manisada gezilecek yerler merkez / Manisa Gezilecek Yerler: Manisa’da Mutlaka Görmeniz Gereken 15 Yer

Manisada Gezilecek Yerler Merkez

manisada gezilecek yerler merkez

Manisa’da Gezilecek Yerler

Yüzyıllar boyunca pek çok kültüre ev sahipliği yapmış olan Manisa, doğal güzellikleri, kaplıcaları, tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çekmektedir. Manisa’da gezilecek yerler denince tarihî antik kentler, kaleler, camiler, müzeler ve kaplıcalar gibi gezginlerin uğrak noktası olan onlarca yer vardır. Kimi şehir merkezinde kimi de şehrin dışında olduğundan, Manisa’yı bir günde gezmek mümkün değildir. Hem doğa tutkunları hem de arkeolojiseverler Manisa'da güzel bir tatil geçirebilirler. 

Manisa Gezilecek Yerler

Şehzadeler şehri Manisa'da eşsiz tabiat güzellikleri arasındaki Spil Dağı, Ağlayan Kaya, Kula Peribacaları, Kurşunlu Kaplıcaları ve tarihî önemi olan Manisa Kalesi, Muradiye Camii, İvaz Paşa Camii, Sardes Antik Kenti, Thyateria gezilecek başlıca yerlerdir. Kentin tarihî ve kültürel geçmişine şahit olmak için lahitler, büstler ve mezar taşları ile dolu olan Manisa Müzesi mutlaka ziyaret edilmeli. Adını andığımız bu yerler ile ilgili bilgiyi yazımızın devamında bulabilirsiniz.

Manisa Kalesi


Manisa Kalesi’nin kalıntıları şehrin güneyindeki Spil Dağı’nın kuzey yamaçlarında, Sandık Tepe üzerinde görülür. İç ve dış kaleden oluşan yapının kimler tarafından ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmese de Magnetler tarafından yapıldığına dair söylentiler mevcuttur. Ayrıca Bizans mimarîsinin genel özelliği olan tuğla hatıllı moloz taş örgü tekniğiyle yapıldığı dikkat çekmektedir. 4,5 kilometre uzunluğunda olan dış kalenin 13 kuleden oluştuğu düşünülmektedir. Kalıntılarda yedi kapısından sadece ikisi görülebilmektedir. Beşgen bir plana sahip olan kaleye geçmiş dönemlerde "sandık kale" ismi de verilmiştir. 

Manisa Arkeoloji Müzesi

Tarihî önemi büyük ve pek çok kalıntıya sahip Manisa’da bir müze kurmak için çalışmalara 1934 yılında başlanmıştır. Manisa halkı, öğretmenleri ve halkevinin çabalarıyla tarihî eserler toplanmıştır. Ardından Sultan III. Murat tarafından 1585’te yaptırılan Muradiye Medresesi, 1937 yılından itibaren Manisa Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Muradiye Külliyesi’nin İmarethane bölümünde hizmet veren müzenin Arkeoloji Bölümü, onarım yapılmak üzere 2002 yılında ziyarete kapatılmış, çalışmaların 31 Aralık 2017’ye kadar sürdürülmesi planlanmıştır. Külliye'nin Medrese bölümünde ise 18 Mayıs 2011 günü yeni düzenlemeyle Etnografya Bölümü’nün açılışı yapılmıştır. Müzede Likya yerleşimleri olan Attila, Daldis, Apollonis, Tabala, Thyatira gibi antik kentlerden çıkarılan eserler sergilenmektedir.

Nisan-ekim ayları arasında 08.00-19.00, kasım-mart ayları arasında 08.00-17.00 saatleri arasında her gün açık olan müzeye giriş ücreti 5 TL’dir.

Kurşunlu Kaplıcaları

Manisa’nın Şifa Şehri olarak da anılmasının sebebi sahip olduğu doğal kaplıcalarıdır. Bunlar arasında en çok ziyaret edileni, şehir merkezine 65, Salihli ilçesine 5 kilometre uzaklıktaki Kurşunlu Kaplıacaları’dır. Kurşunlu Çayı Vadisi içinde yer alan tesisler konumu, yeşil dokusu ve manzarası nedeniyle, kaplıca özelliğinin yanı sıra piknik ve günübirlik kullanım amacıyla da ilgi görmektedir. 86 ev ve 270 yatak kapasiteli tesislerde restoran, kafe, çay bahçesi, bakkal, fırın ve kasap gibi olanaklar mevcuttur.

Kurşunlu Kaplıcaları’na sağlık amaçlı gidenler daha çok romatizma, cilt ve kadın hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, sinirsel hastalıklar ile ameliyat sonrası, eklem ve kireçlenme rahatsızlıklarına olumlu sonuç almak için bölgeyi ziyaret etmektedir.

Thyateira

S6300402.JPG

Aynı zamanda Akhisar ilçesinin antik çağdaki ismi olan Thyateira, kazıların günümüzde de devam ettiği bir antik kenttir. Hakkındaki en eski yazılı veriler MÖ 3. yüzyıla aittir. Hastane Höyüğü’nde konumlandığı düşünülen bu ilk yerleşimin yapılan araştırmalarda Makedonyalılara ait bir koloni kenti olduğu tespit edilmiştir. Kent aynı zamanda Lidya Devleti'nin ve Pergamon Krallığı'nın en önemli yerleşimlerinden olmuştur. Aziz Pavlus tarafından Batı Anadolu'da kurulan 7 kiliseden (Hristiyanlığın ilk yedi kilisesi) biri de Thyateira kentindedir. Thyateira kentine ait kalıntıların bir bölümü bugün Akhisar kent merkezinde bulunan Tepe Mezarı Mevkii’nde görülebilmektedir.

Sardes Antik Kenti

manisa-sardis-antik-kenti.jpg

Manisa ilimiz sınırları içerisinde kurulmuş bulunan Lidya Krallığı’nın başkentidir Sardes Antik Kenti. Manisa’nınSalihli ilçesinde Sartbeldesi sınırları içerisinde yer alan Sardes Antik Kenti ve Bintepeler Lidya Tümülüsleri bir diğer ifade ile Demir Çağı’na damgasını vurmuş, çok büyük bir imparatorluk olan Lidya’nın; zenginliği yüzyıllardır efsaneleşmiş Karun’un (Krezüs) da doğup yaşadığı yerdir. Dilimize yerleşmiş olan “Karun kadar zengin olmak” deyimi pek çok insanın hayal dahi edemeyeceği bir zenginliği ifade etmektedir. Ve paranın mucidi olarak bilinen, ilk parayı basan Lidya Krallığı ile ilgilisi bulunduğu kesin olarak belirlenen tek şehir Sardes’tir

Devamını Oku

Muradiye Camii

5756011344_71de476df0_o.jpg

Mimar Sinan eserlerinden biri olan Muradiye Camii, Manisa’da Sultaniye semtindedir. III. Murat adına bir külliye olarak 1583-1585 yıllarında arasında yapılan caminin inşasına Mimar Mahmut Ağa başlamış ancak ömrü yetmediğinden bu işi Mimar Mehmet Ağa devralmıştır. Klasik Osmanlı mimarisinin dikkat çektiği, kesme taştan yapılmış caminin yanında medrese ve imarethane de görülür. Sıbyanı ise yıkılmıştır.

İvaz Paşa Camii

IMG_20160129_170542.jpg

Abdülmüin'in oğlu İvaz Paşa tarafından 1484'te yaptırılan İvaz Paşa Camii,Manisa’nın Mutlu Mahallesi'nde yer alır.Edirne'deki üç şerefeli caminin küçük bir örneğini temsil eden yapı, kesme taş ve tuğla işçiliği kullanılarak 1484'te İvaz Paşa tarafından yaptırılmıştır. İçerisinde İvaz Paşa'nın mezarının da bulunduğu camide erken Osmanlı mimarîsinin örneklerine, çini sanatına ve geometrik süslemeli ahşap minberlere rastlanır. Tek minareli olan caminin son cemaat yeri beş sütunun üzerine oturan dört kubbeden oluşmaktadır.

Spil Dağı Milli Parkı

Spil Dağı, ismi Manisa ile özdeşleşen bir dağdır. Mitoloji, flora ve tarih bakımından zengin olan dağ, aynı zamanda çok sayıda mağara barındırır.

Yükseklik olarak ise Gediz Nehri ovasının 60 metrelik seviyesinden başlayarak, 1517 metreye kadar gider.

Devamını Oku

Ağlayan Kaya

20150819_1427551.jpg

Spil Dağı eteklerinde, Çaybaşı Mahallesi'nde görülen Ağlayan Kaya, efsanesiyle uluslararası üne sahip olmuş bir kayadır. Efsaneye göre; Spil Dağı yakınlarında yaşayan ve Tantalos'un kızı olan Niobe'nin 12 çocuğu olmuştur. Bununla sürekli övünen Niobe, Zeus'un eşi olan Leto'nun iki çocuğu olduğu için her fırsatta kendisinin çok çocuğu olduğunu dile getirmiştir. Bu durum Tanrıça Leto'yu çok sinirlendirir ve çocukları olan Artemis ile Apollon'u çağırıp Niobe'ye ceza vermelerini söyler. Apollon ve Artemis oklarıyla Niobe'nin tüm çocuklarını öldürür. Niobe çocuklarının ölümünden sonra günlerce ağlar. Tanrı Zeus, Niobe'ye acır ve onu Spil Dağı'nın eteklerinde taşa çevirir.

Kuladokya – Kula Peri Bacaları

25-DSCN4985.JPG

Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından doğal sit alanı ilan edilen Kuladokya – Kula Peri Bacaları, İzmir-Ankara yolunun 156. kilometresinde, Burgaz Köyü yakınında yer alır. Kapadokya Peri Bacaları’na rakip olarak gösterilen Kuladokya’nın hangi yıllarda meydana geldiği bilinmezken, şiddetli yağmur ve rüzgarlar sonucunda oluştuğu tahmin edilmektedir. Kula'ya 16 kilometre uzaklıkta bulunan Kulodakya, Anadolu'nun tabiat harikalarına bir örnektir. Kula'dan özel aracınızla bu peri bacalarına gelmek ise oldukça kolaydır. Manisa gezilecek yerler arasındaki en önemli doğa harikası olan Kuladokya'yı görmeden geçmemenizi tavsiye ederiz.

Yazıcı Dostu Sürüm

Manisa'da Gezilecek Yerler

Manisa, hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile gezilecek yerler açısında zengin seçeneklere sahip bir ildir. Mesir macunu ve Sultaniye Üzümü ile adeta özdeşleşmiş olan bölgede ilk yerleşimler çok eski olduğundan dolayı birçok gezilecek tarihi eser bulunmaktadır. Eserler genellikle Lidya, Helen, Roma ve Osmanlı dönemlerine aittir.

Bölgede bulunan tarihi yapıların birçoğu farklı dönemlerde restore edilerek günümüze kadar ulaşmıştır. Birçoğu şehir merkezine yakın olduğu için ulaşımı kolaydır.

Tarihi özelliklerinin yanı sıra doğal güzellikleriyle de zengin bir il olan Manisa’da birçok şelale, kaplıca, gölet, kanyon ve mesire alanları bulunmaktadır. Gezilecek yerler arasındaki bazı doğal güzellikler şehir merkezine uzak olup, sadece özel araçlar ile gidilebilmektedir. Aynı zamanda bölgeye yapılacak olan havayolu seyahatleri, Adnan Menderes Havalimanı üzerinden yapılmaktadır.

Manisa'daki günübirlik eğlenceleriniz için konforlu ve uygun fiyatlarla her bütçeye hitap eden Manisa otelleri listemize uğramayı unutmayın.


Aigai(Aiolis) Antik Kenti

Aigai Antik Kenti

Manisa il merkezine yaklaşık 50 km uzaklıkta bulunan Köseler Köyü, Yuntdağı Köseler Mahallesi’nde bulunmaktadır. Bölgede “Nemrut Kale” ismiyle de bilinmektedir. 

Heredot’un eserlerinde bahsettiği 12 Aiol şehrinden biri olma özelliği taşımaktadır. Bir tepe üzerine yapılmış olması sebebiyle harika manzaralara sahiptir. Şehrin inşa tarihi M.Ö. 8. yüzyıla kadar uzanmaktadır.

Büyük bir deprem sonucu tamamen yıkılmış ve tekrar inşa edilmiş bir yerde kurulu olan şehir en parlak zamanını ise Helenistik Dönem’de yaşamıştır. Günümüzde de aktif olarak kazı çalışmaları devam etmektedir.

Gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz Aigai Antik Kenti'ne girişler ücretsizdir.


Manisa Müzesi

Manisa Müzesi

Şehrin köklü tarihi hakkında kapsamlı bilgi edinmek isteyenler için zengin koleksiyonu ile hizmet vermektedir. Bizans, Roma, Lidya ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin büyük bölümü taş ve topraktan yapılmıştır. 

Bu eserlerin yanı sıra geçmişe ışık tutan belgelere de müzeden ulaşılabilmektedir. 

Gezi rehberi listenize ekleyebileceğiniz ve Şehzadeler Şehri olarak bilinen bölgedeki tarihi eşyaların sergilendiği Manisa Müzesi’nin giriş ücreti 6 TL’dir. Muradiye Camii’nin olduğu külliyede medrese bölümündedir.

Manisa'da tatilde eğlenmek için tercih edebileceğiniz Manisa'yı keşfetmeniz için Manisa gezi rehberi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.


Yeni Han

Manisa Yeni Han

Osmanlı mimari özellikleri taşıyan Yeni Han, günümüzde birçok eşya satın alabileceğiniz alışveriş merkezi olarak kullanılmaktadır. İl merkezinde Anafartalar Mahallesi’nde bulunmaktadır. Özellikle avlusu ile ön plana çıkmaktadır. Avlusunda yemek yiyebilmek ve çay içebilmek için mekanlar hizmet vermektedir. 

Bölge halkı hanın 1800’lü yıllarda inşa edildiğini iddia etmekte fakat yapım yılı yine de net olarak bilinmemektedir. 2 katlı olarak projelendirilmiş olan han, 2001 yılında kapsamlı bir restorasyondan geçmiştir. 


Manisa Muradiye Camii

Manisa Muradiye Camii

Mimar Sinan tarafından proje olarak tasarlanmış olan cami Şehzadeler Semti’nde bulunmaktadır. Mimar Mahmut Ağa tarafından inşası başlatılmıştır. Mimar Mahmut Ağa’nın ölümünün ardından Mimar Mehmet Ağa tarafından inşası tamamlanmıştır. 

T planlı bir cami olarak dikkat çeken cami, Osmanlı mimarisinin en gösterişli örneklerinden sayılmaktadır. Cami 3. Murat’a ithafen inşa edilmiştir. Daha sonradan avlusuna kütüphane de eklenmiştir.

Günümüzde ise bazı bölümleri müze olarak ziyarete açıktır.


Manisa Kalesi

Manisa Kalesi

Ne zaman yapıldığı bilinmeyen Manisa Kalesi, Manisa Yunusemre’de bulunmaktadır. Girişi ücretsiz olan Manisa Kalesi’nin günümüze sadece bazı kalıntıları kalmıştır. Bu kalıntılar ise Spil Dağı’nın kuzey yamaçlarında görülmektedir.

13 kule ve 2 bölümden oluşan kalede Bizans mimarisi öne çıkmaktadır. Makedonya Kralı’nın ganimetlerini bu kalede sakladığı bilinmektedir. Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan kale, çok kez restore edilmiştir. 

Gezi rehberinize ekleyebileceğiniz Manisa Kalesi'ne girişler ücretsizdir.


Adala Kanyonu

Adala Kanyonu

Salihli İlçesi’ne bağlı Adala Beldesi’ne bulunan kanyon, ilçe merkezine yaklaşık 15 km uzaklıktadır. Bölge yıl içerisinde binlerce turistin akınına uğramaktadır. Gediz Nehri üzerinde bulunan kanyon, doğa sporları için elverişlidir. Ayrıca bölgede her sene 2 adet festival düzenlenmektedir.

Kanyonun eşsiz manzarası ve temiz havası dikkat çekicidir. Yerli halk özellikle hafta sonlarında piknik amacıyla bölgeyi ziyaret etmektedir.

Gezilecek yerler planlamanıza ekleyebileceğiniz Adala Kanyonu'na girişler ücretsizdir.


Sidas(Saittai) Antik Kenti

Sidas Antik Kenti

Manisa’nın Demirci İlçesi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Henüz keşfedilmemiş bir antik kenttir. Hiçbir kazı çalışması yapılmamıştır. Büyük bir bölümü toprak altında kalmış olan antik kentte tiyatro salonu, stadyum, meclis binası gibi yapılar yer almaktadır.

Gezilecek yerler, Manisa sınırları içerisinde özellikle tarihe tanıklık etmiş yapılarıyla dikkat çekerken, Sidas Antik Kenti de bu yapılar arasında ön plana çıkmaktadır. Antik kent, uzun dönem Helen egemenliğinde kalmış bir bölgedir. Bu yüzden bölgede mitolojik tarihi eserler de yer almaktadır. Ancak zamanın yıpratıcı etkisi sebebiyle birçok bölümü hasar görmüştür. Gezi rehberi listenize ekleyebileceğiniz, Helenistik döneme ait daha fazla bilgi edinebileceğiniz antik kente girişler ücretsizdir.

Manisa'da ailenizle beraber doğa ile iç içe mekanlara yakın her şey dahil bir tatil yapmak için Manisa aile otelleri listemize göz gezdirebilirsiniz.


Bintepe Tümülüsleri

Bintepe Tümülüsleri

Anadolu’nun en büyük mezar anıtlarıdır. Salihli ilçe merkezine 10 km uzaklıktadır. Lidyalılara aittir.

Antik Çağ Tarihçisi Heredot, eserlerinde Bintepe Tümülüsleri’nden bahsetmiştir. Mezarlar günümüzde tahrip edilmiş yerler arasında olsa da Lidya kralı ve soylulara ait olmalarından dolayı hala önemini korumaktadır. 


Gökköy

Gökköy

Salihli ilçesinde bulunan Gökköy bir orman köyü görünümündedir. Doğa sporları için elverişli olan bölgede özellikle trekking ve kamp yapılmaktadır. Tamamen yeşillerle kaplı harika bir manzarası ve tertemiz havası vardır.

Burada doğal şartlarla üretimi yapılan kiraz ve eriklerin lezzeti, bölge sınırlarını aşmış olup, mutlaka tatmanız önerilmektedir. 


Manisa Ulu Camii

Manisa Ulu Camii

Manisa’nın en eski camisi olma özelliği taşır. İshakçelebi Mahallesi’nde bulunan cami 1366 yılında inşa edilmiştir. Sade bir görünüme sahiptir.

Osmanlı ilk dönem mimari özelliklerini taşıyan caminin yapımında tuğla ve taşlar kullanılmış olup, minaresi duvarla bitişiktir. Büyük bir kubbesi bulunmaktadır.

Gezilecek yerler planlamanıza ekleyebileceğiniz Manisa Ulu Camii'yi ücretsiz bir şekilde ziyaret edebilirsiniz.


Manisa Hatuniye Camii

Manisa Hatuniye Camii

II. Bayezdid’in eşi Hüsn-i Şah Sultan tarafından yaptırılmış olan cami Manisa Anafartalar Semti’ndedir. Sade bir görünüme sahip olmakla birlikte tek minaresi bulunmaktadır. Minaresi duvarla bitişik olarak yapılmıştır.

1490 yılında inşa edilen Hatuniye Camii’nin “Yalancı Künkedari” yöntemi kullanılan süslemeleri dikkat çekmektedir. Külliye içerisinde sıbyan mektebi bulunmaktadır. 1947 yılında camiye gelir olması için bir han eklenmiş fakat bu yapı günümüze ulaşmamıştır. 


Philadelphia (Filedelfiya) Kilisesi

Philadelphia Kilisesi

İncil’de ismi geçen 7 kiliseden biridir. Yapım tarihi hakkında net bir bilgi olmasa da, M.S. 35-45 yılları arasında inşa edildiği tahmin edilmektedir. Hristiyanlık açısından önemli bir tarihi eserdir.

Hristiyanlığın yayılmasından sonra Pavlus tarikatının genel merkezi durumuna gelmiştir.


Manisa İvaz Paşa Camii

Tarihi İvaz Paşa Camii

İvaz Paşa tarafından inşa edilmiş olan caminin yapım yılı 1484’tür. Osmanlı’nın ilk dönem mimari özelliklerinden kabul edilen cami Manisa il merkezinde Mutlu Mahallesi’ndedir.

Yapı, Osmanlı döneminde yapılmış “Üç Şerefeli” camilerin örneği olma özelliğine sahiptir. Dış mimarisinde kullanılan taş işçiliği hayranlık uyandırmaktadır. Günümüzde ibadete ve ziyarete açık olan caminin yanında İvaz Paşa’nın mezarı da yer almaktadır. 


Thyateria Antik Kenti (Tepe Mezarlığı)

Thyateria Antik Kenti

Akhisar İlçesi’nde, Hürriyet Mahallesi’ndedir. Antik kentte yapılan araştırmalara göre ilk yerleşimler M.Ö. 9. yüzyıla kadar gitmektedir. Merkezi konumu dolayısı ile toplu taşıma, taksi ve özel araç ile ulaşım son derece kolay ve konforludur.

Özellikle 1970’den sonra kazı çalışmaları artmış ve birçok Roma Dönemi eseri çıkarılmıştır. Hristiyanlığın ilk kiliselerinden biri de burada inşa edilmiştir.

Bölgedeki gezilecek yerler arasında bulunan antik kente giriş ücreti 6 TL’dir.


Kybele

Kybele Yontusu

Helenistik dönemde ana tanrıça olan Kybele’nin taş yontusudur. Doğal ve beşeri sebepler yüzünden birçok kısmı tahrip olmuştur. Geriye sadece Kybele’nin gövdesi kalmıştır. Üzerinde Hitit yazılarının da bulunduğu tarihi eser Manisa-Turgutlu yolu üzerinde konumlanmıştır.


Niobe Doğal Anıtı - Ağlayan Kaya 

Niobe Doğal Anıtı

Manisa'nın önemli doğal güzellikleri arasında bulunan Spil Dağı ile ilgili hikayelere konu olmuş bir başka yapı ise Niobe Doğal Anıtı'dır. Yapı, halk arasında Ağlayan Kaya olarak bilinmektedir.

Yapı hakkında bölgede hakim olan rivayete göre Tantalos'un kızı Niobe, Tanrıça Leto ile birlikte bu bölgede büyümüşlerdir. Thebai Kralı Amphion ile hayatlarını birleştiren Niobe, 7'si kız, 7'si de erkek olmak üzere toplamda 14 çocuk dünyaya getirmiştir. Leto'nun ise 2 çocuğu bulunmaktadır. Niobe, daha çok çocuğu olmasını, Leto açısından kıskançlık konusu haline getirip, her fırsatta bununla övünür. Tanrıça olan Leto da bu duruma aşırı biçimde öfkelenip, çocuklarından bu durumu sonuca kavuşturmalarını istemek üzere karşılıklı savaş başlatır. Niobe'nin çocukları da bu durum üzerine Leto'nun çocukları tarafından öldürülür. Bu durumun sonucunda Niobe, çocuklarının ölü bedenlerinin başında devamlı olarak ağlar. Bunun sonucunda tanrı Zeus da, Niobe'ye üzülerek, acılarının son bulması için Spil Dağı'nın bir bölümünü taşa çevirir.

Oldukça etkileyici bir hikayesi olan Ağlayan Kaya'ya girişler ücretsiz yapılmaktadır.


Salihli Artemis Tapınağı

Salihli Artemis Tapınağı

Manisa'nın ilçesi Salihli'ye yaklaşık 9 kilometre uzaklıkta olan ören yeri, Sardes Antik Kenti üzerinde kurulmuştur.

Akhisar - Alaşehir arasında bir bölgede bulunan ve Hellenistik dönemine ait yapılardan olan tapınak, Kybele kültürüne ait olup, tanrıça Artemis adına inşa edilmiştir. Toplamda 4 bölüme ayrılan tapınak içerisinde Artemis, Zeus,Antoninus ve Faustina'nın heykelleri de yer almaktadır. 1700'lü yıllarda yaşanan doğal afet neticesinde tahribat gören tapınak, aslına bağlı kalınarak restorasyon çalışması geçirmiştir.


Manisa Günübirlik Gezilecek Yerler

Ege Bölgesi sınırları içerisinde yer alan Manisa, gezilecek yerler açısından ziyaretçilerine oldukça farklı alternatifler sunsa da günübirlik bir şekilde ziyaret edebileceğiniz pek çok önemli destinasyonlara da yakın konumdadır. Ege Bölgesi’nin tarihi, doğası ve şifalı kaynakları ile öne çıkan şehirlerinden Manisa, gezilecek yerler bakımından merkezinin yanı sıra çevre ilçelerinde de birbirinden güzel keşif noktalarına sahiptir. Manisa ziyaretiniz sırasında çevre ilçelerin popüler gezilecek yerlerini de listenize eklemeniz önerilmektedir.


Marmara Gölü

Marmara Gölü

Günübirlik gezilecek yerler Manisa ve çevresinde çokça bulunurken, gezi rehberi listenizin başına ekleyebileceğiniz Marmara Gölü, şehrin en güzel doğal alanlarından biri olup, adını verdiği ilçe Gölmarmara’dadır. Kuş çeşitliliği yönünden oldukça zengin olan Marmara Gölü’nün içerisinde ise sazan balığı yetişmektedir. Piknik, kamp ve olta balıkçılığı aktiviteleri ile öne çıkmaktadır. Manisa şehir merkezine uzaklığı ortalama 55 km’dir.


Kurşunlu Kaplıcaları

Kurşunlu Kaplıcaları

Doğası ile hayran bırakan vadi içerisinde, Salihli İlçesi’ndedir. Doğa gezisi ile şifayı bir arada sunan Kurşunlu Kaplıcaları’nda sülfatlı, bikarbonatlı ve hidrojen sülfürlü su bulunmakta olup, sıcaklığı 52 – 60 derece arasında değişmektedir. Günübirlik gezi rehberi listenize ekleyebileceğiniz Kurşunlu Kaplıcaları, Manisa şehir merkezine uzaklığı ortalama 67 km’dir.


Spil Dağı Milli Parkı

Spil Dağı Milli Parkı

Spil Dağı Milli ParkıManisa’da doğa gezileri denince akla ilk gelen duraklardan biri olmasının yanı sıra arkeolojik ve mitolojik özelliklere de sahiptir. Dağcılık ve yamaç paraşütü aktiviteleri bu milli park içerisinde aktif olarak yapılmaktadır. Spil adını, içerisindeki Manisa lalelerinden alan tabiat parkı, şehir merkezine ortalama 120 km uzaklıktadır.


Sart Antik Kenti

Sardes Antik Kenti

Sardes Antik Kenti, Manisa’nın en popüler tarihi gezi noktalarından biridir. Lidyalıların başkenti olan antik kentte 1854 yılından bu yana kazı çalışmaları devam etmektedir. Sırlarla dolu bu özel nokta, aynı zamanda paranın ilk basıldığı yerdir. Antik kent, şehir merkezine ortalama 65 km’dir.

Manisa'da bir çok özel aktiviteleri ile lüks bir konaklama deneyimi yaşayabileceğiniz Manisa lüks oteller listemize uğramayı unutmayın.


Kuladokya Kula Peribacaları

Kuladokya Peribacaları

Kuladokya Kula Peri Bacaları Manisa tatilinizde Kapadokya atmosferi hissetmek için mutlaka uğramanız gereken bir yerdir. Kula İlçesi’nde yer alan peribacaları, rüzgar ve yağmurun aşındırıcı etkisi ile oluşmuştur. Tarihsel süreci boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan Kula, aynı zamanda volkanik bölgeye kurulu şehirler arasındadır. Kula sınırları içerisindeki tabiat harikasının, şehir merkezine uzaklığı ortalama 190 km’dir.


SULTAN CAMİİ VE KÜLLİYESİ (MANİSA-MERKEZ)

Kanuni Sultan Süleyman sancak beyi olarak Manisa’da görev yaptığı dönemde annesi Hafsa Sultan’da yanında bulunmaktadır. Sultan Süleyman İstanbul’a gidip tahta oturunca Mimar Acem Ali’yi cami, medrese, sıbyan mektebi, imaret ve hankahtan meydana gelen bir külliye inşa etmesi için görevlendirmiştir. 1522 yılında tamamlanan bu yapılara daha sonra dar-üş şifa ve çifte hamam ilave edilmiştir.

Cami 16.yüzyıl Osmanlı mimarisinin ildeki en önemli örneklerindendir. Külliyenin ana binası olan cami, kesme taş ve tuğladan sade bir üslupla yapılmış, ortada bir büyük, yanlarda iki küçük kubbeyle örtülmüş, iki minareli bir camidir. Mermer minberi oyma ve kabartmalıdır. Kadınlar mahfelinde ise ahşap oymalar bulunmaktadır. Ünlü Mesir Macunu’nun halka saçıldığı cami olması sebebiyle halk arasında Mesir Camii adıyla da anılmaktadır.

Cami avlusunun kuzeyini çevreleyen medrese binası, ana girişi kuzeye bakan on odalı bir yapıdır. Misafirhane ve yemek odaları beşik tonoz örtülmüş, diğer mekanlar kubbe ile kapatılmıştır.

Medrese binasının kuzeydoğusuna düşen iki odalı sübyan mektebi, kuzeyinde yer alan hamam ve dar-üş şifa, çeşitli tarihlerde yapılan onarımlar sayesinde sağlam durumda günümüze ulaşmıştır. Hamamın kadınlar ve erkekler bölümleri aynı mimari düzenlemededir. Soğukluk ve ılıklık bölümleri yan yanadır. Sıcak bölümün orta kubbesinin kasnağından yedi aydınlatma penceresi vardır, ayrıca kubbelerin ortasına birer aydınlatma feneri yapılmıştır.

Kurtuluş Savaşı sırasındaki yangında yanan ve sonraki yıllarda da yıkılan hankah ve imarethane binalarının yeri sonraki yıllarda park şeklinde düzenlenerek “Sultan Parkı” adı verilmiştir.

MESİR TABİAT PARKI

2 Nisan 2008 tarihinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından tabiat parkı ilan edilen alanın resmî açılış töreni 22 Mayıs 2009'da yapılmıştır. 2015 yılından beri Yunusemre Belediyesi tarafından işletilmektedir.

Manisa ilinin Yunusemre ilçesinin Uncubozköy mahallesinde, Manisa il merkezine 2 km uzaklıkta bulunmaktadır. Spil Dağı eteklerinde, Manisa Kent Ormanı yakınında yer almaktadır. Yüzölçümü 12,03 hektar olan alanın rakımı 100-240 metre arasındadır. Bölge arazisi magmatik kütlelerden oluşmaktadır.

Mesir Tabiat Parkı florasında çınar, meşe, pırnal meşe, söğüt, zakkum, kızılçam, geven, kara kavak, defne, sekoya, ateş dikeni, orman sarmaşığı, geven ve dağ muşmulası vardır, ayrıca mesir macunu yapımında kullanılan bitkiler yetiştirilmektedir. Toplamda 92 tür bitki yetişmektedir.

Mesir Tabiat Parkı faunasında tavşan, keklik, tilki, yaban domuzu, doğan, şahin, sığırcık, alakarga ve ötücü kuşlar görülmektedir.

SPİL DAĞI MİLLİ PARKI: (MANİSA-MERKEZ)

Spil Dağı 1969 yılında milli park ilan edilmiştir. Milli Parkı jeolojik, morfolojik, arkeolojik ve mitolojik özelliklerinin yanı sıra, dağcılık sporuna uygun ve önemli bir rekreasyon alanıdır.

 Mitolojide Kybele, Niobe, Tantalos ve Pandereos ile ilgili öykülerde adı geçen Spil Dağı’nın eteklerinde Tantal Kalesi kalıntıları, bereket tanrıçası Kybele’nin rölyefi, Niobe Ağlayan Kaya ve Bizans Dönemi’nden kalma Magnesia Kalesi’nin kalıntıları yer almaktadırlar.

Dağın en ünlü bitkisi kümeler halinde yetişen Spil ya da Manisa Lalesi adıyla anılan lalelerdir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul’a götürülmüş ve bir döneme adını vermiştir.

Panoramik yönden çeşitlilik arz eden Spil Dağı’nın değişik yerlerinden Manisa’nın kuşbakışı manzarasını, İzmir Körfezi’ni ve Yunt Dağları ile Aliağa Körfezi’ni görmek mümkündür.  

1995 yılında turizm merkezi ilan edilen ve milli parkın asıl gelişim bölgesi olan Atalanı Mevkii’nde dağ evleri, piknik - oyun alanları, bir kır kahvesi ve lokanta bulunmaktadır. Günübirlik kullanımın yanısıra, ziyaretçilerin Atalanı’ndaki kamp yerinde kendi çadır ve karavanlarıyla kalmaları veya rezervasyon yaptırmak suretiyle dağ evlerinde konaklamaları mümkündür.

Ayrıca yine bu alanda bulunan, toplam 128 yatak kapasiteli dağ evlerinde de, önceden rezervasyon yaptırmak suretiyle dört mevsim kalınabilmektedir.

Ayrıntılı Bilgi için; İl Çevre ve Orman Müdürlüğü Tel: 0 (236) 237 10-61 & 0 (236) 237 10-61  

Mevlevihane Ormaniçi Dinlenme ve (Poligon) Trap Alanı (Manisa-Merkez)

Spil Dağı’nın Manisa’ya bakan eteklerinde, şehir merkezinden 3 km’lik bir yolla ulaşılan, milli park yolu üzerindeki Mevlevihane, günübirlik kullanıma yönelik büfe, ocak, piknik ve oyun alanları, içme suyu imkanlarına sahip 12 hektarlık bir piknik alanıdır. 1369 yılında Saruhanoğulları’ndan İshak Çelebi tarafından yaptırılmış Mevlevihane’nin yakınında bulunması nedeniyle bu ad ile anılmaktadır.

 Mevlevihane’den orman içinde yapılacak kısa bir yürüyüşle veya araçla da ulaşılabilen Trap-Skeet Atış alanındaki “Vali Parkı” adıyla anılan parkta, 200 kişilik kapalı restorant, piknik alanları, 2 atış poligonu ve bir tenis kortu mevcuttur.

M.Ö. 1100 YILINA DAYANAN TARİHİYLE AİGAİ ANTİK KENTİ

Manisa’ya yaklaşık 49 km mesafedeki Köseler Köyü yakınında bulunan ve Nemrut Kale adıyla anılan Aigai, Herodot’un bahsettiği Batı Anadolu’daki 12 Aiol kentinden biridir. Çevreye hakim bir konumdaki kayalık bir tepe üzerinde bulunan kentin tarihi, M.Ö. 8.yüzyıla kadar inmektedir. M.S. 17 yılındaki depremde büyük ölçüde hasar gördüğü ve onarım geçirdiği, Hellenistik dönemde ise önemli bir ticari merkez olduğu anlaşılan kentte 2004 yılından itibaren günümüze kadar kazı çalışmaları kapsamlı olarak yapılmaktadır. 2018 yılında ise özellikle Vomitorium’da (Tiyatro Giriş Binası) kazı calışmaları yapılmıştır. Kentin surları arazinin durumuna göre inşa edilmiştir. Surlar içinde üç katlı agora ve bu yapıyı taşıyan duvarlar, meclis binası, teras duvarlı stadyum, tiyatro ve Demeter Tapınağı gibi kalıntılar bulunmaktadır.

 Herodotos, Aigai’yi Aiollerin Aiolis bölgesinde kurduğu 12 kent arasında saymaktadır. Antik yazarlar Aiollerin bölgeye gelişlerinin M.Ö. 1100 tarihlerinde başladığını ileri sürseler de kazı sonuçları şimdilik kentin kuruluşunun M.Ö. 8. yüzyılın sonlarından daha erkene gitmediğini göstermektedir. Kentin adı Herodotos’ta Aigaiai (I.149), Polybius’ta Aigaieon (His. XXXIII.13) Tacitus’da Aegaeates (Tac.Ann. II.47),Plinius’da Aegaeae (Nat.His., V.32), kentin bastığı sikkelerde ise, Aigeaion, Aigaion ve Aigeon olarak geçmektedir. Kentin adını anan diğer antik yazarlardan Strabon (XIII.3.5), Pseudo Skylax (98), ve Plinius (Nat.His., V.121), bu yerleşimin deniz kıyısında değil, iç kısımda ve dağlık bölgede olduğunu vurgulamaktadır.

Kent, komşusu olan Temnos ile birlikte M.Ö. 547 yıllarında ortaya çıkan Pers egemenliğine karşı direnmiş ve bağımsızlığını korumuştur (Ksenophon, Hell. IV.8.5). Plutarkhos’un aktarımına göre (Them. 26) ünlü Atinalı devlet adamı Themistokles, Yunanistan’dan kaçıp Kyme’ye doğru gelirken, yolunu Aigai’ye çevirmiş ve orada kimseye görünmeden, yakın arkadaşı Nikagenes tarafından dostça karşılanmış ve misafir edilmiştir. Daha sonra da kadın kılığına girerek, bir çadır arabasında Susa’ya doğru yoluna devam etmiştir. Aigai, M.Ö. 5. yüzyılda, Attika-Delos Deniz Birliği’ne vergi vermeyen kentler arasında yer almaktadır.

 Anadolu’da Pergamon Krallığı’nın güçlü rakibi olan Seleukos Krallığı’nın generali Akhaios komutasında başlattığı saldırılar (M.Ö. 220-218) sonucunda Aigai ve Aiolis kıyıları Pergamon Kralı Attalos I’in elinden alınmıştır. Kısa bir süre sonra Antiokos III’e karşı ayaklanan Akhaios’un öldürülmesi ile (M.Ö. 216) Aigai ve çevresi yeniden Pergamon Krallığı’na katılmıştır. Polybius’un aktarımına göre (His. XXXIII.13), Bithynia kralı Prusias II ile Attalos II arasında gerçekleşen bir savaşta Aigai, Prusias II’nin ordusu tarafından tahrip edilmiştir (M.Ö. 156-154). Prusias II, savaş sonrasında yapılan barış antlaşması gereğince, tahrip etiği kentlere 100 talent ödemek zorunda kalmıştır (Polybius, His 33.13.8).

Kent bu tarihten itibaren, muhtemelen Pergamon Krallığı’nın da desteğiyle, bölgede ekonomik ve kültürel bir çekim merkezi olmuş, Tiyatro, Kent Meclisi Binası (Bouleuterion) ve Agora gibi görkemli yapılarla donatılmıştır. Attalos III, M.Ö. 133 yılında, ölümünden önce, akılcı bir politik karar ile Pergamon Krallığı’nı Roma İmparatorluğu’na bağışlamıştır. Bu tarihten sonra Aigai varlığını Roma hâkimiyeti altında sürdürmüştürHellenistik Dönem’in başlarından itibaren Pergamon ile sürdürülen yakın ilişki, Roma Dönemi’nde de devam etmiştir. Aigai’de Roma yönetimine ilişkin en erken bilgi M.Ö. 1. yüzyıla aittir. Roma İmparatoru Ceasar’ın güvenilir bir adamı ve yakın dostu olan Prokonsül Publius Servilius Isauricus, Asya Valisi olarak görev yaptığı sırada (M.Ö. 46-44) kente ve buradaki Apollon Khresterios Tapınağı’na önemli yardımlarda bulunmuştur. Aigai’de ele geçen bir heykel kaidesinin üzerindeki yazıtta, Publius Servilius Isauricus, yardımları nedeniyle Aigai’de onurlandırılmıştır. 17 yılında bölgede meydana gelen şiddetli depremin yerle bir ettiği kentler arasında Aigai de yer almaktadır. Tacitus (Tac.Ann. II.47) tarafından da sözü edilen bu depremin yaraları İmparator Tiberius’un cömert yardımlarıyla sarılmış ve depremden zarar gören kentler şükran ifadesi olarak İtalya’da imparatorun bir heykelini dikmişlerdi.

Aigai antik kentindeki yerleşim 3. yüzyılın sonlarına doğru terk edilmiştir. Got akınları ile ilişkili olduğunu düşündüğümüz bu terk ediliş döneminde kent tamamen, bilinçli olarak boşaltılmıştır. Kentte yerleşim tekrar 12. yüzyıl sonlarında başlamıştır. Bu döneme ait geç Bizans kale-iskânı 13. yüzyılın sonlarında Manisa ve çevresini ele geçiren Saruhanoğulları tarafından terke zorlanmış olmalıdır.

SARDES ANTİK KENTİ

Tarihte parayı ilk bulan Lidya’nın başkentliğini yapmış Sardes. Sikke adı verilen ilk madeni para burada basılmış. Paktalos Çayı’nda yapılan altın madenciliği sayesinde kent önemli bir zenginliğe ulaşmış. Yapılan kazılar esnasında çayın kenarında altın arıtma atölyelere ortaya çıkarılmış.

Ayrıca Hıristiyanlığın batıya yayılmasında önemli rol oynayan 7 kiliseden birisi de buradaymış. O nedenle inanç turizmi yönünden de oldukça önemli bir yer Sardes Antik Kenti.

Antik kentin en önemli ve görkemli yapısı Gymnasion’un karşısında yer alan ve “Bronzlu Ev” olarak adlandırılan ihtişamlı yapı. Buradaki işlemelere ve yazılara hayran kalmamak elde değil. Manisa Salihli’ye gelirseniz mutlaka yolunuzu düşürün ve bu antik kenti görün.

Ha bir de Sardes Antik Kentine 1 km uzaklıkta Kutsal Artemis Tapınağı yer alıyor. Sardes’e gelmişken dünyada bulunan en büyük tapınaklardan biri olan bu yapıyı da ziyaret etmeyi unutmayın. Buranın giriş ücreti Sardes Antik Kenti’nin giriş ücretine dahil.

KURŞUNLU KAPLICALARI

Türkiye’nin en önemli 15 jeotermal alanından birisidir. Kurşunlu deresinin aşağı çığırlarında bulunan alan,  İzmir Ankara yolu üzerinde olup önemli bir termal turizm sahasıdır. Kurşunlu Jeotermal alanında bulunan kaynakların neredeyse tamamına yakını, günümüzde açılan kuyular sebebiyle kurumuş durumdadır. Alandaki kaynakların çıkış sıcaklıkları 42-55 ºC arasındadır.  Sahada açılan kuyulardan ise 51-114 ºC sıcaklığında su elde edilmektedir. Söz konusu alandaki kuyulardan elde edilen sıcak su, termal tesiste ve Salihli ilçesinde binaların ısıtılmasında kullanılmaktadır. Kaplıca suyunun romatizma, cilt, kadın ve solunum yolu hastalıklarına, psikiyatrik rahatsızlıklar ile kireçlenme tedavisine olumlu etkileri görüldüğü düşünülmektedir. Alan bu özelliklerinin yanında aynı zamanda önemli bir mesire alanıdır.

KULA DİVLİT VOLKANİK PARK

Kula Divlit Volkanik Park, Kula-Salihli Jeoparkı’nın doğu kesiminde, Kula ilçe merkezinin kuzeydoğusunda yer alır.  Kula divlit volkanik park, Kula volkanizmasının  3. evresinde gelişmiş volkanik etkinliklere bağlı oluşmuş bütün karakteristik yer şekillerini bünyesinde barındırır.  Park alanı içerisinde Kula divlit cüruf konisi ve Aa tipi lav akıntısı, parazit koniler, sıçrama (spatter) konileri, lav tünelleri ve hendekleri, gözlemlemek mümkündür.   Park alanı içerisinde, jeositlerin ziyaret edilmesine olanak sağlayan 1 adet yürüyüş yolu (yaklaşık uzunluğu 2,7 km)   ve ahşap köprüler ile 1 adet bisiklet parkuru (Yaklaşık uzunluğu 34,8 km)  bulunmaktadır.

1. Evre (Burgaz Volkanitleri); Volkanizmanın yaşı 1.7 milyon yıl olarak belirlenmiştir. Bu evreye ait lav akıntıları, oldukça kalın bazalt örtülerinden  oluşur. Ve  günümüz topografyasının yüksek kesimlerini oluşturur. Kula çevresindeki yüksek platoluk alanlarda görülür.  Bu bazalt akıntıları üzerinde çok iyi gelişmiş sütun yapıları görmek mümkündür.

2. Evre (Elekçitepe Volkanitleri);Kula volkanizmasının ikinci evresini oluşturur.  Günümüzden yaklaşık 200bin yıl ila 130 bin yıl öncesinde gerçekleşen volkanizmal faaliyete bağlı oluşmuş bazalt akıntılarıdır. Bu evre volkanizması ile yöre de bazı kaynaklara göre 45 bazı kaynaklara göre 49 volkan konisi oluşmuştur.

3. Evre (Divlit Tepe Volkanitleri): Kula volkanizmasının üçüncü ve son evresini oluşturur. Günümüzden 30bin ila 2600 yıl arasında oluşan bu evre çeşitli cüruf konileri ve lav akıntılarından oluşmaktadır. Kula yöresinde   3. evrede oluşan  genç yolkan konilerine “Divlit” adı verilir.  Bu nedenle 3. evre volkanitlerine “Divlit Tepe” volkanitleri adı verilmiştir.  Oldukça taze görünüme sahip olan bu evre volkanitleri,  insana  volkanizmanın adeta dün gerçekleştiği hissini vermektedir. Lavlar koyu siyah renkleri ile diğer evrelerden kolaylıkla ayırt edilirler. Çok genç oldukları ve iyi korundukları için, bazaltik bir akıntının gösterdiği akma yapılarını net bir şekilde gözlemek mümkündür.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası