camdaki kız romanının özeti / Camdaki Kız'ın gerçek hikayesi nedir? Camdaki Kız kitabının konusu ne? İşte Camdaki kızın özeti

Camdaki Kız Romanının Özeti

camdaki kız romanının özeti

Camdaki Kız kitabı kısaca özeti sonu nasıl bitiyor?

Kanal D&#;nin sevilen dizisi Camdaki Kız bu akşam yeni bölümü ile ekrana gelecek. Psikiyatrist Gülseren Budayıcıoğlu&#;nun kitabından uyarlanan gerçek yaşam hikayesi Camdaki Kız kitabı özeti merak ediliyor. Camdaki Kız kitabının baş kahramanı Nalan&#;ın gerçek annesi Feride Hanım değil. Ayrıca kitaba göre Hayri evli ve 3 çocuk babası.

Abone ol

Kanal D'de Perşembe akşamları yayınlanan Camdaki Kız dizisinin finali belli oldu. Romandan uyarlanan dizinin sonunda neler olacağı, seyirciyi de oldukça şaşırttı. Peki Camdaki Kız'ın sonunda ne oluyor? Camdaki Kız sonu nasıl bitiyor? İşte Nalan'ın akıl almaz hayat öyküsü

Nalan'ın hikayesi:  Nalan Ankara'da dünyaya gelir. Doğumunda annesi hayatını kaybeder. Hayatına anneannesi ve dedesinin yanında devam eder. Annesinin küçük yaşta yaptığı doğumun ardından insanların baskısından ötürü İstanbul'a taşınırlar.

Anneannesi ve dedesi gerçek annesi ve babası değil:  Ancak Nalan, anneanne ve dedesini öz anne babası sanmaktadır. Annesi ise onu büyük bir baskı ile büyütmektedir. Hatta Nalan, bu baskılar dolayısıyla okula başladığında konuşamaz. Öğretmenleri zekasında bir sorun olduğunu düşünür. Ancak bu sorun zaman içinde aşılır.

Hayatı, bir camın önünde başkalarının hayatını izlemekle geçen Nalan, bir iç mimar olur ve bir şirkette işe başlar. Zaman için bu şirketin sahibinin oğlu Sedat ile evlenir. Evliliğin ardından işi bırakır. Ancak Sedat'la yaptığı evlilikte de aradığı ilgi ve sevgiyi bulamaz

Feride Hanım'ın intiharı: Babası kalp krizi sonucunda hayatını kaybeder. Nalan gerçekleri babasının vefatından sonra annesinden öğrenir.  Annesi bir süre sonra intihar ederek hayatına son verir. Nalan, bu süre zarfında, aile baskısıyla hamile kalır. Doğum yaptıktan sonraki 3 gün içinde bebeği ölür.

Bu olaylardan sonra Nalan duygusal bir travma yaşayan Nalan, işyerine geri döner. Bu sıralarda da Hayri onun şoförlüğünü yapmaktadır.

Hayri 3 çocuk babası: Hayri, yoksul bir ailede büyür. Çocuk yaşlarda sık sık babasının şiddetine maruz kalan Hayri, henüz 6 yaşındayken annesi vefat eder. 10 yaşına geldiğinde ise kardeşi hayatını kaybeder. Bu kayıplar Hayri'de büyük yaralar açar. Babası ikinci evlilik yapar. Üvey annesi Hayri'yi öz çocuklarından ayırarak Hayri'ye kötü bir çocukluk dönemi yaşatır.

Hayri, askerden döndükten sonra üvey annesinin uygun bulduğu komşunun kızı Türkan ile evlenir. Evlendikten sonra üvey annesi, üvey kardeşleri ve babası ile bir evin içinde yaşarlar. Hayri'nin bu evliliğinden 3 çocuğu olur. Daha sonra Hayri, Nalan'ın aile şirketinde işe başlayınca Nalan'a karşı duygular beslemeye başlar.

Nalan ve Hayri'nin hikayesi:

 Aslında roman, Nalan ve Hayri'nin hikayesi ile başlamaktadır. romanın başladığı kısım, aslında final kısmını anlatmaktadır. Hikaye şöyle gelişir Nalan'ın doğum gününde, eşi onun doğum günü hatırlamaz. Nalan da yakın zamanda hem annesini hem babasını hem de evladını kaybetmiştir. Eşinin yanında olmayışına üzülen Nalan'ın yanında Hayri olur. Nalan zaman içinde Hayri'nin ilgisini fark etmeye başlar. Ancak Hayri'nin evli ve çocuklu olduğunu bilmez. Zaman içinde Nalan da eşi Sedat'tan ayrılmaya karar verir. Eşinden ayrılıp Hayri ile bir yaşam sürmeyi hayal eder. Boşanma kararı alan Nalan'a Sedat'ın, ailesi ne kadar karşı çıksa da maddi bir şey talep olmadan boşanma gerçekleşir. Nalan boşandıktan sonra Hayri ile bir ilişki yaşamaya başlar. Daha sonra Hayri'nin evli olduğunu öğrense de bu durumu kabullenir. Hatta Hayri'nin resmi nikahlı eşi ve çocukları ile görüşür.

Hayri'nin ölümü: 7 yılın ardından Hayri, Nalan'dan ayrılmaya karar verir. Daha önce eşini Nalan ile aldatan Hayri bu kez de Nalan'ı bir Laz kızı ile aldatır. Ancak Nalan bu ayrılığı kabullenmez ve intihar girişiminde bulunur. Durum böyle olunca Hayri, Nalan'ı bir psikologa götürmeye başlar. Nalan, psikolog seanslarından sonra iyileşmeye başlar ve Hayri'nin olmayışını kabullenir. Daha sonra kafa karışıklığı yaşayan Hayri, bu Laz kızıyla evlenmekten vazgeçince Bu Laz kızı tarafından kalbinden bıçaklanarak öldürülür.

Kitabın sonunda ne oluyor: Hayata bir şekilde tutunmayı başaran Nalan, başarılı bir imar olur. Diğer yandan da resim kursuna gider. Resim kursundaki hocası babası çıkar.

camki kız

Camdaki Kız'ın gerçek hikayesi nedir? Camdaki Kız kitabının konusu ne? İşte Camdaki kızın özeti

Kitaplarında genellikle gerçek hayat hikayelerini konu edinene yazar Gülseren Budayıcıoğlu, Camdaki Kız romanı ile ilgili şu “Bu kitapta her zamanki gibi gerçek bir yaşam hikâyesi anlatacağım sizlere. Hep lüks içinde yaşamış ama kaderi daha baştan kötü yazılmış Camdaki Kız ile bir varoş çocuğunun aşk hikâyesi bu.” demişti. İşte dizi severler tarafından araştırılan "Camdaki Kız'ın gerçek hikayesi nedir?" sorusunun cevabı ve kitabın konusu

CAMDAKİ KIZ'IN GERÇEK HİKAYESİ

Küçük yaşlarda lüks bir hayat yaşayıp, daha sonra yine zengin ve köklü bir aileye gelin giden Nalan bir gün zorla bir psikiyatri kliniğine getirilir. Onu buraya getiren yedi yıldır birlikte yaşadığı sevgilisi Hayri’dir. Hayri Nalan’a hayatında başka biri olduğunu söyleyince, Nalan’ın bütün dünyası yıkılmış krizler geçirerek intihar edeceğini söylemeye başlamıştır. Geldiği her seansta doktoruna bütün hayat hikayesini yavaş yavaş anlatır Nalan.

CAMDAKİ KIZ KİTABININ KONUSU

Başta Hayri ile olan ilişkisini ve Hayri’nin onu terk etmesinden ne kadar korktuğunu anlatır. Bir iç mimar olan Nalan, şirketinde çalıştığı zengin iş adamının oğlu Sedat ile evlenir. Her ne kadar Kayınvalidesi ve kayınpederi onu her zaman desteklese, onlarla arasında bir sorun olmasa da kocası ona hiçbir zaman sevgi, şefkat gibi duygular göstermez. Aklı sadece en son moda şık kıyafetler giymek, en güzel yerlerde gezmek, lüks arabalar almak, arkadaşlarıyla takılmak ve babasından gizli kumar oynamak olan Sedat, Nalan’ın kendisine gösterdiği yakınlığa karşılık vermez. Hamileliği ve bebeğini kaybetmesinin ardından ağır bir depresyona girer ve bir süre işten ayrılır. Bu arada anne ve babasını da kaybeder. Bir zaman sonra kayınbiraderinin desteği ile tekrar işe döner. Şoförlüğü ve korumalığını yapması için emrine şirkette çalışan Hayri verilir. Hayri’nin uzun zamandır Nalanda gözü vardır. Onun bu ruh halini de fırsat bilerek onu elde etmek için her şeyi yapar. Zaten sevgiye, ilgiye aç olan Nalan bir süre sonra Hayri’den çok etkilenir. Ama evliyken böyle bir ilişki yaşamayacak kadar namuslu olduğu için kocasından boşanır ve Hayri ile 7 yıl sürecek olan bir ilişkiye başlar.

CAMDAKİ KIZ'IN GERÇEK HİKAYESİNDE HAYRİ EVLİ Mİ?

Bu arada Hayri evli ve üç çocuk babasıdır. Karısı Türkan köydeki kuma hayatına alışkın olduğu için Nalanı kolayca kabullenir. Nalan da çocukları babasız kalmasın diye Hayri’den boşanmasını istemez. Bir gün karısını ve çocuklarını Nalanla tanıştırır. Türkan Nalanı çok sever, sürekli kızlarını alıp onu görmeye gider. Ona göre Nalan görgülü, terbiyeli hanım bir kadındır o yüzden bu ilişkiden hiç rahatsız olmaz.

Nalan her seansa geldiğinde doktoru onda Hayri’nin kendisini terk etmesi korkusundan başka çocukluğunda yaşadığı ağır travmalar olduğunu fark eder. Uzun bir zaman sonra Nalan yaşadığı çocukluk acılarını, korkularını da anlatır. Anne ve baba dediği kişilerin aslında anneannesi ve dedesi olduğunu, annesinin ortaokul yıllarındayken yanlarına gelen küçük dayısı tarafından hamile kaldığını ve kendisini doğururken öldüğünü gözyaşları içinde anlatır. Anneannesi ve dedesi onu yanlarına alıp en güzel okullarda, lüks bir hayat içinde yaşatmış ama kendi yaşadıkları acı ve utanç yüzünden asla onu sevmemiş bir kez olsun başını bile okşamamışlardır. Nalan bütün bunları evlendikten sonra babası öldüğünde öğrenmiş ve yaşadığı onca acının üstüne bir de bu eklenmiştir.

Bütün bunlardan sonra hayatına giren, fakir, cahil bir köylü çocuğu olan Hayri ona hayatı boyunca ne ailesinden ne kocasından görmediği sevgiyi, şefkati, aşkı yaşatır. Hayri kendini bir aşk adamı olarak görür. Ona göre kalbi o kadar geniştir ki bir sürü kadını sevebilir. Nalanla ilişkisi devam ederken bir gün bir meyhanede tanıştığı Laz kızına aşık olur. Bu kız zengin bir işadamının kapatmasıdır. Genç kızlığında öz babası tarafından tecavüze uğramış, sonrasında toplum ve aile tarafından dışlanmıştır. Hayri’den evlenme sözü alır ve bu hayattan kurtulacağı için bütün umutlarını ona bağlar.

Ama Hayri resmi nikahlı evlidir ve aslında karısı Türkan’dan boşanmak istememektedir. Laz kızı hem Hayri’yi hem karısını sürekli tehdit eder. Hayri bir türlü bu işin içinden çıkamaz ve bir gün kendi evinin bahçesinde Laz kızı tarafından bıçaklanarak öldürülür. Hayri’nin ölümü hem kendi ailesini hem de Nalanı perişan eder. Doktorunun telkinleriyle eski hayatına dönmemek ve hayatında yeni bir sayfa açmak için uzun süre uğraş verir Nalan. Son olarak gittiği resim atölyesindeki hocasının hiç bilmediği görmediği babası olduğunu öğrenir. Babası ondan af diler ve çok kıymetli eserlerini ona bırakarak ortadan kaybolur. Nalan artık eski kaderine ve acılarına dur diyerek yeni bir hayata başlama kararı alır. Yaşam tarzını değiştirir ve bir işe başlar. Artık kaderin onu götürdüğü yolun önüne duvar örmüş ve yeni ışıklı bir yola girmiştir.

Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu kendi deneyimlediği bu olayı kişilerin tanınmamasına özen göstererek roman şeklinde okuyucuyla buluşturuyor. Camdaki Kız kitabında çocukluğumuzda yaşadığımız, bize yaşatılan her duygunun ördüğümüz kader motifi ile hayatımızın her döneminde karşımıza nasıl çıktığını, sevginin insan hayatını tamamıyla nasıl değiştirdiğini birkaç kısa hikaye daha ekleyerek sade bir dille anlatıyor. İnsan davranışlarının nedenlerini anlamada yardımcı olabilecek örnek bir eser.

Camdaki Kız Kitap Özeti

Doğduğun ev kaderindir dizisinin hangi kitaptan alındı merak mi ediyorsunuz?

Doğduğun Ev Kaderindir dizisi, Dr. Gülseren Budayıcıoğlu&#;nun ‘Camdaki Kız’da da yer alan gerçek hikâyesinden uyarlandı.

Arka kapak bilgisi

“Küçükken çekilen acıların ateşi kolay sönmüyor, kolay unutulmuyor ve izlerini hayatımız boyunca üstümüzde taşıyoruz.”

Aşk yakıyor
Ayrılık kavuruyor
Aldatılmaksa hep çok acıtıyor…

Bize çocukluk acılarını tekrar yaşatacak kişileri gözünden tanır, başkasına değil, ona âşık oluruz. Hayat onu kendi ellerimizle buldurur bize.

Kaderimiz aslında doğduğumuz evlerde yazılır. Yine o evlerde yaralanır, o yaralarla büyür, sonunda o yaraların bizi götürdüğü yere gideriz. Ancak mutluluk her zaman o yolda değildir…

“Bu kitapta her zamanki gibi gerçek bir yaşam hikâyesi anlatacağım sizlere. Hep lüks içinde yaşamış ama kaderi daha baştan kötü yazılmış Camdaki Kız ile bir varoş çocuğunun aşk hikâyesi bu.”

&#; Dr. Gülseren Budayıcıoğlu-

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Kliniğe girdiğimde hafif bir müzik sesi geliyor kulağıma. Çok eskilerden, bizim gençlik zamanlarımızdan kalma ama insanların hala çok severek dinlediği bir müzik bu.
&#;You mean every thing to me &#; &#;
Hüzünle karışık bir heyecan kapl ıyor içimi. Kendimi tıpkı o zamanlardaki gibi hissediyorum. Yani genç, diri ve enerji dolu.
Sonra asansörün aynasında şöyle bir kendime bakıyorum. Genç değilim ama hala yüksek bir enerjim var. işte bu enerjiyi bana bu klinik ve biraz sonra odama girip çıkmaya başlayacak olan hastalarım veriyor.
Bana genelde çoğu hüzünlü hikayeler anlatsalar da, benim odamdan çıkarken onların gözlerinde gördüğüm pırıltı, yorgunluk fi lan bırakmıyor bende. Masalarında oturan ve beni görünce gülümseyerek hafifçe ayağa kalkan sekreterine ben de gülümseyerek odama geçiyorum.
Bakalım bugün odama kimler girip kimler çıkacak, kimlerin kaderlerinin onlara ne tür cilveler yaptığını görecek, kimlerin dertlerini, acılarını paylaşacağım.
Masama oturunca yeni bir dosya açmak üzere sol yanımdaki dolaba doğru uzanırken Tuna fırtına gibi giriyor içeri . Sürekli okurlarım bilir, Tuna benim ofisteki yardımcım, elim kolum, neredeyse her şeyimdir. Elinde, soğuğundan camı terlemiş kocaman bir bardak su var. Bu kadar kiloyla insan nasıl bu kadar çevik olabiliyor acaba? Ben hiçbir zaman böyle çevik, bu kadar hareketli olamadım. Kolejde beden eğitimi derslerinde öğretmenimiz bize sırayla uzun, üzeri deri kaplı bir masanın üzerinden takla attırırdı. Ne kadar zor gelirdi böyle şeyler bana. Tuna&#;ya şimdi şu halının üzerinde takla at desem, saniyede atar. Hem de bu yaşta ve bu kiloyla &#;
Kafamı kaldırsam Tuna hemen başlayacak konuşmaya ama kaldırmıyorum. Elinden bardağı alıp yaz kış hep buz gibi içtiğim suyu bir dikişte bitiriyorum. Bardağı masama koyarken Tuna karşımda heyecanla bekliyor. Yerinde duramıyor, bana anlatacağı heyecanlı bir şeyler var demek ki. Kafamı kaldırmadan
soruyorum.
&#;Tuna, şu halının üzerinde bir takla atsana!&#;
Çok kısa bir sessizlikten sonra ikimiz birden gülmeye başlıyoruz.
&#; Sizin canınız sıkıldı galiba, ben imle uğraşmaya başladığınıza göre! &#;
&#; istersen bunu hemen yaparsın değil mi?&#;
&#;Yaparım tabii, ne var bunda !&#;
&#;Tamam, tamam. Şimdi söyle bakalım söyleyeceklerini.&#;
&#; Şimdi içeri girecek olan hanımın adı Nalan. Ayol çok değişik bir kadın! Gençliğimizin sinema artistlerine benziyor. En çok da Filiz Akın&#;a &#; Ama çok garip giyinmiş. Yeni moda böyle de bizim mi haberimiz yok. Yerlere kadar inen siyah, dantelli bir etek, üzerinde de kat kat yine siyah bir şeyler var. Bir elinde koca bir
yelpaze, öbür el inde çanta . Saçları bile eski model. Tahtından inmiş de biri onu zorla buraya getirmiş gibi &#; Arkasında nedimeleri eksik. &#;
&#; Neler söylüyorsun sen Tuna? Masal fi lan mı yazacaksın? Nereden uydurdun bunları?&#;
&#;Ne uydurması! Şimdi görünce siz de anlayacaksınız. Tuhaf işte &#; Neye kızdıysa, yanındaki adamı elindeki yelpazeyle az kalsın dövecekti . Kadıncağız sinir krizi geçiriyor. Sonunda ben girdim a raya . Görseniz, öyle bir kadından bu tür hareketleri hiç
beklemezsiniz. Diğer hastalar da şaştı kaldı duruma; televizyonda d izi seyreder gibi bakıyorlardı. Tabii ben onlar kadar rahat
seyredemedim. Araya girmesem, koca adamla başa çıkacaktı .
Pes doğrusu!&#;
Bu bilgi leri Tuna&#;dan ben isterim. içeri girmeden önce hastalarımız önce onun göz muayenesinden geçer. Hastalara şöyle bir bakar, onlarla konuşur, sonra da fark ettiği önemli bir şey varsa
mutlaka bana söyler. Çünkü benim hastalarım, bu odada kendilerini hayatın içinde hissetmezler. Benimle birlikte başka diyarlarda gezinirler. Tuna ise onların hayatın içindeki hallerini görür. Bu
bilgiler genelde çok işi me yarar ama bugün biraz abarttı galiba &#;
&#;Yanındaki adam hem genç, hem de yakışıklı. O da İbrahim Tatlıses&#;e benziyor. Maço fi lan ama hoş adam. İnsan onları birbirine hiç yakıştıramıyor. Ben yönetmen olsam, o kadının yanına
böyle bir adam koymazdım. Birinden birini değiştirmek gerek.&#;
&#;Tuna sen dün gece eski filmlerden birini seyretmiş olmayasın? Filiz Akınlar, lbrahim Tatlısesler filan &#; Son olarak da yönetmen oldun .&#;
&#;Yok Gülseren Hanım, şimdi görünce siz de bana hak vereceksiniz. Adam, tıpkı İbrahim Tatlıses gibi kırmızı bir mont giymiş üstüne. Hani bir seferinde beraber Kıbrıs&#;a g itmiştik. Biz
otururken ibo gelmişti yanımıza. Hani kırmızı bir mont vardı üzerinde. işte tam da öyle &#; Uzun boylu, kara kaşlı, kara gözlü, iriyarı bir adam. Bir tek bıyığı eksik, onun yerine de kirli sakalı var.
Kadın o koca adamla nasıl başa çıktı anlayamadım. Oysa kendi
ufak tefek biri ama durmadan ağlıyor. Hiçbirimiz onu sakinleştiremedik. Ben yönetmen olsam, o kadını kral içe rolünde oynatırdım. Zaten kılığı kıyafeti de uygun!&#;&#;..

Camdaki Kız Özet

Nalan bir gün zorla bir psikiyatri kliniğine getirilir. Onu buraya getiren sebep birlikte yaşadığı sevgilisi Hayri’dir. Nalan psikiyatriste başından geçenleri anlatır.

Hayri, kendi halinde bir gençtir. Köyden İstanbul’a gelmiş, büyük bir şirkette çalışmaya başlamıştır. Köyden evlendiği bir kadından çocukları vardır. Şehrin renkli yaşamı, Hayri’yi de değiştirmiştir. Daha girişken ve özgüven sahibidir artık. Bu konuda Nalan’a çok şey borçludur. Nalan problemler içinde büyümüş, çok sıkıntılı bir çocukluk ve ilk gençlik devresi geçirmiştir. Bir iç mimar olan Nalan, Hayri’nin de çalıştığı şirketin sahibi zengin iş adamının oğlu Sedat ile evlenir. Her ne kadar Kayınvalidesi ve kayınpederi onu her zaman desteklese, onlarla arasında bir sorun olmasa da kocası ona hiçbir zaman sevgi, şefkat gibi duygular göstermez.

Şirkette Sedat, babası ve kardeşleri söz sahibidir. Aklı sadece en son moda şık kıyafetler giymek, en güzel yerlerde gezmek, lüks arabalar almak, arkadaşlarıyla takılmak ve babasından gizli kumar oynamak olan Sedat, Nalan’ın kendisine gösterdiği yakınlığa karşılık vermez. Sedat, işleri diğer kardeşleri gibi çekip çeviremediği, aklı bir karış havada olduğu için sürekli olarak babası tarafından aşağılanmaktadır. Bu durum Sedat&#;ın özgüvenini yitirmesine, kişiliğinin pasif bir hal almasına neden olmaktadır. Nalan’la evliliğinde bu etkenlerden dolayı başarısız bir eş olur. Nalan hamileliği ve bebeğini kaybetmesinin ardından ağır bir depresyona girer ve bir süre işten ayrılır.

Bir zamansonra kayınbiraderinin desteği ile tekrar işe döner. Şoförlüğü ve korumalığını yapması için emrine şirkette çalışan Hayri verilir. Hayri’nin uzun zamandır Nalan&#;da gözü vardır. Hayri, onun bu ruh halini fırsat bilerek Nalan&#;ı elde etmek için her şeyi yapar. Zaten sevgiye, ilgiye aç olan Nalan bir süre sonra Hayri’den çok etkilenir. Bir müddet sonra Hayri ve Nalan yakınlaşırlar. Ama evliyken böyle bir ilişki yaşamayacak kadar namuslu olduğu için kocasından boşanır ve Hayri ile 7 yıl sürecek olan bir ilişkiye başlar. Nihayetinde Nalan, Sedat’tan boşanır. Hayri ile beraber yaşamaya başlarlar. İlk yedi yıl çok mutlu olurlar.

Bu arada Hayri evli ve üç çocuk babasıdır. Karısı Türkan köydeki kuma hayatına alışkın olduğu için Nalan&#;ı kolayca kabullenir. Nalan da çocukları babasız kalmasın diye Hayri’den boşanmasını istemez. Bir gün karısını ve çocuklarını Nalan&#;la tanıştırır. Türkan Nalanı çok sever, sürekli kızlarını alıp onu görmeye gider. Ona göre Nalan görgülü, terbiyeli hanım bir kadındır o yüzden bu ilişkiden hiç rahatsız olmaz. Hayri’nin eşi Hayri’nin kendilerini zor durumda bırakmayacağından öyle emindir ki, ilişkileri çatırdamadan uzunca bir süre devam eder.

Çapkın Hayri, gönlünü üçüncü bir kadına kaptırır. Yeni aşkı harbi bir Laz kadındır. Zengin bir adamın dostudur aynı zamanda. O da Hayri’ye çok bağlanır. Fakat Hayri’nin eşi ya da Nalan gibi pek dengeli ve hoşgörülü değildir. Kadınların üçü de Hayri’yi çok sevmektedir. Hayri hiçbirinden vazgeçememektedir, onlar da Hayri’den. Aynı anda üç kadını idare eden Hayri, toplumsal değerlere aykırı işlere soyunan sorumsuz bir kişidir, arızalı fikirlere sahiptir.

Nikahlı eşi yıllarca pek çok sıkıntıya göğüs germiş, evini çekip çevirmiş. Nalan ise zengin bir ailenin muazzam imkanlarından feragat etmiş, evli olduğunu bilmesine rağmen hayatını Hayri’ye adamıştır. Hayri, acı dolu yaşamında artık huzur ve mutluluk isteyen yeni aşkını daha fazla idare edemeyeceği ve başına iş açılacağının korkusuyla eşinden de Nalan’dan da ayrılma ihtiyacı duyar. Laz kızı hem Hayri’yi hem karısını sürekli tehdit eder. Hayri bir türlü bu işin içinden çıkamaz ve bir gün kendi evinin bahçesinde Laz kızı tarafından bıçaklanarak öldürülür. Hayri’nin ölümü hem kendi ailesini hem de Nalanı perişan eder. Nalan bunu öğrenince hayatının şokunu yaşar. Nalan, sıkıntılarından kurtulmak için Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’na gelmeye başlar.

Nalan her seansa geldiğinde doktoru onda Hayri’nin kendisini terk etmesi korkusundan başka çocukluğunda yaşadığı ağır travmalar olduğunu fark eder. Uzun bir zamansonra Nalan yaşadığı çocukluk acılarını, korkularını da anlatır. Anne ve baba dediği kişilerin aslında anneannesi ve dedesi olduğunu, annesinin kendisini doğururken öldüğünü gözyaşları içinde anlatır. Anneannesi ve dedesi onu yanlarına alıp en güzel okullarda, lüks bir hayat içinde yaşatmış ama kendi yaşadıkları acı ve utanç yüzünden asla onu sevmemiştir. Bir kez olsun başını bile okşamamışlardır. Nalan bütün bunları evlendikten sonra babası öldüğünde öğrenmiş ve yaşadığı onca acının üstüne bir de bu eklenmiştir.

Nalan doktorunun telkinleriyle eski hayatına dönmemek ve hayatında yeni bir sayfa açmak için uzun süre uğraş verir. Son olarak gittiği resim atölyesindeki hocasının hiç bilmediği görmediği babası olduğunu öğrenir. Babası ondan af diler ve çok kıymetli eserlerini ona bırakarak ortadan kaybolur. Nalan artık eski kaderine ve acılarına dur diyerek yeni bir hayata başlama kararı alır. Yaşam tarzını değiştirir ve bir işe başlar.

Küçük Prenses(Yeni sekmede açılır)

Ateş ve Kadın(Yeni sekmede açılır)

Denizin Külleri(Yeni sekmede açılır)

 

Camdaki Kız Kitap ÖzetiDoğduğun Ev KaderindirDogdugun ev kaderindir kitabıdoğduğun ev kaderindir kitabı fiyatıdoğduğun ev kaderindir kitabı konusudoğduğun ev kaderindir kitabı okudoğduğun ev kaderindir kitabı özetidoğduğun ev kaderindir kitabı pdf indirdoğduğun ev kaderindir kitabı var mıdoğduğun ev kaderindir kitabın adıdoğduğun ev kaderindir kitabın sonudoğduğun ev kaderindir kitabının yazarıDogdugun ev kaderindir kitaı özetiPaylaş7

Son dönemlerde televizyon ekranlarında seyircileri tarafından çok sevilen bir dizi var. Tabii ki de, sevenlerini ekran başına toplayan kitaptan uyarlama Camdaki Kız’dan bahsediyoruz! Geçtiğimiz sene nisan ayında ekrana gelen Camdaki Kız, her hafta ekranlarda gösterilmeye devam ediyor. Bu yüzden Camdaki Kız adlı eseri, diziden sonra tanıyanlar için hemen bir pencere açmak istedik. Camdaki Kız kitap özeti ve incelenmesi ile dizinin kurgu mu yoksa gerçek mi olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

Gülseren Budayıcıoğlu’nun aynı adlı eserinden uyarlanan diziden değil, kitaptan bahsedelim istiyoruz. Uyarlamasıyla gözleri üzerine toplayan eserin kitap satışları da son dönemde hayli yükseldi. Dizi akışını beklemek istemeyen okuyucuların, eserin sonuna varabilmek için kitabı sipariş etmeleri de gecikmedi. Gülseren Budayıcıoğlu kitaplarının en sevilenleri arasında yer alan gerçek bir hikayeden uyarlanan Camdaki Kız eserini ve daha fazlasını sizler için bir araya getirdik. Camdaki Kız kitap özeti ve incelemesi yazısını sevenlerine sunmadan önce bizlerde eseri yakından inceleme fırsatı bulduk.

Camdaki Kız Hakkında

camdaki kız hakkında

Uzman klinik psikolog Gülseren Budayıcıoğlu’nun güçlü kaleminden çıkan eserlerinden biri Camdaki Kız. Merkezine gelen hastaların farklılığı ve derin yaşantıları Budayıcıoğlu’nun kalemini beslemiş ve son dönemde raflardan inmeyen eserlerini yazdırmış. Yazarın eserlerindeki anlatım dilinin sadeliği, kahramanlarının bizdenliği ile Türk okuyucusunun beğenisini toplaması çok kısa bir zaman aldı. Bir kitabını okuyanların kitabın yarısında diğer kitaplarına göz atıp sipariş verdiğine eminiz hatta.

Yazdığı hikayelerde kendimizi bulduğumuz eserlerinden biri de Camdaki Kız. Genç bir kadının lüks hayatının perde arkasını gösteren eserin olay örgüsü oldukça çetrefilli olmasına rağmen bir solukta okunan kitaplardan. Camdaki Kız’ın ana karakteri Nalan farkında olmadan geçirdiği sevgisiz çocukluk döneminin ardından aşkı hiç olmadık bir kişide bulur. Aile içindeki sevginin ve iletişimin önemini alt metin olarak okuyabileceğimiz eserde yaşanan olaylar ise toplumsal aile yapımızdaki bozuklukların karanlığına ışık tutuyor.

Camdaki Kız Kitap Özeti

Türk roman türünde kaleme alınan eserde Nalan ana karakterinin yaşamına tanıklık ediyoruz. Anneannesi ve dedesi tarafından büyütülen Nalan iyi bir eğitim ve yetiştirilmeyle genç bir kadın oluyor. Cemiyet hayatından diye tabir edebileceğimiz görünürde hoş bir beyefendiyle evlenmesi ile hikaye başlıyor. Aşık olarak evlendiğini sanan Nalan kocasının sevgisizliği karşısında yıkılıyor. Çocukluğundan beri aradığı aşkı, güveni ve sevgiyi eşi tarafından da alamayan Nalan duygusal olarak zor dönemler geçirirken buluyor kendini.

Bir psikologla görüşüp kendini anlatmasıyla başlıyor kitabın sayfaları, Nalan anlattıkça hikayenin içine çekiliyorsunuz. Çocuğunu düşürdükten sonra sosyal hayatından kopmasıyla buluyor kendini Gülseren Hoca&#;nın karşısında. Anlatıyor uzun uzun tam da bu döneme denk geliyor Hayri ile tanışıp körkütük derecede aşık olması. Çocuğunu kaybetmiş, eşini kazanamamış ve anneannesini yıllarca anne bildikten sonra gerçeği öğrenmiş olarak Gülseren Hoca&#;ya açıyor kendini. Şirketlerinde şöför olarak çalışan Hayri’nin üç çocuk babası olması da rahatsız etmiyor Nalan’ı. Hayri’nin ona gösterdiği ilgi ve aşkın yıllardır aradığı his olduğuna inanıyor.

Hayri eski alemcilerden oysa ki karısından vazgeçmediği yetmezmiş gibi eğlence mekanında tanıştığı Laz Kızı’nı dahil ediyor hikayeye. Laz Kızı takıntılı bir aşık olarak Hayri’nin peşine belalı adamlar takıyor. Bu sürede Nalan, Hayri’nin karısı ile tanışarak ona tüm konularda destek olmaya başlıyor. Üç kadın bir adam sürüp giderken hikayeden Hayri eleniyor. Laz Kızı bıçaklayarak öldürüyor Hayri’yi. Tüm bunları kabullenmiş, yaşadıklarını sindirmiş olarak anlatan Nalan’ın öyküsünü şaşkınlık içinde keyifle okuyacağınızı düşünüyoruz.

Gülseren Budayıcıoğlu ve Romanları

Gülseren Budayıcıoğlu

Karlı havalarını kurduğu kliniğinden Türk kahvesi eşliğinde izlemeyi sevdiği Ankara’da dünyaya geldi, Gülseren Budayıcıoğlu. senesinde açtığı gözlerini güzellikleri görmeye adadı. Ankara Tıp Fakültesi’nde tamamladığı lisans eğitiminden sonra yolu TRT ile kesişti. TRT’nin kurulduğu yıllarda uzun bir dönem spikerlik ile uğraştı. Seçim yapma zorunluluğunu hissettiğinde de psikolog olarak yoluna devam etmeyi uygun gördü.

yılında Madalyonun İçi ile yayın hayatına başladığı kitapları günümüzde büyük bir patlama yaşayarak geniş kitlelere yayıldı. Kaleminin su gibi akıp gittiği hikaye ve romanlarının okuyucu kitlesine ulaşması uzun yıllar alsa da hikayeleri çok sevildi, çok merak edildi. Birçok televizyon dizisine uyarlanan romanları sırasıyla şu şekildedir:

  • Madalyonun İçi
  • Bir Psikiyatrinin Not Defterinden
  • Hayata Dön
  • Camdaki Kız

Eserlerini kaleme almaya devam eden Budayıcıoğlu detaylı anlatımda bile insanı kitaptan soğutmayan hikaye kurgu düzenlemeleriyle okuyucu kitapta tutmayı başarıyor.

İşte hoşunuza gidecek başka bir eser: Kraliçeyi Kurtarmak

Camdaki Kız Kitabının Sonu

Nalan psikiyatriye giderek daha iyi hale gelmeye başlar. Artık Hayri’nin yokluğuna da alışmıştır ve başarılı bir mimar olmuştur. Hayatına yön vermeye çalışırken aynı zamanda resim kursuna da gitmeye başlar. Ancak burada da hiç beklemediği bir durumla karşılaşır. Resim hocası, Nalan’ın hiç tanımadığı babasıdır. Bunu öğrendikten sonra babası ondan özür diler ve tüm eserlerini ona bırakarak gider. Nalan da tüm yaşadıklarına rağmen yeni bir hayat kurar.

Camdaki Kız Konusu

Kitabın konusu, hayatı boyunca hiç sevgi görmemiş Nalan’ın hikayesidir. Annesi ve babası aslında onun dedesi ve anneannesidir. Yani, doğumundan itibaren bir yalanla karşılaşmıştır. Aynı zamanda annesinden doğru düzgün sevgi görmemesi onu daha da içine kapanık bir hale getirir. Hayatında da evlendikten sonra iyi şeyler olacağını düşünür. Ancak bu böyle de gitmez.

Camdaki Kız kitabının konusu, sevginin bir insan hayatında ne kadar önemli olduğunu da göstermektedir. Ayrıca sevgisizliğin insanı nereye iteceği de karşımıza çıkar. Hayatında travmalar yaşayan Nalan, sürekli daha da batar. Ancak bir şekilde kendi yolunu da çizmeyi başarır. Yani, insan ailesinden ve çevresinden bağımsızdır anlayışını da görülmektedir. Önemli olan kişinin kendisidir ve insan bir şekilde bütün zorlukların üstesinden gelir.

Camdaki Kız Kitap Karakterleri ve Kişilik Analizi

İçeriğimizin bu bölümünde Camdaki Kız kitabında bulunan karakterlere değineceğiz. Özellikle dizisi çıktığından bu yana popüler olan eserde karakterlerin neden böyle olduğuna değinmeye çalışacağız. Böylece insanların yaşadıkları olayların nasıl hayatını etkilediğine değineceğiz. Dilerseniz karakterleri tanıtmaya başlayalım.

Nalan

Nalan

Başkarakterimiz olan Nalan, hayatının neredeyse tamamını acı içinde geçiriyor. Ailesinden ve sevgiden uzak büyüyen Nalan, çareyi aslında evlilikte arıyor. Sedat ile evleneceği zamanı da aslında iple çeker. Ancak hiçbir şey istediği gibi yürümeyecektir. Nalan, yaşamış olduğun travmaların üstüne bir de aldatılma gibi ağır bir olayla karşılaşır. Aynı zamanda çocuğunu da kaybeder. Bu durum, belki de hiç yapmayacağı şeyleri yapmaya zorlar.

Aslında Nalan hayatı boyunca gerçek sevgiyi aramıştır. Bunu da üç çocuğu olan Hayri de bulur. Aslında Nalan’ın karakterine baktığımızda naif bir kadın karşımıza çıkmaktadır. Ancak çocuğunu kaybetmesi, yani hayatında gerçekten seveceği ve sevileceği kişiyi kaybetmesi onun daha da kaybolmasına neden olmuştur. Ancak kitapta tüm yaşananlara rağmen hayata devam etmeye çalışan bir kadın figürü çıkıyor karşımıza.

Yaşantısından ne kadar bunalsa ve intiharın eşiğine gelse de bir şekilde kurtulacaktır. Aslında içinde yaşadığı sessiz çığlıkları gördüğü terapilerle atlatmaya başlayacaktır. Tabii ki, bu kadar fazla olayla karşılaşmış bir insanın hayata tutunması zor olarak görülür. Ancak Gülseren Budayıcıoğlu ne olursa olsun yaşama inancını bize aktarmaktadır. Dolayısıyla Nalan, acılara maruz kalsa da bir şekilde hayata tutunmaya devam eder.

Sedat

Sedat

Nalan’ın evlendiği kişi olarak Sedat, zenginliğine güvenen ve baba parası yiyen bir kişi olarak karşımıza çıkar. Aile baskısıyla Nalan ile evlenmiştir. Ancak hiçbir şekilde ona sevgi ve ilgi göstermemiştir. Aksine sürekli onu aldatan ve yalanlar söyleyen bir kişidir. Sedat’ın bu durumuna bakıldığında onun da sevgiden yoksun olduğunu söylememiz mümkündür. Sevgiyi dışarıda arasa da onu sevenleri üzmektedir.

Sedat’ın da sevgiden yana sıkıntıları oldukça fazladır. Ne ailesi tarafından sevilmiş ne de sevgi göstermiştir. Tek isteği sürekli gezmek, eğlenmek ve kendi halinde yaşamaktır. Yani, aile kavramına karşı herhangi bir duygu beslemediğini de söyleyebiliriz. Onun kaçışı, sadece kendi kafasına göre yaşamak ve kimseyi önemsememektir.

Hayri

Hayri

Hayri ise evli bir adam ve üç tane de çocuğu vardır. Ancak Nalan’ı ve diğer başka kadınları da kendine aşık etmiştir. Yokluk çekmiş ve hayatını yoluna sokamamış biri olduğunu görmekteyiz. Nalan’ın içindeki hüznü de iyi görmüştür ve ona karşı şefkat beslemeye başlamıştır. Ancak çapkın biridir ve ölümü de bu nedenden dolayı gerçekleşir. Meyhanede tanıştığı laz kızı onu evlenmediği için öldürür.

Feride

Feride

Nalan’ın annesi, yani aslında anneannesidir. Aslında uzun yıllar boyunca eşi ile çocuk yapmak istemiş, en sonunda da bir kızı olmuştur. Ancak kızının dayısından hamile kalması ve çocuğu doğururken ölmesi üzerine büyük bir acı çeker. Feride, kitapta geçen ve acısıyla yüzleşmeyip Nalan’ın hayatını olumsuz yönde etkileyen biridir.

Yaşadığı travma çok büyüktür ve kızının çocuğuna bakmaya karar verir. Ona uzun bir zaman annesi olduğunu söyler. Ancak yaşadıklarından dolayı büyük bir utanç da duymaktadır. Bu yüzden de  Nalan’ı sevmemektedir ve adeta tüm suçlu oymuş gibi davranır. Tek isteği iyi bir eğitim alıp kızının başına gelenler gelmeden onu evlendirmektir.

Adil

Adil

Nalan’ın babası, yani aslında dedesidir. Kitapta oldukça sessiz, sakin ve donuk biridir. Hiçbir şeye karışmaması ise yaşamış olduğu travmalarla ilgilidir.

Camdaki Kız için Kısa Bir İnceleme

Camdaki Kız, aslında acıların insanlara neler yaptırabileceğini anlatan bir kitaptır. Herkes savrulur, düşer ama bir şekilde hayatına devam eder. Peki, nasıl? Özellikle çocukluğunda sevgi görmemiş, başı okşanmamış çocuklar büyüdüklerinde ne hale gelirler? İşte Camdaki Kız kitabı bize, Nalan, Sedat ve Hayri üzerinden bunu anlatmaktadır.  Sevgisizliğin ortasında kalmış bu kişiler de bir şekilde hayata tutunmaya çalışmaktadır.

Ancak bunun o kadar da kolay olmadığını görüyoruz. Sedat, mutluluk için parayı önüne almıştır. Hayri ise çok daha farklı yollarda savrularak üç kadınla birliktedir.  Nalan, en sonunda terapistiyle konuşarak yaşadıklarını kabullenmiştir. Kendi yoluna öyle devam etmiştir. Ancak bu yolda kendini öldürmeyi dahi düşünmüştür. Çünkü tek istediği sevmek ve sevilmektir. Yani, travmaların insanları ne şekilde etkilediği anlatılmaktadır.  Kısacası, kitap bize herkesin aile olmaması gerektiğini ve sevgisiz büyümenin insanda çok büyük yaralar açabileceğini çarpıcı şekilde gösterir.

Camdaki Kız Kitap vs TV Dizisi

Gülseren Budayıcıoğlu’nun yazmış olduğu kitaplardan bazıları televizyonda yerini aldı. Bunlardan biri de izlenme rekorları kıran Camdaki Kız oldu. Başrollerini Burcu Biricik ve Cihangir Ceyhan’ın oynadığı dizi de Feyyaz Şerifoğlu Sedat’ı, Enis Arıkan da Muzaffer karakterini canlandırıyor. Tabii ki, dizide kitaba göre birçok farklılık göze çarpıyor.

Bunlardan ilki, Selen karakteridir. Aslında kitapta Selen diye biri yok, Muzaffer ve Suat var. Ancak Sedat’ı Nalan ile evlendirmek için Selen karakterinin yaratıldığı düşünülüyor. Aynı zamanda dizideki evi çeviren, Rafet Bey’in sağ kolu Tako karakteri de kitapta yer almıyor. Ayrıca Nalan ve Sedat dizideki gibi direkt evlenmezler. İlk olarak bir flört aşamasından geçmektedirler. Ancak Nalan annesinden korktuğu için bu flört aşaması çok uzun sürmez. Kısa sürede evlenirler ve Nalan bu evlilikten beklediği bulamaz. Eline erkek eli değmemiş biridir ve kocasının onu aldatacağını düşünmez anca dizi de Cana karakteriyle aldatır.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası