynı belirtilere sahip olduğu için yanlış yorumlanmaya oldukça açıktır. Sinüzit hastalığının belirtileri görüldüğü takdirde mutlaka kulak burun boğaz uzmanına görünmekte gerekmektedir. Sinüzitin başlıca belirtileri ise şunlardır;
- Belirli bir hastalık olmaksızın (soğuk algınlığı, alerji, grip veya diğer gribal rahatsızlıklar) 7 - 10 gün arasında süren burun akıntıları.
- Koku alma hissinde belirgin azalmalar.
- Kulaklarda dolgunluk hissi, ağrı ve uzun süren çınlamalar.
- Herhangi bir hastalığa bağlı olmayan ateşlenmeler.
- Fark edilir derecede ağız kokusu.
- Yüzlerde, özellikle de elmacık kemikleri ve burun çevresinde ağrılar.
- Genizde akıntılar.
- Yine herhangi bir hastalığa bağlı olmayan öksürükler.
- Göz çevresinde belirgin şişkinlikler.
- Diş ağrısı.

Sinüzit Neden Olur?

Sinüzitün belirli birçok nedeni vardır. Bu nedenler dış etkenlerden olduğu gibi bazı hastalıkların neticesinde de sinüzit hastalığına sebep olabilmektedir. Sinüzitin nedenleri ise şunlardır;
- Bahar alerjisi.
- Burun polipleri olarak bilinen ve sinüsleri dolduran oluşumlar.
- Sigara içmek.
- Üst solunum yolları enfeksiyonu.
- Geniz eti.
- Konka bülloza. Bu durum bir hastalık değildir. Normalde kemik duvarında tek bir duvar olması gerekirken konka denilen bölgede ikinci bir duvarın olması durumudur. Doğumsal bir sorundur.
- Özellikle ağır kimyasalların bulunduğu ortamlarda çalışmak.
- Hava kirliliği olan bölgelerde yaşayan insanlarda sıkça sinüzit görülmektedir.
- Tedavi edilmemiş veya yetersiz tedavi edilmiş sinüzit.
- Burun içindeki doğumsal ve kalıtsal özelliklerden gelen şekil bozuklukları.

Sinüzitin Tanı Ve Tedavisi Nasıl Yapılır?

Sinüzit, tanısı mümkün olan bir hastalıktır. Ancak en önemli olan nokta erken tanı ve tedaviye başlanmasıdır. Sinüzit tanısı şu şekillerde konulabilir;
- Bir buçuk vasıtası ile burundan alınan örnekle yapılan burun kültürü testi.
- Kafatası röntgeninin çekilerek sinüslerin kontrol edilmesi.
- Bilgisayarlı tomografi ile kafa yapısının fotoğraflanması.
- Damardan alınan kan testi.

Bu yöntemlerin yanı sıra mutlaka kulak burun boğaz doktorunun yapacağı muayene oldukça önemlidir. Tüm testlerin yapılması durumunda KBB uzmanının izleyeceği yola göre tedavi yöntemi belirlenebilmektedir.

Sinüzitin tedavisi günümüzde mümkündür. Testler tedavinin yolunu belirlemektedir. Çünkü sinüzit dışarıdan olduğu kadar doğumsal bozukluklar nedeni ile de gerçekleşebilen bir hastalıktır. Sinüzit hastalığının genel tedavisinde ilaçlar kullanılmaktadır. Burun tıkanıklığını gidermek için genel olarak sprey kullanılmaktadır.

Burun spreylerinin yanı sıra ağrıları gidermek için ağrı kesiciler kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra bakteriyel sinüzitün ortadan kaldırılması için antibiyotik tedavileri yapılmaktadır. Kronik ve tekrarlayan sinüzitleri için alerjik tanılar konulmaktadır. Bu tip sinüzitlerin tedavileri alerji tedavileri şeklinde yapılmaktadır. Kafa yapılarındaki bozukluklar nedeni ise cerrahi müdahaleler yapılarak sinüzit giderilebilmektedir. Ayrıca yine kronikleşen sinüzitlerde de cerrahi müdahale seçeneği kullanılabilmektedir.

Sinüzitten Korunmanın Yolu Nedir?

Sinüzit hemen hemen herkeste ortaya çıkabilecek bir hastalık. Ayrıca tedavi edilse bile tekrarlanabilen bir hastalıktır. Bu nedenle de hastalığa yakalanmadan, gerekli önlemler alınarak sinüzitin önüne geçilebilir. Sinüzitten şu yollar takip edilerek önüne geçilebilir;

- Gribal enfeksiyonlarda doktor kontrolünde tedavi olmak gerekmektedir. Bu yolla enfeksiyon durumunda burun kanalları hep açık tutulması sağlanır. Bu nedenle de doktor tarafından verilen burun spreyleri kullanılmalıdır.
- Yaz aylarında denize girmek özellikle sinüslere oldukça iyi gelmektedir. Yaz aylarında sinüzit hastalığı olanlar dahil belirli periyotlarla denize girmeli ve burun temizliğini bu şekilde yapmalıdırlar.
- Evde yapılacak olan karışımlarla da sinüzitten korunabilir. Genel olarak tavsiye edilen bir su bardağının içine bir çay kaşığı tuz, yarım çay kaşığı karbonat konularak bu karışım ile burun içi iyice temizlenmelidir.
- Burun sürekli olarak açık tutulmalıdır. Bu nedenle de nane, okaliptüs, karanfil gibi baharatlar yardımıyla açık tutulabilir.
- Banyo yapılmasının veya saçların yıkanmasının ardından mutlaka tam kurutulmadan dışarı çıkılmaması gerekmektedir. Bu durumda sinüslerin korunması için saçların kurutulması gerekmektedir. Genel olarak yanlış bilinen bir konu olsa da bu durum tüm mevsimler için geçerlidir.
- Yüzün korunması oldukça önemlidir. Bu nedenle de özellikle rüzgarlı havalarda yüz bir şal veya atkı yardımıyla korunmalıdır.
- Alerji tedavileri ihmal edilmemeli ve mutlaka doktor kontrolünde tedavilerin yapılması gerekmektedir.
- Sigara tüketimi sinüslerin dolmasının başlıca nedenleridir. Ağır sinüzitleri olan insanların mutlaka sigara tüketimini azaltması veya tamamen bırakması gerekmektedir.
- Ağır kimyasalların olduğu özellikle endüstriyel alanda çalışanların iş yerlerinde mutlaka sanayi maske kullanması gerekmektedir. Tercihen tıbbi maskeleri de kullanılabilir.

Yüzün Ön Kısmındaki Ağrı Sinüzit Habercisi Olabilir

Baş ağrısı, burun tıkanıklığı, koku alamama, kuru öksürük, geniz akıntısı varsa ve kış enfeksiyonlarını 10 günden fazla sürede atlatıyorsanız kronik sinüzit hastası olabilirsiniz. Memorial Hizmet Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü Uzmanları, sinüzit hastalığı hakkında bilgi verdi.

Sinüsler yüz kemikleri içerisinde bulunan içi hava dolu hücrelerdir. İçlerinde burnu nemlendirmeye yönelik "mukus" denilen salgılar üretilir. İnce bir kanalla burun içine açılırlar ve bu salgılar burun içine  boşalmaktadır. Nezle gibi burun içinde bir enfeksiyon oluştuğunda burun içi ödemlenir ve şişer. Bu durum mukusun burun içine geçişine engel olup, sinüs içinde birikmesine ve sinüs içerisi basınç artışına yol açar. Sinüs içerisi artmış basınç da baş ağrısına neden olabilir.

Yüzün ön kısmı, yanaklar, alın ve göz arkasındaki ağrı sinüzit habercisi

Bütün baş ağrıları sinüzit belirtisi değildir. Bazen migren ve gerilim tipi nörolojik baş ağrıları sinüzit ağrılarını taklit etmektedir. Genellikle yüzün ön kısmında (yanaklar, alın ve göz arkalarında) bu ağrı hissedilmektedir. Bu tip baş ağrıları sabahları şiddetli olup, gün içi azalma eğilimi göstermektedir. Baş hareketleriyle özellikle başı öne eğmekle artış daha fazla olmaktadır ve ısı değişiminde (sıcak ortamdan soğuk ortama geçildiğinde) ağrının şiddeti değişiklik gösterebilmektedir.

Tedavi edilmeyen sinüzite dikkat!

Akut sinüzitler tedavi edilmediğinde daha ciddi tablolara yol açabilirler. Örneğin astım atakları tetiklenebilir. Uygun tedavi edilmediklerinde ise kronik sinüzite, enfeksiyonun beyin zarlarına ulaşmasıyla menenjite, iltihabi durum göze ulaştığında görme problemlerine, göz hareket bozukluklarına ve özellikle çocuklarda ortaya çıkan orta kulak iltihaplarına neden olabilmektedir.

Üst solunum yolları enfeksiyonları azaltıldığında sinüzit gelişim riski de azalır

Grip ve nezle gibi üst solunum yolları enfeksiyonlarından korunarak, sinüzitin gelişim riski azaltılmaktadır. Bu nedenle grip şikayetleri olan insanlarla yakın temastan uzak durmak, sık sık el yıkamaya özen göstermek sinüzit gelişim riskini azaltmaktadır. Altta yatan alerjik problemler varsa tedavi edilmesi gerekmektedir. Burun içini tahriş eden sigara gibi kimyasallardan uzak durmak enfeksiyon riskini azaltmaktadır. Oda havasını buhar makinaları kullanarak nemlendirmek sinüzit gelişimini engellemeye yardımcı olmaktadır.

Tedavide burun temizliği önemli

Tedavideki en önemli noktalardan birisi, burun temizliğidir. Bu maksatla burun temizleme solüsyonları ve okyanus suları kullanılması çok faydalıdır. Tedaviye yardımcı olması açısından burun açıcı sprey ve hap şeklinde ilaçlar doktorlar tarafından önerilmektedir. Her sinüzit enfeksiyonunda antibiyotik kullanılmamaktadır. Virüs ve mantarlara bağlı sinüzitlerde antibiyotikler etkisiz kalabilmektedir. Bakterilere bağlı gelişen sinüzitlerin de büyük kısmı antibiyotik kullanmadan vücut direnci ile ortadan kalkmaktadır. Enfeksiyon şiddetli ve uzun süreli ise antibiyotik kullanımı önerilmektedir. Altta yatan alerjik problemler varsa tedavi edilmesi gerekmektedir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir