doktora yapmak ne kazandırır / Doktora Yapmanın Maaşa Etkisi Var Mı? - funduszeue.info

Doktora Yapmak Ne Kazandırır

doktora yapmak ne kazandırır

Doktora Yapmak Neden Önemlidir?

Doktora yapmak, isminizin önünde Dr. ibaresinin yer almasından ibaret değildir. Bu yüzden neden Doktora yaparak akademik kariyerinizde bir üst basamağa geçmek istediğinize karar vermeniz gerekir, çünkü zaman olarak göz önünde bulundurulduğunda oldukça büyük bir süre zarfı söz konusu.

Doktora yapmak, kişinin resmi akademik eğitiminin zirvesidir. Bununla birlikte, doktora yapmadan önce izleyebileceğiniz bir dizi kariyer yolu vardır.

Doktora yapmak, zaman alıcı ve yorucu bir süreçtir ve doktora yapmanın gerekliliği hakkında pek çok farklı görüş söz konusudur ki bunların hepsi olumlu değildir. Bununla birlikte, bir doktora, yüksek öğretim arenasında bir kriter olmaya devam eder, akademik disiplinlerin kalitesine, sıralamasına ve gelişimine karar verir. Üniversite bölümlerinde bulunan çok az sayıda rekabetçi doktora pozisyonu için hala yüksek sayıda parlak aday var.

Doktora yapmadan önce göz önünde bulundurmanız gereken bir dizi şey söz konusu ve sizler için listeledik.

doktora eğitimi hakkında bilmeniz gerekenler


Doktoraya gerçekten ihtiyacınız var mı?

Teknoloji gibi disiplinlerde en iyisi olmak için doktora yapmanıza gerek yoktur. Bu uygulama tabanlı bir endüstri olduğundan, sahada çalışırken ilgili becerileri edinebilirsiniz.

Ancak bilim dışı konular söz konusu olduğunda, akademide devam etmek çoğu zaman yardımcı olabilir, çünkü fikirlerin tartışma, tartışma, okuma, yazma, konferanslar, seminerler vb. Yoluyla üretildiği yer burasıdır. Örneğin, beşeri bilimler alanında bir doktora işyerinde her zaman mümkün olmayan okuma, yazma ve öğretme becerilerini gerektirir.


İlgi Alanınızı Araştırın

Doktoraya karar verdikten sonra, ilgi alanınızı araştırın, farklı üniversitelerdeki farklı bölümlerin web sitelerini inceleyin, fakülte profillerini, geçmiş ve mevcut doktora öğrencilerinin profillerini ve yayınlarını okuyun.

Ayrıca, ilgili bir bölümde doktorasını yapanlarla konuşmaya çalışın, onlara e-posta gönderin veya iletişime geçmek için ResearchGate veya Academia gibi ağ sitelerini kullanın. Bu, doğru kararı vermenize yardımcı olabilir.


Proje Tabanlı Doktora ve Açık Doktora

Çoğunlukla Avrupa üniversitelerinde bulunan birçok araştırma grubu, çalışma konularında doktora başvuruları talep etmekte ve genel olarak kabul edilen tüm adayları finanse etmektedir.

Bununla birlikte, genellikle doktora yaptıktan sonra veya hatta başvurunun kendisi sırasında ilgilendiğiniz herhangi bir konuyu seçebilirsiniz.


Bir Gözetmen Seçmek

Doktora sırasında iyi bir danışman çok önemlidir. Size akademik olarak doğru yönde rehberlik etmeleri için onlara ihtiyacınız olacak ve sahip olabileceğiniz diğer konularda yardımcı olmak için orada olacaksınız.

Muhtemel bir gözetmenin akademik profilini, yayınlarını ve geçmiş süpervizör deneyimlerini araştırın. Mümkünse eski öğrencileriyle iletişime geçin ve onlarla o öğretmenle çalışma kararınız hakkında konuşun.

Size yeterince zaman ve ilgi göstermeyen ünlü bir bilim adamına ihtiyacınız yok, bu yüzden akıllıca seçin.

TERCİH SAYFASINDAN ŞEHİRLER VE ÜNİVERSİTELER HAKKINDA TÜM DETAYLARA ULAŞABİLİRSİNİZ!


Disiplinlerarası Bir Konu mu Seçmeli?

Doktora konunuzu seçerken çok fazla özgürlük vardır ve bu çok uzmanlaşmaya başlayabilir, ancak istihdam edilebilirlik faktörünü de düşünmeye çalışın.

Bu, özellikle çok seçici veya niş bir doktora konusunun ana akım akademiye uymayabileceği veya bitirdikten sonra akademik bir pozisyon kazanmak için daha az kapsama sahip olabileceği beşeri bilimler için geçerlidir. Bazı kurslar, bölümlerini finanse etmekte, finansman sağlamakta ve öğrencileri yerleştirmekte zorlanabilir.

Ancak bazen lisans derslerinde öğrenilen beceriler işe yarayabilir. Medya çalışmaları ve dijital beşeri bilimler alanında çalışan birçok kişi mühendislik, teknoloji veya diğer bilim konularında geçmişe sahiptir.


Okuyucu Olun

Doktora, bağımsız ve hevesli bir bilim insanı yaratmayı amaçlar ve bunun için daha geniş okumayı sürdürebilecek birini gerektirir. Bu yüzden elinize geçen her şeyi okuyun ve alanınızdaki veya belirli bir konunuzdaki her değişiklikle kendinizi güncelleyin.

Doktora eğitiminin okuma ve yazma becerileri açısından ileriye doğru bir sıçrama olduğunu unutmayın. Hazır olun ve işin çoğunu kendi başınıza yapacağınız için çıtayı mümkün olduğunca zorlayın.


Akademik Yaşam ve Ağ Oluşturma

Böylesine titiz bir akademik arayışın etrafındaki olumsuzluk, çoğu zaman olumsuz fikirlere yol açabilir.

Ancak içeriden gördüğünüzde birçok olumlu yön olduğunu göreceksiniz. Farklı şehirlerde veya ülkelerde konferanslara, seminerlere ve çalıştaylara katılmak, ödüllendirici bir deneyim olabilir.

Bu yüzden meslektaşlarınız, araştırmacılar ve akademisyenlerle bağlantı kurun ve araştırma hayatının doğal yalnızlığını dengelemek için ağınızı geliştirin. Gelecekte finansman ve olası işler bulmada daha fazla yardımcı olacaktır.

ÜLKELER VE ÜNİVERSİTELERİ HAKKINDA DETAYLI BİLGİYE BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ!


Tutku ve Bağlılık

Konunuz hakkında tutkulu olmanız önemlidir. Acının tadını çıkarmanız gerektiği anlamına gelmez, ancak önünüzdeki gümüş astarı görebilmelisiniz.

Adınızın önüne “Dr.” eklemek veya herhangi bir tanıma için sadece doktora yapmayın. Doktora yapmanın temel nedeni, bir konuyu derinlemesine incelemektir.

Tutkunuza dayalı bir tezi geliştirerek başlayın ve gerisi gelecektir.

Akademik alanda olmak istiyorsanız, doktora programına başlamadan önce çok fazla beklemeyin. Kariyer gelişiminizi gerçekten engelleyecektir. Önce doktoranızı bitirmeyi ve sonra öğretmeye girişmeyi hedeflemek daha iyidir.

Mühendishane üzerinden bana en sık gelen sorulardan bir tanesi bu: Yüksek lisans veya doktora yapmalı mıyım? Bu kadar yoğun bir şekilde sorulduğuna göre, bir blog yazısı halinde yayımlamakta fayda olabileceğini düşündüm. Bu yazının amacı elbette yüksek lisans ya da doktora yapmalısınız ya da yapmamalısınız gibi kesin bir sonuca varmak değil: Aksine, konuyu kariyeriniz açısından size sunacağı avantaj ve dezavantajlar perspektifinden değerlendirip, kendi kararınızı vermenizi kolaylaştırmaya çalışmak. Konu çok yönlü olduğu için, ben de kısa yazmayı beceremediğim için, yine diğer yazılar gibi uzun ve kapsamlı bir yazı sizi bekliyor. Lafı fazla uzatmadan başlayalım.

Öncelikle bu yazının kendi tecrübem doğrultusunda şekillendiğini, dolayısıyla da özellikle mühendislik öğrencileri için tavsiye niteliğini taşıyabileceğini söylememde fayda olabilir. Eğer farklı bir alanda çalışıyor ve yazıyı okuyorsanız, buradaki tavsiyelerin sizin için ne kadar uygun olduğunun değerlendirmesini size bırakıyorum.

Yüksek lisans ve doktoraya başlama süreci

İlk olarak şunu belirtmem gerekir: Herkes yüksek lisans ve doktoraya aynı şartlarda, aynı koşullarda ve hayatının aynı döneminde başlamıyor. Evet, birçok öğrenci mezuniyetinin hemen arkasından, çoğu zaman kariyerine nasıl başlayacağını bilemediği veya ne istediğinden emin olmadığı düşünceleriyle, belki biraz da zaman kazanmak için yüksek lisans yapmaya karar verebiliyor. Bu yazıda, daha ziyade bu kararsızlık dönemindeki öğrencilere karar vermelerini kolaylaştıracak bilgiler sunmayı hedefliyorum. Kariyerinin ilerleyen dönemlerinde belli bir ihtiyaç nedeniyle ya da tamamen merak ettiği için bir konuda yüksek lisans veya doktora yapmayı düşünenleri bu yazı çok bağlamayabilir.

Diyelim ki mezuniyeti yaklaşan bir öğrencisiniz ve artık akademik sürece devam etmek konusunda bir karar vermeniz gerekiyor. Bunu söylemeye gerek bile yok belki ama eğer akademisyen olma hayaliniz varsa, akademik kariyer yapmayı kafanıza koymuş durumdaysanız, o zaman bu zaten ilerlemeniz gereken bir yol. Bunun başka bir alternatifi yok. Tabii bu kararı verirken neye bulaştığınızın ne kadar farkında olduğunuzu da sorgulamanızda fayda var. Konunun bu tarafında birazdan değineceğim.

The-Origins-of-the-Thesesx

Eğer akademisyenliği düşünmüyorsanız veya bu konuda da kararsızlık yaşıyorsanız, o zaman konuyu avantajları ve dezavantajları perspektifinden değerlendirmeye başlayalım.

Avantajlar: Bana ne kazandırır?

Öncelikle şunu söyleyerek başlamakta fayda var: Yüksek lisans ve doktorayı aynı kapsamda değerlendirmek doğru olmaz. Yüksek lisans iki yıl, doktora dört yıl, dolayısıyla doktora yüksek lisansın biraz daha kapsamlısı diye bakarsanız, hata yapmış olursunuz. Doktora sürecini tamamlamak ve doktor titrini kazanmak için yapmanız gereken çalışmanın niteliği çok daha yüksek. Biz ilk olarak yüksek lisans ile başlayalım.

Yüksek lisans
Eğitim her zaman bir kazançtır. Bunun tartışılacak bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Belli bir konudaki uzmanlığınızın artmasının, kavrayışınızın derinleşmesinin size mesleki olarak bir zararı olmayacaktır.

Buna ek olarak, yüksek lisans çalışması yapmak size bir konuyu derinlemesine nasıl çalışmanız gerektiği konusunda güzel bir tecrübe kazandırır: Akademik literatürü nasıl taramanız gerektiğini, bir yayın dehlizi içinden çıkardığınız bilgileri nasıl filtreleyip, bu bilgilere nasıl anlaşılabilir bir yapı kazandıracağınızı, herhangi bir konuyla ilgili olarak insanlığın güncel bilgi düzeyini nasıl değerlendirip, eksikleri nasıl görebileceğinizi nitelikli bir yüksek lisans çalışması yapmanız durumunda öğrenebilirsiniz.

Yüksek lisansı, lisans süresince uzmanlaşma fırsatı bulamayacağınız alanlarda kendinizi geliştirme fırsatı bulabileceğiniz bir süreç de olarak da değerlendirebilirsiniz. Örneğin iş bulmanıza yardımcı olabilecek yazılımlar olabilir, analiz/test metotları olabilir, bu gibi konularda uzmanlaşma fırsatı bulabileceğiniz bir süreç olarak da görebilirsiniz.

Abone olun

Yeni yazılardan haberdar olmak için ücretsiz e-posta aboneliği yaptırabilirsiniz.

Ancak şunu belirtmekte fayda olabilir: Sahip olduğunuz bazı yetkinliklerin sanayide kabul görebilmesi için sadece uzmanlık geliştirmeniz yetmeyecektir. Bazı konularda yetkinlik düzeyinizi bazı sertifika ve belgelerle ispatlamanız gerekebilir. Örneğin bir programlama dili öğrendiğinizde, bunu sertifikayla desteklemeniz gerekmeyebilir. Ama tahribatsız muayene üzerine yüksek lisans yaptığınızda, eğer gerekli sertifikaları almadıysanız (UT seviye 1, seviye 2 gibi), bu tecrübeniz sanayi gözünde pek bir anlam ifade etmeyecektir.

Çoğu öğrenci, yüksek lisans yaptıktan sonra iş hayatına başlamaları durumunda maaşlarında bir artış olup olmayacağını merak ediyor. Bazı firmalar yüksek lisans derecenizi maaşa belli bir oranda olumlu şekilde yansıtabiliyorlar. Ancak bu, devlet kuruluşları ve bazı kurumsal firmalar dışında, özel sektörde çok yaygın şekilde gördüğümüz bir durum değil. Yüksek lisans konunuz firmanın alanı ya da yapacağınız görevle birebir ilişkili olmadığı sürece, yaptığınız yüksek lisansın firmalar açısından çok büyük bir önemi de olmuyor. Bu konuda kesin ifadelerle bir şey söylemek mümkün değil. Ama genele baktığımızda, yüksek lisansın ileride alacağınız maaşa ya da iş bulmanıza çok ciddi bir katkısı olmayacağını söyleyebiliriz.

MBA
MBA, ayrı bir kategoride ele alınması gereken bir yüksek lisans programı. Tanımı gereği işletmeciliği akademik bir çerçevede öğrenmek amacıyla katıldığınız bu yüksek lisans programı, giriş seviyesindeki mühendislik pozisyonlarına başvururken size bir ayrıcalık sağlamaz. Çok genç yaşta yaptığınız bir MBA ise, yönetici pozisyonuna geldiğinizde bilgilerinizi çoktan unutmuş olacağınız için, size bir fayda sağlamaz. O nedenle MBA&#;in üniversiteden mezun olur olmaz değil, kariyer yolculuğunuza başladıktan sonra, ilerleyen yıllarda ihtiyaca göre değerlendirmeniz gereken bir program olması, daha amaca yönelik bir fayda elde etmenizi sağlayacaktır.

MBA programının bir diğer faydası da profesyonel ağınızı (network) genişletmenize olanak sağlaması olacaktır. Ama burada dikkat etmeniz gereken bir nokta var: Profesyonel ağınızın niteliği, sizin kimi tanıdığınız kadar, kimin sizi tanıdığı sorusuna da bağlı. İnsanların herhangi bir yerde MBA yapmak yerine, örneğin Harvard Business School gibi prestijli bir okulu tercih etmesinin ana sebeplerinden bir tanesi, burada tanışacağınız insanların ya halihazırda önemli bir mevkide olması, ya da önemli bir pozisyona gelmesi muhtemel kişiler olmasıdır. O nedenle bu insanlarla tanışma fırsatı yakaladığınız dönemde yeni mezun ve tecrübesiz bir kişi olmak yerine kariyerinizde belli bir mesafe katetmiş olmanız, kuracağınız bu ilişkilerden daha doğru bir şekilde fayda sağlamanıza yardımcı olacaktır.

Doktora
Doktora, yukarıda saydığımız eğitim programlarından çok daha farklı bir yerde ele alınması gereken bir süreç. Doktora yapmak kolay bir iş değil arkadaşlar. O nedenle CV&#;de güzel durur gibi bir motivasyonla başlıyorsanız, muhtemelen yeterlilik sürecine gelmeden vazgeçeceğiniz bir karar olacaktır. Bence bunu kendinize yapmayın.

doktora kutlamasi

Doktoraya başlama konusunda kararsızlık yaşıyorsanız, size çok basit bir tavsiye verebilirim: Eğer kararsızsanız, yapmayın. Bu söyleyeceklerim hem benim için, hem de çevremde doktora yapan tanıdıklarım için geçerli bir durum: Doktoraya başlamak size &#;zaten atılması gereken en mantıklı bir sonraki adım&#; gibi gelmiyorsa, karar vereceğim diye düşünmek yerine kendinizi halihazırda doktora programlarını araştırırken bulmuyorsanız, ya da yüksek lisans sırasında doktoranızda çalışmak istediğiniz konular hiç aklınıza gelmediyse, bana kalırsa doktora size uygun bir süreç değil demektir. Bilimsel merak, akademik araştırmaya yatkınlık herkeste olan özellikler değil. Olmak zorunda da değil. Ama bu özellikler olmadan, böyle bir sürece girmek de pek akıl kârı değil diye düşünüyorum.

Doktora yapmak demek, bilinenin ötesine geçebileceğinizi ispatlamak demektir.

Doktora yapmak demek, özünde, belli bir akademik disiplinin, belli bir alanının çok özel bir noktasında, insanlığın sahip olduğu mevcut bilgiyi bir nebze de olsa ileri taşımanız gereken bir sürece girmek demek. Yani bilinenin ötesine geçebileceğini ispatlamanız demek. Belki görmüş olabilirsiniz: Matt Might&#;ın doktora sürecini özetleyen çok güzel bir illüstrasyonu vardır. Kısa özetini aşağıda görebilirsiniz. Resme tıklayarak uzun versiyonunu da inceleyebilirsiniz.

doktora özeti

Doktora derecesi almanın avantajlarına gelince, her şeyden önce akademik pozisyonlara başvuru hakkını elde edeceksiniz. Özellikle yurt dışındaki ciddi araştırma kurumlarında, ya da akademide çalışma gibi bir hayaliniz varsa, güzel yayınlarla desteklenmiş güçlü bir doktora tezi, size bu kapıları açabilir. Ancak sırf doktora yapmış olduğunuz için akademik pozisyonların size altın tepside sunulmayacağını da bilmeniz gerekir. Akademik pozisyon bulmanın zorluklarından birazdan bahsedeceğim.

Konu seçerken nelere dikkat etmeli?

Bu konuyu iki başlık altında ele almakta fayda var: Öncelikle akademik kariyer, sonrasında da sanayi &#; özel sektör alanında kariyer için nasıl bir konu seçmemiz gerektiğine bakalım.

Akademik kariyer
Basit bir tavsiye ile başlayayım. Akademik kariyer veya endüstri kariyeri tercihi doğrultusunda nasıl bir konu seçmeniz gerektiğini değerlendirirken, kullanmanız gereken iki parametre var: Konunun genişliği ve derinliği. Eğer endüstride devam edecekseniz, mümkün olduğunca kapsamı geniş bir konuda ama derinliği düşük bir çalışma yapabilirsiniz. Ama akademik kariyer için kapsamın genişliğini dar tutup, mümkün olduğunca derine inmeniz gerekir.

Burada bir parantez açıp, akademik dünyanın nasıl işlediği hakkında da biraz bilgi vermem iyi olabilir. Çünkü akademik kariyer için nasıl bir yol izlemeniz gerektiği, sadece seçtiğiniz konu üzerinden değerlendirilebilecek bir konu değil.

Akademik pozisyonlara başvurduğunuzda, ciddi bir yayın sayısına sahip olmanız beklenir. Bol yayın yapabilmeniz için de, dergilerin, özellikle etki faktörü yüksek dergilerin yayın kabul ettiği konularda çalışma yapıyor olmanız gerekir. Bunun için etki faktörü yüksek dergileri incelemeniz (örneğin Natureya da Sciencegibi) ve bu seviyedeki dergilerde yayın yapabilmek için hangi konularda çalışmanız gerektiğini baştan az çok anlamış olmanız gerekir. Örneğin içinde yaşadığımız bu dönemde, artık sanayide bile benimsenmiş üretim teknolojileri üzerinde bir çalışma yapıp da, sonrasında iyi dergilerde yayın yapmayı beklemeniz hayal olur. O nedenle eğer akademik çalışma düşünüyorsanız bu tür sıcak konulara yönelmeniz ve bu konularda gidebileceğiniz en iddialı kurum ve akademisyenlere başvurmanız, yapacağınız en doğru hareket olur. Eğer böyle bir fırsat yakalayabildiğinizi düşünmüyorsanız, akademisyen olma hayaliyle süreci boş yere devam ettirmenizin gerçekten pek bir anlamı yok diye düşünüyorum. Biliyorum acı, ama maalesef gerçek bu.

doktora

Endüstri kariyeri
Eğer amacınız  iş bulmanızı kolaylaştırmak, iş arama sürecinde size avantaj sağlayacak bir konuda yüksek lisans yapmaksa, o zaman akademik kariyerden farklı bir bakış açısıyla konuya yaklaşmanız gerekir. Bu tercih doğrultusunda gidecekseniz, derinlikten ziyade konunun genişliğine odaklanmanız büyük önem taşıyor.

Eğer yüksek lisans sonrasında özel sektöre geçme niyetiniz varsa, seçtiğiniz konunun akademik zorluğunun nispeten düşük ve hızlı bir şekilde tamamlanabilir olması sizin için daha iyi bir tercih olacaktır. Eğer yüksek lisans sürecinde 3,5 sene takılıyorsanız, bu sürecin size yararından çok zararı olur. Maksimum iki sene için tamamlayıp yolunuza devam edebileceğiniz bir konu seçmenizde fayda var. Bu düşüncenizle ilgili olarak tez danışmanınızla açıkça konuşmanız, amacınızın sanayiye ya da bir şirkete geçmeden önce belli bir alanda biraz daha tecrübe sahibi olmak olduğunu açıkça belirtmeniz iyi olur. Eğer konuştuğunuz tez danışmanı bu düşüncenizi desteklemiyorsa, farklı bir tez danışmanı seçmeniz de yerinde bir karar olur.

Kişisel tecrübeme göre, konu seçimini yaparken öğrencilerin yaptığı hatalardan bir tanesi, tek yapabilecekleri işin üretim mühendisliği çerçevesinde bir pozisyondan ibaret olduğunu düşünmek oluyor. Yani ben makina mühendisiyim, dolayısıyla bir çeşit makina yapan bir firmada üretim mühendisi olarak çalışabilirim. O nedenle bir üretim ya da test tekniği üzerine yüksek lisans konusu tercih etmem lazım şeklinde bir düşünceye kapılıyorlar. Halbuki bir şirkette yapabileceğiniz tek iş üretim mühendisliği değil: Satın alma ya da satış gibi birimlerde de çalışabilirsiniz. Örneğin döküm yöntemiyle üretilen malzemeler üzerine derinliği düşük ama kapsamı geniş bir çalışma yaptıysanız, farklı malzemelerin çeşitli yöntemlerle üretimi üzerine güzel bir bilgi birikimi kazanabilirsiniz. Bunun devamında otomotiv ya da savunma gibi bir sektörde, döküm parça satın alan bir birimde satın alma mühendisi ya da tedarikçi kalite mühendisi olarak görev alabilirsiniz. O nedenle opsiyonlarınızın genişliği hakkında da bilgi sahibi olmanızda fayda var. Bu konuyu ileride ayrı bir yazı olarak ele almaya çalışacağım.

Akademik pozisyon bulmanın zorluğu

Evet. Büyük resmi az çok kavradığımıza göre, akademinin acılı taraflarıyla yavaş yavaş tanışmaya başlamamızın zamanı geldi. Çünkü eğer akademik kariyer hedefiniz varsa, neye kalkıştığınızı baştan bilmenizde de fayda var diye düşünüyorum.

Doktora çalışmanızı yaptınız. Gençliğinizin güzel yıllarını bir konudaki bilgi dağarcığımızı biraz daha ileriye taşımaya adadınız. Güzel yayınlar yaptınız, konferanslarda sunumlar yaptınız. Belki doktora sonrası araştırma bile yaptınız. Ve nihayetinde akademik pozisyon bulmanın zorluğuyla baş başa kaldınız.

Durumun vahametini anlatabilmek için, sayısal bazı örnekler üzerinden gideceğim.

doktora mezun sayısı

Yukarıdaki grafik, senesinde yayımlanan bir çalışmadan alındı (Larson RC, Gomez M., ). ABD&#;deki üniversitelerin farklı bölümlerinde, tek bir akademisyenin görev süresi boyunca mezun ettiği ortalama doktora öğrencisi sayısını gösteriyor. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği örneği üzerinden gidersek (en sağda ikinci), bir akademisyenin görev süresi boyunca ortalama 15,4 doktora mezunu verdiğini görüyoruz. Eğer bölümdeki akademisyen kadrosunun sabit sayıda kaldığını kabul edersek, yeni mezun doktora adaylarından sadece 1/15,4&#;ü (yani  %6,5) aynı bölümde akademik pozisyon bulabiliyor. Adaylar farklı üniversitelerde de pozisyon arayabilir elbette, ama o bölümlerin de benzer oranlarda mezunlar vereceğini kabul edersek, ABD genelinde doktor olan bir metalurji ve malzeme mühendisinin akademik pozisyon bulma şansının %6 civarında olduğunu görüyoruz. Arz çok, ama talep çok az. Bu senesindeki durum. Bugün muhtemelen daha da vahim bir durum var.

ABD genelinde doktor olan bir metalurji ve malzeme mühendisinin akademik pozisyon bulma şansının %6 civarında olduğunu görüyoruz. Arz çok, ama talep çok az. Bu senesindeki durum. Bugün muhtemelen daha da vahim bir durum var.

Akademik kariyere başlarken, bu gerçeği kabul ederek sürece başlayın: Bütün emeklerinize rağmen, iş bulma olasılığınızın %5 &#; %6 mertebesinde olduğu bir işe girişiyorsunuz. Eğer akademik kariyer hayalinizden vazgeçip sanayiye geçmeye karar verseniz bile, literatürdeki araştırmalara göre STEM alanında bunu başarabilen kişilerin sayısı, ABD gibi kalifiye çalışanlara yüksek talep olan bir ülkede bile oldukça düşük seviyelerde kalıyor (Kaynak: Gomez et al., ).

Veriler doktora mezunu konusunda böylesine şişmiş bir balon olduğunu açıkça gösterirken, insanlar neden bu riski alarak doktora sürecine girmeyi tercih ediyorlar? Çünkü birçok öğrenci, bu sürece neyin içine girdiğini gerçekten anlamış olarak başlamıyor. Bazıları da ne istediklerini tam olarak bilmeyerek, başka bir alternatife kıyasla başlaması daha kolay bir opsiyon olarak göründüğü için bu kararı veriyorlar.

Benim tavsiyem, eğer bölümünüzden derece ile mezun olmadıysanız ve çok iddialı, dünyaca tanınırlığı olan bir kurumda doktora yapma fırsatı bulmadıysanız, akademisyen olma motivasyonuyla sürece başlama konusunda ihtiyatlı davranmanız yönündedir.

Sonuç

Yazının girişinde bahsettiğim gibi, burada amaç yüksek lisans veya doktora yapmalısınız ya da yapmamalısınız gibi kesin bir yargıya varmak değil. Ama sanırım tüm bu yazdıklarımdan çıkan sonuç şu şekilde özetlenebilir: İster yüksek lisans olsun, ister doktora, bir şeylere hizmet etsin diye değil de, kendiniz için yapacaksanız bu süreçlere başlayın. Akademik bir kariyer istiyorsanız ve bu sürecin zorluklarını bilerek bu işe başlıyorsanız, diyecek bir şey zaten yok: Bu yoldan yürümek zorundasınız. Ama eğer  akademi dışında bir kariyer hayal ediyorsanız, o zaman bu programlara ihtiyaca yönelik şekilde, kendiniz için katılmanız daha doğru olur. Bu da, bana kalırsa, mezun olur olmaz değil, kariyerinizde biraz yol katedip, nereye gitmek istediğinizi, nasıl bir donanıma sahip olmak istediğinizi daha net bir çerçevede algıladığınız zaman olmalı. Yani ilerleyen yaşlarda.

Eğer CV&#;nizi güçlendirmek amacıyla bu işe kalkışıyorsanız, bana kalırsa internet üzerinde bulabileceğiniz eğitim programları bu konuda size benzer bir fayda sağlayabilir. Yani iş hayatından uzak durup yüksek lisansa odaklanmak yerine, Coursera ya da Udacityüzerinde sunulan eğitim programlarına katılıp, tamamladığınız takdirde CV&#;nize ekleyebileceğiniz sertifikalar edinebilirsiniz. Kişisel kanaatimce buradan alacağını bilgiler hem endüstrinin güncel ihtiyaçları açısından daha faydalı bilgiler edinmenizi sağlar, hem de daha kısa sürede ve daha ekonomik bir şekilde bu sertifikaları kazanmış olursunuz. Üstelik bunu her şeyden elinizi çektiğiniz iki yıl içinde değil, kariyerinizin her noktasında yapabilirsiniz. Yani öğrenim hayatınızın meslek yaşantınız boyunca kesintiye uğratmadan, bir ömür boyu sürmesini sağlayabilirsiniz. Tam da olması gerektiği gibi.

Farklı görüşler

Bunlar elbette kendi tecrübelerimden yola çıkarak kaleme aldığım kendi görüşlerim. Bu kararı vermeden önce mutlaka farklı kişilerden de görüş almanızda fayda var. Kolay bir başlangıç yapabilmeniz adına ben birkaç öneri yapacağım. Devamını siz getirirsiniz.

  • Doktora deyip geçme. Erdem Erikçi, Açık Bilim. ➔
  • Neden doktora yapayım (ya da yapmayayım)? Umut Yıldız. ➔
  • Doktora yapmalı mı, yapmamalı mı? Nadin Kökciyan. ➔
  • 9 things you should consider before embarking on a PhD. Andy Greenspon. ➔
  • Why doing a PhD is often a waste of time. The Economist. ➔

Kaynaklar

  • Larson RC, Gomez M. Nonfixed retirement age for university professors: modeling its effects on new faculty hires. Service Science. ;4(1)–
  • Larson RC, Ghaffarzadegan N, Xue Y. Too Many PhD Graduates or Too Few Academic Job Openings: The Basic Reproductive Number R0 in Academia. Syst Res Behav Sci. Nov-Dec; 31(6): –
  • Gomez M, Ghaffarzadegan N, Larson RC. Unintended effects of changes in NIH appropriations: challenges for biomedical research workforce development. Proceedings of the 30th International Conference of the System Dynamics Society; St. Gallen: Switzerland.

Yeni blog yazılarından haberdar olun!

Mühendishane&#;de çok sık blog yazısı yayımlamıyorum. Arada bir yayımlanan bu yazılardan haberdar olmak isterseniz, aşağıdaki kutucuktan e-posta aboneliği yaptırabilirsiniz. Hiçbir zaman spam mail almayacağınızı söylememe bile gerek yok sanırım.

Published

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası