nihat hatipoğlu hz vahşi / Nihat Hatipoğlu'nu kızdıran soru: Sen kimsin yahu

Nihat Hatipoğlu Hz Vahşi

nihat hatipoğlu hz vahşi

Hz. Vahşi kimdir? Hz. Hamza’yı şehit eden Hazretti Vahşi’nin hikayesi nedir, Hz. Resul’un &#;n&#;ne &#;ıkıp ne demiştir?

HZ. VAHŞİ KİMDİR?

Mekke’nin fethinden sonra Müslüman olan eshâbdan. Adı, Vahşî bin Harb Habeşî’dir. Hazret-i Hamza’nın Bedir Gazâsında öldürdüğü Tu’ayme’nin kardeşinin oğlu olan Cübeyr bin Mut’im’in kölesiydi. Habeşli olduğu için, el ile ok (harbe) atmada ustaydı. Uhud Gazâsında, Cübeyr buna; “Hamza’yı öldürürsen âzâd ol!” demişti. Hind de, babasının ve amcasının intikâmı için, Vahşî’ye mükâfat vâd etmişti. Uhud Savaşında Hazreti Vahşî, taş arkasına saklanıp hazret-i Hamza’ya ok atarak ağır yaraladı ve kılıcıyla şehit etti.

Uhud Savaşında Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem birkaç kâfire bedduâ etmişti. Vahşi ’ye niçin lânet etmiyorsun dediklerinde; “Mîrâc gecesi, Hamza ile Vahşî’yi kolkola, birlikte Cennet’e girerlerken görmüştüm.” buyurdu.

Hicretin sekizinci yılında Mekke feth edildiği gün, Resûlullah, Kureyş’in hepsini affetti. Yalnız on kişinin adını söyleyip, bunları gören öldürsün buyurdu. Hind ile Vahşî bunlar arasındaydı. Hind, Müslüman oldu. Hazreti Vahşi Mekke’den kaçtı. Bir zaman uzak yerlerde kaldı. Sonra pişman olup, Medîne’de mescide gelip selâm verdi. Resûlullah selâmını aldı. “Yâ Resûlallah, bir kimse Allah’a ve Resûlüne düşmanlık yapsa, en kötü, en çirkin günâh işlese, sonra pişman olup, temiz îmân etse Resûlullah’ı canından çok sevici olarak, huzûruna gelse, bunun cezâsı nedir?” dedi. Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem; “Îmân eden, pişman olan affolur. Bizim kardeşimiz olur.” buyurdu. “Yâ Resûlallah, ben îmân ettim. Pişman oldum. Allahü teâlâyı ve O’nun Resûlünü her şeyden çok seviyorum. Ben Vahşî’yim.” dedi. Îmân edip, affa kavuştu ve Eshâb-ı kirâm olmakla şereflendi. Fakat Yemâme tarafına gitmesi emrolundu. Peygamberimize (sallallahü aleyhi ve sellem) karşı çok mahçup olup, başını eğip hep öyle yaşadı. Bir daha Medîne’ye gelmedi.

Hicretin on birinci senesinde hazret-i Ebû Bekr’in halîfeliği sırasında Yemâme’de mürtedler (dinden dönenler) ile çok şiddetli harp oldu. Müseyleme ordusundan kişi öldü. Hâlid ibni Velîd askerlerinden kişi şehit oldu. Önce Müslümanlar bozuldu. Sonra Hazreti Vahşi kahramanca saldırıp, hazret-i Hamza’yı şehit etmiş olduğu kılınçla yalancı peygamberlik iddiâsında bulunan Müseylemet-ül Kezzâb’ı öldürdü. Bunu gören Müslümanlar hücum ederek zafer elde ettiler. Peygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem Hazreti Vahşi ’yi Yemâme tarafına göndermesinin büyük mûcize olduğu böylece meydana çıktı.

Resûlullah Efendimiz’in vefatından sonra peygamberlik iddiasında bulunan Müseylime ile yapılan savaşa katıldı ve Müseylimetülkezzâb’ı o öldürdü. “Câhiliye devrinde insanların en hayırlısını, Müslüman olduktan sonra da insanların en fenasını öldürdüm” diyen Vahşî Yermük Savaşı’na da katıldı. Sonra Humus’a yerleşti ve orada öldü.

Hz. Peygamber’den dört hadis rivayet etmiştir.

HZ. VAHŞİ NEDEN HZ. HAMZAYI ÖLDÜRDÜ?

Aslen Habeşistanlı ve Kureyş eşrafından Cübeyr b. Mut‘im’in kölesidir. Hâris b. Âmir’in, Tuayme b. Adî veya kardeşi Mut‘im’in kölesi olduğu da rivayet edilir. Vahşî’nin Mekke’ye nasıl geldiği bilinmemektedir. Cübeyr b. Mut‘im Uhud Savaşı hazırlıkları sırasında Vahşî’ye, Bedir’de amcası Tuayme’yi öldüren Hamza’yı öldürdüğü takdirde kendisini hürriyetine kavuşturacağını vaad etmişti. Bedir’de katledilen Hâris b. Âmir’in kızı da Vahşî’nin âzat edilmesi için Hz. Muhammed, Ali veya Hamza’dan birini öldürmesini istiyordu (Vâkıdî, I, ; İbn Asâkir, LXII, ). Hamza’nın organlarından yapacağı gerdanlıkla Mekke’ye döneceğini söyleyen Ebû Süfyân’ın karısı Hind bint Utbe ise Bedir’de babasını, kardeşini ve amcasını öldüren Hamza’yı ortadan kaldıracak kişiye bütün takılarıyla birlikte on altın vereceğini bildirdi.

Vahşî, Uhud Savaşı için müşrik ordusuyla birlikte Mekke’den yola çıktı. Kureyş ordusundaki kölelerden Vahşî ile Suâb dışındakiler geri hizmette görevlendirilmişti (Vâkıdî, I, ). Uhud’da çatışmalar başladıktan sonra Vahşî bazan bir kayanın, bazan bir ağacın arkasına saklanarak, bazan da açıktan açığa Hamza’yı gözetliyordu. Hz. Hamza’nın bir kayanın arkasında Sibâ‘ b. Abdüluzzâ ile çarpışıp onu öldürdükten sonra kendisinin bulunduğu yere yaklaştığını görünce mızrağını fırlatarak onu şehid etti; ardından yanına giderek ciğerini söktü ve Hind’e götürdü. Bunun üzerine Hind bütün takılarını Vahşî’ye verdi, bunların yerine Hamza’nın ve diğer şehidlerin organlarını gerdanlık ve halhal olarak taktı. Bu savaşta tam galibiyet elde edemeyen müşrikler Hamza’nın öldürülmesiyle bir ölçüde intikam duygularını tatmin etmişti. Vahşî Cübeyr b. Mut‘im tarafından âzat edildi; Hind de takılarının yanında onu on altınla ödüllendirdi. Vahşî daha sonra müslüman olunca hürriyetine kavuşabilmek için Hamza’yı öldürmekten başka çaresinin bulunmadığını ve Uhud’a sadece bunun için katıldığını söylemiştir (İbn Hişâm, III, 35; İbn Kesîr, IV, 19).

Uhud’daki galibiyet haberini Mekke’ye ilk ulaştıran kişi olduğu kaydedilen Vahşî, Hacûn’da bir tepeye çıkarak Mekke müşriklerine savaş hakkında bilgi verdi (Vâkıdî, I, ). Ardından Mekke’de yaşamaya devam etti. Hendek Gazvesi’ne de katıldı ve bu savaşta harbesiyle Tufeyl b. Nu‘mân el-Ensârî’yi şehid etti (a.g.e., II, ). Mekke’nin fethinden sonra Tâif’e kaçtı. Zira kendisi, Hz. Peygamber’e ve müslümanlara karşı düşmanlıklarıyla tanınan on kadar kişiyle birlikte umumi affın dışında bırakılmıştı. Vahşî, Tâifliler’in Medine’ye heyet göndermeye karar vermesinin ardından Dımaşk’a, Yemen’e veya başka bir yere gitmeyi düşündü. Bu arada kendisine Hz. Muhammed’in İslâm’a girenleri affettiği bildirilince Medine’ye gitmeye karar verdi. Sakīf heyetiyle birlikte yahut yalnız olarak Medine’ye giden Vahşî, Mescid-i Nebevî’de Resûl-i Ekrem’in huzurunda müslüman oldu. Kaynaklarda Resûlullah ile Vahşî arasında geçen konuşmayla ilgili bazı ayrıntılar yer alır. Buna göre Vahşî, Resûlullah’ın huzuruna çıktığında veya onun kendisine haber gönderip İslâm’a girmesini istediğinde Vahşî günahkâr olduğunu söyleyerek tereddütlerini ifade edince Resûl-i Ekrem, “Kim tövbe edip iyi davranışlarda bulunursa şüphesiz o kişi tövbesi kabul edilmiş olarak Allah’a döner” âyetini okumuştur (el-Furkān 25/71). Bunun üzerine Vahşî, “Ey Allah’ın resulü! Ben neredeyse küfre denk bir günah işledim. Allah bunu da hasenata çevirir mi?” diye sormuş, Resûlullah da, “Allah kendisine ortak koşulması dışında bütün günahları dilediği kimse için bağışlar” âyetiyle (en-Nisâ 4/) cevap vermiştir. Bununla da tatmin olmayan Vahşî, “Burada Allah’ın dilediğini affedeceği bildiriliyor, beni bağışlamayı diler mi dilemez mi bilmiyorum” deyince, Hz. Peygamber, “Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O çok bağışlayan, çok esirgeyendir” âyetini okuyarak (ez-Zümer 39/53) Vahşî’nin bütün endişelerini gidermiş, bunun ardından Vahşî İslâm’a girmiştir (İbn Asâkir, LXII, ). Bu sırada Vahşî’den amcasını nasıl şehid ettiğini anlatmasını isteyen Resûlullah onu dinlerken büyük bir teessüre kapıldı. Bununla birlikte Vahşî’yi cezalandırmadı. Sadece amcasının katledilişini hatırlamak istemediğinden gözüne görünmemesini istedi.

Hazreti Vahşi i&#;in inen &#;&#; ayet

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

HEPİNİZ "Vahşi"yi bilirsiniz. Adını duymuşsunuzdur veya en azından belleklerden silinmeyen ve müthiş bir yapım olan "Çağrı" filminde onu izlemişsinizdir. O bir köledir ve iyi mızrak atar. Siyah renkli olan bu köle "Uhud" harbinde Hz. Hamza’yı sinsice takip eder. Görevi bu. Aslında kölelikten kurtulma yolunda bu. Hz. Hamza’yı şehit ederse hürriyetine kavuşacak.

Vahşi, Uhud meydanında saatlerce Hz. Hamza’yı kollar. Mızrağı atacağı ortamı bekler. Nihayet karşısına çıkamadığı Hz. Hamza’yı uzaktan attığı mızrakla şehit eder. Hz. Hamza, Hz. Peygamber’in hem amcası hem de sütkardeşiydi.

Hz. Hamza’yı şehit eden "Vahşi", ismine uygun bir şekilde Hz. Hamza’nın karnını ve göğsünü bıçakla parçalar ve iç organlarını Uhud’un kumlarına döker. Daha kötü ve iğrendiren şeyler de yapar. Ama kalem bu kadarını yazabiliyor. Ötesini yazamıyor.

* * *

Uhud sonunda Hz. Peygamber, şehitleri ve yaralıları dolaşır. Kendisi de yaralıdır. O gün çok ağlar. Hele Hz. Hamza’nın başındayken belki ilk kez hıçkırıkları yükseldi. Sadece Hz. Hamza’yı kaybedişine değil, tek başına kaplan avına çıkabilecek kadar yürekli olan bu insana yapılana tahammül edemez. Hatta orada yemin eder, ben de yetmiş kişiye misliyle karşılık vermeye müsaade edeceğim, diye. Ama hemen akabinde inen ayetler bu karşılığı yasaklar (İbni Sa’d, et-Tabakat 3, 5, 13, 14).

İnen ayetler, aşırı gitmeyi yasaklayan ayetlerdir (Neml, ). Hz. Peygamber bundan dolayı sabretmiş, daha sonra kefaret ödemiştir (İbni Sa’d, et-Tabakat, el Kübra’e, 3, 5, 11). Aslında sadece bu olay Kuran-ı Kerim’in vahiy ürünü olduğunun en açık belgesidir. "Allah’ın Aslanı" olarak anılan Hz. Hamza ve benzerleri hakkında "Allah’ın yolunda öldürülenleri ölü sanmayın" (Ali İmran, ) ayeti iner.

Aslında bu yazıda anlatacağım konu, bu ayrıntıdan sonraki satırlardır. Ama sanıyorum baştaki satırlar olmasaydı şimdi yazacaklarım tam anlaşılamayabilirdi. Hz. Hamza’nın katili olan "Vahşi", sonradan Müslüman olmak istediğini fakat "şirk yapanların, katillerin ve zinakárların" azaba uğrayacağı şeklindeki ayetlerden korktuğunu iletir. Vahşi’nin hakkında üç ayet arka arkaya iner (Belli bir zaman içinde).

Olay şöyle gelişir:Uhud harbinde Peygamber Efendimizin amcası Hz. Hamza’yı (RA) şehit eden Vahşi, Resulullah Efendimize, "Ben Müslüman olmak istiyorum. Ama Kuran’da ’Ve onlar ki Allah’ın beraberinde diğer bir ilaha dua etmezler, Allah’ın haram kıldığı nefsi haksız katleylemezler ve zina yapmazlar. Her kim de bunları yaparsa ağır cezaya çarpar’ (Furkan, 6) ayeti beni İslam’dan men ediyor. Zira ben sayılan bu üç günahın hepsini yaptım. Benim için bir tövbe imkánı var mı?" diye Mekke’den bir mektup yazdı.

Bunun üzerine Furkan Suresi’nin, "Ve her kim tövbe edip de salih amel işlerse o muhakkak Allah’a makbul olarak döner" mealindeki ayeti kerimesi nazil oldu. Peygamber Efendimiz (SAV) bu ayeti kerimeyi Vahşi’ye yazıp gönderdi.

Vahşi, "Bu ayette iyi amel yapma şartı var. Ben iyi işleri, amelleri belki yapamayabilirim. Başarılı olabilir miyim bilmiyorum" diye bir mektup daha yazdı.

Bunun üzerine, "Doğrusu, Allah kendine şirk koşulmasını mağfiret etmez, ondan berisini dilediğine mağfiret buyurur" (Nisa Suresi, ayet 4) mealindeki ayeti kerime nazil oldu. Peygamber Efendimiz, bu ayeti kerimeyi de Vahşi’ye yazdı.

Vahşi tekrar, "Bu ayeti kerimede de Allahu Teala dilediğine mağfiret eder şartı var. Allah (CC) beni bağışlamayı diler mi, dilemez mi bilmiyorum" diye yazınca, "Ey nefisleri üzerinde israfta bulunmuş kullarım! Allah’ın rahmetinden ye’se (ümitsizliğe) düşmeyiniz. Şüphe yok ki, Allah günahların hepsini mağfiret eder. Muhakkak ki o çok gafur ve rahimdir" (Zümer Suresi, ayet 53) mealindeki ayeti kerime nazil oldu.

Resulullah Efendimiz, bu ayeti kerimeyi de Vahşi’ye bildirdi. Vahşi bu ayeti kerimede hiçbir şart bulamadı ve Medine-i Münevvere’ye gelip Müslüman oldu.

* * *

Hz. Hamza
(RA) gibi bir insanı şehit eden bir köleye, insan olduğu için verilen değer. Bu kişi hakkında tam üç ayet iniyor ve Hz. Peygamber, Vahşi’ye engel olmuyor, olamıyor. Çünkü vahiy inince, aradan perdeler, aracılar ve talepler kalkar. Yüce Allah konuşur, emreder. Bu olaydan sonra Vahşi, bizim için Hz. Vahşi’dir. Sahabidir. Saygıyla anılır. İşte bu kadar, ötesi yok.

Bu olay insanlık için başlı başına bir ibret vesikasıdır.

SORALIM ÖĞRENELİM

Dualarım neden kabul olmuyor?

Ebru KAMERİN/İSTANBUL

Aslında bütün dualar karşılık görür. Ama bire bir her istediğimiz olmayabilir. Olursa, evrenin dengesi bozulmaz mı? Düşünün, herkesin herkes hakkında duası veya bedduası kabul olsa dengeler nasıl değişir. Her şey altüst olur, çünkü kaderde her şey birbiriyle bağlantılıdır. Ama siz duanıza devam edin. Bilin ki, bu dualarınız belki bir şerre engel oluyor veya belki başka taleplerimizin kolaylaşmasına zemin hazırlıyordur. Yeter ki siz ümidinizi yitirmeden meşru şeyleri istemeye devam ediniz.

Epilasyon yaptırmak sakıncalı mı?

Canan UTKU/İZMİR

Bir kadının, vücudunun çeşitli yerlerinde çıkan kılları almak için kendisinin epilasyon uygulamasında bir sakınca yoktur.

Kabir başında Kuran-ı Kerim okunabilir mi?

Mustafa ÖZ/BİTLİS

Hz. Peygamber kabirlere ziyarette bulunmuş ve orada gömülü olanlara selam verip dua etmiştir. İmam Şafii, mezarın başında Kuran’dan ayetler okumanın müstehap olduğunu, Kuran’ın tamamının okunmasının ise daha güzel olduğunu ifade etmiştir.

İçinde etil alkol olan ilaç kullanılabilir mi?

Nebiye ATLI/ALMANYA

İlaç elde etmek amacıyla bitkilerin etil alkol veya benzeri maddelerle fermantasyon (mayalama) yapılmasında, bu yolla kazanılmış ilacın kullanılmasında sakınca yok.

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

Nihat Hatipoğlu'nu çok kızdıran soru: Sen kimsin ya, senin ne haddine?

Hatipoğlu, "Çok bildiğini zannediyorsun. İki kelime okumuşsun okuduğunu da yanlış okumuşsun. Senin ne haddine? Sen kimsin?" ifadelerini kullandı.

Ramazan ayının başlamasıyla ATV ekranlarında “Dosta Doğru” programıyla geri dönen Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, her gün konuklarıyla birlikte seyircilerden gelen soruları yanıtlıyor.

"SEN KİMSİN YA"

Son olarak programa, Nihat Hatipoğlu''nun hitabını eleştiren bir izleyicinin sorusu damga vurdu. Hz. Hamza''yı öldüren Vahşi''ye "Hazreti" denmesini yanlış bulan izleyici, "Hz. Hamza''yı öldüren Vahşi''ye Hazreti dememelisiniz. Onun için nasıl o ifadeyi kullanırsın?" eleştirisinde bulundu.

Hatipoğlu bu eleştiri karşısında, "Sen kimsin ya. Edep. Her kitapta bu böyle geçer. Çok bildiğini zannediyorsun. İki kelime okumuşsun okuduğunu da yanlış okumuşsun. Senin ne haddine? Sen kimsin? Önce peygamberin sahabesine nasıl böyle dersin?" ifadelerini kullandı.

İlgili Haberler

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası