şathiye özellikleri / Şathiye Nedir? Şathiye Örnekleri ve Özellikleri | Bilgenç

Şathiye Özellikleri

şathiye özellikleri

Şathiye Nedir? Şathiyenin Özellikleri, Örnekleri

Şathiye: &#;Şath&#; kelimesi Arapça&#;da alaylı söz anlamına gelir. Tasavvufta ise sûfînin cezbe/coşku hâlindeyken (kendisinden geçtiği) bir sırada söylediği şeriata aykırı söz ve hareket anlamına gelir.

Hallâc-ı Mansûr&#;un (öl. ) &#;Ene&#;l-Hakk&#; (ben Tanrı&#;yım veya Tanrı ile beraberim) sözü tasavvuftaki şath&#;ın en meşhur örneklerindendir. Hallâc-ı Mansûr, Şahabeddin-i Maktul, Bâyezid-i Bistâmî, Cüneyd-i Bağdadî, Muhiddin-i Arabî gibi birçok mutasavvıf, başka türlü de yorumlanabilen, fakat ilk bakışta şeriata aykırı düşen ve te&#;vil götürmeyen bu tür bazı sözler söylemişlerdir.

Şath kelimesi Türkçe&#;de bir duygu veya düşünceyi iğneleyeci ve alaylı bir şekilde dile getirmek demektir.

Şathiyye veya şathiyyât ise; alaylı, eğlenceli sözlerle, iğnelemek, güldürmek veya alaya almak amacıyla söylenmiş şiirlere denir. Genellikle başkaları tarafından şerhedilmeye muhtaç olan bu tür şiirler, Cahiliye devri Arap şiirinden İran&#;a, oradan da Türklere geçmiştir.

  • Yunus Emre&#;nin meşhur &#;Çıktım erik dalına anda yedim üzümü&#; mısraıyla başlayan şiiri;
  • Kaygusuz Abdal&#;ın &#;Bir kaz aldım ben karıdan&#; ve &#;Kaplu kaplu bağalar&#; mısralarıyla başlayan şiirleri;
  • Eşrefoğlu Rûmî&#;nin &#;Tecellî şevki dîdârın beni mest eyledi hayran&#; mısraıyla başlayan şiiri;
  • Niyâzî-i Mısrî&#;nin bazı şiirleri Türk tekke şiirinin şathiyye türünde başta gelen örnekleridir.

Yunus Emre&#;nin &#;Çıktım erik dalına anda yedim üzümü&#; mısraıyla başlayan gazeline Niyâzî-i Mısrî&#;nin yazdığı şerh de bu tür şerhler arasında önde gelenlerden biridir.

Şathiye Örnekleri:

ŞATHİYE

Ben dervişim diyene,
Bir ün edesim gelir
Seğirdüben sesine,
Varıp yetesim gelir

Sırat kıldan incedir,
Kılıçtan keskincedir
Varıp anın üstüne,
Evler yapasım gelir

Altında gayya vardır,
İçi nar ile pürdür
Varuben ol gölgede,
Biraz yatasım gelir

Oda gölgedir deyu,
Ta&#;n eylemen hocalar
Hatırınız hoş olsun,
Biraz yanasım gelir

Ben günahımca yanam,
Rahmet suyunda yunam
İki kanat takınam,
Biraz uçasım gelir

Derviş yunus bu sözü,
Eğri büğrü söyleme
Seni sigaya çeken
Bir molla kasım gelir

(Yunus Emre)

ŞATHİYE

Yücelerden yüce gördüm
Erbabsın sen koca Tanrı
Alim okur kelam ile
Sen okursun hece Tanrı

Kıldan köprü yaratmışsın
Gelsin kulum geçsün deyü
Hele biz şöyle duralım
Yiğit isen geç a Tanrı

Garib kulun yaratmışsın
Derde mihnete katmışsın
Anı aleme atmışsın
Sen çıkmışsın uca Tanrı

Kaygusuz Abdal yaradan
Gel içegör şu cür&#;adan
Kaldır perdeyi aradan
Gezelim bilece Tanrı

(Kaygusuz Abdal, yy.)

ŞATHİYE

Kâf u nûn hitâbı izhar olmadan evvel
Biz bu kâinatın ibtidâsıyuz
Kimseler vâsıl-ı dîdâr olmadan
Ol &#;kaabe kavseyn&#;in ev ednâsıyuz

Yok iken Âdem&#;le Havvâ âlemde
Hak ile Hak idik sırr-ı mübhemde
Bir gececik mihman kaldık Meryem&#;de
Hazret-i İsâ&#;nın öz babasıyuz

Bize &#;Peder&#; dedi tıfl-ı Mesîhâ
&#;Rabbi erinî&#; deyü çağırdı Mûsâ
&#;Len terânî&#; deyen biz idik ana
Biz Tûr-ı Sînâ&#;nın tecellâsıyuz

&#;Küntü kenz&#; remzinin olduk âgâhı
&#;Hakk al-yakîn&#; gördük cemâlullahı
Ey hoca bizdedir sırr-ı ilâhî
Biz Hacı Bektâş&#;ın fukarâsıyuz

Zâhidâ şânımız &#;İnnâ fetahnâ&#;
Harâbî kemteri serseri sanma
Bir kılı kırk yarar kâmiliz amma
Pir Balım Sultan&#;ın budalasıyuz

Edip Harabi (Ahmed Edip)

ŞATHİYE

Çıktım erik dalına
Anda yedim üzümü
Bostan ıssı kakıyıp
Der ne yersin kozumu

Uğruluk yaptı bana
Bühtan eyledim ona
Çerçi de geldi aydır
Hani aldın gözgünü

Kerpiç koydum kazana
Poyraz ile kaynattım
Nedir diye sorana
Bandım verdim özünü

İplik verdim cullaha
Sarıp yumak etmemiş
Becid becid ısmarlar
Gelsin alsın bezini

Bir serçenin kanadın
Kırk katıra yüklettim
Çift dahi çekemedi
Şöyle kaldı kazını

Bir sinek bir kartalı
Salladı vurdu yere
Yalan değil gerçektir
Ben de gördüm tozunu

Bir küt ile güreştim
Elsiz ayağım aldı
Güreşip basamadım
Gövündürdü özümü

Kafdağı&#;ndan bir taşı
Şöyle attılar bana
Öylelik yola düştü
Bozayazdı yüzümü

Balık kavağa çıkmış
Zift turşusun yemeğe
Leylek koduk doğurmuş
Baka şunun sözünü

Gözsüze fısıldadım
Sağır sözüm işitmiş
Dilsiz çağırıp söyler
Dilimdeki sözümü

Bir öküz boğazladım
Kakladım sere kodum
Öküz ıssı geldi der
Boğazladım kazımı

Bundan da kurtulmadım
Nideyim bilemedim
Bir çerçi de geldi der
Kanı aldın gözgümü

Tosbağaya sataştım
Gözsüz sepek yoldaşı
Sordum sefer nereye
Kayseri&#;ye âzimi

Yunus bir söz söylemiş
Hiçbir söze benzemez
Münafıklar elinden
Örter mâ&#;na yüzünü

(Yunus Emre)

HALK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ

Âşık Edebiyatı Nazım Biçimleri

Tasavvuf Edebiyatı Nazım Biçimleri

Anonim Halk Edebiyatı Nazım Biçimleri

HALK EDEBİYATI

Şathiye Nedir? Tasavvuf Edebiyatında Şathiye Örnekleri, Özellikleri, Temsilcileri ve Konusu

Şathiye nedir sorusu, edebiyat alanında yapılan çok sayıda araştırmaya konu olmuştur. Şathiye ne demek araştırmanızda edebiyat konusunda yapılan araştırmaları baz alabilirsiniz. Şathiye örnekleri araştırmasında da karşınıza çok sayıda örnek çıkacaktır. Şathiye türünün temsilcileri, edebiyat alanındaki usta kişilerdir. Şathiye özellikleri ve şathiye hece ölçüsü ile ilgili ayrıntılar yazımızın devamında.

Şathiye Nedir?

Şath, Arapça kökenli bir kelime olup konuşurken ölçüyü kaçırmak demektir. Doğal olara abartılı davranmak anlamına gelir. Şathiye türünde yazılan il şiirlerin YY'da ortaya çıktığı görülür. Bu eserler daha çok Tekke şairleri tarafından yazılmıştır. Yazılan eserler ozanların divan toplantılarında gündeme getirilmiştir. Şathiye türünde yazılan eserlere örnek verilecek isimler ve eserleri aşağıdaki gibidir.

  • Yunus Emre ve divanı
  • Bektaşi Veli'nin Faydalı Öğütler eseri
  • Azmi Baba divanı
  • Kaygusuz Abdal'ın Saray ve Name isimli eserleri

Şathiye Ne Demek?

Şathiye türünde yazılan eserler daha çok yazarın vecd halinde söylediği sözlerden ortaya çıkar. Bu eserler manzum niteliğindedir. Bu türde yazılan eserlerde Allah aşkı, bekabillah, fenafillah, vahdet-i vücut türünde tasavvufi konular işlenir. Ayrıca harabet ehli ve bezm-i alem türündeki gazellerde de sıklıkla şathiye türünden yararlanılır.

Şathiye Özellikleri

Edebiyat alanında kullanılan tür örneklerinin özellikleri incelendiğinde şathiye özellikleri ile ilgili de çok sayıda kaynağa ulaşabilirsiniz. Şathiyenin özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Şathiye örneklerinde en ciddi konular dahi ifade edilirken mizahi bir dil kullanılır.
  • Şathiyenin hezeliyat ve hiciv eserlerinden en önemli farkı bu eserlerde sadece tasavvufi konularea yer verilmesidir.
  • Şathiye örnekleri incelendiğinde gazel şeklinde yazılan aa,xa, xa kefiye dizimine rastlanır.
  • Şathiye örneklerinde Ene'l Hak inancı esastır. Bu nedenle şiiri kaleme yazar Allah'la senli benli konuşur.
  • Geçmişte yazılan birçok şathiye türü, şeriata aykırı olduğu gerekçesi ile yasaklanmıştır.
  • 15 ve YY dönemlerinde, o güne kadar yazılmış olan şathiyeleri açıklamak adına çok sayıda risale yazılmıştır.
  • Bazı ozanlar tarafından yazılan örnekler incelendiğinde şathiyelerin sema ya da koşma kalıbı ile yazıldığı görülür.
  • Daha çok sufiler ve Tekke şairleri şathiye türünde eserleri kaleme almışlardır.
  • İslam kelamcıları ve divan şairleri şathiye türündeki şiirlerin yazılmasına karşı çıkmıştır.
  • Şathiye türündeki eserlerde daha çok Hz. Adem ve Hz. Havva'nın cennetten kovunma teması işlenir.

Azmi Baba tarafından yazılan bir şathiye türünde aşağıdaki dizelere yer verilmiştir.

"Sekiz cennet yaptın Adem için

Adem'i cennetten çıkardın niçin"



Ana Başlıklar;

Şathiye Nedir?

Tekke-tasavvufi edebiyatında genel olarak mizahi manzumelere şathiye adı verilir. Şathiyeler, tasavvuf ehlinin (sufînin) kendinden geçme anında söylediği, ilk okunuşta anlamsız ve inançlarla alay eder gibi görünen ancak yorumlandığında temelinde tasavvufun olduğu görülen şiirlerdir. Yunus Emre’nin ve Kaygusuz Abdal’ın şathiye türünde şiirleri vardır.

Allah ile alay eder gibi yazılmış şathiyeler küfür sayılmıştır.

Şathiye çok derin tasavvufi konular işleyen felsefi şiirlerdir. Kaygusuz Abdal şathiye türünde şiir yazan şairlerimizdendir.
 

Şathiyenin Özellikleri

  • Din ve tasavvuf gibi ciddi konulardan teklifsizce, alaycı bir dille ve iğneleyici bir üslupla söz eder gibi yazılan şiirlerdir.
  • Genelde hece ölçüsü kullanılarak yazılmıştır.
  • Kafiye şeması bakımından koşma ile aynıdır.
  • Şathiyeler, bazı mutasavvıfların vecd (manevi sarhoşluk) halindeyken kendi iradeleri dışında söyledikleri sözlerdir. İrade dışı söylendiği için, bu hali tatmayan insanlar tarafından anlaşılmaması bir yana, bu sözlerin saçmalık olduğu biçiminde yorumlanma ihtimali bile vardır. Bu yüzden şathiye söyleyen bazı şairler, yaşadıkları toplum tarafından zaman zaman dışlanmışlardır. Hallac-ı Mansur ve Seyyit Nesimi&#;nin başına gelen üzücü olaylar bu yüzden olmuştur.
  • Şathiyeler ilk bakışta İslami inanç açısından sakat, komik ve alaycı gibi görünür ama asıl özelliği şiirin arkasındaki düşüncedir. Bu şiirlerin düz anlamlarına değil de sembollerin ardındaki ifadelere bakıp yorumlandığında çok derin anlamlara sahip olduğu görülür. Dolayısıyla yorumlamak ve hatta anlamak için belli bir tasavvuf bilgisi gerektiren şiirlerdir.
  • Bu tür şiirlerde aslında toplumun ve insanların eleştirisi yapılmakta ve tasavvuf kavramları anlatılmaktadır.
  • Daha çok Bektaşi şairler tarafından söylenen şathiyelerde mecaz ve simgelerle dolu, anlaşılması zor, kapalı bir üslup vardır.
  • Bu türün en başarılı temsilcisi Kaygusuz Abdal&#;dır.

 

Şathiye Örnekleri

Yücelerden Yüce - Kaygusuz Abdal
Yücelerden yüce gördüm
Erbabsın sen koca Tanrı
Alim okur kelam ile
Sen okursun hece Tanrı

Kıldan köprü yaratmışsın
Gelsin kulum geçsün deyü
Hele biz şöyle duralım
Yiğit isen geç a Tanrı

Garib kulun yaratmışsın
Derde mihnete katmışsın
Anı aleme atmışsın
Sen çıkmışsın uca Tanrı

Kaygusuz Abdal yaradan
Gel içegör şu cür&#;adan
Kaldır perdeyi aradan
Gezelim bilece Tanrı

Sen Misin? - Kaygusuz Abdal
Hak yaz diyüben yazduğı
Kelâm sen misin ola mı?
Kullar üzre nazil olan
Kelâm sen misin ola mı?

Kerem itmiş sana Sübhan
Her nesne emrine ferman
Şimdi dertlülere derman
Kılan sen misin ola mı?

Huda virmiş sana devlet
Senden durur kula vuslat
Şimdi bu âleme rahmet
Olan sen misin ola mı?

Dost ile olmış nazarun
Sensin gösteren didârun
Halk üzre Hakk&#;un nazarın
Salan sen misin ola mı?

Gözler emrini mezâhir
Hem bâtın düşdün hem zahir
Mazhar-ı Hak evvel âhir
Heman sen misin ola mı?

Kaygusuz bu sözi söyler
Senün zâtunı şerh eyler
Yüzinde göz dilinde söz
Olan sen misin ola mı?

Yüce Tanrı - Ozan Bindebir
İnsanlar hakkında neler yazdılar,
Hiç haberin yok mu ey Yüce Tanrı?
Din adına ne mezarlar kazdılar,
Gücün mü yetmedi bu güce Tanrı?

Doğumun kaç, yok mu senin vefatın,
Hani vardı, nerde kaldı afatın?
Kullandılar doksan dokuz sıfatın;
Çokları kavuştu bak taca Tanrı.

Çıkarı peşinde ağalar, beyler
Her gün gösterişe zikrini eyler.
Hep senin ağzından fikrini söyler;
Gel haddini bildir şu pice Tanrı?

Şu dünyanın her yanında talan var,
Kandırmaya türlü türlü yalan var.
“Allah” deyip hakkımızı çalan var;
Sahip çık garibe ve ac’a Tanrı.

Kullanarak senin yüce adını,
Erkekten geriye atmış kadını.
Bozmuşlar dünyanın güzel tadını;
Duymadın mı bunu ey Koca Tanrı?

Görmezden gelirsin sende kör isen,
Kör değil de kula sadık yâr isen,
Çağırdığım yerde eğer var isen;
Gidemem Kudüs’e ve Hac’a Tanrı.

Layık mı insanlar kötü kadere,
Kitapların zalim yazmış ne çare.
Yüksel’im ağzımdan çıktı bir kere;
Alamam geriye bir hece Tanrı.

Şathiye - Yunus Emre
Ben dervişim diyene,
Bir ün edesim gelir
Seğirdüben sesine,
Varıp yetesim gelir

Sırat kıldan incedir,
Kılıçtan keskincedir
Varıp anın üstüne,
Evler yapasım gelir

Altında gayya vardır,
İçi nar ile pürdür
Varuben ol gölgede,
Biraz yatasım gelir

Oda gölgedir deyu,
Ta&#;n eylemen hocalar
Hatırınız hoş olsun,
Biraz yanasım gelir

Ben günahımca yanam,
Rahmet suyunda yunam
İki kanat takınam,
Biraz uçasım gelir

Derviş yunus bu sözü,
Eğri büğrü söyleme
Seni sigaya çeken
Bir molla kasım gelir

Şathiye - Azmi
Yeri göğü ins ü cinni yarattın
Sen ey mimar başı eyvancı mısın
Ayı burcu günü çarhı var ettin
Ey mekan sahibi rahşancı mısın

Denizleri yarattın sen kapaksız
Suları yürüttün elsiz ayaksız
Yerleri temelsiz göğü direksiz
Durdurursun acep iskancı mısın

Kullanırsın kanatsızca rüzgarı
Kürekle mi yaptın sen bu dağları
Ne yapıp da öldürürsün sağları
Can verub can alırsın sen cancı mısın

Beni delil eyler kendin söylersin
İçinden Azmi’yi pazar eylersin
Yücelerden yüce seyran eylersin
İşin seyran kendin seyrancı mısın

Çıktım Erik Dalına - Yunus Emre
Çıktım erik dalına, anda yedim üzümü
Bostan issi kakıyup, der ne yersin kozumu

Kerpiç koydum kazana, poyraz ile kaynattım
Nedir deyip sorana, bandım verdim özünü

İplik verdim çulhaya, sarıp yumak etmemiş
Becit becit ısmarlar, gelsin alsın bezini

Bir serçenin kanadın, kırk kağnıya yüklettim
Kırk çift dahi çekmedi, şöyle kaldı yazılı

Bir sinek bir kartalı, salladı vurdu yere
Yalan değil gerçektir, ben de gördüm tozunu

Bir küt ile güreştim, elsiz ayağım aldı
Güreşip basamadım, göyündürdü özümü

Kaf dağından bir taşı şöyle attılar bana
Öğlelik yere düştü, bozayazdı yüzümü

Balık kavağa çıkmış, zift turşusun yemeğe
Leylek koduk doğurmuş, bak a şunun sözünü

Gözsüze çu el eyledim, sağır sözüm anladı
Dilsiz çağırıp söyler, dilimdeki sözümü

Bir öküz boğazladım, kakladım sere kodum
Öküz issi geldi eydür, boğazladın kazımı

Anda da kurtulmadım, nidesimi bilmedim
Bir çerçi de geldi eydür, kanı aldın gözgümü

Gördüm kaplubağayı, yanın seğirdüpdür gider
Sordum kanda gidersin, Kayseriyedir azimi

Yunus bir söz söylemiş, hiç bir söze benzemez
Münafıklar elinden, örttü mana yüzünü

NOT
Zahire göre, İslam’a ters düşmeyen şathiyeler yazmakta bir beis yoktur. Ancak, bunları anlamak da zor olduğu için dine pek de hizmet etmedikleri ortadadır. Boş yere kürek çekmenin, zamanı israf etmenin alemi yoktur.

Bazen şairin içinde bulunduğu devirde açıkça söyleyemediği bazı şeyleri şathiyelerle seslendirmesi de söz konusudur. Yunus Emre’nin yazdığı bir şathiyenin sonunda söylediği şu sözler de bunu göstermektedir.

&#;Yunus bir söz söylemiş
Hiçbir söze benzemez
Münafıklar elinden
Örter mâna yüzünü&#;

 
»Tekke-Tasavvuf Edebiyatı
»Halk Edebiyatı


TYT Konuları
AYT Konuları
Üniversite Taban Puanları

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası