31 Ekim gecesinde dışarıya çıkarsanız dikkatli olun ve kelimelerinizi dikkatli seçin, çünkü o gün Cadılar Bayramı.
Yanlışlıkla bir hayaleti yanınıza çağırabilirsiniz!
Şaka bir yana, sokakta hayalet gibi giyinmiş birini görebilirsiniz. Başka bir kostüm de giyiyor olabilirler.
Çünkü 31 Ekim gecesi kutlanan Cadılar Bayramı (İngilizce adıyla: Halloween), genellikle A.B.D, Kanada ve İngilterede kutlanan eğlenceli, kültürel bir bayram ve bu kutlamalar yavaş yavaş bütün dünyaya yayılıyor.
Cadılar Bayramı ile ilgili zaten birkaç şey biliyor olabilirsiniz, hatta bu bayram çevrenizde kutlanıyor bile olabilir. Daha fazla bilgi edinmek isteyenler ya da henüz bu bayramı hiç duymamış olanlar da olabilir.
Eğer Amerikan TV dizilerini izliyorsanız, özellikle Ekim ayının sonlarında insanların çeşitli kostümler giydikleri bölümleri de görmüşsünüzdür. Ya da Cadılar Bayramı ile ilgili İngilizce kelimelerin dinlediğiniz birtakım şarkılarda ya da oynadığınız bilgisayar oyunlarında geçtiği olmuştur.
Bu yüzden aşağıdaki kelimelerin bir kısmını biliyor olma ihtimaliniz var, ama muhtemelen tamamını bilmiyorsunuzdur. Cadılar Bayramı 31 Ekimde kutlandığı için, sizlerle Cadılar Bayramı üzerine İngilizce sohbetler etmek için gereken 31 İngilizce kelimeyi inceleyeceğiz.
Haydi, kostümünüzü giyin de Cadılar Bayramı kelimelerini öğrenelim!
Bu kelimeleri dört ana kategoriye ayırdık: Temel Cadılar Bayramı kelimeleri, kullanışlı tanımlayıcı kelimeler, Cadılar Bayramı sembolleri ve korkunç yaratıklar.
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
Cadılar Bayramı ile ilgili sembollerden ve geleneklerden söz etmeden önce öğrenmeniz ya da hatırlamanız gereken dört ana sözcük var. Bunların ilki, Cadılar Bayramının adı olan Halloween.
Cadılar Bayramının İngilizcedeki asıl adı Halloween. Bu bayram geleneği oldukça eskiye dayanıyor ve şaşırtıcı derecede karmaşık bir tarihi var. Vaktiniz varsa, daha fazla bilgi edinmek için History Channelın internet sitesindeki Cadılar Bayramı videolarını izleyebilirsiniz. Şimdilik, size hızlıca özet geçeceğiz.
Aslen, Halloween, yani Cadılar Bayramı Samhain adında bir pagan (çok tanrılı din) kutlamasıymış. Samhainda hayaletleri korkutup kaçırmak için ateşler yakılırmış.
Hallow ismi, holy yani kutsal kelimesine benzer; een ise evening, yani akşam kelimesine. Bu durumda evening kelimesi, eve sözcüğü gibi, yani özel bir günün arefesi, önceki gecesi anlamında kullanılmıştır (Christmas Eve, yani Noel Arefesi gibi, Christmas/Noelden önceki gece anlamında; ya da New Years Eve, yani Yeni Yıldan önceki gece gibi.). Yani, başka bir deyişle, Halloween, kutsal bir günden önceki gecedir: 1 Kasımda kutlanan All Saints Day, yani Bütün Azizler Günü/ Azizler Yortusundan önceki gece.
Geçmişte çoğu insan Cadılar Bayramı gecesi kötü ruhları korkutup kaçırmak için korkunç yaratık kostümleri giyerdi. Bu kostümler zamanla yerini daha modern geleneklere, farklı yaratıklar gibi giyinmeye bıraktı.
Modern zamanda Cadılar Bayramı kutlamaları oldukça farklı. Aslında bugünlerde Cadılar Bayramı daha çok çocuklar için. Bu ciddi bir bayram değil; yalnızca kostüm giyip parti yapmak, şeker yemek ve oyunlar oynamak için eğlenceli bir bahane.
Bu, en yaygın Cadılar Bayramı geleneklerinden biridir. Çocuklar o geceye özel kostümlerini giyip mahallelerinde kapı kapı dolaşıp şeker toplarlar.
Evlere gittiklerinde kapıyı çalarlar, kapı açıldığında ise çocuklar Trick or treat! derler, yani Şeker mi şaka mı? Ev sahibi genellikle çocuklara şeker ya da çikolata verir.
Bu geleneğin de ilginç bir tarihi var, fakat biz burada yalnızca trick ve treat kelimelerine bakacağız. Oyun, numara, kandırmaca gibi anlamlara gelen trick için buradaki karşılığına eşek şakası diyebiliriz, aynı 1 Nisanda, İngilizcesiyle April Fools Dayde yapılanlar gibi.
Treat ise güzel veya lezzetli bir şey, bir ikramdır. Yani çocuklar eğer onlara şeker ya da çikolata (yani bir treat) vermezseniz, size ya da evinize kötü bir şey yapacaklarını (yani bir trick) söylerler! Cadılar Bayramında yapılan şakalar arasında evlerin bahçesindeki ağaçları tuvalet kağıdı ile kaplamak, eve yumurta atmak gibi eşek şakaları vardır.
Televizyona özel olarak hazırlanan klasik Peanuts (Snoopy) çizgi filminin özel Cadılar Bayramı bölümü olan Its the Great Pumpkin, Charlie Brownı, O, Büyük Balkabağı Charlie Brown) izlerseniz, trick-or-treating ve diğer Cadılar Bayramı adetlerinden bazı örnekleri görebilirsiniz.
Kostümler sizi başka biri ya da başka bir şeymiş gibi gösteren giysiler ve aksesuarlardır. İngilizcede costume olarak yazılan bu kelimenin telaffuzuna dikkat edin, bu kelimenin okunuşu örf, adet anlamına gelen custom kelimesinin okunuşundan farklıdır. Bu kelimeleri birbirine karıştırmak işten bile değil! Kostümlerin genellikle vücudunuzu örten giysi kısmının yanı sıra maskeleri de vardır.
Kostüm giymeyi ifade etmek için Türkçede de giymek anlamına gelen to wear fiilini kullanabilirsiniz. Cadılar Bayramından veya kostümlü partilerden, nam-ı diğer Maskeli Balolardan söz ederken sıklıkla kullanılan diğer fiilller dress up as ~ ve go as ~dir. Bu fiilleri kostümünüzün ne kostümü olduğunu, ya da kimin kılığına girdiğinizi ifade etmek için kullanırsınız.
Hi Mary, what kind of costume will you wear for Halloween?
Selam, Mary, Cadılar Bayramı için ne tür bir kostüm giyeceksin?
Im not sure. I may go as a nurse, but I was also thinking of dressing up as a kitten.
Emin değilim. Hemşire olarak gidebilirim ama yavru kedi kılığına girmeyi de düşünüyorum.
Komik/tuhaf bir kültürel not olarak: Bütün kostümlerin seksi kostüm,e dönüştürülebileceğine dair bir espri vardır; seksi hemşire ya da seksi polis memuru gibi. Fakat son yıllarda bu trend iyice saçma bir hal almış, insanlar seksi ıstakoz, hatta seksi pizza faresi gibi tuhaf kılıklara bürünmeye başlamıştır!
İlgili bayramın havasını yansıtmak üzere kullanılan bütün süslemelere decorations denir. Örneğin Noelde süslenen çam ağacı, yani Noel Ağacı da bir süsleme, yani decorationdır.
Cadılar Bayramı için bazı insanlar parti verir ve parti süslemeleri kullanır, kimileri ise trick-or-treat ziyaretçileri için evlerine korkutucu bir hava vermeye çalışırlar. Bu süslemeler arasında sahte örümcek ağları (fake spiderwebs), iskeletler (skeletons) veya üzerlerine korkunç ya da komik yüzler oyulan balkabakları (Jack-o-lanterns) vardır.
Bu yazıda korkunç ve korkutucu kelimeleri sıkça geçiyor; bu sıfatların İngilizcesi scarydir. Bu bölümde insanların Cadılar Bayramından söz ederken sıkça kullandıkları başka sıfatlar (tanımlayıcı sözcükler) de göreceksiniz. Bu sözcüklerin çoğu birbirine benzer çünkü Cadılar Bayramı ile ilgili çoğu şey korkunç (ama bir yandan da eğlenceli) şeylerdir. Ancak aralarında bazı ince farklar vardır ve biz de size bunları açıklamaya çalışacağız. Önce scary kelimesine bir göz atalım.
Az önce de belirttiğimiz gibi, scary sözcüğü korkunç, korkutucu anlamına gelir.
Eğer korkmuşsanız, kendi durumunuzu ifade etmek için scared kelimesini kullanırsınız. Örneğin, I am scared, Korkuyorum, anlamına gelir. Yani scary ve scared kelimeleri birbirlerine çok benzeseler de, scary diye nitelediğimiz şey ya da kişi korkuya yol açar, scared diye nitelediğimiz şey ya da kişi ise korkuyu hisseder, yani korkar.
Çoğu insan yılan (snake) ya da örümcek (spider) gibi bazı hayvanlardan, asansör (elevator) gibi belirli yerlerden ve uçmak (flying) veya toplum önünde konuşmak (public speaking) gibi birtakım deneyimlerden korkar. Scared sözcüğünden sonra korktuğumuz şeyden (nesne/kişi/durumdan) bahsediyorsak, arada -den/-dan anlamı katan of edatını kullanırız.
Im scared of speaking in front of groups of people, so Ive been practicing by doing my presentations with my friends.
İnsan grupları önünde konuşmaktan korkuyorum, bu yüzden arkadaşlarımla sunum pratiği yapıyorum.
Scared kelimesinin yaygın kullanılan eş anlamlılarından biri de afraid kelimesidir ve yine ardından korktuğumuz şeyden (nesne/kişi/durumdan) bahsediyorsak, arada -den/-dan anlamı katan of edatını kullanırız.
Im afraid of snakes. They often scare me when Im walking in the grass and I dont expect to see one.
Yılanlardan korkuyorum. Genellikle çimde yürürken ve onları görmeyi beklemezken beni korkutuyorlar.
Frightened da scared kelimesiyle eş anlamlı olan başka bir kelimedir, fakat bu sözcük biraz daha ileri seviyedir (telaffuzunu buradan dinleyebilirsiniz).
Korku hissetmeyi, ürkmeyi, to feel frightened olarak ifade edebiliriz. Fakat frightened sıfatını genellikle insanların şaşkınlıktan korktukları, irkildikleri durumlarda kullanırız; genel olarak bir şeyden korktuklarını ifade etmek için değil.
The movie wasnt really scary, but some of the children were frightened because there were loud noises.
Film aslında korkutucu değildi, ama çocukların bazıları filmdeki yüksek sesler yüzünden irkildiler/korktular.
Bu kelime de sıkça duyduğumuz Cadılar Bayramı kelimelerindendir. Scary sıfatına benzer, fakat onun kadar güçlü bir anlamı yoktur. Eğer bir şey spooky ise, sizi huzursuz edebilir, ya da biraz korkutabilir. Ancak bu sıfat genellikle ortamdaki atmosferi, bir yerin havasını tanımlamak için kullanılır, bir nesneyi değil.
I dont like walking through the cemetery after dark. I know nothing will happen, but it just feels too quiet and spooky.
Karanlıkta mezarlıktan yürümeyi sevmiyorum. Hiçbir şey olmayacağını biliyorum, ama ortalık fazlasıyla sessiz ve ürkütücü geliyor.
Bu kelime de spooky ve scary sözcüklerine oldukça benzer, ancak creepy diye tanımladığımız şeyler insanı korkutmaktan çok tedirgin ederler.
To creep, to creep up ve to creep around fiilleri fark edilmeden, gizlice, sinsice hareket ederek bir yere/birine yaklaşmak, yanaşmak anlamlarına gelir. Kanunsuz veya yanlış işler yapan kişilerin hareketlerini tanımlamak için de creep around fiilini kullanabiliriz.
Ayrıca creep ismi tuhaf davranarak etrafındakileri tedirgin eden insanlar için kullanılır.
That man in the green shirt has been staring at that woman for about 25 minutes. He seems pretty creepy.
Yeşil gömlekli adam yaklaşık 25 dakikadır şu kadına gözlerini dikmiş bakıyor. Adam oldukça ürkütücü duruyor.
Yine diğer kelimelere benzeyen freaky kelimesi de tuhaf olan, normal olmayan şeyleri tarif etmek için kullanılır. Aynı zamanda korkunç, çarpıcı veya şiddetli durumları ve kişileri tanımlamak için de kullanılabilir.
Bir kişi freaky olarak ya da freaky şeyler yapan biri olarak tanımlanabilir. Freak kelimesi ise daha yaygın olarak bir şey yapmakla hakikaten ciddi şekilde, fazlaca istekli bir şekilde ilgilenen kişiler için kullanılır. Örneğin, Star Wars filmlerini çok seven birine Star Wars freak, yani Star Wars delisi/manyağı denilebilir.
To freak out fiilini de duymuşsunuzdur. Bu fiil de ya korkudan aklını yitirecek gibi olmak, deli gibi korkmak ya da sabrını tamamen kaybedip çıldırmak anlamlarında kullanılır.
İşte size korkutucu bir duruma örnek:
After I got into the car accident, I freaked out, even though I wasnt injured. I had to sit down for a half hour before I was calm again. Its still a bit freaky for me to drive on the road where I had the accident.
Kaza yaptıktan sonra, yaralanmadığım halde korkudan delirmiştim. Sakinleşebilmek için yarım saat oturmam gerekti. Benim için kaza yaptığım yerde araba kullanmak hala biraz tedirgin edici.
Bir şeye fazlasıyla yoğun bir ilgi gösteren kişiler için kullanımına örnek:
Helen is a real pizza freak. She can eat two entire pizzas by herself! Its actually pretty freaky to watch her eat, so I dont eat pizza with her anymore.
Helen tam bir pizza delisi. Kendi başına iki bütün pizzayı yiyebilir. Aslına bakarsanız, onu pizza yerken görmek oldukça tedirgin edici, bu yüzden artık onunla birlikte pizza yemiyorum.
Bu kelime modern İngilizcede pek yayın kullanılmasa da, scarynin eş anlamlılarından biridir. Fakat eerie kelimesi genellikle tuhaf, alışılmadık şeyleri tanımlarken kullanılır, bu şeylerin illa korkunç olması gerekmez. İnsanlar genellikle doğaüstü şeyleri eerie olarak tanımlarlar (sözcüğün telaffuzunu buradan dinleyebilirsiniz).
I was just about to call my cousin, who I hadnt talked to in a year. But right when I picked up the phone to call him, my phone rang—it was my cousin! That was pretty eerie.
Tam bir yıldır konuşmadığım kuzenimi aramak üzereydim. Ancak onu aramak üzere telefonu elime aldığım anda, telefonum çaldı— arayan kuzenimdi! Bu oldukça tuhaftı.
Nihayet, scarynin eş anlamlısı olmayan bir kelimemiz var. Aslına bakarsanız, bu kelime neredeyse scarynin zıt anlamlısı sayılır.
Eğer bir şeyi silly olarak tanımlıyorsak, o şey gülünç, yani komik, eğlenceli ya da aptalcadır. Başka bir deyişle, ciddi değildir ve hatta sizi güldürebilir.
Bu sözcük Cadılar Bayramı için iyi bir sözcüktür çünkü o akşam insanlar bolca aptallık eder, gülünç ve eğlenceli şeyler yaparlar (şeker toplamaya gitmek ya da Maskeli Balo düzenlemek gibi).
Many people say that clowns are supposed to be fun and silly, but I think theyre just creepy or even scary.
Çoğu insan palyaçoların eğlenceli ve gülünç olması gerektiğini söyler, ancak ben onların ürkütücü hatta korkunç olduklarını düşünüyorum.
Son bölümlerde gördüğümüz üzere, insanlar eğlenceli veya korkutucu şeyler yaparak Cadılar Bayramını kutlamayı seviyorlar. Bu yüzden Cadılar Bayramı sembolleri genellikle korkutucu şeylerdir.
Bu sembolün değişik bir ismi ve ilginç bir tarihi var fakat ne olduğunu anlamak oldukça kolay (özellikle de ona ait birkaç resim görürseniz).
Esasen, bıçakla oyularak yapılmış bir yüze sahip olan bir bal kabağından (pumpkin) (Cadılar Bayramının bir diğer yaygın sembolü) söz ediyoruz. Oyulduktan sonra bal kabağının içine bir mum koyarsınız. Böylelikle yüzü parlak görünür. İngilizce ismi olan Jack-o-lanterndaki lantern yani fener kelimesi de buradan geliyordur.
İnsanlar oyulmuş bal kabaklarını Cadılar Bayramı dekorasyonu için yaygın olarak kullanırlar ve bazen onları oymak için birkaç kişi bir araya gelerek parti verirler.
Eğer bir yer perili ise orada yaşayan hayaletler (ghosts) veya ruhlar (spirits) var demektir. Kimi insanlar, eğer evlerinde açıklayamadıkları tuhaf şeyler oluyorsa, evlerinin perili olduğunu düşünürler.
Cadılar bayramındaki perili evler ise biraz daha farklıdır. Bunun için bir grup insan evlerini korkutucu veya ürkütücü görünmesi için dekore eder ve sonra da evi gezmeleri için birilerini davet ederler. Ziyaretçiler evde gezinirken, perili evde çalışan insanlar ziyaretçilerin önüne fırlayıp onları korkutmaya çalışırlar. Bu evlerin bazılarını ziyaret etmek ücretlidir.
Korkuluklar çiftçilerce kargaları korkutup tarlalarından kaçırmak için kullanılırlar çünkü böyle yapmazlarsa bu kuşlar tarlalarındaki tahılları yerler. Zaten İngilizce korkuluk demek olan scarecrow adındaki scare artık tahmin edebileceğiniz üzere korkutmak anlamına gelir, crow ise karga.
Bir korkuluk yapmak için, eski kıyafetleri alıp içlerini saman veya otla doldurabilirsiniz. Sonra bu içleri doldurulmuş kıyafetleri uzun bir sopaya yerleştirirsiniz, böylece korkuluk dik durur. Korkuluklar, insana benzer ve birçok kuşu korkutup kaçırırlar.
Bunun neden bir Cadılar Bayramı sembolü olduğundan tamamen emin değilim. Belki de Cadılar Bayramı, çiftçilerin yetiştirdikleri ürünleri sattıkları ve kışa hazırlık yaptıkları hasat zamanında (harvest) olduğu içindir.
Son Batman filmlerindeki Scarecrow karakterine de bir göz atın.
Kara kedilerin birçok batıl inançla (superstition) ilgisi vardır (bazı insanlar kara kedilerin kötü şans getirdiğine inanırlar), ayrıca kediler cadılarla (bknz. 23 numara) bağdaştırıldıkları için de Cadılar Bayramıyla ilişkilidirler.
Eskiden, batıl inançlı kişiler (sihire/şansa inananlar) cadıların kendilerini kediye dönüştürebildiklerini düşünürlerdi. Bu yüzden kara kediler bugün bile hala Cadılar Bayramının yaygın bir sembolüdür.
Birçok insan örümceklerden korkar. Bu yüzden, Cadılar Bayramı dekorasyonu için sık sık sahte örümcek ağı (false spider web) veya sahte örümcek kullanılır.
Şeker hiç korkutucu olmasa da (dişçiyseniz belki öyledir!) çok sık kullanılan bir Cadılar Bayramı sembolüdür. Çocuklar trick-or-treat (şeker-ya da-şaka) ziyaretlerine gittiklerinde, onlara genellikle şeker verilir. Ayrıca, bir Cadılar Bayramı partisi yapıyorsanız mısır şekeri (candy corn) veya karamelli elma (caramel apples) yemek çok yaygındır.
Mezarlık anlamına gelen graveyard kelimesi cemetery ile eş anlamlıdır. İngilizcede grave ya da tomb denen mezar, ölülerin gömüldüğü yerdir. Yard (bahçe) ise genellikle çimle kaplı, büyük, üstü açık doğal bir yerdir.
Mezarlık Cadılar Bayramının yaygın bir sembolüdür çünkü Cadılar Bayramı geleneksel olarak ölü insanların hayaletleri ve ruhlarıyla ilişkilendirilirdi.
Mezar taşı, bir mezarın nerede olduğunu gösteren taştır. Üzerinde genellikle gömülü olan insanın ismini, yaşadığı tarih aralığı ve ölen kişiyi tanımlayan bir ifade veya bir mesaj yazılıdır.
İngilizce konuşulan ülkelerde, mezar taşlarının üzerinde genellikle Rest In Peace (Huzur İçinde Yatsın) anlamına gelen R.I.P. harflerini görürsünüz.
Bu son bölümde, Cadılar Bayramı ile ilişkilendirilen en yaygın yaratıklardan bazılarına bakacağız. Bunlar aynı zamanda Cadılar Bayramında giyilen popüler kostümler arasındadır; ancak unutmayın ki, Cadılar Bayramı kostümlerinin illa korkutucu olmasına gerek yoktur. Aslına bakarsanız, günümüzde kostümlerin çoğu popüler kültüre dayanan eğlenceli kostümlerdir.
Yine de, eğer Cadılar Bayramı ile ilgili filmleri ya da dizileri izlerseniz, bu bölümde ele aldığımız yaratıklardan muhtemelen en az birini görebilirsiniz. Örneğin ben şahsen Harry Potter kitaplarını ve filmlerini seviyorum, karakterleri sıkça kullanılan Cadılar Bayramı kostümlerini oluşturmakla kalmıyor, içlerinde bu bölümdeki yaratıklardan ve hatta daha fazlasından da bolca var!
Monster, yani canavar, ürkütücü, doğal olmayan veya devasa (gigantic) olan bir kişiyi (person) veya yaratığı (creature) tanımlamak için kullanılan genel bir ifadedir. En ünlü canavar muhtemelen Frankensteinın canavarıdır (Frankensteins monster). Bu, Dr. Frankensteinın farklı ölü bedenlerden yarattığı bir canavarın anlatıldığı Frankenstein kitabından alınmadır.
Frankensteinın canavar karakterini içeren birçok film yapıldı; Frankenstein aynı zamanda lerde yapılan epeyce uzun bir psychedelic rock şarkısının da adıdır.
Bu iki kelime hemen hemen aynı anlama gelir, en azından Cadılar Bayramı söz konusu olduğundan. Kimileri öldüğünüzde hayaletinizin (ghost) ya da ruhunuzun (spirit) dünyada kaldığına inanır. Hayaletler ve ruhlar ya insanlara göz kulak olur ya da onlara musallat olup (haunt) onları korkuturlar.
Bu yaratıklar aynı zamanda gayet ucuz bir Cadılar Bayramı kostümü de olabilirler, zira bu kostüm için tek ihtiyacınız olan şey büyük beyaz bir çarşaf ve iki göz deliğidir!
Türkçede cadı kelimesi ile ifade edilen witch, sihirli güçlere sahip kadınları tanımlamak için kullanılır. Genellikle cadı dendiğinde akla gelen figürün uzun ince, siyah bir şapkası (hat) vardır ve bir süpürgenin (broom) üzerinde uçar. Fakat bu tiplemenin dışında da pek çok farklı cadı tasviri vardır, Harry Potter kitaplarındaki kadınları bunlara örnek verebiliriz.
16 numarada bahsedildiği üzere, uzun zaman önce insanlar cadıların gerçek olduğuna ve kendilerini kediye dönüştürebildiklerine inanırlarmış.
Wizard, yani büyücü, aslında cadının erkek versiyonudur. Başka bir deyişle, sihirli güçlere sahip erkek demektir.
En ünlü büyücüler arasında Merlin, Yüzüklerin Efendisinden Gandalf ve elbette Harry Potter vardır.
Muhtemelen bu kelimeyi daha önce duymuşsunuzdur, çünkü Türkçedeki yazılışı biraz farklı olsa da, okunuşu İngilizcesiyle hemen hemen aynı. Üstelik bu durum pek çok dil için geçerli. Zombie, ya da Türkçesiyle zombi, aslında canlanan ölü ya da cesetlere (corpse) verilen bir isimdir. Gerçek olmasalar da.
Zombiler bazen gayet hızlıdırlar bazense oldukça yavaş, fakat çoğu zaman zombiler insanları yemekten hoşlanırlar, en azından beyinlerini! Onlardan kurtulmak için de genellikle beyinlerini parçalarına ayırmanız gerekir.
Mumyalar aslında gerçek varlıklardır, fakat Cadılar Bayramı mumyaları gerçek olanlarından biraz farklıdır.
Mısırdaki gibi bazı mezarlarda, gömülmeden önce çeşitli kimyasallara bulanıp kumaşlara sarılarak muhafaza edilmiş kral ve kraliçe cesetleri bulunmuştur. Hatta bugün bazı müzelerde bu mumyaların bazılarını görmeniz mümkün, örneğin Mısır Kralı İkinci Ramsesinkini.
Cadılar Bayramı mumyaları da aynı mantığa dayanır, ancak daha çok de çekilen bir bilim kurgu filmindeki mumyaya benzerler. Genellikle beyaz kumaşa, bazense tuvalet kağıdına sarınırlar. Ayrıca, Cadılar Bayramı (ve Hollywood) mumyaları canlanıp yürürler gerçek mumyalar için böyle bir şeyin söz konusu olmadığı herhalde açıktır!
Vampirler, insan kanı içen ve ölümsüz (immortal) olan kurgusal yaratıklardır. Pek çok kültürün vampirlerle ilgili efsaneleri vardır ve bu efsaneler ve yaratıklar üzerine çok sayıda film, televizyon dizisi ve kitap vardır.
En popüler vampir hikayesi, Transilvanyadan -yani günümüz Romanyasından- Kont Draculanın hikayesidir. Hikayede vampirlerin kurbanlarının boynundan kan emdikleri söylenir. Üstelik bir vampir tarafından ısırılırsanız, siz de vampir olursunuz!
Kimi efsanelere göre, vampirler kendilerini yarasaya (bat) dönüştürebilir, bu yüzden yarasalar da Cadılar Bayramının yaygın sembollerinden biridir.
İskelet, İngilizce adıyla skeleton, insan vücudundaki kemiklerin tamamıdır. Sizin de bir iskeletiniz var, ancak neyse ki onu örten kaslarınız, organlarınız ve deriniz de var.
İskeletler yalnızca kemiklerden ibarettir. Cadılar Bayramı ile ilişkilendirilmelerinin sebebi, ölenlerden geriye kalan tek şeyin iskelet olmasıdır. Çoğu insan iskeletlerin ve kemiklerin (bones) ürkütücü ya da korkunç olduğunu düşünür.
Werewolfun Türkçe karşılığı kurt adamdır ve İngilizcede de bu yaratığa bunun birebir karşılığı olan wolf-man dendiği olur. Aslında kurt adam denen şey zamanının çoğunu normal bir insan olarak geçiren, ancak dolunay çıktığında bir kurda dönüşen insandır. Her ne kadar adına adam dediysek de, kadın werewolflar da vardır. En azından kurgusal dünyada.
Kurt adamlar insan halindeyken normal davranırlar, ancak kurda dönüştüklerinde oldukça vahşi (violent) olabilirler. Efsanelere göre, eğer bir kurt adam tarafından ısırılırsanız, siz de kurt adam olursunuz!
Ölüm, çok ünlü bir kişidir ve muhtemelen onu pek çok farklıfilmde ve çizgi filmde görmüşsünüzdür.
Türkçede ölüm anlamına gelen death kelimesinin sıfat hali, ölü anlamına gelen dead ve fiil hali de ölmek anlamına gelen to diedır. Cadılar Bayramında giyilen Ölüm kostümlerinin çoğunda insanlar kapüşonlu/başlıklı uzun, siyah bir cüppe (robe) giyerler ve ellerinde bir orak (sickle) ya da tırpan (scythe) taşırlar.
Ölüm, İngilizcede aynı zamanda The Grim Reaper olarak da bilinir. Grim kelimesi kasvetli/karanlık (dark), kötü, iç karartıcı (depressing) anlamlarına gelir. Reaper ise to reap fiiliyle ilişkilidir ve bu fiil ürün toplamak, biçmek, hasat etmek anlamına gelir, yani çiftçilerin orakla yaptığı iş, reaper da bu işi yapan kişi! Ancak Grim Reaper mahsul yerine ölüleri toplar! Türkçede biz bu ismin yerine genellikle Azrail veya Ölüm Meleği isimlerini kullanırız.
Son yaratığımız hiç de gülünç ya da eğlenceli bir karakter değil, ancak kendisi oldukça yaygın görülüyor.
Türkçede Şeytan anlamına gelen Devil kelimesini muhtemelen daha önce duymuşsunuzdur çünkü kendisi sayısız şarkıda,kitapta ve filmde geçiyor.
Devil kelimesi genel olarak kullanıldığında, demonın eş anlamı olarak kabul edilebilir. Demon ise angelın, yani melekin tersidir diyebiliriz. Demon denilen yaratıklar Cehennemde ya da ölümden sonraki hayatta yaşayan şeytani, kötü yaratıklardır ve kimi zaman insanlar öldükten sonra onların ruhlarına işkence ederler.
İnsanların büyük harfle theDevil dediklerine de şahit olmuşsunuzdur. Bu durumda kastedilen Şeytan, dini anlamda kullanılıyordur, büyük ihtimalle de Cehennemi idare eden baş iblis (demon) anlamında. Dini bağlamda the Devil, yani Şeytan için İngilizcede kullanılan diğer isimler şöyledir: Satan, Lucifer ve Mephistopheles.
Cadılar Bayramı Hristiyanlık dışı köklere sahip olduğundan hakkında birtakım tartışmalar vardır. Biz burada bunlara değinmeyeceğiz, siz çoğu kişinin Cadılar Bayramını Şeytandan ya da kötü şeyler yapmaktan hoşlandıkları için değil, eğlenmek ve kostümlü partilere gitmek için kutladıklarını bilin yeter.
İnsanlar Cadılar Bayramında şeytan kılığına girdiklerinde, genellikle kırmızı giysiler giyip başlarına boynuz takarlar. Genellikle ellerinde tarımda kullanılan ve devasa bir çatala benzeyen bir alet olan yaba/dirgen (pitchfork) olur.
Artık İngilizce kelime hazinenizi geliştirmenize yardımcı olacak ve Cadılar Bayramını anlayıp üzerine konuşmak için en az 31 kelime daha biliyorsunuz.
İster kostümlere bürünüp şeker toplamaya gidin, ister evinizde oturup korku filmi izleyerek kutlayın, bu kelimeler çok işinize yarayacak. Hepinize mutlu bir Cadılar Bayramı diliyorum!
Ryan Sitzman Kosta Rikada İngilizce ve bezen de Almanca öğretiyor. Sitzman öğrenme, kahve, seyahat, diller, yazma, fotoğraf, kitaplar ve filmler konusunda tutkulu, tamı tamına aynı sırayla olmasa da. Onun hakkında daha fazla şey öğrenmek ve kendisiyle iletişim kurmak için internet sitesi Sitzman ABCyi ziyaret edebilirsiniz.
Ryan Sitzman is a lifelong language lover. He enjoys traveling, drinking coffee, and spending time with his family. You can learn more or connect with him through his website Sitzman ABC.
« Yeni Başlayanlar için İngilizce Konuşma: Bir Ömür Sürecek Maceraya Başlamak için 45+ Kalıp
Sadece 30 İngilizce Kelime Kökleri ile Yüzlerce İngilizce Sözcük Öğren! »
Başında korkun olan 5 kelime var. Korkun ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde korkun olan kelimeler listesine ya da sonu korkun ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında korkun bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
KORKUNÇLAŞTIRMA
KORKUNÇLAŞMAK
KORKUNÇLAŞMA
KORKUNÇLUK
KORKUNÇ
KORKUNÇ
KONKUR
KONUK, KONUR, KORKU, KORUK, KORUN, KURON
KOÇU, KOKU, KONÇ, KONU, KORU, KRON, OKÇU, OKUR, ONUR, ORUÇ, ORUN
ÇOK, ÇOR, KOÇ, KOK, KOR, KUR, NUR, RUN
OK, ON, UÇ, UN, UR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Merhaba arkadaşlar ben 16
yaşndaym bir ara"
13 yaşmdayken "
Gece uyurken bi ses bana
" TOD" dedi. Sert bi ses idi
çok korktum salona gittim.
ama kimse yoktu yanlş
duydum zannetim merak
ettim ve telefonumdan
Bunun ne demek olduğuna
baktm ve bu almanca da
"ÖLÜM" demekti.
O anda altma edecektim.
Yorganmn altna girdim ve
Bu sefer başka bir ses
"ANGST" dedi artk nr oluyor
dedim altma kaçrmama
saniyeler kalmşt.
O anda kap açlma sesi geldi
Ve elimde bir scaklk
hissettim ama bu sanki
nefes gibiydi o anda
bağrdm.
ve annem odama geldi ne
Oldu dedi odamada birisi var
dedim.
ama hiç kimse yoktu sabaha
kadar uyuyamadm tabi
annemlerin yanndaydm.
Sabah ANGST kelimesinin
ne olduğuna baktm ve bu
Almanca da korku demekti
O günden sonra odamda
şklar açk yatyordum.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası